29 Nisan 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

29 Nisan 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

PE AE - e Nien 1885 “Tetra No. 198 BARBAROS Yazan: İskender Fahreddin Barbaros, Tulon tersanesinde yapılacak geminin temelatma merasiminde hazır bulunmuş ve ilk çiviyi kendisi çakmıştı! Barbaros, Tulon tersanesinde eler anl sürte Tulon halk; gün akşa- kadar sahilde döleğürik, Bar- © onun cessür kaptanları- Bi öikiek istiyorlardı. O sabah, Barbaros, efa © e Zam Talon tersane- sini 1 Dönghien, Barbarosu rd do nizciliklerile meşhur on dört aları amiral gemisini raya indi. 1 Fri va, Nis mese Yetinin bir hatırası olmak üz yeni ve Harda; bir gemi önyasıı Tu ne kumandanına em- O gün bu geminin temel atma merasiminde ilk çiviyi Barbaros mıhlıyacaktı. Fransızlar o sl gemi yap- ma fenninde çok geri kalmışlar. dı. Ustaları, Pre yok de- ğildi. Fakat, hükümet o güne ka- dar deniz kuvvetine ke vermediği için, Tulon tersanesin- de bir çok eksiklikler göze çarpı- donanması ve Türk tersa- RE lara sayız bü atıyordu. Top- inin ar ai çiçekler le örtük rüştü, ye va maiyeti ile beraber iki yüz metre kadar sahilden yü- rüdükten sonra, Tulon tersanesi- ne varmıştı. Yapılacak geminin kabu Fransız dostluğundan b: kısa bir nutkundan sonra, Bar- baros eline bir ia alarak ilk on ından birer yudum gül kokulu şarap içildi. içi Davetliler yavaş yavaş dağılı- orla, os, yeni yapılacak gemi- nin enini, boyunu ölçerek, kızağın üstünde durdu.. Je: iii Fran- sız amiralının aktı: — Bu tekrie, mi donan #inm en büyük gemisi İTE değil mi?. .— Evet, amiral hazretleri!. — Üstüne kaç top koymak fik- rindesiniz?. Dört top arkaya, altı top or- İdi iki top da baş tarafa koya- cağız. Baştaki toplar kale tahribi- ne mahsus olacak. Barbaros gülümsedi: le toplarını arkaya koysa- niz daha muvafık olur. Çünkü bu toplar başta olursa geminin yolu- nu keser ve harbde müvazenesini kaybetmek tehlikesile karşılaşır. Arkada olursa, gemi süratle ma- nevra yapabilir. Baş tarafa ufak toplar koymalısınız!. O güne kadar Fransız gemile- ri harbde çabuk manevra yapa- mazlardı. Bu kisa izahat, Fransız amiralından ziyade Tulon tersane kumandanını alâkadar etmişti. ii ından o yaralıydı.. bü sına imkân yok- tu. Kendisini şehir içinde serbes bırakmıştım.. çok hoşlanırdım. Bir müddet sonra, hi ik a istedi.. ben de yerim ettim. ç Mlem- .. kürekcileri fazla., kaburga- ire” sağlam, Fransız amiralı; Barbarosun bu re bir şey anlıyamamış- Kont Rober söze karıştı: ün emirle- amadedir. En küçük bir işaretiniz, bize çok iri eser r bı ire lir!, kaldırm. ek istiyorum, Çün- kü yim çok zağıftır. Bun- üzerine çaprazlama birer si- ra daha tahta — o vakit, i topu çekme; ülü olabilir. Tersane kumandanı çekinerek e tekne çok ağır ol- e t maz mı, amiral hazretleri?. ransız amiralı da ayni fikri ileri sürer: ve — u yarı yarıya kaybe- döceğinden! endişe edilebilir, de- di, çünkü bu tecrübeyi bir kaç de- fa yaptık. amiral Dönghienin — Bu, bizim tersanemiz ir amma, siz dostumuzsunuz! Açıkca söylemekte mahzur gör- mem: Teknenin alt kısmını, be- nim dediğim gibi iki katlı, i çok kuvvetli dini Üst kısmı- e arka kasarasını bir katlı ve çok alçak yapmak sure- tle gemi: val, azaltırs- nız. Kale toplarının ikisini kıç ta- rafa, diğerlerini de orta taksim edersiniz. yanlara Onları ne- reye erkal SEM çi va ortalara yerleşti. rerek müvazenesini bu suretle tik lll. Üst kısım alçak olur amma, bunun fayda- S AKŞAM “Gül, Limon, Aniber, Fujer, Şipr, Revdor, Flördamur, Acibadem, Akasya kokulu HASAN TUVALET lisenin Sabınları Hasan Zeytin yağından ve Hasan Kreminden ve Hasan Jtriyatından Te li gliserinli ve tuvalet için nevileri vardır. Cildi yumuşa- GE Güzel ve nazik ciltli yani anın te yapılmış sabunlar ei e ME in ln 10-15-25-35 kuruştur. Toptancılara tenzilât. Hasan deposu, Ankara, İs- tanbul, Beyoğlu, Radyo seir te. sızca ders, ii aklar 19,30 Habeler 10 Bülent Tarcan (Kı solo), 20 Ga ardeşler Mandolina il n Ba- yan Bedriye Tüzün (Şan) türkce #öz. İli Budapeşte, 550 m. (05 0 Çigan or. kosta, ler 1080 Hil iğansi adl vodvil, 23 Duyumlar vesaire, 24, band. Varşova, 1345 m. 19,45 Şarkılar, sözler, 21 Plâk, 22 Senfonik konser, 23,15 Küçük radyo orkestrası, 24,05 İngiliz radyosu (B. B. C.) o cazban plâkla; p Viyana 507 21,550 Op. Piyano kuinteti, 24,25 Dans, m. 21,05 Koro konseri, eretlerden parçalar, 23,25 24,05 Resmi yayım; 364 m. 12 ii vi — orkestrası, Duyumlar, konse: isi, 19,15 Konser 20, 22,15 Radyo ca- 1, 22 45 Solistlerin di radyo ca- 30 Nisan Salı ul, 17,30 baki vi 2 Üni nakil - a Hik met, 18,30 mim van 'arcan, 18,50 Muhtel mi gile KO 30 Haberler, 1940 Baya Keman Maliye ei pamına kon- 5 Son ha- 2 50 22,30 Piyano: le komser. 23. 35 Kuintet konseri, 24 Çigan musiki Viyana, 507 . 19,55 iğ ns ando muzika, 24,30 Dans plâl klar larını Nis önünde de sanırım! Yüksek küpeşteli gemi- lerin, düşmana hedef olmaktan başka faydaları amm Türk ka- dirgaları işte bu esaş üzerine ku- öyle ni ve zle dele: ger doi asi mala hepsi de, general Mo- rillonun fikrini ul etselerdi, bugün düşman gemi emilerinin siste- mi baştan başa bizimkilere ben- zemiş olurdu. Bereket versin ki, İspanyol a- miralları an her şeyden ön- ce kendi rahatlarını düşünürler... arka ve baş kasaralarını ek yaparak buralarda, evlerinde otu- rur gibi, rahat ve huzurla otur- vaz geçemezler. Böyle büyük ve yüksek hedeflere attığı- mız güllelerin elbette yüzde dok- san dok: şa gitmez. Halbu- ki biz su ile bir gideriz. Kadirga- larımız dalgaların üstünden: ko- layca sekerek kuş gibi ye N düşman güllesinin ancak isinden ladınız mı şimdi, aradaki farkı?. (Arkası e müteessir oluruz, ii Her akşam | ei rtık yatmağa hazırla. ilişti. Bir Hele içti, Bir şekerle- me yedi. Bir sigara yaktı. Açık mavi ipekli pijamasını yeni yap- tırmıştı. Aynada “pijamanın ken- disine nasıl Mimi tetkik etti. Mükemmel dikilmişti. . bu açık mavi renk onu açmıştı. Birderibire acı acı ağ Hizmetcisine izin vermişti. vakitte gelen kimdi?. Koştu, iz Er İçeriye büyük bir telâşla bir genç kadın girdi, Onu âdeta göğ- sünden basina ilerledi. Salona gir- di. İlk sö: — ie siz lez izahat isteyi- .. ne de ben sizden izahat iste- yim.. ortada mühim bir eee var. konuşmağa vaktimiz yok.. Bir dakika kaybedemeyiz... Böyle söyliyerek ş esüyü bi; divenlerini, şapkasını kanape- nin üzerine bre Elbisesini de çıkarın. » kök bir gömlekle İdi. it ivanın üzerine uzandı. -arib vaziyet karşısın- da dona kalmıştı, Ne oluyordu?. Bu ne e deli mi idi? ei — ee e en Ae ÜN Divanda sie yerden Ekre- me seslendi: — Şimdi buraya likör surahisi- ni.. kadehleri getirin.. bana bir de sigara verin bakalım Ekrem dediklerini Dap Genc kadın sigarasını yaktı, Güzel saç- larını hafifce dağıttı. ve oturdu- ğu yerden emretti; — Şimdi in açın.. ve oda- ya koku serpi i hiç itiraz etmeden len emirleri yerine e olu Fena şaşaladığı için izahat filân da istemiyordu. Genc kadın nihayet: ei | Ne de olsa komşuyuz.. beni tanı- gördünüz dınız değil mi?, manda oturu: uruyorum. ie apartı- Ekremin başının içinde bir Habe sak Evet o idi, karşıki oturan «Dullar kra- bare arkadaşları sık sık ona gelirlerdi. Karşıdaki dula bu ismi veren de on lardı. Karşıki apartımanda otu- le arkadaşlarının en i idi, Ona ne kadar ağı s rdı amma ne fayda?.. Dul lar kraliçesi onlara aldırış bile et- mezdi, Şimdi nasıl olmuştu da böyle ece yarısı Ekremin apartımanı- gelmiş, böyle tuhaf tuhaf çıl- gabiklarii bulunmuştu? Bir aralık Ekremin Kabaş ça- lırınca genc kadın kıpkırmızı ol- u: zi i en Ek rem değil mi?.. Çabuk söyleyi- niz, Çabuk.. çabuk. — Evet... Ekrem... Ekrem kapıyı açmağa koştu. Gelen kapıcı idi. Ev sal bir mektub getiri rem kapıyı açıp kapıcı ile konu- şurken içeriden genc kadının se- sini işittiz Bir gece a Göre eceğim g geldi. ir dakika bile ayrılmani iste- miyorum... b — Ekremciğim.. çabuk iel Mi sanı an sonra: olan bitenden bir şey anlıyamıyo- rum, dedi. Genc alli alaycı alaycı gü- lümsedi: — Bereket ki gelen kapıcınız- mu: a başkası gesleydi.. mese- lâ çesidi yatak odasındaki mi- safirinizin kocası gelseydi.. Ekrem İzm şaşaladı: — Hangi misafir?, Kimin ko- cası.. Bu sırada ayni katta bulunan karşıki dairede bir gürültü kop- tu. Kalın bir ses: .yvah.. Meni Bir imei» EE size Ikonda ir ez Bir” ie Mei unüz yanımızdaki . kağan bize bitişiktir... Kom- irdenbi- m kıskanç bir adam. Birde; re eb telefon ettiler. Tele- mel işitiliyordu. Kıskanç kom- şum: İmer diyordu. Karım karşı- manda üçüncü kattaki ii kolları arasında mı?. dur öyle ise.. Dedi. Aklıma hemen siz geldi- sai olarak ka: ii için bundan başka çare yok- Birdönbire fena halde mahcub oldu: — A ben ei ne kıyafetteyim.. a bu derece, b şılgınlığı yapn derecede “acı- dınız öyle — Tabii.. genesiniz.. daha bir çok güzel günler görebilirsiniz. — Güzel günler mi?. Eğer si: isterseniz belki.. deümid verici a güldü. Dışarıdaki gürültü b , (Bir ız) Posta ittihadına dahil olm; ecnebi melek Sed 900, 8600, alta a; ; > 1000 kuruşt tür tebdili için yirmi “beş ei pul göndermek lâzımdır. EZ Yi? Muharrem 25 — Ruzukasım vi i Akşamı Ye 5,09 8,59 12 içaklar.. bana ihanet ha.. Yu. ! Genc dul ipekli epi için dü sil İn isilik. mi

Bu sayıdan diğer sayfalar: