13 Haziran 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

13 Haziran 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 8 (sarayv : Yazan: > e abıâlinin liz yüzü SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme iktibas hakkı mahfuzdur — Tefrika No. 701 “ Hicaz hattı nasıl yapıldı? Izzet Holo o Paşaya verileri geniş salâhiyet çün işleri sallana! nce İzzet e Hela idare» olunmı en büyük ha- anı olan Holo bey o zaman bir bay- açarak; —— ismim tecavüz ve taarruzu okunma; z mı? Arap bayrak dan çıkararak tâ Salihiyeye ka- e kit gürtlerin Peisi pe beydi. Ti şaka- etten muktedir ekiz yum- 'd ei re nefyetmiş, va- reketinden dolayı Ri beyi de rütbe ve h vie ile taltif * Süriyede mühim meselelerde hep onu istihdam eylemişti. © Fund paşa iş başında bulundukça yade geçen m Holo z uu. “İkisi de biribiri aleyhine işlemekte ei da rı için yerini, bir dolap- öteki tutar, böylelikle kâh biri, kâh T Bpürü galebe eder, ikisi de devlet iş- e hükümet yi suretile nü- idame ve servetlerini tezyid erini bulurlar: paşa Şam valili; iliğinde e iken EA ile pek iyi Li Ağ paşa tarafından iyi bir tah- re için itinalar kr a ç stanbı gelirki: t beyi de ei himaye ede ede ticar reisliğine kadar “Ceydet paşa e? geçen ve istika- netil Beni bir böcek sok- sa bütün A kaşınır! Cevdet paşa İzzet beyi saray ricali- ne de tanıt tı. etmi- evvelâ ikinci, beyinci olan Hacı Ali be- ına müdavemet ve mü salma. Zeki ve ayet zi için Has i beyin teveccü- hünü celbetmekte müşkülât çekme- mişti! Bu münasebet git gide Hacı Ali İzzet beye evlâd muamelesi. etmesi derecesine kadar varmıştı. İzzet bey de bu sayede Ermeni me- geleleri esnasında e devlet azalı- mez kurenal yin ikinci kâtipliğine ami sarayda ği gibi ermeni; az zaman için- hâmisi Hacı Ali paşayı nüfuzca ni ve pek arkada bırakmağa mu» vaffak olmuştu. '£ paşanın saraya, ins hn — saltanatının son sında, Hol ailesine Suriyede re- ket edi ca bir nüfuz temin eylis yor in yapılmasına başlanan Hicaz demiryolu işlerinde Suriye arâp- arı üzerinde güya bu nüfuzdan isti- fade edilecekti! Bir çok islâm memleketlerinden, 'Hindistandan, Efganistandan, Fastan, fuskattan, Kırımdan: gin müslü- manlar Hicaz hattı için ianeler derdiler. Misir ivi malzeme tedari- kine yardım etmeği vadetti. İran şahı Di iken venetten hâli kalmadı indistanda Rankon ve Madrasta bir yönda im Val ticaret ve nâ- ı& nazırı Zihni paşalar da “aza idiler. Vak her iş İzzet paşanın e geçerdi. (1) paşa şirlerden Rıza paşa dahi o e mai Rumeli eler Fevzi paşa” N > im İri mi eşey ve ve- işletme Sali paşanın altıncı sadaretinde <Hicaz komisyonu âlisince» tertib olu- nan ianelerin ve sarfiyatın icmali max ki n başkitabetinden sadarete ğe nazırı Zihni p: diğ paşanın yanına ül ar Pe selâmını beyandan * paşa icmalin mündericatı- Fak Haskan sadaretten iran bir tez arzolunmasını İ Zihni paşa bu sükütu ya redde ham- etmediği yahut paşanın mak- sadına delâlet eylemeği kendisi redde- demediği için bir kaç gün sonra gene yolu muhasebesi ve arzeylemesini Said paşaya teklif etti. Said paşa bu defa dahi işi süküt ile geçiştirdi, Zihni paşa üçüncü bir ihtarda daha rar ve bu defa: E hn E i günah. Yarı olsa bile bu Hicaz a onları af- fettireceki Mengi âve etti. Paşa bu sözleri de cevabdan yen saydı. (2) ll ken- disine tasdik ettirilm: mümkün olamadı. Fakat ek sadaretçe a ) bir hikâye 8 i vi © gece gene epeyce kalabalıktı. (5 yanında oturan cazbantçılar İ Saklklan rumbayı henüz bitirmişlerdi. iyanonun başında oturan gözlüklü e genç kemancıya döndü: tango merakli yanındaki ikiaşi Ki enç boa İki aydan beri Her akşam | geldi. dedi,. bu genç kale Al zengin erki hemen her gece bea e İhtiyar erkeğin vee kadı Şa mümkün olduğu endirek in her şeyi ei h etinden Bardaki piri osumu çal gi leri kapalı, kendisinden ye e aleme ların “tkelenii maestroya gönderiyor- a. Şimdi genç kemancı sarışın kadının sevdiği o bütün oları o biliyordu: gKu De e sam ar >, <Güzel bir are adinin bütün tangola- er girmez genç bir gece.» yi. çalacağı: iç Selimin i SE me disinden geçmiş «Belki rordı enç kadınm li Selimin kemanını Seli ki bir 2 >» 1 ten s0 «Güzel asli çalmağa baş al Birdenbire “davulcu kemi seninki ağlıyor galiba. isettirmeden baktı, ii genç göz yaşlarını saklamak isteyen Herekisi ele iri Gn eğmişti. an isini tutamamış, göz yaşlarını em Şimdi — Bak.. Selim his: kadın bir Belki bir gece 13 Haziran 1936 ni j trafındaki masalardan nil son LE hi belli idi. mancı dü: üşünü indi, gGüz. mü Bu ihüyar zengin acaba bu gayet sene a kocası mi idi?.. Yoksa babi Çünkü ihtiyar lertli kadını âdeta bir baba am li yor Tango bittiği zama lim, dedi, âdeta bu kadını büs ... Saadet etrafında dola- — Bilmem ki, dedi, belki bir gün... Belki bir gece... Hills: keçiion masına rağmen genç kadinla yn ei her gece ayni masaya geliyorla; Artık Selim onlarla konuşu; si Bir gece genç kadın Selimin gözlerinin içi- ne bakarak: Biliyor musunuz dedi, azal si- âdeta il sizin kemi in karşısında bu derece . “duyuyordu. > genç adam iyiden ye ümitlenmi ipa Bir gece gene sarışın kadın içeri gi- rince «Belki bir gece..» tangosunu çal- ön başladı. İsime em saya otu ünlü b Bi şöy- le bir göz gezdirdi. Birdenbire gözleri parladı. Karşısın- masay: ın baktı. Sarışın tro şaşırmıştı... Lâkin hemen ar- Maesi kadaşlarına döndü: — «Güzel bir tayyare zabiti.» tan- ılar. Bu sırada genç za yare zabiti de onları görmüştü. al saçlı. ihtiyi tiyara ez yürü. iç kadını tasdik edili; inin ne ehem- miyeti ilirdi? Bu hesapları kim kimden arıyac Me: v di dansa kaldırdı. Evet ilk defa kadın dansa kalkmıştı. Yakışıklı tayyare v— kolları ara- il saadetten isinden © geçmiş üzel bir tayyare li tangosunu me gece genç zabitle sarışın itibaren (Yunus reis) demeğe başla- Malta bee sonra Turgut eisin manevi a ve e El var vers şmanla, deniz üstünde çarpışır» i dal Düşmana karşı nasıl ihtiyatlı uyorsan paşa açılan Yunusun ya kelleyi vermesi, yahut donanmadan uzakla akıllı davrandı. ” ın çeke- , Tek . enginlere donanmadan açıldı. İzini Kaybet Aradan bir yıla yakın bir zaman geçmişti. Yunus kaptan maiyetindeki gemi- cilerle Sicilya kıyılarına kadar uzan- dı, Korsan adalarına gitti. Tek başma bir çok vurgunlar ik ve hiç bir 'unus relsin yo-, lüşman Tunu kesmedi. ig uzun müddet, 'Türk donanmasının gözcüsü gibi Ak- denizde dolaşıyor sandılar. Yunus reis GRİ eye yaklaşa- mıyordu. İst: cileri, Yunus reisin Malta önlerinde a ei illeri m eğe di ekrar Ja birlikte İstanbula dönmüştü. eniçerilere tevzii icab ülüs bahsısı yeniçeriler isyan ederek Şehzade ca- miini ye sarayı sarmışlardı. Şehzade camiinin arkasındaki Ha- m iy lr ayni sokakta oturan e Zeynebin saçları sarıydı.. aileyi sini almak üze- re lek gittiği sıralarda, Piyale donanma İle Sakız adası önünde gö- j > az imalât komisyonu reisi bardan beraber çıktılar. Ve bir İl vü za paşa İzzet be- iyii milyon frank toplandı. Hind | , & MC ii dine Fak Geyiği lecek kimseyi gi DE alelinecdie - ey. | prenslerinden biri (Medine) istasyo- idi. Kos başkâtiyliğimi sil Bm ya meşrutiyete kadar istifaya mecbur et. | Munun inşa masrafını deruhde eti. | Sen km bala selem “Fa vE geli mim r, bi Msi > riye mektupçusı ri en 0ş yere ciri 0Ş yere sa“ e bey maka- | Bütün bu ianeler padişahın hususi | efendi in ederdi. Suriye valisi Şülerü Merin imla ve (Kğ e. ür gösterince İn. | himayesi altında bulunan Hicaz ko- | paşaya da komisyon m Azalığı verilmişti, | ye Kadar ilerlemiş bul gece.» tangosunu çalıyor, komis- (2) 7 var) Bir yıldız) hakkında elbette bu hükmü verecek- | te onun gibi sarı saçlı, fidan boylu, İ Polye kıyılar lerdi. ince belli, gz bakışlı bir kız yok- | rına giderek da bir çok KARA YELKENLİ KADİRGA Yunus, Sultan Selim tahta çıkıncı- | tu. Yunı sefere çıkmadan, Zey- elde etmiş ve İstanbula çok ya kadar izini bel etmeden engin- | nebi pm görmüş v e ona: değerli hediyeler getirmişti, Plan: lerde dolaştı. Ben cenkten dönünceye da dönen Pertev pa- İSKEND, Şehzade Selim, kişinez Süleyman. ersen, evlenirim! şa ve altın öldüğü zaman tahyada vali idi, Zeynep o zaman, yani on dört ay Yunus reis lamaktan korktuğu Piyale paşanın değişeceğini ve Kaptan paşalığa bir geleceğini umuyordu. Filhakika Piyale paşa bu son hiz- metinden sonra kapi çekil &, O, Yunusun mişti. Fakat, umduğu gibi gözden düşmedi. bilâkis mevkii © eskisi: yüksekti. ikinci Seli- me damad olmakla beraber, ayni za- manda da hizmetine mükâfat olarak çıkarıldı. Kırk zir, divanı hi yanyana otururdu. Salâhiyeti de sad- razamdan aşağı değildi, (Arkası var) 11 Hamerin verdi göre

Bu sayıdan diğer sayfalar: