15 Ağustos 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

15 Ağustos 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

) 41 SPOR A İ) lan ür ei ei kl Teniste Yunanlı Stalios - Romanyalı Joa karşılaşması çok güzel oldu Boğazı geçmede Galatasaraylı Halil birinci geldi Atletizm birinciliklerinde bir Türkiye rekoru kırıldı Suad arasında oynandı. Bu maçın ilk seti çok güzel oldu ve dün yazdığımız gibi toplayıcı bir oyun- cu olan Botez ikinci setin yarısından sonra Suadı epice yorulmuş bir vazi- yete sokuncıya kadar, Suad drayvla- rı ve diyagovallerile Romanyalıya hâ- kim bir oyun gösterdi. Fakat daba tecrübeli ve daha nefesli olan Roman- yalı, hele son setle bir düziye keserek verdiği kısa toplarla Suadı mağlübi- yetini kabule mecbur etti, Suad ilk sette üstüste üç oyun al- dıktan sonra biraz taktik değiştiren hasmi karşısında biraz da drayvlarını geçiremeyince üstüste dört oyun ver- di. Bununla beraber Suad iki oyun daha alarak 4 - 5 vaziyete girdi. Botez son bir gayretle beraberliği temin et- tikten sonra ilk seti 7 - 5 kaybetti, İkinci sette bir Suad, bir Roman- yalı almak suretile 4 - 4 vaziyete gel- diler. Fakat artık Suad yorulmağa başla- mışlı. Bu seti 6 - 4 kaybedince artık maçın şansı Romanyalıya dönmüş demekti. Netekim üçüncü sette Sua- dın yorulduğunu ve file dibine kesilen kısa toplara koşamıyacağını anlayın- ca Romanyalı hemen her topu kese- rek 2 - 6 kolayca seti aldı. Netice 7 6, 4 - 6, 2 - 6 ile Botez ga- Mib. Joan - Stalios maçı Yunanlıların Avrupada birçok maç- lar yaparak hayli tecrübe sahibi ol- muş bulunan Staliosu ile Romanyalı Joamın karşılaşması çok güzel oldu. Her iki tenisçinin güzel vuruşları, Yunanlının drayvları, Românyalının bekhendleri ve bilhassa en güç topla- rı büyük bir çeviklik ve güzel bir gö- rüşle çevirişleri çok alkışlandı. İlk sette ilk oyunu Yunanlı aldık- tan sonra Romanyalı çok güzel plâ- ni anlıyan Joan daha muntazam ve ciddi oynıyarak 5 - 4 vaziyete geldi ve Yunanlıdan iki setbol kurtardıktan sonra daha fazlasına muvaffak ola- madı ve seti 6 - 4 kaybetti. İkinci sette çok dikkatli oynıyan ve en güç topları çevirmeğe muvaf- fak olan Romanyalı 1-0,1-4,2-4, 2 - 6 şeklinde seti aldı. Bu sette Joan bütün teknik kabiliyetini, değişik vu- NE Se Girme, m, gile Üçüncü set çok heyecanlı oldu, 2-2 vaziyetten sonra 2 - 4 ve otuz - sır vaziyete giren Romanyalı sırf hasmi kadar tecrübeli olmadığı için maç için çok mühim bir puanı kaybetti. Bun- dan sonra tehlikeyi gören Yunanlı çok hesaplı bir oyun ve drayvlarile 4 - 4 vaziyete gelmeğe muvaffak oldu. Biraz sonra 5 - 5 oldular, Yunanlı son bir gayretle 5 - 7 seti kazandı. Netice: 4 - 6,6 - 2, 5 -Tile Yunanlı Slalios galib. Dabi maçları İlk olarak iki Romanyalı tenisçi ile Sund - Bambino çifti karşılaştılar. Ro- İnanyalılar her hususta çok faikliler #o maçı fazla sıkıntı çekmeden 1-6, iğr6 kazandılar, - İkinci karşılaşma iki Yunanlı ile Romanya ve Yunan çiftleri Tek kadınlar; Bayan Grodelski - Bayan Kur-'jj | teli Karışık: Bayan Grodetski - Vedad çifti ile bayan Kurtelli - Muhiddin çifti. Kara sporları Yunanlılar çiftte Romanyalılar.kadar kuvvetli olmamakla beraber Kris - Arevyana faiktiler. İlk seti 2-6 kolaylıkla aldıkları hal- de ikinci sette biraz gevşek oynadılar, bununla beraber ikinci seti de 7-9 ka- zandılar, Öteki maçlar Bayan Grodetski bayan Gindorfu 1-8. 156 yendi. Bayan Kurtelli hasmi gelmediğinden hükmen galib sayıldı. Muhtelit maçlarında bayan Grodets- ki- Vedad Abud çifti bayan Gindorf - Eris çiftini 3-6, 4-6 mağlüp etti. Bayan Kurtelli - Melih çifti de hasimleri gel- mediğinden hükmen kazandı. Boğazı yüzerek geçtiler Festival komitesi tarafından tertib edilen Boğazı yüzerek geçme müsa- lardır. Neticede Halil (Galatasaray) 20 buçuk dakikada birinci, Mahmud (Ga- latasaray) ikinci, İsmail (Beykoz) üçüncü, Orhan (Galatasaray) dör- düncü, Bülend (Beykoz) beşinci, Kü- çük İbrahim (Beykoz) altancı oldular, Bayanlar arasındaki yarışta Saba- hat (Galatasaray) birinci, Handan Beykoz) ikinci geldiler. Müsabakadan sonra Bebek bahçe- sinde bir çay ziyafeti verilecek birinci- ye kupa, ikinciye gümüş saaf, üçüncü- ye altın kalem, dördüncü, beşinci ve altıncıya madalyalar verildi. Miletizm birincilikleri Dün öğleden sonra Kadıköyünde Fenerbahçe stadında İstanbul atletizm birinciliklerine başlandı. Müsabakalar oldukça bir kalabalık önünde yapıldı. Neticeleri yazıyoruz: 100 metre: 1 Vedad (Fenerbahçe) 11,1; 2 Melih (Güneş) 113; 3 Nazmi (Güneş) 11,6 300 metre: 1 Galib (Ankara) 23,5; Bugün de listenin n bir kısmını neşrediyoruz Ankara (Telefonla) — Maaşlarına zam yapılan lise öğretme! ta ve öğretmen okulları öğrekmenle- rinin listesinin hazırlandığını ve liste- ye dahil muallimlerden bir kısmının adlarını bildirmiştim: maaşları arttırılan muallimlerden bir kısmının adlarını da bugün bildiri- ; Adana kız lisesinden; Ali Daim, Feriha, Hayrünnisa, Celâl, Hayrünnlam (felsefe), Adana erkek lisesinden: Muhiddin, Hıfzı, Necati Rağıb, Tahir Şevket, Ankara kız Msesinden: Nahid, Nimet, Hieri, ; i E nil fini ini | i i i i bl EK in HR ir Pair! ibi hi Ml sl ! ln | Bursa kız öğretmeninden: Melihat, Enise, Celile, Ferhunde, Edirne Kız öğretmenin- den: Cavide, Nebile, Nadide, bielâhat, E- dirne erkek öğretmeninden: Bahri, Kemal, Ziya, Erzurum erkek öğretmeninden: Hü- seyin, İstanbul kız öğretmeninden; Sürey- ya, Abdi, Ayşe İsmet, İstanbul erkek öğ- | Tetmeninden: Celâi, Yusuf, Cemil, Zekâi Ayşe Resmiye, Enise, rağıb, Fatma Aliye, Fikret, Konya kiz ö re ymm gi nisa, Seza, Hazım, Süheylâ, Müberra, m nevver, Osman Nuri, Sıvas erkek öğrelme- ninden! Hasan, Pikret, Davudpaşadan 2 Mehmed (Güneş) 2.10; 3 Kemal Ko- caeli, Gülle: 1 Selâhaddin (Ankara) 11,52 metre, 2 Şerif (Güneş) 11,37; 3 Sa» bahaddin (Bursa) Cirid: 1 Melih (Güneş) 52 metre; 2 Necdet (Fenerbahçe) 48,50 metre, 3 Şerif (Güneş) 47,30 metre. 500 metre: | Artin (Beşiktaş) 16,46; 2 İbrahim (Kocaeli); 3 Teoharidiş (Galatasaray) Uzun atlama; 1 Faik (Galatasaray) 6,40 metre; 2 Ramazan (5 923 metre; 3 Süreyya (Fenerbahei 6/15 melre, 110 manialı: 1 Falk (Galâtasntay) 15,8 (Yeni Türkiye rekoru) 2 Maden- cioğlu, Yazan: SÖLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme iktibas hakkımahfuzdur. Telrika No. 934 Yeni tevkifler ve silâhlı bir nümayiş yapmak düşüncesi Tahkikat neticesinde Süleyman Nüzhet bey aleyhinde bir şey sabit ol maz. Necmeddin Molla bey Süleyman Nüzhet bey aleyhindeki iftiraları, tas- nileri mabeyine anlatır. Süleyman Nüzhet bey serbest bırakılarak İzmi. Te iade olunur. Fakat herkes zaptiye nezaretinin, Yıldızın pençelerinden böyle ucuzca, hafifçe kurtulamıyordu. Bir iftira, âdi bir ihbar ile nefiye gönderilenlerin had ve hesabı yoktu. Şair Eşref (şah ve padişah) risale- sinde bu hali şu beyitlerile tehzil ey- Jemişti: Ehali becayiş oldu menfiyenl Görenler Arnavutluk zanneder şimdi Lâzistaı! Sürüldü oldu İstanbullular Kaan Bugün İzmirlilerce oldu Bitlis beldei sani! Bu tebdili mekânın ardı gelmez böyle Uzun müddet, ne hacet, ilim ve fen tahsili mektepte! Sürülmek çün vatanda bellemek kâfi Gülistanı! e ve bee e Eder bir tek hafiye jurnalı insanı Havrani Asa elde ehalli memalik cümleten seyyah! Ederler âtiyen hicret için güya bu idmanı! miyetli bir iş sayılmıyordu. Artık yük- sek mektep talebesi arasında irtibat- lar, anlaşmalar çoğalıyordu. Hukuk mektebinden Satvet Lütfi ve Namık Zeki, mülkiyeden Nafi Atuf, Hâmid (müderris) Ferid (Hariciye vekâletin- dedir) Mustafa Asım, Harbiyeden Köprülülü Hamdi - Anzavur tarafın- dan Karabigada şehid edilmiştir - Mülkiye tıbbiyesinden Mahmud, askeri tabbiyesinden İzmitli Yusuf, Şamlı Ni- yazi, Adanalı Osman, topçu mektebin- den Mehmed, bahriye çarhçı mekte- binden Mustafa, Halkalı Ziraat mek- tebinden Refet, Darüşşafakadan Ak- bas Fehmi efendiler büyük gayretle bu yolda vazifeler ifa ediyorlardı. Harbiyede Davutpaşalı Bürhaned- din Ahmed Bedevi grupile Askeri tıb- Bosnalı Veli efendi de mahkümiye- ti hitama erince memleketine savuş- muştu. Oradan Ahmed Bedevi grupi- le muhabere tesis eylemişti. Fakat istibdad idaresi de faaliyetine germi vermişti. Mülkiye mektebinde Kırımlı Ab- dürrahman bey ile kardeşi ve Lütfi paşa zade Kemal yakayı ele verdiler. Çerkes Mehmed paşa adamları Sat- vet Lütfi beyi de yakalıyarak Hasan paşa karakoluna götürdüler. Satvet Satvet Lütfi bey takib edilmekte olduğunu anlayınca bir kaç gün Fa- tihde Şekerci hanında arkadaşları iki kardeş Kemal ve Şakir beyler nezdin- de gizlenmişti. Bu arada Köprü- lülü Hamdi bey Satvet Lütfi be- yin İngiliz sefaretine dahaleti için Satvet Lütfi bey Çerkes Mehmed paşadan gördüğü tazyike rağmen kim- seyi ele vermedi. Onun yerine asker- lerle siviller arasında rabıtayı mülki» yeden Ferid bey deruhde elti. Mektep- levde istibdad ile mücadele devam et- ti Askeri tıbbiyede Pertev Tevfik efen- Askerle siviller arasında rabıtayı temin eden Satvet Lütfi bey di mektebin duvarlarına o sırada ya- pılan tevkifatı protesto mahiyetinde yazılar yazmış, Abdülhamid aleyhin- de ağır ithamlarda bulunmuştu. Mazlum grupunun bü yolda evvelki teşebbüsünden sonra bu cüret mektep idaresini hayli telâşa düşürmüştü. Bu münasebetle bir kaç kişi tevkif edilmiş ve hayli tazyikler de yapılmış ise de fall bulunamamıştı. Pertev Tevfik efendi kendi yerine başkalarının zahmet çekmesinden mü- teessir olarak kendisini teslim eyliye- Ceğini söylemiş, fakat arkadaşları bu- na mâni olmuşlardı. Tıbbiyeliler arasında müfettiş Zü- Jüflü İsmail paşanın itlâfını arzu eden- ler görülüyordu. Hatlâ Diyarıbekirli Hicri efendi bu işi deruhde etmek 15- tiyordu. Bir içlimada bu mesele bahse mevzu teşkil eylemişti. Harbiyeden Ahmed Bedevi muvaflakıyetle neticelense bi- le istibdad erkânı aleyhinden böyle münferid sufkastler tertibinden umulan fayda yerine maksada zarar gelebilebi- lecoğini anlatarak arkadaşlarını bu yol- da bir teşebbüste bulunmaktan vazge- çirtti. O daha büyük bir tasavvurda bu- lunuyordu;Bir cuma günü yüksek mek- tepler talebesinden müsallâh gönül lüler vasıtasile büyük camilerde cu- ma nazamı esnasında beyannameler tevzi ettirmek; hutbede valani mev- izeler okulturmak, Harbiye talebesi- ne ayni saatte Beyoğlunda silâhlı bir nümayiş yaptırmak ve bunları mek- tepte isyan fisline getirmek, o gün selâmlığa giderken veya oradan dö- erken fedai mektepliler tarafından vükelâyı öldürtmek. Bu iş için icabı kadar rovelver tedarik olunabilecekti. Harbiye mektebinde nöbet vazifesini gören bir kıta asker vardı ki mektep içinden bir merdivenle - koğuşlarına inilirdi. Cuma günü bunların çoğu mezun bulunurdu. Bir baskın ile bun- lara ait mavzerlerin ele geçirilmesi de mümkün görünüyordu. Ahmed Bede- vi bu projesi etrafında arkadaşları Aksaraylı Naci ve Prevezeli Celâl ile münakaşalarda bulunuyordu. Bu münakaşalarda Harbiye mekte- bi ahlâk muallim muavini Fazıl bey, Beyand dersiâmlarından Manastırlı İsmail Hakkı efendi ile Manisalı imam Hacı Abdullah efendi gibi zevattan hilâfet ve saltanat şartları hak ve ada- let prensipleri hakkında öğrendiği esaslar üzerinde fikir yürüterek arka- lü unutmamıştı, Bunun için her yer- den ziyade Harbiye mektebine ehem- Bir defa (Kanunu esasi) gazetesi- nin Zülüflü İsmali paşa aleyhinde şiddetli bir makaleyi ihtiva eden nü# hasından birer tanesi mektep nazırı Rıza paşa ile Zülüflü İsmali paşanın odalarına bırakılmıştı. Böyle cüretler bu gibi adamları çıldırtıyordu. (Arlensı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: