8 Temmuz 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

8 Temmuz 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e * A W çe LZABITA MUHARRİRİMİZİN MÜŞAHEDELERİ: Esrarkeşler arasında ALEMLER... Yazan: Ahmet Süleyman Esrarkeş kadınlar? Her derde devamısın be hey nefesl!. Can ve canan nasıl isterse çek! Hacer, utunu — çalıyor, di- #erleri de boyunlarını eğmiş sesiz ve sadasız dinliyorlardı. Güzel bir taksimi mütea- kip durdu ve diğer kadınlara hitaben: — Haydi hep birden *Çamlar altında, yı okuyalım dedi. Diğer kadınlarda hazırla- ŞarkenCivan babaellal uzatarak, — Durun, durun bakalım, evvelâ, birer nefes alında öyle söyleyim; Dedi. Bunun üzerine belâlı Sadık hemen, biraz evvel kapad.7ı sigarayı aldı bir iki çektikten tonra Hacere uzatarak : — Asıl bakalım şeker ab- hacığım asıl, diyerek verdi. Hacer de ufalan gözlerini baddinden fazla açarak elini Hzatlı ve: — Eyvallah kardeşim, var el diyerek aldı. Hafif tertip bir iki çektik- ten sonra uzun ve derin bir hefesle birdaha çekerek sigarayı bitirdi. Bitirdikten sonra ağızlığı Sadığa uzatıp içerisinde dolu elan dumanlar incecik dudak- ları arasından çıkmağa baş- hadı. Bu sırada gözlerini sabit bir noktaya dikmiş, düşünce- lerine devamla: — Karanfilsin tarçınsın, ne- den böyle hırçınsın, ne gançetn| me ihtiyar tamam benim har- gımsın!.. diye bir beyit söyliye- gek gözlerini dikmiş olduğu sabit ea raraer AAA AAA LAR LA LAALA noktadan indirerek civan ba- baya doğra gitti. İki saniyede civan babayada baktıktan ronra tekrar utunu üze rine kapadı ve “Çamlar aitında, şarkısını okumağa başladı. Hepisinin iştiraki ile oku- nan bu şarkı bitmiş, yine oda- nın içinde bir sükünet baş göstermişti. Bu ara Civan baba, yine biriki öksürdükten sonra: — Haydi bakalım Sadık Efendi, bir simsi daha ateşlede duman olalım. Dedi. Sadık da yine, yerinden farladı. Evvelce sarhoş oldu- ğu esrarlı sigaralardan bir tanesini daha ateşledi. Hafifçe gene bir iki çekerek yekten ve doğruca Güllizarın yanına giderek : — Albakalım Gülüzar ab- la sen de al diyerek verdi. S'garayı olan Gülizarr, göz lerini Civan babaya dikerek: — Harman olduğum için koşmasiz nefes alacağım sakın darılma ha Civan babacığım. Dedi. Civan babada: — Çocukmüsun — Gülizar! Keyfine bak. Can- ve cânâ. nin nasıl isterse öyle çek. Deyip müsaade eti!. Bunun üzerine Gülizar bir, bir, bir daha çekti ve: — Derde deyamisin behey mefes. Diyerek yanında otu- ran safiyeye verdi. (Devamı var) esereresakaş AAA Edirnede iki şenaat! Bir adam 5 yaşında bir çocuğun, bir çocuk 6 yaşında bir kızın ırzını hetketmişler Edirne merkez kazasına Merbut Karakasım karyesinde gok acıklı bir fili şeni hâdisesi olmuştur. — Zabıta — tahkikatı tafhasma intikal edilen ve €ürmün falli dardest edilen hâdise şudur: Karakasım karyeci ahali- sinden 20 yaşlarında Mustafa eğlu Ahmet namında bir ırz Aüşmanı canavar yine ayni köyden beş yaşlarında İbrahim oğla Mehmede zorla fili şeni dera etmiştir. Diğer taraftan gene Edir- 'nede henüz yaşları on ikiyi geçmiyen iki çocuk arasında bir izalel bikir hâdisesi olmuş- tur. Çavuşbey mahallesinden ©n iki yaşlarından Turhan Mol- la Fahrettin mahall-sinden al ENVER PAŞA tı yaşlarında Hasan kızı Ne- bahatın bikrini izaleye teşeb- büs etmiştir. Keyfiyet zabıta- €a haber alınarak Turhan hak. kında tahkikat icrasına bap- Tanmış ve derderst - edilerek Müddel umumlliğe teslim edil. miştir. ——— Umumi müfettiş gelmedi Birinci umumi Müfettiş İb- rahim Tali Bey, dün vilâyet- teki makamına gelmemiştir. Vaizlere maaş Dersiâm, vâiz ve mütekatdini ilmiyenin maaşlarının dünden itibaren Kaza malmüdürlük: lerince ttasına başlanmıştır. Turan İmparatoru! Hatıratını yazan: İ L ua Komonistler, Rusyada kuvvetli bir komünist edebiyatı olmadığı için fikir otoritesile iktidar mevküini işmal edememişlerdi. S arin göstermek — için — yazılmıştı. Dr. bu doktora kitabınt oku- MBuş, oradaki tezlerin umumi esas tutarak diyordu ki: —Rus ihtilâli, Engelsin esas- larını takip edecek - olursa :“:'— yı sarması İcap hareket olmak buriyetindedir. tü Fakat, Rutyada böyle bir edebiyat —yoktur. Plehanof, küçük bir zümrönin idealini yükseltecek bir mevki işgal T % Ü .p,.ıt.—.—. — yeler ne diyeceksiniz? 1905 — ihtilâli komünizme doğru bir hareke- tin başlangıcı değil midi? — Bu hareket, kazanıl- mamış bir harbin neticesi idi. Hatta bu günkü hareket te kaybedilmiş bir harbin neti- cesinden başka bir şey değil: di. Yalnız 908 hareketini yük seltmeyen kuvvet, bu hareke- ti idare edecek bir ilmin mev- €ut olmaması idi. İhtilâl ol. muştu. Fakat, ihtilâli harekes te getirecek, ihtilâlin nazari- DS ü Gürler tep. Meclıstekı Matbuat meselesi m zakeratının mabadi Mecliste evvelki gün Mat- buat etrafında cereyan eden müzakeratı Ajansın tebliğ et- tiği şekilde aynen ve diğer gazetelerden daha fazlasını yetiştirerek neşretmiştik. Ajansın - tebligatı cabaha kadar bitmemiş olduğu için müzakeratın ve Başvekilin nutkunun mütebeaki kısmını hulâsa etmeğe mecbur kalmış tık. Bugün hulâsa ettiğimiz kasmı aynen dercediyoruz: İsmet Pş.nın nutkundan mabat : Benim görüşüm, matbuatın haklı ve haksız tarizlerile ten- kitlerile 'geçen zamandan is- tifade edilmiştir. Endişe veren yerleri tebarüz ettirdiğimiz gibi istifadeli olan yerleri de tasdik etmeliyiz. İstifadenin başı bence bilhassa matbua- tin çok faal bulunduğu İstan- bulda gördüğüm tekâmüldür. İstanbul çok neşriyet ve mücadelâta muhatap olduğu halde efkârı umumiyesinde salim bir sükünet hâsıl olmuş- tur. Bir de asıl gördüğüm te- rakki matbuat meselelerinin bütün memlekette uyandırdığı heyecan ve infialdir ki B. M. Meclisi ona bugün müşahit olmakla milletin efkârı umu- mMiyesine tamamen tercü: olmuştur. Böyle bir aksülâ. mel ve hassasiyetin uyanma- « bence matbuat hürriyeti- nin sulistimaline sahne olan bir memlekette büyük bir te- rakkidir. Eğer fikirlerimize siyasi hayatımıza müessir olmak id- dianada bulunan matbuata karşı bütün memleketin alâ- kasını ve heyecanını ayni de- “receye vardırabilirsek mesela yoktur. Matbuat mürakabe altına girmiştir ve fazla söy- ledikleri, aşkın ve taşkın git- tikleri işler için milletin mü. rakabesi altına — girmişlerdir. Halbukt bugün demeyim de düne kadar vaziyet aksine idı. Tecavüz edenler devlelin rzesmi kuvvetlerini dahi kendi tesirleri altına almak iddiasın- da idiler. Hürriyet sulistima- Vâtına karçı eğer B. M. Mecli. sinin alâkası matbuatın mü- cadelesi, halkın tntibahı efkârı teyakkuz halinde bulundura- bilirse ondan sonra kanunların iyi işlemesi ve doğru tenzim edilmesi için zemin ihzar edilmiş demektir. Şimdi arkadaşlar bu ma- ruzatımla — hükümetin elinde bulunan kapatma salâhiyetini niçin kullanmadığımı izah et. miş —oldum — zannediyorum. Çünku cemiyet içinde Matbu. at hürriyetinin müsbet veya menfi kullanılmasının — eşkâli tezahur etmedikçe hükümetin elinde — bulunan salâhiyetin kul anılmasından ne bir mana çıkır. bir l'ıydı bâsıl kilâtı lıurıe.k ı*hnlyel ynk. tu. Bunun — içindir ki, £05 ih. tilâli bastırılmıştı. Bu günkü ihtilâl ise, ko- münizm ihtilâlı d gildir. Belki 25 milyon münevver Rus taba. kasının Çarlık istipdadına kar- g bir hareketi idi" Pek iyi bili. riz ki, Çarı, komünistler değil hberaller ve demokratlar yık- mıştır. Bunları sosyalistler ve Ahtilâlci sosyalistler istihlâf et- ti. En sonra Komünistler hare- kete geçtiler ve vaziyete hâ- kim oldular. Rus — inkılâp ha« reketine bakınız:Dört fikir sıra ile iktidar mevkiine gelmiş, fa- kat hiç birisi de bir şey yapa- mamıştır. Komünitslerin bir ııv yapmaları ise imkân hari- G&ıdlnıı ki, komünistlerin vsülleri pek fenadır. Bunlar, iktidar verlerini |ortadan kaldırmak “Astiyorlar. Bu suretle, Ru:yayı L ter$ © e aa olür. Bu yalmız birşey ifade eder. Hükümet kendi takdirine göre tenkide maruz olmaktan korktuğu için o salâhiyeti fev- kalâde kullanmıştır. Bir hükâmet böyle bir hük- me maruz olmayı arzu etmez" Fakat bu nihayet şahsi bir me- seledir" Hükümet kanunun kendisine — verdiği salâhiyeti kanunun gösterdiği lüzum ve zaruretler karşısında şıhsi his- lerden tecerrüt ederek kullan- mıya mecburdur. Bu noktal na- zardan hakkınız vardı. Fakat milit hayatta (matbuat hürrl- yetinin faydalı ve mahzurlu tesirleri hakkında bir intiba ve muhakeme hasıl olmadıkça takdiri salâhiyetlerinin kulla- nılmasından — fayda çıkmaz. Bence bugün içinde bulundu- ğumuz devir hukukşinasların devridir. Matbuat ne marifet- ler yapıyor? Bu hususta gör- mediğimiz tecrübe, görmedi- #imiz misal kalmamıştır. Mah- kemeye giderler, daha dava yapılmadan efkârı umumiye- de; hâkimler üzerinde tesir yapmak (için azami şantaj yaparlar. Matbuatın şu şirke- te, bu şirkete müracaat ederek şantaj yaptıklarını dabi işitmi- şimdir. (Çok çok sesleri)Matbuat herhangi bir mahkemeye ve- ri'diği zaman oradan kurtul- mak için mutlaka bir kolayını bulurlar. Temditler, tecditler, mazeretler ve zaruüretler nl- hayet mütecavizler cezasız ve tecavüze uğrayanlar mahküm.. İntibahı mucip olacak hiç bir gayret misali yoktur. Gö- rTüyorsunuz ki mesele hükümet için şahsi bir mevzu deği'dir. Eksik olan şey şudurt Adalet yerine gelmiyor. Bu evvlemirde münhasıran hukukşinasların vazifesidir. Ek. sik olan ve hata olan şeyimiz medir? Hâkim buna karışmaz. Hâkim kendisine verdiğimiz asul ve kanunu tatbik eder. Hukukşinaslar bukadar tecrü. beye göre eksiğin merede ol- duğunu bilmezler mi? Kezalik gazeteciler, rejimi müdafaa için, bu memlekette cümhuriyet terbiyesi vermek için mes'uliyet almış olan ga- zeteciler fena istikamette bu- lunan avkadaşlarının ne oyun- lar yaptıklarını hepimizden iyi bilirler. Sonra vatandaşlar, mü- tessir ve muztarip olan vatan- daşlar, neden ıstırap çekliklerini herkesten iyi bilirler. O kadar çok tecrübe ya- pılmıştır ki bu tecrübeler bir elince bu memlekette matbuat , bürriyetini rencide etmesin, onun feyizlerinden istifade eden her türlü suilsti- malini bertaraf edecek olan bir kanun meydana çıkar- mak mümkündür. Biz böyle bir kanun lıyıhın hazırladık. kalmıyacaktır. Leninin plâmı tehlikelidir. Dünyada mevki kazanmış olan Rus harsını mabvetmek gayesini takip edi- yor. Fakat bu harsın yerine başka birşey getirmeğe muk- tedir değildir. Çünkü Rusyada kökleşmiş bir komünist edıbtı yatı yoktur. Eger, böyle bir edebiyat olsaydı, rut münev- verlerini asmak, kesmek usulü takip edilmezdi. Komünist edebiyatı fikirle- re hâkim olup, komünist ik. tidar mevkii teşekkül ederdi. Lenin bu boşluğu gördüğü için öldürmek emrini verdi. Demokratlar, liberallar, vos- yalistler ve ihtilâlci sosyalist- ler, münevverleri ve kendile- rinden olmayan mütefekkirleri öldürmek siyasetini takip et- memişlerdi. Çünki, bunların wdı kuvvetli birer ede- biyata istinat ediyorlardı. Li- yeni Iıınhıe gelirecek kuvvet| berallerin, deıınkrıılııııı. 108- Fakat iddia edemeyiz ki bu lâyiha ile — bütün ihtimalâtı derpiş ederek milletin haya- tını teşevvüşten kurtaracak bütün tedbirleri temin ede- bildik. Bu husususta Büyük Millet Meclisinin müzaheretini isteriz. Burada çok tecrübeli olan ve her biri işte ihtısas kazanmış birçok arkadaşları- mız vardır. Çalışan encümen- ler de faal bulunurlarsa memlekette — matbuat — ha- yatını vatanın menafii ile, valandaşların — menafil — ile telif edilebilecek bir surette tanzim etmiye imkân vardır. Sizden bu muaveneti rica ederim. Eğer bu da kâfi gel. mezse endişe etmiyorum. Çün- ki fena bir matbuat hayatı- nın memlekete verebileceği za- rarları herkesten ziyade kud- ret ve salâhiyetiniz. vardır. Evet o da kâfi gelmezse ye- ni bir tedbir düşünürsünüz. Bugün için alınacak başka bir tedbir yoktur. Bütün bu toflaller alâkadarları intibaa sevketmek için kâfi bir derstir. Şimdi falacağımız ilk - tedbir matbuat hayatında hürriyeti temin eden suiistimalin zarar- larını mümkün olduğu kadar meneden iyi bir kanun vücude getirebilmektir. Bunun için bil- hassa hukukşinasları vazifeye davet ederim. Memlekette bülunan mü- tehassıslardan da istifade eder- siniz. Hukuk nihayet muayyen bir memleketin idaresini tan-3 zim etmek içindir. Ameli bir şeydir. Hukuk mücerret bir şey değildir. İdaresinden mes'ul olduğumuz memlekette halkın ihtiyacı me ise esas preosibi muhafaza ederek onun İstedi- ği bir kanun vücude gelirme- liyiz. Biz bir kanun lâyihası tetkik ettik. Hal için gördü- #üm başka bir tedbir yoktur. Eğer ümidimiz gibi matbu- at hayatını memlekete zarar vermiyecek, bilâkis memleke- te serbest münakaşanın feyzi- ni temin edebilecek bir istika- met vermek müyesser olursa halk idaresinin geçmeğe mec- bur olduğu üÜk ve müşkil mer- haleyi muvaffakıyetle atlamış olacağız. Bu muvaffakıyet sizin ola- caktır. (Şiddetli ve sürekli al- kışlar) Tayyareci gıttı Şelmınııdelu Amerikalı tayyareci gitti Üç gün evvel zevcesile beraber hususi tayyaresile şeh- rimize gelmiş olan Dey tsmin- deki Amerikan tayyarecisi Hin- distan seyahati (yapmak mak- sadile bugün şarka mütevec- €ihen harekel elm!ıllr yalistlerin devlet idaresi kitap- ları yazılmış, siyasi, idari, mali ve Iktısadi sistemleri neşrolun- muştu. Bunlar,fikirleriniden kuv- vetlerinden emin bulunuyorladı. — O halde bunlar niçin muvaffak olamamışlardı, fikir- siz olan komünistler hepsinin hakkından 'ılınk ıkudıı mev- kiin! zaptetmişlerdi" — Rus ılıu.llllnln ne ola- cağını anlamak için bu mese- leyi halletmek İâzımdı. Bu mesele, Rusyanın tarihini bil- mek, Rusyayı idare eden fikir- lerin mahiyetlerini anlamak gi- bi mühim esasların tatbik edilmesile hallolunabilir. — Bana kalırsa, bazı kısa düsturlar ile bir netice elde etmek mümkündür. Bu meseleyi esaslı bir su- rette münakaşa ederken, Tor- pido — kumandanı yanımıza geldi. Rusyada uzun müddet kalmış olan kaptan diyordu ki: (Devamı var) Poliste: - |İBir intihar! Sabık veznedar .. ; . intihar etti Beyoğlunda — Tepebaşında Tekke caddesinde 617 numa- ralı apartmanın ikinci katında ikamet eden Beyoğlu kayma- kamlığı sabık veznedarı İhsan Bey dün, evinde iken taban- casını ağzına sukmak suretile intihar etmiştir. Sebebi anla- glamıyan bu intihara zabıta ve müddelumumilik — vazıyet etmiş, tahkikata başlamıştır. 19 yaşlarında carih! Tophanede Yağhane soka- ğında oturan 19 yaş'larında Methi, Yeni mahalle sakinlerin- den Salihi çakile cerh etmiş- tir. Aalacak nasıl tahsil ediliyor? Tophanede Kışla altında otu« ran Niyazi alacak meselesin- den dolayı Kılınç Ali mahal- lesi bekçisi Mehmet ağayı darp ve hafif surette cerh etmiştir. Uçan 12 liral Taksimde Yağhane soka- ğında 46 numaralı hanede ©- turan Seniha Hanımın evine giren S'irkecide, Samsun otelinde sakin İbrahim dün, po'lse mu- racatla Seniha Hanımın evin- de iken 12 lirasının çalındığını bildirmiş, tahkikata başlanmış A CMmMuz tır. 19 liraya lâtarya Tophanede Küçük kapalı hanında sakin Mustafa dün, lâtarya oynamak suretile Ka- bataşta sakin Nazminin, 10 Hirasını almış, ikisi de yakala- narak haklarında tahkikata başlanmıştır, Dayak ve cerh Samatyada Hobiyar ma- hallesinde Yokuş çeşme soka- ğında — Snumaralı —hanede oturan Hamide namı diğer Melâhat Hanım ayni evde sakin topal Rıfatı döğmüş, sol ayağı ile yüzünden cerb etmiştir. Adliyede: Agopyan a— Hanı faciasının mü- sebbipleri mahküm oldular Agopyan Hanı factası maz- nunlarından Vasil, Emil ve Yaninin muhakemeleri, dün yi- ne ağır cezada ruülyet edil- miş, neticede 4 kişinin mec- ruhiyetine ve üç kişinin de ölümüne sebebiyet verdikleri anlaşılarak Yaninin beraetine, Vasil ile Emilin de 2 şer sene hapis ve 200 er lira da ağır para ve ölenlerin de vere- selerine 1000 ner İira ver- melerine karar verilmiştir. Dünkü davamız Başmuharririmiz Arif Oruç ve sabık mes'ul müdürümüz 8. Tefik Beyler aleyhiac İstan- bul Belediyesi tarafından açı- lan iki tahkir davası dün As- liye ikinci ceza mahkeme- sinde tevhidan rüyet edilmiş we son müdafaa için 14.7 931 salhı günü saat on dörde ta- lik olunmuştur. . * . Şile cinayeti Maznun beraet etti Şilede İbrahim isminde bi- rini balta ile öldürmekle maz- nun Hakkı çavuş, pehlivan oğ- lu Hasan, Hatip Ahmet ile Ra- bianın Ağırceza mahkemesin- de devam eden davalarına dün gene devam edilmiş, neti- cede heyeti hâkime tarafın- dan — delâili cürmiye — sübut bulmadığindan müktefikan be- 'M karar erilmişti. pi ğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: