10 Mayıs 1940 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

10 Mayıs 1940 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu hafta yapıla- cak maçlar Şehrimizde haftanın en mühim futbol hareketi pazar günü Fener bahçe stadyomunda yapılacak Tstan: bul ve Ankara mektepleri muhtelit lerinin maçıdır. 'Bu müsabakaya her iki şehir de azami küvvetlerile çıkacaktır. Mek fepliler ligi final maçının bir haft admraya tehir edilmiş olması İstan- Bul mühtelit takımında iki finalist takım olan Galatasaray ve Boğaziçi eyuncularının yer almasını da m kün kılmaktadır. Bu maçın revanşı 19 mayısda An- karada ktir. Fakat bu ve (yanş maçında aysi gün İstanbulda final maçını oynuyacak olan yukarı da isimleri yazılı iki mektebin oyun- Cüları yer alamıyacaktır. MEKTEPLİLER MAÇI GERİ KALDI Mektepliler. futbol liginin küme birincileri olan Galatasaray ile Bo. #aziçi geçen hafta karşılaşınışlar ve Beticede her iki takım birer gol ile berabere kalmışlardı. ılması gibi bir miş olan bu tekrar edilmesi mevzuu - bahsolmuş fakat İstanbal Maarif Müdürlüğü, Far vermiştir. Bu kararın verilmesine sebeb iki takımın son oyunlarında çok gergin bir haleti ruhiye göstermiş olmaları: dir. Mücssif bir kazadan hemen bir mesile Maarif Müdürlüğü yerinde bir hareket yapmıştır. Oyuncuların bo n ayağı bi de kaza ile neticelen mra maç'n tekrarını menet mesini beklemek elbette doğrudur. Final maçı 19 mayısda yapılacak- 12/5/1940 tarihinde yapılacak maçlar (Somu 7 ncide) Astanbul Lesi İstanbul erkek lisesinin ders sene #i sonu münasebetiyle bir #por günü Gertib ettiğini yazaştık.. Bu spor genliği yarın öğleden sonra Fener bahçe stadyomunda yapılacaktır Atletizm ve futbol müsabakalar ihtiva eden bu bayram programının Balibler. İstanbul erkek lsesi 1940 'dent 3 de kaşlayacak olan geçit darı yapılacak nihayet mektebin or a ve lise kusumları aralarında bir fut. bol maçı yapacaklardır. branglar Üzerinde ve komple icra € Mekteplerin beden (erbiyı yetmenleri ve teşkilâtın - atletizm branşındaki muvazsaf ve fahri me- murları miting mürettibi dıra etmeğe davet edilmişlerdir. Davetlilerin müsabakaları iyi ta- fabredöbilmeleri için programlar bas. tirılmaktar N yunun bu pazar günü | Yunanlılar Rıza Mak- | sudu medhediyor Ankarada yaâıcı;k_Balkan oyun- larında alacağı dereceler bekleniyor d | vae © a Maksad Kahirede 1500 metreyi kosarken Son Balkan oyunlarında bu önüne ifadesi çok bariz bir şekil aldı, Pa » kat yine bir kaç âferinden sonra bu iş de unutuldu gitti. Çoğumuz “üferin, diye beğendiği- | müz çocukların isimlerini bile bilmez ken komşularımız bizim çocukları a bizden fazla düşünüyorlar; komşu matbuatı da onları karilerine tanıt 1990 senexindenberi Balkan oyun- larına iştirak ettikçe atletlerimiz ve onları bu oyunlara götüren idereciler | tenkid edilirlerdi. Komşularımız. se viyesinde olmadığımız, evvelden bi- hnen bir mağlübiyete gittiğimiz şek- Tinde iddialar ileri sürülür ve bu spo- un müntesibleri, yardım ve alâka görmiyen, futbolün büyük elemi ve geniş dedikodusu ile maskelenmiş, | maktan geri: kalmıyor. fedaileri kös kös önlerine bakarlar. | — Atletizm dünyada en Çok münle- & Sib toplamış bir spordur. Beynelmi - atletizm ülemi diğer bir çok spor- Jarınki ile kıyas edilmiyecek kadar | büyük ve kalabalıktır. Bazı milletler | atletizmi iki asra yakın bir zaman- | danberi metodik ve mütemadi. bir ürette yapmaktadırlar. Bu itibarla nesilden nesile terakki etmiş olan at- letizmin klâs. seviyesi denilen miyar, bu iee yeni başlarbığ diğer, bir çok ' milletler için “harikulâde, — telakki edilir Bu seviyeye bir kaç gencimiz yak- Taştı. Biz eskiden, derecelerin ehem- miyet atfedilemiyecek kadar değer - | siz olduğunu ileri sürerek bu mev Za konuşmağa tenezzül etmezdik. Rekorlarımız göze batacak ve bey - nelmilel atletizm dünyasını mesgul e decek kadar iyileşti. Fakat “ülem yi- Sop Balkan ayunirnde” bu önüne 'bakan adam başını kaklırdı. Onun &- mid dolu gözlerini gören sevindi. Pa: İ kat görmiyen de çoktu. 'ne ol âlem, devran yine ol devran., | Komşularımızın atletlerimizle meç gul olduklarını söylemiştik.. Fiha- kika Atinada haftada üç defa çı - İ kan Atletismos #por gazetesi B Maksudun adını büyük - manşetlerle | yazdıktan sonra ondan uzun uzadıya | söyle bahsediyor 'Misırda yapılmış olan müsaba » | kaların en büyük sürprizini hiç şüp- | he yok ki yarım mukavemet ve m | kavemet koşucusu Riza Maksud yap- | mıştır. İki gün içinde 800 ve 1500 | metre koşularında iki Balkan şam - Piyonumuz olan Stratakos ve Velko. Pulos'u mağlüb ederek büyük zafer. ler kazandı. Yeni 'Türkiye rekorları | Atle Diğer mekteblerin de böyle spor Sporunun kalkınması bakımından te | 100 füksek, cirid, 110, uzun | kan oyunlarında ilk görünüşü 1935 | , Azağıda yazıl hakemlerin 19 ma- | — Füvaki 1936 da Atinada yapılan | x u, Vasfi Ekici,Paik Öneon, Halük San, Ömer Lülü, Güneli gelmişti. VÜĞT - 1838 sepelfifinde Riza Mak- Hüseyin Albayrak, Senai, Ferid, P- | sudür Balkan giletişim. piyasasında 'nis, Ali Rıza. Selim Duru, Sadık Çey- | göremedik. Sebebi bi im de. Tün, Fethi Kâmran, Tekil, Orhap'Çö- | Eildir. (Riza © Heoslerde İşmizde aa İ ketliğini yamıyarlnk . Paka | kilâtımizı dakika kaybetmeden Tayyare ğwri | Tükşmatelrdin Acü) l deri yaktılar, yıktılar. Fin Ja 'e ayyretle tahrib Gabi. | biliyoruz. Tayyareler, valmık gayri mükurib leri ve' içık şehirleri tahribe âlet ol- mayorlar. Bizzat harb hareketi üze Tinde de büyük ve kat' bir rol oyna; yorlar. Bazi mütehassıslar Lehis tanda zaferi Alman orduları değil | Alman tayyareleri kazanmıştır. di yorlar, Çünkü tayyaresi az, tayyare ler. Şeh dandiyanın, müdafaası mahdud. olan memleket- | adamlarımız, onu nisbetle, acınacak derde alçaktan uçan tayyareler mit- | ralyöz ateği ile her tarafı biçiyorlar, | silip süpürüyorlar, mukavemet im - künini birakmıyorlar. Demek ki bugün bir ordunun hem Mmüdafaa hem taarruz bakımından en mühim silâhı tayyare olmuştur. Bel- | ki yarın buna karşı müessir bir mü- | dal intır. Fakat bü çare | bulununcıya kadar tayyarenin müd. hiş ve muazzam rdır. Tay yareler bir istihkâmiı zaptedemezler Fakat meydanı serbest bulunca, bü- tün geri hizmetlerini, tahşidatını alt üst edebilirler. - Tstihümları - âdetü | mahsur hale getirirler | yebelerinde tayyareler Zayıf devletler üzerinde kahir ve kat'i bir tesir yapıyorlar. Fakat yine bugünkü harbin tecrübesi isbat | ediyor ki denizde de tayyarenin rolü büyük bir üstünlük kesbetiriştir. A- | ciz bir devlet, kâfi bir tayyare kuv vetine malik ise, çok üstün bir do - 'nanmayı müessir surette tehdid ede biliyor sir rolü v Hitler, sendika sisteminin Alman- yaya yaptığı zararları anlatıyor 214 tügün Almanlar Norveçte mütte- | fikleri bu kadar çetin bir vaziyette ancak tayyare sayesinde bırakahil- | Mmişlerdir. Alman - donanmasını bir çarpışmada darma dağınık eden İn Filiz donanması Alman tayyareleri karşısında büyük bir ihtiyata kendi- SNi mecbur / hissediyor. - Norveçte faik Alman tayyare kuvvetleri bu - Tunmasaydı denizlere hâkim olan ve tahtelbahirlerin hücumlarını istihfaf | eder hale gelmiş bulunan İngiliz do- 'nanması Norveçe bol bol ağır top- lar, arabalar ve kâfi Kuvvetler ihraç edebilirdi. Buna yalnız Alman tayya- releri mâni olmuşlardır. Bütün tay. dâfi toplarına, bütün tayyare #emilerindeki avcı tayyarelerine rağ ee kruvazörler ve büyük zarhlılara / mükemmelen — bombalar Habet ettirebiliyorlar, Bunun nisbeti 'ne kadar az olursa olsun, elde edilen Heüiceye bakılınca ehemmiyeti pek kruvazörü berbad etmeğe küfi yor. Bunu temin için bir iki tayyare düşse bile elde edilen netice ödenen fiyata değer Sekiz aylık tecrübenin verdiği şu ders gözden kaçamaz. Müdafan va- Satalarını ikmal için hümmalı bir fa- aliyetle çalışan Türkiye tayyare ku vetlerini azami derecede arttırmak Iztırarındadır. Coğrafi veziyetimiz! de bizi buna bir kat daha icbar eder. Tayyarelerin para ile tedariki müm- kün olacağı kabul olunsa bile tay yarecinin çabuk kârdır Binaenaleyh bu yoldaki teş- çok büyük bir nisbet dahilinde, azami su- rette inkişaf ettirmek en birinci bir vecibe haline gelmiştir Hüseyin Cahlâ YALÇIN şene bütün mazisinden daha kuvvet 1i bir şekilde yine ortaya çıktı ve | 3500 metreden 10.000 metreye ka- dar bütün Türkiye rekorlarını yeni - Balkan oyunlarında yarım mu met koşularında Bu sene, de mükemmel bir form gö rmekte Oolan Rıza Maksuddan daha iyi dere celerde beklenmektedir Balkanların en iyi yarım muka » 4ci atleti olduğu gibi bu sene “Türkiyede yapılacak 41 inci Bulkan larında da şampiyonluk için bü. tün ümidleri üzerinde toplamaktadır. Fakat onu şimdiye kadar mağlüb üktür. Çünkü tam bir isabet bir | | tar tarafından mağlüb edildik. kasında, Cenabi Hak Almân kavmine etmiş olan Yugoslav Gorsek ve Ko | Sir, Rumen Kiş ve bizim Velkopulos, Stratakos ve Glenis bakalım - onün 'yine muzaffer olmasına müsaade © decekler midir? Şimdiden — bir şey söylemek, bir hüküm vermek yersiz Binaenaleyh. Balkan olur oyunları. 'nin €n büyük yartın mukavemet w Hakçiini Türkiyedeki beynelmilei oyun 'Tarda görmeği bekliyoruz. Bizlin sahte ve kaymetsiz devlet birer cüce halinde kaldıkları için, bu. sağırlar kendilerinden bin kere üs- tün bir adamı tenkidi etmek gibi bir münasebetsizliğe kalkacakları zaman insan derin bir nefret duyuyor. He 'nüz yarım asır evvel şefleri bir Bi Mmarek olan bir. memlekette - böyle önleri işitmek ne tuhaf geliyor! Burjavazinin 1923 de aldığı bu va- siyel ve markaçdığa görterdiği yu: muşak müameleler Ruhir'da her'tür. faal mükavemetin maruz kalaca- #a âkibeti evvelden tayin etmiz bu hunuğordu. Bir can - düşmanı kendi saflarımız arasında bulunduğu sırada Fransa ile kavgaya girlşmek aşıkâr bir hamakat idi. Buna ilâve edilen geylerin kâffesi bir kavga taklidin. den, gayesi “halk ruhunun galeyanı , teskin için, Almanyanın milli un- Surlarını bir dereceye kadar tatmin için fakat hakikatte onu aldatmak içim tertib edilmiş bir sahneden iba- retti. Eğer bir kanaat sevkile hareket eöilmiş olsaydı bir. kavmin kuvveti, birinci derecede, sifülarında deği iare kuvvetinde olduğu ve hariçteki düşmanları mağlüb etmeden evvel içerileki düşmanların kökün kazı mak lüzmgeldiği takdir ve teslim Göilirdi. Yoksa, zaferi; daha ük gün: den ilibaren, gayretlere bir mükâfat 'temin etmiyen kavmin vay haline. İçinde düşman unsurları mubafaza | etmiş olan kavmin üzerinden bir hezimetin gölgesinin geçmesi muka- | emet küvvetinin parçalanması ve dı. ardaki düşmanın kati surette ga Tib gelmesi için kâfıdir. İste 1923 baharındanberi / bunun böyle olacağı evvelden tahmin edile- bilirdi. Fransaya karşı aakert bir mu. vaffakiyet elde etmenin zorluğundan sakın bahsolunmasın. Çünkü Pra sızların Ruhr'a girmelerile vücud bu. Tacak akşölâmei Almanyada markı cilığın imhasından başka bir netice tevlid etmese bile muvaffakiyet zim lehimizde tecelli etmiş sayılırdı. Hayatının ve istikbalinin bu mühlik | düşmanlarından kurtulmuş olan bir Almanya- dünyada artık kimsenin mağlüb etmesi kabil olmuyacak kuv yetlere malik olurdu. - Almanyada Kkatte, zencirlerinin, çalandığı görülecekti.. Çünkü bizim Bütün tarihimiz içinde biz hiçbir a imedik. Biz dajma kendi kusurları. mmizdan ve içimizde bulunan düşman: Alman hükümeti, o devirde, bu ka: dar kabramanca bir hareketten âciz bulunduğu için, “yukarıda bahsedi - len,, ikinci şıkkı tercih gibi bir akıl 've hikmet eseri göstermeli idi, yani © dakikada hiçbir şey yapmıyarak ahvali kendi gidişine / birakmalı idi, Fakat, tarihimizin bu vahim daki- büyük bir adamı M. Cuno'yu, ihsan, etti. Bu, tam münasile, bir devlet a. damı yahud meslekten bir politikacı değildi. ve, bittabi, ünadan doğma bir devlet adamı hiç değildi. Muny- yen vazifeleri ifa etmek üzere bir nevi rençber roli ordu. Bun- 'dan başka, bühassa işlerde tecrübi vardı. Bu, Almanya için bir ilâhi be 1 oldu. Çünkü politikaya karışan bu tüccar onu ticari bir iş telükki etti. 've ona göre hareket etti “Pransa Ruhr havzasını işçel edi- yor. Rubr havzasında ne vardır? Kömür. Demek ki Fransa Ruhr hav- zasını kömürü için işgal ediyor. De- mek tabii olarak, M. Cuno Fransız- ların kömürden - mahrum kalmalari için grev ilânnı emretmeyi düşündü. M. Cuno'nun fikrince, böyle bir ha reket Fransızları bugün muhakkak Ruhr havzasını tahliyeye sevkede - cakti. Çünkü ba ameliye kendilerine hiçbir kâr getirmiyocekti. İşte “mih- Vi ruha,, malik bü “mühim devlet a. damı,, Tn düşüncesi 'bu oldu. Ken- disine Stuttgart'ta veya başka yör - lerde nutuklar #öylettiler. Bunlar da. “kavminc., hitab ediyordu: kavmi de Erkçeye teviren: K | bulunuyorlardı. Binaenaleyh, iki ta- YİN CAHİD YALÇIN imemnün bir hayranlık içinde kendi-. sine bakıyordu. Fakat, grevi yapmak için, tabil 6 Jarak, Markaçılara / muhtaçtılar ve çünkü grevi bilbasa ameleler ya- pacaklardı. - Binaenaleyh, âmeleleri de anir bütün Almanlar tarafından teşkil edilmiş tek cebheye sokmal Tüzimdi. “Burjuvaziye - mensub bir devlet adamı için amele ile markaç biribirine muadil tabirlerdir.. Bu hiyane parola tebliğ olunduğu za man, burjuva küflerinin içinden çık mmiş olan bu partilerin mümessilleri. 'nin gözlerinin nasıl parladığını gör meli idi! Hele şükür! O kadar uzur bir müddettenberi içlerinden aradık. darı şeyi bulmuşlardı! M. Cuno bizi Markaçılıktan ayıran hendeğin üze rine bir köprü atmıştı. O zaman, mik- 1i garlatanın kendisini “ceki Alman: bir evlâdı gibi - göstererek, büyük vatanperverane cümleler te: düffuz ederek, merdane elini memle: ketlerine hain beynelmilelcilere v zattığı görüldü. Bu hainler buna mu- kabelede müsaraat gösterdiler. Çün- kü Cuno kendi “tek cebhe,, sini teş- kil için markeçı şeflere muhtaç ise onlar da Ouno'nun parasına muhtaç raf bu ittifakı kârli gördüler. Cumo- vün milli gevezelerden ve gayri mük- 1i dolandırıcılardan — mürekkeb tet cebhesi vücud buldu ve beynelmilel yalancılara devlet tarafından tahsi- Sat bağlanabildi. Bunlar necib vazi- felerini ifaya koyuldular! yani milli iktsadiyatı karma / karışık ettiler, 'hem de bu. defa bedeli masrafı dev: Jet tarafından verilmek şartile yaptı. lar, Umumi bir greve tahsisat vere- rek bir milleti kurtarmak lâyemutlu. düyik bir fikir idi. Her halde, en Jâkaşd bir haylazın en büyük şevk ve heyecan ile icabet ettiği bir parola olduğunda şüphe yoktur. Ümumiyetle pekâlâ — malümdur ki Bir kavim düm ile / hür - yapılamaz. Fakat önütenbelliğe teşvik ederek harb yapmak da ayni derecede im- kânsız olmuştur. Bu hakikati tarihi bir tecrübe daha isbat edecekti. E- Zer 6 dakikada M. Cuno, / tahsisatlı bir ümümi grev tahrik edecek ve yi bu grev üzerine bir eyliyecek yerde her Almandan sade- e iki saat fazla bir sai taleb etmiş masalı ü hayet bulurdü. Kavimler haylazlık ile kurtarlamaz, fedakârlık ile kur- tartlır. Zaten, bu sözde pasif mukavemet 'uzün müddet devam etmedi. Bu ka- dar gülünç vasıtalarla işgal orduları: 'nın korkutulacağını ve geri çekilme- #e mecbur edileceğini tasavvur ede- bilmek için harb hakkında hiç bir fi- Pkir sahibi olmamak icab ederdi. Bu neticeyi elde edebilmek için masrafı milyarlara baliğ olacak ve dünya pa- Tasını tâ temellerinden sarsacak bir. harekete girişmek lüzımdı. Tabildir ki Fransızlar mukaveme- tin ne yokda teşkil ve tanzim edildi. ini görünce Ruhr havzasına kendi evleri gibi yerleşebildiler. Serkeş bir Sivil halkın, tavrı hareketi işgale te: bbls etmiş olan otoriteler için cidi di bir tehlike teşkil - ettiği zamanı uslandırılması için en mücesir usul ler hangileri olduğunu Fransızlar bi zim mektebimizde - öğrenmişlerdi. Dokuz sene evvel biz Belçika fedal Mmuhariblerini bir an içinde dağıtma- Mış miydik? Sivil halka, faaliyetleri Alman orduları için hakiki tehliköler Arzettikleri zaman, vaziyetin ciddi. yetini açıkça - anlatmamış ” miydik'| Rubrdaki pasif mukavemet Pransıs- lar için hakikaten bir tehlike araet Miş olsaydı. — sekiz güne kalmadar| gayet kolaylıkla, işgal orduları Bu Socukca iğtişaşlara kanlı bir suretti nihayet verirlerdi. Çünkü daima dö) nüp dolaşıp su - noktaya geliyorun Pasif mükavemet nihayet düşmanez| Sinirlerine hakikaten dokunuraa WW © zaman bu mük ebren ve kan öökerek ermeğe kalkama'ne ga) pulacak CDevamı aai

Bu sayıdan diğer sayfalar: