24 Eylül 1934 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4

24 Eylül 1934 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

amiş. Zındlankapısı aa dadanan bir dükt izını aramakla meşguldü. Dün sabah bir bekçinin açık Çözlüğü nihayet bu hırsızı ele Macar murahhası Romanyadan şikâyet etti, ki lâf murahhasları bir ağızdan cevap verdiler Adi parkç-kendi arsa D GRRGüR AM gece Yecedüyüklerin yılAndiğı park havuzu! — Ayların bıraktığı süprü akya namına M. Benes, Cenevre 23 (A. A.)—Polon- kendi memleketleri dabilindeki Vak'a şöyle olmuştur : tü le dolu caddeler — Afakı kaplıyan tahammülsüz koku ve Erzincan Belediyesi ! “ahti ahkâmın - teşmili b ve Macaristanın itham- “ Gen vazgeçmesi üzerine ekaili- a Jarı garih olmadığına teessüf Bu şehirde sıhhat aramak gulıınç değil midir ? yeller “meselesinin altıncı ko- misyonda müzakeresi bitmiş gi- kan namına söz göyleyen M “Ekhart, Roman- yadaki - Macar ekalliyetlerinin halinden şikâyet etmesi, müza- kereyi yeniden tazelemiştir. Küçük itilf mümessilleri, dün gece M.'Ekheart, © ağız birli p vermeği kararlaş- Romanya nami- Fransız murakhası M “M: ibi olmuyan bir heyet buz iğini ve Hineberin Reticeye varılamıya- | şinin aralık olduğunu görmüştür. , kepenge yanaş- Tarşı fühakika akşamdan kilitli İslan dükkânın aralık. bulundu. Kunu görmüştür. İbrahim, tabancasını çekmiş yavaşça/ kepengin arı içeri dalmış ve girer. girmez kapınin arkasında — genç bi adamın gizli olduğunu görerek tabancayı ona çevirmiş ve hiç kumıldamamasını ihtar etmiştir. Bu vaziyet dahilinde kapana aştığını anlayan hirsiz teslim olmaktan başka çare görememiş ve bekçi ile beraber Tahtakale karakolunu boylamıştır. Hırsız, karakola girer girmez polisler kendisini taz ya murahhası Baron “Alo- olduğunu söyleyej rek, ekalliyetlere ait meclisce tadiline Oya namına M. _miç" ve Ce- Eraincanda 2 Bin liraya yapılar ve edına park denilen boş arsa 've içinde çocukların yıkandığı 800 tiralık hacaz Erzincan 12 (Hususi) — Çir kinlikle gözellik, temizlikle pis- lik, gazla ateş bir arada bulu- ağmurlu mevsimlerde batak bir ale gelen sokaklardaki çukurla- ra atılmayışma şaşarsınız. Cadde günlerin hatta ayların bıraktığı süprüntü ile mülevves 'akşam bu caddeyi dolduran ve hatta yolda gidenleri Halbuk - bilhassa. yeni yapılan Şimlendilerlerin güzergâhım / göster rir mükemmel baritalar neşretmek bilhasta bu mecmuanın. vazifesi: nüshada. (İzmir - Kaş hattını gösterir bir harita dercedil. müşti. Alelâce kroki halinde yapıl. muş ve basılmış olan bu. haritayı ik. Zaten derlet de- indan Beşredilmekte alan (De- şollar mecmuss ) nin yeni çıkan sayım matbaamıza gön- düşkün bir vaziyette bulunma- sına hayret ederler. Erzincan tabiatın bahşeylediği gözelliklerle süslenmiş bir şehir- dir. Fakat bu güzellikler ydarpaşa İstasyonunun sbansında meşredilmekte mecmua. Ankaraya neklolün. e merkerde teşkil edi başlanmıştır. Büne 'ervel Ankarada çıkan gerek veya sokuşturulmuş öyle çirkin- Bir çocuğu bıçakladı D Hd ea dikler vardır, ki bu © güzellikleri örtmüştür. Meselâ Trabzon yoluy! girince ilk tesadüf edilecek çok temiz Askeri Orta mektep bi- önünde sandalcılık eden Sadı anın 12 yaşındaki oği bir aralık babsının gaybubetir kasma ayrılmış gibi görünüyor. yinci kasra yalnız şimendifercileri - erbabi. fenni değil, doğrudun yya Balkı da slâkadar edecek t mühteri — bulunmakta, kısında daha ziyade şimen: Bu bina eski devirde yapıl. p İsede gözel Babinas arer sinde daima yeni göze çarpar, Buradan 100 met- rledikten sonra sol L Ka liLdEM aA biş Küük || debiz üzerinde - doluşmağı'kor idare edemiyerek Şevket n sandalına bin- çekarılıp “yerlerine 'kanan Vilâyet konağı ındaki mermer şadrrvan ce hayvandan mürekkep ti artırmaktadır. y amiş henüz kapıları bile takık tesinde yoktur! Şimdi şimendifer- | — Şevket 'm-k_'- h:*':î:;- mamış, uzaktan. baktığınız za- ümatı veriyor ve bu ma'ömatı el resimlerle de süst€yı rmasile sahipsiz bir tarla olduğu zannını veren ve haki- katte park unvanını “alan bir her geyden ervel gimendiferle Şevketin elinden zor kurtarmış- zam köşeyi döndüğünüz- B şadırvan derhal nazarı dikkatı celbeder. Bu şadırvanın pek çok para sarfile yapıldığı 've çok güzel bir şekilde oldu. gu vehleten anlaşılır. Fakat ufak bir tetkikten son: 'a güzel, çiçekli ve mermerden yapılan bu şadravanın arabacı ındaki şadravanlardan erine kireç bazı yerlerine'de imenlo sıvanmış, muslukların. Tine ağaç sokulmuştur! Bu kadri şınaslığı da tak ettikten sonra müfettişlik d irezi önünden geçen caddeyi takip elmek het gider Çönki caddenin bu kısmı oldukça tee mizdir. İşte böyle etrafa- baka baka çarşıya çıkaraınız. -Dük- cılardan bazıları. işini bili Biş bazları da” daha” bitrmek Bu iş nedir? Dükkânlarının önündeki - piyade süpürmek “ve- süprüni Güzel! Bu cadde ortar lan süprüntüleri kim ks Her hafta pazartesi günlerisa- hakı yülme german kşlan, bi ga süpüren dört kişiden ibaret Belediye amelesi!. Çarşiya - girdiğiniz zaman meydana dahil olursunuz: ir taraftan toprak üzerinde n biyar yığmları, bir a. küfeler dolusu sebze, diğer tarafta yorgunluğunu hararetini gidermek içim aldı karpuzu bir. kenarda oturup kesmek kabaklarını ortaya, makla meşgul gilar, — oduncular eai y lardır. Polis Şevket hakkında tahkikata başlamıştır. arsa görürsünüz. caddeden geçerken birisinden çıkarak e çinşa edilmiş | vastlarsanız bemen cebinizden Mesi, sonra da kısıay kisim yapılan a in gayet güzel haritalar tişar eder. İşte onlar nümüne t hat edilerek şimendiferlerimizin h: ritaları yaptırılabili. Jayesinin -buna çok ehemmiyet vermesini Haritasız bir şimendiler mecmus <ması! diyelim? - tuzruz yemek veya z gemi kabilinden birşey gündür. çocukların ve gecede üyüklerin yıkanmas)le Taşları yerinden oymamiş bir havaz'gö- nuzu kapamaktanı sürünün iler sine geçmek kabil olamazsa ol beklemekten ve derinen le, çekmekten başka çare yok. Çünkü bu yüz'erce hayvaz am'ayak hareketlerinden cadde izerindeki büfün pislik harman tek bir ağaç bile yok. İşte bu. rası 2000'lira sarfiyle - yapılan keza elde. edebiler ei Bi ilâve ederse hem Buradan çıkarak enddeyi ta- kip edelim. Kenarda- geniş bir 'de daha ziyade karü slâkadar geklini / herhalde - fay: Neşredenleri tebrik ederiz. Dadiği miz poksanlar da peyderpey telâfi olunursa o vakit mecmuanin - hallk Şu halde cadde hem insan. lara ve hemde memleketin ot. Tamağa giden hayvanatına mah: Sö krokiler mepri de ol Avrupanın resimli mecen ol tesviyesine yaklaş- u ark içerisini doldu. van kumların buradan çıkarılıp Şehrin tam merkezine gel- çiklet gibi çiğmeniyor, şarkı gibi haykaırılıyor. Artık aşk, yörekte'ya- Sevişenler bir çift serçe kı Erkekler pantolon ve palto giydi: | dar dikkat uyandırmıyor. yerek yerdirirlerdi. örünürdü. Birçok kanun- Jar, aşkın örtülü yaşamasını temin Bir buse ile silinir. İşte Mehlika Hanrımın bahsettiği aşkta bu ayarda birşeydi.. Kadın- cağır yeni bir çiklet çiğnemek is- tiyordu ve bunu genç bir vese gahsında” buluyordu. iğnemeği istemekte ir arzudur ve her işteha gibi, her arau gibi heyecan. verir, Hanın da müteheyyi Bu vaziyette aşkın - rağbetten isap ederdi. Halbuki onu arıyanlar, taşıyanlar ea fazladır. Bunun sebebi aşkın. her a halk önüne çıkmala Ate bir neri şeker ihtiyacı temsil eder. Vaktiyle şu bildiğiniz geker, herkesin bulup kullanacağı Jüp, Sezilip, yaşatılıp gizli tutulan aşk yavay yavaş sokaklarda gez. meğe başladı. Artık İLEL MA l vcu asların islana aşktam bühsedi. #i'rini dinlemeklen 3) rin fuldaşmasından hoşlanır. edebileceği nemmele l ta evvlce öyle yüksek Gerçi onu herkes bulüyordu, lâkin kiymet - Şimdi. ©, şekerden dahi —Atk, diyordu, büyük kuvvettir, Bülent, kendini her yerde teme gönterdi, daha sonra yarı çıplak roman-| yiz ettiren © ağır telâffuziyle cevap Jara girdi. Meşhar Emil Zol karşolada seyretmenin mübah ol dağunu İlân etmişti. Bu cereyan gitgide kuvvetlendi İ bir. dava. halini beynelmilel bir li Büyük kuvvet?. Ber Fakat büyük lez- zet derseniz sirinle beraberim. — Amma / yaptımız hağ. yüzündenne evler yılıldı ve yıkılıyor,| Bunu inkâr edebilir misniz?” — Aşk yüründen bir çok aparte manlar yapıldığını da görüyaruz. imedeni bir insan, o dili aynl vür zub ile anlar. G aldı. Fakat bu davanın Tehine cep- ha alenlar çoğaldieça zak eat yüzde bambaşka bir he düç bir gür gihi okunurdu. Halkın kâffesi evlerinde hay- van beslediklerinden gübreleri- ni yazın tarlalarına - göt.rmek için avlularında, bahçelerinde muhafaza ederler. Şehirde la- iam tertibalı olmadığından ha- T4 kuyaları senede bir iki defa açılır. Mühteviyatı kovalarla evlerin bahçelerine — dökülür, hçesi olmıyanlarda civardaki lara boşaltırlar. Bu kuyu- yASI zamanında Ere zincan âfakını tahammül edil. mez bir koku istil eder. İşte bu şehirde sıhhat aramanın bue Janık suda balık avlamak ka: dar gülünç olacağını söyleme. ğe bilmem Turum varmı ? zulur. Mide var ki demir gibidir, muntazam işler. Aşk ta bazen yır kar, bazen yapar. — Çok maddi” düşünüyorsunuz Bülent Bey. Aşkın ruh ciheti yok- mudur? — Ben reszamim / Hammlen Gördüğümü kopya ederim. Henüz bu ruhun resmini çirmeğe muvaf. fak olamadım. — Neşeyi, keder kıntıyı yüzlerde, bakişi etmiyor musun 7 Bunl leri değil mi? beraber saydığınız. şeylerin yine madde ile, meselâ sinirle alâ- kas olduğunu samıyorum. — Demek ki sizce aşk, tamar amile maddi. birşoyu — Öğyledir. Hasımotendi. — Çek merak ediyorum ve aşı kın ağrınızdan tarifini dinlemek is tiyorum. Devamı var

Bu sayıdan diğer sayfalar: