10 Eylül 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

10 Eylül 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| AKŞAMDAN AKŞAMA ; ———— Çamlıcayı güzelleştirme Çamlıca iye zi gü- il girmiştir. Namı! i öhne kocaman köşkler, yıkık duvarlar, ot mış gülistanlar İmışi li m reel nr İanır gibi lu. Zamanın tahrip- pimi ilki Bmalkin ğı, modanın değişmesi ne ka- dar müessir olursa olsun, tabig- tn verdiği ebedi bir yay Yardır ki o hiç bir zaman Mez. İşte nalan lal ta- tında büyük bi rlanta gibi pa: lıyan çimler taze, muazz En ve ulvi mevkiini her *decektir. Çamlıca bu güzellikle mütena- İhmale kalmış değildir. -ayı nasıl imar etmeli vi buna nasıl muvaffak olmalı? Biz- de âdet her şeyi belediyeden bek- İemektir. Fakat belediyenin de hali malüm. Bütçesi meydanda. Şehir içinde kaldırımsız ve lâmba- tiz sokaklar dururken;bin türlü ih- tiyaç kendisini acı acı hissettirir. ken Çamlıcayı , güzelleştirmeğe sına imkân kalı Para ayırm ır mı? Çamlıcayı üremenin. için bir cemiyet teşekkül ettiğini ge tile ile sabit olabilir. tana, terakkiye müsait olan y: lerin sakinleri kendileri bir araya #elerek, uğraşarak bulundukla- tı muhitte bir umran ve hayat ha- teketi uyandırmağa çalışmalıdır. r, Bazı er büyük paraya. e Yaç. Mi Bunları, ne çi ki, yapamıyoruz. Fakat bir inte İçin biraz fedakârane bir gayret kâfidir. o Adaları güzelleştirme temiyeti gözümüzün öni tuyor. Vakıa bi bir şe bamadı. Fakat kim böyle | e bir cemiyetten büyük bir umran Muvaffakıyeti bekler? Her halk Adaları güzelleştirme cemiye- inin az çok bir faydasını gözle- İ ŞEHİR HABERLERİ| . ... Şehir meclisi Belediye gelirleri ve imar işlerile uğraşacak Belediye intihabatı neticesin- de teşekkül edecek olan yeni şe- hir meclisine belediye riyaseti ta- rafından tevdi edilecek olan iş- ler arasında 933 senesi kati he- runu tetkik edememişti. Bu rapor, yeni meclise geçen sene içinde belediye ve vilâyetin ne suretle idare edildiğini, nasıl bir netice çe gösterecek ve yeni inti- i hee leri ya kin priz e Vie ola- © ri, ie belediye riyase- ti, geçen tarafından kabul edilen imar ve mesai programın- dan şimdiye kadar hangi noktala- rın tatbik edildiğini ve hangile- rinin tatbik edilemediğini sebeple- rile izah edeci ul şehri- linde - yeni gelir membaları bul- mağa, diğer taraftan da şebrin imarı için esaslı tedbirler almağa çalışacaktır. Mektep şubeleri Nüfusu çok olan yerlerde açılacak İlk mekteplere müracaat eden çocukların açıkta kalmaması için maarif müdürlüğü tarafından ye- niden açılcaak sekiz mektej başka bazı mekteplerde şube açı- lacağını da yazmıştık. Hangi mek- epte şube açmak lâzım geleceği- ni tesbit etmek için her mıntaka- nın nüfus kesafeti nazarı dikkate alınmıştır. Bu şubeler, bu nüfus kesafetine göre münasip görülen mekteplerde açılacaktır. Şubele- rin hangi mekteplere açılacağı tes- bit edilmek üzeredir. rimizle gördük. İşte bu bir kâr- ır. Madem ki İstanbul denilen evin bizler ev sahipleriyiz. Biraz da bu işle kendimiz yakından alâka- dar olmalı, parasız pulsuz yapıla- bilecek ufak tefek iyilikleri,dü. 8 zeltmeleri olmalıyız. Çamlıcayı güzelleştirme heyetinin doğuşunu tebrik ederiz. ei ne muvaffakıyetler dileri: zi Yıldız sarayı Tamirat ve tefrişatın kati kabul muamelesi yapıldı Teşrinievvelde Milletler ârası cihetle rafından a yapılmıştı Milletler arası konferanslarınm toplanmasına tahsis edilen me- rasim köşkünün tefrişatına büyük kabul muamelesi Avans paralar Vekâletten gele- cek cevap meseleyi halledecek Son zamanlarda İstanbul mu- hasebe müdürlüğü vaktile avans ların iadesi için ea bu- lunmağa başlamıştı, Bazı allik yanlış akse- bir ehemmiyet verilmiş, konfe- en bu meselenin esası şudur: ransa gelecek olan âzanın istira- İstanbulda hükümeti milliye- hat, çalışma odaları tamamile ay- | nin teessüsü üzerine Babıâli hü- rılmış, âzanın her türlü kolaylık- | kümeti ai bulunan. bütün larla çal l in edilmişti: memurlar Binadaki bü hazırlıklar biti ğinden şimdi de binaya gidecel yolların tamirine çalışılmaktadır. Polonyalı izciler Karadenizde şiddetli bir fırtınaya tutuldular denizden gelen yelken ka- yığile 19 Polonyalı izci şehrimi- gelmiştir. Bu yelken kayığı Karadenizde büyük bir firtınaya tutulmuş, Polonyalı izciler, him deniz kazaları geçirmişlerdir. İzciler Boğazdan içeriye gelin- ce Tarabyadan karaya çıkmışlar ve Polonya konsolatosunda mi- safir kalmışlardır. Polonyalı i izci bei gi Polenez köyü öyde bir kaç gece mi- mü- İzciler, bugünlerde vali ve be- lediye reisi Muhiddin beyi ziya- ret edecekler ve Krakovi beledi- ye reisinden İstanbul belediye re- isine gönderilen bir hatırayı tev- di edeceklerdir. .. .. w Üzüm bolluğu Bolluğa rağmen fiatler pahalıdır Bu sene üzüm hem pek bol, hem de pek nefis olduğu için en âlâ çavuş üzümleri on beş, diğer üzümler de on kuruşa kadar sa- tılıyor, Alâkadarlar senelerdenberi İs- tanbul piyasasına bu kadar nefis ve mebzul miktarda üzüm gelme- diğini temin ediyorlar. Maamafih bü üzüm bolluğuna nisbetle fiat- ler m ne İstanbula civar bağ- larda hüsübile Tavşancıl ve ha- m sene geç vaktı ceğimiz, bilhassa bağ bozumunun daha geç olacağı muhakkak görü- v yor. Bağ bozumu sırasında fiat- n bir miktar daha düşeceği > pek ediliyor. Amca beye göre!.. ların yeni bir ee liğe tayini ve yahut büsbütün açıkta kaldık- ları zamana kadar aldıkları ma- aş avans telâkki edilmişti. Avans mahiyetinde olan bu paranın da ları memuriyet ve yahut tekaüt maaşlarından kesilmesi ka- nun iktizasından olduğu halde alâkadarların çoğundan bü para istirdat edilmemişti. ak verilen bu parayı alâkadarlardan kesmeğe ben ae Avanstan borçlu olan- gu, bu paranın benmi tabiii kesilmesine kanuni ce- vaz olmadığını, mururu zaman bulunduğunu iddia ediyorlar. Bir kısmı da milli hükümetin İstanbulda kurulması üzerine he- men tevzif edildiklerini ve açık- ta kalmadıkları için aldıkları bu kısım memurlar, çok değildir. Muhasebe müdürlüğü mururu zaman iddiasının ancak mahke- ece halledileceğini alâkadarla- ra bildirdiği gibi — maliye vekâletine bildirilmiştir. Vekâlet, her avans alanın oder. birer birer tekik etmektedir. Yakında bu meseleyi halledecek bir cevap geleceği ümit ediliyor. Bu da küpeleri li Taksimde oturan madam Hi rokinanın evindeki kiracısı ma- am elki gün ev sahi- bi bulunmadığı sırada odasına B girmiş ve sandığından elmas kü- palm aşırmıştır. Madam Horo- kinanın müracatı üzerine zabıta Marikayı yakalamıştır. Bulgar buğdayları Bulgaristan buğday ihracatını arttırmak için hazırlıklar yapmak- tadır. Devlet tecrübe istasyonları köylü verimi faz! olan seçme buğday tohumları dağıtmaktadır. | zir Ççarpondiza Bizde ve onlarda edebiyat Bizde edebiyat memleketin üvey çocuğudur. Hattâ o kadar ki «edebiyat yapmak» âdeta soka ğa tükürmek gibi « nerede ise « belediye cezası alınacak bir cü- ü Pr Bir çok kimseleri: debiyat yapma! diye e erdir Elya uğraşanlara Böyle Tüzumsuz şeylerle meş- söle olma!. Bir baltaya sap ol!. di- ye tavsiyede bulunurlar. Bizde edebiyat kadar lüzum- misal olarak ileri sürülür. Geçenlerde Rusyadaki beynel- milel muharrirler Kreş dönen edip Yakup Kadri be; anlatıyor: « — Halkın kongre binası önün- ideki tehacümünden ekseriya kon- gre âzaları — bulup içeriye gi- iyord. man zaman muh- telif amele kütleleri salona giri- yorlar, edebi bahislere karışıyor- lardı. Bu meyanda buzlar üzerin- de haftalarca kalan Çelyüskin vâ- Puru iseler anı profesör Şmit te söz alara! — Edebiyatın buzlar üstünde ka- lan kazazedelere ne büyük bir te- selli bişe tasavvur geçirilen o korkunç yele acılığını ancak ede- biyatın güzel sesile teskin ede- bildik, Edebiyatın ne büyük bir kuvv. duğunu anla- edemez- © zaman Profesör Şmit edebiyatın fay line giriyor. la üvey ço cuk addetmiyelim et Feridun Hırsız misafir Konsoldan iki beşibirliği aşırmış Beyoğlunda Ziba mahalilesin- turan madam Kalyopinin evi- ne evvelki gün eski ahbapların- beşibirliğini aşırıp cebine koy- muştur. Misafir gittikten sonra madam Kalyopi işin farkına vararak po- lise müracaat etmiş ve madam Hrisanti yakalanıp tahkikata baş- lanmıştır. — İktibas ve tercüme hakkı mahfuzdur — > Hos geldin A bey, bir hafta N ime e e ei AB. — Bursada ilimle | Lt, ZE Gİ le, arihinde ben de Bursada otur- yem Vi şeftalisi, e Kestanesi... see İpeklisi pek meşhurdurl.., A. B. — Onların şöhreti slilenmiş da “şimdi susuz asri kaplıcası pek meşhuri

Bu sayıdan diğer sayfalar: