21 Şubat 1930 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Sühife 8 B ÇOCUK HIZIR Masal Evvel zaman içinde, Ne Hindde, nede Çinde, Daha bir benzeri yok, Feyzi, bereketi çok, Sevimli bir köy varmış | Bu köyde de yaşarmış, Bir kocayla, bir kavı! Sürerek tarlaları Geçinip giderler Hakka şükrederleri Her sabah kalkıp erken, Biri sapan sürerken, Biri tohum ekermiş, Arpa, buğday dikermiş! Bu küçük ailenin, İçinde gailenin, Hiç bir eseri yokmuş, Neşeleri pek çokmuş! * Recebin nice zaman, Kalbinde gizli kalan, Vardı küçük bir derdi; Karısına hep derdi: *Dinle sörümü Zeynep, “Benim gece, güdüz hep, “Anlatırsam ne zarar: “Onu bilirken mevlâm, “Kullarından saklamaml “Ecel gelip ölmeden, “Şu dünyada eğer ben, *Bir görürsem Hızırı, “Ölsem gam yemem gayrı! “Bü dertten kurtulursam, “Ben Hizırı bulursam, “Bir kaç kurban vereyim, “Muradıma ereyir aa mmammdada nnn Küçük sanatkârlar köşesi L — 8 Nepat — — Yahu bu ne hal ? İktisat ! çıl İt Ankarada Arif beye — Mektubunuzu almadık. Oradaki posta şubesinden sorumuz. M İzmitte M. Kemal be, Hediyeniz — hazırdır. — Âdresinizi büdü orangotanır ge uhN&a:&x Cihe çöz elindeki silâhı. atıp kaçmıştı. çtiği yer de Adanın.. gittikçe sıklaşan, baltd girmemiş ormanı idi. çör, filimlerde muwaffâk olmak için arkasına bakınmadan koşar- Ken arkadaşlarından uzaklaşmış, M No.1 * İşte gece, gündüz. hep, Böyle: söylerdi. Recepl e Recep bit sabah: erken, Tarlada çift sürerken, Gürdü biraz ötede, Çok ihtiyar bir dedet Omzunda'ipek şalı, Süt gıbı ak sakalı, Sapanını götürdü; Hemaw dedeye dogra! * Dediz * Bakal Nö adın? * Söyle nedir maksadın, “ Burada: oturmaktan?,, Cevap'aldi: * Ulüktan, * Geldimi, durmak istedim, * Biraz otarsam, dedimi,, Receprdedi dedeye : * Madem> misafir, deye Geldiü, dirlen, sonra git, “İhtiyarsın, rahatet!,, n Recepr. söylerkem, İhtiyar dedi: “Erken, *Yorulmuşsun sürmekle! “Bu verdiğin emekle, “On alsan bire karşı, “Buğdayla dolar çar; — Bitmedi — N. R. KBA AŞ DS 6 Şubât taribli. Bilmecenin günü neşredeteğiz. Okuyumuz. TEGATERESETEERNR Sıkt öğütler a Fatihte EninB.— Vördiğimiz reçeteyir — yaptırmakta- — pederiniz ihmal göstermişse: biz ne yapas | hm? ! Her halde tedaviye muh- taçsımız; Hâstalıle ihnal götürmez. | © Modada- Nörmin hanıma — | Dişlenimizin — çürüle ve- muhtacı tedavi' olduğunu söylemiştim. Diş ağrısından mektebe devam edemi- yorsama, kabahat ebeveyninizdedir. Çözük- Höküncü Kekeme Bakkal dükkâmnın: önünlde dur- muş, hayretle tabelafır okuyorduim. Şöyle yazılmıştı. — Bu ne biçim tabela böyle' — Yazıyı yazan kekeme efendim. Bü resimde, köpek arıyarlar.. M Te v 10 tüna çocuklar ufak - bir Adaba nerede? anli bulmacalarımızç hu zesimle iŞimdiyekadlar Yallağur almmün işarebsettiler tanmsonmagaratemiz Çöşmle Dünyası ) Hamma gönderimize - Diğmer bilmazelerim bimeküşesine güN işanet etmeyi Kazışmaması >için Güükimli Dulmucar) unutmayamız . Rüdiye- — Kazamacakların. k hafta neşreder TATİL ŞARKILARI Bitti artık işimiz, Derslerden hep on aldık. Büyazı sazı, pembi: gü Bühçelerden gülerken, Kelebekler ipek tüt Kanatlarla' gezerken Şih yeşil dağ, şu yoküş: Billür sesli deteler, Çüyur çember; çiçek, küş,- Biki tebrik 'ederler. Sövinelirin kardeşler, Tatil büze: düğündür. İşte” doğdür güneşler; Bayranı. günür bugündür. Bütüm sene çalıştık, Gezmele birinm hakkımız... Bügün zevlee çağrıldık. Haydi' haydiy kalkınızı.. par Hallettiğiniz bilmecelei Akşam gazetesi Çocukdünyası | namına gönderiniz. Döğre yapıştır ranlar arasında kür'a - çekilerek 1 inciye 10'lira kiymetinde - bit ya takımı, 2 inciye bit kile çıkolata, 10'ün> cuya kadar birer şişe esans, 20'in- ciye kadar - bit paket şekerleme, 30'uncuya kadar birer. kitap, 401 Incıya kadar bir paket - çikölata, 100 üncüye-kar dar: birer kart postal verile | cektir. Bilmece —mük deti 15 gündü 1 Büresimde” dildürt- cdi Gağet b noketalter vavdır z döz mfakt hasaketton sonra kedirla bir: denbier . nasıl > teşakldt: ediverdiğini: gösteriyocak İstanbül resimleri mü: sabakası hakkındaki tafsilât 3 üncü sahifededir. V 21 Sabetdiso, * DÜNYASI Bücresmi kesip yapıştırınız Seyyar köşi Hindistanda — halkın bir kısmı büyük fillerle seyahat ederler. Uzun yolculuklar ” bile fillerle ve zahmetsizce yapılır. Bu fille- l ufak köşkler vaj tarafına da yatak kurulur ve bu yataklar da çok uyku uyur. Bombayda (seyyar köşkler) pek maruftur. Bu makliye vasıtasile icabında bir vilâyetten diğer vilâyete ordu- lar nakledilir. Resmimiz bu köşklü fillerden birini, müşterisi er insan rahat içinden. çıkılnaz: bit- yerer düşür vermişti. Eteafında; — Röjisör simemacılar. yerine iri yaprakl, şekilli çiçekler; ağaçlar — görünce| Cüyörün. ödü patlayacaktı. Süğ köstu, sola: yürüdü; fakab gı istikameti — bulamadı. — Ak: bakın ki, gece — yaklaşmış, liğe ver karanlıklar — doldurmaya başlamıştı. Zavallı artist, korku- dan - soğuk — soğuk — terliyordu. Artık bağırıp çağırmaktan başka çare yoktü: olanca sesile , orma- nin boşluklarına doğru bağırdı , bağırdı.. Ah, keşke sesi kısılsay- di da bağıramasaydıl. Zira sesini-arkadaşlarından evel ormanın insan eti: yiyen, müthiş: vahşileri - duymaşlar; — ves birdet bire Cingözün. bileklerine yapış- mışlardı. Az kaldi, ( Yildiz )in aklı başından gidiyordu! Ömründe dağısından — başka — siyah — insanr görmemişti. Vahşilet>- kemdi. acaip dillerile H yelâ lli ağızlarım - ş: gözü KD ea yapılmış bir yere kapadılar!. (Sonu var)
