7 Mayıs 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

7 Mayıs 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Sayfaya ait küpürler

 Ankara müzakeratı /| Bitaraf aza yarın | Ankaraya gidiyor | Emlâk meselesinin W pek yakında neticelenmesi ümit ediliyor...
 Bu gün Hıdırelleztir Bu sabah bir çok halk mesirelere taşındı Kağıthane bir zamanki kadar olmamakla beraber gene çok...
 Her Lenin, Mister Troçki.. Troçki burjuva gazetelere makale yazmasını neye benzetiyor Bir müddetten beri şerimizde bulunan
 Sırbistandaki Türk emlâki Tebaamız mallarını kâmilen elg geçirece Evelcede yazdığımız gibi, senelerden beri sürüklenip —...
 İapur tenezzühü Fen fakültesi talebe cemiyeti bu cuma bir vapur tenezzühü yapacaklardır....
 Kâğıthanede bir ma kara fabrikası açılıyo Bir alman şirketi Kâğıthane civarında bir makara fabrikası açmağa karar vermiştir.
 Necip Fazıl sağ gözüuü beş altı kere kırpıştırdı : — En beğendiğim şair Ahmet Kutsi. Listende ismi yok, Alay köşkü sicillinde
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Günün Haberleri AKŞAM Her gün 8 sahife Sene İl — No: 3796 SALI — 7 Mayıs 1929 Fiatı 5 kuruş Bu gün H Hıdırelleztir Bu sabah bir çok halk mesirelere taşındı Kâğıthane bir zamanki kadar olma- makla beraber gene çok kalabalıktı KU lÜanl gae Saakrarsaş beraber bu sabah gene sokaklar, tramvaylar, vapur iskeleleri e) kalabalıktı. Bir çokları yiymkrm, gramofonları ile beraber araba- lara, otomobillere binmişler, Hı- direller münasebetile biraz bahar havası almak için kırlara, sayfiye yerlerine gitmiş lerdir. Kâğıthane, Alibey çayı Her Lenin,M Mıster ister Troçki.. Hidirellez andıracak itacak kadar kalabalıktı. Eğlonmek - için kâğıthaneye koşan aileler u| oturmuşlar, gramofon î;ıışmmğdımdı;îx Tardı. Arada ene kadınları da şarkı | günlerini | komisyonu v Troçki burjuva gazetelere makale yazmasını neye benzetiyor Bir müddetten beri şerimizde bulunan sabık rus hariciye komi- seri M. Troçkinin yazı geçirmek üzere adada bir tutuğu yazılmıştı. Troçki ikendisinin bur- İuva — gazetelerinde — makaleler neşrederek para aldıği hakkında Rusyada vuku bulan neşriyat üze- rine Pariste çıkan Rödresman Komünist gazetesine bir makale göndermiştir. Troçki bu makale- sinde diyor ki: “Benim burjuva gazetelere ya- yazmam 1917 de Leninin Rusya- ya gitmek için Alman vagonundan istifade etmesine benzer. O zaman bazı kimseler buna kızmışlar, Lenine “ Her Lenin , demişlerdir. - Şimdi de — bana *Mister Troçki, diyorlar, arada bir fark yoktur Esascn yazdığım yazılar muka- bilinde aldığım parayı Leninin eserlerini neşretmeğe hasrettim. Diger taraftan gene bu para ile Stalinin fırkadan gizlediği bir çok hususları neşredeceğim. Za* manı / gelince aldığın paranın hesabını da vereceğim. , Troçki bundan sonra Leninin yasiyetnamesinden ve bu vasiyet- ede Stalin aleyhindeki fıkra- 'an bahsetmekte, bu gün Le- ninin siyasetine mugayir bir yol takip edildiğinden bahsetmektedir. Kâğıthanede bir ma- kara fabrikası açılıyor Bir alman şirketi Kâğıthane civarında bir makara fabrikası açmağa karar vermiştir. Bu fab- rika civar memleketlerin ihtiya- cını da temin edecek kadar büyük olacaktır. Vapur tenezzühü Fen fakültesi talebe cemiyeti bu cuma bir vapur tenezzühü yapacaklardır. Ankara müzakeratı Bitaraf aza yarın Ankaraya gıdıyor | Emlâk meselesinin pek yakında netice- lenmesi ümit ediliyor Avrupadan dö- nen hariciye ve- ilimiz Tıvîik gn TAMAKSA hareket edecektir. Tevfik Rüştü B. dün akşam üzeri “mübadele M. Rivas ile bi- | taraf aza M Holstadı kabul etmiş ve kendi- lerile muallâk meseleler - hak- M Holştat kında müdavelci efkârda bulun- muştür , | Bunu müteakip mübadele ko- misyonu ikinci murahhasımız Ne- | bil beyden Ankara müzakeresi hakkında uzun uzuadıya malümat almıştır. M. Rivas ile M. Holştat ve Nebil B yarın — şehrimizden Ankaraya gideceklerdir. Saracoğlu Şükrü' Bey ile M. Papa arasında cereyan eden müzakere çok müsait bir safhaya dahil oldu- gundan birarafların müzakereye iştirakinden sonra emlâk mesele- sinin bir iki defalık bir temastan sonra kat'i olarak halledileceği muhakkak addolunuyor. Sırbistandaki Türk emlâki Tebaamız mallarını | kâmilenrerle geçirecek Evelcede yazdığımız gibi, sene- lerden beri sürüklenip — giden Yugoslavyadaki Türk emlâki me- selesi halledilmiştir. Yapılan itilâfa irk eshabı emlâki mallarını art tesellüm edecektir. ler köylü idaresinde Arazi ve çi olduğu takdir edil verilecektir. Bu suretle kısa bir müddet zar- fında eski, yeni Sırbistandaki bü- tün emlâk eshabı mallarına tesa- hup edebileceklerdir. 'ek bededi sahipleri Edebıyatımız ne halde? En iyi şair A. Kutsi.. Nâ- zımın şiiri metelik etmez En iyi romancı Peyami Safadır. Zengin ve cömert bir toprak, onda her şey var! Necip Fazıl sağ gözünü beş altı kere kırpıştırdı . Listende ismi yok, Alay köşkü sicillinde de yok. Geçen sene Peyami Safanın idare ettiği (Cumhburiyet ) edebi - sahifesinde bir kaç şiirini neşretmiştik. Al- dırış eden olmadı. |— Her tenin hususi bir. kokosu, ber yüzün bir ifadesi olduğu gibi onun — şürinde de — kendisine ait bir meşrep var. Ben modern sanatkârda — aradığım — vasıfları onda buluyorum. — Sanatte modernizmi anlıyorsunuz? — Her halde Nazım Hikmetin değil nasıl ruh halinde süzen, onu arkasında bırakan ve eski unsurlarla yeni bir terkip yapan bir telâkkidi Yoksa “eski , min saçını yi tırmalamak, © ne yaptı ise aksini yapmak, ne yapacağını bilmemek, hücum ettiği şeye tabi bir aksül- amel mahiyetinde kalmaktır. Bu Onunla konuştuk. O'beni bırak- ğ or, ben onu iyorum. Nazım * zannediyor ki “modernizm,, demek kayıklardan ibaret sefil tabutlarını yüzdürüyor. — Peki Nazım Hikmeti nasıl buluyorsunuz? — Şahsı sempatil — Şair Nazım Hikmeti soru- —şüiri bir metelik etmez.Nazım yazık ki bir tetakki merhalesidir.İki büyük şehir arasındaki konak yer- ilk istihalesinde okadar budala bir gayrettir ki | vezinsiz, kafiyesiz paramparça, gayesi şiiri ve san'atı inkâra | lime lime şekli, regli ritmi gittiği halde tashihe ve tesbite | inkâr eden ve isyanı nihayet iğini zanneder. Nitekim bu | satha, kalba varan - biş hare- gün Fransada her mektebi içine | kettir. Zannediyor ki içten almış geniş ve insani bir neoklâ- | gelen ahengi attığı naralarla bo- | sisizm tarlalara hücum eden sular — gabilir, geniş ve ebedi şeeniyeti halinde bedbaht dadaların kâat | bir mürabbam dört dıl'ı içinden seyredebilir. - Nazımın - şiirindeki dünya, eşya ve mesafeleri mahdut gökleri basık bir tavan gibi saç- larımıza değen havasız bir mik- âptır. Fazla olarak - dogmatiktir. Sanatta “dogm, ve “tez,, çoktan iflâs Cettil. Günümi bütün inceliği, yer yüzünde “ mechul ,, olmadığı kadar * malüm , olma- dığını da sezmesidir. ( Devamı

Bu sayıdan diğer sayfalar: