August 9, 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

August 9, 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

L.* Takrim 100 sene sonra söylee necek masal Bir ihtiyar anlatacak. “Evvel zaman içinde kal- bur saman içinde ben babamın | beşiğini tıngır mingir sallar- ken, horoz imam iken bu memleket te matbuat Baba diye hüküm süren biri-ve bunun da (Yarın) ve (Cümhuriyet) diye iki oğlu varmış. (Yarın?, öteki veledin pis boğazlılığından çok bizarmış ve her şeyi dağru görür doğru söyler biri olduğu için matbu- at babnına diğer evlatları bunu hiç sevmezlermiş. Velet, yapmadığı kalma- dıktan başka bir gün ötekile- ri de başına toplıyarak (Yarı» n)a bir oyun oynamak istemiş ve —bir plân - hazırlıyarak ikide bir de çatarak matbuat babanın onu kovmasına çalış- miş. (Yarın) bunu görünce gene bu müşrik çocuklara demiş ki: — Ayoğmızı tetik alın! Bu işte bana hava hoş matbuat babanın yüreğine indirecek ve sonra başınızı yolarak çırpı- nacaksınız. Son pişmanlık fay- da etmez. Lâf anlamıyan bu bastıba- caklar. Ya bu diyardan gidecek | ya bize dayı diyecek demişler. Herkes bu işe kıskıs gülerken bunlar ( Yarın ) 1 dile dola- mışlar, habire zedelemek iste- mişler. Fakat (Yarın) gülmuş we kılıne bile fâtur getirmeden yine gördüğünü, düşündüğünü söylemiş ve diğer veledi mas- kara etmiş. Bittabi onlar susmayınca © da susmamış ve bir. hayli zaman bu- hal devam etmiş. Matbuat baba söz anlatmamış herkes biri birine girmiş ve bu mücadelelerden baba zayıf düşmüş ve birgün alemi faniye gözünü yummuş. Matbuat baba ölünce çoe- cuklar da darıma dağınık ol- Mmuşlar ve Pişman olmuşlar fakat iş işten geçmiş. Kısradan hisse: Başkasının kuyusunu kazan içine kendi düşer. Bir cihilliyetin sicili! (Bırinci sayfadan devam) arzuhalcılık ile meişetini temi- me çalıştı. Fakat Çakırcalı na- mında ki âteşin bir hâkim var- dı. İstidalarını yanlış yazdığın- dan suratıma — fırlatırdı. Yunus Bey o vakıt hayatır nn en genç bir. devrini yaşı: yordu. N Yunus Beyin çiftetelideki mabareti Fethiye'nin — rend meşrep, dergâh erbabınca ve gösterdiği igna harekâti hati ralarında — canlı bir surette yaşıyor. Fethiyede davul ve 2zur- nayı ancak kıptiler çalar ve Yunus Beyde — kıpti- lerle sıkı fiki idi mumaileyh | Musikiden hoşlanır fakat, zevkı selimi her nedense Davul zur- mayı pek okşardi. Bundanda mumaileyhin kıptilerle bir mü- nasıbeti sıhriyesi anlaşılmasın Arif Bey bunlar bir hakikattır tizi irşat ederim. | komiserleri 'Bugün hava açık olacak Kandilli rasat merkezinden | verilen malümata nazaran dün Hey:ti Pa;art;asi gü- azami derecel hararet 30 as- ğart ise 18 olmuştur. Bugün hava açık olacak ve rüzgür poyrazdan esecektir. Terfi eden polisler Terfi eden polis, muavin ve peyderpey yeni vazifelerine sevk edilmektedir- ler. 2 indi şube müdürü Bir aydanberi mezun bulu- nan 2 inci şube müdürü Ata Bey mezüniyetini ikmal et- miş dün vazifesine başlamıştır. (1 inci sahifeden devam) Hükümet gazelenin neşri- iyetin hakiki mahi- ı dikkatten geçir- dikten sonra çok basit bir ka- rar ithaz etmiştir. Bu karara göre hükümetin ilânları Türk maarif cemiye- tine tevcih olunmuştur. Bittabi cemiyet yüzde yirmi beş ko- misyonu bizzat alacak ve bu suretle tahtı himaye ve tera- hüründe bulundurduğu biçare ve yetim Türk evlatlarının tah- sil ve terbiyelerine sarfederek daha mafi — ve daha faydalı neticeler meydana getirecektir. Husust menfaatlerin fev- kinde olan moarif cemiyeline karşı gösterilen büyüklük alâ- ka şayanı şükrandır. Bu zarar üzerine ilân limtet şirketinin mahiyeti teşekkül kal. mamış ve hükümet ilânların- daki inhisar vaziyeti de tama: men suya düşmüştür. (Yarın bu vaziyet karşı- sında mem! 'te büyük fay- Tayyareciler gidiyor (Birinci sayfeden devam) Misafir Amerikalı tayyare- ciler Nişantaşı yanğınında ya- man fakirlere yardım olmak üzere ikişer yüz İlra teberru etmişlerdir. Misafirler dün de Yeşi- köyde tayyarelerini muayene ve tanzim ile meşgul olmup lardır. Hava kahramanları bu gün tayyarelerile Yeşilköyden hareketle İtalyaya gidecek- ler ve oradan vapurla mem- leketlerine avdet edeceklerdir. Diğer bir ihtimale göre - tay- yarecilerin tayyare ile Bağda- da gitmeleri de muhtemeldir. Muhtelif hey-!>> ve erkânı hükümet Yeşilköyde misafirleri büyük merasimle teşyi ede- ceklerdir. İstanbul, 8 (A-A) — Ameri- kalı hava kahramanları Boar- dman ve Polando yarın sabah gdört ile beş arasında Yoşilköy tayyare meydanından — ayya- relerile doğruca —Ceneveye hareket edeceklerdir Tayyareciler oradan bir Amerika vapuruna — binerek Nev-Yorka avdet eyliyecek: “lerdir. Hava kahramanları. Ve lüyet, Kolordu, Tayyare ce- miyeti namına birer heyetle matbuat erkânı, şehrin güzi- Coşiktaşta ikamet itmekte- yim, Mehmet Nafız a : Kalköyde M. bazi Gişeşi birinci - keşidede ikişer bilet alan muhterem Müşterilerine altı keşide hiç bir şey çıkmadığı takdirde gelecek birinci tertibin birinci keşidesinin bir biletini bilâ bedel verecektir. deleri ve kendilerini bir hafta heyecanla misafir etmiş olan İstanbul halkının büyük bir kısmı tarafından teşyi oluna: caklardır. Buz çok Belediyece yapılan - tetki- katta, İstanbulda buz ihtikârı olmadığı ve mevcut buzun tamamile (hvyaca kifayet et- Yiği tespit edilmiştir. Yüzde yirmi beşte biz veriyoruz| EHİR HABERLERİ [ Bir kadın nü geliyor Beynelmilel iş ve meslek kadınlar birliği azasından mü- rekkep bir heyet Ağustosun 9 uncu Pazartesi günü İstanbu. la gelecektir. Heyet Perapalasta mitafir edilecek ve bir çok mülakatlar verecektir. Polis maaşları Polis kadroları dün yine gelmediği için maaş verilme- miştir, Bugün için gelmesi ve maaşlarında — verilmesi muh- Vakıf paralar idaresinin komis- yonu indiriliyor mu? daları görürken Maarif cb- miyetine karşı şayanı dıkkat bir teberrüde bulunmakla iftihar ediyor. Malüm olduğu üzere ilân komisyon ücreti satim ba, şına beş kuruştur: Büu tak- dirde hükümoet ilânlarının santiminden Maarif cemiye- ti beş kuruş çıktıkten son- rva gazetelere 15 kuruş ka- lacaktir: Yarın her santim başına ay- rica kendi hissesinden baş- kuruş daha “türk — maarif cemiyetine teberru etmeğe karar vermiştir. Bu suretle hükümet - ilan- larından muttasıl mubayaztın yüzde ellisi türk maarif cemi- yetine yüz de elliside gazete- mize kalmış bulunacaktır. Memleket yavrularına en nafi ve feyyaz bhareketi ile tanınan maarif cemiyetine bü- tün matbuatın ayni feragatla hareket etmelerini — tavsiye ederiz. M Altın kaçakçılığı | (1 inci sahifeden devam) kabildir ki- buda yevmiye eriyen on sekiz ayar altın nis- betinin yürde yırmisini bulmaz. | bu — itibarla kırmızi liralar eriyor ve İirayı da istenilen renkte ayar etmek dedikleri gibi güç değildir. 1-2 Gümüş ve Bakırla tahlit edilen altun tam renktir. İstanbulda Çuha- ct handa bizzat işçilikte çalı- şirken şahit oldumki — yüksük ayar işliyen bütün kuyumcu- lar lira eritiyorlardı ve 928 de bu hususta bir istatistik tutul- muştur. Benim atelyeme gelen memurlarla görüşmem n tice. sini anladım ki bü:ün kuyum. cular hakikatı saklamış'ardı 0 zaman ben bunu memurlara anlatmıştım. İkinci ve daha mühim me. sele dişçilerdir. Dişçilerin ezdik leri allın yevmiye tahminimizin çok fevkindedir kaçakçılık ve suvetle yapıldığını bilemezse: e nn ge rrrmane gae sa kuyumcuların ocaklarına — ve dişçilerin silindirlerine giren altınlar baman haman dişarıya | kaçırılan altınlara muadildir, ve böylece de devam ede te ki hiç şüphesiz edecektir. Türkt yede pek az sonra altın ancak mahdut ellerde kalacaktır. Ünye kuyumcu Ahmet Cemal Binalar Kiıymetleri alâkadar- lara bildirdi Maliye tahakkuk - şubeleri binaların yeni kiymetlerini üç gündenberir bina sahiplerine teblige başlamistır. Hissel şayıalı — binalarda, tebliğat ayrı, ayrı yazılmakta- dır. Bina sahiplarine itiraz için 15 kün müddet vnrilmiştır. Takdir edilen kıymetlere itiraz eden olursa, bina yeniden tetkik edilecektir. Vakıf paralar idaresi, mua! mıktarının indirilmesi için Evk Tahrir Fatih komisyonu işini bitirdi Bir senedenberi faaliyette bulunan tahriri musakkafat hey- İetlerinden Fatih komlayonu linci kısmmı ikmal ederek binalarında | kiymetlertni takdir etmiştir. Tahriri musakkafat heyetlerinin takdir. ettikleri yeni kıymetle eski kıymetler arasında mühim bir fark görülmektedir. Badema takdiri kıymet İş- lerile yeni kanun mucibince teşekkül edecek heyetler meş- ğgül olacaktır, TALE melâtındakl faliz ve komisyon af umum müdürlüğü nezdinde teşebbüratta bulunmuştur. Tasvip edildiği taktirde evvelce ik- raz muamelesi yapmış olanların faizleri de tenzil tarihinden Mtibaren tenzilâtlı tarifeye tabi Hata ettiğimizi anladgk_.’ ğ tutulacaklardır. Baba Tahirin uşağı ve d üello! Uşaklarla dü;m.;aî;ılamıyacağım kendisi söyledikten sonra, elbet Baba Tahirin uşağile böyle bir şey olamıyacaktır ! Dün bir arkadaş Cumhu- riyet denilen fırıldak gazete- tesini gösterdi ! Baba Tahirin uşağı bapler haneye girenler ve uşaklarla düvelle yapılamıyacağını ya- Pziyo'muş.. Bunüu Arif Oruç Beye gösterdik. Arif Ocuç B. güldü: — Ben kendisi gibi mil- letin haklarını çaldığım için hapisaneye girmedim. Siyasi sebeplerden hapisaneyo gir- dim. Yalnız bir hatam oldu: © da bu herifin vektile Ba. yislik ettiğini, sonra da ev- de uşaklığında bulunduğunu unutarak kendisine düvello teklif etmekliğimden wmaret- tir. Bu hakkı ben şimdi en- lıyorum. Bahusus kendisi de uşaklarla düvello yapılamı- yacağını Kendi ağzı ile itiraf ettikten sonr Cevabını verdi. Binaena- leyh bu teklifi geri almaktan başka çare yok. Çüakü baba Tahirin sabık seyisi işi yüz süzlüğe vurarak kaçıyor. Za- ten onun büyle şeylerle alâ- kası olamıyacağımı evvelcede kestirmiştik. Cinnet hezeyanlarile ne yaptığım — ve ne wöylediğini bilmeyen abuk sabuklara an- cak tımarhane tavsiye edilir. Hepsi bukadar.. Zira: Damat Feridin dahi- liye nazırı Mehmet Ali ile Riza Tevfiğin eteklerini öpen zelil bir adama daha ziyade muhatap- olmaya — tahammül etmek dünyada - adiliklerin adilikleri olacaktır. * Herif o derece oyaatmışki, Bizden söylemek Şark şim ndiferleri eski vagonları tamir ederek yeni vagon diye seyrise: Fere çıkarıyor. ı Eski vagonların pençere- leri genişti, yeni vağonla: yınki dar. Çünkü tamir başka türlü olamıyor. Halbuki bu son şekilde pençereler üçe bölünüyor ve bu üç parçadan ancak bir tanesi açılıyor. Bina- enaleyh koskoca ovagon da altı küçük pençere gor demektir. Havaların Bunaltıcı sıcağı karşısın- da «y kumpanya, holk bu- ram baram ter döküyor, yanıyor deyelimde — ven İster dinle, İster dinleme Hata etmişiz.. kendisine “Yarın, da çalışan- ların müracaat ettiklerini, Arif Orucun yanında çalışan- lara beş on para verebidiğini... filan sıralıyor. bunlar nedir « mübarek? Bunlar sana soru- lan — suallerin — cevabı midir? Arif Orucun yanında çalışan- lar beş on para alırlar, ya- hut hiç almazlar, bunlar her halde senin en eski dustlarına yaptıklarına benzermi? Sen ki: * Vaktile Balıkpazarı meyhanelerinde leblebi ile rakı içip açlıktan nefesin kokearken, cebindeki iki ku- ruşun otuz. parasını sana piyaz ve ciğer parası olarak veren, en eski bir arkada- şınin hastahaneye düştüğü zaman otuz İlradan ibarot maaşını kestiren bir nan- körsün... Senin ne cibiliyetsiz. oldu- gunu sabık bususi kâtibin da- ha iyi bilir. Anlıyormusun ? şimdi : — Ben onu kovdum! Diye: ceksin. Hayır o tahammül edemiyere o seni terketmiştir. Sen Arif Orucun avuç içi ka- dar mühitinden ziyade fırıl- dağı vasi muhitine birde bakl. ÇA Dünkü “ Yarında , mahut Baba Tahirin uşağına “düello Türkiyede — olmazın — ecnebi memleketlere vapur ve şimen- diler işliyor., Diye bir cevap | yazılmıştı. — Aklımı artık katiyen anl Tahirin meşhar — ve Seyisi hemen bir Ankara mektubu uydurarak — gazete- sine geçirmiş... Menfur akıl muvazenesini oynatmış ve kaçırmışki, Yarın gazetesi Ankaraya gitmeden, Ankarada okunmadan muhay- yel cevaplar yazdırıp künü gününe gaz-tesine geçirmekte bile utanmamıştır. On iki saatte (Yarın)ı Ankaraya gönderen muhay- yel adamlar : Okunduktan sonra yine Ankaradan aynı gün ve aynı saatlerde mek- tup alıp gezetesine koyan Zehirler Son günlerde İstanbulda yemek, içmek bir mitralyoz taraması altında yürümek ka- dar tehlikeli oldu. Gün geçmiyor ki, bir kaç kişınin — zehirlendiğidi haber almıyalım. Daha Ankarada zehirlenen genç kadınla ihtiyar hizmet- çisinin naışları çürümedi. Bu iki zavallı vücudu toprağa iki yavra ile bir genç erkği hasta döşeğine seren ne bıçakti ne de kurşun. Bir tabak dondurma bu cinayeti işlemiştir. Bu günde yedi kişilik mes- ut bir aileden ikisinin çok teh- likeli olduğunu işitiyoruz. Beşide sancilar içinde kıv- ranıyorlamış. Bunları zehirliyende ne süblimedir ve ne kibrit başları. Bu facıanın kahramanı da bir karpuzdur. Kendi iddialarından ibaret olan bu garip zehir, acaba bizide tehdit edecek mi? Döondurma yemiyen, kar- puz yemiyen kimse var mıdır? Şuhalde bu acı nümune- leri gören müvesvis bir adam artık hiç bir şey yemiyecektir. Bu şayanı dikkat zehirlen- me hüdisesi karşırmda inti- harlar da — kolaylaşacak — de- mektir. Sevgilisme — kızan, yahut elinden kaçıran aşık o korkunç pıçağı atacak onun yerine âlâ bir Hmonlu dondurma yiye- cektir. Piaja gidemediği için ba- basına kızan genç - kız, tentir tiyot şişesi yerine bir dilim karpuz yiyecektir. Eğer sizden, bir arkadaşımız ve bir dostunuz. dondurma ve karpuz isterse sakın almayın belki intihar edecektir. BÜRHANETTİN ALİ Haham başı İntihabı için bugün içtima var! Geçen gün vefat eden Be- cirano Ef. den — inhilâl eden haham başılığa kimin tayin edileceği henüz belli değildir. Bu hususta bugün Haham hanede bir içtima aktedilecek ve intihap günü tesbit edile- cektir. * Tecziye edilecekler Belediye iktısat müdürlü- Zünce hizmetcilerin kaydı işine devam edilecektir. İktısat — müdürlüğü, bazı müstahdemin idarehanelerinin vaktile müracaat edip kayıt- larını yaptırmadıklarını naza- mı dikkate alarak bunlara con defa bir mühlet verecek ve bu müddet zarfında da kayıt- larını tescil ettirmeyenler tec. ziye olunacaktır. Zehirlendilermi? Pangaltıda Ergenekon cad- desinde oturan bakkal Mehmet Efendinin hanesinde 7 kişi ze- hirlenmiştir. Bunlar bir kaç çeşit meyve yemiş, üzerinde buzlu su içerek midelerini bozmuşlardır. Bulgar bastanesine yatırıl. deli mi demek Tâzım gele- ceğini iz'an sahipierinin tak- dirlerine terkeoeriz. x Baba Tahbirin seyisi kendi. sinden sorulan şeylere cevap veremiyor. Her teklifin önün- den kaçiyor, Beylik gürültülerle — Cevap vermeğe tenez- zül etmem. diyor. Bunlar tor- baya sığmıyan palavralardır. Mademki tenezzü' etmiyorsun. O halde neden her gün bin- lerce küfürler savurarak dört tarafı yaygaraya boğuyorsun? Çünkü elinden gelen an- cak uluyarak küfür savur- maktan ibarettir de ondan...

Bu sayıdan diğer sayfalar: