2 Mart 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

2 Mart 1941 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2 MART 1bil ÜDT AAAT GERATTAT CGT GRR GT HATIRALA Yazan : Eski Dahiliye Nazırı Reşit Rey a— —— RİR TLELDARK T Ermenilerin müstakil Ermenistan kurmak için yaptıkları kanlı | isyan hareketler 5 HÜLASA «Abdülhamit - gayet bir padişahtır. Bunun için ken- disine verilen jurnallara son de- recede ehemmiyet vermekte — ve| bü yüzden kabineyi bile değiş- tirmekte beis görmemektedir. Padişahm bu vahimeleri dola-| Müvesvis yasile kendisine «belki deli idi> denilecek kadar ileri gitüği çok görülmüştür. Bilhassa şahsına ve) tahtına bir tecavüz vehmine düş- tüğü zamanlar akıl ve mantığın kabul etmediği şeyleri tereddüt- süz olarak yapardı. Buna rağmen bu cinnet hiç bir zaman «kati ve «idamı> derecesine çıkma- mıştir.> Sorel müşarünileyhe — “Kı- ni Sultan,, lâkabını taktı. Gladston siyasi bir nutkunda, “Büyük — cani” sıfatını verli. Sorelin hangi veçhile 'Türk va| müslüman * düşmanı - olduğunu bilmiyorum; Türk ve islâm pa-| dişahına hakaret ederek bize| dost olmıyan güzel bir kadının memnuniyetini isticlap etmek,| yahud zengin bir şahsı veya Ce- Miyetin atayasından Müstefit yup yalnız ermeni olmak şenaatını kabul — edecek | bir adam olup — olmadığını da bilmiyorum. Eğer değilse muta-| asıp bir katolik, yahud muta -| assıp bir farmason olma -| sı ve bu sebeplerin hiç biri yoksa — -müverrihliğine, rağmen- tarihi insanların mu- hakemesi ef'alinde — garezkâr lara aldanacak kadar safdil ve âciz ve gafil | bulunması . Böyle bir ıdamın büyükçe bir şöhret ka -| tanması ise görülmemiş şey - ler değildir. Sorelin en sathi bir tetkikten bile mahrum, hattâ bedahetle mütenakız olan bu if- tirası, binefsihi kavli mücerred olmakla beraber, düşünmeden kabul edilmiş düşüncelerden | #zade olan herkesin cüz'i bir te-| fahhusla butlanını anlayabile- kadar basit' bir - meseleye| müteallik ise de garez sahipleri bu bedbaht müverrihin şöhre -| tinden istifade ederek, bu de - sözünü bir gulgulei tez-| virat ile dünyanın her tarafına isal ettiler. | Gladstona gelince bu zat, za- manında fesahatı beyaniyie bü- yük bir şöhret ve umuru ma - lüyede ihtısas kazanmış rical - dendi. Fırka lideri ölmak bhaysiye - tiyle bir kaç defa başvekâlete gelmiş ve her defasında dini Muhammediye ve Türklüğe ada- vet izharından hali kalmamış -| tır. Meselâ Loid Corcun adaveti giniyede 'bulunması kabili izah- bır. Böyle bir adamın islâm ha-| lifesi aleyhindeki sözü derhal| garaze mahmul olarak hüküm-| süz kalmak lâzım iken söhreti sesini her tarafta işittirmiş ve tetkike lüzum görmiyen veya, muktedir olamıyan nasın ekseri yeti indinde sözleri hakikat gibi telâkki edilmiştir. Halbuki o ga rezkâr ihtiyara hakikatin hilâ- fını söyleten âmil sadece müf-| rit taassubu idi. | | Bu iftirayı o iki ecnebiden evvel Ermeniler ihtira ve işaa| ettiler. Ermenistan pek eski zamanlarda bir aralık müstakil bir krallık sahibi olmuşsa da Roma cümhuriyeti ülkesine ib- hak edildiği tarihtenberi Erme-| niler istiklâllerini kaybederek | Şarki Roma imparatorluğundan sonra Türklerin ve badehu Rus- ların tabiiyetine girmişlerdi. A- nadolunun iç ve garp cihetlerine Ve bilhassa İstanbula ve Rume- li taraflarına gelenler Rus ida-| resinden kaçarak Türkiyeye de- halet edenlerdir ki haklarında Türkler tarafından gösterilen hüsnü — kabul 0 — zamana göre misli görülmemiş bir lü- tuftu. Bunlar cizye namiyle ver dikleri vergiden başka mükelle-| fiyeti askeriyeden muaf olduk-| ları için Türkiyede kolayca ü-| remişler ve asırlarca nail olduk- ları huzur ve asayiş Bayesinde Türklerden çok zengin olmuş -| lardı. Tanzimat hattından sonra devlet mansıblarına da girerek Befirlik ve nazırlık mertebele rine kadar çıktılar. Hal böyle i ken 1876 senesinde Türkler Ruslar arasında hâdis olan harp teki mağlübiyetimiz — üzerine Rusya ordusu Ayastafonosa gel- diği zaman Ermenilerin “Rus| dayımız” teranesiyle alenen iz-| har ettikleri küfranı nimet o zar| manki çocukların bile hatırla -| | iken, kan dökülmesinden rındadır. Bu muharebe neticesin de Rumenlerle Sırplıların 18- tiklâle, Bulgarların da muhta- riyeti idareye nailiyetleri Erme- nilere taziyanei teşvik oldu. Fa- kat yirmi asır evvel bir müddet yaşamış olan Ermeni — krallığı ülkesinin bir kısmı Türkiy bir kısmı da Rusyada bıı]ıımhı-ş iadesi olduğu | ğu cihetle bu krallığın âdeta gayri mümkün için Ermenilerin arzusu muhal denilebilecek bir şekilde kaldı. Mısırlı. Ermenilerin de iştirakiyle sarfedilen mesaiye rağmen Türklerin felâketinden Berlin ahitnamesine giren 61 uci maddeden başka bir şey kazana- madılar. | Ermeniler Rus zaferile de na- il olamadıkları hükümeti müsta- kileyi Türklerin ziyanına olarak 'Türk topraklarında tesis etmek emelihamından vaz geçmediler. Mekteplerinde çocuklara Türk| düşmanlığı telkin ettiler. Erme- nilerin -efsaneden ibaret eski satvetlerini göstermi san olarak ta türkçeyi unuttu- yi öğrenmeğe çalıştılar. Maamafih devlet dai-| relerinde ihraz ettikleri mevkile-| re dört elle sarıldılar. Bir taraf- tan da Rus nihlistlerinden ders | ve ibret alan Rusyadai Er- meni müfsitlerinin sevk ve ıdı—i resi altında muhtelif namlarla | teşekkül eden ihtilâl çetelerine el uzattılar. Rusyadakiler de dahil olmak üzere nüfusları mecmuu hem de dağınık olarak üç milyonu tecavüz etmiyen Ermenilerin kuvveti bâzu naili emel olabilmelerine ri de inanamadıklarından| Y1pa devletlerinin nazarı dik- i celbederek Moralı Rumlar gibi hıristiyanlık ianesile istik lâl kazanmak fikrini iltizam et- iler. Ve öyle düşündüler ki bu dahaleyi davet için memle - kette asayişi ihlâl etmek lâzım- dır. İlk teşebbüs olmak Üzere| Kumkapı vak'asını ihdas etti-| ler. Nümayiş bahanesile Bahiâ-| liye bir hücuma hazırlanan Er-! meni kalabalığını bu hareketten | men'e memur olan jandarma süvarisine karşı tecavüze cüret edenleri devletin satveti - değil, orada bulunan zabita kuüvveti bile derhal tenkile muktedir| iken, mücerret bir vâkıa ihdas| etmemek için padişah bu güru-| hun üzerine tulumbalarla su atılarak dağıtılmalarını emret-| ti. Eğer Sultan Hamit tab'an hunhar - olaydı, bu hasletini memnun edecek böyle bir fırsat | tan istifadeye şitaban olmak| mıydı? | Halbuki o, memlekette şüris ikamna çalışan müfsitlerin tedibi hükümete müterettip bir vazife ihti- razen bunu bile istemedi. Ve ka-| rışıklık arıyanları dağıtmak hu- | susunda bulduğu tedbiri tezyif| için erbabı zarafete “sudan| tedbir,, mazmununu bahşetmiş | oldu. Ermeniler bu nümayişten son ra da müteaddit defalar Anado- luda, iki defa da İstanbulda ha- kikt ve feci şürişler ika ettiler. | On sekizinci asrın son rub'un-| dan on dokuzuncu asrın nisfina | kadar sekiz defa isyan etmiş o- lan Zeytin Ermenileri 1861 se- nesinde o aralık Fransanın Şam konsolosuna vaki olan tecavüz- den inbias eden siyasi hâdiseyi kendi lehlerinde istismar etmek emelile, imparator üçüncü Na- polyona müracaatla Zeytinde müstakil bir Ermeni hükümeti ihdası istidasında bulunmuşlar- sa da dilekleri bihakkın is'af e- dilmemiştir. Zeytin — eşkiyası 1865 senesinde civar ahaliden bir çok Müslümanların haya- tanı imha eden bir isyan hareke- | ti daha ika etmişlerdir. | Halbuki koca bir kaza halkı olan Zeytinlilerin devlete kurşı| bütün —mükellefiyetleri - senevi| 150 liralık maktu bir vergiden| ibaret, sureti idareleri de Ade-| ta muhtariyetti. Mütevaliyen | irtikâp ettikleri şekaveti Avru- palı membalar nazarında Mazur gösterecek hiç tur ne yoktu. Maamafih — Zeytinlile yani Berlin kongres Senesinde ve badehu ? isyan daha ika ettilr (Aril | madık. Kaldı ki eldeki yeni çeş- | san Yılmaz ile Mehmed Sakar a- | kıntıya tutulan balıkçılar, bile ( Yeni tip mek Günlerdenberi; haftalar olu- yor ki yeni tip ekmek etrafın- SABAN GYT NSNT M Atatürkün Hayatından Yazılmam DA T KELA M EATAPLİ ış Hatıralar KAT AA LAOAD ustafa Kemalin Bayfa Şimdilik Z— Bu kadar! Gidean misafir ve kalan sevgisi Bir kaç gündenberi memleke, timizde bulunan İngiliz Hariciy4 ğ ci K a A;(u TC A h : ü ve dost bir hava içinde dün yur cak. Falan günü çıkacak, Ek-| dumuzdan ayrılıp gitti. Bu bil mek ucuzlıyacak... Ve ilâh.. Bir| S —- yük siyaset adamının resmi va s reşmi v: çok şeyler söylendi. Nihayet B a $ : A : zifesi ve yı a ya çok göyler Sönee e Ben onun tam ve kâmil bir ahlâkla İoezenmış[*]1 AAA e ni v emaslar ve görüş hele şükür “şeref; abı mülâkat' oldu 4, u A e F t l b- ğ ğ AE L Ba Ks l bir tarafa bırakılarak bize va olabildik. gunu Anafaritaların bırıncı gunu gordum memleketiikşi tü ü Ş %'*“d'kd“ iki, ':n î—"L““*'* :”";; Js(ıı»muıuum/.m sekiz misline g—— hissin vücud verdiği vazife ol-| $ahsi teveccühü ve buna tmuka- lan narkın yarın, öbür gün ya| yakın olan düşmanın nisi YAZAN ması ihtimalini de bir an hatır- bil yurdda bıraktığı intih ©On para inmesi veya on para| insan tefevvuku, h techiz: eiin PPat Tütid UEĞLĞ'ÜNE! “öla''al _,’:"f ,[İw e Ççıkması — etrafında bir şayiadır | tinın mükemmeliyeti;.. Gemiler CEVYT ABBAS | madım. Çünkü.... Arıburnu mu-/ k.&ste az veya cok bir ge Golandı Gillere. Bu da gösteri | BiN susmıyani sekiz 'cinartöpgu- harebleri dolayısiyle hasıl olan| e e a varürüz. . K ni sunun devamlı faaliyeti, ve bu- M GURE kanaatlerim, her türlü yanlış| MeVcudiyet'ni görürüüz. yor ki yeni ekmeği bulduk ama | yatların üstünden, altından si - tasavvur ve çirkin telkinlerden| — Dünya diplomatlarının hemen henüz ucuzlamış ekmeği bula -| ni oldukça da Mmayhoştur. Bu şimiği giderilir ve fiyat ta ha | inden daha ucuz o- | edilirse.. Ne mut- larak tesbit lu!.. A. C. SARAÇOĞLU Kayıpbalıkçılar Her ikisi de Yassı adada sağ olarak bulundu Üç gün evvel, saat onda av - lanmak üzere denize çıkan İh - dında iki balıkçı bütün aranma- | lara rağmen, evvelki gün akşa-| ma kadar bulunamamıştı. — - | Ancak liman idaresi - balıkçı- | ları aramakta — devam etmiş ve | nihayet kazazedelerin Hayırsız- adada bulundukları meydana çıkmıştır. Bunun üzerine, Ha -| yırsızadaya bir romokör gönde- rilerek taharriyat yapılmıştır. Balıkçılar üzerlerine gelen im - dad kuvvetlerine seslenmek su- retiyle bulundukları yeri haber vermişlerdir. Yılmaz ile Sakar Hayırsızadaların Yassı ismini taşımakta olanında sağ buluna- rak şehrimize getirilmişlerdir. Bunların anlattığına göre için de bulundukları sandalın bir is- karmozu-” kırılmış, bir küreği de nize düşmüştür. Şiddetli bir a -| Yyük bir zorlukla ve tek kürekle yassı adayı tutabilmişlerdir. lâhlı, bombalı, uçan muharebe kartallarının haki sında, ne dereceye kadar lehimize bite- ceği henüz kestirilemediği saat- lerde idi, ve yedinci fırka cephe sinden geleli tam bir saat olma- mışti. Kumandanımın evvelce otur- mamı kayt ve işaret ettiği yer- de, bir metro kadar arkasında, oturuyordum. Tepemizde dönüp n on bir tayvarenin ara gıra üzerimize bıraktığı bom - baların gadrine ugramadığımı- zan sebeblerini zihnen araştır - makla meşğuldüm. Ölüm yağdıran bu hava kar- tallarının zülmünden kurtulmak için Kumandanım hiç bir tedbir almıya luzum görmüyordu. Bu vaziyet karşısında ben de gelecek kazaya rıza göstermek- ten başka ne yapabilirdim. Esa- sen mesele gülleden, bombadan mitralyözden sakınmak değil,.. Düşman üzerine atılan bir avuç 'Türk ordusunun muvaffakiye- tini temin etmek ve millet ve memleketi büyük bir badireden kurtarmaktı. Maamafih emre hazır dur - makla boş gibi geçen, ve fakat ateş sahasında uzun süren da- kikalarımı, kolayca geçirmek için bu silâhh kuşlarla meşgul oluyordum. Bereket versin o za- man bugünkü kadar hava ta- biye, ve atışları tekemmül et - memiş olduğundan bu hava si- Iâhı bizi vazifemizden hariç bi- rakamıyordgaFocelimizin de he- nüz gelmediği — anlaşılıyordu. Çünkü 1910 pikardı manevra - larında muvaffakiyetlerini göste remiyen bu yeni harp silâhı, 1915 de zaman zaman bırak - tıkları bombalariyle, atıkları çivileriyle, düğmelerine bas - dolayisile | ea On ikinci fırka cephesi geri- sini işaret buyurarak otuzdan fazla erimizin yedinci fırka geri- leri istikametine dağınık bir sü- rette yürüdüklerini gösterdi. Bu dağınık erler firarilerdir. Git topla hepsini öldür” emrini ver-| di. memur oluşum hiç bir suretle| hoşuma gitmedi. Ne cihetten ba- | kılırsa bakılsın netice itibariyle kumandanımın verdiği emrin tatbiki mutlak hayatım paha - sına ödenecekti. Ne kurşunumla memleket mü- | dafaasına getirilen Vvatandaşı| öldürmek, ve ne de büyük bir| maksad yolunda emrimize ve -| rilen vatandaşın nu ile öl mek istiyordum. Firari oldukları takdirde bu a veriyordum. Aldığım emir, Selânik kar W li n kıt'a haline koyarak gılaşmamızdaki münakaşaları -| — (3) Erat — İstinat, istinat-| dırdım. Arkalarından da mızin yarattığı intikam ahcı gâh, nofer. (Sonu sayfa 5 su. sıyrılmış, onu büyük kalbli fev- kalâde yaradılışlı bir kahraman de birden bire uyanan samimi ve güzel bir telâkki ve ümid si- di. Belki de beni imtihan?.. Veya iyatifimi tecrübe — ediyor.” kuvretli zannına vasıl olmuş - tum, Lâkin bu imtihan ve tecrübe ve kıt'a numaralarını not etmek- le beraber kıtalarına göre gu - ruplara ayırdım, İçinde onbaşı, çavuş ta vardı. Hepsi Türk çocuğu... Her biri eri (2) idi. rostan kalkıp cebri yürü- dinci fırka eratları (3 )idiler. Ancak, bir kısmının sıtmalı ol- malarından, diğer kısmının ise 'durulmamış ayakkabıları- nert, müzeleker Tücl, reşit, zevç le Anafartalara yetişen ye-| en genci diyebileceğimiz hu de- ğerli şahsiyetin | memleketimiz - tıkları makineli tüfekleriyle ar-| tanımak | anımak istidadına artık gel - ğilm İçin dü tık yer yer adam akıllı tahribat | mişti. Beni imhaya sevkeden ka-| (C7 Pit Kaç gün için de olsa, mi- ıyorlardı. rarı ise ona ne kazandıracak — | *afirlikte bulunması; Türk gö < - Cephenin faaliyetinden yü -| tı. Hiç. | nüllerinde hem - kendisine, hem Yü gözünü çevifemiyen Ata-| — İşi düşüncelerimin. TİHaSiYİŞ| e resmt biz ivlmeşsli pulamdu. j*f , bir el 'vut'f'ylt' gökler -| bu hüviyetleri meçhul ve akı -| ğu Büyük Britanya imparatorlu den başımı uzaklaştırdı. Göz-| betleriyle akıbetimizi karanlık-| İarı derin bir'-© lerküü” cephöyü, küdretli Sinin| lara gömülüperükende erlerel 5 <&0 SYA CD istikametine çevirdi. Emrini te-| yaklaştıkça bütün tereddüdleri-| TYANdırmış oldu. Hayır, yanlış lâkki için a kalktım. mi, ve fena düşüncelerimi içim-| Söyledik.. Uyandırmadı; mevcut bir vetle di, âkayı daha kuv - ndirdi ve daha derinleştir- | <her kendi camiasına şeyden sarfına nasıl bir netice ile ikmal olu -| ter Eden; bu büyük mi: iedirini tekrabliyücek meeküri “SECAR Yecna Bralere semap b| S7 dumuzdan asabıj yizsis ha stikamete hareket ettim. Ya- ğ yoran suallere cevap bu- Hkat SeVgisİ ve men- nımda tek bir süvari emirbe — | lamadan neferlere ulaştım. krtmyac Vei GeĞEUK GLĞÜĞA rim vardı, | subu olduğu İngiliz milletine Haddızatında ifası pek m ' Hepsini bir araya topladım.| karşı duyduğumuz sempati hâlâ kül ve meşkük olan bu vazifeye| Nereden gelip nereye gittikle -| içimizdedir. de| Tini, ayrı ayrı, isim, memleket| ne gelmişi ki erlerden yedinci fırkanın ne- rede olduğunu Hakikaten met, ve yürüdükleri yol sözle - rini teyid ediyordu. Bu dürüst ve feda anlıyabilecekleri bir | şevk ve lerini t 6 l Ğ nın açtıkları yaralar yüzünden| Cek, o saata z ğ otuzu geçen eri tek başıma na-| kıtalarından geri kalmışlar, yan. gel di kendime sorduğum zaman,| (1) B “yazifemin ifası uğrunda öl -| olmak. mek zamanı geldi” cevabını ko-| — (2) ur, kahraman, n bilen bu Türk yavruları- TEREEOİ Milliyet prensiplerinin - tat- biki o kadar menfaatli ne- ticeler — tevlid edecektir. ki ihtilâfları ve bunların hatıra- lariyle neticeyi unutmalıdırlar. “Bulgaristan, Sırbistan, Ro - manya, Karadağ ve Yunanis - tandan müteşekkil bir Balkan konfederasyonu Avrupa mu - kadderatında mühim bir rol oy- nıyacak kadar kuvvetli bir te- gekkül olabilir ve bu, bütün o milleterin gayesi olmalıdır. Bu harbin neticesi meşkük de- ğildir. Ergeç Almanya aç ka cak, yenilecek ve Avusturya müteşekkil olduğu kısımlardan alanacaktır. “İngiltere dalma sonunda ga- lip gelmiştir. Ve Rusyayı zap- tetmek kabil değildir. İngilte - re daima Balkan kıristiyan dev- letlerinin bütün mücadele ve 18- tırap senelerinde dostu olmuş - tur. Onun bu yarımadada hiç bir hususi menfaati yoktur. “Bilâkis bütün kudret ve kuv veti ile hıristiyan devletleri a- rasında bir anlaşmıya ve bi - rinci Balkan harbindeki gibi onların vahdetini temine çalış- mak gayesidir. Hüsnü niyetle ve müşterek hareketle Balkan devletleri şimdi kat'i bir rol oy- nıyabilirler ve hiç bir zaman ellerine geçmiyen menfaatler te min edebiltrler. Birbiriyle an- laşamamak suretiyle hiç bir kâ- rı olmiyarak kendilerini bo - Fazlaşmıya mahküm ederler; dünya mukadderatının tayin olunduğu bir devirde kat'iyen metrük kalır ve manasız bir rol oynamış olurlar. “Bulgaristan ve Yunanis - tandaki dostlarınıza karşıla - rına çıkan parlak ve nagihani fırsatı anlatmanızı, İngiltere- nin Balkan devletlerinin birleş- mesi ve kuvvetlenmesi uğrun - da hiç bir gayretten geri dur- L ERİEREADU TPT LT AT AT DÜNYA HARE [ (YENİ SABAH)IN BÜYÜK SİYASİ TEFRİKASI [ * edebilmek üz Türkiye - ingiltere ve Balkarnılar Cavit Beyle muhaberelerim. - Türk harp gemilerini müsadarem tesirleri. - Göben ve Breslav'ın Türkiyoye terki. - Türk - Alman gizli muahedesi. Türkiye ile harp. - Çanakkalenin bombardımanı izerine yürümesinin te- siri altında Türkiyenin bize ve Paris Yunanistana harp açması h- timali pek ziyadeleşmişti. Bu hâdıseye karşı hazırlanmıya baş ladım. İmparatorluk umum erkânı harbiye reisi Sir Douglasa şu mektubu yazdım: (Gizlidir) 1 eylül 1914 “Dün harbiye nazırı ile gö - rüşerek, şuna karar verdik. A- miralltan iki zabit bugün harbiye nezareti, harp harekât gubesi erkânından iki zabit ile Müzakereye girişeceklerdir. Bu müzakere, kâfi kuvvette bir Yunan ordusu vasıtasiyle Ge- libolu yarımadasını zaptedip buradan İngiliz filosunu Mar- maraya geçirmek maksadiyle bir plân izhar ve tetkikine ma- tuftur. “Türkiyenin bize harp aç - ması her an beklendiği için bu hususta icap eden talimatı ace- le vermenizi rica ederim. kânı harbiyenizle kararla cağınız veçhile mü ter burada, ister harbiye ne- zaretinde cereyan edebilir. Hü- n ğ kümetin talep edeceği izahatı mıyaca etmenizi ri- Na 'v:)::;rri::n temin etmenizi Ti y zat ben vereceğim.” Pu K Harbiye nezareti, harp ha - ye harbe girmek rekâtı şubesi reisi general Cal- a üzere — vel eylülün üçünde umum er - a kânı harplik namına verdiği & dlün başında, Almanyanın cevapta Gelibolu yarımadası - Bir AF B aa Şi — Yazan: — V. Çörçil nın zaptı tamamiyle müşkül bir takip olunacağının tayini için Yunan bahriyesiyle ve erkânı in 1 amirallık, nasıl bir harbiyesiyle müzakereleri za - ruri görmektedir. Siyasi mülâ- hazalar bu iki hükümetin kara- muallâktır. unan hükümeti size tek- lif ederse derhal müzakereye hareket olduğu cevabımı ver - haşlamanıza amirallık müsaa - di. Bunun için 60 bin kişiyeih- 6 eder. Esas i v 3 , € der. Esas itibariyle i - tiyaç olduğu gibi bunun - otuz Ha ür bininin harekât derhal ihraç anda bunların ad dilmesi, mümkün olduğu kadar büyük yeni ihraç he müsaid olmak üzeri en ele veçir- mesi, nakliye gemilerinin diğer otuz bin kişiyi Yunanistandan n noktai nazarı şudur. “Alman ve Türk harp ge - milerine karşı kat'i ve nihaf bir tefevvuk temin edebilmek üzere Yunan filosuna takviye kuvveti olarak, harp - gemileri verilecektir. İndomitable ami- ral gemisi olacak ve Yunan - alıp getirmelerine kadar, bir - tngiliz geti , bir tngiliz müttehit filolarının ku- hafta müddetle kilerini mandası size tevdi edilecektir. muhafaza etmeleri lâzım, Eğer vaziyet icap ederse, su ve- Bu esas dairı / hareket ya bu gemilerle emriniz altında- mümkün gibi göründü. Yunan- ki filo takviye olunacaktır. hlar, kendilerinden istenen kuv- vetin icap ederse çok daha faz- lasını temin edebilirlerdi, Türkiyeyi kalbinden vur- mak Üzere hazırlık .. iciye nezaretinin taavibi ile Yunanistandaki bahri he - yetimizin r amiral Kerr'e şu telgrafı çektim. 4 eylül 1914 irkiye ile müttefik İngil - tere ve Yunanistan arasında bir harp çıkması ihtimaline kar - VEVERERERGİİ C DDT İ GUU K RAKARAU DY “Türkiyeye doğru ve keskin r hücuma geçmek metodunu ip edebilmeniz için (mese- vurmak bi â doğruca kalbinden üzere) Yul re hâkimiyetimiz libolu yarımadasını işgal ede- cektir. Bu vakıa, Çanakkaleyi bize açarak, İngiliz Yunan losunun Marmara denizine gir- mesine, Türk - Alman harp ge- mileri ile çarpışıp onları batır- mamıza mi nokt said olacaktır. Bu dan, Rus filosu ile ve Rus vi kuvvetleri ile temas to- AFT vA'DE AUA min ederek eder: Yi saiti dar zamanda siyaset | teklif olunacak mıdir?” cağız. Amirallık şunları - ten man askeri ve bi derhal bu askeri te bu husus- i yrını siniz; Böyle bir istilâyı tatbik re Jâzım olan k: vetin neden ibaret olduğu ve askeri nakliyatı emniyetle y: pabilmemiz icin neye ih lunduğu hakkındaki k: zi bildiresiniz. kliyat için icap eden ve mi tedarik etmeliyiz yoksa Yunanistan bu işi ne k ve ne di Y kadar başarabilir? tedbir Kontramiralın cevabi bana 9 eyiülde geldi *“Yunan erkânı harbiyesi tel grafınızın muhtevasını - tetk etti. Ben de onlarla birlikte, kanaatteyim ki, eğer Bul, tan Yunanistana hücum etmiye- cek olursa, Yunanlılar, kendi ellerindeki kuvvetlerle Gelibolu- yu alabilirler. Yunanistan a zamanda bütün kudretiy kiyeye hücum ederken Bul: stana mukavemet Bulgaristan hususund. bul etmiy ıkarıdaki kayıt ve şartla Gelibolunun zaptı plânı hazır- dir. *“Yunanistan kataatın nakli i- çin vapurlar temin edebilir- İki harp kruvazörü, bir hima kruvazörü ve üç kruvazörle bir destroyer filotillâsından mü - rekkep bir filo nakliyatı hima- ye için lâzımdır. Erkânı harbiye ile birlikte ben bu plânı tekem - mül ettirmiştik; fakat Türkiye nin seferberliği ve Alman gemi lerini elde etmesi üzerine tet - kiklerimizi genişletiyoruz.” Bir ordu araniyor Kontramiral İskenderun ha- ğ ede n - bitaraf ka ki teminatını da k: ktir. valisinde de bir hareketten bah- sediyordu. (Arkası var) ) ğ € Â ğ şu h

Bu sayıdan diğer sayfalar: