25 Ekim 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

25 Ekim 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

RR TP m 25 Teşrinievvel 1938 Tefrika No. 163 Oktay, Oyu çapulcusunun doğ Tu söyleyip sö; ölemietiiğini süldniik istedi: — Sen Mukayı yakından tanıyor- a gözlü.. ki akla üstünde “kara bir beni — aş — Sesi de güzeldir. Sabahları raya va kendi kendine tür- küler — ei türkülerden bir parçası hatırındı Idı mı?, En $ — Şu türküyü sık sık söylerdi: «Her sabah güneş doğmadan, kuş- lar uyanır.. göğsümü ılık rüzgâr- lar okşadığı zaman, içimde bir a- teş duyarım.. bir ceylânın koşması, bir suyun akışı ve kuzuların mele- mesi beni rur, O vakit bir ceylân olmayı, bir suyun akışına kapılmayı ve kuzular gibi mele- meyi, kötü huylu bir insan olma- ğa tercih ederim...» )ktayın gözleri sulanmıştı: da gittiğimiz zaman ra yl > dan men » Gal uğuşturdu.. bir Ml dalgı ein Eli gö ründü. Sonra bni sordu: imdi em aa bulun- duğunu biliyor mu: — Bilmez, eğ mu; A Size zaten bunu söylemeğe gelmiştim. Prenses ee taşların arasında saklıdır. Oktay Tongura baktı: — Görüyorsun ki, herşey mey- dana > Sen neden inkâr edi- yor? Haydi, şimdi öyle edi uzattığın eli koparmak hakkım değil mi?, Tongur başını kaldırdı.. cevap verdi: —Şi . — Yalnız dili değil, başımı ko- parmak d. m vürcs ein redin.. ele kopaı yeğ Mukanın izi bulunduk- TAOLARI ÇİĞNEYEN HÜKÜMDAR CENGİZIN OĞLU İmama İSKENDER FAHREDDİN Cellâd, Tonguru dışarıya çıkardı.. Palasını kınından çekti ve bir vuruşta başını yere düşürdü. O gece Karakimmda, mpi yapılıyor, Jerilek semt şalelerle dolaşıyorlardı © (Tongur) un — eli Karak çer Mi hana el vedil arş teli'n ediyordu. sabaha dar eğlenmesini istedi. Meşaleler kemer irsi sokak sokak, mt semt bağırışarak, gülüşerek alarm Birkaç mele zabiti de bir müf- Teze ız askerile Oyrat yolu- na am si ge doğru yo- la çıkt Binler prenses Mukayı, çapulcu- alıp Ka- nun göstereceği yerden rakuruma eee er tay o gece oğulları . Halbuki ferde bulunuyordu, Büyük — Kotan Ermeni; üyük za ler temin ederek yola-çıkmıştı, gri tay: olmazsa bugece Kotan — Hiç yanımda olsaydı.. Diyerek, gözü yollarda, her saat oğullarının gelmesini bekliyordu. Çutsay, hanın bu isteği karşısm- da acı duyuyor ve dışarıya çıkarak shana sezdirmeden- göz yaşlarını siliyordu. Oktayın oğullarını arı sa“ rayda bulunan bir sihirbazı fazla düşündürdü... Moğol âdetleri ara- sını olduğu kadar dikkate değer şeyler vardı. Sihirbaz hemen| dı ve su- lella bağla, Ye ihtiyar vezirle sara- yın alt :kâtında baş başa oişayor” du. bakalım, d Eebimi m, — Sizden hiç bir şey saklıya- | m Yeki Siz en ve onun gör Re alâmeti | mazsa, ölmeden, izi buluman kay. bolmuş karısını dünya gözile gö- rebilse... r Çutsay bu sözleri işitin- d ce titremeğe başladı: diyorsun, Asu? dedi. Han (Arkası var) Cuma 18 Dans rnusikisi (plâk), 19 zinosundan (nakil) çi berker > bamalar 150 Üye tere) ri 3-15 Plak ve duyumlar, 18, 10 Rey sike 19,20 Konserin sü- reği, 20,15 Piyano konseri, 20,35 Ope- çalan röle, 23,45 Alın. ve Fr. duyum- va, 18,20 Şarkılar, 18,35 Plâk- ll 1S Debussy'nin sonatlarından, 19,45 Şarkılar, Nİ 15 zi filim ER ları - sözler, 22,15 Hafif müzik - Sözler, 23:45 Konser, 24,05 Dam plâkları, Lâyipzig, 18 Müzikli TAE pe xl Söz- ler, 20 Kuşlara dair, 22,15 müzik 23,30 Olimpiya servisi, 24 0; em Harpa konseri, 19 Plâk, 20,15 ii e şike 2,2 eğik, Spor. Stenografi, 19, 45 lev, 20,45 artcsi (Plâk), kuvar- Me müzi Din ü v5 45 Dayan süreği, 2 45 EE. veli. duyum! em il si eman “kom Sözler, 5 Şarkı ar - Sözler, 18 Ni 15 Plâk, 19 Si 19, Plâk, 21 Lemberg- De hafif müzik, 23 Popüler konser, 24, 5 Dans Layipzi ig, 18 Repo: Süel müzik Duyum 2 2 Ki nechen von adlı pi 23,30 Eğlenceli müzik lapeşte, 18 1,45 Koro, 19,25 Malta (Konferans) 19,55 sekizi ziği, 20,50 Söylev, 21,20 Dan: Plâk, 24 Caz. e isi dahil olmayan r: Seneliği “3600, “ai a Vs. üç ayhğı 1 Adres tebdili için yirmi beş yakar ye e” A Receb 28 — gi günü ei dnaş Öğle mi Akşam Ya r 139 Faik Sabri Duran saza Bir Türk kızının AME YOLCULUĞU > kitab 264 kei 324 resim, büyük bir tablo Mahle okuyacağınız , bir yolculuk kitabı İpüsürdeni günü çıkıyor | ap Biraz yeryüzüne in de konuşalım ayol!, — Rica ederim, kar gramofondan. o kader . Mu eski hatı m ke b canlı tazeliyor ki; i insanın İZ“ tırap ie 1 kabil — Bujşarkı sana mutlaka bir b hatırlatmıştır. Evet, bende bir gençlik ha- tırası se uyandmyor K Kendimi san dalda gi Da! her raftan ta; ediyor. Deniz alt üst oluyor. Bozuk havada sandal ile sahilden uzaklaşmak gibi bir delilik yapmıştım. Sonra, rüzgâr ikçe arttı, fırtına dehşet kes- betti. Şiddetli bir de sağnak ve bo- koptu. Sandal âdeta bir topaç en i 'ni sahile doğru tılar. Kırmızı köşkün önünde, bit- kin bir halde kendimi kumsala Da ese Si n zahmetle ayakta ra Mz bakınıyor, ne ya- Unutulanlar yordum. O gittikçe de- gişiyor, a ie kadım- lara benz ei kadını anlamadım. ada e Tşı a$- hiç bir minnettarlık duy- madım. sas Macera e yeni e miş, norma hale zel İyrmeri ısırıcı ağzını, ei katlı yüzünü, herşeyi unuttum, 5S er geçti, Doktor oldum, me ni Ada- lebilecek bir İndrabı karşılaştım. irdenbire onu tanımadım. Fakat kırmızı köşkün güzel kadını idi o. Hatırlamak için zorla- pacağımı düşünüyordum. Köşkten | bir şarkının ahengi titredi. Bu has- şimdi çaldığın şu şarkı sesi geli- | ta, bu ihtiyar kadınla büt Tl a köşkte meşhur bir kadın hatıraların bir münasebeti vardı? ndisine dair türlü Şimdi bana prim uzatıyordu. ei li ez YEME Bu ince eni ve 2: iç de- e güzeli ğişmemi i urdu. ve kibar yan ç Hava ma , Sırmklamdım. | — Celâ iz dedi bana, teşekkür ç beni tanımadın, da güzel bi ni erkan de değişmişsin. Fakat kalbim- mış gibi, ya ciddi i bozma. | de hâlâ eski çocuk olarak yaşıyor- ü dan, hizmetçiye Vale ni gör örn istediğimi söyledim. mler "aka dedikodulari l dl. k çıktım. Onu iç vel yakından görmemiş- tim. Mi güzeldi!. Ağzı istihfaf- kâr ifa zi ir ve güzel iliğile di in- sani âdeta lerinin ifadesi, Fakat göz- a dar tatlı bil, ki, sanı çekiyo: ii dilim hü Hülyalara dak dım ve kendimi kaybeder gibi ok dum. o me uzun uzun baktı, Vazi- ile güldü. Çıngırağa basarak ge- len hizmetçiye: in bir rop dö lğ ber, diye emir i. Sonra dönerek: DAİR tlaka denize düştünüz? dedi. Ve sanki beni allel a rasından kurtarmak ister gibi ek lerini uzattı, Bu uzun, ince ve za- yıf eller ne itina ile işlenmiş bir mücevhere benziyorlardı, bilsen!, mineni nına ni, tiyar k, m Seni görmek, ele iş medim. O zamanlar o sari genç idin ki, beni anlıyamazdın, ben se- nin için alelâde bir maceradan başka bir şey ğine Halbuki çlik idin, aşk İnsan bu he- sen benim için gen saadet idin... çeklerimi alıyor mı; Filhakika, her sene, ayni tarih- te bana koca bir demet kırmızı gül “ ke İptidaları bunun kimden merak yama en o munla m im. halinde bulunan eni şöminenin ya oturt- ka- tu, Kendimi zaptedemedim: alk ye aa le aşk Burası cennet! dedim. ve şefkat kelimesi çi Sözüme mâni olmak ister gibi Bana bıraktığı para vü o kd kokulu elini ağzıma kapadı. Biraz fakir çocuklar için bir has- i visa yi üzerimden bir. tane haline kalbettimi, erkes dr işti ü olayı te) Cellâd, Tonguru omuzundan ya- kaladı.. odadan dışarıya çöl ve hanın kapısı önünde palasını çekerek, Tongurun başıni bir vu- ruşta yere düşürdü. Bir günlük tehlike geçiren Mo- gol tahtı, akşam güneşi batarken sl bir sarsıntıdan kurtulmuş- vs y, Ergün beyle a yay- dali er döndül. Yüksek Mühendis Mektebi Arttırma | i . we Eksiltme Komisyonundan: Taahhüdünü ifa etmiyen me ile «20» aded masa ve dolap mesini görmek için her atte komisyona inelim Bi temniatı da 52,5 sg yarim 1/11/935 sant 14 dedir. iltmeye girmek için belli gün ve sa- (6434) am ve hesabına açık eksilt- Tahmini fiati 700 ve rtna- Yüksek Mühendis ve Eksiltme Komisyonundan: i ahbit nam ve hesabına açık ek kömürü alınacaktır. Beher tonun Mektebi Arttırma rşı çekinmeğe hiç lüzum olma- a ilya Hemen sarıldım. şiddetle onu im. Âdeta val şi bir erkek çe rm Kendimden geçtim... Kendime geldiğim zaman onun bana âdeta iztıraplı bir İN yalvarır gibi baktığını gördüm — Çocuk, diyordu, neden yap- mu? ir ik verdiğimi rum, Bakışları benden aşk ve şefkat ister gibi bir ifade ile yü- zümde dolaşıyordu. adını sevmedim. Fakat se diy ona hâkim oldum. Bir m bilmiyo- ediyor a musun, her ünde ie kei ai sl hâlâ bana RM Rica ederim, plağı ba- na hiç çalma, Onu ime kendimden, hayattan nefret edi- Bu ma orum. ei klimin ie insafsızlığını, bu Huğut tırlamaktan utanı Bu

Bu sayıdan diğer sayfalar: