19 Haziran 1950 Tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3

19 Haziran 1950 tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

19 Haziran 1050 YENİ İSTANBUL BİR İNKILÂPÇI Yazan ZALİH RIFKI ATAY 1866 da çıkan Muhbir gazetesine yazdığı zaman Ali Su- avi 26 yaşlarında idi. Bazı makalelerinde onun bu devirdeki fikir hususiyetlerini belirten ışık parçaları görüyoruz. “Say ve Medeniyet” yazısında, çalışmayı arttırmak için, ihtiyaç- ları artırmak lüzumunu ileri sürer. Zaruri sayılmayan her şeye o vakitler “ziynet”, şim- di “lüks” damgası vuran dar softa görüşünü tenkid ederek insan vücudünden misal verir: “Allahın ef'alinde bile zi, netler varmış. Medeniyetle husule gelen ihtiyaçtan fazla ziy: netler dahi böyledir.” Kendimizde olanı kaybetmemek şar- tiyle her nerede her kimde görürsek, rasgeldiğimiz ilmi, sa- nâtı ve hikmeti almalıyız, der. Ali Süavi'nin Muhbir gazetesindeki başlıca tartışmalı rından biri medreseler hakkındadır: “Halkı, okuyunuz, diye teşvik ediyoruz ama, ne okuyalım, nasıl okuyalım ve neler okuyalım, diye biez sual etseler cevap veremiyoruz. Medrese usulü okuyunuz, desek bu türlü okumakla tahsil en aşağı on beş sene sürer. Hele şu on beş senede öğrenilecek şeyler ise dört senelikten ibarettir.” Sonra herkes hoca mı olacak- tır? Tücearlık, askerlik, esnaflık, kâtiplik lâzım de- ğil midir? “Tüccardan birinin oğlu büyüdüğü vakit babası- 'nın işini uygun ve düzgün yapabilmek için Arapça babları, tasrifleri ve i'lâlleri öğreneceği yerde mektup yazmak ve türlü tüccar defterleri tutup ticarethane usulleri - öğretilse daha faydalı olmaz mı?” Ali Suavi, medreseler üzerine es ride yazacaktır. “Tevhid-i-tedrisat” müjdecisi odur Anadolunun şimdilik bazı yerlerinde, Ali Suavi devrin- de olanlardan da geri kafalı yobazların yine o zamandakiler- den daha geri şeriat dershaneleri açıp, Cumhuriyetin 27 inci yıl çocuklarını sivil mektebe gitmekten alıkoyduklarını dü- şündükçe, Muhbir tenkidlerinin, yüzüncü yıla doğru yaklaş- tığı günlerde dahi kenüz tarihi olamadığına ne kadar içleni- yorum. Zamanının eğitim ve mektep meseleleri üzerine genişçe bir fikir verebilmek için bu yazının başına Ali Suavi'nin hic- ve benzer bir yazısını alıyorum. Memlekette bir çok değişik- likler olmasına rağmen, yine bu yazıdaki bazı tenkidlerin bugün de doğru olduğunu görmek acıklı değil midir? Ali Süavi Muhbir gazetesinin 8 inci sayısında bir Müs- lüman manavın oğlu ağzından şöyle dert yanıyor: “Babam İstanbulda evlenen Kayserili bir manav iken beni beş yaşın- da mektebe verdi. Ydei sene devam edip on iki yaşında çık- mışsam da, ebced ve tecvid kuvveti ile babama mektup yaz- mak ve defter tutmak gibi bir şey yapamadığımdan, daha eksiği vardır, diye ahbaplarından bir hoca efendi beni derse başlattı. Babamın manavlığında gözüm olmadığından boyu- 'na okumak istedim. Sarf, nahiv, belâgat, mantık, fıkıh, ke- lâm, hikmet, ulüm-u-beşeriye ve hikemiyyeden ne varsa okudum, Tahsil yolunda pabuç sürtmüs, gün geçirmiş biri olduğumdan şimdiye kadar kazanmış veya kaybetmiş olduk- larımı hulâsa olarak söyliyeyim: sarf'dan pek çok i'lâl ve slı tenkidleri daha ile- dediğimiz inkılâbın da tasrif belledim. Nahiv'den pek güzel i'rab yapardım. Lâ- kin Arapça söylemesini ve yazmasını hâlâ beceremediğim- den, bu iki ilimden istifade etmedim desem doğru söylemiş olurum. Belâgat'ten hayli ıstılahlar ve tâbirler ezberledim ama, ne Arap şiirinin meziyetlerinden anlayabilirim, ne de z0 Arapça bir kıta yazabilirim. Mantık'tan Külliyat-ı-hams, tas- rifat ve ıstılahat ezberledimse de garazsız söylemek lâzımsa, evveliyat, zanniyat ve vehmiyatı birbirinden ayıramıyorum. çalışmadım, desem, hayır çalıştım. Kitabım yoktu, desem, hâyır vardı. Herkesin okuduğu gibi ukumadım desem, icazete kadar hocalık usulü üzere okudum. Âlim ol- dum, desem, korkuyorum, çünkü benimle ülfet edenler bilir- ler ki, iki satır Türkçe okutup anlaşılır bir şey yazamıyo- rum. Otuz beş yıl çalıştığım Arapça lisanı üzerine dört lâ- kırdıyı bir araya ne getirmek, ne de yazmak elimden geli- yor.” Manav oğlu ile ahbaplarından biri arasında şöyle bir konuşma olur: — Faydasız ömür telef bahsine gelince hep beraber ağ- layalım, fakat ne kaybettiniz? — Bir hüner ve sanat sahibi olamadım. İhtiyaçtan kur- tulamadım. — Keşke hem okuyup, hem babamın sanatı olan manav- lığı terketmemiş olaydın. — Behey kardeş, okumak, yazmak nedir, ne içindir, bi- lir miydim? Bizim mahalle mekteplerinin halini bilmez mi sin? Zannederdik ki, okuyan yazan adam, esnaf olmağa lâ- yık değildir. Devlet memuriyetinde kullanılmalıdır. Sen de böyle bilmez miydin? — Şimdi de böyle... Maarif nedir, kimsenin - anladığı yok. Bir tüccarın oğlu okuduğu vakit babasının, cehaleti yü- zünden gayr-i-muntazam idare edegeldiği ticareti, kendi ilmi ile bir güzel ve düzgün yolda yürütmek hatrna bile gelmez. — İstanbul bir hale gelmiş ki, anasndan doğan çocuk devletin haznesine ağız açıyor. Dört lâkırdı belleyenler büyük meclislerde âza olmayı istiyorlar — Bir payitahtın milli sekenesi hüner ve sanatla para kazanmak ve kendini ihtiyaçtan kurtarmak yollarını bıra kıp da yalnız devlet haznesine ağız açarsa ne olur? — İşte görüyoruz ya... Para kazanabilecek bir sanatın Müslümanlardan ehli var mıdır? Dört manav, sekiz helvacı kabilinden kimsenin görüşmeğe tenezzül etmediği kimseler kalmış. Bunlar bile gitgide ağa bey, efendi gibi para etmez unvanlara tamah ederek, sanatlarını terketmektedirler. Ma: arif nedir ve ne içindir? Bunlar anlaşılmadıkça, ekseriyetin ulüm ve maarif znnettiğinin zarardan başka bir şeyi yoktur. Maarif böyle sanlırsa sanayi meydana gelmek ihtimali yok. tur. Maarif devlet haznesinden boş yere maaş almak içindir itikada devam ederse terakki mümkün olmaz. Muhbir gazetesinin gerek islübu, gerek neşrettiği fikir ler her tarafta büyük akisler uy ndırmaktadır. Bunu sık sık gelen mektuplardan anlıyoruz ve Haleb'den gelen şu mektup Türkçeleşme tarihinde bile yer tut-bilir ve dilde sadeleşme ile özleştirme cereyanlarının nasıl yanyana doğduğunu gös- terir: “Muhbir'i baştan aşağı okudum. Sevincimden ayakla. rım yere basmıyack bir kılıfa girdim. Bunu her kim yap- mış Ve yazıyorsa Tanrı tuttufunu kolay getirsin! Kendisin- den sonra gelenlere iyi örnek bırakmağa emek vermek ne yavuz yaşamaktır. Tanrı eksit eylemesin. Yurdumuz böyle usluların (1) gölgesi altında ilerlemekte ve bilgiçlerin yö: nünden yeryüzü güzellenmektedir. Burası düşünülse kolay ca bilinir. Yurdumuz için onların su calısın çabalamaları biz. ce pek beğenildi. Bizi yoktan var edenin yardımı anlarla be raber olsun Muhbir çıktığı bundan şehirde akitler, Girid hâdisesi vardır nümayişler yaptırmak. Ali Süuavi nutuklar söyletmek, Muhbir gazetesinde de inne sütunları açtırmak ve bu fırsat. la vatanperverlik duygularını coşturmak için durmadan uğ. De a mochuman Plânı,, için müzakerelere yarın başlanıyor İngiltere ile temas kurulacak Paris 18 AA (Reüter) — Batı kerelel salı günü öeleden sonra Dır- işleri Bakanlığında başlıyacaktır Dişişleri Bakanı Robert Seh len bu tetebbls hakkında müzakere der yapacak olan mütehasmlerı yal Planın hakiki sahibi Jean Monnet, yegâne Franmız murahhası olacaktır Einstein, bir teklif daha yaptı Lake Success, 18 (Ap) — Doktor Albert Einstelin pazar günl Amerika ve Rusyanın atom stoklarını millet- lerarası bir kontrola - devretmelerini teklif etmiştir. Einstein aynı zaman- da bütün milletlerin silâhlarnma işi- 'nİn sistematik bir şekilde men'ini ve bir dünya hükümetinin kuruln Amerikalı diplomatlar silâh taşıyorlarmış Washintgon, 18 A.A. (Afp) — Dış. işleri Bakanlığı tarafından cumartesi akşamı yayınlanan bir tebliğe göre Uzakdoğuda vazifeli bulunan bazı A- merikalı diplomatlar kendilerini ko- rumak için silâh taşımağa davet edil. mişlerdir. Bu malümat, hükümeti — “amatör diplomatların salonlarda beyaz eldi- venlerle Amerikayı — korumalarına' göz yummakla itham eden âyandan Mac Carthy'nin beyanatı Üzerine ve- rilmiş Arap - Birliğinin Üçlere cevabı Kahire 18 AA (Afp) — İyi ha- ber alan çevrelere göre Pransız - İn giliz - Amerikan — beyannemesine karşı Arap Birliği tarafından hazır- Janan cevap başlıca şu noktaları ih- tiva etmektedir. 'Arap Devletleri, Ortadoğuda — ba- rışa hürmet edeceklerini beyan et mekle beraber üç büyüklerin beyan- 'namesini İsrali'i destekler mahiyette veya Arap Devletlerini İsrail ile mü- zakereye icbar eder mahiyette telâk- ki etmediklerini bildirmektedirler. Bundan başka Arap ” Devletleri mezkür beyanatın Arap memleket lerin hükümranlığına müdahaleyi ve- 'ya Arap âünyasının müfrez sahaları- 'na taksimini tazammun etmemesi hu- susuna işaret etmişlerdir Metin, 21 haziran günü saat 16 da yayınlanacaktır. Bütün bu alevlere ve elbisesinin tatuşmasına bir şey olmamıştır. Washingfon muhabirimiz G. muhalefe açılmasını Washington, 17 (Husust muhabiri- miz G. H. Martin'den) Acaba Fransız - Alman çelik sanayii işbir- ği programını tatbik etmek Üzere, Marshall Plânına ait dolarlarla bunu finanse etmek kabil olacak mı? İş- te plânın idarecisi Paul Hoffman'ın bürosunda bilhassa bu mesele tetkik ediliyor. Mamafih şimdiye kadar, Pa- ris ve Bonn Hükümetlerinin siyasi ve iktisadi bakımdan birbirlerine yak- Jaşmalarını temin edecek müessir bir formül henlz bulunamamıştır. Amerikanın iki sebepten — dolayı, Schuman profjesine yardım etmesi ih- timali vardır: Birincisi, — Amerikan liderleri, Fransız - Alman projesinin takdim ettiği hayırlı neticeler karşı- sında samimi olarak heyecanlarmış- lardır. Her gün bunun yeni bir de- İllini görmekteyiz. Bugün bile, husu- St bir teşkilât olup Senato, — Millet Meclisi ve diğer nüfuzlu muhitler ta- rafından mühim surette desteklenen Atlantik Birliği Amerikan Cemiyeti, Fransız halkına bir açık — mektup neşrederek, iyi görüş ve — kuvvetli muhayyile sahibi devlet adamlarına malik olduklarından dolayı kendileri- ni tebrik etmiştir. Bu cemiyetin reisi olan ve Amerika adliye çevrelerinde büyük şöhrete sahip bulunan hâkim Öwen Roberts, Fransız - Alman pro- Jesiyle, Atlantik Birliği — sayesinde /daha fazla genişletilmesi düşünülen umuml işbirliği arasında — birbirini nakzeden hiç bir nokta bulunmadığı- 'a işaret etmektedir. Avrupa — Bi Tiği muhitinde de bu proje lehinde a rağmen otomobilin - şoförüne MEMLEKET HABERLERİ İzmirde turizm kalkınması İzmir 18 (Husust muhabirimizden) Turizm teşebbüs ve faaliyetleri gittikçe İlerlemektedir. — Yarın saat 15 te Ege Türizm Cemiyetinin Reisi Suat Yurtkoru'nun davetiyle turizm merkezinde bir toplantı yapılacaktır. Bu toplantıda İzmir civarına gelecek türistlere Tüzumlu hizmetlerin yapı ması, terclmanların yetiştirilmesi ve İzmir ve civarını tanıtacak broşürle- vin bastırılması konuşulacak ve ka- bul edilen konular derhal tatbik mev- kiine konulacaktır. Harp Okulunun dünkü parlak gösterileri Talebeler, ilk defa olarak yeni Gumhurbaşkanı huzurunda senelik spor gösterilerini yaptılar Ankara, 18 (AA) — Bugün saat 161 İlsi Başkanı, bakanlar, Genelkurmay da, 19 Mayıs Stadyomunda Harp Oku- | Başkanı, kara ve hava kuvvetleri ko- T öğrenclleri, senelik — gösterilerini Genelkurmay Bizitim Datre- Yapmışlardır. Harp Okulu — Komutanı, Tef tribününde Büyük Millet Mec- | Garnizon Komutamı, — Milletvekilleri VENİ İSTANBUL, Dünya hikâye Mmüsabakası, Birinciye 3000 dolar * YENİ İSTANBUL, Dünya hikâye Bi Yerlerini almış bulunuyorlardı. Sant tam 16 da Cumhurbaşkanı Ce YENİ İSTANBUL, dünya edebiyatının kapılarını Türk edebiyatına açıyor »t | 1âi Bayar ve Başbakan Adnan Men. deres halkın alkışları arasında seref tribününe gelerek askeri erkânın bi- Ter birer elini sıkmış ve halkı selâm famışlardır. Az sonra önde Harp Oku. İa kilıçir ekip; cekrim. Japon güresi, Jimnastik ekipleri, boksörler, Yoleybol. 'ndbol, basketbol, futbol takımları; letler spor jayafetleri ile - geçtiler. Sporcuları takiben yarı beline kadar Omuzlarında tüfekleri olduku .. balde başlarında miğterleri - ve Dünya, en iyi hikâyesini arıyor Muntazam sıralar halinde Harp Oku İu öğrencileri halkın alkışları arasın: da geliyordu. Geçit resmi bittikten sonra — geref tribünü Karşısında yerlerini — alarak bekliyen öğrenciler, Harp Okulu Be- Birinciye Müsabakaya giri ven 9.000 dolar şartları den Eğitimi Başöğretmeni — Yarbay Hüsameddin - Gürelinin bir. komutu ile sahaya yayılmışlar ve hep bir ağız. dan İstiklâl Marsını, tüfekle beden ha- feketleri yaparak Harp Okulu marsı: m söylemişlerdir. Marşlar — bittikten ref tribünü önünde “Vatan' ni yazmışlar ve etrafında m anan temsili bir heykel vücude getir. Hişler, “güresci,” boksör, "eskrimcileri AANVASI UNT Te di Re üstünde Jimnastik hareketleri yapmız D ee A &| küve münabakasını tertip etmikle de vazifelendirdi yük bir füri, neşredilen 30 hikâyeden en güzel Pöiyg e S el Tp Müsabakaya / giriş şartları Dünyanın en güzel ünya Hikâye Müsabakasına. aşakıdaki — şartlar B LA . Bice v B ?*"?_Jîîlkj'_îîx?l gö SöN nn aem | 60 Hikâvesi |- Semğimim Müstear İsim kullar hakiki Dünyanın en güzel hikâyesi aranırken, bir tarat. | | Ti yazılı siyah fâmalar | ;»'J:—"::r"':'“ı"“ Alı*':*:“nı"—-" altına '-'v','hı:— ':—M" tan da müsabakaya İştirak eden milletler arasından | e € lmiştir $ açılmak üzere llli OAY YN SONLONNN a Üİ — Mütenkiben kara küvvetleri ile H ZEOOŞARMD Na nnn e YENİ İSTANBUL İz çevtard Eaip eziml SESümü Söyegosnu Siğyü vüznü TauNVASI TREA — SÜNAN Do oam | Kimlerle yarışacağız ? İskân Dairesinden ©— Slümmaya b sdeğleri ada L LERMALODN Sr alanin at |EL açıkta kalan memurlar Z) L TERMEDE iaaeear y a aa İA lnelia, TeT Tleran z Çit Va | at ilkan'nünend el sa B kadar makbuz. mukal bizzat tevdi edilmiş — ve Yu Nt rılmış olan ve bir müddette 'M""l* Sİ — TERMMn merieie candriniz GĞ — Mümelime amerlil aa Un G "7 | E | zz ma t ma ue bi Amerikanın, Fransız-Alman Sanayi Birliğini, mühim dolar yardımiyle desteklemesi muhtemel Böyle faal bir iktisadi yardım karşısında, İngiliz in — kırılacağını yakında Kongreye Sehuman Projesi tasdi SSE oo4 Sepünüü MN| Jara avans olarak dağıtilacaktır. H. Martin telsizle bildiriyor hesaplıyan — Amerika, in büyük kredi ettirecek ni cinsten tezahürler birbirini takip üt hava içinde, Tru- man'ın ve mesal arkadaşlarının, A- merikan Kongresine Avrupa sanayi anlaşmasını desteklemek maksadiyle mühim bir krediyi tasdik ettirmeleri ihtimali çoktur. İkinci sebep de şudur: En salâhi- yetli Amerikan müşahitlerin fikrine göre, bu projeye muhalefet gösteren İngiliz İşçi Hükümeti üzerinde ha- yırlı bir tazyik yapmak, İngiltereyi alenen tenkid etmekle değil, — Fran- #ız - Alman projesinin Amerika tara- fından — heybetli dolar yığınlariyle desteklendiğini, — İngilizlere göster- mekle mümkün olacaktır. Amerika Dişişleri Bakanlığı, — Kongre âzala- rının gösterdikleri — heyecanlı teza- hürleri teskin etmek — niyetindedir. Diplomatlar, Kongrede hararetli nu- tuklar söyliyerek, İngiltereye veril- mekte devam edilen Amerikan kredi sini ve dolarları keseceklerini bildir. mek #üretiyle Londra Hükümetinin tazyik edilmesini muhtemel görmü- yorlar. Siyaset adamları, Amerika- 'Tun Sehuman projesini iktisadi bir yardımla faal sürette desteklediğini İn- Bilizlere ispat ederek bilvamta taz- yik yapmanın daha tesirli olacağına inanıyorlar, Esasen, geçen ilk baharda İngiliz ler Avrupa Tediye Birliğine karşı i- natçı bir muhalefet gösterdikleri za- man da, Amerikanın faal surette ik- tisadi yardıma — girişmesinin en hi yırlı bir usul olduğu görülmüstü. O yakit Hoffman, Amerika Hüküme- tinin Avrupa Tediye Birliği emrine 62 mülyon dolar tahsis ettiğini, bun- dan sadece Birliğe dahil olan mem- leketlerin istifade edeceğini ilân et- mekle mukabelede bulunmuş ve mu- halefeti kırmıştı. İngiltere bu habe- rin neticelerini hesaplamış ve uzlaşı ci bir tavır takınmıştı. Şimdi de Hoffman'ın, en müsait zamanı kolladıktan sonra, Amerika- zun Fransız - Alman çelik sanayil birliği emrine ehemmiyetli bir dolar yekünunu vereceğini ilân ederek ay- 'a manevrayı tekrar etmesine hiç bir mâni yoktur Ankarada model uçak yarışı “Ankara, 18 (AA) — Türk H Kurumu Havacılık — Dairesi / Model kısmı tarafından Ankara ortaokul ve lise öğrencileri arasında bugün bir uçak-model yarışı tertip edilmiş ve yarışmalar saat 10 da plânör alanın. da yapılmıştır. Lâstik motörlü uçak modelleri ara- sında yapılan müsabakada birinciliği Aydan Ayra, ikinciliği Mesut Yücel, Üçüncülüğü Ergin İşrek, dördüncü- Tüğü de Selim Aslan almıştır. Plânörcüler arasındaki müsabakada birinciliği Mesut Yücel, ikinciliği Mehmet, üçüncülüğü Şahin Çam ve dördüncülüğü Ergin İgrek almıştır. Derece alanlara muhtelif hediyeler verilmiştir. İngilizler, Adanada film çekiyorlar Adana, (Hususl muhabirimiz. bil- diriyor) — Bir İngiliz film çekme heyeti Adanaya gelmiştir. Çekilecek filmler bilhassa tarım ve — sulama mevzularını ihtiva edecektir. Adana gazete bayilerinin Devlet Havayollarından sikâyetleri Adana, (Husust muhabirimiz. bil- diriyor) — İstanbul gazetelerinin A- danaya sevki işi son günlerde ak- saklığa — uğramaktadır. 18 hazi- randa İstanbuldan hareket eden u- çak Adanaya gelmişse de gazete ge- Üürmemiş, 15 haziran günü de ayni aksaklık olmuştur. Bu vaziyet oku- yucuları üzdüğü gibi bayileri —de skülâta maruz bırakmakta, tevzi sekteye uğratmaktadır. İki, a bir arada geldiği takdirde gazeteler Üçte bir — nispetinde elde adır. — Devlet — Havayolları Müdürlüğünün uçaklarla ga- çete sevkiyatı işini süratle düzenle: lunmaktadır. MUSABAKA KUPONU 1 aralık 1950 de çekilecek | büyük kuramıza istirak için a sağıdaki kuponlardan 00 ketirerek bir kura numarası a Tafallâtını her pazar günkü (YENİ İSTANBUL) da aray Yeni * İstanbul'un 'KUPON

Bu sayıdan diğer sayfalar: