25 Haziran 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3

25 Haziran 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

25 Haziran Ka ğ ——— A > K i $ BAKIŞI î Ca yamar Lözm! Bir Türk, hafif Beyinli namussuz ol y) basit dü olabilir, Nerede kaldı ki satsın. alilleti bu kadar s bu. kadar namerili Bey oaların olduğunu unutuyor mu? * *Serörst k nin sarıldığı Tü:k fırka,, yarası iyor (ldmrmeınck sümüzü, siper timsalini- parçalatmamak için delikdeşik w satmaz vücudunu eden n eder. T uran Şere büyük |. tıkumak için böyle bir “ samdır. BÜRHANETTİN AzI | Görersaminan eee neesemencame Fethi B. «S. fırka y edilemez rb niden iliya diyor firkanın Gaaliyeli ip 2 bil öy etralı B. da şunları — Benlin böyle bir şey kal'iyyen haberim olmadığı gibi, böyle bir teklifi kabul htimali de yok> fırka yeniden vlaı miştir: etmekli; n Paçnwacu'arı “himaye! edecekmiş! Belediye Osman Bi çavra top' Neş'et ve müfettişler pa: teftiş müdi ven yerl etmişlerdir. esinde buraların gayri &hi ol .. pls paçavralı tefriki esmnasında müstahidemi- | korun- Paçav de mikrop'ardan korunması için Üa ve todbirler tır. tesbit Rüsumatta yer ııden 10 bin Hra tasarruf ! Rüsumat raf kasmında yeniden. 10 bia | Hira tasarruf yapılı Tefrika No, 19 yeniden çaneler | | gerek daha bir çok gmx&%& ra MAZİA Zal'ıta mufvarrxrımız yazıyor : Mustafa Marika isminde birk zünden Dursunu kasığından vurdu’ -,,-ı—___,»—_. adın yü Üç ar .,adaş kafaları tutunca Marikayı pay edeme- mişler, nihayet hâdiseyi £ kanla bııır.m_;ı..rdır arasında ın 'ıı*ıcle'md;n bir kavga çıkarak kanla niha- yet bulmuştur. Bu ç gençarasında kanla neticelenen kavganın mahiyeti | şudüri — Ömer kimdir? | On dokuz yaşlarında bu: | e& lunan- Ömer, kısa boylu, | oei aayı bi gençiin * Rize'de doğmuş, Büyümüş, | bir sene evvel şehrimize para Ömer, Feri- Kazanmağa — geliniştir. şehrimize gelir gelmez, Maksut firınına - yardımcı olarak efendinin gire mağa başlamıştır. Bir sene zarfinda şehri: mizin her Höşe ve bucağında köyünde miş, çal miş, tozmuş, Karış — karış bellemiştir. Bir çok hemşeliri ve ahbaplar — Bulimuş, — onlarla | birlikte gezip tozmağa ve gö başl Fakat, bir sene zarfinda | rüşmeğe mıştur. Ömer bu üstelik kadınlar da tanımıştar. mamiş, güzel güzel İşte bu kadıalar, kimi' Galatalı, kimik 1 de- Abanozludur. | Mn - haftası üç beş ar- kadaç birleşip bu mahut ka- dtalnrı ziyaret ederlermiş. hafta ta, bermutat | un ka- ismin arkadaşları ile o mahut | dinlüri ziyarete gitmiş, yemiş, | bi vereğlönmiğlerdir. Mustafa kim? Müustafa aslen Rizeli alup 20 lu larında sarışın, ortabay- Bir. gençtir. şehrimize gelmiş, küçük Mus- 5 sene evvel Ali ustanın fran- pişirici olarak | tafapaşada ala fırınına girmiş, çalışmağa başlamıştır. Alımet'te Rizelidir. O da 4 sene evvel buraya gelerek Pan- altıda Acemyan fırınında ça- adır. şte bu üç hemşehri ve üç medektaş, © mahut yerlerde gezip tozar- cuma günü yine ken aralarında Marika ismim de bir kadın ? ga çıkmıştır: Bu kavgaya sebep te: Marikayı aralarında pay laşamamazlıktır. Bu iki genç, sen alırdın, yak ben alırdım derken. mü- | nazasayı uzatmış, işi tokat ve dökmüştür. a. sırada gerek Marika ve | EDKEK ELİ j T RADE WDE ( Raynonde Maohard Framsa edet dan tejmi Ahmet Fürkân 170'inci binden tercüme edilmiştir... LAf C ee aediniğe.. tablaları: ordu. Ve yani göster. İkisi de gül glüna, uzun müddet çektiği diyordu ki: o culuğundan dün ekşam evimize döndüğün man gördüğün bu şeyleri kim bilir kendine hazırlanmış nasıl sürpriz'er diye lemaşa eltlin vu oldun? , benim için ne dü- | Çok tan'atkâr bir am nem. var, diyle düşündüm ve macmrun öldiç m, Cörüyarumki Anosı | za. | | annem cidden ince ve nüfuzlu | bir san'atkârdır. | Anne bu “sözlerle okşan: maktan doğan bir zevk ve memnuniyetle gözlerini kapa- mışi — Sitayişkâranesözler söy- lemeği ne iyi: bilimsin, dedi. Fransuva annesinin — yanına yaklaşarak onun kulağına iğil- di ve: — Size hakikat, sade ha- kikat söyledim. anneciğm, de- di. — Benim küçük Fransuvam bana biraz kolunu ver, ç arkadaş l | safaya hemşehri ve ahbaptamı- | Marika ! gibi “ur.knqılur un)n girmiş, güç bal ile bu iki keskin ve ateşli Marika aşı! mıştır. Aradan cu dakika geç. W mış, bu iki arkadaş yine barışır | gibi olarak aralarında Marıka- yi paylaşmıştır. İşle, bupaylaş. | mada, Dursun yine Marıkasını | almuş, Müustafa Katina itmin- de bir. kadin alarak - zevlir başlamıştır. — Bir iki | saat eğlendikten sonra: tekrar bu üç arkadaş evden çıkmış, | Beyoğlu caddesine doğru yü- | rümeğe başlamıştır. | — Caddeye gelmişlerdir. Bu sırada Mustafa: | — Hauşak Ömer de, ben | buradan ciderim, elderim: am- ma kalbim gücenik cideyrim | demiş ve tramvaya rnı ayım ha, anlayımusun? Ahmetle birlikte atlıyarak gitmiştir. Fakat, © gündenberi de | Marika meselesisini unutama- mıştır. İşte, yüreğinde dert olar bu mesele evvelki gün yine hatırına gelmiş, derdini taze. lemiştir. Âni bir kararla işini | terketmiş, hemen itramvaya | atlıyarak Dursunun — yanıma | itmiştir. Bunugomn Dürsu Mahküm Bündan bir kaç ay evvel | Samatya Posta müdürü Hilmi | Beyi dövmek suretile Posta- hanenin kasasının anahtarlar | rını alarak kasadan 100 lira | çalan müvezzi Naci ile arka- | daşları — Şerafettin Şev- kinin — muhakemeleri — dün ağırcezada nihayet'enmistir. Malümdüur ki bunlar Hilmi | Beyi Aksaray yangın yerinde | dövdükten sonra ve adamakıllı Bayram sokağındaki umumha- nede zevki safa ederken ya- kalanmışlardı. Beyeti.hâkime müzakereden | | sonra her üçününde cürümla, | rini sabit görerek yediyer sene hapislerine, fakat Naci ile Şe. 18 yaşını ikmal er. cezadan dör- rafettin medikleri için der sene indiriletek üçer se. ne hapislerine diğer maznun Şevki de 21 yaşını ikmal et. | —Niçin anne? Beraber salanumu gez. mek için. — Ne moksatla? — Üç şahesarden hangi: sini tercih ettiğini: bilmek istedi. | gimden. Bunun sebebi nedir bili. yor mısın? Eh, günün birinde sen,da her erkek gibi büyük bir aşk nöbeti geçirmeğe başlıyacaksın, ©: zaman — ben yalnız kalacağım. Ben de o gün bugünkü hatıraları taze- liyerek senin en çak sevdiğin tablo önünde seni düşünerek vakit geçireceğim — Anne bu mücazati ne- den icap etti — Alay ediyorum, seninle.. Gel, kolunu ver bana.. “Beraber yürümeğe karlar..',, İlk tablo Tardırı — Ne dersin? “Tekrar ilerliyorlar ve di baş- işliyen fabrika- | mıştır. Bu hal bazı di- ve — Nereden — geleysun, | yerek — karşılamış, — çay sigara ile ikramiamıştır. Çayını içen Mustafa, ta- bakasından Bir sigara yakarak ayağa kalkmış, Dur- suna bitaben ? — Acuk geleymusun? miştir. de- Dursun da : — Geleyumda, demiş ve | | | daha | önlüğünü. bızalap birlikte h- | zandan çıkarak Pangaltı cad- lardır. Bu sırada Mustafa, suna: Dur- — Dursunda ne iduki o cün. Marikanın yanında bana çalum sataydun, demiş. Durs n da: Ha — sen delimisinda, bu sözü edeysün, demiştir. Bu söz üzerine Mustafada hemen, bıçağını çekmiş: — Senin de, farikanın da, diyerek bir. külfür etmiş, kü. | fürünü mütaakipte Duzsunu kasığından yaralamıştır. Bir Marika için adam vu- ran Mustafa yakalanmış, yi- ne bir Marika için yaralanan Dursun da Bastahaneye kal. dırılmıştır. oldular ! Müvezzilerin Şosîa müdürünü dö- verek para çaldıkları anlaşıldı mediği için beş sene on ay hapsine kabili temyiz olmak üzere karar vermiştir. . Mimarlar Birliklerin feshini istiyorlar ! Güzel san'atlar birliği mi- mari şubesi idare heyeti: üç aydanberihiç bir içtima yapr azaların şikâyetini mucip olmuş, iş yapmıyan böyle bir yere aidat veremiyeceklerini söylemişler, şubenin feshedilmesini istemiş- lerdir. Yakında. bir- içtima yapılarak şube hakkında yeni kararlar verilecektir. Eyüpte te bir üfürükçü yakalandı Eyüp'te Baba namile çağı» rılan bir üfürükçü daha yaka- Tanmıştır. ğer bir tablonun önünde du- | ruyorlar.,, yüde görelim. Bu da güzel | Şuhalde en çok beğendiğin hangisi 7? — Birinci' anne . — Neden ? — Çünkü yaşıyar. Hayat!. Ondan güzel ve ondan büyük ne var anne? Hayat her da. kikanın mucizesidit; — Allahın şahididir. — Ah oğlum, senine iyi biliyorum. — Sizden dağdum anne. — Çünkü güzelliğe açım, oğlum. — Benim açlığım, gibi değil anne.. Ben, geyler istiyorum. — Çok istiyorsun amma.. Düşüp kalktığın o kadinları birer Birer terk ettikçe zan- ned.yormusun ki ozavallilar hiç seni düşünmez ve — mustarip olmazlar. sizin çok | desiaden yürümeğe başlamış | M Yarım milyon Tiraya rkiye emniyet Plânları satılıyordu Hi '50 İngiliz liralıkbir cek!, yorum, Yalmız Grita deml, Grita ile birlikte size mülit olacak, sizin muvaffakiyetini- zi teshil lecek çok emniyetli bir için emrinize veri- kaç madam daha vardır. Arkadaşlarınıza dairelerdeki mahrem rüfekanın fikri- nize — iştitaklerine — mücssir olabilmek için bunlardan aza- mi derecede istifade edebilir- Grita, size evinin ad- resini versin, kendisi — yalnız Lüzumu siniz. sizin - emrinizdedir. halinde evde buluşur ve ko- nuşursunuz. — Muvafıktır, dedim. Grita memnuniyetle çanta- sından çıkardığı bir kartı elime | verdi, bu, kendisinin Şişlideki | evinin adresile ismini ve tele- bir fon numarasını hüyiyet kartıydı. taşıyan — Ben sizi herzaman ora- da bekler, olurum, dedi. emrinize — amade Mister Kened cüzdanından | | emre muharrer olarak doldu- rulmuş elli ingiliz liralık bir | cek çıkardı, Bana uzatarak: — Lâzım gelenler'e temas ederken: bu, sizin masrafınızı temin eder, dedi. Çok sakin we durğun bir tavurla ceki alınca; — mister Kened: — Bu meblâğın hiç bir a. retle sizi memnun ve ihtiyç- larınıza tekabül edemiyeceği- ni takdir ederim. Bununla birlikte şu bir kaç gün için | zaruni masarifalımıza medar alur diye veriyoruz. — Bu işe bu grişmek narıbeyza halindeki ateşin içine atılmaktan daha mübhliktir. Bunu #iz takdir & demez misiniz? Tecnübeli casus gayti mem- nun bir tavurla: Canım, hesap nize âmil alsun diye venmiyo- Münhasıran zarurl mas- raflarınız için alelâcele veri- len bir meblâğdan ibarettir. Siz her şeyden — evveli dedi. ve size ruz. esasa girişiniz, tabliki size mesaini- zin ücretini vereceğiz! — Evet, fakat bu cek muhteviyatı da velevki bir kaç gün için bile olsa yol ve saire gibi zaruri masrafa kifa- yet edemez. Cebimden sarfi. yat yapımamı muvafık bulu- — Kabahat onların... vimli olarak kalmağı becere- miyorlar. — Onlar dağişmezse, sen | değişmez misin ? — Anne, acınacak bir hal- deyim. Bunu dâima düşünü- yorum, — Size kalbimin yara- sını açayım, sevmek istiyorum. Fakat elde değil ki... Bu g- dişle galiba hiç te yapam- yacağım . — Elinden gelir mi sanıyor- sun ? Fransuva- sararmağa bap | İadi. Annesi' en ince damarı na dokunmuştü.. Kendisi, bu. nun mümkün almadığını kaç defa hissetmemiş miydi? — Ne diyarsunuz, anne.. sevmek elimden gelmez mi? “Bundan şüpbe eder misiniz? — Senin sevmen için şair Ter rüya görmeli.. Genç erkek anasının sör- lerinden memnuniyet duyuyor- du. meblâğ ile | Bunu | faaliyeti. | | M.ıııer Kend: — Arsla!'.. dedi Cüzdanın. | dan çıkardığı ikinci bir — elli İngiliz Urahk ceki de bana ve- rerek: — İştet.. fidir... sonra: - Zekletlin; Şimdilik size kâ. Bir lâhza düşündükten kabiliyetleri- nizin ve ikna kuvvetinizin de- recesini bu süretle, bilflil gö termiş olacaksınız. İlk muvaf | fakiyetiniz”İ..... | mevksinin deniz, kara pılânla- rile, barp vukuu halinde bil- hassa deniz de alınıacak -ücil tedabir hakkında — pılânların | ele gçirilmesile tezahür etme lidir. Bu sizi ihya edecek bel- ki başlıca muvaffak ye'iniz olacaktır. Lâzım gelen eşhasa para vadetmekle birlikte Gritadan ve Gritanın elindeki diğer | Madamlardan da azami isti- | fadeyi ihmal etmeyiniz. Kae- | din, Bu yoldaki muvaffakıye yetlerin başlca amilidir. Tak- dir ederek bunu ihmal etme- meniz lâzımdır, dedi. | Düşünerek: — Evet, dedim Fakat alâ- kadar — eşhas üzerinde bir etüt yapmadan size bir ümit wermek düğru o'masa gerek» tir. Çünkü memulün aksi müstahkem te- | zahürü de vardır.. Mutedilâne fikirlerim, Miş- ter kened üzerinde dernin ve memnuniyetli izler bırakıyar- du, Evzamdan, gözlerinden bunu sarahaten anlıyordum. İş bu suretle takarrür edince (€Devamt var) Kadirlide Posta müdürü 850 lira aşırmış ! Adamna gazetelerinden oku- duğuna göre: Kadirli posta ve telgraf mü- dürü Nuri Efendinin zimmeti» ne sekiz yüz geçisik savuş muş o'duğu bildirilmektedir. Nuri Efendi Kadirliden han posta ve telgraf müdür- lüğüne tahvil ettirilmişti" Ken. disi vazifeyi halefine devret. meden savuşmuş, bilâhare ya- pilan - tahkikatla — zimmetine geçen para meydana çıkmış. tır. Fizari müdür her ne ka- dar takip edilmiş iscde henüz nerede olduğu bulunamamış — Seni kendim gibi ye. tiştirmedim mt.. Zavallı baban, seni severken nasıl mes'ut olur« di.. — “Anne, bu feci bir har tıradım. — Bir anastırabı, evlâdin, baltiyarliğı yanında mahvolk malıdır. Hiç korkma yavrum, saati vurunca sen de sevecek- sin ve öyle seveceksin ki, &e. nin gibi dünyada başka hiç- bir erkek bu ateşle İkimseyi sevmemiş olacak! — Öyle mi?... Buna inan- yor mısınız, söyleyiniz, anne? — Eminim, Kapı vurulüyordu... — Nedir? — Çay, madam — Ha ... unutmuştum . | Giriniz Jan. Tepsiyi masamın üstüne Koyun. Bem kendim tanzim edeceğim. — Pelli madam, (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: