4 Mayıs 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

4 Mayıs 1949 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

: MAYIS 1910 Mahut çaylı dans (Baştarafı 1 ihcide) Diyip işin içinden çıkmıştır. Mübalâtsız tavir ne demektir? Orada bazı Türk kızları ve bazı Şabancı gençleri bulunduğuna gö- Fe, bu mübalâtsız tavırların on- Jarın arasında cereyan ettiği de kabul ediliyor. Fakat mübalâtsız tavırlar, bir rezalet, daha doğru- Türk Ahlâkına aykırı " görülmemekte- gdir ki işte biz bunu anlıyamıyo- pu Türk örf ve Adetine, vuz. Şurası malümdur ki bir çokları için, giran : gelen tavır ve , hare- ketleri bazıları tabil bulur ve ah- İ alan, duygulu Müslüman - Türk lâk kaidelerine aykırı addetmez. Fakat biz mllif ve vicdani olarak almaya mecburuz, Bizim danslı çay hüdisesindeki —neşriyatımız, fotoğraf adesesine Jatinat etmiş ve bu yoldaki yazılarımız tama- miyle objektif, hâdisenin tasvi- den ibaret bulunmuştur. Gör- lüklerimizin fotoğraflarını aldık Ve yazdık. Bunun bütün memle- ket efkârındaki akislerini iso her; gün aldığımız ve hâlâ almakta bulunduğumuz mektup, telgraf İe telefonlar belirtmektedir. Mil- det bu hâdiseyi, Millt Eğitim. Ba- kanı kadar küçük, ehemmiyetsiz| ve hasıraltı edilmeğe lâyık gör- Mmemektedir. Bilâkis bu hâdisede içtimaf bünyemizi kemiren derin ye eski bir yaranın ufunetini his- betmiştir. Zaten bizim asıl hayret ettiği- miz nokta da hükümetin neşriya- tımıza değil, milletin vicdanında- ki bu aksülâmele gösterdiği ilgi- Bizliktir. Bu ilgisizlik ve örtbas &tme siyaseti için İleri sürülen müâzeret: <Aman çocuklar, şimdi Amerika ile aramız iyi. Bunları kapatın, iş çıkarmayın!> dir. Ha- yır; dâva, varlığımızın temeline faallük eder. Millt ahlâkımızla, An'anelerimizle, haysiyetimizle il- Bilidir. Biz bu büyük dâvaları- mız karşısında en büyük menfa- 'atlerimizi feda etmekten çekin- 'meyiz. Kaldi ki bu mes'ele — ile 'Amerika dostluğu arasında hiç bir münasebet yoktur ve evvelce de tasrih ettiğimiz gibi, neşriya- tımızda “Amerikalı döstlarımızı Tencide edecek hiç bir kelime de bulürmümaktadır. Biz * sadece, Türk kırlârının iffet * ve ismeti, (Türk an'ane ve'âlilâkının müda- kaasiyle'İlgilendik. Diğer bir nokta daha: Bu mes' eleyi Mecliste Allah için açık ve Hilli vicdana uygun bir şekilde İfade eden Afyon milletvekili Ha- f#an Dinçer hâdiseyi <Hazin> di- ye tavsif etmiş; fakat Millf Eği- tim Bakanı yapılan tahkikat s0- hunda bunu o kadar hazin bulma- ğını bildirmiştir. İşde Hübalili- vermübalâtsızlığı kabuül ettiği i- 'bunun müsebbipleri Hakkında tatikikâtın hâlA devami ettiğini fave Etmiştir. Hangisi doğru? Tahkikat bit- miş midir, yoksa bitmemiş mi- dir? Anlaşılmıyan cihet bu. Eğer tahkikat bitmişse demek ki bu Yürekler acisı hâdise bal gibi ört bas edilmiştir. Çünkü müdüriyle, Muaviniyle, idarecisiyle bu danslı gay dershanesi hâlâ yerinde duru- yor. Gelelim danslı çay,, oyununun efkârı umtmiyede - devam öden akislerine: Dün bile'aldığımız telgraf — ve mektuplar gösteriyor ki memle- ket yicdanı hâdişeyi unutmamış- Türkiyeye Amerikan askeri yardımının mManası Vaşington, 3 (A.A.) <afp> — Dışişleri Bakanı Dean Acheson, bugün Amerikalı iş adamlarından Amerika hükümetinin iktisadi ve ticari siyasetini desteklemelerini İstemiş ve bunun için de millet- İerarası ticaret teşkilâtı ve onun Yasasına müzaheretleri icabetti- ğini belirtmiştir. Bakan sözlerine devamla şunları söylemiştir: Rusların zorluk çıkarmaları ve komünistlerin tecavüzkâr sui- kasdleri Amerikanın munzam ted birler almasını icabettirmiştir. Acheson, Yunanistan ve Türk yeye yardım programı ile Avrupa kalkınma plânının Rus muhalefe tine cevap olduğunu sözlerine ilâ ve etmiştir. BRADLEY'İN DEMECİ Vaşington, 8 (A.P.) -MGene- ral Omar Bradley, bugün Birle- tik Amerika âyan meelisine, A- merikanın savunma hudutlarının, Avrupanın kalbinde bulunduğunu Böylemiş, muhtemel yeni bir Av Tupa savaşında Avrupada bir köp Fi başının muhakkak surette e- de bulundurulmasının gerektiği- he işaret etmiştir. AEp Tarı âletleri bu teslim alınacak Amerikan yardımı gereğince Fürkiyeye verilen tarım âletleri, bugün saat 16 da Dolmabahçe fıhtımında merasimle Türk ma- kamlarına teslim edilecektir, mamıştır. Millet Partisinin <Devamı 8: tar. Efkârı umumiyenin, ört bas) edilme politikasını naml karşılı- yadağını da Allah bilir. Biz. bu Münasebetle gazetemize en yeni gelen mektup ve telgraflardan ba- zılarını daha dercediyoruz, Diğer- lerini de sırasİyle neşretmeğe de- vam edeceğia, Türkiye Yurd Çocukları Çalış- ma Yuyası Başkanı İhsan Yıldı- rım yazıyor! «Artık millt benliğimize hâkim olalım, 'Namuslu, milliyetçi ve milletçt gazetenizin 22, 23, ve 25 Nİ- San 1949 tarihli nüshalarınga yer vatandaşlarının gözlerini - yaşar- tan, kalblerini kanatan — (Danslı Çay) hâdisesi, ma'sum kızlarımı-| zı kontrolsüz bırakan ana - ba-) balar ile, her tedbiri güya vaktin-) de aldıkları iddlasında bulunan ilgililerin kulaklarına küpe; ve boyunlarına da demirden halka olsun.» * hakkında, gazetemize kadar gelen ve milli vic- danın sesini aksettiren diğer pro- testo mektup ve telgraflarını sıra le neşre devam edeceğiz. (Baş tarafı | incide ) kaç tahmin canbazlığı ile büt çeyi kâğıt üzerinde muvazenet haline getirmek hüner ve mari- fetini gösteremiyenlerin vekâlet koltuklarında İşleri ne? Böyle bir itaba muhatap olmaktan İse koltuğa mevkuf kalmayı tercih buyuran zevat için ortalığı pem- be göstermekten başka yapıla- cak bir iş yok demektir. Onun için âdet olmuştur. Her gene hendesi bir nisbetle çoğala- gelen İüks mahrafları karşıla- mak gayretile ya mevcut vergi- lere, gelişi güzel bir takım zam- lar yapılır veya acaip yeni ver- giler İhdas edilir veyahut vergi Bistemi kökünden değiştirilir. Daha sıkışık vaziyetlerde — ise yarlık vergisi veya T eylül ka- rarları gibi müsadere kılıklı ta- sarruflara baş vurulur. Büdce- lere terdifli bütün bu vergi ka- nunlarının birer para dolabından başka bir gey olmadığı bugün artık herkesçe anlaşılmış bulun- maktadır. Cumhuriyet Halk Partisi, Ma liye Vekilinin ağzı ile ikinci bir varlık vergisinin bahis mevzud olmadığını istediği kadar tekrar lasın dürsun, 7 eylül kararları, Mmahiyeti itibarile, ikinci varlık vergisidir. Şu farkla ki' birinci: Ai bir döfaya mahsuğ Ve doğrü- doğruya bir mükellefiyetti. İkincisi ise devamlı ve dolayısi- ledir. Üçüncü varlık vergisinin ide eli-kulağında, Bu, reform şa- h ile örtülü “olarak ortaya atı- Iâh ve gimdi yıldirım ” süratile Meclisten geçirilmek için her ça- Teye başvurulan Nazi ruhlu gelir yergisi sistemidir. Birinei ve 1- kinci varlık vergisi hayat paha- lilıfını tahammül edilmez bir ha le getirdi. Üçüncüsü Ise mali var lığımıza incir dikecektir. Anla- sılmayan nokta iktidar partisi- 'nin bunda ne faydası olacağıdır. Yoksa foyası meydana çıkan jan darma tazyiki yerine mali taz- yik ikame edilmek mi matlup- tur. Eğer böyle ise haber ver: lim ki Türk Milleti, ne pahası- na olursa olsun hakimiyetini kullanmak azmindedir. Adli veya mali hiç bir tazyik onu bu yol- dan çeviremiyecektir. İktidar partisinin benam Baş vekillerinden Hasan beye bakıla cak olursa milli gelirimiz 7,5 mil yar liraya yükselmiş. Vergiler ise bunun ancak yüzde 30 kü- sürunu teşkil ediyormuş ve Türk Milleti diğer milletlere nazaran en az vergi veren bir millet imiş, Hakikat tıpatıp değil aşağı yu- karı böyle olsaydı memleket re- fah içinde olmak ieap ederdi. Fakru zaruret alıp yürüdüğüne göre vaki beyanatın uydurma olduğuna hükmetmek zaruret kesbeder. Esasen henüz nüfusu ve daha fecii müntehiplerinin rey pusulaları doğru dürüst sa- yılmıyan bir memlekette milli ge lirin ne olduğunu resmen açıkla İuıık hafif bir tabir ile, gülünç | olmak demektir. Anlaş let — koltukları tılsımlıdır göl vis yap ler haline ifrağ ediveriyor olmamış olsaydı 1 — Saracoğlu varlık ver le, Türk Milletinin — Atatürkün mümtaz şahsiyetinden medeni a lem nezdinde kazandığı geref ve itibarı saramak: 2 — Recep' Peker 7 eylül ka- rarlariyle, kendi ağziyle, uzun müddet su yüzü görmemek ha inlerini, kim çarçabuk sebile derin çatlaklarla dolu ar- kın öte yanından su akıtmak sev dasiyle kurbağanın gözünü pat- latmak; 3 — Şöhretli bir maliye pro- fesörü olan Hasan Saka 949 ge- nesi büdeesinin markasını giz- lemek için, hem de gülünç olmak pahasına, halkın gözüne kül at 4 — Şemseddin Günaltay gelir ve 6 Sü. & de) Hayatpahalılığı — Baş tarafı 1 incide — sunda kendisine salâhiyet veren millt korunma kanununun devamı lüzumuna kanliz. Bunu faydalı görüyoruz, dedi. Söz alan soru sahibi, eğer Ba; Kanın verdiği cevap tatmin edici olmazsa bunu umuümi — müzakere mevzuu — yapmak — istiyeceklerini Kkaydederek dedi ki: — Bazı gözetelerin hayyan ih - racının — menedilmesi — hususunda yazdığı yazılar hükümetin bu mev tuda mütereddit olduğunu göster- mektedir, Bu hayvan müstahsili , - 'ne zarar verir. Tüccar ya almaz alırsa da ucuz alır. Bü — suretle müstahsil ya elindeki malı sat - maz veya yok — pahasına — gider. 18 ve 14 milyon köylünün bu du » rumda bulunması tabit — değildir. Hükümet üğ beş, büyük gehir hai kını etalz birakmıyacağım, — dlye, bunların zararına hareket etme - melidir, Daha doğrusu bu gehirle- rin fakir halkı da et alma husu - sunda zor durumdadır. Bu, — gehir lerin zengininden başka — kimsayi memhun #demez. Hükümetten Ka & bir' karar istiyoruz; Bakan; -- mumt müzakere açılmasında za | rar Geğil fayda vardır, Karar Si » zindir. dedi, Oya konulan istak red dedildi. Bunun üÜzerine Bakan mü WEci D ee AO A “Yeni ateş çemberi: Gelir vergisi ,, vergisiyle 6 - T bin mükellef ye- tine 60 - 100 bin mükellefi ateş çemberi içine almak cür'etini göstermezlerdi. Görülüyor ki dert satıhta de- ğil derindedir. Açık konuşaca- Biz. Başlıca nakil vasıtası kağnı ve belli başlı istihsal Aleti ka- ra saban olan bir memlekette masraf yekünu milli gelirle boy ölçüşebilecek kadar azametli, bütçeleri kabul eden bir meclla var olduğu müddetçe mali işle- rin selim bir mecraya girmesine imkân yoktur. Bütçe) rakabeye tabi tutabildiğimiz tak- dirdedir ki herşey düzelecek ve Cumhuriyet Maliyesi namzet ol- duğu metanet ve İstikrara kavu- gabilecektir. Temenni edelim ki bu günler uzak olmasın. Avukat W. Teki Gül Üniversite gençliğinin hassasiyeti “— Baştarafı 1 incide — irleri affa asla neyyal - Geğildir, Bu hâdisenin meydana çıkarılma - ı hiçbir zaman, Türk — Amerl - kan dostluğunda zerre mikdar bir sekte yaratamaz. Eğer bizl idare edenler arasında, buna, inanmayan ye' Büyük Türk - Amerikan dost Yoğunun kuyvetlenmesini ve deva » müni, bu çirkin, bü MNi Hislerimi- zl-rencide eden hâdiseyi örtbaş et- mekte veya Türk ahlâk kaldelerine ayifırı olan bu gibi düpedüz re - zaletlerin tekerrüründe bulunanlar varsa, kendilerine sonsüz teesslif - lerimizi bildiririz, asii milletini çok daha' yakından tanıyarak ona göre hareket etmesltil hatırlatırız! Bu dostluk, hakikaten onların zanneti- Zi temeller — Üzerine ; kurulmuşsa, hiç bir zamnan bu dostluğu — kabul etmiyoruz, Çünkü, bütün âlem bil- meli ki biz, dostlük için hayatımı - zi veririz, fakat namusumuza mal olan bir dostluğa da lânet ederiz. Bu böyledir, Sayın Bay; bizim — hislerimizle B.M.M. kürsüsiğüden haykırdığınız için aizi, fkârı umumiyenin tercü manı, vazifesini hakkiyle başaran ve bu yolda azimle yürüyen bir milletvekilimiz olarak sevgi ve say Bi ile selâmlarız. Candan teşekkür ler. İst. Üniverşitesi Tıp — Fakültesi öğrencilerinden bir grup, (İmzalar Gazetemizde mahfuzdur.) Mr. Door'un konferansı (Baştarafı 1 incide) Türkiyede Marşal plânı tama- men anlaşılmadığından bu hu- susta izahlarda bulunmağa hazır olduğunu bildirmişti. Bu teklif üzerine harekete geçilmiş ve Mister Door İstanbula dâvet edil miştir. Anlaşmaya göre Ticaret Odasile Sanayi Birliği ve Tüc- car Derneği beraberce bu zatın konferans yerini ve saatini tes- bit edeceklerdi. Halbuki Tüccar Derneği Oda ile Birliğe sorma- dan bir program hazırlamış - ve ağıtmıştır. Bu program dün tat bik edilmiş ve saat 16.5 te Li- man lokantasında Mister Door dinlenilmiş, müteakiben limona- talar içilmiştir. Dünkü toplantı- nın kendilerine danışılmada: pıldığını gören Ticaret — Odasili anayi Birliği toplantıya iştirüâk etmemeğe karar vermişler ve â- zalarını haberdar etmemişlerdir. | Dünkü toplantıda Mıntaka Ti: | caret Müdürü Muhsin Baç ve Ti | caret Odasile Sanayi Birliği umu mi kâtipleri de hazır değildi, Bu | garip anlagmazlık hoş karşılan- mamıştır. Mr. Door, dünkü kon da İstanbulun başlıca iş adamla rile tanıştığından çok memnun olduğunu ve bu vesileyle Mar #hall plânının anahatlarını ve ih. daslarının sebeplerini anlatmış - tır. Bundan sonra Mr. Dorr, ken- disine sorulan muhtelif sualleri cevaplandırmış ve toplantıya al- arasında son verilmiştir. YENI SABAH S*VFA : B - ——— —— Bu işde mi Komunı st| Hükümer, eski Italyan Elçilik C.H.P. Grupunda temmim * izahat * verdi. — Tinimi Karaç rejimimize göre ip tstihlak dan fazla olanların ihracına — izin verildiğini anlatarak sözlerine — göyle devam etti <— Bizde hayvan adedi 1008 © nazaran artmıştır, Fakat mesik lâ koyun #on zamanlarda 20 dnil- yon oivarında bulunmaktadır, — Bt pahalıliğin — sebepleri — paikolo » Jiktir, İstanbulun da kanaati bu - dur. Bu pâlkolojik amlli yine pal- kolojik teübirler — önliyebilir. “Bu bakımdan belediyeler ve gazeteci lere dügen vazifeler — vardır. — Biz hayvan ihracı için — durumumuzu. tetkik ettik. Tediye muvazenemizi damla, damla da olsa bununla da temin etmeye gayret ediyoruz. Yılda bu suretle 17 milyon bir ge lir az gey değildir.> Bakan bundan sonra bu yıl'da » tanbul da fazla olaraic 12000 ko » yun kesildiğini ve — Ergurumdan başlıyarak soğuk havâ — depoları tesis ederek kesilmiş hayvanın mu hafazası için Erzurum, Elâzığ, Konya da birer kombina kurulmu- sını derpiş eden bir plân hazırları dığını; bünün 89 milyon — liraş malolacağıni' atilattı., Tekrar — »öz Alari Karakaya bu hususta çok gö kalindığını —diğör — movzularda olduğu gibi hayvan Işinde tanzim mübayaası ve et yeme - İısıntıları yapılmasını, 8 kiloluk — kuzüların kesilmesinin yersleliğini — belirtti, Bu kuzuların 6 ay sonra 12 kilo - Tuk olacağıma nazaran zararın de- recesint tebarlz — ettirdi. " Barlas Bunun — otsuzluk — yüzünden meo buri olarak ihtiyar edildiğini e « sasen 12 kilodan aşağı — kesimin yasak olduğunu anlattı. SUİİSTİMALLER MESELESİ Bundan sonra Sulistimal ve sul-) 1dare hakkındâ hazırlanıp hükü - mete verilen ikomlayon — raporuna| geçildi, Bu hususta hükümetin Doktal nazarımı - belirten, — Fuad Sirmin başkanlığa bağlı ve ve kilin siyast, mali ve idari bütün mesuliyetlerini kabul etti, Bakan- fığın işlerini Meclisten başka kim senin mürakabe edemiyeceğini 1 « zahla bu şekle hükümetin taraftar olmadığı, ancak tefbiş teşkilâtı - Tun yeni esaslara ve harcirah yev miye ve salâhiyet bakımından doğ| rudan döğrüya Bakana bağlı — bir halde tanzim. edileceğini — açıkla - dı, Teftiş ve tahkikin ayrı, âyri geyler olduğunu —anlatan - Bakan Komisyonca istenilen şeklin, ana- yasaya aykırı - olduğunu — belirtti. Memumin muhakemat — kamunu hususundaki mütaleanın — dükkate alındığını ve yeni kanunun Mec- llste bulunduğunu anlattı. Rüşvet alan memurla rüşvet verenin aynı cezaya çarptırılması - hususundak! komlsyon Wararına hükületin iş - tirâk etmediğini belirten — Bakan| Adll “ve askerti - teminatın. tahdidi mesolasinde de aynı ayrılıkta; ol; tisap edenlerin beyannameye tabi tutulmalarını-büyük kumı at masufh olan memurların, .: rencide| edilmiş olacağı noktasından , doğru| bulmayan — Bakan, bundan — sonra, #Alınacak memurların alınırken ve sonra her beş Senede bir aynı gı idilde beyanname vereceklerini bil- dirdi, Bakan bu konuda sözlerine devamla 300 bin'memurdan alına- cak beyannamelerin sıhhatini tet kik edeceksek 'bu yıllara mutevak kaftır. Tetkik edilemezse, “beyarinama almakta mana yoktür dedi, İhmal suçlarının. cezâlandırılması" — keyfi yetinde matlaka kasit unsuru ramak icabettiğini anlatan Bakan, sözlerini şöyle bitirdi. Hükümeti - nizin bu moktaf mazarı tasvip &- dildiği takdirde kanunları takdim ederiz, Meclis inceler ve en — isa- betli gekli vererek tatbik — edilir, Bakana muhtelif hatipler süaller sordular. Hamdi Şarlan memur a- hnirken de - beyanname - alınması aleyhinde bulundu, — Hulust — Oral komisyon raporunun ihtiva ettiği bütün esaslar üÜzerinde Bakanın beyanatını reddetti, fakat — grupta ekseriyet kalmamışdı, Müzakere - nin başka bir güne bırakılması kararile oturuma son vertldi. Kayıp Aranıyor Yanlk tekti b Kunan. oğlum — 15 yağında — Konan Durmüş TAdŞ Si lğeika d düğü kalafat ye- rinde tornacı Yorgonun — ya - nından — çıkarak bir- daha — evina gelmemiştir, Nerede olduğunu bi- lenlerin insaniyet namına aşağıda Ki adrese malümat vermesi rica olunur, Kasımpaşa — Denis Hastahanesi Arka sokak No, 14 babası Yü - suf Durmuş. RRTETEEEEKEKEEEKER imysDemirhisar İSTANBUL-HAYFA 710 saatte Üçüncü seferini 4 mayıs çar- şanba günü saat 18 de Ga- lata rıhtımınday — hareketle doğru Hayfaya — yapacaktır, GEMİ AYNI ZAMANDA HAYFA İÇİN YÜK DE A: LABİLİR. Biletler ucuz ve yemeklidir. Müracaat; Galata Halil Pa- 90 sokak Ömer Ablt han ya- mnda BSormet Han — No, 4 Ahmet Başak — Teli 44098 A K x0 | Dün Beykoz takımı Atinadan gekdi, resmimiz Beykozluları karşı tıyanlarla Beraber gösteriyor. (Yazısı 5 inci Sahifedey daklarını: açıkladı: - Hakat eei - ildi, Uyutulacak? (Başmakaleden devam) dir, Amma gazet İzde çıkan fo- toğratlar nğnlygnulın]âı;ln hu- zuründa ve/altıdan evvel çekilmiş değildir. © fotoğraflar Ve uy- günsuz pozlar tam saat dokuzda çekilmiştir, Diğor taraftan Maarif Bakanı bu toplantıda bazı mübalâtsız ta- vırlar olduğunu kabul vo itiraf et- mektedir. Maamafih rezalet ol- madığını ve nezahet dalresinde dans edildiğini sözlerine — ekle- mektedir. Negredilön fotoğrafla- rın bir nezahet ve dürüstlük tim- Bali ve örneği olduğunu sayın ba- kan kabul ediyorlar mı? Cevap müsbot ise milli eğitim bakımın- dan herkesin Içi çok ferahlar mı, bilmeyiz..< Mzarif Bakanı çayın tertibl için Milli Eğitim Müdürlüğünden müsaade alınmadığını, bu cihet- ten lâzım gölen muamelenin ya- pilmakta - olduğunu - söylemiştir. Amma, bu yapılan muamelenin ne olduğunu bir türlü açıklamamış- tır. Tahkikatın tamamiyle tekem- müJ ottiği Bakanın kat'i dilinden anlaşıldığına nazaran tahkikat bitmiş ve suçlular taayyüneylemiş olduğuna göre âmme vlicdanı ve umumi efkâr tatbik edilen cezayı da öğrenmek Isterdi.., O clhet ka- lm bir perde ile örtülü durmak- tadır. Bizlm endişemiz, — yazının da başında İşaret ettiğimiz - gibi, binbir mülâhaza İle yine mes'ul- lere en ednâ bir cezanın tatbik edilmemesi ihtimalidir. Halbuki Türk milletinin bu balilste ne ka- dar hassas ve uyanık olduğu ga- zetemizde İntişat eden mektup, telgraf, telefon ve şifahl müra- caatlerden apaçık anlaşılmakta- dır, Bizzat orada talebe olarak bulunanlar da bu danslı çaylardan müşteki ve müteneffirdirler ve bu ciheti ilgill makamlara daha ev- velce de haber vermişlerdir. Söz ve kuru vâldlere artık kim- se, amma kimse iİnanmamaktadır. YENİ SABAH Sadakın istifasi mümkün (Baştarafı 1 incide) makamlar, bu haberi tamamen tekzip etmektedirler. Şemsettin Günaltayin beyannamesinde vâ- dettiklerini yapamamış olması, Necmettin Sadak'ın son seyaha- tinin muvaffâkiyetsizlikle netice- lenmesi, hâyat pahalılığı üzerin de hükümetin beceriksizliği ileri sürülerek 'kabinenin toptan isti- fasınin her an beklendiği ve hat- tâ yeni kabiheyi kurmağa Nu- Tullati Sümerin memür ödiledeği “Habürleri 'dâ'burâda tekzip edil- mektedir. Filhakika Dışişleri Ba- kanı Necmettiri Sadak'ın Anka- Yadan ayrılırken yaptığı beyanat ile 'sön beyanatı arasında bazi tezadlar olduğu gibi bu beyanla- rın Başbakanın yaptığı demeçler le dö tenakuz halinde olduğu aşi- kârdir. Yalmız Sadak'ın Ameri- kadan hareketinden sonra hasta- lığının oldukça arttığı yine bu- rada açıklanmıştır. Sadak, ağla- bi ihtimal, bugün İngilterede bir hastahaneye yatırılmış — bulun- maktadır. İngiliz mesul adamla- rile yapacağı temasların ve has- talığının seyri çok nazik bir va- ziyet taşıdığı da muhakkaktır. Öyle sanılıyor ki Sadak Ankara- ya döndükten sonra gerek Halk Partisi grupunda ve gerek Mec- k'ın bu ayrılığı sırasında kabine- nin bir revizyona tâbi tutulması ve bazı Bakanların da - istifası beklenebilir. Yalnız gurası mu- hakkaktır ki Şemsettin Günaltay kabinesi topyekün olarak bir buhran içinde değildir ve böyle birgey asla bugün varid görül- memektedir. Adil AKBAY Southampton, 8 (A.A.) — af 1): Türkiye Dışişleri Bakanı Nec mettin Sadak, France Presso mu habirini «Çueen Elizabeth> vapu rundaki kamarasında, yatakta ka bul etmiştir. Amerikada kaldığı müddet zarfında sarfettiği gay retten yorgun düşen ve yolda bir kaç kere ateşi yükselen Türkiye Dişişleri Bakanı muhabire; — «Bu akgşam uçakla Londradan Anka- raya hareket edebileceğimi ümit ediyorum fakat doktorum heme mu endige verici değildir. Rıhtım da kendisini, Türkiyenin Londra Büyük Elçisi kargılamış ve otomo bille Londraya gitmlatir. Clarldge öteline İamiştir. |sctirilmiştir. (Dovamı Sa, 5 Sü. 4 ve sağcı memurlar İcubında işten çıkartılabilecekler Ankar 8 (Hususi) — İrtica 've komünizlm ile mücadele ted « birlerini tesbiter memcir, — Feridur Fikri, Ahmet Remzi Yüregir — va arkadaşlarından mürekkep — parti komisyon?? bu sabah yaptığı mü- him bir toplantıda mürteci ve ko- Mmünist. memurlar hatekında alına- cak Idart tedbirleri Konuşmmuş — ve memurin kanununa eklenecek bir. madde tesbit etmiştir. — Maddeya göre ceza kanununun 141, 142, ve 168 Üncü maddelerinde tasrih dilen suçlardan her hangi birini, işledikleri fekat kanunt takibat derasına imkân görülemiddiğinden dolayı haklarında takibat yapıla « madığı ve fakat bu olheti birinci derecedeki Bicil, Amirleri taratın « dan veya soru, Üzerine - bildirilen ve bu bildirme ilzerine ayrıca yap tırılacak incelemeler sonunda — bir birine uygun düşen vicdani kana: atlerle durumları teeyyüt eden mi mürlar İlgili inzibat — komisyonu kararı — ve tigili Bakanın — tasdikl ile meslekten çıkarılacaklardır. Yeni bir baskı usulü! gAğE Kozlu'da halkın gazetecilere derd yanmasına imkân verilmedi Zonguldak, 8 - (Telefonla) -I D.P. kongresini takip için sureti Tahsusada Zonguldağa gelen İs- (tanbul gazetecilerinden bazıları burada garip bir vaziyetle karşı- laşmışlardır. Tetkikler yapmak ve halkla temaslarda - bulunmak üzere Kozluya giden gazeteciler bir kahveye oturmuşlar ve topla- nan halkın dert ve şikâyetlerini dinlemek istemişlerdir. Fakat kah venin etrafı sivil ve resmi polis memurlariyle kuşatılmış olduğu- nu hayretle görmüşlerdir. Bu şartlar altında halkın dertlerini dinleyemiyeceklerini anlıyan ga- zeteciler, bucak müdürüne, tah- riri olarak müracaat etmişler ve emniyet memurlarının kahve için- den ve dışından ayrılmalarını ve halkla kendilerini yalnız bırakma Jarımı Fica etmişlerse-de bu istek- Jerine: kaVuşamamışlardır. ı Bu vaziyet üzerine İstanbul ga- zeteclleri, Kozludan — ayrılmak mecbüriyetiride kâlmişlar Ve Va- 'tandaşlarla görüşmeğe muvaffak olamamışlardır. Hâdiseden 'haberdar olan Zon- guldak Gazeteciler Cemiyeti, alâ- kalı makamlar nezdinde faaliyete geçmiştir. Avrupa Konseyi Delegeler ilk toplantıyı dün Londrada yaptılar liste giddetli tenkitlere maruz | — Londra, 3 (B.B.C.) — Avrupa kalacaktır ve belki de Bakan-| Meclia anayasasını nihal ola: lıktan ayrılacaktır. Yine Sada- | rak tasdik edecek olan 15 dev - let konferansı bugün burada a - çılmıştır. Deleğeler, perşembe gü nüne kadar anayasayı imzalaya caklarını ve ilk toplantıyı — bu yaz Strazburg şehrinde yapabi - İeceklerini ümid ediyorlar. Londra 3 (a.a.) — United Press) — Türkiye ile Yunanis- tan'ın Avrupa konseyine kabul- leri meselesinin «10» — dışişleri bakanlarının yarınki toplantıla - rında inceleneceği bildirilmekte- dir. Fransadan sonra diğer dele gelerin de Türkiyenin konseye alınmasına taraftar oldukları an laşılıyor. Türk Kültür Ocağının tertiplediği toplantı 'Türk Kürtür Ocağı tarafından dün saat 14 de Marmara lokalin: de (komünizmi bir tel'in) için bugün yola çıkmamı menetti bu| toplantı yapılmıştır. itibarla istirahat etmek ve iyileş| Bu toplantıda ilk olarak Türk mek için iki Üç gün kalacağım» | Kültür Ocağı namına Bekir Bek demiğtir. söz alarak, komünizme ve mem- Türkiyenin Avrupa birliğine ka | leketimizdeki komtinizm mücade- bulüne Fransanın taraftar oldu-| lesine temas etmiştir ğu hakkında M. Sehumann tara-| — Erzurum Lisesinden Yetişenler fından yapılan demeco — muttali| Derneği adına Burhan Gündo- olan Bakan gunları söylemiştir: | ğan; Milli Türk Talebe Birliğin- «M. Sehumamn tarafından son| den, Türk Kültür Çalışmaları Der basın konferansında söylenen söz| neğinden ve Teknik Üniversite leri büyük bir memnuniyetle öğ-|adına konuşmalar yapıldıktan rendim, Fevkalâde mütehassis ol| sonra Nihal Atsız ve Dr. Fethi dum. M. Sehumann Pariste son| Tevetoğlu da birer konuşma yap- görüşmemiz sırasında da Türkiye | mışlardır. Nihal Atsız, konuşma- nin Avrupa konseyine kabulünü | sında, komünizmin tarihçesini ve destekliyeceğini bildirmişti. yurdumuza girişi ile faaliyetlerini mettin Sadak'ın sıhhi duru| etraflıca İzah ederek Bözlerini göyle bitirmiştir. Bir gün olacak Rusya viran | olacak, Türklük Turan olacak.» , henflâsyonun tesiri -çok azdır. Pa Uzün seneler evvel Maçkada İ « talyan sefarethane binası — olarak yaptırılmağa başlanan ve sonra - dan taznamlanamıyarak Hüküme timizde satılan; halen de tütün de potu bulunan binanın — Belediyeye İdevri için bir kanun tasarım hazır lanmış bulunmakta 1di. - Tasarıda, Hazineye #ld olan bu binanın 300 'bin llra mukabilinde belediyeye 'da tılmasi ve konsörvatuvar olutük Küllanilması belirtilmiğti, 2 yıldanberi, B.M,M, Büdçe e| cümeninde bekleyen bu tasarı Vali ve Belediye başkanının Ankarada yaptığı temaslar neticesinde görü- Şülmeğe başlanmıştır. Büdçe En - eümeni, bit taraftan İstanbulda bir. — Baş'tarafı 1 incıde — — Sanık mı dediniz?- — Evet. Hem de pek çok sa- nık olduğuna kaniim. - Bunların hiç biti mahkemeye verilmemiş- tir. Esasen mettleketin şikâyeti 'de budur. — BSon günlerde muhalefetin bir adlt' batkıya maruz bulundu- ğundan bâhsediliyor. Bu: husus- taki fikriniz nedir? Memlekette yalnız adlt de- idari, iktısadi ve mânevi her türlü baskı vardır. Esasen dev- letçiliğin ve devlet sarmayecili- ğinin bu kadar yayık olduğunu ve iktidar partisinin buna bu ka- dar yapıştığı bir memlekette ger çekten hür olabilmek için her türlü fedakârlığı göze almış ol- mak lâzımdır. — Demokrat Partinin İstanbul da yapmağa hazırlandığı hayat pahalılığı mitingi hakkındaki fik riniz nedir? — Demokrat Parti yalnız hâ- diseler Üzerinde duruyor. Kötü- lüklere hiç hücum etmiyor. Ha- yat pahalılığında israfların ve enflâsyonların - tesiri varsa da asıl sebep herşeyin üstünde ihti- kârdır. Kaçakçılıktır. Bütün di- Ber âmiller sonra gelir. — Ticaret Bakanı Cemil Sait Barlasın hayat pahalılığını ön- lemeğe imkân olmadığı hakkın- daki beyanatına ne buyurursu- nuz? — Efendim, herşeyden evvel kendisinin çekilmesi Jâzımdır. Hayat pahalılığın önlemek de- mek, herşeyden evvel ihtikârı önlemek demektir. Pahalılık enf lâsyondan doğsaydı, müstahsilin sattığı mallar da pahalı olurdu. Halbuki müstahsilin malı nisbe- ten ucuzdur. Bu mal âiki üç misli fiatla- müstehlike gelir, , Bunda hahlığa- kargr iktısadi, idari ve adif, tedbirleri hep-birden ülmak lâzımdır. Ve mühtekirler, Kaçak- çılar ve benzerleri hangi parti- den olurlarsa olsunlar, istedikle- ri kadar nüfuz sahibi bulunsun- lar, cezasını vermekten çekinme- mek lâzımdır. Halbuki bu kati- yen yapılmıyor, Cemil Sait Bar- lasın kendisi geçen eylülde Er- zurumda etin kilosunu 75 kuru- $a aldıklarını ve bu işte ihtikâir olduğunu, küçük kasaplar birle- şirlerse onlara yardım edeceğini söyledi. Kendi ağzile itiraf etmiş olduğu bir ihtikâr o vakittenbe- ti azalmış değil, çoğalmıştır. Mu halefet ciddi ise bilhassa hayat pahalılığının asıl âmili olan kö- İller Sigorta Şirketi kuruluyor — Baş tarafı I| incide — rin tâyini Şehir Meclislerine bıra- kılmıştır. Toplantılarda, tekmil - belediye ve özel idare emlâklerinin sigor- talanması için İller Sigorta T.A.Ş. kurulmasına; keza tekmil ortak idarelerin mübayaalarını yapmak üzere İstanbulda bir şube — açıl- masına karar verilmiştir. Banka- 'nın şubesi Hava Kurumu binasın- da açılacaktır. Kongrenin bu yıl dikkati çeken tarafı, çok tartışmalı oluşu — ve demokratik inkişafımıza muvazi olarak köy muhtarları, belediye ve özel idare temsilcilerinin di- lek ve tenkidlerini, serbestçe ileri sürmeleridir. Bu arada Belediye ve özel idarelere tam muhtariyet verilmesi, hükümetin bu idarele- ri, idari vesayetten ziyade, idari mürakabe fikriyle kontrol edip, şahsiyeti hükmiyelerine ve büdce. |hâkimiyetlerine tam münasiyle riayet etmesi ileri sürülen temen- niler arasındadır. Bu hususun ger çekleştirilmesi yolunda / çalı ğını İçişleri Bakanı vâdetmişti: | Diğer taraftan belediye ve özel | idare gelirlerinin arttırılması ve belediye meelisleriyle genel mec- lislere, bir çok medeni memleket- lerde olduğu gibi; kesri munzam tarh etmek yetkisinin tanınması temenni edilmiştir. Kongre - üyeleri, Atatürk'ün muvakkat kabrini ve sekiz kişilik bir. heyetle Cumhurbaşkanını, Meclis Başkanını, Başbakanı İçişleri Bakanını ziyaret etmiş- tir. Toplantıya saat 16 da son ve- rilmiştir. İsrail arasında bir sulh anlaşma “Nevami Sar 5 Sü: 2 de) de) binasını belediyeye 'veriyor KonserVatuvar binafiha olan Jüzünü v& zarüreti, diğer taraftan da İs « tanbul Belediyesinin hali hazır ma 1f dürümünü nazarı dikkate alarak, bir yardım . ve.cemile olmak Üze « re, bü Biğâyı, Öarsasiyle - birlikte, Belediyeye meccanen devrini ka - bul etmiş ve tasarı B.M. Meclisine arzolunmuştur, “Belediye bü binayı, tamir ve res tore ettikten Bonra Könservatuvar) buraya taşıyacaktır. Büdçe encü « meninin bu kararı, Belediye meha filinde büyük bir memnuniyetle karşılanmıştır, . Diğer taraftan, bu binanın Be « kediye 'Sarayı ofürak kullanılmma « # da zuvvetle muhtemeldir. H. Bayurla mühim bir mülâkat tülüklerle mücadele edilmelidir. Halk Partisi iktidarda - kaldıkça ve orada kalmak için seçim bas. kıcı ve -hilecilerine muhtaç — ol- dukça onları tatmine mecbur- dur. Bu gibiler devlet bütçesin- den tatmin edilemiyeceklerine gö re onlara bazı ticari denilen Yol- lardan kazanç sağlamak ” İâvim gelmektedir. Bu da” pahâlılık”â- Tilidir. Ve pahâlılığı boyürüü ar- tıratak bir âmildir. İşleri başka biçiride 'tutmağa karar vetmiş bir pârti iktidara geçerâk 'müs- tahsilin âldığı paraya dokumul- madan hayat Vasati Surette en az yüzde elli ucuzlatılabilir. Çün kü hemen her malın müstahsil- den &atın alınışı ile müstehlike satılışı yüzde birkaç yüz fark!a yapılmaktadır. — Demokrat Parti iktidara gel diği takdirde hayatı ucyzlataca- ğından bahsediyor. Sizin bu-hu- sustaki kanaatiniz nedir? ... — Demokrat Partinin başı.ıda kiler ona öyle bir yol tutturmuş. lardır ki artık o müstakillen il- tidara gelemez. O ancak Halk Partisile anlaşarak Öönettili' tarda milletvkilliği ölde edebilir ve ondan sonra müğştefekeni hü- kümet kurabilir. Bu takdirde 'ise bugünkü gidişi düzeltmesine im« kân yoktur. Esasen - Başbakı Yardımcısı" Bay Nihat Erim'in © partiden bir iki ay önce seçim kanunu hakkındaki fikrinin so- Tulduğunu söylemesi, Ve-bu sua- lin yalnız -o pârtiye tevcih edi- lip antak Başbakan Bay Şemset- tin Günaltayın bundan' bir kag gün önce gazetecilerle konuşur- ken Millet Partisinden de bu yol da birşey sorulacağını söylemesi Halk ve Demokrat partileni >"a- sında ne kadar büyük-bir <4 lik olduğunu : göştermeğe dir. Buna -göre- Demokrat üleri gelenlerinin biz “iktidara yaklaştık dedikleri vakit tüna İnanmak gerekir. Ahcak müsta- killen değil. Hâlk Partisialr va- nında: olarak ona -yaklaşınışlmız d < e n Y Danslı çayın mes'ulü kimdir ? — Baş târatı | incide — izâhati' kâtiyen' kâfI bulmıyarak kendisinden bu hususta daha ge- hiş ölçüde izahât almak kararı- 'i vermiş bulunmüktadır. — , Başta Manisa Mülletvekili Kâ- mil Coşkunoğlu olduğu hale - bir çok' Halk Partili Milfetvekili bir sual takriri hazırlıyarak ve bu suretle meseleyi C.H.P. Meclis grupuna götürmeğe kat'ar Ver. mişlerdir. Şimdiye kadar $0 a yakın Milletvekilinin bü ' takriri imzaladıkları 'habör' verilmekte- dir. Ankara Milletvekili Hifzi O« ğuz Bekata ve Konya Milletves kili Muhsin Adil Binal'in bu tak riri imzalıyanlar meyanında ol« duğu söylenmektedir. Bu işin bi kaç gün içinde tamamlanacağı ve takririn C.H.P. meclis grupu başkanlığına verileceği - bildiril« mektedir. Burada mühtelif partilere men sup ve müstakil milletvekillerile faptığım görüşmelerde edindi- im intibaa göre bu, hâdisede Millt Eğitim Bakanlığı açık bir şekilde mesul sayılmaktadır. Mil lt Eğitim Bakanının milli oyun- lardan bahsetmesi ise tebessümla karşılanmakta ve Yeni Sabah ga zetesinde çıkan fotoğrafları gö- ren milletvekilleri: <Yoksa Tah- sin Banguoğlu, Türk mektep kız- larına göbek te attırıldığını wr söylemek istiyor?» - demektedir- ler. Hâdisenin inkişafı merak ve alâka ile beklenmektedir, e eli Berlin ablukası — Baş tarafı | incide — tıraya nazaran Birleşik Ameri- ka, evvelâ: Berlin ablukasının kaldırılmasını, bundan sonra ge- çecek üç hafta zarfında da dört Dışişleri Bakanlarının bir toplan tı yapmalarını derpiş etmekte- dir. Amerika, Rusya tarafından vazedilen Berlin ablukasının he- men kaldırılmasını istemektedir. Halbuki Rusya, ablukanın kaldı- rılması akabinde Dışbakanları nın bir toplantı yapmalarını tek lif etmişti. Hatırlarda olduğu veçhile, Rusya tarafından alınan ablukanın kaldırılmasını, bu se- hükümeti fer, ilk önce Sovyet Bu heyete Ekrem Amaç başkan peçilmiştir. güre yaurnm e de birinci mevkilerde ne perde taklif eylemişti. var

Bu sayıdan diğer sayfalar: