4 Temmuz 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12

4 Temmuz 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ASIMINUS AYYY ie ER Tefrlika No. 50 A 1 AT NV sahil Oktay o gece yi kırbaç tan geçirdi.. tırd ı,, ağızlarından bir yi m dı. © Ankin, kendisine kimisi “dan ane yapıldığını ki iyord Bir kaç defa, söylemek sözler dilinin ucuna geldi: «— Turaki k ZE. kadar >. Oktay, o geceyi, sabo ii “Babamın başladığı İşl : tamamlayacağım..l,,. © Ertesi sabah Oktay ihtiyar ve- zirini Seg iş — Bizi zehirlemek istiyenleri | ayır. dedi, bu: hain eli kendi elimle kıracağım, in: — Siz neden telâş ediyorsu- k . eci şi nöpetçinin kanını kim ödiye- cek?. © Diye bağırıyordu. Çutsay: tsay — inlerım bizim işimize ya- rar olanlarını alalım. © Diye teklif etti. Bu maddeler- iye a menediyordu, tay «— Bu madde pek ide Me- ır istemesin.. lâzım. diliklerinden ei 2 se, bunları alıp almamakta m urları serbes bırakalım!» dedi. “ İhtiyar Çutsay fikrinde israr et- > «— Bu hal, söylemeksizin iste- 'k ol Benim tecrübelerim , Memura fazla salâhiyet ver- onu fenalığa sevketmek d “Bu konuşma ee Oktay a übeli vezirinin teklif- or. alnız, şaraptan -süs &niali diye (0) M. Housson — Wogol tarihi G1 an . — Size suçluların bile eli uzana-| n tmeyiniz.. TAÇLARI ÇİĞNEYEN HÜKÜMDAR CENGİZiN OĞLU İSKENDER FAHREDDİN X 1 hirlaei id Oktay, Cengizin bıraktığı işi tamamlamağa yani Şarktan Garba'döğru yayılmağa karar vermişti — — —— onda biri alınıyordu. Şarap istib- sali pek azdı. r, harpte gösterdik- leri yararlıklara karşılık olarak, kendi hisselerine birer köy olsun verilmesini umuyorlardı. Çutsay: gerek ahali, gerekse han ikelidir, memleket içinde belirmesine için tehli birçok ai başlar meydan v: Diğerek Oktayi daima hükümet çiliğe teşvik eder, hani ayrılığa yol açacak nizamlar koymaktan korurd Çutsay, yararlıkları görülen za- bitlere para, ipek, kut ve sair bu usulün tatbikine muvaffak ol- muştu, i Ordu içinde daima fesad çıkar. makla tanınımış olan zabitlerden biri, ihtiyar evzire düşman kesik di. ene an bahsederken: «Alçak » diye bağırıyordu. Uzak- iri gelen vergilerden (ipek, era yiyecek Ane ve vi — emnun olmuştu. Ver; lekibaln deli çeki iyi de. 'düğünü görünce, orduda fitne çi- karan baml sarayına çağırttı ve Çutsaya «— ii, senin aleyhinde fesad ıkaran adam.. ne istersen yapa cağım!» dedi. Zabit, hanın şiddetinden çeki- niyordu. Böyle kolaylıkla ği dü. şeceğini ummuyordu. İçini asmımın eline ale. Bu alçal am şimdi Benden benim kellemi lişenekeir , Diye ööylenirkeni Çutsay: ” — Ben bir ordu zabitinden in- tikam almayı düşünecek kadar o, dumun iyiliği için çalıştığımı anlı- yacak ve aleyhimde bulunmıya- caktır!, Diye cevap vermişti. Genç si ihtiyar vezirin ken- disinden öç ak istemediğini görünce, m af dileyeceği- e eğilerek vezirin ayakları- — Beni affediniz!... Ben, sizi " bu kadar büyük ve sb sever kir insan olarak tanımamıştım. Dedi. egri Öl döndü: ie — Onu a bağışlayınız!. e mİ Han, zabiti af- b hâdise ihtiyar Çutsayın ör- 'dudaki mevki ve onurunu yükselt- Sip duktan sonra ğa karar verdi. Her tarafa haber- ler gönderildi, Kurultay toplandı. “ Oktay bu kurultayda (Kin im- partruğu)mun M oğol idaresine nasıl g: i, bütün bu hâvaliyi Basıl yer ve e stil ettiklerini ve yeni vergilerin anayurd için kadar m olduğunu sölatl. © Oktay vergi işlerini yoluna koy- d kurultayı toplama- Her akşam bir hikâye , yeni simokini sırtında ba- vi, turunci, eflâtun ışıkların altın- da biribirine sarılmış Çiftler dans ediyorlardı. Her köşe İoştu. Yuka- rıki, localarda ışık yanmıyordu. O- raları âdeta karanlıktı. Genç a- dam müthiş sarhoştu.'İçindeki ü- midsiz aşkı unutmak için geceli gündüzlü içiyordu, Kendisini de- licesine eğlenceye vermişti. D singin tam yanındaki bir masaya oturdu, Kendisine getirilen viski- bitirdiği zaman garson kendisine bir eğe d getirdi: u, dedi, 13 numaradan size e gönderiler, ni göre; Aldı. Türkçe iki satır: «Sizi 13 numaralı locada bekli- yorum, Gelirseniz memnun olur- SUNUZ.» dın..»... biribirine dolaşıyordu. simokinine viski dökülmüştü. lunan fokstrotu, ağızla mırıldana- < yrriiyele doğrü iler! e em) du. Bu; İçeri ie VR en dipteki loca idi. Masanın üzerindeki küçük kirmızı abajor yanmıyordu. Aşa- Zıdaki ışıklar buraya pek az te- sir ediyordu. Bu hayal meyal işık içinde bile genç kadınin alev du- 'daklarının kızıllığıni farkediyor- du. Lâkin işte görüp göreceği bu kadardı, Çünkü genç kadının yüzü yarım, fakat kalın bir tülle yarıya kadar örtülmüştü. Onun yalniz rüyalara girecek, insanı ii Me unu tulmaz dudakları — Bonsuvar.. "iye fisıldadi. LE daha iyi değil mi?. Ben siiri karanlıkta konuşmak istiyorum. rai paratoru) diye anıyorlardı, Her tarafta Moğol tehlikesi baş lar: «— imi başladığı işi, oğlu tamamlıyacak!» diyor ve biribir. lerile birleşmeğe çalışıyorlardı, Cengizin başladığı işs Moğol- ların garba yayılması idi. Cengizin ölümünden sonra, bü- tün dünya, bir kaç yıl sükünet için- de yaşamıştı. Oktayın Çinden dö- nüşü, Avrupalıları, Moğol istilâsi- na “karşı e ba sevketti. ilk önce Hi nizi sişetelle; ki küçük kimileri nra Kara- 'deniz sahillerindeki beylikler bir. leştiler. Avrupalılar tehlikeyi zamanın- da sezmişlerdi. Çünkü, Oktayın, Çinden döndükten sonra, bir tek ârzusu vardi: Bir koldan Hazer 'denizine uzanmak.. bir başka kol- 'dan da Karadeniz Kiyilarinâ in- mek, r bu kurultaydani XArkasi var) İmza: «Tanımadığınız bir ka- / likanlı: AA bahsederken, ten (Moğol im- | Karanlıkta bir kadın j — Lâkin sebep? u benim a arzum... Hiç elek yakmıyacağınıza söz ve- rin bakalım... Yoksa arkadaşlı. ğımız bozulur.. Peki söz veriyorum., siz kimsiniz? — Bir kadın... — Muhakkak... Ona eminim. Genç adam bari onun yüzün yakından yakılan bir kibrit ışi- ğında görmek hevesine kapıldı. lâkin Tanımadığı kadın bir sigara aldı. Alev dudaklarının arasına yerleş- 24 Delikanlı kibriti çaktı, Işir laştırdı. Kibritin soluk Işığı içinde dukların bir kat daha gü- gi olduğunu gördü. Sigarasını tuttuğu elleri birer Genç kadın üğildi Söylenişinde bin bir mâna gizli olan bir 8es- — Yapayalnız...dedi.. — Size arkadaşlık etmemi ister misiniz?. — Elektrik yakmamak şartile Şimdiye kadar aydınlıkta kimbilir ne kadar sevişmişsinizdir.. aydın- lıkta ne çok ea iyi kim- bilir... Bu da bir bi — un. karanlıkta bir aşk.. — Yüzünüzü semi Dile bir ıztırap, — Her Tal büyük bir kayıp değil, — Bet böyle düşünmüy: Fakat vücudünüz Hebezkita bi bile o kadar fevkalâde ki.. — Şimdi söz mü, yüzümü hiç ge değil mi?.. .. Hiç teşebbüs etmiye- Li ceği İşin bu esrarlı kısmı delikanlı» da hoşuna gitmişti. Evet o da karanlıkta bir aşka razı en — Sizi evinize götüreyi Zer arzu ederseniz mi ei ece eve k istemi- yorum... Sizi bir yerde bekliyece- ğim, fakat yüzümü hiç görm yok... — Katiyen... — öyle ise... Yeni mahalleden sonra tepede Kavağa giderken yolun kenarında küçük kırmızı bir kulübe vardır, Biliyorsunuz değil mi?. — Evet anladım.. tepenin ya- nında.. Kavağa giden yolda.. za- ten başka kulübe yol — İeeerisi Şimdi en gidiyo- rum.. Sizi eceğim. Böyle öiriserik lr Sami afallamıştı... Başına ge- len bu garip maceraya âdeta ina- elsi Acaba faka mı bas- ie t12. Bu esrarengiz — hmeserz; kendisine bir tuz iy içinden: sende.. dedi, sanki im da bana eni açıldı, Kapı tekrar kapanin- ca karanlıkta iki çıplak kol boy- a dolandı.. nefis bir koku.. ve zaoamlaz titreyen bir ses: — Ne iyi ettin geldin... Gelmi- yeceksin, korkacaksın sanmıştım. Paltosunu Ga : rtesi gün uyandığı zaman Kallie bomboştu. Akşamki kadın- dan eser kalmamıştı. Acaba hır- e idi. O- na böyle bir şey kondurduğu için andı, Dişçi çıktı, Kulübenin sahibini sordu. İhtiyar bir balıkçı idi, ada- mı buldu: — Ben, dedi, kulübeyi bir aylı» ami gü kulübeye gitti. Yoktu. Yoktu.. Yıl ları merak içinde geçirdi. Bir gün Sirkecide senelerdenberi görme- diği imi bir arkadaşına rasladı, Arkadaşı büyük bir ıztı- rap içinde idi.. — Sorma.. dedi.. seninle görüş- meyeli evlendim, Karım çok gü- na gön- erdiği bir mektup da vardı. Bak karımın mektubunu oki Sami mektubu aldı. İlk satırlar ona hiç bir şey ifade etmiyordu. Fakat sonraları mektup şu şekilde devam ediyordu: «Bilirsin.. kadınlar esrarengiz maceraları çok severler.. yorum, bütün sökaylariac iii böy- le garip, esrarengiz aşk macera- ları var. Düşündü olmasın. lâ hi bir erkekle kesilir bir gece macerası. . e o benim yüzümü görecek, ne Değ onun kim olduğu- nu mi Bir akı- e yolunda kırmı- zi bir Sim görmüştüm. Kocam: — Ne şairane yer.. tam aşk yu- vası demişti. Gittim orayı bir aylığına kirala- dığı g gözlerinin debide vi dl uçan, MERAK iel n Sami.. diy: güzel die bön iğ le (Bir yıldız) a gelir mi idi?. Posta ittihadına dahil olmayan ecnebi memleketler: Seneliği 3600, altı aylığı 1900, üç aylığı 1000 kuruştur. Adres tel rmi boş kuruşluk pul göndermek lâzımdır. Rebiülâhir 3 — Hıdırellez 60 indi e Yatsı 202 8 Babiâli civarı üni Sok. 13 No. lunu bilmeli: AKŞAM GAZETESİNİN e İLÂNLARI Çabuk ve iyi satmak, kiralamak için en emin en ucuz ve en kolay vasi- tadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: