15 Ocak 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2

. Hfiariçten: gelânler sara- Binda ulak tefak bir %dam fayağa kalktı. Ürk kadınlarına dalr bir “*sual sordu / y Mektebden*sonra bir -çok ka- (l içtimaları olün. Bunları v- Kun uzadıya antatmak hiç lâzım Heğil. Sadece diyebitirim ki bu- (gün kadınları en kapalı yer Pe- gaverdir. Burada da nineler ye- İi hayata muarız, anatar müte- İmayil, genç.nesil-kısmen açılmış. İFakat bura kadınlığı açıldığı ve hımumi hizmetlere gindiği zaman İhiç süphe yok ki çok faydal, İkuvvetli bir unsür olacak, Mü- İnevverler esasen hepsi kadının (açılmasına taraftar. Bunu ba- İna konferanstan sonra, sual so- İrulurken geçen bir hâdise de is- |bat etti. Hariçten gelenler ara- İsında ufak tefek bir adam aya- |ğa kalktı, Türk kadınlarına da- ir bir sual sordu. Adamcağız kuvvetle “perde,, taraftarı idi. Sükünla ve hayli uzun cevab İverdim. Halkın, bilhassa talebe- İnin tezahüratından bura kadın- İliğının memlekete faydalı açıl- ma devri pek yaklaşmış olduğu- İnu hissetmemek * kabil değildi. İFakat iş bu kadarla da bitmedi. Profesörlerin içi pek dolu ola- cak ki “perde,, aleyhine biri u- zun ve çök etraflı bir nutuk verdi: Nihayet bir seher vakti gir- diğim bu dost şehirden yine bir jseher vakti çıktım. Ayrılırken nasılsa talihin beni sevkettiği bir Anadolu şehrinden çıkıyor- muş gibi mahzun oldum. Hülâ Peşaverlilerin sesini - duyarım: “Hüda Hâfız, Hüda Hâfız!,, Luknow — yolunda Sarojino ANaidoyi düşündüm. Bu şehirden bahsederken - başını sallar, ah Lüknow Begum'ları, der durur-| gu. , Luknow Begum'ları nasıldır? 'Mucibin genç eşi. Belki yirmi yaşlarında, fakat elli yaşında İgibi sakin ve ağır, çok sarışın “—üfan böylu yakışıklı bir bayan. Bizim aile kızlarını hatırlatmaz değil. O şehrin bayanları böyle mi? Sonra profesör Mucibin kız kardeşi, benim küçük dostum Bayan Şakire. Küçük diyorum. İÇünkü ufak tefek, âdeta bir ka- İdın minyatürü gibi bir mahlük-| 'tur. Fakat bu küçük vücudün i- -çindeki hayat, kudretli bir dina- / Mmo gibi atar. Güler, söyler, |leri alaycı, dili keskin, yüzü es- |mer, siyah gözlü- bir taze idi. |Bu da bizim halis İstanbulun fı- İkırdak, şakacı, mütecessis, taze İkızlarımıza benzemez değil. Ba- na Luknow Müslümanlarında çok Türk kanı olduğunu söylü yorlar. Her halde Luknow cazib kadın yetiştiren bir — topraktı. Ekserisinin kahkahası sâri, hep- Bi konuşkan, fakat dedi kodula- rına bile zarafet ve üslüb veren kadınlar. Fakat Luknow, yalnız güzel ve zarif kadın beldesi de- ğil, Mogol harsının merkezi olan gehirlerden biri. Bilhassa yeni- den ihya edilen Mogol ressamlığı burada çok ileri gitmiş. H— eni Sabah| ABONE BEDELİ Türkiye — Ecnebi SENELİK — 1400 Krg 2700 Krş. S AYLIK — 760 » 1460 » S AYLIK — 400 »— 800 » İT AYLIK — 150 > 300 » 15 İkincikânun 941 ÇARŞAMBA 17 Zilhicce 1359 2 İkincikânun 1356 Gün”16 Ay 1 Yü: 941 — Kasım 60 j Güneş — Öğle — İkindi 1 220 — 749 — 946 — Ezani BZ — 1828 — 1650 — Vasati H Akşam — Yatsı — İmsak 137 1235 — Ezani 10.40 638 )lummaz ve bunların kaybolmaların- lan dolayı hiç bir mesuliyet kabul 'şdlimez. İ aîems*m, J&. » YAZAN: * HALİDE EDİB ,liîadrıf Vekili. & No. 46— Mütehaasıs münekkidleri din- lerseniz Mogol — ressamlığının yüksek olduğunu ve zamanım- Zan ruhunn ifade ettiğini söyler- ler. Hindistanda bugün başlıca' ihya edilmiş iki resim mektebi var: Mogol ve Raçpot. - Mogol Müslümanların Raçpot Hindula- | rın. Esasen Raçpot Hindu ol - makla beraber aslen belki mer- kezi Asyadan gelmiş Mogol, ya- hud ona yakın bir ırktır. Acem harsının müşterek tesiri, mevzu itibariyle bu ikâ mektebi pek bi- ribirlerine benzetmiş. Fakat ba- na Raçpot mektebinin renkleri daha acı, daha canlı, ruhu daha realist gibi geldi. Bu iki mekte- bin şaheserlerini kıymetli — bir koleksiyon halinde Benares Hin- du üniversitesinde gördüm ve bunu görmek için Hindistana kadar gitmiye değer olduğuna i- nandım. Bu mekteblerden bura- da verilen örnekler, yazık ki, bunların rengi hakkında bir fikir veremiyecek. Fakat — “compo-| sition,, ve hareket itibariyle hi-| zim ressamları alâkadar edebi - lir. libağdır. Bunun türkçe Deli - bağdan geldiğini söyliyenler ol- duğu gibi vaktiyle orada yaşa- mış “Doli,, iaminde güzel bir İn- giliz bayanının isminden alındı- ğinı da iddia edenler var. Ev sahibi profesör Mucibin a- ğabeysi Bay Vesimdir. Luknowa profesör Mucip te geldi. Çok memnundum, Çünkü o benim mânevi evlâdımdır ve fazla ola- Tak harsı hem yeni dünyayı hem de kendi memleketinin mazisini ihata edecek kadar geniştir. Ye- ni Rus edebiyatını ordu lisanına tercüme etmiş, Rus fikriyatını Müslümanlara tanıtmıştır. Bun- dan başka da küçük hikâyeleri, tenkitleri ve küçük piyesleriyle gençler arasında isim yapmıştır. İngilizce yazılarını çok lezzetle okuduğum bu Hintli evlât, arka- daş olarak ta hem faydalı, hem hoş sohbettir ve onda en sevdi- ğim şey sanat ve fikir istiklâlini hiçbir ideolojiye esir etmemesi- dir. Onun Luknow hakkındaki fikri sadece: — Hâlâ uykuda olan bir şehir- den ibaretti. Misafir olduğum evleri ekse- riyetle bu kitapta tarif ediyo - rum. Çünkü mimari ve ev içleri onları yaratanların zihniyeti ve zevki ile ekseriyetle alâkadar o- luyor. Bunu tamim etmek iste- mem, fakat Nevyorkta gök tır- malıyan binaları yaratanla Hin- distandaki evleri yapanlar ara- sında tabil olarak bir başkalık var. Maamafih uzun ve değişik seyahatlerimde ferd denilen şe- dışarı çıkabileceğini gördüm. Ni tekim Amerikanın sırf madde ü- Zerine müesses gibi görünen me- deniyeti içinde, hattâ gençler a- rasında koyu (mystic) iki genç tanıdım. Sonra en maddi görüş. lü bir kaç genci Hindistanın ki bir Hindu medresesi içinde, medrese hayatı yaşıyanlar ara- sında buldum. Bütün bu istisna- lara rağmen yine insanın yaptı- ğı ev, döşediği oda, ekseriyet i- tibariyle benliğinin bir aksi, bir ifadesi olduğuna kaniim. | (Arkası var) TEŞEKKÜR | Yavrumuz Enginin ameliyatı- ni muvaffakiyetle yaparak ha- yatını kurtaran Şişli Etfal has-| tanesi Ser tabibi kıymetli Ope- ratör Bay Ömer Vastfi'ye, Ope- ratör Bay Zühtüye, Asistan dok tor Bay Envere Asistan doktor Bay Şahine, Hemşire , Bayan | Samimeye ve diğer hemşirelere | ayrı ayrı candan teşekkürleri- mizi sunarız. Annesi: Fikret AYDIN şehrimize geliyor Maarif Vekili Hasan ÂN Yü- cel yarın şehrimize gelecektir. Maarif Vekili şehrimizde maarif işlerini tetkik edecektir. Vekilin gehrimizde bulunduğu günlerde fniversite talebe birliği teşkili için bir toplantı yapılacak ve vekil bu toplantıda hazır bulu- nacaktır. soe——— Burhaneddinin hazırlıklarr Haber aldığımıza göre aktör Bürhaneddin, Kemal Emin Bora tarafından Ramiz Baba hmule türkçeye — çevrilen Pöre Le| bonard namındaki meşhur eıeı'l oynamak üzere hazırlık yapmak | tadır. Bu eser Fransada 1200, Aktör retile rekor kırmış bir şaheser- tini sadece bu esere hasredecek de değildir. Kıymetli beynelmi- | lel aktörümüzün daha bir çok yeni eserleri vaz'ı sahne etmek bir çığır açacağını da memnu- niyetle haber aldık. Kendisine candan muvaffakiyetler temenni ederiz. Buzhanedeki Peynirler Trakyaya Kaçırılıyormuş Buzhanelerdeki peynirlerin kontrolüne başlandıktan sonra bazı peynir topdancılarının buz-| müştür. Fiyat mürahabe bürosu lareline gönderilen 200 teneke peynir tesbit etmişlerdir. Bu va- ziyet karşısında Kırklareli fiyat mürakabe komisyonuna malü- mat verilmiştir. Bu peynirler Kırklarelinde İstanbuldaki fi- yatlardan fazlaya satılamıya- caktır. Bu suretle peynirlerini kaçıranlar nakliye ücretlerini| ceplerinden ödiyerek bu hareke- 'te bir daha teşebbüs etmiyecek- lerdir. | BELEDİYEDE | Gazi köprüsü neden açılmamış Gazi köprüsüsünü açan motör havanın çok soğuk olması dola- yısile buz tutmuş ve köprü ev- velki sabah açılamamıştır. Esa: sen Halice gidecek ve çıkacak | az vesaiti nakliye mevcud olma- sı dolayısile Galata köprüsünün | miştir. Üsküdar meydanının tanzimi Belediye Reis muavini Lütfi Aksoy dün yanında Heyeti Fen- niye müdürü Nuri olduğu halde Üsküdar meydanını ve Üsküdar mezarlıklarını teftiş etmiştir. Üs küdar meydanının rıhtımlarının süratle tanzimi kararlaştırıl- mıştir. Altı canavar düdüğü alınıyor Belediye Daimi Encümeni it- faiye için bir deniz motörü, ve pasif korunma işleri için 6 ca- navar düdüğünü dün ihale et- | miştir. Ege tütün piyasası açıldı mıştır. Şehrimizdeki alâkadar- lara gelen malümata göre şimdi- lik Akhisar, Muğla, Ödemiş, Milâs, Turgutluda mübayaat baş lamıştır. Fiyatlar normaldir. Ekisper imtihanında kazananlar Hariçten tütün eksperliği yap- | mak istiyenler arasında inhisar- | larda açılan imtihanda 5 kişinin kazandığı anlaşılmıştır. Kaza- nanların isimleri yakında ilân edilecek ve bunlar serbest eks- Babası: Kerim AYDIN perlik yapabileceklerdir. dir. Aktör Bürhaneddin fıı.liyı—W memurları dün bu şekilde Kırk-| |yapacağı imar hareketleri İtalyada 600-defa oynanmak su- | | | | | | | | açılmasına da lüzum görülme-! Ege tütün piyasası dün açıl-| | l hrimi c izin ları tanzim olunuyor. me yd an- Belediyenin 941-senesinde | İstanbul Belediyesi 941 mali | genesi içinde gehrimizde yapı-| lacak mühim imar ve inşa işleri hakkında tetkikat yapmış ve bunlar hakkında bazı kararlar vermiştir. 941 mali senesi içinde ilk iş olarak Sultanahmed, aya- sofya ve Beyazıd meydanları tanzim olunacaktır. Sultanah- | med ve Ayasofya meydanları- nm tanzimi hususunda - şehirci- lik mütehassısı Prost bir tatbi- | kat plânı hazırlamıştır. Bu| plâna nazaran Sultanahmed ve| Ayasofya meydanları asfalt o- larak yapılacak ve meydanın | bir çok yerlerinde bulvarlar ve | çiçek tarhları meydana getirile- cektir. Eski adliye sarayı enka- | z da kaldırılarak bu saha tan-| zâm olunacak ve İshakpaşa ve Kabasakal mıntakalarile - bir-| likte, muazzam bir yeşil saha | S İngilizlere 750 l 'bin liralık tutun süretile sahne hayatımızda yeni | satıldı W İngilizlere dün yeniden — 750| bin liralık yaprak tütün - satıl-| mıştır. Bundan evvel gönderilen | tütünlerimiz İngiltere piyasala-| rında büyük bir rağbet gördü-| ğünden bu parti de itina İle mem | leketimizde işlenmiştir. İngiliz- | ler tütünlerimizi değer fiyatlar- la satın almışlardır. Bundan başka dün İngilizlerle mühim miktarda hurda incir de satıl- mıştır, İEHALÂT Ayrıca muhtelif memleket - lere de 300 bin liralık ihracat yapılmış ve İsviçreye bir miktar tiftik satılmıştır. Dün muhtelif memleketlerden bir miktar ithalât eşyası gelmiş- tir. Bu mallar meyanında Mersin tarikile Porteâidden boş$ cuval| kanaviçe, Rumanyadan sud kos- | tik, cam, Sovyet Rusyadan am- balâj kâğıdı, çivi, neft yağı, asid klodorik, asid sulforik, kara boya, Türk motörlerile Bul garistandan 1 milyon kilo odun kömürü ithal edilmiştir. mıntakası teşkil edecektir | Beyazıd meydanı bu mınta kadaki istimlâkler tamamlan - dıktan sonra derhal asfalt ola- | rak inşa olunacak bu inşaatı tramvay idaresi — yapacaktır.| Tramvay idaresi ayni zamanda Sultanahmed - Beyazıd yolunu | asfalt olarak yapacak ve bu as- faltı Aksaraya kadar temdid edecektir, Belediye heyeti fen- niye müdürlüğü bu sene içinde | | Taksim kışlası sahasının zimi işini tamamlıyacaktır. | Bu arada bugünkü resmi ge- | çid tribünlerinin arkasından Taksim bahçesine kadar gide- cek bulvarlar “İnönü tanzimi ve asfaltı yapılacaktır. Kasımpaşadan mezbahaya ka dar açılması mutasavver mez - baha sahil yolu da bu sene inşa olunacaktır. Bu yol Kasımpaşa- Hasköy - Halıcıoğlu tarikile K: raağaca kadar gidecektir. Bu| suretle bugün Hürriyeti Ebediye | tepesinden geçen mezbaha yolu | 25 kilometre kısalmış olacaktır. Diğer taraftan asfalta tahvil olunacak cadde ve meydanlar- dan çıkan parke taşlarla Lâleli ve Fatih mıntakalarındaki top- rak yollar parkeye tahvil oluna- caktır. tan- Kasahlarla 'Toptancılar (Yüzleştirilecekler Perakende et satışlarının can h hayvan fiyatlarına göre tan- zim edilmesi üzerine kasablaria topdancılar arasında bir ihtilâf çıkmış ve kasablar, topdancı - ların kendilerine kâr bırakmı - yarak hepsini kendileri kazan - dıklgrını ileri sütmüşler ve bu | vaziyetin halledilmesi için mü-| rakabe komisyonuna müracaat etmişlerdi. Topdancılar da ka - sabların aksi iddiada bulunduk- larından topdancılar ve kasablar komisyonun müvacehesinde yüz leştirileceklerdir. Bu suretle han gi tarafın haklı olduğu anlaşıla- | cak ve et işinde esaslı bir hal şekli bulunacaktır. —V sahibini seviyormuş — İKendisine varmayınca muhtekir diye mahkemeye vermiş ! Dün ikinci asliye ceza mah- kemesinde çok garip bir da- vaya bakıldı. Yapılan duruş- mada tarafların iddialarile o- kunan karardaki mucibli - se- beblerden anlaşıldığına göre hâdise şudur: Mahkemede suçlu simdi Pan galtıda oturan “Öjeni Mangu- saryan,, isminde genç ve güzel bir bayandır. Suçu da Beyoğ- lunda Halâskâr Gazi mahalle-' sindeki evinin bir odasını Pa seh adında bir kiracıya 8 lir. ya kiralamış iken bunu 10 li- raya çıkartarak ihtikâr yap- maktır. Muhakemede Parseli sadece âmme şahidi olarak dinlenmiş ve bilâhare müdahil sıfatile davaya dahil olmuştur. Tarafların bundan evvelki celsede iddiaları ve müdafaa- larile; şahidleri dinlenmiş ol- duğundan dünkü duruşmada karar tebliğ edilmiştir. Bu karardan — anlaşıldığına göre: Öjeni dul ve genç bir ka- dın; Parseh ise henüz bekâr ve genç bir adam olduğundan a- ralarında münasebet ve bir iz- divaç teminini düşünen kiracı ev sahibini içden içe benimse- miştir. Fakat kendisine açıkça divaç teklif etmiş olduğu Ö- jeni Parseh'i reddetmiş ve bir kaç defa bu hal tekerrür eyle- miştir. Bunun üzerine Pangaltıda oturan genç kadın ailesi y nına gitmiş ve orada yatıp kalkmaya başlamıştır. Bu sı- rada Parsehin kontrat müdde-- ti bittiğinden yenilenmesi için baş vurmuş ve yeni kontrato- ları kendisi yaptırmıştır.Ancak bu defa kira bedelini Öjeninin malümatı olmadan kendi ken- dine 10 liraya çıkarmıştır. Bundan sonra ev sahibine bir defa 10 lira vermiş.. yapılan sorgu üzerine de: — Sekiz lirası ev kirasıdır. Üst yanının bir kısmı elektri için. Bir kısmı da sizin küçük yavruya öte beri alınız. Yıl- başi hediyem olsun Diye cevap vermiştir. rada tekrar bir ey lifi yapıp reddedilince — Öğeni bak.. sana si rum ki mahkemelerde sürüm seni süründüreceğim haberin olsun. Diye bir tehdit savurmuştur. Aradan birkaç gün geçince de eski ve yeni kontratoları ile karakola baş vurarak Öjeninin “milli korunma kanununa mu- halif hareket,, sucile adliyeye verilmesi için şikâyette bu- muştur. Tabii bunun üzerine iş po- lisde zapta bağlanmış ve suç- lu (!) kadın adliyeye verilmis- tir. Okunan kararda bu cihetler tamamen tebarüz ettirilmiş 0- lup mahkemece de bu 'tertip ve kasid sabit görülerek Öje- ninin beraetine karar veril- miştir. gezgisi,, | *xonservaıuvar hakkında mühim | bir rapor Müessesenin inkişafı | için yeni tedbirler W | | alınacak İstanbul belediyesi konserva- 1 hakkında Vali ve Beledi- | si Doktor Lütfi Kırdara | Ççok mühim bir rapor verilmiştir. Raporu konservatuvarda uzun müddet tetkikat yapmış olan be- lediye müfettişlerinden biri ha- zırlamıştır. | Raporda konservatuvarın bi- dayet teşekkülünden itibaren va ziyeti ve inkişaf hamleleri tet- kik olunarak bunlar izah olun- makta ve müstakbel inkişafı için bazı tavsiyeler yapılmaktadır. Bu tavsiyelere nazaran İst bul konservatuvarının inkişafı için bugün konservatuvara bele- | diye tarafından verilen 50 bin liralık tahsisat gayri kâfidir.| Konservatuvarın ya devlet büt-| çesinden yardım görmesini te-| Tain etmek veyahud da İstanbul |- konservatuvarını bir vilâyetler | konservatuvarı haline ifrağ et- mek lâzımdır. Bu suretle diğer vımyeuerdeu* konservatuvara talebe gönderil- | | mesi mümkün olacak talebe gön- deren vilâyetler buna mukabil | konservatuvara muayyen — bir | tahsisat vereceklerdir. Raporda yeni bir konservatu- var binası inşası zaruretine işa-| ret olunmaktadır. Diğer tarafdan konservatuva- * rın mesaisini tetkik eden rapor bu mesainin çok iyi bir tarzda inkişaf ettiğini tebarüz eturmekl tedir. Konservatuvar (âsârı eslâfı! tetkik,, bürosu şimdiye kadar 400 senelik Türk musikisini tet- | kik etmeğe ve bunlardan bazı- larının notalarını tesbit ve bazı- | larının plâklara alınmasına mu- vaffak olmuştur, v liirıv Keşıfler ıhiıralar İlâçlar 4 Hâçların — bazıları tesadüfle' keşfedilmiştir. İhtira ve kegif- ler arasında tesadüf eseri ola- rak keşfedilen bhir çök şeyler var. 1886 senesinde naftalinin vücude yaptığı tesir üzerinde e- tüdler yapan Cohn ile Hepp bu maddenin Aateşi düşürdüğünü bulmuşlardı. Fakat bunları a- raştırmalarını inceleyince bu te- sirin naftalinden ileri gelmeyib saf olmıyan naftalindeki yaban- cı bir maddeden ileri geldiğini bulmuşlar ve buna asetanilid is- mini vermişlerdi. Az çok zehirli | olan bu madde ateşi düğürmek hassasına maliktir. Bunu diğer maddelerle terkib ederek, şimdi yüksek ateşi düşürmek için çok/ kullanılan bir madde olan Fenay setin meydana gelmiştir. Bu mürekkeb cisimde yüzre 67 kar- bon, 7.3 hidrojen, oksijen ve 7.8 azot vardır. Kimyagerler bir makine ad- dettikleri vücudün faaliyetine tesir eden bir takım tabii ve sun'i ilâçlar bulmuşlardır. Bun- lardan bazıları tansiyonu (kan tazyikini) yükseltir, bazıları a- teşi düşürür, bazıları ağrıyı ke- ser, bazıları uyku getirir, bazı- ları dimağ yorgunluğunu gide- rir, ve bazıları da akan kanı durdurur. Bazı ilâçlar parazitleri öldür mek suretiyle vücudlerimizi ko- rurlar. Vücude girmeğe muvaf- fak olan bakterileri öldürdükle- rinden dolayı bunlara antisep - tik daha doğrusu dezenfektan maddeler denir. Antiseptikler ü- mid edildiği kadar muvaffakı - yet gösterememislerdir. Bakt- Tileri öldürmek — kölay değil. |.Bunlar kalın, kolay nüfuz edil- Ticeret Vekâleti Müste- şarının tetkikleri Ticaret Vekâleti Müsteşarı | *Halid Nazmi dün Mıntaka Tica- | ret Müdürlüğüne gelerek bir müddet meşgul olmuştür. | | ADLİYEDE | | 20 ev soyan hırsız | tevkif edildi |.. Sabıkalı hirsızlardan Mehmedi | oğlu Necati polis tarafından ya- | kalanmış ve dün adliyeye teslim edilmiştir. Bu defaki sevki iddi- ası Beyoğlu ve Küçükpazar semt lerinde 20 kadar hırsızlık - bu- lunmaktadır. Dün dördüncü sor- | | gu hâkimliğine sevkedilen suçlu görülen lüzum üzerine tevkif e- dilmiştir. | Muhtekir kömürcü para cezasına mahküm olduî Müşterilerine 7 kuruşa kömür sattığı iddiası ile asliye ikinci| cezada Muhakeme edilen - kö-| mürcü Badrik dün de duruş - maya alınmış ve suçu sabit gö-| rülmüştür. | — Badriğin 25 lira ağır para ce- zası ile 250 kuruş mahkeme har- | cını ödemesine ve dükkânının | da 7 gün seddine karar verilmiş- | | tir. Açık göz bir hamal tevkif edildi Sebze hâlinde kabzimallık - e-| den Vehbinin calıştırdığı ha-| | mallardan Mahmud, evvelki-gün patronunun evine giderek karı- — Vehbi Bey denize düştü! Çamaşırla elbise istiyor. Acele | | hazır edin diyerek birtakım ça-| | maşır ve elbiselerle ayakkabı | | vesair lüzumlu şeyleri almış ve| | bunları satmıştır. Dün yakala- İ nan hamal Hasan adliyeye - ve- rilmiş ve Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesince tevkif edilmiştir. | ı Nazifi öldüren bıçak | | | mahkemeye çıkacak Nazifi öldürmekle suçlu Hü-| | seyinin muhakemesine ikinci a- ğır cezada devam olundu. Katil âleti olan ve adliye emanet dai- resinde bulunan bıçağın celbi ile şahidlerden komiser muavini Hasana gösterilmek üzere mu- hakeme başka bir güne bırakıl- di mez zarflarla kendilerini örter- | der. Bunlara*tesir eden kuvvetli | antiseptikler bir yaranın daha narin olan nesiclerine tesir eder- ler, ,Binaenâleyh bu yaradaki bakterileri öldürehilen antisep- tikler yara nescine tesir edib ka- panmasına, iyileşmesine mâni 0- lur. Binaenaleyh bunlar endirek tesirleri bakım:ndan kıymetli - dir. Bunlar yaranın etrafındaki mikrobları öldürmek — itibariyle faydalıdır, 'yâni yaranın etrafı- nı sterlije ederler. Cerrâhideki en büyük muvaffakıyet âmeliye esnasında açık yaraya mikrob getirmemektir. Antiseptikler bu bakımdan pek faydalıdır. Vücude girmiş “olan muzır mikroblari öldürmiyen antisep- tikler dezenföktan rolünü oynı- yamazlarsa da nescidi enfekte olmağa karşı mukavim kılabilir- ler. Meselâ Mısırlıların kullan - dıkları (mumyalama) maddele- ri antiseptik idi, fakat dezenfek- tan değildi. Ant hiye sokarf İugiliz hekimlerin- den Lord Lister'dir, ptikleri cerra- Lord Lister kömür katranın- kullan- dan çıkarılan asidfeniğ dı. Asidfenik veya Fenol terki- binde yüzde 76. 6.3 hidrojen, 17 jen — vardır. Kimyagerler asidfeniği tadil e- derek krezol'lar denilen madde- leri bulmuşlardır. Bunun sabun arbon, ol mahlülüne Lizol denir. Kömür katranından çıkarılan ham kre- zolları keten tohumu yağı ve alkolle karıştırmakla yapılan li- zol suda münhaldir. Bunu brom- la karıştırarak antiseptik kuv- veti 250 misline çıkarılır ve ne- sicleri tahrib kabiliyeti yarı ya: rıya düşürülür. Bu madde dif. çabucak — öldürür. Asidfeniğe nazaran daha az ze hirli olmağa rağmen, maalesel dahilen alınamıyacak derecedr zehirlidir. teri basilini