4 Temmuz 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3

4 Temmuz 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fikir şekaveti Büyük Millet Meclisinin iki kıymetli azası: " * Fözil Ahmet B. | Büreyya Bi sağlik 87 Bir takrir veriyorlar, Millet vekillerine diyorlar ki: *“Bazı güzetelerimizin takip ettikleri muhataralı istikamet vatandaşların siyasl iz'an ve medeni — vicdam — üzerinde sartih bir fikir şekaveti — icra ederek masünr ruhları tama- men ' zehirliyerek: mâhiyetler almağa - başladi:.: * Bir şatir kaleminden çıktığı iz'an ve vicdan kafiyelerinden anlaşılan bu takrir, şüphe yok ki çok ehemimiyetlidir. Fâzıl Ahmetve Süreyya beylör“Bazı güzetelerimiz , tabi- birint! kullamrkem' her halde hükümet'gazetelerinin neştiya- tinı” kastetmiş olâcaklar. - Eğer böyle olmasaydı muhalif göze- telere"gazetelerimiz,, iltifatını kolay, kolay reva görmezlerdi. Zira bu,büyük bir fedakâr- hk olurdu. Matbuatın gemi - azaya al- diklarım iddia> eden: bu'iki meb'urum takritine hükümetin vereceği cevabâ onlar kadar bir de'muntazirız. “Medeni vicdan, demekle ortaya' yepyehi bir tabir dahâ eıkıııîı meb'uslarımız. emin olsunlar ki: Hükümetin vereceği cevap bu' yöni bulüşlari: gibi yesi olmiyacaktır. Cümhuriyet' hükümeti bu yöldün'yürür: — Kantiği' yölü. BÜRHANETTİN ALI #krkürear aa AA KA SA YA AAA D. vekili * VEKHI Yarın Ankaraya dönüyor Dahiliye vekili Şükrü Ka- yabey dün öğleden sonra otomobille şehirde BİP tenez- züh yapmiştir. Vekil Beyi dün birçok ah- bâpları, Tokatlıyan - otellide ziyeret etmislerdir. İşleri" Bittiği takdirde ya- aınki trenle Ankaraya hareket sdeceklir. Tekaüde sevk eye ediliyor Ankâara, 3 ( Telefon ) — Müddeti! hizmetleri 30:seneyi tecavüz eden' vatiler (20)' Ka darı tekaüt edilecektir. Fakat bunun- için tekaüt karttllinun B Mİ Müclütnden' çıkması bekleniyor. Müuharriri : Rüynüönide Matkürd' Zabita müharririmiz yazıyor: Kandillide esrarengiz iki ceset Dün Kandillide bir selvi ağacı altımda biri kız .. ; biri erkek, f — Dün sabah' Kandillide” bir selvi ağacı altinda bir genç erkekle bir gönç kızın cesedi bülünmüğtür. Bu feci ölüm” Kakkindâ al- dığım mufassal malümâtı bil- diriyorum: Maktal erkek kim'? Kandillide mukim Emin- önü zabıtayi belediye koml- ser muavini' Emin Beyin mah- tumu Vahit Efendi 22 yap- larında uzunca boylü, zayıf, buğday benizli, karakaşlı ve kara gözlü bir gençtir. Bu sene daha Harbiye mek- tebini bitirmiş, zabit vekili olarak mezunj| olmuştur. Vahit Efendi oldukça zeki şen, şatır ve hatırnaz bir genç- tir. Kendisini muhitinde sevdirdiği gibi mektebinde boca, amir ve arkadaşlarına dahi sevdir- miş, herkesin ayrı ayrı tevec: cüh ve samimiyetini kazan- mıştır. İşte, bu, zeki ve kıymetli bir genç olan Vahit EF., ha yatta her şeyi düşünür ve daima' ihtiyatlı hareketle müstakbel hayali nında vakit' ve'zamanı gelmedön evvel ihzara çalışır bir erkektir. Bu prensip sahibi olan zai vallı Vahit efendi işte'istikbak de kuracaği bit aile yuvasınıda ihzardan geri durmuyarak bir kaç sene evvel Belkız isminde kendisi gibi genç bir kızla ta- nışmış- kuracağı, aile ocağına bu- kızcağızı münasip görstek o dükikadat' itibaren sevişmie. #e başlamiştir. Maktul Belkis kimdir? Kandillide oturan'Sefer Bey ailesine mensüp Belkis Hanın, ot dökuz yüşlürmdü orta boy- lü, eömer, nazik' ve narih - ya- pili kibar, centilmen - bir kiz- dir. Sekiz ay evvel mektebini! bitirmiş; Selânik — bankasına girerek daktilo — vazilesinde çalışmağa başlamıştır... * İğte'bu kibar' ve rüünevver ilâ' gönç; buridün” Bir iki'sene evvel tanışmış, bit birlerinin ahlâk, huy ve' Katlı Küreket. lerini” Küritik ettikeh' söüta sövişmleğe büşlakiişlardır. Bu ikl genç ve yüksek dü.- şünteli: âşıklar o günden, bu- güne kadar gezmişi tozmüş! istikbalde Kurataklari atle o- O cüğimın ssüdüt' ve'refah proğ- ııı'ıı;ı tesbit' etmeğe başla- Mütercimi nınîü' Fürkân — PFramsiz edebiyitindan büyük ağk' romanı " — 170 inci bitiden tetcüme edilmiştir... —— 00 — 02 Z Klad, kin. tulmadan- Her şeyi unutmuştu. Filip bülün bunları zih- nen 'düşündükçe> vukuatı hak- h görüyordu. Haksız kendisi' suvanın sahte . ta- vurlarından' çıkscak ilk neti- çeyi Klodüü yüzüne çarpmak | için fırsâtı kaçırmamna; yüzden karar vermişti. liyecekti. '€ bek- Bul | Filip : Ka RiSai Rİsi: diye' mi- »O — Na vak Filipi söyiüiz! | var, me: düıorı.;": O srada Filip, profetör! Ombuvaz- Piyerin — yahnında! Fransuvayı görüyor, ve sönük' Bir söile” Kloda cevap veri- yor: * — Bügüt'kendimi Iyi his- etmiyorumi. K'od' helecanla : hlı. Filip” gençler üzerine oymadiğı kara yazı rolü, zavallı bedbaht genç- leri güldürmemiş, ayni zaman- da "ııundırını dâ etdirme. L Lâkin, bu iki gencin ölü- mü yalmız gaddar feleğin zul- müne ve alinlarının — yazısı olmadiğinda küvvetli şüphe- İrel teyit etmektedir. İşte Kaymetli ve güzide olan! bu gençlerlü — şüpheli görülen' ölümleri hakkında kıymetli zabıtamız faaliyetine geçerek tahkikatıma bâşlamiş- tır, Yakın zamanda bu'şüpheli ölümün hakiki mabiyeti an- Taşılacaktır... Vak'a nasıl olmuş? Cuma münasebetile'dün'Vahit Efendi her zamanki gibi itinaile tüvaletini — yapmış; — sırmalı şen ve şerefli zabit- elbisesini giyerek sabahın sekiz raddele- ritide- evinden ' dışarıya” çıkmış- ür. ” Akşamdan haberdar olan Belkis. — Hanim da- giyinmiş; kuşâümiş” ayni saatte evden çıkarak tenhâ mahalin birinde buluşmuşlardır. bur ikt genç yter kölkola' giretmiş, ağır afır tabanca ile vürulmuş iki ceset yanyana bülündü... Fakat gaddar feleğin' bBu | adımlarla Vaniköy — yoluna doğru yürümeğe başlamışlardır. Bu surada ne konuşmuşlar- sa konuşmuş, ne görüşmüyler- sede götüşmüşlerdir... İşte'bu, sön konuşma ve görüşme olmuştur. O dakikadan itibaren zaval- h gençler bir selvi ağacının altın: da uzanmış sanki'" aşklarının ilhamını alir gibi tatlı ve ılık bir uykuya dalıp kalmışlardır. Fakat bu uyku bildiğimiz uykulardan değil! İki gençte kan revan: içinde © meş- um selvi ağacınm altına uzan- wüğ Gözlerini kapayarak mü- ebbet bir uykuya dalmışlar- Aradan' zaman - geçmiş, o yol üzerinden Hatize namında' 18 yaşlarında bir kız geçe- rek bu bedbaht ve zavallı gençlerin cesedini görmüştür. Hemen polise haber vermiş; zabıta da meseleye vazıyet et- ederek iki” gentin aşk fişkıran söluk- ve sıtak cesedini Kaldır- mıştir. » Bu sırada Vahit efendinin koltuğu altında bir tabanca' bulünmüş, ııwmı»;ı.ıın- miştir. S, Her gün intihar, her gün intihâr! Karagümrükte bir kaf din intihar etti! Karağümrükte oturan Emi- ne Hanim isminde bir kadın dün, intihar etmiştir. Bu fa- Cislda şu suretle cereyan et- miştir: Kragümrükte Atikali paşa' kilisesi sokağında 24 numrolu hanede sâkin askeriyeden'mü- tekait Hüseyin Remzi Beyin kerimesi Emine Behice Hanım 39 yaşlarında bir Kadindir. Naki' ve' Hai TAhmist nat mında iki kişiye varmıs, imti. zaç edemiyerek ayrılmıştır. Dört' sönedenberi seyyibe kalan Emine' Hanımi; sön' za: manlarda — sinir — Hastalığıma müptelâ olmuş, bunun tesirin- dön'nükayel evvelki gün za- valli kadincağiz'canina kıymmiş- tir Emline Hahimin — pederi Hüteyin - EF. —Peiyömbö'gütü idi. İkin- di üzerl'eve gelmiş nevaleyi! Biralip kahveye ııııılıuııı Bir saat - sonra gılırek kapuyu! , Ve profesör Filipin yanma koşuyor : — Ne oldu dostum, har taknisin, diye ona elini uzatı- Y:]: Filip, çocüğunu anlıyor, f Bıı sitada' Klodla profe- sör Filiptü' yakindâdir. Fran- süvar yalnız: kalmiştir. Filip buna'da memnun; buda ço- cukluk. Ve kendisi yine mem nun.. Klodun ve üstadin — şual- lerine Filip ; — Biraz yorğunluk, geçe- 'cek, şimdi biraz daha Ayiyim vizitede size refakat edeceğim Kafile” viziteye hazırlanı-' yor, Klod Fıransuvanın yahina' gölerek: — Bü göğleği giyikiz! bi- :ı_h Bötabör. göleceksiniz, Ses ve sada yoktu. Tekrar çaldım. Yine yok. Tekrar tek- rar'çaldım yine* cevap yoktu. Hemen' kapiyı kırarali içeriye Merdivetiden'çikmakta'iken kendisini asitı Bif vaziyette gördün. Hemen feryada başlayarak zabıtayı haberdar ettim. Demektedir. Muâyene ne* Hicesi asabi hastalıktan inti- hat ettiği anlaşılımş; defnine ruhsat verilmiştir. DU Mezun edildi Âli iktisat meclisi kâti- Bine mezüniyet verildi.: Ankara 3- (telefon)— Bu- rada' bulüntakta' oları' Âlvikti! süt müecliei umümi KAtIbI. Nu- rüllak 'Esat B! iki ay mezunl- Yet almıştir. Mümizlleyh, bu Mmüddeti İstanbulda” geçirmek' ve istirahat etmek üzere bu- Ptofesör maiyyeti ile be- raber birinci koğuşa dahil oluyor: — Taessl Hastaların hes plsi birden derin bir süküt içinde... Fakat, her karyola- dan bir kadın bağı bu alayı takip ediyor. Sabahtanberi koğuşları bir' baştan öbür başa kadar! arşınlıyan hasta bakıcılar hep yerlerinde... Çıt yok... Koğuşa girip hastaları göz: len geçiren ebölerden Amas ai kokte' eden ebelerde bile sös sada yok.. Koğuşta' |; süküt okadar derinleşiyör ki, ,sanki dalga dalgâ Büyüyor Profesör; miüttazamintı” ve Kiç bitlâr atlamladan her har- tâkimi öünden vukat ve cid. - Plünlatı mılıwdı aa | Intelı_ıens servisin müt- hış teshiri altında .. takdirde de ıdeml t muhakkaktı. Bu hakikaten önümüzde serilen | bir saadetli, nihayetsiz bir ser- veti idare edememek gibi bir idaresizlik olacaktı. Üç, dört gündenberi devami eden mesaimin, parlak ümit- lerimin birden sönmesi aci bir şeydi. Böyle pek ehemmiyet- siz bir şey için bir mühim' serveti kaçırmak akıl kârı değildi! Ne olursa olsun ar- kadaşı bu- işe iştirak için ikna etmek- lâzımdı. Bu gayretle ressamın karşısına- dikildim. — Azizim, dedim. İnsan- ların bütün mesaisinin neye matuf olduğunu biliyormusun? — İntaniyete hizmet ! — Edebiyat — istemiyorum karanlık asirlardan'beri itisan- lanı' aldâtan mavallari- büna' tekrarlamağa' aneden — lüzüm görüyörsün: Dünyadaki ker iliğima' metatsi; yalniz kendi saadetinin teminine — inhisar eder. Medeniyete, insaniyete aHt Külyalar, süfdillörimn göz- lerint Karartimak'içit” uydurul- düy münüsizliklardan ibaret: tir, bu dipsiz hülyalaâra'” şim- sreseaaa eyA | - İhtilâs! Denizlide de bir ihti: lâs meydana çıktı İktilâklar adetar Bir” mödlüt hükmüne girdi: Nitekim Anas dölüda böyle vakalar oluyor! Mess'â, Denizlide muhasebei hüsüsiye tahılldarı iken zim- metinö pâ ra geçirdiği anlaşilari AKcapöyami” kazası tahrirat Kâa- diye kadar kendini yormıydın? — Entellijğönü servis” me- murları' setit kendi fikirlöriüe tökle ederlerken; höp millete vatana, medeniyete, ihsaniye- te ait Kayallerin" bir. Kiçtem ve dipsiz mevzulardan - ibaret olduğunumu - töylüyorlardı. İşte' yine densizlik ya- lııııhn- — Devam o halde! Şüp: | hesizki her insanın başlıca va- zifesi her şeyden evvel kem-' di saadetini temin etmektir.' Bunu tasdik ederim. — Sözlerinde samimimisin? — Ölmiümük ' için " mecbüri- yet yok!. — OhHâlât senl'ebedi bir sündete' ulaytiracak fırsati'da| Kaçırmamak bir vazifedir. Se- mi; sandötini temiri edecek va- zifenin ifasma' davet ederim” — Beni ebedi bir saadöte ulaştıracak- fırsatın; — insanlar indinde merdut addolunan bir batbahb olmanitanı” titertm.! Maznunların ter ve göz yaşla- rından toplanacak para bana saâdet vermez. (Desamı var) ksasa y aa A AAA MA SA SAA S ASA ASA B A SAA AAA LA e Stadyom Pâzarlık itikitaa uğradı Stadyom inşa edllmıl!üı.- re' Yüsüf — İzzeddin Wx vekili Tevfik beyle qu arasında - bir müddelteni devam eden pazarlık inkıtan ubi' Ahmet Efendiye'de işten | uğramıştır. el çektiriliiştir. Numra plakaları artık! sabit olacak Otomobillerin numara pla-: kları şimdiye kadar sabit dei gildi* Belediye yeni bir kavarla plâkalatin şaselere metbüt'ol- Tmiatitti bildirmiştir. Bölediyenin Bu katari' derkal tetbik' edile- cektir. —— Nışan merasımı N Ankara Marif Müdürü esi bâakı ve Albayrak çay depoları sahibi” Müstafa Nezik' Böyin Tevfik bey, yalmız: Bdıi bahçesi için 4O'binlira istemiş-' tir. Burtakdirde bütün yorgaheı bahçesi —arsklalı: için 90, 100 bin lira parâ'vermek lâzum gelecektir. Halbuki- — yalmz stadyom arsasi için bütçeye mevzu tâh- sisat 40-bin liradır. | Stadyom - inşası-bu: seneki bütçeye — konduğu — için bu, sene" mutlaka - stadyöm inşa edilecektir. Belediye bu maktatla Ye- nibahçedeki' dereyi — stadyom kerimest Nezahat Hanmirh ilemu-| balinde inşa etmek fikrindedir! harrtrinden Şemri Beyin nişan mnıııııl dün Bebek'te Turku: Esasen 1332 senesinde ya- pılan bir plâna göre stadyo- az'da icra kılınmıştır. 'l'ııı- mun Yenibahçe' deresinde ya- feyne ıudellı: t / yanındakilere hiç bir şeywor- müyor. Her hastanıtı de, ha- yata tekrütr Kavuşmatın; hâ- yattan lezzet almanın baris bir heyecamı- parlıyor: Kurtul- duk, kurtulduk ! Bazi hâstaların zihinleri Profesörü yanlarına çağirmak; ufak tefek ağrıları neden çek- tiklerini vörmak titiyotlar, ahi ma,buna kimsede cesaret yöki Yalnız bunların içinden biri, ıya) Şötin u- ehiziremi- lıınlnıl( tehlükesini d'üıüıd için ııbredeıııyoı —Mösyö Profesör, memem- den muztar bim, diyebiliyor. -diyetle- geçiyor. Karyolaların baş ucunda' yasılı duran derecei hararet ve' | Profetör kadısdın — yanıma! |* | ı:îlyot. elile memeyi tutüyor, bir” ıl'i* ıdykıı- - Vi ve34 numaralı yatağın önün- de'düruyor. Çünkü terase ley- hakındaki mavi çizği yükselniiş. Habth kadin'yâtağında ı.ı siz ve hareketsiz yatıyor. Göz leri kapali ve rengi yemyeşil! Profesör hastabakıcıya işa- ret'ediyör. Hâstabilâcı bir şiğö' getirk yot. Profesör şişenin lçlna.u “mayil uzun uzun -u.". ettikten” sönte' yamıtdı. bülum Cf talebeye” anlayılmiüi bir takımi” utilâklar ile BİF çök şeyler anlütiyör. Fronsüva' bütük' Bu has- talür; döktörlâr ve — talöbe' / aradllü? kaybolüüş et Te Te MM Fransuva, / Koğüşlürdk dörin” bir' wtrap ılıyıh!ı wnm ot ı.-

Bu sayıdan diğer sayfalar: