14 Ocak 1936 Tarihli Ağaç Dergisi Sayfa 2

14 Ocak 1936 tarihli Ağaç Dergisi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AGAÇ TANAT < FiKİR < AK/İYON hks kel Merlesi Adımızı Ağaç koyuyoruz. Düşünüyoruz ki güzel ve sonsuz tabiatta, büyüklü- gü, olgunluğu, erginliği, bir kelimeyle perfeksiyonu ondan daha iyi gösterecek bir örnek bulunamaz. Ağaç, madde ve ruh gibi, her şeyin bir dış ve bir iç yüzünü, toprak üstünde ve toprak altındaki gür ve dolaşık varlığile çizgi ve biçime sokmuş bir semboldür. “Yapraklarının kıldan ince damarlarını daha kalın bir sapta birleştiren, son- ra bütün bu sapları birer dala bağlıyan, bütün bu dalları derece derece daha iri dallara iliştiren, daha sonra bülün bu daha iri dalları tek ve ana bir göv- dede düğümliyen ağaç, en sonra toprağın içine dalıp karanlık ve esrarlı bir kök âleminde tekrar kollara ayrılan, halattan ipe, iplen sicime, sicimden ip- liğe, her kolu gittikçe daha ince başka kollara bölünen, her başka kolu gö- zün seçemiyeceği ve hesabın tutamıyacağı inceliklere ulaşan, muhite doğru namütenahi dağınık ve çok, merkeze doğru namütenahi toplu ve tek bir şahsi- yel muvazenesinin ne eşsiz örgüsüdür. İnsan oğlu dünyaya ayak bastığı gündenberi ağaç onun gözünde çözülmez bir bilmecedir. Kışın her tarafı dökülür. Garip istikametleri gösteren dallarile çırçıplak ve kupkuru bekler. O zaman o bir çekmece gibi kapalıdır. Çok geç- meden bu çekmecenin kapağı aralanır. İçinde sakladığı sır tütmeye başlar. İğne ucu kadar ince mesamelerinden yeşil yapraklar fışkırır. Tabiatın en girift nakışlarını çerçeveleyen çiçeklerle donanır. Fakat o, henüz eserini vermiş de- ğildir. Bütün bunlar gelmek üzere bulunan bir eserin şenliği... Nitekim biraz sonra çiçekler dökülmüş, yapraklar eskimiş ve dallarında bir kandil gibi yemiş- ler belirmiştir. Bu yemişler, her biri bir ağaçtan gelen ve her biri içinde birer ağaç taşıyan bu yemişler, açlık ve susuzluğa göklerin indirdiği çarelerdir. Aç- lık ve susuzluğu dindirmekse fanteziden çıkmak, ezeli ve ebedi derde ilâç ol- mak değil midir ? Biraz sonra o gene yapraklarını dökecek, gene kaba bir çekmece gibi kup- kuru kalacak, korkunç istikametleri gösteren kemik parmaklar halindeki dal- larile kaskatı donacak ve bu gizli rüya içinde yeni verimi, rahimde bir çocuk gibi gelişecektir. Böylece her mevsimde devrini tekrarlayan ağaç, dipsiz gökleri dolduran 1

Bu sayıdan diğer sayfalar: