6 Aralık 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

6 Aralık 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 Kânunuevvel 1935 LZİNEMA| En tesirli propa- ganda vasıtası sinemadır Loretta Yungun filim artisti olmak isteyenlere tavsiyesi Paris (Akşam) — Parise gelen Hollivutun meşhur yıldızlarından Loretta Yung ektup- arımda bildirmiştim. Artistle gö- Tüşürken tabiatile söz memleke- timize intikal etti. Loretta yeni Türkiye hakkında bir çok eserler Okumuştur. Bana dedi ki: manların en büyük in- l karşısında hâlâ Ayretler içindeyim. Fakat ma- eessüf ir çok Amerikalı. ya hattâ lılar ri an haberdar ( değillerdir. Bun- 2» e eni (o Türkiyeyi eski- b sanıyorlar. Erkekleri > kadın aldıklarını, İm - €sir gibi kullandıklarını, ka- ınların kafes arkasında harem yaşadıklarını zannediyor- Bu yanlış fikirleri red süpür- Mek, yeni Türkiyeyi bütün dünya- id tanıtmak için en iyi çare sine- dır. Emin olun ki vey K yi? tn im çevirmeğe başlıyan meşhur tenor Jean Klepura o kapısandan girerken böyle karşılanmış yo omada ilerleyinceye kadar ken- akkille tanıtama- Amerikalı deyince akılsız, rip tabiatli, yalnız dolar kazan- düşünen bir adam düşünülürdü. Lo i sinema sayesinde Amerika- arın da ciddi esperi sahibi, has- 4s kimseler oldukari anlaşıldı: iu İkrime. milletleri biribirine NX "tmak için en kuvvetli ni adır, Türkiye bugün akıllara Ki, Yret Mericek surette ilerlemiş- Bu terakkisini tanıtmak için Ü çare si- pla filmlerin Avrupa ve Ame- »l ada gösterilmesi biraz güç n Fakat şarkılı filmler pek ii Zel gösterilir. Türkiyede operet steliy, musikişinaslar varmış ki arafından oynanmış de, * filim Amerikada çok hoşa gi- ii. sordum: Filim artisti Bee istiyen- E. Basihatiniz nedir şahsiyetleri olması lâzımdır. Ta- bii bu şahsiyete bir de istidad ilâve edilirse muvaffakıyet daha iyi temin edilir, Fakat sinema yapmak için asıl lâzım oan şey paradır. Para ol- mazsa sinema yapmak çol tür. Bugün yaldız diye geçinen bir çokları para sayesinde sine- maya başlamışlardır. Ve gene bir çokları para rg sinemada oynamakta devam etmektedir- ler. Marian Davis, ei Dek riyo, daha bazıları bu meyanda» dırlar. Sinemaya başlamak bir defa güçtür, başlansa da sonuna kadar devam etmek im- kânı Filimlere dikkat ediniz on sene evvelki artistler- den kaçının oynamakta devam ettiğini görüyorsunuz, Bir çok- ları key ei gekilmiş- lerdir. kariyerinin am etmesi lele reklâma de bağlıdır. Reklâm ise para ile olur, Sosyeteler yalnız büyük yıldızlar için reklâm yaparlar. İkinci de- rTeceye gelenler kendi reklâmla- rını kendileri yapmağa mecbur- Yirmi Buna ilâveten bir de re- ar ki en müthişi de budur. Siyeri b her gün yeni yeni Bütün mem- Veli ne kadar güzellikle- rine, istidatlarına, paralarına gü- venenler varsa, Hollivuta geli- yorlar. Bunların içinden bazı pa- ralılar yesim vi Para- sızların sefil, perişan e. rk sinema âleminin iç yüzü. Sinema yapmak isteyen- lerin bu hususları nazarı dikkate almalari sonra betbaht olmama- B.O ları için lâzımdır.» — Selâmi İzzet Kayacan TIYATRO SANATI Bu kitap türkçemizde yn ira hakkında vukuf ve ehliyetie maş biricik mi Bu kttalı. pe okumayan edebiyat ve tyairo se- bari bilgi mler iNEE döldü- rulmaz bir noksan kaldığına emin — Her kitapcıda bulunur. Fiyeti: 75 kuruştur NN a İK Artistin şahsiyeti de muvaf- iYetinde aynı rolü oynar. Zan- X Miisümuz ki Greta Garbo Bir ay içinde üç konser veren Samsun Halkevi güzel sanatlar şubesinin musiki kısmına mensup gençler. TİYATRO TENKİTLERİ Sahife 7 Şehir Tiyatrosunda Karamazof Kardeşler'in . tiyatroda in Karama- korlar içinde oynandı; sanatki larda tek elbise, tek tuvalet Fakat itiraf etmeklâz ak ki bi sadelikte güzellik ve canlılık var- dı. Rejisör, o sade dekorlara pi- yesin trajik havasını sindirmişti. Matlup olan da buydu. Kopo romandaki eşha- sın ruhlarını biribirine asıl E s ii 5 RE İri “ a 3 g > iŞ, bırakmış amma, a ruhunu hayli hırpalam Romanda din bahsi içal Alyo- şa arasındadır. Halbuki sahnede ku nihilizm teorisine İvanla ba- Haydi sahne bakımından bütün kusurlara göz ulsun, fakat eserin, aslında olduğu gibi Ka- terinanın yalvarma, af ve aşi sahnesile — bitmeyip fransızçaya olan bazi adaptasyonları gibi bitmesi dme bir kusurdur. her zaman görü lerine rağmen basbayağı, ahlâk- sız, sefil, sefih, ayyaş babaya do- kunmamış, Fedor Pavloviç sah- neye romanda olduğu gibi fırla- mıştı. Yalnız oğlu Alyoşanın his- kete getirecek olan Smerdiyakov da romandaki dejenere mahlük Fakat çapkın, serseri, a düş- kün vvufun unu tasavvu hafif tü- lile örten Dimitriye, hiç bir şeye inanmı inanır gibi görünüp isteyip her şeyden ürken kardeşi İvanın eğme de katmış, hare- kâtını imkân yan < kahraman yaratmıştı, Bi- zim melun, Fransızların «Lafem- me fatalen dedikleri Gruçenka da işaret ettiğimiz aşk sahnesini yüklenmekle - asıl ken- di karakteri ile taban tabana zıd, kini ile aşkı arasında bocalıyan mistik Katerinanın rubile aşılan- miş ve ortada bunun için his ba- kımından neediği belirsiz bir Katerina kalmıştı, seyrettiğimiz Kara- mazof Kardeşlerin ruhundan zi- yade trajedisi vardı, çünkü esas arak - eğer eser aslı gibi bitsey- di - ve pek de haksız olmıyarak kt aksiyona ehemmiyet verilm iyi bilgili ve görgülü sana- olmı- - yukarıda tı ile yaşa! ipten, birinci perdede, usturuplu konuşmasına, uzun $i makyajına rağm sahneye, esmesi lâzım z hani havayı veremeyen Mahmud- dan; bize sallabaş, sarsak tam bir Saitten bahse- Karamazof Kardeler bize a İs- tikbalini a Kom ye Cahide Karam neye en çabuk kârdır - temsilindeki için öğmiyelim. ninin üstünde durmak gerektir. O dejenere, saralı, dessas ayni za- manda sadık, mütesavvıf köle ro- lünü harikulâde bir kabiliyetle başardı. O sarsak duruşları, o bön fevkalâde- liği etraftakileri mi heyecanlandırmağa kâfi , Sorulana vereceği cevap ii de okunuyordu. sini kontrol etmesi şarttır. Kusu. a süzüşleri sey vede I sanatkâr olduğuna hükm Semiha, ilk sanesinde geçirdi. Yürek garp o oynıya: mıyacağım korkusuna düştü. Bu hal sanatkârın lehine ka lelilkcek vaffak olacaktı. Nasıl , ki muv fak olamadı da diyemiyeceiz Mü. fidi de Alyoşada takdir etmek lâ- zımdır Cal hile gelince: Cehide hari- Gruçenkada Cahide başlı başına varlıktı. Piyesin tahlilinde Gruçenm- kanın iki ruh taşıdığını söyledi k. Cahide bu iki zıd ruhun akislerini uyandırdı, canlandırdı, bütün ir Gruçenka koydu, ki vakanın fevkine çıktı. Drama yer vernie- ğe lüzum bırakmadan Gruçenka hakikat oldu. ha dün: n giderse ne -aparız, filân çekilecek elsa yeri- ne kimi ko üşünüyor- a genç istidadlarla eee zevkle seyrediyoruz. Ertuğrul Muhsini bir kere öl tebrik ederiz. Selâmi İzzet Kayacan Yün örgüsü |, | işleri l17 ; müsabaka kuponu İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: