10 Nisan 1950 Tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 2

10 Nisan 1950 tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sayfa YENİ İRTANMUL 10 Xisan 1980 TETKiKLER SUC ve CEZA Ben bürada Dos- toyevaki'nin Suç ve Ceza adlı romanın- 'dan — bahsedecek * dekilim. — İstanbul Teknik Üniversite- sinin genç — katili, Raskolnikof'u Butturacak bir tüptir. Her ikisi ara- #ında, bu bakımdan da, hiç bir mü- nasebet yoktür. 'Teknik Üniversite- mizde işlenen cinayetin “çok başka bir mânası vardır ve biz bunu cemi- yetimizin en ehemmiyetli bir dâvası gibi düşünmek ve incelemek zorunda- yız. Her katli işlediği cinayeti, kendisi- 'ne göre bir mantıkla izah eder ve bu mantık çerçevesi içinde kendisini suç- Su8 görür. Kriminoloji (cinayet bilgi- 4i) edebiyatında bunun çeşit çeşit ör- nekleri vardır. Sözgelişi şerefi incin- diği için bir fert; tabancasını çeke- rek karşısındakini öldürmüştür. Böy- de bir olay karşısında her cemiyetin gösterdiği tepki bir değildir. Çünkü: her cemiyet şeref — kavramını kendi değerlerine göre tefsir eder. Sosyal tepkilerin başka başka olması da bundan ileri gelmektedir. Onun için auç ile ceza arasındaki — münasebet, Bütün ceza kanunlarında bu anlayısa ve başlangıç noktasına göre ayarlan- maştır. Bizim Ceza Kanunumuz, biliyorsu: muz ki, başka bir milletin ceza kanu: zuldur. ve tercüme yolü ile kanun sistemimize girmiştir. Onun için bu kanunda ölçüleşen sosyal tepkilerle bizim hak düygülarımız. arasında göyle böyle ayrılıklar vardır. Hattâ bir takım — noktalarda / adaleteislik Zannını uyandıran gey de, belki bur dür. Bizim - cemiyetimizin — gelişimi Kkendine göre olduğu için suç ile cesa, #osyal ahengi yaratan güdücü fikirle gimizle çok yakından ilgilidir. Zaten, dünyanın bir memleketinde bir ceza Kanunu yapılırken, ilkönce düşünül- mesi gereken başlıca nokta da bu ol- Mmuştur. Ceza hükümlerini sistemlen- dirmek meselesi ise - bundan sonra gelir. Ceza sezgisi, kısa bir anlatışla, ya- pılmasını istemediği bir harekete kar- gı cemiyetin duyduğu isyan duygusu, Durkhelm'e göre de, öc duygusudur. Bizce de doğrusu budur. Her kanun yapan, cezanın müeyyidesini, aşağı yukarı, böyle düşünmüştür. Günes- Tanri Şamaş (arapçaya Babil dilin- 'den gems, yani güneş geklinde geç- miştir). Babillilerin adalet tanrısı sa- yıldığı için meşhur. Hammurabbi'y kanunlarını yazdırırken, Louvre Mü- zesindeki parçalardan anlıyoruz, ce- a müeyyidelerini o devrin zihniyeti-. ŞEMİR Bizim Ceza Kanunumuz, biliyorsunuz ki, başka bir milletin ceza kanunudur ve tercüme yolu ile kanun - sistemimize girmiştir. Onun için bu kanunda ölçüleşen sosyal tepkiler- le bizim hak duygularımız arasında şöyle böyle ayrılıklar vardır ne göre ayarlamığtır. Bizim. bildiği. miz flk kanun dergisi budur. Daha sonra gördüğümüz kanunlar, müspet bir hukük telâkkisi, daha doğrusu, bir hukuk ve ceza felsefesi doğunca- ya değin bu yoldan ayrılmamışlar- dir. Sosyal bir tepki, öfke, öc duygusu yaratmayan — bir hareket zaten suç olarak değerlendirilemez. Suç ve ceza kavramları yüzyıllar boyunca çok büyük değişmeler göstermişse de öte- 'den beri baş- suç sayılan cinayete kargı halk ruhunda temelli tepkiler kalmıştır. Cinayet, çağımızda bir takım din- derde olduğu gibi, ferdi. değli doğ- rudan doğrüya cemiyeti ilgilendiren bir dâvadır. Ve onun için bu konu, ehemmiyetli teorilerin, derin sosyal incelemelerin doğmasına yardım et miştir. Dikkat edilirse görülür ki adam-öldürmek suçu, ölüm cezasını dcap ettiren sosyal suçlar bir tarafa birakılırsa, bütün büyük suçların Üs- tünde bir süç sayılmaktadır. Halbu- Kit ekonomik suçlar vardır ki, cemi- 'et içindeki tesirleri adam öldürmek suçundan kat kat büyüktür ve tah- Abatı tek bir ferdi değil milyonlarca Ansanı ilgilendirmektedir. Bu da su- gun sosyal tepkilere göre muhakeme olunduğunu göstermektedir. Onun 1- çin biz kan dökmek suçundan çok da- ha büyük sosyal zararlara sebep olan ekonomik suçlar hakkırldaki ceza nis- petlerinin mutlaka yeniden ayarlan- masi lüzumuna inananlardanız. Suç 've ceza münasebetleri, öteden beri, genel zihniyetin kavrayışına göre dü- günülmüştür. Kendi kazancını düşü- nerek karışık süt, gıda maddeleri sa- tan bir insan ağır ağır bile olsa va- tandaşlarının “sağlığını ve hayatını tehlikeye düşürmekte ve bunu bile bile yapmaktadır. Bu suç nasıl olür da bile bile adam öldürmek, hatta in- sanlar öldürmek — mahiyetinde iken, yalnız ufak tefek para veya hapis cezalariyle, sosyal istisnalar arasında yer alabilir. Biliyorsunuz ki: cesa kavramının tahlilini konu olarak seçen teoriler başlıca iki zümreye ayrılmaktadır A — Mutlak ceza telâkkisi, B— Nis- bi ceza telâkkisi. Bunlazdan ikinin Yazan : M. NERMİ dir. Bir zamanlar a hukükü mü- nakaşalarında He- gel'in büyük bir te- Biri olmuştur. Fai kat artık devri kas panmış olan bu cee 7a teorilerinden bu ada ayrıca bahsetmeye lüzum yok* tur. Bizim bugünkü ceza telâkkileri miz, daha ziyade, nisbi onaa telâkki- le, büyük besteci Franz Liszt'in meşhur. yeğeni Franz von - Liszt (1851-1919) in ceza felsefesiyle pek yakından figilidir. Bu büyük hukuk bilginine göre ceza yalınz förmel hu- kuka göre değil, aynı zamanda an- thropologle ve soclologle Metodlarına göre d muhakeme olunmalıdır. Bu fi kirle ceza kavramı örf hukuku çerçe- vesinden çıkatılmış Ve kendi başına bir konu olarak ele alınmıştır. Franz vön Liszt'in anlayışına göre ceza, yalnız kanun çerçevesi içinde olmalı 've salâh imkânlarını gösteren suçlu- dara cemiyete tekrar faydalı olabil- mek fırsatları verilmelidir. Bu tarzda anlaşılan ceza kavramı, gene, sucu önleyecek bir ürkütme vamtası ola- ak düşünülmektedir. İmrahı cezaevi- ni kurmuş olmakla biz de bu görüşü benimsemiş oluyoruz. Ceza kavramının münakaşası için olgunluk yaşı'nın büyük bir ehemmi- yeti vardır. Halbuki b yaş bizde Medemi Kanunumusa göre başka Ceza Kanunumuza göte de gene başkadır. Bundan başka her kanunumuzda, hele dâva güdümü üsüllerinde, ayrı ayrı görüşler hüküm sürdüğü için, geniş bir sistem haline gelmiş bir hukuk nizamına sahip olduğumuzu iddla e- decek durumda değiliz. Böyle bir du- Tum ise bir çok işlerimizin tesirli bir. türette yürümesi bakımından elverişli sayılamaz. Adalet #istemimizin daha verimli, daha tesirli işlemesi için bü. tün hukuk hayatımızın tek bir kaya gibi sistemlenmesi, suç ve ceza mef- humlarının cemiyetimizin ihtiyaçları: 'na göre aydınlatılarak sınırlandırıl. maları Jazımdır. Hattâ Türk cemiye- tinin temellerini kemiren ekonomik uçların büyük suçlar arasına alınma- #i ve cezaların sosyal dürümümüz: göre düşünülmesi lâzımdır. Bu arada Kültür hayatımıza dayanmaya başla- yan ve mülli şerefimizi inciten İstan- bul Teknik Üniversitesi cinayeti gibi #uçlara karşı da çok duygulü olmak zorunda olduğumuzu. söylemek İatı riz. Kendi sosyal zaruretlerimizi dile getiremiyen bir suç ve ceza telâkki- sinden, biz, herhalde — büyük şeyler bekleyemeyiz. Seçimlerimiz. için bu da yerinde bir münakaşa konusu ola- klasik mümessilleri Kant ile Hegel'- F eay az mı, acaba? HOA IB IK İlk IL ' MEMLEKET HABERLERİ Muazzam bir sel Suruç ovasına yürüyen büyük bir sel, Suriye sınırlarını aştı Urfa, 9 (AZA.) — T nisan - gecesi Bozova taraflarından Suruç — Ovası: 'na yürüyen - muazzam bir sel Suriye Sınırlarını aşarak — aşağılara döğrü yayılmıştır. Suruç köylerinden sular tamamen çekilmiş ve mezruat ka- Jınca bir mil tabakası altında kalmış- fır. Bu yüzden hayli zarar vardır. Suruç İle Birecik arasındaki köprü- lerin çoğu yıkıldığından bu yold nakalât durmüştür. Urfa Val hal Suruç'a gitmiştir. Kaymakam e- ansen clddi tedbirler almış olduğun- dan zarar büyük değildir. Kurtarma ve temizleme tedbirle- rine bizsat Vali nezaret etmektedir. Yolların tamirine başlanmıştır. Bu- Tiye makamları selin gelişinden vak- 'tinde haberdar edilmiştir. Fırat nehrinin Sekiz metre yük- aeldiği ve Urfa'da taşan Karakoyun deresinin iki köprü üzerinden aşarak Harran ovasına yayıldığı haber alın- miştir. Bu bölgede Kazanı köyü civa- yında iki kişi boğulmuştur. — İnsan kaybı şimdilik dokuz. kişidir. - Son haberler selin durduğunu ve felâke- tin geçtiğini bildirmektedir. Vali bugün Urfa'ya dönmüştür. Suruç, 9 (A.A.) Dün geceden beri ilçe çevresini kaplayan seller çukür bir yerde bulunan bir değirmene hü- cum etmiş Ve değirmende bulunan 18 kipi ölüm tehlikesine maruz kalmış tiır. Bunlardan — Ahmet oğlu / Sey- ho Mert işminde biri sularla çarpı garak kendisini değirmenin kapısın. an dışarı atmağa muvatfak olmuş ve duvara tırmanarak dama yetiş- miş, uzun bir gayretten konra tava- Hu delerek tavan direklerine — sarılı bir halde ölümü bekliyen 17 arkada- gını birer birer delikten alarak kur- tarmıştır. Hdizeyi haber alan Vali, bu feda- kâr çocuğu nakdi mükâfatla taltif etmiştir. Vilâyet, seylâptan dolayı köylerde vukua gelen — tahribatı tamir ve ve zarar görenlere yardım etmek i- çin gerekli tedbirleri almış ve her yeyden evvel en dar durumda bulu- 'nan yerlere 300 kilo ekmek gönder- miştir. Çankırı, 9 (AA) — — Başbakan Semseddin Günaltay beraterinde İş- letmeler Bakanı Münir — Birsel, Sü- merbank Genel Müdürü Cevat Adı- gün, Etibank Genel - Müdürü Ferit Nazmi Gürmen olduğu halde bugün saat 15.20 de Çankırıya gelmiştir. B IK Ü Muayene için Nâzım Hikmet, dün İstanbula getirildi Son günlerde ismi etrafında yeni- den bir hayli münakaşa edilen sair Nâzım Hikmet dün sabah yeni si 'tem eihazlardan istifade edilerek mu- ayene edilmek üzere şehrimize geti- Tilmiştir. Şair, kalbinden ve ciğerle- zinden mustarip olduğunu iddiâ et- mektedir. Bu sabah Cerrahpasa has- tahanesine götürülerek heyeti sıhhi- 'ye tarafından muayenesi yapılacak- fan, Heyetin vereceği rapor Cumhu- Tiyet Savcılığına — gönderilecek ve Bavcılık kanuni hakları - dairesinde gerekli muameleyi yapacaktır. ide di Fener Patrikhane: tören Paskalya münasebetiyle dün asat 10 da Fener Patrikhanesinde dini bir Alper, Amerika ve Yunanistan bü- yük elçileriyle diğer devletler konso- Joslarının hazır bulunduğu bu tören, /#aat 10 da Patrik Athenagoras'ın maerasim — elbiselerini giymek için Aya Andren kilisesine — gitmesiyle başlamıştır. Patrik, elbiselerini giy- miş olduğu halde saat 10,25 de Fe- ner kilisesine dönmüş, dini tören saat 12 ye kadar sürmüştür. Törene Pat- Tiğin davetlilere Paskalya yumurtası dağıtmasiyle son verilmiştir. Sovyet ve peyk devletler mümes- #illeri davet edilmediklerinden, tö- yende bulunmamışlardır. HAVA RAPORU Meteoroloji İşleri Müdürlüğünden bildirildiğine göre son 24 saat içinde yurdda hava durumu: Karadeniz, Ege, Akdeniz ve İç A- nadolu bölgelerinde çok bulutlu, do Bu ve güney doğu Anadolu ile Mar- mara bölgelerinde bulutlu ve yer yer yağışlı geçmiştir. Yağışlar vağmur şeklinde olmuş- tar. 24 saat içinde yurdumuza düşen yağış miktarları metrekarede Akşe- hirde 67, Dörtyolda 24, Islahiyede 25, Bodrumda 2, Anamurda 16, Osmani- 'yede 15, Aydında 12, Lüleburgazda J1, Konyada 10, Mersinde 9, Kirşe- hirde &, Bursa ve Urfada 7, Merzi- fon, Kuşadası, İskenderon ve Ka Takösede 6, Zonguldak, Samsun, Ö- demiş, Ulukuşla, Yozgat, İsparta ve Adanada 5, diğer yağın gören yer- derde 1 ilâ 4 kilogram arasındadır. Günün en düşük — sıcaklığı Vanda gıfırın altında 2 dçrecedin, Günün en Yüksek sıcaklığı İtkenderun ve Di Yarbalarda aıtırın Üztünle 80 Başkanı Kasım Gülek diyor ki » /onu Birleşmiş Milletler Kore Komisyı “Kore ile memleketimiz arasında iyi münasebetler tesis ettim” “McArthur, Türklerden büyük jir muhabbetle bahsetti. Milletimize selâmlarını yolladı"" Birleşmiş Milletler tarafından Ko- re Uzlaştırma Komisyonu Başkanlı- ına seçilen Kasım Gülek, 3 aylık bir seyahatten sonra dün uçakla Karaşi- den şehrimize dönmüştür. Kasım Gülek, hava — meydanında kendisiyle görüşen bir arkadaşımıza demiştir ki: '— Koredeki vazifemden muvak- katen ayrıldım. Komisyon, çalışma- Jarına devam etmektedir. Kore se- çimlerinin önümüzdeki ay yapılması mühtemeldir. Koredeki demokratik gelişme ile yakından alâkadar olan komisyon, seçimleri müşahit sıfatiy- le takip edecektir. Oradaki çalışma- larım arasında Kore ile memleketi- miz arasında iyi münasebetler tesisi- 'ne muvaffak oldum. Cumhurbaşkanı, Türkiyeye, benim vasıtamla sevgi ve Saygı mesajı yolladı. Koreden ayrıldıktan sonra Japon- yaya geçtim. Japonyada demokrasi çok ileri bir. durumda. " McArthür kendisini Japon halkına çok sevdir- miş. Onunla, eski bir dostumuz ola- rak müteaddit görüşmelerde bulun- düm. Türklerden büyük muhabbet- le bahsetti, benimle milletimize hu- Susi solâmlarını gönderdi. Bilâhare Uzakşarkın bugünkü du- Tümunü görmek maksadiyle Hong- Konga, Filipinlere ve Siyama gittim. Hindistanda Cumhürbaşkanı, Nehru ve ileri gelen Hint ricaliyle görüştüm. Oradan Pakistana geçtim. Pakistan Umumi Valisi, Maliye ve İktişat Ba- kanları ve Pakistanın politika ha; fında mühim bir rol oynayan Cin nahin hemşiresi ile görüştüm. Bütün bu uğradığım yerlerde memleketimi- ze karşı “büyük bir alâka sevgi ve hürmet var, Türkiyeyi, ilerleyen ve gelişen Alemin önderi saymaktadır. lar. Her gittiğim yerde, bana geçim- leri sordular. Demokrasinin memle- ketimizdeki inkişafını yakından te Kip ediyorlar ve yaklaşan seçimlerin, bu gelişmeye yeni bir delil olacağını umuyorlar.” Bundan sonra Körede — kendisine yapılan sulkasdi anlatan Kasım Gü- lek demiştir ki '— Komisyonumuz, Korede sulhün idamesini müşahede ile müketletti. Bugün orada gimali ve cenubi olmak Üzere İli ayrı hükümet Kkurulmuş. dir. Her iki hükümet arasında vazi- 'yet çok gergin. Hudutta dalmi olarak Azker bekliyor. Biz, vaziyeti yakın- dan görebilmek için oralarda tetkik- te bulunduk ve ben bü tetkikler ara- sında hududun son noktasına kadar gittim. İşte tam bu esnada karşı tas raftan Üzerimize yaylım ateşine baş- Jadılar. Derhal siper aldık ve hayatı- min kurtardık. Bizim böyle kendi- mizi tehlikeye koyarak hududa ka- dar gitmemiz Kore halkı / üzerinde fevkalâde iyi bir tesir bıraktı ve ko- misyona büyük güvenleri olduğunu belirttiler.” Son olarak #eçimlere temas eden Kasım Gülek demiştir. ki: — Adaylığımı tabil olarak Ada- 'nadan koyacağım. Halk Partisi se- çimleri muhakkak kazanacaktır. E- sasen bunu her gittiğim yerde söy- dedim. Kasım Gülek, dün akşamki eks- presle Ankaraya gitmiştir Eminönü Halkevinde şiir müsabakası Eminönü Halkevi Dü-Edebiyat gu- besi bir gilr müsabakası yapmağa karar vererek gerekli / hazırlıklara Birişmiştir. - Genç gairler arasında büyük bir alâka uyandıran müsaba- kanın şartlarını bildiriyoruz: Her genç gair, bu müsabakaya hiç bir yerde neşredilmemiş bir #liri ile girecektir. Taşrada bulunan gşalrler 'de müsabakaya şiirlerini göndererek iştirak edeblleceklerdir. Müsabakaya iştirak müddeti 20 nisan 1950 per- gembe günü akşamına kadardır. De- rece alan giirler 20 nisan 1950 cu- martesi günü sat 20,80 da yapılacak olan gilr gecesinde şairlerin isimli riyle birlikte Jürl tarafından ilân edilerek mükâfatları verilecektir. Beş Paviyonlara hasta alınıyor Bundan bir. müddet önce açılı Yadikuledeki 300 yataklı Beş Pavi- yonlar Verem Jardan 200 kişi yatırılarak tedavile- Bunlardan gimaldeki bir Rus peyki- rino başlanmıştır. Hastahanesine hasta kabulü devam etmektedir. Öğrendi. #imize göre sıra almış olan hasta- Üstad Cemil - Cem Karikatürist Cem, dün vefat etti Eski / Güzel Sanatlar Akademisi Müdürü ve Şehir Meclisi üyelerinden (Cem) gazetesi sahibi meşhur kari- katürist Cemil Cem dün Modadaki evinde vefat etmiştir. Cem, Doktor Cemal Paşanın oğlu 1di. Asıl ismi Cemildir. Sefaret kâti- bi olarak Pariste - bulunmuş ve tik resim iatidadı orada belirmiştir. Meş- rütiyetin ilânından sonra neşredilen ilk edebi mizah gazetesi “Kalem'”de karikatürleri görülünce derhal dik- kati çekmiş, sonradan, mizahi yazı- Jarında Kirpi imzasını kullanan Re- fik Halid'in — başmuharriri — olduğu Cem mecmunsında — kendine mühim bir göhret temin etmişti. Cumhuriyet devrinde mecmuasını bir aralık tek- Tür neşre — başlamışsa da kısa bir müddet sonra neşriyatına — nihayet vermiştir. 1920-1922 senelerinde Sanayli Ne- fise yani Güzel Sanatlar Akademisi Müdürlüğünde bulunan Cem, Avru- Pat tarzda karikatürün bizde öncü. Sl ve yeni karikatürist neslinin piri sayılır. Bilhassa çehre hatlarını be- lürtmekteki kudreti meşhur Fransiz karikatıristi Cem'den geri kalma: makta idi. Bu karikatürler zamanın: daki neslin hâlâ unutamadığı ve ha- tırladıkça gülümsemekten kendini a- damadığı fevkalâde ince, geniş mâ. 'nalı ve kibar nükteli eserlerdir. Fena idareye ve hürriyetsizliğe karşı mü- cadele hususundaki hizmeti resimle- Ti kadar mühimdir. * verFArT Deoktor. Cemal Pasanın oklu, Zehra em'in eşir emekli binbası Al Fethi'nin Şekeni, Belkis — Verdinin “amcazade, Berire " hi teri, Nevin Balcı: Partiler adaylarını dün tesbit ettiler C.H.P. ve M.P. listelerinde yer alacak namzetler: öğrenildi. D.P.de seçilen adayların tasnifi bugün bitirilecek Ankara 9 (Husüsl — mühabirimlz| bildiriyor) — Ankara, — partilerin yoklamaları dolayısiyle — bügün ilk defa olarak seçim heyecanı geçirdi. Mület Partisi Ankara teşkilâtı daha dünden adaylarını tesbit etmiş — bu- Tunuyordu. Müllet Partlalnin Ankara adayları Osman — Bölükbaşı, Nalm . Çap- g4 Kâmil Tamer, Nihat — Akpınar, Hakkı Demircloğlu, Ethem Silspür. oklu, Abdullah Caner, Derviş Uzman, Şerif Tahsin Oşar, Emin Lekeli, İh- aan Erkutlü. Diğer taraftan ordinaryla prore- sör Vasfi Raşit Sevig Ve Kudret ga- zetesi sahibi Al Rizâ Baskan'ın da Millet Partisi Ankara listesinde müs- takil olarak yer almaları kararlaş- miştir. CHLP. nin Ankara namsetleri CHEP, yoklama kurülü üyeleri ise bugün saat 10 da Halkevi konferans anlonunda toplandılar. Toplantı vak- tinden bir aaat önce delegeler grup &rup gelmeğe başlamışlardı. Kapı ö- nünde küçük bir iki çocuk ve içerde büyükler ayrı ayrı Üç linte dağıtı- yorlardı. Koridorlarda, binanın muh- telif odalarında her İlste için pro- paganda yapılıyordu. Salında sahne perdesine 68 namzet isni alfabetik sıra ile yazılmıştı. Her üç listede de İnönünün 'adı başta yer almış bulu- nüyordu. Saat tam onda deleğe ol mayanlar dışarı çıkarılarak kapılar Kapandı ve yoklamaya geçildi. Oya iş- tirak eden 349 delegenin mutlak ek- #eriyet nisabını doldurmak için yok Jamanın bir kaç türda bitirilebildiği anlaşılıyordu. - Öğrendiğimize — göre akşam geç Vakit tesbit edilen nam- zetlerin adları ve aldıkları oy sayı. lari şudür: İnönü 310, Hıfm Oğuz Rekata 26 Funü Bayramokla 260, Mümtaz — Öke men 252 Arif Çubukçu 262 Resit Bö-| rekçi, 26, Doktor Ragıp Tüzün 247 Halil' Naci Mihçioklu 243, Naki Ce-) Vat Akkerman 247, Emin Halil Er. Fun 165. “Doktor. Cemal Kiper — 164 Doktor Ahmet Salgil 157. 'Bön tura kalan bir adaylığı da İhe 'an Pehlivan kazanmıştır. Listede yer almayanlar Bugün Ankara milletvekili olup da bu listede yer almayanlar sunlardır: Falih Rıtkı Atay. Mebrure Aksoley, İvrahim Rauf Ayaslı: Avni — Refik Bekman, Müammer Eriş, İhsan Ezelr, Çevdet “Gölet, Pakihe Naci Tinaz 'Bunlardan bazılarının parti merk zince gösterilecek €30 Jar meyanın: 'da Ankara veya diğer bir vilâyet lls. Teninde Yer almaları mümkündür. Ankaranın DP. adayalrı Ankara 9 (Hususi mühabirimiz bil. diriyör) — D.P. Ankara mürkez ilçesi Ekmek darlığı salı günü zail olacak Belediye ekmek darlığına mâni ol- mak için yeniden tedbirler almıştır. Kaymakamlarla nahiye — müdürleri ve Belediye murakıpları dün pazar olmasına rağmen fırınları kontrola devam etmişlerdir. Belediye, fırinla- 'an eskisinden daha az ekmek çıkar- mamalarına dikkat etmektedir. Kas- ten darlık yarattığı anlaşılacak fı- rınlar hakkında en ağır müeyyideler tatbik edilecektir. Alâkalıların — söylediklerine göre salı gününe kadar darlık tamamen zall olacaktır. Uzlaştırma - Komisyonundaki delegemiz neler anlatıyor Filistin Uzlaştırma Komisyonun- daki delegemiz Hüseyin Cahit Yal- çın, dün sabah Ankaradan şehrimize dönmüştür. Kendisiyle görüşen bir arkadaşımıza Yalçın gunları — söyle. miştiri — Bazı mevzular etrafında hükü- metle temas ettim, Milletlerarası Kı- zılhaç teşkilâtının yardımı kesmesi üzerine muhacirlara yardım işlerini temin edecek başka bir yardım heye- ti teşkili düşünülmüştür. Bu heyette Türk mümessili de vardın Bu ayın 17 sinde Cenevreye gelerek komla- yonla istişare ettikten sonra Filistine gidecektir. Bu komlsyondaki — Türk Azasının adı belli değildir. Yardımın 'ne gekilde sağlanacağı da henliz tes- bit edilmemiştir.” Hüseyin Cahit Yalçın, bugünlerde gehrimize gelmesi bekelenen Dışi Bakanı ile temas ettikten sonra ay sonuna doğru Cenevreye dönecektir. ea e L — DOĞUM Yazı işleri müdürlerimizden Mithat Perin'in dün bir oğlu olmuş ve yav- ruya Celâl / Selçük adı. verilmiştir. Arkadaşımızı tebrik eder, küçük Sel- Ççuk Perin'e uzun ömür ve talihli bir hayat dileriz. EVLENME Galatasaray Lisesi Ortaköy — kısmi müdürü Saffet Rona,mın kızı Selva, ile genç doktorlarımızdan — Namık Sezerin evlenme merasimi seçkin bir heyet huzüründa yapılmıştır. Genç- leri tebrik eder demli Tinden GEM gazet Tit GEMİL GEM 9/4/4880 pazar günü hakkın rahmeti- Kayuşmuştur. 'Cenazesi bugünkl pa> Zarteri Fünü Kücük >oda Cem. soka Aindaki “hanesinden — kaldırılarak” ökle Aamazı Teşvikiye camlinde eda edildik. 'sanra Kumelihisarındaki aile mezar. klğına defnedilecektir. — Meylâ — rahmet eylaye ile Çankaya ilçeni neticelerine göre DiP. Ankara adayları şunlar olacak- 'Oman Şevki Çiçekdak, Muhlis Pay- ramoğlu, Ömer Etendi. Seyfi Kurtik, Oaman “Talât hitekin, Talât Vasti Öz, Abdullah Gedikoklu, Fethi Celikbas, Muhlla Ete, Covdet Soydan, Adviye Fenik, Hamdi Bulgurlu, Fehmi Yağ. Goğlu, Kemal — Çayırloğıa. — Mehdi Süncığiklu: CHP. nin diğer vilâyetlerden GÜS adaylş Adana: Hüi Uran, Kemal Satır, Kasım Gülek, Kemai' Çelik, — Cavid — Oral, Tevtik Yildirim Yüsut Ziya Erzin, Ferld Afyo a Necip - Ethemoğlu, A Veziroğlu. — Ömer n Türkmen. Falk Yargıcı, Ahmet Akın, Mithat Aydın, Yusutf Saim, Atasagun, Ekrem Ciftçi, Maz- har Germen, 'Bilecik Memduh Şevket Esendi Kır “Baha Horozoğlu, Bura Mühlle Erkmen, Müammer Fabtl “Bük, Âf Akgüc, Fahman Konuk, #Aziz. Duru, Parman, Rüştü Uzel. Çar Kbdülhalik Renda, Hakkı Nuri e- Jan, Rifat Dolünay, Müstafa Taik. € girmemiş ol Bugün milletvekili olup da bu ilste- de Nürl Tan- Brit. Abdur. Cemil a . Kasım Ener, All Şefik Yegena, Ahmet Remsi Yürebir. Gen ibarettir. cak Yer almışlardır. Bu vaziyete göre gaki Diyarbakir milletvekili Şeret vluğ, açıkta kalmıştır. Hatay: Abdullah / Çilli, / Tayfur. - Sökmen, Abdurrahman — “Melek ve — Cavid Yurtman — adaylık — yoklamasını ka. nmışlardır. Çanakka Salt Önen, Halit Sarıkaya, Asir At- h. Mazlum Bulak, Ziya Gevher Btili, Burhaneddin. Teker. Çorümi Edip Alpsar, Baha Çordacıoklu. Sü- heyp Karasapıoğlu, Halit Demiratlok M Ruza Ulusoy, Bedri Bilginer. Edirni Mahmut Nedim . Gündüzalp, İbra- bim Mündi,/ Şakir Kemtir, Torahim ziğ: Fahri Karakaya, — Şükrü — Koçak, ürrem MÜftürü, Kemal” Sedele, Sabit Sahroklu, Nahit Pekcan, Ce- mal Dinç Bezaci Ziya, İzmir: Sükrü Saracoğlu, Şevket — Adalan, Münir Birsel, Sedad Dikmen, Mehmet Orhon, Nazif Çağatay, Kâmüran Örs, Sait Gdyak, Sükrü — Berkili, — Resat Leblebicioğlu, Orhan Rahmi” Gökçe, Mustafa/ Yazıcı Kayseri: İbrahim Ergüven, Salt Kocak, Mus-) yafa Tütüncü, Tevfik Talât, İörahim Öztürk, Hasan Ferit, Kirsehir Bahir. Kurutlyoğlu, Halll Sezal Er- Kut Ai Riza Önelli, Nihad Erim, Fazıl Sereteddin Bür- ge, İsmali Rüştü Aksal, Sedad Pek, Kemal Öz. Konyar Sadi İrmak, Tevfik Fikret — Sılay, Muhsin Kati “Binad, Sedad. Çumralı, Emin Bilge, Nuri Karahöyükiü, Hul: Ki Karagüille, Ali Fuad Bilgin. Hik-| met 'Turan, Âzit Tergün, Galip Gül-| tekin, Rasim Brer. önü, Sefik Doğan, Hikmet İsmet Şehir Mektubu [ andıl Bizci bilemiyoruz. diye kadar bir Sinan'ın bi bulunduğunu dilemiyecekti İsmiyle bir kitap çıkaracağını marlar me tetkik etmiş bulunuyor. kitaba sahip değiliz. temel tazimi atmış olacam. Dün Koca Sinan'ın ölümünün 362 inol yıldönümü 'Koca Sinan, sanat tarikimizin bu 1 ir de yasılmış değildir. Elimlede, merhum Ahmet Refik'in Yirmi sene evvel neşrettiği bir risale ile, İbrahim Hakkı Konyalı'nın iki sene evvel yazdığı daha etraflı bir tetkikı var. 'Ahmet Refik, risalesinde “Tezkiretül Ebniye'yi de neşrediyor. Bu, Koca tertip ettiği ve yaptığı binaların listesini “teskire'dir. Bder e da olmasaydı, büyük sanatkârım eserlerinin nerelerde Törahim Hakkı Konyalı'nın tetkiki, mühi Bu cihetten kıymetli bir eserdir ve muharnir tebrike lâyıktır. Fakat küfi gildir. Bir de, Türk Tarih Kurumu, 109 bildirmişti. Hatta, bir fasikül neşretm Aradan on üç vıl geçtiği halde arkası gelmedi. İcabında büyük sanatkârlarımızla övünüyoruz. Bunu da iki nutuk, bir çelenk, makale ile geçletiriyoruz. İçimizden elddi bir tetkike teşebbsü eden Çıkmıyor. Halbuki iki mimar mektebimis var, her sene buradan yüksek mi- uN oluyor, hepsi yabancı şöhretlerin en küçük eserini okumuş, Sinana gelince, mekter at, Mehmet a. Mehmet K Abdlilkadir Özbay Manlı TüLfü “Kırdar, Faik Kurdol ket Raşit Hatipoklu, Kâmil C Fiyaullah Uela, Hilmi Gzvarnan Kemali Bayizit, Abdülkadir. Abdul- Jah Yağcı, Riza Çuhadar, Emin Boy. a. Muğia: Ethem Serim, Baha Sekman, Ce 1âl Gökbel, Nazımi Akdeniz, ut Ze Dede, Nikdet Emin Erişirgii, Şefik Soyer, Rifat irsoy, Gafur Böylü, Veli Oluvar, Na- Hi Demirkaya, Ora Yürüf Ziya Ortaç, Hamdi. Şarlanr, Hüsmü Akyol, Arif Otan, Asım Tür: zay, Doktor Zeki Mesut. kır, Sadi Konuk, Riza İe- 'yin 'Berk, Doktor Cevdet, Bora, Salin Zeki, Sinop: Cevdet Kerim tacedayı, Doktor Mu- hit Tümerkan, Server Somuncu, Nü- Fi gertoğlu. Sivasi Şemseddin Günaltay, — Necmeddin Sadak, Reşat Şemseddin Sirer. Mutta- p Öke, Nazif Erkin, Rahmi Çelenk, Zihni Betil, Mustafa Lâtifoğlu, Cemai Tlal. Reşit Önder, Fuat Akman Feyzi Urta: Orman Ağan, Hasan Oral, Esat 'Te- 'Atalay Akan, Şükrü Güliüoğlu. Van: Ferit Menen, Celâi, Yozgat; Ziya Erkand. Avni Dokan, — Fahel Akgün, İhsan Öngun, Kahraman Koç, Zonguldak: İhsan Soyak, Sebatl Ataman, Re- bil Barkın, Mithat Attıok, Sabri Koç- Nairü Kromer, Orhan Beyfi Orhon. Bize: Funt Sirmen, Fahri Kurtuluş, Tah- sin Bekir Balta. Mazhar Basa: Çoruh: Boktor Cemal, Ai Çorüh, — Fethi Kiparslan, Osman Kâzım. Bolu Tahsin, Sükrü Adal, kisehir: Yavüz Abadan, — Abdullah, — Yaşar, Kemal Erdemgil. Gazlantep: Cemli Barlas. Muzaffer — Canbolat, Cemil Alevli, Enver Koçak. Giresin: Galip- Zalmoğlu, Ahmet — Demlii Musa Kâzım Oktay, “Tevlik - Elm Hasan ÂN Yücel, Eşref Dizda: Gümüşhane: Fevzi Ataç, Şükrü Sökmen sm Bayburtlu, Hakkâri : Selim Seden. tçel: Şadi Eliyesii, A Mentesoğii reyya Anamur, Salt Çiftçi, Şah mişoklu. İsparta Kemal Turan, Salt Kökani, Te Çelik. Kastamonu : Tahsin Coskan, Muzaffer — Altalın, Adil Tükozel, Cemil Atay, Hamdi Çe- den, Halit Taşçıoğlu, yropaganda Ankara, © (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Belediyece seçim pro- pakandası yeri olarak teshit edilmiş bulunan Cebeci Meydanında bugün aat 11 de ilk propaganda konuş- ması müstakil aday Yusuf İleri ta- rafından — yapılmıştır. 500 € yakın dinleyleinin hazır bulunduğu bu top Jantıda aday, iktidara ve Demokrat Partiye ağır hücümlarda bulunmuş- tun Koca Sinan'ı andık Fakat ona dair elimizde bir tetkik eseri yoktur münasebetiyle onu büyük Bir adamın ölüm yıdönümünden ziyade doğum yüdönümü arulmalıdır, zira, ölümünden üçvüz küsur sene geçtikten sonra da adı kay- Bolmayan birlei, âlâ yaşıyor demektir, ölmezler arasına girmiş demektir, bu Atidarla anılacak bir tarih, olsa olsa doğum tarihidir. 'Fakat, bla Koca Sinan'ın dodum tarihini henlis tesbit etmiş değiliz. Hen- dlsinin yüs yaşından fazla yaşadığını biliyoruz, Tâkin ne zaman doğduğunu münakaşasız göhreti hakkında şim- ihtivg eden bir " vesikalar ortaya kovu yılında, “Sinan, hayatı, dahi — okutulacak bir İstanbul, Koca Sinana neler borçludur, biliyor musunuz? Söyliyelim: 44 cami, 80 mesolt, 45 medreso, 26 darülkura ve türbe, $ imaret, 3 darilssila, 30 saray ve bir © kadar hamam, & mahsen ve sayısız su volları, Yani, büyük, mimar, yalmıa fstanbulda 250 kadar ever vücude Onun Düyük gahsiyeti husurunda eğilirken, (Tim harekete geçmeleri samamı geldiğini hatırlatmak (stiyoruz. Sinan hakkında yabancı düllerde neşredilmiş eser olmadığı için bir parça güç olacak amma, göyret yine onlara düşüyor. Hem, böyle bir eser vilcude “Koca Sinan” sadece mimarinin döğil, Kwacası ilmi tetkikin de bizde VN 'tirmiştir. adamlarımızın artık şetirebilirsek, BİR İSPANBUDLU

Bu sayıdan diğer sayfalar: