6 Temmuz 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5

6 Temmuz 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Meclis gece yarısına kadar devam etti! Söz alan mebuslar muhalif gazetelere şiddetle hücum ettiler (Birinci sahifeden devam) söylemesi nizamname icabıdır. Müzakereyi açmak için bir iki noktayı yüksek dikkati- bize arzetmek isterim. Birisi, mevzuu bahsolan dert hak- kında hükümetin kendisine kanunen verilmiş olan selâhi- yetleri ve hükümet cihaz- larına teveccüh edem vazi- feleri — isabetle ifa ve tat- bik edip etmediğidir. Kendimi- mi muhatap addettiğimiz bu suale müsbet cevap veriyoruz, Hükümet kendisine verilen se- lâhiyetleri isabetle tatbik eyle- diği kanaatindedir. — İstizahm diğer mevzuu, cereyan eden ahval mevcut olan tedbirlerin kâfi olmadığını meydana çıkar- mıştır. Bu hususta hatiplerini mü- şahedelerint dinlemek isterimki bizimde bir çok müşahedelerimiz vardır. Eğer meclis. mulabık olursa alınması lâzım olan ted- birler hakkında uzun uzadıya izahat arzederim. Söz alanlar Reit — Efendim bir kere daha evvelden istizah için söz almış zevat vardır. Bunları okuyacağız, Bunlardan sonra da şimdi söz isteyen arkadaş: ları sırasına göre yazacağım. Sıra şudur: SüreyyaB., Ahmet İhsan B. Mazhar Müfit Bey Ziya Gevher Bey, Yunus Nadi Bey, Ali Saip Bey, Şeref Bey, Refik Bey, Refik Şevket Bey, Emin .Bey, Hamdi Bey, Mus- tafa Turgut Bey, Yuzuf Bey, Nazif Şeref Bey, Necip Asım bey, Rasih bey, Galip bey, Fazıl Ahmet bey, Süreyya Beyin sözleri Takrir sahibi Süryya Bey (Aksaray) Kürsiye gelerk isti. zahı icap ettiren sebepleri izah etmiş, hulâsatan demiştir ki: *Yaptığımız istizahla ne mut- lak bir matbuat meselesini ne de mutlak bir matbuat serbestisi meselesini kastetmiyoruz. Ko- nuşcağımız şey bütün bir mil- letin — buzur ve eminiyetini münselik kalmağa şeni Bir düşmanlık sefil menfur Bir elnayet hakiki inkılâp ve cüm” huriyete hainlik meselesidir. (brava sesleri) Gördüğümüz mauzara — Budur. Endişemiz bunlardır. Yoksa arkadaşlar sammi bir muhalefet, müfit bir teoklli, salim bir serbest münakaşa hiç bir zaman hü- kümetten istizah zemini teşkil etmemiştir. Mütat serbeslisi gibi yük- sek bir hakkı adeta bir para- vana ve paratoner gibi istimal etmek için bir kaç gazetenin etrafinda toplanmış insanlar vardır. Bunlar memleketi anar- şiye sürüklemek için her gün binbir çeşit cesaretle küstah- lıkla çalışıyorlar. Tenkit diye, fikir hü- riyeti diye ancak düşman easuslarının yapacağından yüz bin kat fazlasını Süreyya Bey bu uıuııı insanların milli mücadele e- nasında — yaptıkları hainane talirikât ve ifsadatı hatırlat. tıktan sonra bu düşman ga- zetelerin elkârı âmmeyi nasıl bulandırmak istedikle-ini, hal- kı ve memurları rejim ve hü- hümet aleyhine nasil tahrik ettiklerine misal olmak üzere mubalif gazetelerden - fıkralar okumuştur- Süreyya Bey başkasının cebine elini sokan bir yanke- sici yakalaadığı zaman namıl *benim masuniyet ve hürriyeti şahsiyem var, diye bir hak iddin edemezse, namuskâr in- sanların şeref ve haysiyetine kalem uzatan fikir ve nişir bürriyetint millet, inkılâp , cümburiyet aleyhine sulisti- mal eden kimselorin de teşkilâtı esasiye kanununundan zaman zaman bahsetmeleri ancak bu kadar varit olabilir. demiştir. Bozguncu, fesatçı rubi faalıye yeti mendecek kat'i tedbirler alınmasını talep ederek sözü- nü bitirmiştir. Mazhor Müfit B.Denizli,—mat buatın kanundai - - (de serbest olduğunu, yazıcımı, derecesi Arfanının, hal ve şanını okuü- yucunun derecesi tehammülü- nü nazarı dikkate almak lâzım| salidir- Düşün ıeldııını iyliyerek müspet ve fikre stenit tenkit yerine bütün bı'm'ın hakikatlari inkâr ederek bazen sinsi, bazen da- ha cesurane ve hainane zehir- ler saçan bu kalemlerin mahi. yetini araştırmıs ve demiştirki: *“Benim hürriyeti şahsiyem vardır. Ben ticaret yapabilirim. Lokanta açabilirim. Fakat Efendiler açtığım lokantada mağşuş yağ ve kok- muş yemek bulunduğu zaman hürriyeti — şahsiye — mevzuu bahsolmaz. Kanun pençesini atar., Mazhar Müfit Bey mat- buatın bir mektep olduğunu, fikir ve ruhun gıdasını vere- cek bit vasıfta olması icap ettiğini , halbuki — serbestii matbuat maskesi altında va- tandaşların çeref ve haysiye ' tine, bütün rejime devlete ve en nihayet bunların muh: salası olan en büyük müakama Gazimize kadar dil uzatıldığımnı töyliyerek,, hürriyeti matbuat bu mudür?,, diye sormuş, va> tandaşların hakkını adalet hu zurunda seri sürette alacakı hafnlerin ifsadatına mâni ola- cak inkılâbı muhafaza edecek bir surette kanun - tedvinini istemiştir. Ziya Cevher bey (Çanaka- le) bugün kanunlarımıza ve okuyanlara istinat eden müce- sesatı milliyemizin derhal ha- rekete gelmesini icap eitiren mühim bir meseleniu mület kürsüsüne aksetmiş olduğunu en nihayet milli vicdan ile müc- rimlerin karşı karşıya gelmek mecburiyetinde — kaldıklarını mütemadiyen müllt vicdanın gençliğim ruhunu masam dimağla rı tahrip etmekte olan mücrimler karşısında bulunduğumuzu söy- lemiş, muhalefetiri hiçbir. fi- kir ve prensipi — olmadığını yapılmıakta olun kanunlardan hiç birisi üzerinde en küçük tenkite bilelüzum görmiyen ve para kazanmaktan başka hiç bir gayesi olmayan bir takım muzir haşerenin matbu- at hüriyeti foörmülü arkasında memleketi tahribe çalışmakta olduklarını — ilâveten — sonra matbuat hüriyetinin bu sui is- timaline karşı tedabir almak, şimdiden, çare bulmak icap ettiğini kaydetmiştir. Ahmet İlsan Bey “Ordu, Şeyhülmatbıat unvanımnı ak mış ve matbuatın en eski emektari sıfatile söze Başlıya- * rak Meclis ve Fırka haricinde cereyan eden sözlerin dimağın- daki tesirini anlytarak demiş- tirkir “bana ö le gelirdi ki Büyük millet meclisinde emir- ler vardir. İşaret ederler, eller kalkar. Efendiler sizin huzurunuzda afdileyorum. Yanlış olduğunu anladım. Gayet samimi müza- kerelerin en serbest sözlerin en ciddi münakaşaların içinde bulundum. İki ay yanınızdayım. Hayatımın en tatlı zamanlarını bu serbest münakaşaları göre- rek rubi saadette bulundum. Bunu bu kürsüden benim elli - yıldır yazılarımı okuyan, haya- tımı tetkik eden, kitaplarımı gören bütün milletime kemali samimiyetle candan yürükten tekrar ediyorum. İnansınlarki burada samimi çalışmak ve milletin saadetine koşmak vardır. Hariçtekt söz. lerin hepsi herzedir.(Alkışlar) Ya düşman ellerine alet olarak yahut milletin cahil kit lesini istismara kalkışnrak ki: taplar, gazeteler satmak ve dola yır kendilerini göstermek istiyenlere fırsat ve imkân ver- mek milleti matbuat aleyhine sevkeder. Hürriyeti — matbuat aleyhinde bulunamam. Bizde — hüreyeti ma tbuat mutlaka — mukaddesata, bü- yüklere ve büyük Meclise hürmet ve inkılâbı. yapana hürmetle katmdir. (Alkışlar) Balcaız bir mizal; geçen gön bir gazete diyordi ki: *“taksim abidesi — için para var da verem hastahanesi için para yok. Bunu yazan muhakkak y -« delidir.Yahut de haindir. Düşün- meyorki bu abidebütünmilletin yedi sene evvel bu meydanda altı yedi devletin düşman ar- kerinin çizmeleri geziyordu. böyle N hislerle matbuatın en eski bir. müntesibi — olarak bu cereyanı çok fena — görüs yorum , Ahmet İhsan Bey yarım yaklaşan matbu- at hayatından hatıralar an- latarak fikrini izah etmiş, de- miştir ki: “Ben matbuatın hürriyetini isterim, memleketi islirahate, huzura, alışmağa,ilme, fazilete sevkeden matbuat — irlerim, Bu millet çalışmağa muht açtır. Tabrik olunmağa lâyık de- gildir.Matbuat şakilerinin önüne geçmek için mevcut kanun icap ettiği şekillde tadililârımdır matbuat hürriyetinin en-ciddi aşıkıyım. — Hem de çocukluğumdan başka bir işe girmedim. Matbuat — hürdür fakat — kimsenin — faziletine dokunmamak ve en mukaddes olan devlet rejimine devlet otoritesine zarar getirmemek şartile bundan sonra Yunus Nadi, Alı Satp, Refik Konya, Mustafa Şeref, Şevket Turğut, Emin Rasim Beyler söz almış- lardır. Müteakiben Baş vekil İs- met Pş. Hazretleri vaki İstiza- ha ve hatipler urıhudın serd olunan mutalâata kârşı âtide ki beyanatta bulunmuşlardır. * Muliterem Efendiler; Hatipler,mevzuu bahrolan meseleden heyecan ve infialle bahsettiler. Memlekete zarar olmak üzere gö mi- saller, teşrih ettikleri esaslar intibahı mevcutlur. Bütün bu tafsilâtın içinde hükümete tevcüh edem hatayı takdir etmiyor değilim Bu kadar şikâyete mahal vermek için hükümetia birçok tedbirler, eksiklik etmiş olması lâzımdır. Matbuat cemiyetinin sullsti- maline karşı hükümetin elinde medar tatbik olacak hem se- | lâhiyet vardır. Hemde mem- leketin medeni - olan kanunlar vardır. Kanunların cereyanını tabit siz bilirsiniz. göhsiyata — ta- alluk eden matbuat ceraimi şahıslar tarafına mahakeme- lerde tahrik olunur. Hükümete taalluk ceraim mahkemelerde takip alanur. Hâkimlerin - ve- receği hükümler ile şikâyetler Adli neticeye rabtolunurlar. Hükümetin bundan başka da bir salâhiyeti vardır. O da kendi takririne giden herhangi bir gazeteyi intişardam mene- derek kapatmaktır. Eğer mat- buat hürriyeti memlekete feyz verecek bir tarzda devam e miyor sa bir çok mahzurları davet edi- yorsa bütün tevellüt eden şikâ. yetleri derce derece kısmlara ayırmak lâzımdır. Ya kanun! yolde takip eder. ken zabıta muddei umumilere Adliye ve — saire teesirini göstermeğe kifayet etmiyor. Veya — onların — sahaları haricinde kalan mes'elelerde hükümet kanunun kendisine verdiği — salâbiyeti — tatbikte İhmal ediyor veyahut mevcut ©'an dört elde bulunan salâhi- yet ve mer'i olan kanunların bükümetlerin harleine çıkacak kadar ciddiyet ve ehemmiyet peyda etmiştir. Bımun içfe hü: kümet bir şey teklif etmiyor. Size Bu Üüç istikamette cevap vereceğim Bir defa ziyet nedir. Hatipler bu mes". eleyi muhtelif cepheden izah ettiler. Ben burada geçen töz- leri dikkatle dinledim. Zaten hatiplerin ımıııı“ endişeyt yalnız burada B. M. Meclisinde vukubulan müza- kerattan değil, halktan ve bir çok vatandaştan da işitmişim- dir. Mesele ehemmiyetle nazarı , dikkate alınacak, müstacelen düşünülecek — Bir -mahiyet almıştır. Müsaade buyurursa- nız bu günkü vaziyetin ma- meliyim. Matbuat hüriyeti a- meli sahada vazıh ve kısa bir ifade ile nasıl anlaşılabi- lir. Bu memleketin öteden istiklâlinin ve gayretinin tim- | beri istediği matbuat Hhürrk müyorlar ki, altı | yeti nedir? bu memlekette Dostane nutuklar (2 inci sahifeden devam) Retisi cümhur Hazretleri, istebu maksatladırki zatı dev- letlerinin kıymettar muzahe- retlerine lâyık olmak için bü. tün kuüvvetimi - sarfedeceğim. Bu mazhariyet bana bahşe- dilecek olursa bu memlekette iHasına memur olduğum vazife şüphesiz bir gün muvaffakıyet- lerini size borçlu olan faydalı işler sırasında zikredilecektir. Reisieâmhur. H: cevaben ŞU nutkir irat buyurdula: Ortaelçi Hazret'ori: Brezilya —muvakkat hükü- met reisinin sizi nezdime fev” kalâde murahhas ve ortaelçi sıfatile tayin buyurduklarını bildiren meklupu memnuniyet- lealıyarum. Brezilya milleti ve hükümeti namına ve kendi na- mınıza — benaihlâğ — ettiğiniz samimi — temennilerden — ve doslük teminatından — dolayı pek mütehasis oldum. Güzel sözlerede teşekkür ederim. Türk milleti ve hükümeti Brezilya- da vücuda getirilen büyük terekkileri alâka ve takdirle takip etmektedirler" Bu mu- azzam eserin vücuda — gel- mesine bizim vatandaşlarımız- dan bazılarının faaliyetlerile iş- lıııınl. o'duklarının beyanını ay- tabil her memleketin - istidadı öyledir. bir matbuat bürriye ti diye ilk önce mevkil ikt- darda bulunan bükümete kar g ulu orta ölçüsüz söylenebil mesi kastedilir. Milletlerde matbuat bürriyetinin ilk miya ti budür. bu imkân katoluna çeak ilk merhaledir. memlekette her hangi bir gazete — çıkabilsin. Doğruca bükümete karşı mevkii ikti- darda bulunan kimse aleyhi- ne - meselâ, İsmet Paşa söz söyliyebilsin. Busun Böyle olabilmesi Matbuat hürriyetinin ilk miya- rıdır. Söylenen sözlerin doğru vaya yalnış olması münakaşa- # ondan sonra başlar. Millete evvelâ bir neticeyi elde etmek için ugaraşmışıztır. Hatta çocukluğumuzda böy- le bir manzara — gömek içia nişan ve mutahassır gün" ler geçirmiştir. Hükümetin isa bilhassa uzun müddet soz söy- lenmeden kapalı kalmış devir: lerden sonra kendileri aleyhin- de söz söylenmesine tahammül edemezler. Her milletin hususi Istidatları vardır, kendi halkı- mızin küvvetli yerlerde oldu- ğa gibi zayıf yerlerini de bilmeliyiz. : Meselâ yazı ile gösterilen Üher şeyi doğru zannetmeğ hal- kımız daha mütemayil- dir. Gazete veya kitap basmış bunu mutlaka doğru olarak alır, saniyen halkımız aleyhine söz s#öylenen mevkii iktidar sahibi bir adamın itibarından kayp ettiğini zan eder. ÜUçüncü nokta: Kapalı devirlerden — sonra matbuat kürriyeti ilk devrede dalma bir inkölâp fasılesi olarak kul- Tanılmıştır. Bundan hükümetler çok korkarlar. İktidare - ve nüfuzi- nin sarsıldığı bir. zamanda 15 günlük bir fırsattan istifade “edebilen gazeteler mevkü ik- tidarda ki hükümet! devirebi- lir. Buda bu memlekette öte- denberi heves edilmiş bir mev- zu olmuştur. Bu sebeplerledir ki hükümet- ler matbuatta kendi - mevcu: diyetlerinin ve — siyasetlerinin haşinin matbuat hürriyetinde ilk istih- sal olunacak şey — hükümet aleyhinde — istenildiği — gibi baze bazı hak hevesi olmuş- tor. bu safha matbuat hüri- yelinin ilk siyasi kademesidir. Bir millet siyasi hayatında de inkişaf ve tekâmül ettikçe onu idare edenler tecrübeli ve muktellir oldukça bu siyasi safbayı atlatmak rıca bir meserretle ıuıııııı- Berezilya, cenubi Ame- rikada işgal ettiği hususi mev ktii ve bütün dünyada haklı olarak mazhar olduğu ehem- miyet ve itibar memleketlerini teali ve refaha erdirmek için Brezilya vatandaşlarının her sahada sarfettikleri devamlı ve mütezayit gayretlere ü yit ga borç- Türkiye ile Brezilya ara- sında tesis edilen dostluk mü- nasebetlerini kuvvetlendirmek maksadile geçen sene hükü- metiniz merkezine bir orta elçi göndermiştir. Ortaelçi Hazretleri, - sizin şahsınızda Brezilyanın ilk siya- si mümessilini Ankarada se- lâmlamakla bahtiyarım. Kuru- lan bu dosluk rabıtalarının iki memleket arasındaki iktisadi münasebetleri de kuvyetlendi. receğini Üümit — etmekteyim. Yüksek — vazifenizin — ifasında size muvaflakiyetler temen- ni ederim. Size tevdi edilen işi yap- mak için sarfedeceğiniz me- sainin benim şahsı muzabe- retime ve cümhuriyet hükü- metinin yardimına mahzar o- lacağından emin olabilirsiniz. M:vku iktidaardarda bulu nan hükümete hakh haksız olarak ulu orta her şey söyle mebiliyor. Ne rejimin kuvveti ne de mevkli iktidarda olan ların nüfuzu derhal zziloluyor. Esas olarak bildiğimiz zaaf- Tarı mütemadiyen terbiye ve ıslah etmeğe vakıt veçare bu- labiliyoruz. Büyük Meclise itimat edip de cesaretle — söyleye bilirim ki bir. muhalif cereyanın derakap vücedegetireceği bir tehlikeyi tasavvur etmeyoruz arkadaşlarım; Şimdi bundan sonra geçirmeğe mecbur ol- dımız safhalar matbuat hüri- yetinin daha güç dahıa muallak olan safhalarıdır. Asıl — hallolunması lâzim- gelen güç şeyler de bunlardır. Bilirsiniz ki propaganda bu asrın başlıca silâhlarındandır. Matbuatın hürriyeti bugün yüz sene evvel zannolundu- ğundan daba' aiyade ölicün- miyet peyda etmiştir. kişmeti bundan yüz sene ev- velinden dahaf ziyade artmış değil aynt kaymettir. Tehlikesi dabha ziyade artmıştır. Propaganda eğer — müsait saha bulursa bir memlekette Bir millette yıkılamıyacak zan olunan ev kuvvetli bir. binayı yıkabilir. Müntazam şuurlu bir muayyen bir hedef teveccüh edilen bu purapağan- danın zaman ile sarsılamyacağı haç bir kuvvet yoktur. (Duğru sözleri). Arkadaşlar: propaganda ile kast olunan hedefi yikmak için hakikaten muhalif söz söyle mekde lâzım gelmez. Hatta doğru söyliyerek tah kir yapılan terbiyeli bir propa ganda bir hakiki yere sermek için kâfi gelebilir. Hiç br mem leket bugün meselelerini hak letmiş ve hamiyetin bugün ihtiyaçlarını kâfi gelecek ve salti altında tutar değildir. Her memleketin bin tane th- yacı vardır. Eğer bir cemiyetin fena görmek dür. Ne kadar 'uııılı ve ak layişli olursa 0'sun hiç bir millet muntazam — müstemir ve daimi bir propııııdıımı tesiratına tahammül edemez. B undan elli yüz sene evvel- ki nazariyeile nihayet - fikir m ünakaşasından ibaretti. siz söyleyorsunuz. Ben söyle- yorum — dinleyiniz her hanği trafı doğru bulursa onu kabul ederler demi irdi.Halbuki bugün bir çok devletler müzakerele- rinde münasebet karmak için gün miletler tarafına yekdi- geri aleyhine maksat mahsusi ile prpagandaların zararlı tee. sirlerini tahammül edilemeye- ceğini iddia ve ilân etmekte. dir. Dimeki muayyen maksatla zaptlan propagandalar tesiratina adıki ceddet kâğir hane — Kad- köyünün en eğlenceli yeri olan Yoğurtçu Parkı yanında Çam- hca, Fenerbahçe, Kalamış Ko- yuna nezareti fevkalâdesi olan, üç dalreli apartıman tarzında inşa olunan gayet havadar hane satılıktır. Taliplerin Ga- latada Mehmet Ali Paşa ha- mında 41 numaraya müracaat- ları. (3) Büyük derede — satılık hane — Piyasaya iki, iskeleye üç dakika mesalede İspanya sefarethanesi sokağında bülbül. lerile meşhur Sefarethane bah- çesi karşısında iki daireye münkasem apartıman tarzında ioşa edilmiş hamama, elektrik, terkosu havi (9) odalı 26 nu- maralı hane satılıktır. Talip- kerin Galatada Mehmet Ali Paşa hanında 41 numaraya müracaatları. 8) Kalemışta satılık, kiralık mükemmel köşk — İskeleye, istasiyona beş dakika mesafe- de plâjlar civarında, munta- zam bahçe dahilinde nezareti fevkalâdeyi haiz (24) odahl, müştemilâtı saireyi havi köşk satılık olduğu gibi taptan ya- hut dört kısım olarak kiralık- tıt, Taliplerin Galatada Meh- met Ali Paşa hanında 4İ nu- maraya müracaatları. (3) Kadıköyünde mühürdarda satılık hane — Dört kattan ibaret on bir oda, mutfak, ku- yu, bahçe, elektrik, havagazi. banyoyu havi nezareti fevk- alâdeyi haiz hane satılıktır. Taliplerin Galatada Mehmet Ali paşa hanında 41 numara- ya müracaatları ) ea Aksarayda acele satılık hane — Tramvaya üç dakika mesafede dört kat, yedi oda, mutfak, kuyu, bahçe, elektriği havi hane satılıktır. Talip- lerin Galatada Mehmet Ali Paşa hanındaf” 41 araya müracaatlar. (O Ço | Satılık hanes. olünlara — Pek şerefa'z yerlerde dİmamak şartile, 1500 liradan 2000 li- raya kadar dört, beş odalı satılık hane, dükkânı olanların Galatada Mehmet Ali paşa hanında 41 numaraya müra- caatları. (4) Satılık emiaki olanlara — Cılın. Beyoğlu, Şişli, Maç- ka, Osmanbeyde satılık apar tıman, hanesi, Galata, Bayoğlu, Eminönü, Sulınnhıııoımdı mağaza ve dükkânı, Sultanah- metten Beyazıda, Beyazıttan Fatih ve Aksaraya kadar ha- nesi olanların Galatada Meh- met Ali Paşa hanında 41 nu- maraya müracsatları. — (4) çiftliği - olanlar ile Boğaz- içi, Haliç marmara sahillerinde fabrika inşasına müsait arsa, veya arazisi olanların Galatada Mehmet Ali Paşa hanında A1 numaraya müracaatları (4) İnşaat Apartıman hano inşa etmek hhyonlon — Apartıman, hane, dükkâninşa etmek isteyenler ile Üsküdar - Kısıklı ttamvay gü- zergâhında ve dğer cayfiye mahallerinde (Vılla) tarzında köşk inşa etmek isteyenlerin Ga- latada Mehinet Ali Paşa hanında 41 numaraya müracaatları, (İaşaat parası noksan olan- lara teshilât gösterilir miletin müdafa edilmeksizin n | debileceğini zannetmek hatadır bir cemiyetin hayatım mü. temadiyen fena göstaren bir neşriyat o memlekette hiç bir haber vücude getiremez. Gençler — ve çocuklar mü- temadiyen fena idare olunduk Tarını her fena aldığını mille- titn büyük diye iyi diye tamıya- cak hiç bir şeyi olmadığı doya doya okuya okuya bedbeyin ve meyüs adamlar olurla. Mülletin — tstikbalini idare edecek çocuklar genç yaşların. da bu kadar zehirli hava te- neflüs ederek istikbale çıkar- Tarsa milletin atisinden nevmit olmak lâzımdır. - (Alkışlar.) İsmet Paşa nutkuna de- vam etmiş ve bilnetice Hükü- met başmuharrirlerin t eziye noktat pazarımı kabul etme- miştir. Ali Saip Beyin bu hu susta ki tahriri — redediliniştir. Mreclis dün sant 14 te başlamış ve gece yar e. 23,30 a kadar devam etmistir

Bu sayıdan diğer sayfalar: