28 Mayıs 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

28 Mayıs 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“Fevkalade bi gün göreceğiz Yunanlıların en iyi şampiyonları da geliyor gününü hatırlıyamıyorum. Bura- daki zenginlikten dım, yak nız kuru şatafat değildir. Görece- ğimiz şeylerin ta; sportif getirerek önümüzdeki cuma günü- nün fevkalâde bir gün olacağını tahmin ediyo: erbahçe w Kekillinin üze- yanalıların zannettiğimiz- den kuvvetli olduklarını gösterdi. ! Eye çarpışacak Viyana a Avrupa kupa» sında Avustu ai temsil edecek dört kağ olarak son haftalar içinde ai öğ- endit lıların m messi evvel m v Fenerle plpeemienierı han Dünya Bina dün başladı On alti milli takımın girdiği | dünya kupası grup şampiyonlari tasfiyesi dün İtalyanın sekiz şeh- rinde birden başladı. Bu maçlar eliminasyon tarzında e için yenilen takımlar ya şam- piyonluğu final maçına lk hakkını kaybedeceklerdir. Dün başlıyan tasfiye maçlarında on altı takım birden karşılaştı. Av- rupanın en ümitli dört takımı ken- dilerinden daha zayıf görünen ra- kiplerile çarpışacaklardı. Cenubi Amerikadan gelecek Arjantin ve Brezilya takımları ikinci devreye Rim Fransa ile karşılaşan Avustur- yalılar ve Amerika ile boy ölçüşen talebi 4 ik sız savuşturabilirlerse ikinci dev- rede cenubi Amerika takımların- dan birinin karşısına düşebilirler.. O zaman üç kere dünya şampiyon- luğunu kazanan cenubi Amerika oyuncularının bu seneki hakiki 28 Mayıs 1934 ANALI Tetrika No. 19 Nakleden: SELÂMİ İZZET — Elbette al tından nasıl da e eller. Ça Arkamdan neler, neler > cekler... Namuslu aileden kız iğ için beni tebrik edecek- — Eri ederim Akif... — Hiç rica etme.. meydanda... oldu . Rezalet İsmim bir paralık — ” Takmiliyonum, e. ediyorsun... Ne desen boştur. ailenin reisisim... Yapılması hu gelen şeyi asil Ne yaj k bir gider o küçük elişi nini ei —sS sele, kizın ismi duyulmadan halledilmeliir İkamei in başka çare yok, B d E ve rezaletin önüne geç, vE im, kimse duymasın yorum Sen m bahsediyorsun Budala söz istemem... On bin e yirmi bin via zarar ziyan a, Ferhana ci- parası olur... > Mükemmel bir kuvvetleri hakkında bir fikir edin- | davadır... nasıl müda- miş : faa edeceğim.. Sdilil kiitlerin tab Mesel, ı ği leri, bu sene cenubi Amerikadan gelecek iki takımın pek kuvvetli olmadıklarını gösteriyor. Arjantin ve Brezilya futbolcularını bizden aha iyi tanıyan İtalyan futbol müs nekkitlerinin bütün tahminleri al tüst olabilir, Çünkü, Uruguvay ta- kımı da Paris e gittiği kanları ilesek I >. lecek Yı zaman buhiş bie ot Ma çe sahasında seyreder leri bisinikilerle b Cuma gü r bayramının | di miz lacak cağını | l federasyonundan etmişti. Yunan gelen muvafakat cevabından son- ra beş Yunan rimel har- cırahı gönderi! Bizim lere Ami üzere buraya gelecek Yunanlılar beynel- e HA ümid hatırı sa- piyonlardır. Balkan lk da bizimkilerle bir Gir farklı mücadeleler geçirmiş olan yarınki misafirlerimizin isimleri şunlardır: Frangudis, Mandikas, ie nos, yönşibemelsi, Paterakis, Frangudis; bizim 100 m. miz Semihin en çetin sakli en Balkan olimpiyadında be- raber koşmuşlardır. Mandikas; 110 met ve 400 metre düz koşuların sağlam Pe biridir. Stavrii 1500 cidir. Yorgakopulos ta yarı mukave- metçidir. Patimkiz; atlet kompledir. tre manialı nos; u ihtisas mesafeleri atletizmin €n heyecan veren yarışlarıdır, Ge- ne kadar sıkı ve helecanlı ieyil ğını belli ediyor. Böyle şampiyonlarin. iştirekile başlıyacak atleti sabahtan" atletizm mü- bakalarını takiben, Avustı i vrupa asında temsil edecek bir takımın Fenerle yapacağı fut- bol maçını tasavvur ettiğim için: nki yalnız öyle bir futbol. ve re hey böyle bize zdeki cumayı bir gün a hiliDa koyacak bir kıymette değil miydi ki, ikisini de bir gün- de topladılar?.. diyorum.. Eşref Şefik Zenci dünya şampiyo- nunun m ya Dünya horo: enkaz zencisi ii besmm ı Ri bök bir leden dolayı eylül ayına İnn boks eğe menetmiştir. Faz- la olarak si baoksör 5, franklık tazminat cezası da veril- miştir. Bu zenci yaptığı bir takım yol- uz hareketlerinden dolayı İngil- terede de boykot edildiği için va- ziyeti müşkülleşmiştir, Ingiliz takımlarının çalıştırdığı takımlar ün; takımı çalıştırmıştır. Bu takı rın İngiliz takımlarile mütemadi temastan çok fayda. gördükleri söyleniyor. On altı milletin kemi Dzere çalıştığı dün Er Yasada mili mi .. milli ki a lake en üm kut GRİL R tirak edecek klüplerin adedi faz- lalaştırılacaktır. ceğini düşünmüyors — İyi ya, benden de bbodlr. — Amma senin için şeref teşkil etmez... Nihayet yanında büyüyen bir kız. ğ Akif Ali başinı kaşıdı: — Eğer baban öldüğü zaman yanımıza gelmesini israr etmesey- mezdi din, bu da başımıza gelmezdi. — Gelmesini ben iste: im,ev- velâ sen söyledin. — Ben sözümde duran bir insa- ir üyesini yeni sen değil misin? Ne bileyim ben... — Hattâ Ferhanın. oraya sık gitmediğinden şikâyet ediyordun. — Nerede ise bütün kabahat benim ak. r, merak etmi sana hatırlatıyorum... le, ne yapacağız? Akif Ali ... Yalnız Şimdi söy- kesip attı: — Her halde artık Ferhan bi- zimle oturamaz. — Nereye gitsin kız... Handan Gene Dildadeye mi andanın almasi zaten ol- maz... Ha biz, ha o... Dildade de bizim adamımız sayılır... Onu ya- bancı bir yere göndermeli. Doğu- rada otursun. S .. Bir kaç ay sonra görenler ei onun, hem bizim burnumuza gülerler... — Fakat Sabit beye hü ederler değil mi? — Dünya böyledir... Ferhan uzaklaştırmalıyız. — Nereye yollıyalım? — Bilmem, düşünürüz, bulu- ruz. — Ye — Ona karışmam. rez halde — “Demek bulduğun çare bu. iz Yegâne çare. * Şadan kalktı, eliniç kocasının omzuna vurdu: — Sana hayran oluyorum, dedi. Akif Ali sözü ciddiye aldı: — Bunda erir olacak bir şey yok, düşündüm um. ea hodbi-liğine hay Akif Ali irkildi: — Bunda ne hodbinlik görü- yorsun... — Daha ne olsun!... Ve acı acı başını salladı: uradan enn sonra, savalı kardeşim 2.» urad hiç bir mesuliyetimiz yok mu?.. e önümüze alıp nasihat ettik . Fena yolların fenalıklarını sein m1?.. . Ona aşkın sefalet- mi?.. Hayır. Onu . Eğet sıksay- dık, yakından meg olsaydık, bu felâket gelmiyecekti.. — Canım efendim, kabahat be- nim mi? — Söyledim ya, kabahat hepi- mizin... Haydi, sen artık git... Git, Bn m Âciz bir mah- lüka günahın bütün ağırlığını yük- letmek mehareti herkeste vardır. Bununla övünemezsin... Haydi git Akif Ali, bir iskemleye otur- muş, cevap vermiyordu. Handan girdi: İmedi mi? — ee. Sen gördün mü? Akif “ali biiğlebin iki karde- şin sözünü ve — Mai sözümü dinlemiye- ceksin, bu saatten itibaren, Ferha- na başka bir yer bul, benim evi- min eşiğinden giremez. — Başından atmak için zaten fırsat gözlüyordun! Akif Ali odasına girdi, biraz sopra elinde çantası geldi ve hay kırdı: 5 — > . değil bu!... a gidiyorum demi Erte “en Gil mam. Şadan usulca: — PEY ded Mademki üstelik bir de e senli ediyorsun, sen de ba: çaresine bak... Evimde e is- temem, Kapiyı vurup Handanın kle eği hep. Fer- handa idi: — Acaba nereye gitti dersin? adın — Seniye hanıma uğr mı? — Onlarda kimse yok. — Acaba Kime gitmişler mi? — Bilmi; — Korku; ndan... B işin sonu facia du bitecek gibi ge- liyor bana. Bu esnada kapi çalındı, Fer- hanla ve e ire Dildade haykırıyord — Söyliyeceğim... Bir daha yapmıyasın e iye olaki ağ denize olacak, kendini atıyordu. Güç yakaladım. (Arkasi var), ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: