25 Haziran 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

25 Haziran 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tetrika numarası: 41 ABDÜLHAMİT W VE AFRODİT ÇALK BERAMÇELELAYI URAK İ Gece kuşları, Melâhat Yazan: İskender Fahreddin tın verdigi talimat | üzerine dem:ılnn uzaklaştılar. Genç kız | odasından çı* - ->>k, doğru yi Melâhat, y: * #ira uyuduklarından emin Melâhat Jambayı kaldırirken şaşkınlıkla kolunu musluğun mer- mer taşına çarptı ve İambanın şişesi kırıldı... Melâhat karanlıkta kalmıştı. Genç kız, kalbi çarparak- odi sına döndü. Kendi kendine fah da istemiyor galibsl Melâhat bu esnada kendi vazi- yetini vicdanıyle muhakeme ede- rek, kendisine çok samimi görü- 'nen Ali B. ailesini bu felâketten kurtarmağa karar vermişti. Fakat 'ne yapacaktı... Ne yap- malıydı ? Bir müddet odanın içinde şaş- kın, mütereddit dolaştı... —Bu zavallıları şu gece kuşla: rınm hücumundan nasıl kurtar- malı ? Diye düşün Konsolun üstunde duran bir çok boş kolonya şişeleri gözüne ilişti. Melâhat bir ufak kâat bularak şu satırları karalar b Evde şüphe edilecek bir vaziyet görmedim. Mamafik, sa- bahleyin Ali beyin arkadaşlarıyla görüşmek imkünt hasıl olacaktır. Hepsi'de saf ve budala adar dar... Eğer düşündüğümüz gibi ise, ağızlarından lâf almak gayet kolaydır. Her halde bu işte mu- vaffak olabilmem için müdeb- birane hareket etmek lâzım. Ben şimdi, bana gösterilen bu yatak odasında yatmağa ve vaziyeti bu süretle idüre etmeğe mec- burum.Yarın sabah etrafta kimse- nin görünmemesi daha muvafık olur. Ben icap ederse yarın ak şam da burada kalıp bunların esrarını temamile meydana çı- karmağa çalışacağım... Siz yarın gece tekrar Burayı tarassat alına Yarın gece burada bir eğlence yapacakları için bir çok kimse. lerin geleceği söyleniyor... a Melâhat) İSTANBÜL TRAMVAY ŞİRKETİ garsası ının alt katında yatan kendi kayıkcısı iki a: olarak faaliyete geçli ve.. asistanın odsına rüdü.. Melâhat bu mektubu yazdıktan sonra bir defa göz gezdirdi. — Demek ki, şu dakikada bir çok kimselerin hayat ve mukad- deratı benim yazacağım jurnala âbi.. Aleyhlerinde yazarsam mab- volacaklar.. Vaziyeti idare eder- sem kurtulacaklar. Melâhat kendi kedine söylene- rek yazdığı kâadı boş kolonya şişelerinden birinin “içine koydu ve şişenin ağzını manlarla tıkadı. Yalıda herkes uyumuştu.. Or- talıkta ses seda yoktu. Lambayı eline aldı, pencerenin önüne ge- lerek denize doğru tuttu ve diger elinde hazırladığı şişeyi lambanın ışığına göstererek denize fırlattı. Kolonya şişesi denizin üstünde suların hafif cereyanına kapılarak Bebeğe doğru gidiyordu. Denizde balıkcı — kayıklarından sişenin peşine takıldı ve elli metro kadar gittikten sonra kâyık suyun üstünde durdu. Ha- fiyeler şişeyi denizden almışlardı. Gecenin karanlıkları arasında 'ne karar verdikleri belli degildi Fakat, — Melâhatin — yazdıklarıni aynen tatbik etmişlerdi. Aaradan yarım saat geçmişti. Artık deniz üStünde dolaşan balıkcı kayıklarından eser yoktu. Buraya kadar, aldığı talimat üzerine hareket eden MELÂHAT bu felâket kasırgasım deniz üs- tünden uzaklaştırdıktan — sonra, artık, kendi düşüncesi, kendi zekâsı ve kendi arzusüyle hare- ket etmeğe başlamıştı. Derhal odanın kapısını açarak sofaya çıktı. karşısındaki odaların birinde ev sahibi Doktor Ali B. ile karısı, digerinde de Ali beyin muavini olan genç aşistan yatı- yordu. Melâhat, yalının alt katında yatan kendi. kayıkcısı iki azılı hafiyenin © sıra uyuduklarından emin olarak mühim bir rol oyna- mağa karar vermişti. (Mabadi var) iLÂN Sirkeci - Edirnekapı arasında, 37 m 1929 tarihinden itibaren, zirde muhar işltemeye küşat edilecej Tramvay hattı — Trenler - arasında Fasılar — Dakika Sirkeciden 12 Edirnekapısına — 6 1217 Edirnekapıdan Sirkeciye KU jumaralı yeni bir hattın 21 haziran Frer seyrü sefer tarifesi dairesinde, mühterem ahalinin nazarı ıttılâma ilân olunu: | İlk treninn Son treni hareket saatı — hareket saatı 6,24 2344 5,50 23,10 MÜDIRİYET. Halk sdtunu | Bir daktilo hanım aranıyor arokat yazıhanesine seri yi bilen Iyi bir daktilograf bavım aranıy'or Şeraiti ile Galatâ Post Restant (H. HD) adresine müracaat, Zayi #üleymaniye şubesinden aldığım'nufus kâğadı ve askeri vesikamı vayi ettiğim den hükmü, yoktur. Karilerinizden ; Hamit Zayi vesika Fatib asterlik —şubesindeo — aldığım terhis tozkeremi zayi ettim yenisizi ça Karacağımdan hükmü yoktur Edirnenin Torahim paşa mahallesinden 316 tevelitiln Ömer oğla Ahımet Bir hanım iş arıyor Halen Şebrimizdeki Alman müessoser detinden birinde” çalışan Almanda ve Pransızca- sienagrafi ve daktilegrafiye bihakkın” vakıf ve Türkçeyi de. yalnız okuyun konüşabılen bir hanım İş an: yor, Yahüz. yarım gün devameden iş do kabüleilir. Müracaatların St. 1000 şif resile Calata posta kutusu 969'n yazık ması rica alünar, Bir kar teye Yazdığınız mesole hakkında tahkikat yaptık : Mevzubahsolan kanua eyiülden İlibaren tatbık edilecektir. Gaip aranıyor Balkan. harbinden yirmi gün mukad dem Halepten İstanbula avdet ettim. Kızını Mükaddesi o vakıt altı ve oğlum Süreğyayı üç yaşında — birazmıştim. Pederleri Halepta vilâyeti hüsüsiye mü: dürü ddi Şimdi. defterdar olduğunu öğ- vendimi, fakat nerede bulunduğunu bil- miyorum. Kezımı İzmirde bir. daklarla evlenmiş diye haber aldim. Ağreslerini a nsaniyet namıma Adresime mölerimi rica 6d Koza Mustafa paşıda Canbaziya mektep sokak No 26 Kaymakam Doktor Riza B. kerimesi Nezihe Büyükada iskelesinde çöplük.. Kışın todosun Şiddetli günlerinde Ba yükada vaptr iskelesinin bir Sahila Dirikon taş ve kum yiğim üzerine geceleri civardan atılan süprühtüler si- sallımdan dinda yün yokarla — kaldığı için fona halle Taalfin ediyor. Bi- hassa bi gürel cadde üzefindeki kana- pelerde hava alinak için oturan usan | farın gleğlecim dehislemei öti ua e aletlirilmesi ve bir daha büyle göz Öüeük Ü efia' (önlne turlae' getini memesi için b ciyar balkina. tenbihail balumulmasını Büyükada bekd nca ederiz. Karilerinizden Ak Haydar iş arıyorum Sıntını 52 dir, tahsiklarlık ve tezgüh darlık göbi işlerde melekem vardır, böyle orum, İütfen gazetenizin bir bir iş arı e dercini temenni Mme B. Merkel Tarafından Laypzig konser- vatuarı profesörlerinden “ Pe- ichmüller , in meşhur metodu ile piyano dersleri verir. Mektupla şu adrese müra- caat: Beyoğlu kabristan soka- ğında No 31 Pandasopulo 5 numaralı daire. İ Denet Denir yolları ve Limanları nnni midürliğünden: Pendik - Tuzla arasında vaki (İçme) nami, kolaylık olmak üzere bu sene de 21 katarları mahalli mezküre kadar devam ettirilece; Mucibince azimet ve avdet biletlerinin köprü ve 'Tuzla arasındaki İstasyonlardan İçmelere gidecek yolcylara ( Adapazar Katarları ) Menba'da birer dakika tevakkuf et Hasiran 29 tarihirden itibaren İstasyonların suhulı ileceği uf Su Menbama gidüp gelecek yolculara ve iş'arı ahire değin her gün atidel syonlara talik edilmiş olan tenzilâtlı bir tarife gişelerinde satılacağı ve Adapazar - let olmak üzere 9/İ0 No. katarların 've bundan istifade etmek isteyen yolcuların azimette Pendik biletini hamil olmaları ve avdette Pendikten itibaren Tuzlaya kadar bilet farkı ita eylemeleri ve Tuzlâda yeniden bilet almaları lazım geleceği ilân olunur. Ka! - No.su Köprü Har. 321 705 1323 1.55 225 9.55 16/31 13.05 30/35 15.15 32/39 16.10 9 10 Haydarpaşa Har. İçme Muv. Har. — köprü Muv. 7.35 8.52 Yee. 10.50 8.30 947 4 952 11.30 10.24 11.37 1145 13,25 13.30 1440 1445 16.25 15.40 16.52 16.57 18.35 16,40 17.52 17.57 19.30 6.57 6.58 20.57 20.58 Şirketihayriyenin — İngilterede yeni yaptırdığı “Altınkum, vapu- rundan haberiniz var mı?.. Hani, Boğaziçinde, daha yeni işlemeğe başlıyan — bembeyaz, "gıcır gicir, fiyakalı, cakalı ” vapur.. İşte, © vapur. yani “Altınkum,, bana, macerasını Jisanı hal ile anlattı. Ben de size aynen naklediyorum: Tezgâhta muayyen bir şekil aldıktan, kendi hüviyetini bulduk- tan sonra, “Altınkum,, — Thames nehrine şöyle bir bakmış. O .a Vay Vay 'da vay vaylı.. Bu ne kâdar çok vapur böyle.. Vay vay da vay vay... Bacalarından duman sala - sala, kalın düdüklerini öttüre öttüre, İimana giriyorlar, limandan çıkı- yorlar... Güldür güldür. demir alıyor; demir atıyorlar. 'Altınkum,, bu Transatlantik- dere, şleplere, — yolcü vapürlri sormuş: — Nereden - geliyor, gidiyorsunuz? Bu büyük gemiler, dik ve mağ- rur direkleri, azametli bacalarile “Altınkum,, a, tepeden tepeden kâbirli / kibirli, mağrur mağrur bakmışlar; ve ona, Manche denizini Şimal denizini, Bahri Muhiti At- lasiyi, Bahri Muhiti kebiri, Bahri Bahıri Muhiti Hindiyi, Baltığı, Bah- vi Sefidi, Kara Denizi anlatmışlar. Ümmanlardaki tehlikelerden fakat, muazzam tehlikelerin, verdimücadele| zevkinden bahsetmişler.. * Altınkum,, , bütün bu macera- darı, lombuzlarını hayret ve alâka ile açarak, islimini heyecanla ala- rak dinlemi; ve, sormuş: — Demek ki ben de,, de , büyüyünce,, / çocukluktan kurtulunca,,, yani, bu tezgâhtan inip sizin aranıza karışınca, bütün bu anlatlığınız yerleri göreceği bütün bu anlattığımz fevkalâde- liklerle pençeleşeceğim? Transatlantikler, yolcü vapur- darı, — şlepler; istihfafla — bayrak dalgalandırmışlar ; — dümanlarını müstebziyane kıvırıp bükmüşler. — Haydi , haydi! Sen de, ba- caksız, cücel - demişler.- Sen kim oluyorsun ki, Bahri Muhitlere çıkacaksın ? Senin akibetin, üç denizde değirmen bey- giri gibi dönmek. * Altınkum ,, istememiş: nereye ben buna- inanmak görürsünüz Netekim, işte, tezgâhtan indi- siş; içine şık şık, silindir şapkalı, silindir şapkalı adamlar binmi; “Altınkum,u — yürütmüşler.. Ö mu cuce?! O mu? İşte, — koskoca — tarans ler, Thames nehrinde, ağı aheste — beste yürürken, kum,, Onların arasından, deve yanında fare — çabukluğile firt aşağı, firt yukarı gitmiş, durmuş.. Hattâ, son süratile işlemiş; Hımm- mh?l- O ha? O cüce ha? Hele in de gösterir. Bahri larına nasıl kafa tuta- İşte, içine binen silindir şapkalıların da kendi hakkında ne söylediklerini, mütecessis bir hayvan kulağı gibi dikilmiş hava deliklerinden duyuyor: —Mükemmel vapur! - diyorlar. - Mükemmel vapur! O balde, transatlantikler, “Altın-| kum,, u kıskandıkları için onun hakkında öyle tefevvühatta bu- Tunmuşlar. Nâzun Hikmete ithaf İşte,, işte,,, işte... İşte “Altın- kum,u Manche Denizine de çı- kardılar; Bahri Muhiti Atlasiye de çıkardılar; — Akdenize, — Adalar Denizine de soktular; Marmaradan İstanbula da getirdiler. Hah, hahi Bu büyük denizler bu mu imiş?... Gerçi mevsim - yazdı; ve, hava fırtmasızdı; fakat, “ Altınkum ,, bu denizlere, pek âlâ da dayana- bildi ya.... Yanından geçen ve ve ona alaylı alaylı dürbün diken vapurlara, gene: -Görürsünüz! -dedi- Görürsünüz, büyüyeyim de. İstanbulda, tektiri — Mükemmel vapur, maşallah!. Maşallah! Peh, peh, peh. Fakat burada, bütün Boğaziçi- ni, Sevahili Mütecavireyi doldu- ran kavruk, isli cüceler de kim oluyor?.. Düt aşağı, düt yukarı gidip geliyorlar. Kaplana nazaran kedi neyse, öbür vapurlara naza- ran da bunlarda oydu. “Altınkum, hepsini de iğrenerek süzdü. onla- ra, ümmanlardan geldiğini söyledi. Şirketin emektar vapurları, kalende- rana baca eğdiler. | — Hey gidi çocuk heyl.. -dediler- Gafill. Bizde ümmandad gelmiştik.. Seni de görürüz ! Hayır, “Altınkum,, , onlar gibi olmiyacaktı . Neti e, hepsi boğaziçinin yarısından dönerken, ©. Karadenizi gördü... Demek ki, bu dar yerden çıkacak; / cıkıp ümmanlara gidecek. Lâkin Ka- vaklardan haydi tornistan.. - Ola- Öte tarafta da, Marmara, Bahri Sefit var... köprüden gene tornistan: Kavaklara.. Ve, bu, tesbih çeker gibi, nihâye sürmiye başladı: Mar- aymı teftişi aynı “maradan çıkayım derken Karadenize karadenize çıkayım derken Marma- Daima, Boğaziçinin darliği, ufuksuzluğu... Mektlepte okuduğumuz. sırada, meshur büyük adamların hayat- öyreniyoruz: “Biz de öyle ola- diyoruz... Sonra Darülfü- nün tezimizi yaparak bir lâhza, kendimizi ümmanda- buluyoruz... ihayet, evden daireye, daireden re... Evden daireye, dairedeneve. (Vâ - Nü) İstanbul icra dairesinden : Fatihte — Mimarsinanm — mahalle- sinde Yeşiltulumba — sokağında atik 14- 14 numaralı arsa İdris Hfzı ve biraderi İbrahim efendi- lerin borcundan dolayı bilmüza- yede yüzkırk lira bedelle talibi ühdesinde isede bazı esbabı ka- nuniyeye binacn on beş gün müddetle tekrar müzayedeye vaz olunmuştur. Mezkur mahallin hu- dudu bir tarafı 2174 harita nu- maralı mahal sol tarafı şekerci Sadık efendinin hanesi arkası 2132 harita numaralı arsa cep- besi dokuz metroluk cadde ile mahtuttur . Derununda maa temel natamam bodrüm . kati mevcüttür. umum mesahası tahminen yüz önsekiz metro murabbandır. Kıiymeti mu- hamminesi ikibin ikiyüz kırkiki liradır. Berveçhibala gayrımen - kule talip olanların kıymeti mu- hamminesinin yüzde onu nisbetin- de pey akçesini mustashiben 11/7/929 tarih ve 14-16 ya kadar bizzat ve ya bilvekâle dairede bulunmaları ve fazla malümatın 28-9612 numaralı dosyasında ol- dugundan — muracaat / eylemeleri ilân olunur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: