17 Nisan 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 6

17 Nisan 1949 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AA Suriye kabinesi kuruldu #am, 16 ÇA.A.) — (efp)ı Al- bay Hüsnü Zelm yeni Suriye ka, binesini kurmuştur. Kabinede Albay Hüsnü Zaim Harbiye ve| İçişleri — Bakanlıklarını — Üszerine almıştır. Diğer bakanlar şunlar- dir: Emir Adilarslan: Başkan Yar dımcısı ve Dişişleri Bakanı, Fay- di Atassi: Eğitim ve Sosyal İşler Bakamı, Hasan Cebbare: Maliye) Bakanı, Fethullah Sakkal: İkti-! sat Bakanı; Assad Kurani: Ada- let ve Bayındırlık Bakanıp Nu- ri fbeş: Tarım Bakanı, Yeni kabinede Üüç saylav tç teknisyen bulunmaktadır. Kahire, 16 ÇA.A.) — (afp): Buriye Devlet Başkanı Albay Hüs) nü Zalm'in özel murahhası Said Nazır Sansa, mühim bir mesajı hamil olduğu halde yeniden Ka- hireye gelmiş ve bu mesajı Arap Birliği Genel Sekreteri - Azzam Pasaya vermiştir. Artist Wallace Beery öldü Beveriy Hills (Kalifornya) 16 (AP.) — İyi kalbli sert adam rol leri için.sinema meraklıları tara- fından çok sevilen karakter artis ti Wallace Beery dün gece Be- veriy Hilldeki evinde ölmüştür. ve Filistinden son haber (Baştarafı 1 incide) Hüseyin Cahit Yalçın kendislle görüşen bir muharririmize şu beyanatta bulunmuştur: «— Komisyonun bütün faali- yetini üç kısma ayırabiliriz: 1 inci safhada Arap devlet a- damlarile temas ederek Filistin meseleleri hakkındaki düşüncele- Fini tesbit ettik. 2 nel safha çalışmalarımızda ise Arap devletlerinin görüşleri- ni tesbit ettik. Ayrıca İsrail hü- kümeti ile de bu hususta görüş- meler yaptık ve onların da fikir- kerini aldık. Şimdi tarafsız bir memlekette alâkalı devletlerin murahhas he- yetlerinin de İştirâk edecekleri bir toplantı yapmağa karar ver- dik. Bu maksatla 26 nisanda İs- viçrede Lozanda — toplanacağız. Yalnız günu Hlâve edeyim ki; bu bir sulh konferansı değildir. Bu çalışmalarımız yukarıda söyledi- #im safhaların üçüncüsüdür.» Hüseyin Cahit Yalçın 2 nisan tuma günü uçakla İsviçreye ha- reket edecektir. Batı - Doğa harbi çıkarsa (Baştarafı 1 inolde) Bedeli Smith bundan — sonraj Btalinin daha uzun bir. müddet yaşıyarak büyük tesirini deraya devam edeceği kanaatinde oldu- ğunu söylemiştir, Bedeli Smith Rusyanın iki üç hafta zarfında —Avrupayı istilâ edebileceği hususundaki söylenti leri reddederek göyle demiştir: «Rus ordusu muhteşem bir teş kilâttır, Fakat bu ordunun uzun ve seri bir İleri harekette laşe ve teçhiz edilmesi bakımından muaz zam güçlüklerle karşılaşacaktır.» İki zıd ideolojiye malik bulu- nan Rusya ile Batı devletleri a- Tasında zuhur edecek bir harbin &insanlık için bir iç harbi mahi- yetini arzedeceğini» söyliyen Be- dell Smith bunun üzün süreceği- fikrinde olduğunu sözlerine ilâve ederek demecine şu şekilde #on yermiştir: «Bu insanlık iç harbi sürünce- meli ve felâketli olacak ve neti- cede hiç bir taraf galip gelemiye- gektir. «Rusların atom bombasına fi- ilen kemiyetçe yaptıklarını zan - netmiyorum. Bununla beraber a- tom —bombasının — nazariyatına nf oldukları kanaatindeyim. Bovyetler ilim bakımından diğer memleketlerden aşağı değildir - ler.> Romanya Komünist Partısı — Baştarafı 1 incide — Tayini açıklıyan bugünkü Lebli. Be göre, Tarım Koordinasyonu ba: Kanı profesör Bavulesku ve De let Bakanı Voltek, kendilerini aa. H ödevlerine henretmek üzere Baş bakan yardımcılıklarından affedil Mmeleribi istemişlerdir 'Tebliğde profesör Savulesku'nun, kendisini Romanya Akademisi baş. kanlığına tamamiyle hasredeceği kaydedilmekiedir. Bir tarım mü- tehassısı olan profesör - Savulesku, 'Tarım Bakanı sifatiyle Groza kabi Desine girmiş olup, Başbakanın gaybubetleri — sırasında — def'atla Groza'ya vekâlet etmişti. Gekoslovakya e Macaristanın arasında Prag: 16 (aa.) (Reuter) — Çe. koslovakya ve Macaristan Alman. emperyalistliğinin ihyasi tehlike - #ine karşı 20 sene müddetle - bir dostlük ve kargılıklı yardım paktı Amzalamışlardır. Paktın üçüncü — maddesinde büküm vardır: Taraflardan biri Almanya'ya ve ya müttefiki diğer bir devletle ai Jâhlı çarpışmaya giriştiği. takdir. de diğer taraf kendisine - derhâl Bakeri veya her hangi bir gekilde iyardımda bulunacaktır. Hayatı ucuzlat çalışmalarını bitirdi — Baş tarafı 1 incıde — birler teklif etmek üzere çağrılan kongre toplantısı. Bakan C. B. Barlas tarafından açıldı. Bu top lantıda komlayonlar tarafından hazırlanan raporlar okundu.. Dış| Hcaret rejimi üzerinde çalışan ko Mmisyonun hazırladığı altı sahife- den ibaret raporda Üzerinde itti- fak edilen hususlar ayrı ve ihti- lâflı kalan noktalar ayrı kısımlar. da gösterilmiş bundan başka muh telif Ticaret Odası mümessilleri- nin, noktal nazarları've profesör| lerin tavsiyeleri kaydedilmişti. Dış ticaret dâvasını tahakkuk ettirmek için istihsalâtı genişlet- mek bunun için de gerek Içerden ve gerek dışardan gerekli serma- ye tedarik edilerek istihsal bölge lerine gevketmek zaruridir. Dev- let büdcesinin, mütemadiyen ve gittikçe artan bir şekilde uçık ol- Masının önüne geçmek gerek giz N gerek açık enfii - mek icabeder. Resmi mücssesele- rin, kıta bir zamanda fayda sağ- leamıya her türlü tesislerini te- hir etmek, lüksten vazgeçmek #e faret dışarıya gönderilen heyet ve talebeye ayrılan döviz sarfiya tını asgariye İndirmek mecburiye tindeyiz. Başta devlet olmak Üze re her türlü istihlâkte israfı ber- taraf etmek zorundayız. Raporda Ittifak edilmiyen hususlar daha çok yer tutmakta İdi. Bu kısım da muhtelif odalar ayrı ayrı tek lifler ileri sürmektedirler. İhracatın 'devlete döviz temin etme bakımından ele alınmasının, da pahalılığı teşdit ettiğini de mü talealarına ekliyen bu rapordan sonra münakaşalar başladı. An- kara tüccarlarından B. Fazıl, tica| ret hayatımızda bir hastalığın hüküm sürdüğünü bunun müz - min ve vâhim olduğunu - belirtti. Bir çok Üüyeler büdce açığı üzerin de durdular ve bunun endişe ve- recek kadar genişletildiğini bil- hassa belirttiler. Prof. Refii Şük rü Suvla, para istikrarsızlığın -| dan bu gekilde dış ticaretimizin islahına tmkân olmadığından İt- hal eşyası üzerinde fiyat kontro- lünün bulunmadığından gikâyet etti. Prof. Suvla, ezcümle dedi ki, Türkiyede do bir fiyat mürakı be sistemi kurulabilir. Bunun ya- pilamıyacağını — beyan — edenler müşkilât karşısında geri çekilen- lerdir. Son sözü Bakan Barlas aldı. Rus - İran münasebatı — Baş tarafı 1 incide — Nevwyork Times bu haberin kaynağı olarak Washingtonda bulunan İran sözcülerinden biri- ni göstermekte ve — sözcünün, Moskova tarafından böyle bir te #ebbüs gebebinin bir Amerikan askeri heyetinin İranda bulunuşu olduğunu beyan eylediğini bildir mektedir. Banıldığına göre, — vaziyetten haberdar edilen Amerika Dışiş- leri Bakanlığı durumu müşahede etmektedir. Tahran, 16 (A.A.) «afp> Resmi kaynaklardan öğrenll- diğine göre İrandaki Sovyet Bü- yük Elçisi İvansadçikof — iznini geçirmek Üzere dün Moskovaya hareket etmiştir. İran - Rus münasebetlerinde hiç bir değişiklik olmadığı ayni kaynaktan ilâve edilmekte, fa- kat bununla beraber Sovyetler Birliğindeki İran Büyük Elçisi Sayah'ın Tahran'a geri çağırıla- cağı ve yerine kabine Üyelerin- den birinin gönderileceği bildiril mektedir. Memurlâr kooperati; i — Baş taratı 1 incide — — Kooperatifimizin ne — büyük emellerle kurulduğu hepinizce me, lümdur. Kooperatifimiz mal alır - ken ucuza temin etmiyor, ayni za manda satarken yüksek flatla sa- tıyor. Onun için kooperatiften or. taklar dahi mal almıyor, Koopera tifimizde 3 Jraya satılan mal di. yarıda 2 liradır. Ayni zamanda ko gperatifinde pek az müstesna kötü iğe —yaramaz mal satılıyor. dedi. Söz alan ortaklardan Ahmet O -| Kan da — Istanbulda böyle bir istihlâk| kooperatifinin — yaşaması — zordur. Bizim kooperatif iş ehli " kimseler tarafından idare edilmemiştir. İş. te hakikat meydanda kooperalifi izin başında münevver — koopera tifçiler bulunduğu halde bir tica. ret ve bir bakkal zihniyetile hare ket etmelerinden kooperatif zara-| ra girmiştir. Geçen sene Üç mil - yon Jira ciroya kargılık beş bin U ra kyr ve — bu sene 800 lira ci . roya 42 bin lira zarar gok fena bir. dürümdür. — Söz alan daha birçok delegeler koape- ratifin iyi idare — edilmediğinden, pahalı mal ve fena mal sattığın . dan bahisle giddetli tenkidlerde bu Tunmuşlardır Böz alan bazı delegeler ise Idare heyeti ve mürakipların bu sene haj kikaten iyi çalıştıklarını sö ler ve ilerdeki senelerde daha çalışılmasını ve zar iyi rın kapatıl - masını temenni etmişlerdir. Raporların ibrasından sonra ida| re heyeti seçimine geçilmiş ve prof. Zühtü Zuhan, Rüştü Ulpan, Abdülkadir Tankut Üye seçilmiş. lerdir. Mürakıplıklara da Ecvet Güre - sin ve Togo Bavrunoğlu — intihap edilmişlerdir. ma komisyonu Mütalcalara cevap verdi. Türk ticaretçi ve sanayicilerini kendisi nin en yakın müşavirleri olduğu- nu ve Bakanlıkta kaldıkça bu - kı münasebetin devam edeceğini belirten bakan göyle devam etti: Evet ticaretimizde bir haatalık vardır. Bu hastalık olsa bile vâ- him değildir. Nüfusu artan c vet kaynakları bâkir olan bu ka- dar münevver tüccarı ve sanayi- cisi bulunan bu memlekette ha: talık vâhim olamaz. Bakan yal nız bizde sermaye azlığı teşeb -| büs noksanlığı olduğunu kayde- derek denk büdcenin bir gaye de- ğil bir vasıta olduğunu belirttik- ten sonra sözü gazetelere inti- gşar eden pahalılık, haberlerine nakletti. Bu mevzuuda gazeteci- lere tariz eden Bakan göyle ko- nüştu: «Gazeteler bana mes'uli- yeti omuzundan attı, belediyele- Te yükledi diyorlar. Ben mes'uliyeti omuzum- dan atmadım. Yalnız belediyeler- den fiyat mürakabesi bakımından yapılan işler ve kargılaşılan mülş- küller hakkında malümat iste - dim. Esasen İstanbulda olduğu gi bi, mansup bir memur olan bele- diye relsine politik bir. makam sahibi olan Bakanın suç atması mümkün olamaz.> Bakan son sözlerini ticaret ve sanayicilere tevcih ettirdi. Onlar dan memlekette mevcut olup ha- yatın ağırlaşmasına ve pahalılaş Mmasına sebep olan speküilâtif ha bayı dağıtmalarını istedi. Cemil Balt arla, sözlerini çöyle bitir- di: «Tasvip ettiğiniz bu İstişareyi tavsiyeler yakın zamanda alaca- ğımız tedbirler biraz cezri olur ve #izi tatmin etmezse gördüğünüz ve temas ettiğiniz memleket gart ları karçısında beni mazur göre- ceğinizi Ümit ederim. Sanaylclle- rin ve ticaretçilerin zaman kayıp larını ve ihtiyar ettikleri masraf- larını düşünerek üzüldüğünü be- lirten Bakan hepsini saygı ile se- lâmlıyarak toplantıyı kapadı. Finlandiyaya Rus baskısı — Baş tarafı | incide — Bundan bir müddet evvel Moako 'va radyosu Sovyet Rusyanın Fin. lândiyadan harp tazminatı olarak istemekte olduğu 8 milyon — dolar| dan vazgeçtiğini bildirmişti. Fakat bunun hiç bir kıymet ifade etme. diği önümüzdeki İki ay içinde Fin lândya tarafından Rı Tilmesi Jâzım gelen mi ai ile anlaşılmaktadır. . Bovyet Rusya bu müddet içinde Finlandiyadan gu malzemeyi İste. miştir: 4-Kağıd fabrikası, bir kar bon fabrikası, 935 buhar makinesi, 395 lokomotif; 922 vagon, 800 de miryollarında kullanılan vinç, 100) dektrik generatörü 2023 — türbin, 19 göl gemisi, 23 gemi, 60 nehir, gemisi, iki Atlantikte sefer — yapa bilecek -kabiliyette gilep, 65 balık Çi gemisi, tam teçhzatlı iki dök. Dimitrof'un azli sebebi anlaşıldı (Baştarafı 1 incide) lunduğu temizlik hareketinin Di- mitrofu üçüncü defa kurtaracağı #on derecede şüphelidir, Aynı muhabire göre, Moskova şu sebeplerden dolayı Dimitrofu takbih etmiştir: . 1 — Güney Sırbistanın bir kıs mının da dahil olacağı bir «Bü- yük Makedonya» kuruluşunda Bulgaristanın önderlik rolünü oy namaktaki başarısızlığı; 2 — Tito Yugoslavyasını «so- ğuk harple> yeniden fetih bah- #sinde Kominform plânlarının au ya düşmesi; 3 — Bulgar komünist partisi Saflarında baş gösteren «İtaat- Bizlik» ve milliyetçilik temayül- lerinin artması; 4 — Kremlinin arzuladığı ne- ticeleri tahakkuk ettirecek ma- hiyette, Türk - Bulgar sınırında hâdiseler tahrik etmek hususun- da göster'len başarısızlık. «Frankfurter Rundechau» mu- habirine göre, Kremlinin Türk - Bulgar sınır hâdiseleri — çıkaı mak suretile göz önünde tuttuğu gayeler gunlardır: Boğazlar Üze rinde bir tazyik iera etmek, Bal- kanlarda yeni bir karışıklık böl- gesl yaratmak ve Akdeniz böl- gesindeki İngiliz - Amerikan sa- vunma cephesinde bir gedik aç- mak.» Londra, 16 (Nafen) — Viyana dan gelen birçok haberlere göre Dimitrof Bulgaristan Başbakanlı ğından tamamile azledilmiş bu- lunmaktadır. Bilhassa Sofya rad- yosunun dün akşamki yayınların da Başbakandan brhsederken gimdiye kadar Dişişleri Bakanlı- Bını deruhte etmiş olan Kolaro- vun İsmini zikretmiş olması bu haberin doğruluğunu Isbat etmis tir. Moskovaya Markostan sonra götürülen Dimitrof 19/7 senesin İdenberi Bulgaristan Başbakanı Pdi, Sofya, 16 (A.A.) — (Afp): Ba sın direktörlüğü ecnebi ajansla- rın Sofya radyosuna atfen Dışiş- leri Bakanı ve Başbakan Yar- dımcısı Vasil Kolarovun Başba . Bir Fransız şairi geldi Menmleketimizden hayranlıkla bahsediyor M. Philippe Soupault Fransanın hali hazırdaki en bü yük galrlerinden, Ekselalyor. gaze. tesi başyazarı ve Unesco delegesi M. Philippe Soupault dün — sabah Ankaradan gehrimize — gelmiştir. Kendisiyle görüşen bir muhar - ririmize M. Soupault memleketi - mizde yaptığı tetkikler — hakkında gunları söylemiştir; «— Bimdiye kadar dünyanın he men her tarafım dolaştım ve gör| düklerimi kitap ve röportajlar ha- linde neşrettim. Türkiye hakkında edindiğim in. tiba çok müabottir. 20 sene — gibi kısa bir zaman içinde — bir çok sa) halarda olduğu gibi bilhasaa kül. tür aahasında büyük başarı — gö terilmiştir. Ankarada konservatuvarı gez , Gim ve fevkal'âde buldum. Konser vatuvarların çalışma sistemi çok iyidir. ve bilhasaa - talebeler tam bir kültür alarak yetişmektedir. . ler Türk Milit Operası ve — binası da çok güzeldir. Bevil Berberinin temsilinde bu- kandum. Hakikaten muvaffakiyet le başarıldı. Flârmonik orkestrasının konse . rinde ise orkestra gefi Ulvi Cemal Erkin çok güç olan Roussel'in pi- yano konsertosunu büyük bir mu- yaffakiyetle idare etti. Necib Akselin ise halk müziğin den parçalar alara kmodern tek « nikle bestelediği gilzel bir «Balla- de> dinledim.> M. Soupauld geçenlerde Ankara da yeni açılan miliş kütüphane - den ve Ankara radyosundan — sita, yişle bahsetmiş ve az bir. zaman içinde 150 bin kitaplık bir kütüp Ade bir şey olduğunu söyledikten sonra şunu ilâve etmiştir: «— Yalnız kütüphane binası Yh) tiyaca Kâfi — değildir. Kütüphane Kapısında bekleşen bir çok — gençi gördüm Ki bu - onların - okumaya karşı hevesli olduklarını gösterir. Ankara radyosu ise gerek teşki Jât ve gerekse eleman ve - teknik heyet — bakımından dünyanın — yi radyolarından biridir. M. Boupault şehrimizde 3-4 gün kalacak ve müteakiben Fransaya gidecektir. 45 bin liranın muhtelisi — Baş tarafı 1 incide — sorguya çekilmiştir. Sanık sorgu sunda gunları söylemiştir: «— Benim 160 lira maaşım var dı. Maddeten sıkıntı içinde İdim, Altı nisan günü Merkez Banka- sından 45 bin lirayı çekerken ya nımda Cemal isminde bir arkada gım vardı. Cemal beni, bu parayı zimmetime geçirmem için teşvik etti. Bunu önceleri kafam almadı fakat sonraları arkadaşımın bu telkini bana cazip görünerek bu işi yaptım. Kendisile birlikte © akşam Kadıköyüne geçtik. Son- ra Cemal ile birlikte ayni otomo bile binerek İzmite gittik. Hava çok soğuk olduğundan yola de- vam edemedik ve o gece orada kaldık. Kendime geldiğimde yap tığım işin kötülüğünü anladım, Ne çare ki bu sefer de para eksil mişti. Bunu telâfi etmek için Kütahyadaki akrabalarıma git- mem İlâzımdı. Teklifimi Cemalc söyledim; o da benden 5 bin lira alarak, yolda soyulmamam için bana tabancasını verdi, ben de goförle birlikte Kütahyaya git - tim, Ertesi gün akrabama vaziye timi açacaktım, bir de ne göre- yim bütün gazetelerde resmim yar!... Bunun Üzerine üzerimde- ki 39 bin lirayı derhal oradaki Ziraat Bankasına teslim ettim, Biraz sonra da polisler gelerek beni yakaladılar.> Savcılık Cabir Karahalli'nin ifadesinde sarfettiği Cemal'e nit sözlerin doğru olup olmadığı hak kında soruşturmalara devam et- mektedir. Londra limanındaki grev sona erdi Londra, 16 (A.A.) «Reüter» Bugün işe başlıyan 15.000 tah- mil ve tahliye amelesi grev yü- zünden boşaltılamıyan 94 gemiy tahliye etmek Üzere yarın da ça- * hşacaktır. Irak Başbakanı Sam'da Şam, 16 (A.A,) «afp>> — Irak Başbakanı Nurl Said paşa bura- gelmiş ve derhal albay Hüsnü yolundaki neşriyat zip etmektedir. Zaim tarafından kabul olunmuş- tur, hane meydana getirmenin fevkal. | gi KABAH İn giliz tecrübesi (Başmakaleden devam) da muhafazakâr bir Çörçill ko- münist hükümetin kucağına atı- hır fakat İngiliz menfaatleri ge- rektirirse muhafazakâr devlet a- damlarının komünistlerle akdet- tikleri anlaşma ve dostluklara amelo partisi Iktidara gelince az- kasını çevirir... Cumhurlyet şeklinde Idare edi- Ten Fransa da müstebid çarlık Rusyaslle Ittifak etmek kudretini kendisinde bulmamış mı Idi? Böy lece demokrasilerde çeşitli partile rin muttasıl değişen — kabineler ile sürekli ve İstikrarlı bir hari- ci politika yapılamıyacağı iddiası kendiliğinden suya düşmüş bu- Tundu. İngiliz amele partisi dört kü- sur yıllık idaresinde, dış politika- da muhafazakârların endişeleri- ne yer olmadığını isbat ettikleri gibi ekonoml hayatında da el ile tatalur müsbet noticeler sağla» miya muvaffak oldular Harb fordasında Büyük Britanya eko- nomi bakımından çok - zayıf bir durumda İdi. Ticaret müvazenesi gok açık İdi. Filhakika asırlardır İngiltere Hcaret “müvazenesinin aleyhinde bulunmasına - alışıktır. Fakat bu açık dünya nakliyecili- H İle, çeşitli memleketlerde yatı- rılmış sermayelerinin geliri le, bankalarının dünya ticaretinden aldıkları komisyonlarla, sigorta kumpanyalarının - elde ettikleri primlerle hattâ Büyük Britanya- yı ziyaret eden seyyahların getir. dikleri paralarla karşılardı. Harb den sonra bütün ba kaynaklar- dan mahrum idi. Buna rağmen ağır mahru- miyetler —hattâ hâlâ devam e- den sıkıntılar— pahasına bir İşçi Maliye Bakanı memleket iktisadi- yatına düzen — verdi. " Denilebilir ki bir mahafazakâr kabinenin bu derece muvaffak olacağı çok şüphelidir. Çünkü işçiler bilhassa kömür amelesi, nakliye amelesi kendi. İlderlerinin direktiflerine uyarak fevkalüdo emek ve gayret sarfettiler fakat muhafazakâr bir. hükümetin — emirlerini, belki patronlar lehine hükümetin bir baskısı sayarak,. bu derece İtaa- te lâyık görmezlerdi. Esasen Iş- çi hükümet programına — sadık kalarak bir çok mühim İstihsal Subelerini devletleştirdi. Faraza kömlür ocaklarmı millete malet- ti. Muhafazakârlar da bu yenl - ran ve isyan etmediler. Hattâ ge- lecek sene seçimde bu parti gar lebe #derse Mister Attiee'nin yap tıklafını bozacak da değillerdir. Hattâ ayni Istikamette yürüme- leri- bile beklenebilir. Başka mem Teketlerde bir çok ihtilâllerle ta- hakkuk eden İşlerin İngilterede niçin sarsıntısız elde edildiği ba misallerden anlaşılır. C.H.P. Divanı toplantisı — Baş tarafı 1 incide — izahat vermiş bilhassa ekonomik mes'eleler bahsindeki ciddi ted- birler divan Üyeleri -tarafından iyi karşılanmıştır. AÂzalardan bazıları hayat paha- hlığı üzerinde konuşmuşlardır. Söz alan Cemil Sait Barlas tedi- ye mes'eleleri, hayat pahalılığı üzerinde alınacak tedbirler, son ticaret kongresi, petrol, et ve ba- hk sanayii deki çalışmala- r ve hazırlıkları anlatmıştır. Müteakiben divana — sunulan teklifte iki aylık parti işleri hak kındaki rapor kabul - edildikten sonra 1 — Seçim kanunu tasarısı üze rindeki hükümet — tetkikleri de- vam etmekte olduğu cihetle se- çim konusu üzerindeki müzakere lerin bu tetkiklerin arkasının alınmasına tehir edilmiş ve bu hususta bir karar alınmacını il- tizam etmemiştir. 2 — Hükümet tarafından siya- #İ ve ekonomik mes'eleler hakkın da verilen izahatı dinlemiş ve dış siyaset durumu Üzerinde olduğu gibi ticaret müvazenesi, hayat pa halılığı, petrol Ve ziraat mevzuu etrafındaki hazırlığı, et, balık sa nayli gibi konular hakkında te- 'vür etmiştir. 8 — Divan müteakip toplantı- sını haziranın 17 incl cuma günü yapacaktır. Hilmi Uran tetkik gezisine çıl acak Ankara: 16 (Telefonla) — C. H. P. genel başkan vekili Hilmi Uran tetkik sayahatine çıkacak- tır. ğ Seyahatin nerelere olacağı hak- kında bir malümat elde edileme- mekle beraber bu gezinin pazar- tesinden sonra olacağına muhak- kak nazarile bakılmaktadır, Cezairin nüfusu Cezair, 16 (ALA.) <afp> — 1948 senesinde Cezayirde pilan nüfus sayımının ilk resmi neticeleri açıklanmıştır. 1936 da yapılan sayımdan beri Cezair'in nüfusu 1.431.000 kişi artmıştır, Bu her senede 120.000 kişilik bir artışı demektir. Bu on ikl sene zarfında Avru- padaki nüfus artışı yüzde 5 nis betinde olmustur. 17 NİSAN 1044 —— Amerikan asker$ yardımı muctbince bize verilen ve sularımıza ge lerek Gölcükte demirlemiş bulu. 'nan iki Amerikan muhribi; (ön plânda) Uss Mc Calla ve (arka pl ânda) Uss Buchanan görülmekte« dir. Bu gemilere Gelibolu ve Gir esun isimleri verilmişti . Yukarıdaki resimde yeni harp gemileri mizi Gölcükte demirlemiş vasiyette g örüyorsunuz. MESKEN BUHRANI — Baş tarafı | incide Halen yalnız kira .miktarları- nın arttırılması - bahis mevzuu olmaktadır. Harb yıllarının bu dereceye ge tirdiği bu mesele harb fiilen bi- teli yıllar geçmiş olmasına rağ- men hâlâ ehemmiyetini muhaf: za etmekte hattâ biraz daha art- tırmaktadır. Bunun sebebi ne? İşte mesken buhranı ve kirala- Ti meselesinin mihrak noktası budur. Bir kısım yüksek iktisatçılar halk çoğunluğunun aleyhine te- vali edip giden bir meselede me-| suliyeti doğrudan doğruya idare- sizliğe, müeyyedesizliğe atfetmek te bazıları da bunun bir kültür meselesi olduğunu İleri sürmekte- dirler. Ord. Prof. Dr. Gerhard Kerssler'in fikirleri Ord. Prof. Dr. Gerhard Kess- ler evvelki gün Yıldızda Güzel D. Partinin hayat pahalılığı| mitingi (Baş taratı J incide) demelerinden temadi eden şikâ- yetlere ve vatandaşlarla yaptı- ğımız temaslardan husule gelen intibarmıza binaen İl idare kuru- lumuz bugünkü toplantısında bu meseleyi müzakere ederek, 8 ma yıs 949 tarihine rastlıyan pazar günü saat 11 de Taksim Cum- huriyet meydanında hayat paha hlığı ve geçim darlığı mevzulu bir miting yapılmasına ve çok hayati addettiğimiz bu mesele- nin vatandaşların önünde alenen konuşulmasına karar vermiştir. * D.P. KÜTAHYA KONGRESİ DÜN BAŞLADI Kütahya, 16 (Telefonla) — Bu gün Demokrat Parti İl kongresi- ne saat onda başlanılmıştır. Toplantıda Adnan Menderes, Hakkı Gedik, Ahmet Gürsoy. Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu, Mus tafa Nazlı, İhsan Şerif bulunmuş lardır. Kongreyi İl başkanı Remzi Ko Rak kısa veciz bir söylevle aça- rak kongreye gelenlere teşekkür etmiş, müteakiben kongre bas- | kanlığına Fevzi Lütfi Karaos: manoğlu seçilmiş ve idare kuru- lunun mesai raporu okunmuştur Rapor hakkında söz alan hatip lerin konuşmasından sonra rapor oya konuldu ve ittifakla kabul e- dildi. Bundan sonra kongre yarın sa- at 9 da toplanmak Üzere dağıldı. Yarınki toplantıda Adnan Men- deres bir konuşma yapacaktır. 120 bin liralık dolandırıcılık — Baştarafı 1 incıde — Sullanhamamında İplik ticareti yapan tanınmış bir tüccar, bun- dan bir müddet önce Hilmi Tan- yol adında bir tüccara müracaat etmiş ve yabancı memleketlerden akreditif yolu ile iplik getireceği- ni söyliyerek kendisinden üç de- fa da cem'an 75 bin Jira almış- | tır. Bundan sonra Fikret adında| bir memur ile temasa geçerek, İplik getirme yolundaki teşebbüs-| lerinden bahsetmiş ve Fikret de | apartmanını satmak suretiyle ele geçirdiği 43 bin lirayı kendisine vermiştir. Neticede Hilmi Tanyol ile Fik- ret dolandırıldıklarını anlıyarak zabıtaya müracaat etmiş ve tüc- carın yaka anı — istemişli dir. Uzun bir araştırmadan sonra suçlu İzmirin Akhisar asında yakalanmışsa da mevcuden İstan bula getirilirken Bursada polisin elinden kaçmıya muvaffak olmuş tur. Zabıta tarafından aranmakta Sanatlar Akademisi yüksek mi- mari gubesinde verdiği «İstanbul da mesken darlığı, mesken sefa- leti, mesken inşaatı» mevzulu konfernsta ezelimle göyle demek ter — Büyük gehirlerin mesken meseleleri yüz senedir iktisatçı- ları, mimarları, içtimai siyasetçi- leri ve komün politikacılarını meş gul etmektedir. Ancak mesken meselelerine kargı olan bu alâka hiç bir vakit zengin üst tabaka- nın, büyük servet sahipleri veya yüksek gelirli şehir sâkinlerinin Mmeskenlerine değil, bilâkis büyük şehirde yaşıyan halkın yüzde 85 - 95 ini teşkil eden dar gelirlilerin, yâni müstakil küçük orta taba- kanın memur ve müstahdemle- rin büyük kitlesinin, bütün fabri ka işçilerinin, ev sanayi işçileri- nin ve nakliye işçilerinin hattâ küçük rantielerin malümu ve on- ların meskenlerine karşıdır. Be- nim mütalea ve tekliflerim de mahdut miktardaki tediye kabili- yetini haiz zengin Üst tabakanın villa ve apartmanlarile değil, fa- kat sadece İstanbuldaki bütüm meskenlerin yüzde 85 - 95 ini teş kil eden bu «halk meskenleri» ile meşgul olacaktır.; Yazlık kışlık meselesi «— Hakikaten de bugün İstan buldaki zengin üst tabaka ile ge- niş halk kiflesinin mesken şart- ları arasındaki farklar Avrupa- nın hemen bütün büyük şehirle- rinden daha fazladır. Zira İstan bulda zengin üst tabakaya men- sup ailelerin, biri yazlık diğeri de kışlık olmak üzere umumiyet- le iki mesken emirlerine âmâde bulunmaktadır. Bugün bu lükse ne Londrada, ne Pariste, ne Ams terdamda ne de Milanoda rastla- nır. Tahrip edilen ve birer hara- be haline getirilen Berlin, Kolon- ya, Laypziğ, Münih, Dresden ve Viyananın proleterleşmiş ahalisi- nin böyle bir gey hayalinden bi- le geçmez. Ancak İstanbuldaki bu iki mesken işgal etme lüksü bir içtimaf vicdan meselesidir. Benim müşahadelerim halk mes- kenlerinin idari, iktisadi ve yapı dâvalarına inhisar etmektedir.» Mal sahibi kiracı münasebeti «— Mesken darlığı gittilrçe el- le tutulur bir hal almıya başla- dı. Her geçen sene darlık biraz daha fazlalaştı ve biraz daha Ü- zücü oldu. Varlıklı kimseler ka- nuna riayet etmiyerek yeni bir. mesken bulabilmek için kanuni kiraların yanı başında bugün her kesin artık malümu olan «hava parası> namındaki — büyük — bir meblâğı gayri meşru olarak te- diye cihetine gittiler Kanun istihkar ediliyor Her ne kadar cüz'i zamlarile birlikte kiraları tahdit eden ka- nun el'an meriyette bulunuyor- sa da muhtelif sebeplerle yeni bir mesken kiralamak mecburiye tinde kalan kimseler için kanuni kiracı himayesinden eser kalma- | mıştır. | Bu durum çok üzücüdür. Ka - | nun istihkar ediliyor. İdare ma- kamlarının ve savcıların gözleri önünde kanuna hile karıştırılı yor. Hava parası ödeyemiyen; en | kötü ve en harap meskenlere kalmıya mahkümdur. Mal sahibi kiracısını derhal sokağa atabi - Oturdukları yerlerden atılan möblelerile birlikte sokakta Jlanlara hep rastlamışızdır. Ev sahiplerinin bütün yeni kiracılar dan tahsil ettikleri hava parala- rı bu kabil gelirlerin mevcudiye- ti vergi memurlarının da malü- mu olduğu halde tıpkı vergilerden muaf kalan bir gizli gelir kayna- | ği şeklinde kalmaktadır. | Buna rağmen sun'i olarak aşa- Bt tutulan kira tahditleri devam ettiği müddetçe, kiraya arzedile | cek mesken inşaatı kârsiz olmak | ta devam edecektir ve mesken a- her sene biraz daha artac Kısacası kanuna karşı hile lir. olan firari nihayet dün şehrimiz-| yapma, şehir ve devlet İçin vergi de yakalanmıştır. |bakımından ziyana maruz kalma, Polis tarafından yapılan tahki| meskensiz kalan bütün kiracıla- katta tacirin bu işleri yalnız yap|rt hava parasile istismar etme mayıp bazı kimselerle teşriki me-| ve geniş fakir kiracılar kitlesi- Bai ettiği tahmin olunmaktadır. | nin artan mesken sıkıntısı işte bütün bunlar bir arada toplane mış bulunuyor. Bu böyle devama edemez ve etmemelidir.» Çare nedir ? «— Bu fect mesken sıkıntısı- nın bertaraf edilmesi derhal bit hamlede kiraları tamamil, best bırakıp kira fiyat D serbest piyasada teşekkülüne mü saade etmek Suretile temin edi-' lemez, Kiracı aileleri büsbütün fa kirleştirmemek için maaş ve üc«, retlerde yapılacak tedrici yük « seltmeler bu kira artışlarına res fakat ettirilirse, hakiki sağlam laştırma derhal bu sene içinde plânlı bir tarzda mesken inşaatı- na başlamak suretile vaki olabis Gerçi bugün inşaat müteşebbise leri kanunun aşağı tuttuğu k lardan ürkmektedirler. Fakat res mi ve hususi sanayi işletmeleri yeni yapı dâvasile alâkalandı bilirlerdi. Amma bunu başarabilmek için derhal firmalarla müzakerelere girişecek, derhal sanayi için mun tazam inşaat programını çizecek ve inşaat faaliyetini her send yorulmak bilmez bir azimle ida« me ettirecek ileri görüşlü ve kuv' vetli bir gahsiyetin mevcut olma ı lâzımdı. Ne yazık ki mesken' sıkıntısının mütemadiyen arttığı son yedi sene zarfında böy!- »ir şahsiyete İstanbulun hiç bir tarar fında rastlanılmadı. Şimdi de böy, le birini bulacağımıza emin deği« lim.> Hulâsa, gehrimizdeki mesken darlığı meselesi bugün tam mâna sile bir facia haline gelmiş be'run maktadır. Görünlüşe göre bu vuh ranı önliyecek birleik' çare inşas atın bir an evvel artmasından İ« barettir. Yunanistan a ihraç edilecek! Türk malları Listeyi meşrediyoruz Ankara 16 (aa) — Türkiye ile Yunanistan arasında imza — edil $ miş olan yeni Ödeme anlaşmasına bağlı bir numaralı protokol hük « müne göre, 18 ekim 1948 tarihin. de Paris'te aktedilmiş vulunan Av raya mürleketleri arasıada ödeic ve takas anlaşması hükümlerine göre Yunanistan'a ihraç edilecek Türk emtia ve mamullerinin liste« ai güdür: Sığır ve manda 10000 (a) Koyun 1.000,000 (1), Keçi ve oğlak 1,500,000 (1 Kuzu 500.000 (1) Pastırma, domuz eti ve benzerleri 300.000 taze, salamuralı füme veya 850.000 Kurutülmüş balık —— 800.000 Tarama 50.000 268000 250,000 Nohut 00,000 Mercimek 250,000 Pamuk tohumu 1,250,000 Keten tohumu 600,000 Ayciçeği tohumu ——— 500,000 usanı 250,000 Kendir tohumu 200.000 Haşhaş tohumu 100,000 Peynir 1.500,000 Hardal tohumu 10,000 Yumurta 1,509,000 Pamuk 1240,000 Darı 200,000 Balmumumu 100,000 Diğer maddeler 100,000 (A Fındık 15.000 Melas 25,000 Ateş tuğlası 50.000 Kepek 300000 (14 (1) Yalnız Türk Ekonomi ve caret Bakanlığının ihracına müsaş ade edeceği devrelerde. ! (2) Cürk Ekonomi ve Ticaref Bakanlığının ihracına müsaade & deceği diğer emtia. Türkiye'ye ihraç edilecek Yu 4 nan emtiası, Kolofan 100,000 Terebantin 100,000 Çimento 600000 Sapan ve diğer ziral Aletler 1.600,000 Karbon Sülfürü 130000 Sülügen, Mürdes-ik — 127000 Penceze camı 500,000 Pamuklu 500,000 300,000 Diğer mamüller

Bu sayıdan diğer sayfalar: