1 Haziran 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

1 Haziran 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

an ER di a ENSE 2 Me AŞ EA “ a ER ale Sahife 10 m SARAY ve BABIÂLİNİN İÇYÜZÜ Yazan: SULEYMAN KÂNI IRTEM rek emi — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur — Tefrika No. 494 Yaver ağa öldüğü zaman 130 bin altın, pek çok elmas bıraktı Yaver ağa yemeğe düşkündü. Salonun ortasında bir masa ür tünde meyvaların envaı, fakat her n son- hirka gek pil mağa — Olmadı. Yani okudun! Diye tekrar okumasını söyler. (H. N.) bey gene başladığı yer- den okur; ağa bu defa da: — Canım, gene olmadı! Niçin, eksik okuyorsun? En başdından oku! İhtarında bulunur. (H. N.) bey bu ihtar üzerine işi anlar. Tezke- renin başındaki: (Devletlâ, inayetlü ağa hazret- leri). Elkabını okur. Yaver ağa: ördün mü? a hı? ta- zim elkabını ihmal etmek katiyen ii ii 4 Mi >. saygıyı celbederdi. i me olursa ols Pi muamele ederdi. Devlet işlerinde haktan ayrıl- maz, kimden, | ei namına ak İçtimai un herkese iltimas hiç rm ii Menfada bulunan arkadaşlarına ömrü sonuna kadar nakden Haklı itiraza karşı kızmaz, ba- zan süküt ile erme meme Böyle muterizlerin y: feile karışık istihfaflarda bulu- nurdu. Askerce söyler, askerce yazar- Kati ve münakkah bir ifa- desi vardı. Lüzuı öz sü lere, mübalâğacılarâ kızardı, Bun- Meri — Laf! Diye sustururdu. Manastırada ordu müşiri ve vali iken hasta bir katırın baytar ta- rafından muayenesi gibi bir me- sele muhabere ve derkenarlarla karmakarışık bir iş halini alır; koca bir tomarı paşaya arze- derler, O da evraka göz gezdirir; karışıklık içinde hayvanın ne ok “ Yaver ağa tecemmülâttan alâ- yişten ve paradan My Abdülhamid kendisine: — Senin —— ve kiymetli pe varmı; LA büyük bir İma a 1 mübayaasına hasreyliyen Yaver ağa: hünkâr beni azlede- Polen MR beş Kor. (Bir gün kusile mücevherinin büyük kıs- manı sattırmış, ihtiyaten parasını da eline almiyarak senede bağ- lamıştı! Osmanlı padişahları tarafından wvelce Mi Medin. kalacak ta olsa hayatında biriktirdiği «dünyalığın» başı ve eli altında durmasını tercih edi- yordu! li Behram ağa efendisine 300,000 altın miras bırakmıştı! Hünkârdan aldığı balışişleri de yaşa- tan 1; tavrı, ahlâki ciddi, nezih ve sade idi. söyler, acıda olsa doğru söyli- yenleri severdi. Riya, tabasbusu menfuru idi. Ehibbasile Pek sami- mi ve İâübali davranırdı. Az söyler, çok düşünürdü. glükir. bere. müessir nazar- Paşa tomar üstüne: (Istılahatı baytariye sizin ol- sun! Ester ne oldu? Ester!) Sualini irad ederek evrakı iade ler. Kosova valisi iken mabeyinden bir zat Abdülhamidin iradesile bir iş için ae telgrafla is: tizahta bul Ahmed Eyüp paşa aldırmaz. reyya paşa tarafındanda gene telgrafla sual vaki olur; buna tah- rirat ile cevap verir ve: u madde için ... imzasile de bir telgraf alındı. Cevap verme- .) “a. o hin Eyüp paşa da simaca bir hususiyet vardı: Yüzü le bir kaplan çehresine ömerli; en muhataralı mıntakalarda nefsi tehlikeye maruz bulunduğu za- manlardan başka hiç bir vakit güldüğünü görmedik. Bununla beraber tab'an asla haşin değildi. Bilâkis halim ve pek nazikti; mütebehhir ve terak- kiyi sever bir zattı. endini biricik meşgul eden şe harptı. O hakikaten harp için yaratılmıştı. Vazifenin ve in- oil esiriydi. Serdar Abdülkerim paşa gibi oda gri h ikna kuvvetine malik olsaydı fa- tarafını iltizam eylemesi ih- timalden uzak e Ancak Ahmed Eyü; a haf- tada üç kere lâkırdı söylerdi! Bu da her hafta değil! Serdar Ab- kendisindeki kısa söz söylemek vermişti; serdar al idi. Ahmed Eyüp paşa yaradılışça o mahlüklar a benzerdi ki iken ki verirler: Çift koşulursa yürümiyen, tek koşul dukları vakit hayrete şayan bir surette güzel yürüyen atlar gibi... deil Rus muharebesinde ser- da erkesi in bir harp dahisi gözile baktığı serdara karşı tabiatile his- settizği hürmet serdarın fikirle- rine itirazdan kendisini meneyle- memiştir.) Keçeci zade İzzet Fuad paşa- nın Ahmed Eyüp paşa hakkında askerliğe aid tenkidlerine dair hüküm vermek tabii salâhiyet sa- hiplerinin işidir. Biz yalnız şunu teyid edelim ve m paşa ile saatler karşıya nargile key- işi halde her ağızlarından tek, tük kelimeler- en başka söz çıkmadığı meş- (Devamı var) ki isinin b ailede ilân sahilelerinde « Gazetemiz. aşi meme ilâncılik “tollekti irket Ankara caddesi, Kahra: zade han. Tel, 30094. 10095 ÖLÜM VE MALÜLİYETE Fuyabilirsiniz. Bunu size, hayat sigortalarında mühim bir inki- lâp yapan ve: Anadolu Malüliyeti de temin eden Senelik Temettülü Tam. Muhtelit Sigorta temin eder. 7 © ve daimi malüliyet unda mücmmen para der- eyvan mi malüliyet müdde- ücret alınmaz. tince Müemmen eği. 9,10 nisbetinde senelik ira sene tem ie Hayat sigortanızı yaptırmak Üzere vakit galb etmeden şu adrese müracaat ediniz: Anadolu Sigorta Şirketi elât merkezi: İstanbul, 4 üncü n. Telefon: 20581 Umum acentalığı: ta, Telefon : 44888 yon İğ meme amk pan er razi pi w MÜHİM BİR İNKİLÂP me Tefrika No. 24 1 Haziran 1935 Yazan: Hiç sevmediğiniz millete mensup bir adam.. nefret ettiğiniz, kin ve intikamınızı göz bebeklerinizde, göz nuru gibi parlattığınız bir in- ana şimdi peki bir dost — alışıverdiniz işte!... Bakışlarını e m ea col; mile deği dan iki ay evvel İstinye aşil pe o korkunç insan değilsiniz şimdi sizl... Bakın herşeye siyer lâkki ettiğiniz ek da sef kindar hislerinizi m imkânını bulabili- e herşeye alış- mak kabil! Saadete, kim e rılığa, aşka, herşeye, Hayat alışmaktır, icn hiç — şeyden korkmayınız! İzzet gülümsemeğe başladı. Ayakkaplarının ucile çakıl taşla- rını iterek dedi ki: — Hakikaten (dediğiniz gibi (One arip (tesadüfler oluyor mis Beti!... Lâkin dikkat ediyorum da size, âdeta merak etmeğe başlıyorum. Hadi- seleri o kadar güzel tahlil ediyor- sunuz ki!... e ai ilimleri pek seviyorsunuz — içti parla ni oku- imdi anlıyorum, ba- zım! ze kâya kıymet vermemek icap ederdi!... Hem sonra siz bana ni- çin kan pDia istemiyorsunuz hiç?.. — Ne yalan söyliyeyim mis Be- pek o kadar ak- ilmem ki inanayım.. , askerlikten anlarım. dalgadan, fırtınadan ba bir Ke a sems dolduran dar bile ehem- tün heybet ve kuvvetile bırakıyorum... işterliğinie gibi ullamın ve anlatın!. Yalnız ni iki şey alâkadar OE şim- di: Vatanım ve heyecanım!. size oda en güzel sevgi, en kuvvetli aşk memlekete bağlılıktır. Güzel bir kadma âşık olmağı fırtınalı ha- vada kürek çekmeğe tercih etmem ben asla... Saadetin mevcudiyetine “ bir yerde inanıyorum: Va- çin döğüşmede!... — Siz hâlâ kurunu vüstada kılıç sallıyan şövalye ruhile yaşi- yorsunuz!... — is var... Zaten ben başka isim, başka ham altında kurunu vüstanın devam ettiğine kaniim! hâlâ!... Değişen yalnız bir teknik... Yoksa ruh ayni İnsan ayni insan dülkerim paşa ile münasebetleri | — Demek ilemi havada kü- ir aliş dn Mia a ALLAHA ISMARLADIK! ESAD MAHMUD KARAKURD rek çekmeği güzel bir kadını sev- meğe tercik ediyorsunuz ha!... Peki, durun ben size şimdi bir oyun oynıyayım da görün öyley- .e!... Kız birdenbire kanapeden Iktiz — Haydi beni biraz denizde ka- ık sö düşünülen şeyin uras tehli- böyle konuşmadı, Siz ne iyi., için- m İri gibi dökü- UZ, o sabah İstinye selim o iğ ari beğendim ki!... Ne güzel döğüşüyordunuz. Hayatımda bana ilk defa im rık» diye bitap eden erkek si oldunuz... Emin olun bütün ge ce ateli bu kelimenin sesile çak kandı durdu Acaba hakikaten si- zin söylediğiniz gibi ben şımarık bır kız mıydım? — Fakat mis Beti!.. dar utandırıyorsunuz — Hayır hayır. Şimdi al rum. Bu ihtarı yapmakta haklı imişsiniz. Gö ya ar- tık ne kadar uslandım. Meğer azar! ğa ihtiya- Şimdi bir mektep talebesi gibi âdeta korkuyorum ir hata yapacağım diye sizden!.. Çok Dera çok lütuf- kârsınız mis Beni o ka- i! rüyorsunuz — Öyle gi Beni o ka- dı ki Bu işin veni ça > hangi res) ko- « En basi nz yar — bile yi a medim. Beti inceliğiniz, kibar- liğin beni çok müşkül mize sokuyor. — Hiç öyle demeyin İzzet bey!.. İnsan kendini tanırsa en büyük hi İeketinizi işgal eden ordulara ku- manda eden bir adamın kızı idim- Sözlerimi tartmalı idim. Karşım- da memleketi için acı çeken bir Türk zabiti olduğunu hatırlama” malı mıydım. Halbuki ben ise tıpkı dediğiniz gibi şımarık bir kız halinde si zevk aldım. Bunu bilerek mi yaptım, yoksa bütün o sözler dilimin ucuna geldi de mi söyledim. Şim- i bunu hatırlamıyorum amms retinizle mükemmel bir hayat dersi veriyorsunuz. Eğer Türkler epsi se ne iyi!.. bahtiyar kadınlarınız var. Öyle tatlı e e kuruyorsunuz kafası ki insanın RE var) i

Bu sayıdan diğer sayfalar: