1 Mart 1948 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

1 Mart 1948 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ı 'IART 19*5 I slâm larıhımn En Meraklı dahıslerıı slâmda mezhebler ve fırkalar nasıl doğdu? İMuaviye hakkırda çeşidli malü: aid bir kehane — Muaviyenin müşavirleri — İslâmda ilk B Tüşvet kapısı 68 Yazan:M?. RAİF OGAN #zcaranANAne ârSAANCeAEDE EasanAA LEK Y anea — Ben, dedi mescidde halka bir hutbe vereceğim.Eğer içiniz den biri sözümü kesmeğe kal - karsa, daha söze başlamadan kellesini uçurturum, Vakit kaybetmeden o gece, halkı mescide toplattı. Mescidin içerisi silâhlı adamlarile dol - muştu. İtiraz edebileceklerden her hirinin baş ucunda, eli kılı- cının kabzesinde hazır vaziyet- te bir 'ılıım bekliyordu. Muavi nbere çıkıp oğlu Yezidin tini, Üstün ahlâkını(!) bir sok metheyledikten sonra: — Şam halkı hepsi oğluma biat eylediler ve buranın bü- yükleri dahi biat ettiler. Deyince, kimse ağız acama O gece kalkıp Sama döndü di Muaviye gidince. sözü geçen zat ler — Biz Yezide biat etmemiş- Dedilerse de bu söze bir cok ları inanmadılar bile! İş işten germişti. z Muavive: oğlu Yezide biatı temin evledikten sonra araların da sÂvle bir konuşma geçiyor Yezid: — Baba, anlamıvorum. Halk | HMe biz karşılıkl birbirimizi mi aldatıyoruz. voksa #adece biz mi onları kandırış — Sen, divor, gaye mağa bak. Kimin kimi aldattığı nı düşünme. Neticevi kendi le -| hine sağladıktan sonra, artık hanzi tarafın aldandığına hük medebilirsin! Bu konuşma ister hakikât, isterse tarih sahifelerini süsli -| yen bir rivayet olsun, Muaviye | hip bötümrnayatı boyunca tatbi | Kine ehemmiyet verdiği bir ha reket tarzı olduğunda şüpheye | düşülemez. Artık Muaviye —müsteriht Tstedikleri gerçekleşmisti. Bül tün rakiblerini ezmişti. Devleti günden güne kuvvet buluyordu | Satveti; sarkı Roma ;imparato- | runu havuç koparır gibi tahtın- dan sökün atacak ve onu do - muz cobanı yavabilecek, kudre te erişmisti. Fütuhat arkasında kosan ordularının muzaffarivet | haberleri, Sam sarayının muh - tesem kubhelerinde akisler va-| ratıyordu. İslâm devleti hudud ları her e#ün daha fazla genişli yor ve iht Emirilmü'minin, | askerleri zaferden zafere vürür ken devletin idari ve medeni teslilât ve tanzimatını itmam ve ikmalde muvaffakiyetli ham | leler vanıvardı. | Nihavet: her fâni için mu -| kadder Âkihet ila o da Vnıv*sılw.'.W tı. Bu büyük İslâm hiikümdarı | ölümü de metanet ve tecelliid i le karsılamıstır. Ölmeden “ön -| ce ozlu Yezide vasiveti cok m . Onun hakim ve ilel Fer Sabah: F kracı Demokrat Purti top'antısında (Baştarafı 2 incide) maddenin ilgası key- a sualler sormaya ikal- | karsayna yanarım? | — 0 cihotlere “pek — yanaşmazsın. | ÇünkÜüMsaydığın “bu -üç amesalonin sal. tından da- Çapanoklu çıkabilir. Sen sade benim dediklerimi yapmıya gay. rel et, alt tarafına karışma, | — Oldu mut yü beyetendi! Ben böy le hareket edersem Gönel Sekreterden emir alıp kürsüye Mırlamış *Halk Par tti bir hatilden <no arkım - kalır? Ben üsterim. ki “dinleyicilerime <ina: Bim şeylerden hahsedeyim hdığım şöylere inandırmaya gayret mahud (18) in; ve onları | Başkan benim ji Babah: Firdöne Ve ayrı gayri insanlar oldukla-, zmIyanlamış olacak ki Şu Malde seni heyhüde rahatsız cıların etirimişimi dedi, Partiden olmadığını Kçin hu BürSÜdE istediğin şekilde ko< Nuşasıyascağını clbet takdir edersin. | Düşünmeden , cevabı. yetiştirdim: bilirsiniz. Ancak partiden fa da dstadikteri şekilde konu n Par dini n bursuni Muaviye: ( | bu mleiıllv“ mat — Muaviyenin doğuşuna nasil açıldı? gören bir devlet adamı olduğu-| u kesin açıklatır. Yezide, — Oğlum, diyor, kendimden sonra, senin bütün işlerini yolu na koydum. Sana kudretli bir devlet hazırladım. Arab ve A -| cemden(1) isyan çıkarabilecek lerin kafâlarmı ezdim, hep: ni | sana itaat ettirdim. Bunlardan hiç birinin sana karşı duracak- larından korkmam. Yalnız dört kişiden çekinirim. Bunlar; Hü -| seyin bin Ali, Abdullah bin Ö-| mer, Abdullah bin Zübeyr, Ab - dullah bin Caferdirler. İrak aha lisi mutlaka Hüseyini kışkırta - caklardır. Eğer ona zafer bulur san affet ve lütfile muamele ev | le. Hem akrabamızdır, hem bü- yük hakkı vardır. İ Abdullah bin Ömer, ikendini | ibadete vermiş bir zattır, dün - ya ile ilişiğini kesmiştir, ondan korkulmaz. İbni Cafere gelince: O da za | manını hoş geçirmesi düşünen adamdır. Kadın ve eülün eğlen- mekten baska isteği yoktur İhsan ile onu elde tutabilir- sin. * (Devamı var) (1) Araplar: Arab olmavan sair bütün milletlere «Acemv derler. Buradaki «Acem» sözü münhasıran İranlı mânasına a- lınmamalıdır. İnşaat kongr si (Bastarafı 1 incide) da hiç bir beraberlik bulunma - maktadır. Çok kere bir daire - nin kabul ettiği prensipleri, di- ğer biri reddetmektedir. Yakında Ankarada toplana - cak elan inşaat kong:si bu hâ taları topyekün düzeltecektir. Bu Mmeyonda kangre, ayni fiat a| nalizleri, ayni teknik şartlaşma lar. mühendis ve mimarların yapacakları işlere mukabil ala cakları ücretlerin tarifelerini tesbit edecektir. 'Bugüne kadar yeter derecede etüd edilmemiş olan temel ve zemin meselesi de ayrıca ele alınmış bulunmak tadır. Bunun gibi, Bayındırlık 'Bakanlığınca son defa hazırlan-| mış olan yer sarsıntısı ülkeler nin yeni yapı talimatnamesi de | koncteye arzedilecektir. Bunun icinde seylâb bölgeleri de var - dır Kongrede ele alınacak en nemli;meselelerden biri de şehir lerimizin imar işlerinin tanzimi olacaktır. İmar plârlarının tan- zimine esas <alacak, gehirlerin hali hazır haritalarının alınma sına «id her tünlü teknik aza: ar hucünün ihtiyaclarına göre düşünülmüs buhunmaktadır. Ke zâ (imar mlânlarının tanziminde yurdumuzun bugünku durumu ve imikânları ele alınarak ana prensiwler tesbit edilmistir. Kangrenin bunların dışında yurdum her tarafında kendisini Şiddetle hissettirmekte — olan! mesken dâvası üzerinde alınma sı lâzım gelen tedbirler hakkın- da karar vermesi gündeme a - hnmıstır. Bu kangre üzerinde bupüne kadar calısmıs bulunan belediveci. iktisadcı, bankacı 8l bi jmuhtelif “htisas sahiblerinin fikir ve mittalâalarına müra - caat edilmistir. Konere, bu.ko - nular üzerinde verilmis olan ra porları da inarlivecekti! İstanbul, Ankara ve-diğer bü yük şehirlerimizde ucuz ev inşa atı kongrenin başlıca mevzuu -0 lacaktır. * Mart Sonuna Kedar —— ATLE dergisine Mayısta çek IBU altın piyangosuna ——amanma zonmmn ee 2 yıllık abone bedeli 4 | Yapı Kredi Banka. İkramiyeli Aile Cü: ı çin yalnız * w Yakın geçmişe YENİ SABPAH bir bakış!.. (Baştarafı 1 incide) dan, aknabası Ziraat Vekillerinden birinin delâletile İstanbul - Emni- yet Sandığı Müdür Muavinliğine naklediyor. Dişci mektebi mezunu olan Vakif, hukuk tahsilini yap- mak lüzumunu hissederek, Hukuk Fakültesine giriyor ve şahadetna- meli olarak çıkıyor. Hukukculuk hevesile, Emniyet Sandığı hukuk servisinde, avukat Suad Hayriyi kafadar olarak seçi- yor. Ve arkadaşlıklarını — ilerleti- yor. Az bir zaman sonra, Suad Hay- ri mebus intihab edilerek Sandı tan ayrılıyor. Fakat derhal - bul (Halk Fırkası müfettişliğine ge tiriliyor. 1f Çakmurun yıldızı bu t Tihte-parlamıştır. Belediye Koop ratifi organizatörlüğü, — Bele Meclisi âzalığı, varlık vergisi ta-| hakkuku ikomisyonu âzalığı, bir kelime ile Fırka müfettişinin en| emniyetli portparolü mevkiine ge- liyor. Blindeki Suad Ha, pasapartile ticari, iktısadi, sınai ve hattâ ic mai mevzulara bihakkin (!) mü- dahale eden Hot sosyetenin müb- tedisi Çakmurda bir tereddüd hâsıl oluyor. ü Emniyet Sandığı “Müdür (Mua vinliğinde 180 lira maaş ile zekâ sını, faaliyetini ve nihayet ömrü- nü heder etmek? En mühim- Vekâletlerden ne getirileceği propagandası hakkuk edince, içli ve dışlı eski arkadaş Suad HayriAnkaraya İn- hisarlar Vekilliğine gidiyor. Bebekteki vedâ ziyafetlerinde, nihayet, sandık mı?.. ticaret mi? tereddüdü ortadan kalkıyor. San- dıktan istifa, Vâkıf Çakmur tü car, Zevâtıâliyenin mahfeli vaziyeti- 'ne giren Bebek yalısında, müteka- bil “menfaatlere “istinad-eden dbır kombinezon neticesinde bir ke te fabrikasının larından elde edilen küçük bir pur santaja dayanılarak Fındıklıda bir kereste ardiyesi ve “Galatada iki odalı bir yazıhane açılıyor. ELKÂSİBÜ HABİBÜLLAH Yeni yeni dostlarla, punkt sa: atli randevularda, ve bilhassa 'İn: Hlisar-vekili ile olan sıkı ve sami-| mi dostlüktürik Mevemi — olduğu| propagandası, milyonluk işler, bü- Yük işlerde yalnız para ve zekânın kifayet etmiyeceği nazariyelel tüccarlığın hususiyetleri, — toplan- tıların başlıca nazari ve ameli-mev zular üzerinde müdavelei efkârda bulunulmaktadır. İşte bu esnada küçük iki iş: (1) İnhisarlara tatkal vermek (2) ka- uçuk şirketi faaliyeti. Maksadı tegekküle nazaran, pek hem pek mütevazi, basit ve hattü enteresan olmıyan bir iş. —Fakat akmazsa damlar. Kedinin fareyi beklediği —gibi püsuda intizar. 'Nihayet vakti sa- | adet erişiyor. 1943, 1944, 1945 yılları için Kib rit İnhisarına lüzumlu olan tom- ruğun isatın alınacağı, haberi al niyor. Bir taraftan Ankara seyahatle- ri 'tevali sederken diğer taraftan parası çok ortaklar aranıyor. N buna da talih yaver oluyor Fazıl Verdi, iki-mahdumu Ne | | | | y ta- «imtiyazlı - satış: ha Ve jad rdi ve Ferruh Verdi bir his- se, İsmail Baykut 'bir hisze, Mah- mud Kefeli bir hisse ve Vâkıf Ça mur bir hisse ile ve hususi muka- vele 'ile (noterden bile tasdik et- tirilmiyor) hususi bir sirket kuru- yorlar ve işe başlıyorlar. Tabii hu- | susi mukavele mucibince, kibrit işletmesine verilecek beher metre mikâbdan hususi masraf (!) ola- rak on lira Vâkıf Çakmura verile- cek, kendisi şirketin dördüncü o1 tağı olarak temettüden yüzde mi beş alacak ve sermaye olarak koyması lâzım gelen 12.500 lirayı Ankara seyahatleri, müzakere- ler ve nihayet ilk beş bin metremi- | kâblik tomruk ihale ediliyor. He sab xneticesinde 57000 lira hususi masrafdan sonra kalan yüz bin li- ra da dört ortak arasında 25000 Jira olarak taksim ediliyor İkinci ihale yine Fazıl Verdi na: mına- y ve bu ihale nada formalitesi -biten Tomkal ketine devrediliyor. iliyor 0 es- ir- Mukavelenin ikincisinin yapılma | esnasında hususi maaraflardan | Jolayı gerikler arasında bir anlaş- lik h geliyorsa da, Vükı- 1 fetaneti bunu da hall: kâfi geliyor. Fakat bu sırada bir üncü n leyi- başka - birile nak çarelerini aramaktan “da İşte * aile: | bağlanmış olan Hüsnü Ulus hkr; lifine (daha ucuz teklifler varken) | yirmi bin metremikâblik - tomruk ihale, ediliyor | Hususi masıfların — istifadecisi | hissesini peşin alıyor fakat tesli-| mat ftamamile ilamıyor, — zira| ihbar vesaire tahkikat açılmasını | icab şettirmektedir Tahkikat yapılırken hisse darın mevcudiyetini r ettiği ilk husu$i mukavelenin imzalı sı retini İsmail Baykut müfettişlere | tevdi ediyor. Tedkikat 'tâmik edil- | dikce işin gizli kısımları meydana | çıkıyor ve nihayet Anayasa ve A-| dalet komisyonlarından - kurulan | karma komisyonu, Suadl Hayıi Ür| güblü ile 40 suç arkadaşının Di- vânı Âliye ni aşağıdaki cbeb | lerden dolayı kararlaştırıyor. L(1) Tomkal mukavelesinin ida re aleyhine yapılan tâğilâtını tas- dik ve bilâ temdidini kabul ey- lemek (2) 1945 yılı tomruk tihti- yacını kasden artınmak, İşin | tek tek müteahhide verilmesini te-| main etmek, (4) İş sadece nakliye| müteahhidliğinden suretle - eksiltmeye (5) Eksiltmeyi pek manda icra ettii (6) Orman Genel Müdüriyetile vaktinde te-| mas ederek tomruk fiyatım tesbit ettirmemek, bu yolda sonradan ya | zılan tezkere cevabı alınmadan işi eksiltmeye çıkarmak 1T7) 'En mü- | said teklif sahibi Hüsnü Ulus ol-| madığı yolundaki münakaşaya vâ-| kıf olmuşken bilâtedkik — işi Hüsnü Ulusa yapilan ihale bedeli- yüksek olduğu Orman Müdi nün ihaleden sonra yazdığı tezkereden anlaşıldığı halde tom- rukların ve teminatın vaktünde stes, lim veya yatırılmaması gibi müte- ibaretken bu çikarmamak, | kısa bir za-| addid defalar mukaveleye riayet- sizlikler vukubulmasına rağmen bağlantının bozulmasına — gitme- mek, (9) Hüsnü Ulus nakliye mü- teahhidi olmadığına göre Orman Genel Müdürlüğüne yatırılması mü teahhidi ilgilendiren tomruk temi natını idareye yüklemek, (10) Bi- lâkis Hüsnü Ulusun nakliye mütc- ahhidi solduğu hakkında ve kendi- sine avans verilmediği yolunda ha- kikat “hilâfina “yazllar “yammlak, (11) Kibrit idaresini ilgilendirmi- “yen bir milyon liradan fazla sarfi- | yatı Kübrit sdaresine yaptırmak | | Görülüyor ki; Yâakıf —Çakmur eski arkadaşı, eski İnhisar Vekili | Suad Hayri 'Ürgüblü ile el ele ve- rerek Vekülete aid üç bes işi hüs- nü neticeye âsal vetmişlerdir. İşteYüce Divan önünde karara bağlanacak memleket ve — devlet işi budul Fusya, “Türkiye engelini,, kınmağa teşehbüe ederse... (Baştaralı 1 incide) se Rusya için son derece önem-| lidir. | İkinci büyük hareket i: a nâkkale boğazının Âkdeniz cihe | tinde mpvkx almak için Yunanis | tan - Türkiye — İran engelini kırıp geçmektir. İtalya ve Pransadaki komi nist kontrolunu tamamile - ele | geçirmek için de Almanya ve A yusturyadaki İngiliz - Ameri - kan - Fransız cephesini çevir - mek üçüncü hareketi teşkil et -| mektedir. ahidler tarafından en çök beklenen hareket, Rusların | îwlyayn girmeleridir. | İtalya, Rusların Fransaya | girmeğe çalışmaları için ideal bir yerdir. Böyle bir durum, kar gısında, Ruslar Yunanistân we Türkiyeye Amerikan yardımı - nın yapılmasını sönüyebilecek - lerdir. Ruslar Fransaya girdi leri takdirde Amerikanın Türki | yeyi ve Yunanistanı destekle - imesi imkânsız olur. | Amerikan resmi şahsiy: Avusturya barış muahedesinin | imzalanmasını süratlendirecek | bütün Rus hareketlerini yakın - kından takib ediyorlar. Avus - turya barış anlaşması imzala - nırsa, batı devletleri kıtaları ge| riye gekilecek ve bu resmi şahsi yetlerin dediklerine göre, Avus turya komünistler tarafından | yutulacaktır. STALİNİN WFİNLANDİYAY. VERDİĞİ NOTA Helsinki 29 (A. P.) — lândiya 'Sovyet Ruoya & nin irızalanmasını istiyo> $ lin nin Fin cumhuzbaşkanı Ju-| Basına zincir (Baştarafı 1 incide) nimsemiş göründüğü bu yazıya müteveffa Ruzveltin eşi bayan Eleanor Ruzvelt'in şu vecizesile başlanıyor: «kontrollu matbuat hafif bir kokusu olan bayat yu murtaya benzer. Ve bu hafif ko kudur ki o yumurta ile hazırla nan yemekleri yenilmez bir ha- le getirir.» Bu mukaddimeden — sonra L'İllustre yazısına şöyle devam ediyor:. « Federal mahkeme, gçeşidli |* basın dâvaları dolayısile, son Za| manlarda bir takım kararlar verdi. Ve bu kararlar tam mâ- nasile gercek basın hürriyeti hakkında, İsvicrede derin endi- seler uyandırdı. Bu yüzdendir ki biz de bürl n « ge'da garbi bir birile karsı karsıva bırakan bir meselevi -aydınlatmak suretile| okurlarımızın tam bir fikir edin melerini sağlamavı — düsündük. Zira bu mesele bütün insanlığın dâvesıdır. İsvicreli gazete bu mukaddi Aünvada hürriv ve demakrasi ideallerinin niha- vet kat'i 4 Slavacak #ihi eörünen müttefiklerin za - farindan ganrn nasıl alım da ga- Jih Rusvanın Tiharal hir vola sa pacağı vel bilâlriş Aüönvavı, Aarin va acılmaz . Kir maiirnmla a hir #gHkAa valıma meden sonra zaferini Birmis olAnAamu anlatmalta ve vazısına sövle devam etmekte - dir “Bu , mücadelenin gavesinin etisadi telâkkinin birbirile çarpısmasından ibaret olduğu - nu sanmak hatalı bir 0- lur. Filvaki anlasmazlığın en ba | riz arâzı bize vek acık bir swet te gösterivar ki şahidi olduğu- muz mücadelenin gavesi insan haklarının korunmasıdır we bu haklardan birincisi ve ven büvü- Fit de-insanların serbestee ve| hie bir kavda tâbi olmaksızın fi | kirlerini ifade edehilmeleridir| vebu hak sivasi sahava “Rasın Hüvriveti> ile aksettirilebi Fakat bir hasın hiirriveti ni- metinden bucüin dünvanın an - cak ürte hiri istifade edehilmek te. saemive talan Ürte iki kısmın matbuatı hükümetler tarafın -| dan va #kantrol edilmette> va < hudda «sevk ve idare olunmak - tar dir. | <L'İllmetrer — nin haritasına | göre hakiki basın hümrivetine sahih olan illkeler Birlesik A - merika, Büvük Britanva, Frnııw sa, İtalva, Tekandinavva mem- leketleri, Belcika, — Hollanda,| Lüksembüre —Surive, Avıstu -| ralva, Yeni Zelanda. Cenubi AT rikadır ve bu memleketler dün yanın yüzde 35 ni teşkil etmek-| tedir | «Kontrollu basın> rejimini yaşayan memleketler ise, Firi -| İandiva, isgal altindaki Alman va, Yunanistan, Türkiye, Mısır, | Hindistan. Çin, Javonya, Arjan | tin ve diğer Cennbi ve Merkezi Amerika cumhuriyetleridir ki| bu ülkeler de dünvanın yüzde iR ni kanlamaktadır. | Dünvanın gerive kalan vü: de ellisini ise «sevk-i idarel rejimin hüküm sürdüğü Sovvet Rusva. (Rumanva, Yuroslavva, Arnavudluk. Macaristan &ihi doğrudan doğruna Moskof nü- fuzu altımda bulunan ilkelerle İsnanva, Pohtetiz. Arahistan #i hi totAliter vetimlerin hâlsim bu hmduğn memleketler teşkil et- mektedi Uudağ tesislerinden — şikâyet (Baştarafı 4 üncüde! teyi valiye imza ettirerek belediye yi nasıl hiçe saydnız. 4 - Beden "Terbiyesi Umum (Mü| dürlüğünce ve Di lübünce yapılan bu sığnakları elinizde hiç bir mukavele yakken hangi kantı | na göre İşgal ederek, yatak-ve ku| zu yiyecek 3, — liradır diye gir fiyat | koyarak.sayın valiye imza, ettirdi niz listeye bunu nasıl ithal ettiniz? Yüce Divan bugün toplanıyor (Baştarafı 1 incide) Akenllu, Ekrem Necmi İnel, Ab- dülbaki Bilimer, Mehmed Ali Se l—l fi, Oton Andriyadis, Atıf Çakmur, | Ömer Vefik Yaltkaya, Cemâl Ci velek, Kemal Hilmi Sara Nu reddin Esad Ulu: Tevfik Taşçcı, | Fikri Fescioğlu, al Süleyman Vaner iki Ki Ragib Kara-| Kemal (Hakgüder, Murad Ak-| yüz,"Hüsnü Ulus. | Divanda zabıt kâtibliği için ste-| bulundurulacağı gibi | te Nüzım Batur no yazanlar londa - ayrıca lmuştur h in6r mikrofon tesisa ho Paasikiviye gönderdiği mota| —— ——— mu!tev günü Finle-| u *’I_u-_ : slan Aıle Saz a n me ti Pazar gün!'e “Eski Novotni,, #a SAYFA: U D. P. Be Beykoz toplantısı (Baştarafı 1 incide) lete geçince işsizlik ve malşet sıkımi tısı başladı. Şimdi ki orman kanu nu nâtamamdır. Tatbikatında bü yük aksaklıklar vardır.» Zeeriya Onur adında bir D. P. li de şöyle konuşmuştur: DILEKLERİMİZ NE ZAMAN TAHAKKUK EDECEK Dertlerimizi size, 2 yıldır söylüyoruz. Dileklerimizin ne Za- man tahakkuk edeceğini söylemek zamanı gelmiştir. Hürriyet Misakının tatbik edile- ceği zamanı biz biliriz, buyuruyor lar. Buna inanmıyoruz. Fakat bize kati bir zaman söylenebilinir mi a caba «HAKKIMIZI İSTİYORUZ, BİZE KAPIYI GÖSTERİYORLAR!.» Abidin adında bir başka genç: « — İşçi olduğum için övünmek istiyorum. Fakat, buna dilim var mıyor. Şima kadar ıstırap için de yuğrulduk, bizi kurtarın! Hakkımızı İstiyoruz. kanzşımıza yumruk çıkıyor; bize kapıyı gösteri Beykozun yüzde doksanbeşi kun dura fabrikasında Işçidir. Fabrika da iki bin işçinin prim hakkını, el Hi tane memura veriyorlar» demiş- tir. Akif adında bir D: P. li de: hükü met makanizmasının- bozukluğunu; milletin netici takatsiz kaldığı, C. H. P. nin etra fına muhterisleri toplamış olduğu nu, topyekün müthiş bir çıkımaza girilmiş — bulunduğunu İleri sür- dükten sonra; «Partimiz elemanla rı tarafından yapılan yüksek vait dlerin de, millet muvacehesinde yeri ne getirilmesini Istiyoruz» demiştir. CEÂL BAYAR KÜRSÜDE Bilâhare/ öne sürülen dert ve di lekleri açıklamak üzere söz istiyen Genel Başkan Celâl Bayar, şunları söylemiştir: « — Dertlerinizi can kulağı dinledim. Milli dert ve dilekleriniz hakkın daki noktainazarımı arzetmek iste rim. ile ORMAN DÂVASI Önce orman dâvasını ele alalım, valtler peşinde | Ormanlarımızın, büyük servetleri- mizden biri olduğu, su götürmez bir hakikâttır. D. P, kurulduğu andan İtibaren, | bu. meseleyi, en geniş şekilde ele #91 mış bülunüyor. Onun, halle muh- taç büyük bir dâva olduğuna ina niyor! , 8 Bu dâvadaki izdırabin büyüklüğü ne inanıyoruz. Maişetlerini binbir | güçlük içerisinde temine c.'ı_lış:m va ZATOKNS| YELNNETENETE — TOT3 'tandaşlı İhtiyaca uygun bir kanunun ya Pılması için elden geleni esirgemi yeceğiz. Eldeki orman kanunu çok eksik tir. Onu hiç olmazsa islâh ve tan zim etmek mecburiyetindeyiz. Arkadaşlar, — söylemekle, mak ayrı ayrı şeylerdir. Yukarıda işaret edilen mesele- leri lâyıkile, milletin arzusu veç- hile |halletmek için iktidarı ele x- mamız lâzımdır. Bunun için de seçimlerde muvaf- fak olmak azmindeyiz. Halen, hükümeti, ancak zoylı- yabiliyoruz. Bu da kâfidir. Fakat, inandığınız bir düyanızı bizzat ted kik setmekteki başarı daha zevkli ve esaslıdır. AÜHWDİLÂF MEVZUU yap- Partimiz içinde cereyan etmek- te-olduğu söylenen ihtilâf mevzu- unu Adnan Menderes arkadaşımız biraz sonra size izah edecektir. Diyorlar ki, D. P. iç ihtilâftan dolayı sıntıya vacaktır. GELSİNLER 'DE GÖRSÜNLER. Bunu zannedenler, gelsinler “de, sizin şuradaki heyecan, * bağlılık ve dâvaya olan aşkımızı görsünler, Bütün ihtilâfı; sizi 'temsil edecek- lere Ankarada, açıklıyacağız. 'O vakit, inanacaklardır ki; D, P. milletin içinde granitleşmiş bir kaledir. Onun en ufak bir zerresi- | ni ,bile koparmağa kimse mukte- dir değildir. D. P.>milletin arzularının tercü- | manı değil, timsali halindedir. Bütün milletin iztırabını yüklen bulunuyoruz. 'Bunun yanında, Vefat Şehrimiz Lüccarlarından emekli binbaşı Mudanyalı “Vasfi 'Başaran 29 Şubat 948 saat birde âni olarak hakkın rahmetine — kavuşmuştur. 1 Mart 948 Pazartesi günü öğle na mazını müteakip'Beyazıd Camilin- | de namazı kilmdiktan-sonra”Edirne kapı şehldliğinde ebedi Istirahatkâ fma — birakılacaktır. Çok kederli allesine baş sağlığı dileriz. | | mığın dertleri ile gereği | Salonu | en muhteşen saz | içkisiz aile matinesi — C DGKENDD AA İ büyük bir mesuliyet de bize rükck dir. TUTTUĞUMUZ YOL HÜSRAN YOLU DEĞİLDİR Fakat muvaffak olacağımıza : nanıyoruz. Tuttuğumuz yol, hüs ran yolu değildir. Gaflete düşme: den 12 Temmuz -beyannamesinin tahakkukuna çalışıyoruz. ÖDENEKLER MESELESİ Ödenekler meselesine temas et tiniz. Bu husustaki - şahst fikrim şuydu: Biz, D. P. olarak, büdcedâ tasarruf prensibini ele almıştık, Buna riayeti vecibe bildik. Zam- mıin, tasarrüf —prensipi yanmda yeri olmıyacağı kanaatine vardık. Hususi bir tebliğ yayınlıyarak, at« kadaşlarımızdan zamları almama- larını “istedik. Fakat, ilk olarak, bunda muvafı fâk olamadık. Parti namına, güzel ve asil bir jest yapamadık. (Çok yazık Sesleri). HÜRRİYET MİSAKI Hürriyet Misakını tahakkuk et tirmek istiyoruz. Bunun için gerektiği yerde şid. det, gerektiği yerde de —mülüye- met politikası takib edeceğiz. Seçim kanynu “da, arzunuz — ve arzumuz veçhile yeniden yapılma- dıkca, #eçimlere iştirâk etmiyece- ğiz. Hülâsa olarak D. P. sarsılma- mıştır. “Buna müsaid dahi değil- Korkumuz yok! — Düvası size vanan kuüvvetin neden pervası olur! ŞAHIS DAVASI PEŞİNDE OLA- NIN ALLAH'BELÂSINI VERSİN Şahıs dâvası peşinde değiliz. Şah si ihtirasi olanın Allah yüz bin ke Z belâsını versin! (Şiddetli alkış- lar) ADNAN MENDERESİN SÖZLERİ Söz alan Adnan Menderes de şunları #öylemiştir. — Partiye bağlılığımız beni he yecana sürüklüyor. Size gunu söy lemak isterim: Zaferimizi kutluyacağımız sı rada, bozgun yaratanlar, diye, suçlu aramaya gidiyoruz. Bu 'bozgun havasından sıyrıl mak için, önce baş kaldıran de magojiyi ezmek lâzımdır. Bu-de magoji Zzihniyeti bütün memle keti sarmıştır. (Onun 'başını ez- mediğimiz takdirde husufa gide Kiz. Bizedeğil, getirdiğimiz sis- tce 2, açtıfımız düvaya dnanm. Aktidarı Kendimize' Râm ettik. Şumu davnutmayın ki, biz i tidara vâm olmuş -değiliz. D. P. iktidarı kendisine râm etmiştir. Muhasımlarımız bizi kıskanı yorlar, bunu içimizden de des. teklemek istiyenleri hududları - mızin dışına — çıkaracağız. Bu parti,“Şu on'beş kişinin malı de gildir. Demokrat Parti Genel kurulu &lli defa secilebilir. Maksad ayrtlıkları, kati tas fiyeve muhtactır! Bunları da yi ne demokratik usullerle vanaca ğız. Halledemezsek esaslı me - todlara baş vuracağız. Fuad Hulüsi Komuşwvor Bilâhare, söz istiyen Funsd Hnlüsi 'Demirelli; *Türtr Türküm, ödeneğimi de AdeAim> diverek parti içinde hie Wi ihti lâf mevcut — olmadığını: peşiride koştilan dâvalemda ada letin elden hırakılmaması gere tiğini izah etmistir. Karaosman 'Oğlu Divor H D. P. Genel Tdare Kurulan « dan Fevzi Lütfi Karaosmannö- lu da şunları söylemisti. — Dâvamız açıklık dâvası- dır. Hangi uzvumuz - hastalığa tutulursa, onu saklamadan mev dana çıkarmak en birinci şiarı mız olmalı; ayıplar kusurlar a giklanmalıdır. Partimizin buhran gesirdiği ni itiraf etmek zorundayız. Şu- radan, buradan gelen taarruzla Ta şahidiz. Bubühranm sebeble ri, partimizin muvaffak olduğu anlardanberi 'devam edegelen kıskançlıklardır. Muhtemol Partilerg Karşı Bu memlekette kurulacak her türlü-meşru ve civanmert e lemanlardan -mürekkeb bir par- tiye, biz de müzaheret ederiz.. Fakat gayri»meşru bir partiye D. P.»meydan veremez. Bizden. Hikmet Bayuru şu - nu bunu koparmak - iüstüyorlar. İkilik yaratmak istiyorlar; kıs men istifa setmiş vasiyette kıs men dışarıda weya tammrile i - çimizdedirler. Bilhassa İki Kisi İstifa sedenler içinden sa ikisini partiye asla-a!n için bir tamim neşrettik. Adalete sadık kalac haysiyet -divanımız le geldi. A. (Kemal beyaz oy me lamadı. Adnan Menderes huhran bi- xaz vardır dedi. Demirelli hiç yoktur dedi. Buhranı saklamak doğru değildir. 35 ,kişi ödenek avrıcı ha ilinin Biliv ini duhirelea- verdi, ödeneği vermiyen daha 19 kişi var. (teessüf olu S leri) Bilâhare yemek t N - mış, ve Ü upa J Bayar ve arkadaşl köylerini d iyaret €

Bu sayıdan diğer sayfalar: