8 Nisan 1948 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2

8 Nisan 1948 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAYFA: » —”38— Bu hali gördükçe kendi dışlarında kalan şahsiyet sahibi ve kudret- |i insanları bile memleket hizmetinden mahrum bırakan bu garib ikti- Gar partisinin yaptıkları fenalıktan adetâ iğreniyorduk, EKALLİYETLERLE TEMASLAR Ekalliyetlerin hükümet ve millet işlerine iştirâki de yalmız prog- ramlarımızda değil, ruh ve vicdanlarımızda da bağdaş kurmuş bir ka- naat şeklinde oturuyordu. Bunda en ziyade - iyi bir vataadaş olmak kaydile - kendi 'din ve ırkdaşları arasında kıymet ve emniyet kazan- Mmış olanların seçilmesine yol-açmak için bir taraftan da bunlarla te- mas ediyorduk. İdare kurulumuz, bilhassa ben, işçilerle küçük sanat sahiplerinin de mesleki himayelerini mümkün olduğu kadar temine çok. ehemmi- yet veriyorduk. Bunun için de bu işçi teşekküllerine birer tezkere ya- zarak merkez binasında: müzakere ve istişareye yol açmak istiyordum. Bütün bu teşekküller - istatülerile - Halk Partisinin birer şubesi ha- line sokulmasına rağmen - küle yakın bir ekseriyetle, — tarafdarımız oldukları ve iş bizlerden ziyade kendilerine faydalı olduğu halde iş- lerinden olacakları kanaatile bir türlü davetimize — icabet edemiyor, edenler de aralarında uyuşamıyarak çekilip gidiyordu. XÜZLERİN HUDUDUNU AŞAN VASITALI MÜRACAATLAR Biz, bütün kuvvetimizi, Halk Partisi gibi yukarıdan değil, aşağı- dan aldığımız için ilçe teşkilâtımıza da tamimler yazarak kendi teş- kilâtlarına dahil bucak ve ocaklar mensubile temas ettikden sonra İstanbuldan çıkacak Milletvekili adedi kadar namzed istiyorduk. Bir taraftan da intihab yaklaştıkça gerek doğrudan doğruya, gerek Ge- nel Kurul vasıtasile müracaat edenlerin adedi yüzlerin hududuna gi- rip çıkıyordu. Bu buhranlı günlerde vakit buldukça il idare kurulumuzda top- lanarak aday seçebilmek için ter döküp duruyorduk. HER İLÇE BAŞKANI NAMZED GÖSTERİLMİŞTİ İlçelerden insan saday namzedi listelerinde gizli bir iht ci pek âlâ görünüyordu. Hemen hemen her ilçe başkanı aday gösteril- miş, daha doğrusu gösterilmiş bülunuyordu. Bu listeleri teşkilâta da- hil üyelerso! kadar istilâ etmişti-ki, vilâyete bırakılan 23 Nilletvekili- fin üç misli de bu arkadaşları memnun ve tatmin edemezdi, İftiharla söyleyebilirim ki, İstanbul teşkilâtı içinde münevver ve faziletli adamlar az değildi. Çoğu genç sayılan bu arkadağlar arasın- da hakikaten memlekete iyi hizmet — kabiliyetinde bulunanı pek âlâ muwâffakiyetle seçebilindik. Fakat bu ilk seçimde istirkaplara vol a- çarak maksadı tehlikeye düşürmek dağru bir şey olmıyacağı gibi. Bu gençleri şimdiden ihtiras yoluna sürmek »de bir iyilik olamazdı. Fazla olarak muarızlarımız, gibi ; partimizi (mebusluk menşei haline sokarak mensublarımızı kayırmak ve kurul başkanlarımızdan aday göstererek kendi teşkilâtımıza müfit olmaktan ziyade —memleket için hayırlı iş beklenen insanlarla Büyük Meclisi doldurmak- istiyor, hamiyet, hüs- nüniyet ve fedakârlık hislerimizi dekelememek hodbinliğinden - kendi- mizi alamıyorduk. KARŞILAŞILAN ENGELLER VE TAZYİKLERE MUKAVEMETİM. Tiçelerden gelen namzed histelerinin il nrüteşebbis heyette tetkiki sırasında-müşkülât kendini göstermişti. İlçe kurulların Milletvekili ol- Taak-isteyenlerin-adedine göre, müretteb mıkdar kifayet etmiyeceğine göre, bunlardan bir kısmını listemize koyarak üst tarafının açıkta bi- Tükılması seçim. faâaliyetinin samimiyetini kırmakla da kalmıyarak vü- cüde-getireceği kin ve istirkab, muvaffakiyet ihtimalini sıfıra indire- cek başamısızlık»bir netice'halini alacaktı. Bu sıralarda lider#genel ve idare kurulundan —alınan telefonlar, kendi namzedliğimi koymak için! tazyik- ve “israrda devam ediyordu. Halbu ki, ben-daha, partiye intisab ederken, para getiren işlerden ka- tiyyensuzak ' kalmağı sarkadaşım, Cevad beyle kararlaştırmış. bulunu- yorduk. Namzedliği kabul ettiğimiz takdirde insafsız muhasımlarımı- zın ,gayretimizi ihtirasa atfetmek; için yapmaktan geri — kalmadıkları propagandaları haklı gösterecek, yaptığımız ve yapacağımız bütün faaliyetin «azametini kendi zaafımızla kendimiz isbat etmiş olacaktık. Hususile »Milletvekilliğini gaye ittihaz ettikleri anlaşılan teşkilât baş- kanlarını bırakıp kendi namzedliğimi koymakla, .bütün secim faaliye- tini, felee de uğratmış olacaktım. Bunun neticesi olarak da, iştiraki- mizle memlekette , yapılacak bu ilk seçimde kurullarımıza dahil arka- daşlarımızdan - kimsenin mamzed gösterilmemesini çok esaslı bir pren- sib olarak ileri sürdüm. İ müteeşbbis heyetinden Hüseyin Avni Sağıroğlundan başka kim- se bu fikrevmuhalif, görünmedi. Belki içimizde de bundan mütce olan vardı. Fakat teessürlerini göstermemek, kudretine sahib oldu- lar. İçimizde yalnız Sağıroğlu bir türlü mahrumiyete yanaşmıyor, ka- rısına söylemiş olduğundan, belki, seçim Demokrat Parti aleyhinde neticelense bile, ferağat fedakârlığını göstermiyot, arkadaşların müşte- reksisrarlanna. rağmen bu fırsatı öldürmeğe bir türlü-razı olamıyordu. Günler. ve haftalarca çalıştıkdan sonra bir liste tanzimine muvaf- fak olduk. Bu liste kemal ifade etmese de her-halde mümkün olanla- rın en iyisi idi. Bu listeye sıra numarası*koyarak genel kurulumuzun tasvibine -arzettik. Numaralar üzerinde telefon temaslarını kesmiye- rek münakaşa ve müzâkerelerde bulunduk. "Temmmuzun 16 sında aday listemiz karşılıklı birssamimiyet âçinde son-şeklini almış ve bizler de derin bir mefes almak imkânını bulmuştuk. İ merkezekurulunda bu: çeşitli faaliyet *devam -ederken mümkün olduğu kadar sayın Cevdet “Kerim İneedayıyı takib ederek Çatalca, Silivri gibi en ziyade iğfal ve tazyıka-maruz kalan ilçelerdeki arka- dağlarla temas ve, kâh buralardaki : köyleri dolaşarak — teşkilâtımızın kudretini, -gittiğimiz yolun isabet ve azametini anlatarak kendilerini azami fedakârlığa davet ediyordum. Ben'bu seçim mücadelesini yapar- ken muhasım, partinin en-kuvvetli unsurları da vilâyetin her tarafına yayılarak, idare cihazının yardımı ile, pervasızca hülkı — sıkıştırıyor, yaptıkları hududsuz tazyikin millet üzerinde yaptığı kötü tesirlerin OkUYLOU DİYOR kl İstanbul Defterdarlığı ve Kartal Malmüdürlü- iğünün dikkat nazarına| Yakacıkta Samandıra cad- desinde 822 No, da — oturam Haydar Alkan imzasile aldı- amız bir mektubda şöyle de- viliyor — Ben Çanakkale harb ma- Tüllerindenim. Altı çocuk ba- basıyım. Terfih zammı olarak altın para 200 lira değerinde bir arazi verilecekti. Birkaç defa istida ilo müracaat etti- ğim halde bugüne kadar ver- mediler. Son defa Kartal Mal Müdürlüğüne bir — istida ile müracaat ettim. — (İstida mu- marası 8220/48 dir). İstidamı bir dosyaya — koyarak kal- dırdılar. Aradan hayli za- man geçtiği halde noterden resmi senedin bir — suretini gıkartıp getirmemi — söyledi- der. Götürdüm, onu da dos- yaya' koyup dolaba — attılar. Hülâ bir netice çıkmadı. Me- rak ediyorum: Bu arazi ba- ma, ben öldükten sonra mı verilecek? * Sapanca Bucak Müdüri hakkında bir şikâyet &— B. M. Meclisinde din hakkında cereyan eden mü- zakerelerden, gazeteler vası tasile haberdardık ve ilkoku- lu bitirmiş çocuklarımıza din dersi almalarına müsaade e- dileceğinden dolayı sevinçli i- dük, 'akat, Sapanca Bucak Mü- dürü, bir emirle, çocukları- mızin” köy hatibine din hak- kında sual sormalarına mani olmuştur. Bir Bucak Müdü- Tünün böyle bi rhakkı var mm dir? Bu şikâyetimizin alâkadar- Tarın dikkat nazarına konul- masını rica ederiz.» Sapanca Bucağı - Kırkpi- nar köyünden : İbrahim. “İstanbul,, vapuru Marsilyadan döndü İstanbul yolcu vapuru dün aat 14,30 da Marsilyadan — limanınıza dönmüştür,)Bu defa gelen 166 yolcu dan 49 unu Pire ve Cenoyatlan ayrılan mülteciler teşkil, etmekte- dir. Gelen yolcular arasında, Paris Os manlı “Bankası — müdürü, Arjantin hükümeti Âtaşesi, Pariste toplanan 16 lar kamferansına iştirak eden Maliye vekâleti-murahhası Nahit-Al par, eski Amira) Rüşdü Bozcalı, Zi raat vekâleti müsteşarı Necati 'Tur gay, Yüksek-murakebe heyeti umu mi kâtibiMekin Onaran, Zonguldak Kömür Işletmesi Etüd' grupu şefi ve Londra kömür konferansında daimi delegemiz Cemal Saldş'3ark, Paris Elçiliği ticaret ataşesi merhum Ma liye Bakanı Haltd Nazmi “Keşmirin biraderi bulunmaktadır. çayı Polis.Emniyet Emeklileri ve ınen supları Sosyal yardım derneğinin kuruluşunu kutlamak Üzere bugün saat 1730 da Taksm belediye gazi nosunda bir çay toplantısı tertib e- dilmiştir Bu toplantı da, dernek başkanı Kerim Milar, derneğin kuruluşunda ki maksadı ifade eden bir konuş mahiyetini. kontrola .da hacet görmeden baskı ve tedbişlerinde devam ediyor, yine hissetmeden. hakkımızda yapılabilecek en verimli p gandaların en müessirini bizlerden esirgemiyordu. Seçim, günü, her gün biraz daha yaklaşıyor, intihab mücadeleler! had devrini buluyordu. Partilerin en kabiliyetli farzedilen elemanlar Türkiyenin içine-dalmış, iğfal ve mugalatalarla hakikatler boğaz bo- ğaza -gelmiş,' bir birine saldırıp duruyordu. Gazetelerin de memlekete yaydığı muhâbirler bütün faciaları, olan bitenleri tekzib edilemez bi- Ter hakikat Şeklinde dünya önünde açıklıyordu. (Devamı var) Şaşdık bu işe! İstanbulun nakil vâsılaları (Baştarafı 1 incide) nesele . E Si, altmış olöbüsü işlek — cadüklerdeni danıbu . gilekeş- kalkubiraz kazandın di | Ka a y nakla . halledilemez. — Beladiye) İlirazımıza verilecek cevap malümdur. <Efendim, “denecek, eskiden beledi- yenin otdbüsleri, yoktu. Şimdi. çok: şü- Kür-peyderpey >Beliyor. Bunları <ne yapalım? garajda mı bekletelim? » be- dediye belediyedir. Evvelâ onu düşü- necoğiz...> Hayır. Evvelâ etek dolusu para sa- yız o koca otöbüsleri satın atan müte- şebbisleri düşünmek icabeder. —Bu a- damlar otöbüs parasından başka kim- aha ne kadar paralar verdiler.. Bu tedakârlıkları bir. kazanç ümidile yapıvorlar. Belediye gibi zaten iradını masrafına uyduramayan, müsbet ola- Tak büdçesinde açıktan başka birşey bulunmayan bir müessese, bütün de- Hiklerini halkın mentaatinden kopardığı | yamalarla mı örtecektir? mümkünse bunun üç mislini- temin e- decek çare bulmalı. İşin daha kolayı var: İstanbul halkının . başında tramvayi denilen bir Çbelây-ruzmâ) vardır. Bu- gün dünyanın bütün — büyük şehirleri bu ağır, külfetli, demir anbarları, ta- rihe mal etmişlerdir. Belediye İstar- bulda da bunu yapmalıdır. Tramvay- darı kaldırmalı ve yerine ötöbüsler i- kame eylemelidir. Fakat dalma söylediğim. Bibi, — bu düzümün hakkile takdir edilobilmesi i- çin her şeyden evvel ÇEvliyây-ırUmür) efendilerimizin allından idare hasabı 'na cayır cayır işieyen. otomobilleri çı kip almalıdır. Onlar, olomobilden medikçe, bu nâkil vâsıtası — moselesi halledilemez) bropa ga ma yapacakiı Velid Beyin. İsticvabı Üçüncü celsede Velid beyin isticvabı icra edilmiştir. Reis — Mesleğiniz, gazeteci Jik, ismiyiz Veliddir. Velid bey; Evet. Mahkümiyet sabıkanız? Hayır. Siyasi fırkalara mensubi- iniz? — Bidayeti meşrütiyette İt- tihad ve Terakkiye intisab et- miştim. Bilâhare istigal etme dim. — Suikasd mahkemesinde Ra uf bey dahildir. Derecei alâka sını tetkik mecburiyetindeyiz. Rauf beyin eniştesi Aziz beyin evinde taharriyatta bir mektu bunuz çıkmıştır. Ve bu mektu- bun Terakkiperver fırkanın bi dayeti — teşekkülünde yazıldığı anlaşılıyor. Bunun için buraya celbedildiniz. Vaziyetiniz nâ maznun, ne de şahid sıfatıdır. Neticei isticvabınızda vaziyeti- niz tavazzuh edecektir. (Velid beyin mektubu-ve-Av karadan gönderdiği muhabir telgrafi okundu! . — Evvelâ Rauf beyle müna- sebetinizi söyleyiniz? — Maltadan başlayarak gö rüşmekteyiz, Avdette gazete liğe başladığım — zaman bey heyeti vekile reisi bülunu- yordu. Kendisine kargı tenkid. YENİ SABAH Limanımızda tahmil ve tahliye işleri Tüccar Derneği liman hizmetlerinin daha verimli hale getirilmesi için alınması lü- zumlu ledbirleigqsterenbirrapor hazırladı 'Tüccar Dermeği, İstanbul liman hizmetlerinin daha verimli hâle ge| tirilmesi için ne gibi tedtieler alın ması icap ettiği hakkında bic ra- por hazırlamıştır Liman işleri inceleme kormnisyonu, tarafından hazıtlanan rapor saat 16'da Galata liman lakantasın da müzakere edillecektir Mezkür raporda Devlet Denizyol. Jarı ve Limanları Genel Müdü,; tenkid edilmekte ve Şöyle den tedir. « — DevletDenizyollarpwe Utman darı Genel Müdürlüğü geniş ve da, Bühik olan işleri bir arada ve icap ettiği şekilde görmek imkân ve ikti darından mahrum olarak çalışmak tadır, Genel Müdürlük Ulaştırma Bakanlığına bağlı ve salâhiyetleri mahduttur. Ancak bütün idari ka. yarın ülmek nunların ve usüllerin çerçeve: de çalışabilir. Genel Müdürl, murlarını, hattâ müstahdemlerini tâyin ve azilde, onların maaş ve ik, ramiyelerini tespit etme malzemeyi ve vasıtaları satın — al- makta veya tamir mekte, kısa- 81 her türlü tasarrüf ve hareketlerin de umumi hükümler çerçevesi için de merkezden emir ve talimat alma ğa ve kayıtlara riayet etmeğe mec burdur.. Tetkiklerimiz — sırasında mavnacıların tâyin ve azilleri için bile Bakanlığın müsaadesine baş vu rulduğunu, mevzuatını mülaait olma ması yüzünden geceleri vapurlarda çalışacak işçilere akşam yameği ve rilemediğini, bu yüzd. İ ce mesallerini erken bitirmeğe mee bur kaldıklarını ve randımanın tüğü hayretle öğre nnn üüÜ dd DENİZDE “ Samsun ,, şilebi hububat taşıyacak ğğ Denizyollarma ait «Samsun» şile bi, memleketin-bazı yerlerindeki hu bubat darlığı ihtimaline karşı, Ofis emrine verilmiş, dün sabahtan iti- baren servise girmiştir, Gemi ilk olarak İskenderuna gidecek, bura- dan yükleyeceği 700 ton buğday ve çavdarı şehrimize getirecektir, Bi Jâhare'Antalyadan alacağı 1000 ton mısırı da Samsuna, götürecektir, Bir araba vapuru Üsküdar is- kelesinde iki sandalı parçaladı 26 numaralı araba vapuru Üskü. dar iskelesine yanaşırken, iskele ci varında balık tutmakta olan — iki sandala çarparak parçalamıştır. De nize dökülen sandalcılar baygın bir halde kurtarılarak Denizyolları has tahanesine kaldırılmışlardır, Diğer taraftan köprüden-Adalara gitmekte olan «Neveser» — vapuru Haydarpaşaya yanaştığı sırada tay falardan birinin ayağı harekette bu| Tunan dümen zincirine takılmak su etile karılmış, yaralı Haydarpaşa Numune hastahanesine kaldırılmış tır, üeü gee Mahalli idareler Genel Müdürü Ankaraya döndü Bir müddet evvel şehrimize-gelen Mahalli İdareler Genel Müdürü Sıd dık 'Tümerkan, dün de tetkiklerine devam etmiştir, Sıddık Tümerkan, yanında - bele- diye reis muavini 'Nazım: Arda -01- duğu halde, 'dün mezbahaya -gide- vek tetkiklerde bulunmuş: bu'arada şehrin et vaziyeti hakkında izahat almıştır. Sıddık Tümerkan, dün akşam ekspresle Ankaraya dönmüştür. yend Ekrem Tülü'nun konuşması Pazar günü saat”16 —da Sarıyer Halkevinde Ercüment Ekrem “Talu tarafından (Boğaziçili “Şair Recai Zade Ekrem Bey» mevzul ubir ko nuşma yapacaktır, Ki Eri EKONOMİ: Takasla kuru yemiş ihrac edilecek ——— İskenderiyede bir fırmn. timizden takasla kur ve ceviz satın “alma dirmiştir, Diğer taraftan Şefild'de bir fir. ma da mühim miktarda darı yahut 'Türk bezelyesi almaz arzusunda ol duğunu bildirmiş ve £ miştir, «Hususi Hastahaneler Cemiyeli- Bins.dün ilk toplantısını yaptı Teşekkülü için, son günlerde faa liyet ve.teşebbüslere geçilen «Husu, Si Hastahaneciler Cerülyeti» niri İik toplantığı,'dün saat 15 de, Türk Tıb Cemiyetinin Be: bina sında yapılmıştır. Öğrendiğimize gore, —Gemiyetin, Müteşebbis heyeti; Teşvikiye Sağlık pvi-sahibi Dr, İbra'ım Güçer. Şişli Bifa Yurdu sahibi Dr. Nüâzin Ar- Man, Nisantaşı Sıhhat-Yurdu-sahi- <bi Dr. Hasan Bilgenie kep tir,e ları iste- oğlundaki ——— POLİSTE Karagümrükte bir- tecavüz hâdisesi Ö Cibali tütün fabr &: Zeki, Ali-ve Zeki adın evvelki akşam-Kara: sinden geçerken beş meçhul şahsın *tecavüzüne maruz kalmışlardır. Yarım saat süren bir.boğuşma so nunda .Zeki ve Ali muhtelif yenle Tinden ibiçak ve jiletle yaralanmış lardır. Mütecarizler derhal kacmış da çalışan lar ve yaralılar tedavi altına alın mışlardır, İki soyguncu » ndiküm oldu 'Bir müddet evvel Tonhünede Meh med-adında -bir tac alan İsmail ile Eşvet dâva dün 2, inti a mesinde sona ermiştir (Mahkeme suçluları 1 sene 6 şar ay ağır hapse mahküm etmiştir, 1 1500 Baki irasını İzmir İstiklâlMahkemesinde neler cördüm? (lrK ' tafsilâtı (. R. Yazan kâr neşriyatta bulunduğumdan dolayı o zaman buradaki mu- habiri çağırtarak ihtaratta bu- lunmuşlardı. Rauf beyin şah- sine karşı neşriyatını ağır le- lâkki etmesini — hayretle gör- düm. Sonraki temaslarımız ne- ticesinde bana karşı muamele- si iyileşmişti. O vakit Rauf Bey İstanbulda hasta bulunuyordu. Bu.gibi rica lin İstanbula gelmesi üzerine ga zeteciler daima ziyaret ederler- di. Bu haberin gelmesi üzerine kendisini ziyarete gittim. Müş- sülâtla kabul edildim. Nezdinde hirkaç arkadaş vardı. Birhafta sonra İstanbul büyük bir korku gecirecek diye bir'haber - vardı. Bu haber etrafında — gazeteciler birçok neşriyatta bulunuyordu. ve İçyüzü sulkasdın Yelfrika No. 228 Bu haber İstiklâl mahkemesin- den geçmiş ölmak itibarile kor- kumu mucib oldu. Bunun üzeri- ne ziyaretimde >bu endişemden kendisine bahsettim. Beni tat- min- edecek birşey — söylemedi. Oziyaretimde kendisi mi söyle- Jdi, yoksa ben şahsan mı düşün- müştüm, hatırlıyamıyorum: Böy le telgraflar -gelirse *kendisine bildirmekliğimi tavsiye etmiş tim!Telgraf aldığım vakit muh teviyatı hakkında mmalümatdar etmek istemedim.. Evvelâ . tele- fon ettim. Kendilevini bulama dım. O mektubu yazarak o ar- kadaka-vermek istedim. O gene mezun olduğunu, roya deceğini- söyledi. Rauf Bey o t raflarda ikamet  mektubusyazıp — günder srsemae Komünizmle mücadele M.T. — Talebe Birliği komü- nizmin iç yüzünü teşhir mahi- yetinde toplantılar tertib —| edecek l ciki gün geç n eden karşılıklı münaka: zünden, neticelendirilemiy Türk 'Talebe "Birliği fevkalüde gresine, dün desaat 14 Letafet apartmanında devan miştir Dünk! dün iki toplantıda, €i —maddesinde #Komünizmle Müca: taşarısı» müzakere Esasen vaktile lendirilmiş, bulunan leri; Komünizmin içş cebhelerile tahlil —edere nin milli “bünyemize ; göstermek ve milli menfaatler ihlâl edici mahiyette olduğunu Izah la teşhir etmek »gibi bazı pi MMUW kararları almıştır, ve wazife| Dalmi komisyon; mücadelelerini yayın faaliyeti, muhtelif toplantı- lar ile; sosyal bünyedeki aksaklıkla Ti gidermek yollarını arıyarak ya pacaktır. 'Toplantıda söz alan üyelerden biri Komtinizm tehlikesir; ve ehemmiyetini tebarüz ten sonra; bir arkadaşının dar Komünizmin tabii dostudur» sözü nü şöyle cevaplandırmı — Bumlilet; çırılçıplak bir hal de iken bile, ormenfur Moskofları bilinmiyen 'Üjkelere yetiştirmiştir! 'müş nesiller | MÜTEFERRİK | Çorapçilar kongresi tekrar edilmek isteniyor 5 Şubat günü “Eminöntlü de elektrikli bir hava yanşederi İstanbul Çarapçılar Koope ratifinin - yilhk toplantısinin gayri | kanuni —yapıldığı şeklindeki larıhalâ devam etme “Köngrenin gayıt lerin'meşru olmadığını lddia &eden | müuhâlif zümre, evvelce 41 imzalı dilekçe ile bölge Ticaret ve bölge İk tisad müdürlüklerine, idare ve mü rakabe heyetlerine müracaatla fev ddia- tedir anumi ve seçim | kalâde kongrenin: toplanmasını is| temişler, fakat r taraf ıı*bu' kullanmak suretfle 8 ort; imza- Sını geri aldırmağa mm ak ola rak fevkalâde kongrenin top sına mani ' olmuştur. Dün yeniden öğrendiğimize göre) muhalifler TI imzaly bir dilekçe ile yine ilgili makamdara baş vurarak iddialarında musir olduklarını be- lirtmişlerdir, —- nma Akademi sanatkürları cumurte- sı günü bir toplantı yapacaklar Son yangm felâketinden muzda rip bulunan Akademi sanatkârları, önümüzdeki cumartesi, günü, Emi nönü Halkevinde bir toplantı yapa caklardır. Diğer taraftan, Akademi Mimari kısmı talebeleri, bugün Fındikl, y3 Üncü ilkokulda derslerirle başlay caklardır Mektubu götüren arkadaşı ka; bul etmemişler yalnız mektubu almışlar. mahiyeti bilâhare anlaşıldı. Bu Dihayet Ismet Paşanın istifasi- le yerine Fethi Beyin gelmesin. den başka birşey değilmiş. — Bu telgrafın — mahiyetini: sormadık. Rauf Beyle münasek betinizi öğrenmek istiyoruz. — Rauf Bey muhtelif zaman” larda İstanbula gelirdi. Bir de- fa evine gitmiştim. Bir defâ da mülâkat için, Ahmed Emin Bev sonradan gelmişti, Fener yoluna gitmiştim. Minhaysel: mvecmu beş âltı mülâkatım var- dıv. — © mülâkatı düşünerek mi yaptınız, yoksa dâvet mi edil- Biniz? — EBendeniz vapurda; gider Tren*Ahmed 'Emin Beye rastgöl- dim “Ravf “Beye gittiğimi sö leyince «Demek. benim - gibi -siz! de ayni şevleri düşünmüşsü- nüz> dedi.: Birlikte ınezdinepgit- ) tik. — Bu cihetşayanı/dikkatt aJ Bu mühim hidhenw. B NİSAN 1948 HER Tâbiri istenen bir rüya isteğin Ka ku SABAH okuyucum CC. YA.) Serhest USU merhum Myarak Fire Fothi masası bu cas zib mevzuu' kafamıda o kadar evirim çevirmiş elacağam ki, dünügece Fethi bey merkumu wüyâmda gördüm : Okyar'ın na dâvetten çekindim ruhunu spritizma Yemyeşit, .geniş birapimenlik. Teper Yeri “eflâke ser gekmipe'gümrün “yape Fakli ağaçların — koyu mor göfBelere boğdüğü bir ırmaksdanarı, Mur: yüze düslünüseler uçmakla,“yürümek arasını davbir Seyir ile bu yeşillikler — ve gü zetlikler arasında dolaşmadalar. Ken di kendime : Galiba burası Cenneti âlâ.. ve ben-de Cennetteyim! diye düzündüm. Derken O mur yüzlü — kişilerdenmiik risi bana doğru yaklaştı. Baktım ki, Fethi Okyar merhum; tatlobir. bakişe la yüzüme tebestüm <cip durüyor. — Aman beyetendiciğim, sizin rus hunuzu dâvet etmemi teklif etmiytere di de, handeniz. cesaret edemsıniştim. Bemek ki, size malâm volnuş... — “Olmazmı HiçTudersgibi Hafifçe, başını satladıktan sonra Sizler dünya yüzünde ne kadar üzülüyorsanız, ben deburada okadar'az tırab Çokiyorum, “diye imledi, Serbast Fırka teşebbüsünden sonra birçok ki- şilerin dhaşını" betâyâ, soktuğun — jiçin yıllarca Süren bir vicdan azabı içinde kvranıp odurmuşdam. Rakat lraf e- deyim #kişabenim 0 zamanlar yüklen- miş olduğum vehâl buğünün kurucur darının' günahina nisbetle softa sıfır kalır. ek ki, —şimdil daha ağır basıyor? ? — Şüphermi var? “Ben wihayet/ A- tatürk merhumun ilham we tasvibile yapılan bir #earüberle rbirincirinoiÜ Koy- Halbu ki, Demokrat Rartiyi kuranlar “bu- harekeli vicdanlarından, aldıkları ilham üzerine yapdıklarını id- dia etmektedirler. “Aradaki — tarkın ne kadar büyük olduğumu izaha - bir mem düzüm varcımız lerin sünahı nadım. — Beyefendi, sizce'bu son macera» n sonü nasıl gelecek? ? — Vallahi ne diyeyim bilmem Ki? Benim serbest Fırkayı — hükümet Tes- hetti. Çeni Dentokraf Partiyi ise gatiba kuranlar batıracak. Ancak şu var ki, balktaki hürriyet aşkı pek — derintere kök salmış görünüyor. “Bu. şartlar i- çinde Halk Partisi de Demokrat “Rar- ti de, İster istemez, Hürriyet ve"De mokrasi yoluna dökülmek zorunda ka- dacaklar gibi geliyor bana, — Demek ki, mihlet isteğine ergeç kavuşacak? ? —ç Bunda zerre kadar tereddüd et- meyin. Ve size fazlasını söylemeğernek mazun değilim amma,; geçen gün Ağa: oğlu- Ahmed beyle şu.derenin kenarın: da bu Mmeseleden — bahsediyorduk da bana: — Senin, benm yapamadığımızı ve bu. gidişle Celâl Bayarla Fuad Köprü: dünün de başaramayacakları şeyi, yü- ni görçek hürriyeti ve Hakiki Damok- rasiyi, halkın uyanıklığı - sayesinde, müllet bu sefer clde edecek! müşdesini verdi. —-Acaba, Atımedi bey bu haberi ne- reden almış dersiniz? ? — Wf aramızda, Ağaoğlunun Haz- reti Cebrail ite arası pek iyidir; ondan işitmiş olacak... * Birdenbdire uyandım. Rabbim - hayır- dara tebdil etsin, içinizde rüyar tâbiri- ni bilen biri varsa, —neticeyi ben de merakla beklediğimi gözününe alarak, bu-rüyamIN tâbirini bana da-bildiri: FIKRACI Galib Kemali -Söylemezoğlu dün-bir konferans verdi Eski Mo: 'a sefiri.A, Kalib Ke- mali Söylemezoğlu. dün saat 18 -de Emianönü — Halkevinde; — «Rusyada (Gördüklerim. adlı bir «konferans vermiştir. SÖŞ Prof. Mazhar Nedim Göknilin konferansı 'Hukuk ve İktisad Fakülteri Deniz 'Ticaret 'Hukuku Profesörü Mazhar iNedim Gönll, tehir edilen konferan sını bugün saat (18) de Eminönü Halkevinde (Denizde Devletçilik ve hususi teşebbüs) mevzuunda vere cektir, ... .. A ATK WÜURE * NİSAN 1948 Tö6T IÇ BicA Rumi Cem. Mart evvel 28 gi Perşemhe Kasım 153 — AY — 4 GÜN 99 | B ğ Memlekette cumhuriyet ilân e- ?ı vlu BĞ diliyor, ne maksadla bu mülâ-|| Gi Z ]î ğ katı yapmak İstiyorssunuz? - (| — Güne KA Rauf Bey Meclisin reisi sa eç NS n tihab edilmiş, bu müna-İj — Hindi 15 AA sebetl> mülâkat yapmak, fikri-ji — Şiğam — SS AD e ni öğrenmek istedi SA B Af c h İ Imsâk 3 S1 89 11

Bu sayıdan diğer sayfalar: