24 Aralık 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

24 Aralık 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Az masrafla Bol ışık veren SET ampolleri En ucuz ve en da yanıklı ampullerdir. Deposu: Han N Celâl Bsy İstanbul AK A Çarı M FERAH Tiyatrosunda ZAN OPERET TOPLULUĞU Bu gece: PERDE ARKASI operet Öperde şamba'ya : Muhlis Sabahaddin'n m güzel eseri (AYŞE) kızı Melek Tayfur tarafından oynanacaktır. — Bir işin iç yüzü İtalyanlar lireti kurtarmak için birçok düzenlere bâş vurmuşlar- | dır: İtalyan bankaları ve bütün | İtalyanlar; ister içeride ister dr. | şarıda olsun; ellerindeki döviz- leri, kredileri İtalyan kambiyosu- | ha önceden biçilmiş bir değerle satmağa zorlanmış bulunuyorlar. | Bu buyruğu dinlemeyenler, elle- rindek? paranın iki katın öde- | yedekler; ayrıca da dama atıla- caklardır. Mussolini İtalyada bir çeşit Beylik kapitalişmi yolunu güttüğü için bu yapilan işe şaşıl- mamalıdır. İtalyan Beyliği niçin böyle ağır düzenlere baş vurmuştur? Çünkü: 1 — Bu yıl bütçede altmış beş | milyon İngiliz lirası açık vardır. 2 — Geçen ikinci teşrinin otu- zundan birinci kânunun onuna ka- dar İtalyan bankasındaki kâğıt ak- çenin altın karşılığı 5,840,088,000 liretten 5.769.481.000 İirete düş müştür, 3 — İtalyaya dışardan gelen nesneler, ülkenin yiyecek içeceğe, işlenmemiş maddelere olan isteği yüzünden azalmıştır. Buna karşı- lik İtalyanın odışarıya gönder dikleri çok azalmıştır. İşte bu yukarıda saydıklarımı- zın yüzünden İtalyan parasının al- tın karşılığı boyuna eksildiği için İtalya Beyliği bunun önüne geç- mek kaygusuyla İtalyanların elin- deki döviz ve aksiyonlara el köy- muştur, z Ancak bu döviz ve aksiyonla- rın sayısı ne de olsa belli olduğun- dan, İtalyan parasının yeniden düşmeğe bâşlamıyacağı söylene- mez. İngiliz gezeteleri, liretin kurtuk ması için yalnız bir tek yol bulun- duğunu yazıyorlar, bu yolu da, İtalyanın girimini o azaltmasında buluyorlar.. Bütün bunları gördükten son- ra, İtalyanın Habeş ülkesinde ken- disine yeni bir O alışveriş yeri aramasinın neden ileri gel- diği daha iyi anlaşılıyor... #A4X Ankaraya çağırılan profesörler | Ankara 23 (Hususi) — Üniver- site profesörlerinden Köprülüzade | Fuad ile Fazıl Nazmi dil işleri için buraya çağırıldılar. Doktor Saim Ali geldi. Kadınlar birliği reisi döndü an dönen İstanbul ka- ği reisi Lâtife Bekir bugün idare heyetine Ankaradaki görüşmeleri hakkında izahat ve- recektir. Sadakai fıtır En iyi İyti Son | Büğday Mar 10 Arpa 20 16 o Üzüm 104 78 65 Hurma 312 260 o Hava kuvvetimizin © yükselme ve artması için her türlü yardımın yapılması yurt borçlarımızın en ileri gelenlerinden (olduğundan diyanet işleri reisliğinden verilen fetvaya göre Sadakai fitir ve ze- kât ils mükellef olanların Tayya- te cemiyetine yardımda bulun Aİ Sene 17 — No: 5814 — Fiatı her yerde 5 kuruş i ralık kredi münakalesi Zonguldakta kurulacak demir fabrikaları Her yıl dışarıya giden milyonlarca liramızı memleket içinde bırakacak Ankara 23 (Hususi) — Hükü- metimizle, Krup fabrikası arasın- da, demir sanayii için 9 milyon li- yapıldı- ğını, Zonguldakta bu yaz demir sanayiinin temelleri atılacağını bildirmiştim. Demir sanayiinin beş seneli” plân çerçevesi içinde aldığı ehemmiyeti izah etmek için bu- günkü sanayileşme hareketinin mahiyetine kısaca temas etmek faydalı olacaktir. Açıkça söyle mek lâzım gelirse sanayileşme işinde, garb 5 memleketlerinden makine, yedek alet, demir almak suretile garbın ana sanayiine da- yanıyoruz. Buna bir misal aramak için, çivi, ray, galvanizli saç fab- rikalarını gösterebiliriz. Türkiyede ona yakın çivi fabri- kası vardır. Evvelce çivi getiren bir ithalât tüccarı, bugünkü güm- rük tahdidatı karşısında sermaye hareketini değiştirmiş, sanayii teş- vik kanunlarından istifade ede- rek, bir fabrika kurmuştur. Bu fabrika çubuk halinde demir geti- rerek, bunları basit bir ameliye- den sonra çivi haline sokmaktadır. Demek oluyor ki evvelce çiviye giden paramız bu sefer demir çu- buklara gitmektedir. Arada fark lehte denecek kadar pek mühim değildir. Galvanizli saç sa ik bu mahiyettedir. Evvelce ga nizli saç getiren bir tüccar şimdi | fabrikatör şekline girerek siyah saç getirip, onu galvanizli bir bale koymaktadır. Bu tarzda çoğalan fabrikalara yarı sanayi adını ver- mek pek te hatalı bir tâbir değil dir, Bu yarı sanayi, Türkiyeden ziyade, büyük sanayi memleket- lerinin mukadderatına, oraların piyasa vaziyetlerine bağlıdır. Tür- kiye ile garb memleketleri arasın- da bu bağ kaldıkça Türkiyede, başlı başına bir sanayi varlığı id- dia edilemezdi. Makine, yedek alet ve umumiyet itibarile demir | DÜŞÜNCELER BİR YEŞİL KIRAVAT UĞRUNA!... | Yaşı 24 dü. Bir toptancı ambarında, ayda 25 papele günde 14 saat çalış yordu. Öksüzdü. Kafasının içi karge- cık burgacık sayılarla; yüreği, golfun- dan çizgilisine kadar çeşit çeşit panlo- lonların, boy boy ceketlerin gölgele- riyle doluydu. Adam vatdır, yemek için (o yaşar; o, şık giyinmek, son moda kujanmak için yaşamaktaydı... Göçen yaz, bir terziyi dolaba koyup | yakası şöyle, beli böyle yeşil bir ceket pantalon yaptırdı. Bir öüma akşamı Beyoğlunda yukarı aşağı o dolaşmağa başladı. Yüreği gözlerinde, gözleri vit- rinlerdeydi. Masal şehirlerinin büyülü köşkleri gibi pırıl pınl yanan vitrinler. Birdenbire bir, vitrinin önünde dikildi. Orada, ışıldıyan nikel bir çubuğun ür tünde yeşil bir kıravat duruyor. Altın | çizgili, ipeği bir genç kız yanağı gibi | aydınlık yemyeşil bir kıravat... | Yeşil kıravata baktı, baktı... Daya- nâmadı. Girdi mağazadan.. Bildiği bü- PAZARTESİ — 24 Kânunuevvel 1 e Demir sanaylini kuran $ümer Bankın umum müdürü Nurullah Esad için demir sanayiini kurmuş mem» leketlere alıcı olmaktan çıkmak gerekti. Türkiye sanayileşme işinin bir anahtarı olan Sumerbank sanayiin bel kemiğini teşkil eden demir sa- nayiinin temellerini kurmaktadır. | Sanayide, kömürü bir insan vü- cudundaki kana benzetirsek, de- miri kemiğe benzetebiliriz. Fab- rikaları için dışarıdan kömür alan bir memleketin sanayi bünyesi ne kadar zayıf ve kansız olursa di- şarıdan demir alan bir sanayi memleketi de o derecede zayıf olur. Türkiyede kurulan ve git- tikçe sayısı artan fabrikalar, kö- müre ne kadar muhtaç ise, demir | sanayiine de o derecede muh- | taçtır, y En küçük kasabada basit ziraat aletlerinden nalbantlık, demirci lik işleri yapan bir imalâthaneden, büyük bir şehirdeki fabrikaya ka- dar, iş sahasında en çok göze çar- pan demirdir. Dökmecilik işleri, makine tamir eden ve bazı yedek aletleri yapan müesseseler, deniz- cilik sanayiinde vapur tamir iş- leri gözönüne getirilirse, en çok (Devamı 4 üncü suhifede) leğiyle beraber 25 lira» dediler. 25 lira. Bütün bir aylığı... Altın çiz- gili, yemyeşil ipek kırivatı ne oluria ol- sun almalıydı. Ceketiyle «asorti ola- caktı.. On iki lira elli kuruş, oturduğu odaya vermekteydi... Bundan (O kesemezdi.., Boğazından kesti... Yedigünlerce kuru ekmek yedi. Tramvaya binmedi. Üç ay- da 25 lira biriktirdi. Gitti, aldı yeşil kıravatı. .. Mağazadan çıkarken; Kafdağınm ar- dındaki şamnuların elinden, yeryüzünün güzeller güzeli kızını kurtarmış bir bağatır sanıyordu kendini. Yalnız, açlıktan göz- lerinin ışığı sönmüş, dizleri titrek bir bağatır. Toptancı ambarında çalışan 24 ya- şındaki delikanlı; altın çizgili yeşil kıra- vatmı ancak bir yedigün takabildi.., Yedinci günün sonunda, yeşil kıravatıni ağzından boşanan kanla boyayarak ya- tağa düştü.. Üç gün sonra öldü... Beni bir yeşil kıravat uğrunda can veren delikanlının ölüsüne çağırdılar... Yunanistan 934 Telefon: 24240 (idare) - 24249 (Tahrir) - 24248 (Matbaa) -20113 (Klişe) milli müda- /faasını kuvvetlendirecek Kara, deniz, hava kuvvetlerinin ihtiyaç- ları tamamlanacak yüksek bir harb şürası Atina 20 (Hususi muhabirimiz» den) — Bugün, Yunanistanı işgal eden günün meseleleri arasında, memleket müdafaasının kuyvet- lendirilmesi işi de ön safta bulu- nuyor. Başta en büyük muhalefet fır- kasının lideri Venizelos olmak üzere bugünkü kabineye aleyhtar k olan partiler, Çaldaris kabinesini memleket müdafaasını bırakmakla, orduyu yeni vasıtalar ile teçhiz etmemekle ittiham edi- yorlar, X Hattâ muhalif fırkalar, bu iddi- alarını doğru göstermek için şi- mali Epir meselesinde Arnavudlu- ğun aldığı vaziyeti ve Bulgar as kerlerinin son hudud hadisesinde, Yunan toprağına girmelerini, hep * Çaldaris kabinesinin gösterdiği bü ihmalden aldıkları cürete yükleti- yorlar. “Hükümet bu tenkidler ve bil | cumlar karşısında o memleketin : milli müdafaasına daha büyük bir / ehemmiyet vermeğe, deniz ve ha- va kuvvetlerinin daha ziyade teç- Yunan bahriye nezareti, şimdi. den ecnebi inşaatı bahriye tezgâh- ları arasında 13,000 küsur tonluk iki mubribin inşası için bir mü- nakasa açmıştır. Bu mubripler; Yunan tersane- sinde inşa edilecek ve inşalarında Yunan işçileri kullanılacaktır. Bu iki muhripten sonra gene ayni ter- sanede ayni vesaitle biri petrol gemisi olmak üzere iki gemi daha yaptırılacaktır. Geçen hafta toplanan Yunan milli müdafaa komisyonu, Yuna- yıl © “Bugünkü örneklerine gö re. bir yüz üstü | kurulacak Yunan harbiye nazırı general Kondilis nistanı Balkalarda ehemmiyetle nazarı dikkate alınacak bir kuv- vet haline getirmek için bir takım kararlar vermiştir. Bu kararlar memleket müdafa- asının tamamlanmasına ve bilhas- sa hava kuvvetlerinin çoğaltılma- sına mütealliktir. Bu işlere bak- mak için bir harb şürası kurula- caktır. Harb şürası, 3 general, 2 ami- ral ve yüksek rütbeli iki tayyare zabitinden mürekkep olacaktır. İleride, kara ve deniz hava kuv- vetletinin müstakil bir teşekkül haline getirilmesi de düşünülmek- tedir. Yunan harbiye nazırı general Kondilis bu hususta demiştir kiz (Devanm 4 üncü sahifede) a A sonraki dilenci:

Bu sayıdan diğer sayfalar: