29 Nisan 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

29 Nisan 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— ğ * 4 Sahife 8 Celâl Bayarın mühim bir nutku Türk - Yunan birliğini bütün dünyaya halisane teşriki mesainin bir misali olarak iftiharla gösterebiliriz Yeni muahede iki'memleketin, kendilerini biribirine bağlıyan rabıtaları daima daha ziyade sıklaştırmak azimlerinin bir ifadesidir Atina 28 (A.A.) — Dün akşamki zi- yafette, Yunan Başvekili general Me- taksasın nutkuna Türkiye Başvekili Celâl Bayar şu mukabelede bulunmuş- tur: Bay başbakan; Ekselansınızın gerek şahsım gerek erkadaşım Aras hakkındaki çok dos- tane sözlerine karşi duyduğum şük- ranı istediğim gibi ifade hususunda, bu müttefik memlekette asil Yunan milletinin bizi kabulde göslerdiği fev- kalâde samimiyetin hâlâ tesiri altın- da olarak, kelime bulmakta sıkıntı çe- kiyorum. Bununla beraber kıraliyet hükümetinin bize ibzal eylediği lütuf. kâr misafirperverlikten dolayı ekse- lansmızın şahsında kendisine bütün kaihimle teşekkür etmek ve bütün Elen milletine de, güzel memleketinin topraklarına girdiğimiz andan itiba- ren hakkımızda gösterdiği içten gelen çok hararetli alâkadan dolayı derin ve samimi şükranlarımı arzetmek iste rim, Bunca seneden sonra, bütün Yuna- nistana ve asil Yunan milletine Türk milletinin kardeşçe selâmını ve Yuna- nistanın refahı ve dâima daha yüksek görmek istediği saadeti hususundaki dileklerini getirmek üzere memleketi- min bir murahhası olarak Elen top- raklarında tekrar bulunmaktan müte- vellit bu anda duyduğum derin heye- canı gizlemek benim için çök zor olur. Memleketlerimiz münasebetlerinin nüvesini teşkil eden nisbeten kısa bir maziye göz atarsak, bu miinasebetle. rin bu derece sağlam samimi ve çö- zülmez bir dereceye bu kadar süratle erişmesi önünde heyecana kapılma” mak imkânsızdır. Münasebetlerimizin bariz vasfı olan bu sağlamlık, samimi- yet ve çözülmezlik, ekselansınızın da çok güzel ifade ettiği gibi, müeyyide- sini katiyen insani olan çifte zaruret- te, müşterek menfaat ve karşılık duy- gularda bulmaktadır, İftihar ile seyretmekte haklı oldu- gumuz bu muhteşem başarı, son za» manlar tarihinin kaydettiği başarıların muhakkak ki en güzellerinden biridir. Yine muhakkaktır ki, memleketleri- miz, bu ölmez eseri, asırların tarihin- den menfaatleri lehine dersler çıkar- miş olan milletlerimizin hikmet ve ki- yasetine medyundurlar, Yalnız memleketlerimiz için değil, fakat ayni zamanda Balkan antantı blokunun doğmasına şahit olan yarım adamız için de mesut hâdiselerle bu de- rece dolu olan son sekiz seneye atfı na- zar da itminan verici mahiyettedir. Filhakika, çok kara bulutların kıta- miz üzerinde sık sık yıkıcı kasırga teh- ditleri doğurduğu zamanlarda, dört memieketin bütün müteyakkız ve ya- pıcı gayretlerini bundarı böyle ebedi müştrek eserleri olan Balkan antan- tına sarfetmelerinden daha ziyade muhteşem bir manzara tasavvur olu- nabilir mi? Bu işte de milletlerimizin hikmet ve kiyaseti galebe çalmıştır. Memleketlerimiz ve aynı zamanda en- ternasyonal sulh için çok hayırlı bir büyük eser doğmuştur: Balkan an- tantı, ittifakları dört memleketi ye- gün yegân birbirine bağlıyan rabıtala- | rın beliğ bir sembolünü teşkil eden Yu- nanistan, Romanya, Yüyoslarya ve Türkiyeyi bundan böyle çelik kanadla. rı altırla toplamaktadır. Böyle bir hava içinde Türk - Elen entente cotdiale', o memleketlerimizi birbirine çeken bu derece yakınlık ve benzerliklerin tesiri altında tabif inki- şafını takib etmekten başka yapamazdı. Pek güzel ifade buyur. duğunuz gibi Türk - Elen birliği yo- Tanda bir yeni mühim metinle daha teşkil eden bugün imzaladığımız mu- ahedeyi, bu düşünce ile ve bu aynı sulh ideali ile hareket ederek akdeyle- miş bulunuyoruz, Bay başkan, Yeni Türk-Elen muahedesinin mahi- yetini ve şumulünü sarih ifadelerle o derece iyi Lari? eylediniz ki bu muahe- deden bahsederken benim için ekse- lansınızın beliğ sözlerine iştirakten başka bir şey kalmamaktadır. Hak et- tikleri refah ve saadeti milletlerine cid- den temin edebilecek yegâne amilin sulh olduğuna kani bulundukları için ancak sulhü -İstiyen iki memleketin bu hararetli azminden, bu şerait da- hilinde, 1930 ve 1933 vesikalarına ilâve edilmekle kalmıyan ve entente cordi- ale muahedemizin bizzat ruhunu da tamamlıyan ve genişleten bu muahe- de doğabilirdi. O entente cordlale mu- ahedesi ki yalnız ismi, muhteviyatının ruhunu göstermeğe kâfldir. Türk- Elen kardeş birliği, Balkan antantı konseyinin son top- lantısında müzakere edilen, Rumen ve Yugoslav müttefiklerimiz tarafından hararetle tasvip olunan ve bizzat Bal- kan antanti zihniyetile tasarlanan bu yeni muahede iki memleketimizin ken- dilerini birbirine bağlıyan Tabıtaları daima daha ziyade sıkılaştırmış azim- lerinin bir ifadesidir. Bu, bizzat kendi menfaatlerimiz bakımından olduğu kadar beynelmilel sulhün menfaati ba- kımından da tahakkuk ettirilmiş kat”? bir sulh vesikasıdır ve bugün, bu mu- habbet eserini, Türk - Yunan birliği- nin bu remzini bütün dünyaya, Bal- kan azaları arasında hüküm süren tam tesanüt ve geniş ve halisane teşriki me- sainin bir misali olarak iftiharia gös- terebiliriz. Bay başbakan, Milletlerimizin yarattığı bu derece mühim ve netiecli bir eseri tahakkuk ettirmek devlet adamlarına her za- man nasip olamaz ve gerek benim için gerek arkadaşım doktor Aras için, l Türk - Elen birliği yolunu tevsik ve | teyid eyliyen bu vesikanın altına, ekselansınız gibi, yüksek siyast ehliyet ve vatanperverlik fazilet- leri ile, son seneler içinde yap- tığı hizmetlerden dolayı vatanının | şükranına hak kazanmış ve birliğimi- zin hararetli bir taraftarı olarak ismi Türk - Yunan münasebatı tarihinde altın harflerle yazılı Kalacak olan mümtaz bir şahsiyetin imzası yanına imzamızı atmak büyük bir saadettir, Sevincim çok büyüktür. Hususile ki, umumi sulh davasına samimi bir hiz- mette bulunan muahedemizin imzası, ufukta beliren ve mustarip beşeriyete ferahlık getiren bir sükünet devresine tesadüt ediyor. Cihan barışı yolunda alılan adim, aralarındaki antant bir sulh kalesi o- Jan biz Balkanlıların ancak tasvibine mazhar olabilir ve bilhassa Türkiye ile Yunanistan Akdenizde teşriki mesaiyi ve münasebetlerin aherikleştirilmesini istihdaf eden her eseri daima büyük bir memnuniyetle karşılıyacaklardır. Çünkü böyle bir eser, bu mıntakada olduğu kadar bütün kıtamızda mu- hakkak sulhün tarsinini inlaç edecek ve bu suretle Türk - Yunan birliğinin emin ve feyizli inkişafı hususımda en müsait havayı yaratacaktır. Sulhün memleketlerimizde nasıl e- bediyen payidar olacaksa bütün dün- ya üzerinde de kali olarak hüküm sür- düğünü görmek hususunda ekselansı- nizın yüksek dileklerine bütün kal bimle iştirak ederken, kendi araların- da yıkılmaz bir hale getirmeğe mu- vaffak oldukları büsulhün en kiyaset- li ve en mret kâriltolan milletlerimizi tebeil etmek isterim, Kadehimi, Elenler kıralı majeste ikinci Jorjun sihhatine, dost ve mütte- fik Yunanistanın refah ve itilâsına kal- dırır ve ekselansınızın ve sevimli ba- yan metaksasın şahsi saadetlerine içe- rim, İngiltere kraliçesinin annesi ağır hasta Londra 28 (A.A.) — Kraliçenin an- nesi kontes Stratsmor, ağır hastadır. AKŞAM Izmir Fuarı Geceleri parlak tenvirat yapılacak İzmir (Akşam) — Evkaf umum müdürlüğü, bu seneki fuar için 15,000 lira sarfile büyük bir paviyon inşası- na karar vermiştir, Hazırlanan plâna göre bu hafta içinde fuar sahasının en gürel bir yerinde İnşaata başlana- caktır, Yunan paviyonu, bu hafta içinde tamamlanacaktır. Bu seneki devlet paviyonları arasında hususi mimari tarzı ve büyüklüğile Yunan paviyonu, gözü çeken mükemmel bir eser olmuştur. Bunda Yunanistanın muhtelif mahsulleri arasında masnu- atına büyük yer verilecektir. Büyük sergi sarayı binasının inşa- sına mayıs ayında başlanacaktır. Yüz bin liraya çıkacak bu eser, gelecek se- he de yüz bin liralık ikinci kısmı inşa edilmek suretile tamamlanacaktır. Sergi sarayı binası altlı, üstlü iki kat olacak, küçük sanat sahibleri zengin el emekleri eserlerini bu binada kira- lıyacakları yerlerde teşhir edecekler- dir. Onun için sergi sarayı, bu seneki fuarın en çok ziyaretçi çekecek bir tarafı olacaktır, Bu seneki fuar, ziya oyunlari cihe- tinden çok zengin olacaktır. Bunun için Paris beynelmilel sergisinin ziya oyunlarına aid plânlardan bir kısmı getirtilmek üzeredir, Mühim bir elek- trik müessesesi, bu plânları esas tuta- rak fuarın muhtelif yerlerine projek» törler koymak, geniş elektrik tesisatı yapmak suretile geceleri, fuar saha- sm gündüze çevireceğini fuar komi- tesine bildirmiş ve komitece bu teklif üzerinde tedkikler yaptırılmağa baş- lanmıştır. Bilhassa paraşüt kulesi, fevkalâde şekilde tenvir edilecektir. Kültür .parktaki hayvanat bahçesi, son defa Mısırdan getirtilen muhtelif hayvanlarla zenginleştirilmiştir. Bun- ların arasında, papağanlar, maymun- lar, zürafalar vardır, Fuar zamanı, hayvanat bahçesi halkın elâkasını çekecek derecede zenginleşmiş ola- caktır. Fuar esnasında sunf gölde mehtab eğlenceli eri yapılacaktır. Vine bir firma milli kı- yafetli bebek almak istiyor Viyanadan bir firma Ticaret odası- | na müracaat ederek, Türk oyuncak- ları almak istediğini bildirmiştir. Bu firmanın bildirdiğine göre, Avrupa run her tarafında bütün milletlerin mini kıyafetlerini gösteren bebekler bulmak kabildir. Fakat Türk milli kı- yafetli bebekler mevcud değildir, Kol- leksiyonun tamamlanması için Türk bebeklerine de ihtiyaç vardır. Bu firma, Türk milli kıyafetli be- bekleri bütün dünyaya tanıtacağını da ayrıca ilâve ediyor. Bir çocuk çaydanlığı devirdi, vücudünün muhtelif yerleri yanarak öldü Üsküdarda oturan bayan Seher, s0- kağa giderken on bir aylık çocuğunu, hemşiresi bayan Mihriye bırakmıştır. Yavrucak, bir aralık odada yalnız ka» lınca, ateşte kaynamakta olan çay- danlığı devirerek vücudünün muhte. lif yerlerinden yanmıştır. Bayan Mihri, ancak yavrunun fer- yadile hâdiseye muttali olmuş ve ço- cuğu hemen Haydarpaşa hastanesine götürmüşse de çocuk orada ölmüştür. Zabıta, dikkatsizlikle ölüme sebebi- yet veren kadın hakkında kanuni ta- Kibata girişmiştir. i ve İhsan adlarında on iki yaşlarında iki çocuk yakalanarak Adliyeye teslim edilmiştir. Bunlardan Mordohay pa- ket içinde esrar satarken yaklanmış- tır. Maznun, müddelumumilikte ver. diği ifadede: — Ben esrar kaçakçılığı yapmadım, bunu bana bir arkadaşım verdi, İçin- de ne olduğunu bilmiyordum. de miştir. Diğer maznun İhsan da Köylü si garası satarken yakalanmıştır. İh- Müddetumumllik, on iki yaşlarında olan bu iki çocuğun farıkı mümeyyiz olup olmadıklarının tesbiti için ikizini de Adliye doktoruna muayene ettir- İzmirde genç bir Elini bir batında 4 çocuk doğurdu Çocuklardan üçüsıhhatte ve çok gürbüzdür İkisi kız, birisi erkek üçüzler ve bunları doğuran bayan Gülbahar İzmir (Akşam) — Karşıyaka nahi- yesinin Bostanlı mevkiinde eski Kara- kol sokağında oturan bahçıvan Beya- zıdın karısı Bn. Gülbahar, bir batın- da üç çocuk doğurmuştur. Yavrular» dan ikisi kız, biri erkektir, Hâmile kadın, son zamanda memle- ket hastanesine yatırılmış ve doğu- mun beklenmesine başlanmıştı. He- nüz 26 yaşında olan kadın, diğer hf- mile kadınlara nazaran başka bir gö- rünüşte idi. Nihayet sancılar büşlar mış, ilk olarak teşekkülâü Otamam- lanmamış bir çocuk doğurmuştur. Doktorlar, bundan endişeye düşmüş- lerse de sonradan teşekkülâtı tam daha üç yavru doğurmuştur, Çocuk» ların üçü de sıhhatte ve gürbüzdür. Bu velüd Türk anası, dört çocuğu da tam teşekkül etmiş olarak doğur- muş olsaydı beynelmilel bir hâdise ile karşılaşılacaktı. Çok fakir olan bu tç çocuklu aile, eğer yardım görmezse çocuklarını bakamıyseak, büyütemi- yecek vaziyettedir, Onun için kendisi- ne bir müessese ve hamiyetli bir kaç tüccarın yardımı temin edilmelidir. Gülbahar, hastanede bakılmaktadır. Üçüzlerden memnun olup olmadığı kendisine sorulunca: — Sevineyim mil, ağlıyayım mı bil- miyorum. demiştir. Vekillerimiz dün Elen meçhul asker âbidesine çelenk koydular (Baş tarafı 1 İnci sahifede) Bu akşam Türk elçiliğinde yemek ve süvare vardır, Yarın Sunyonda öğ- le yemeği yenilecektir. Heyetimiz hakkında hükümet ma- hafilinin ve halkın gösterdiği iyi ka- bul tasavvurun üstündedir. Yunan gazetelerinin makaleleri Atina 28 (A.A.) — Atina ajansı bil diriyor: Hemen hemen yalnız dünkü günün klişeleri ve röportajları ile dolu olan bu sabahki bülün gazeteler, baş makalelerinde dün imzalanan Türk - e munzam paktını tefsir etmekte- ak Halkın yeni pakta karşı gösterdiği heyecanlı hüsnü kabul ve Türk vekil- lerine yapılin tezahürler, iki memle- ket arasındaki iş birliği lüzumunun, iki hükümetin şuurlarına girmeden evvel, iki milletin ruhunda hissedilmiş. bulunduğunu göstermektedir. Dün im- zalanan pakt, Elen - Türk iş birliğinin hayatiyeti ve dinamizminin ve ayni zamanda iki millet ve iki hükümet ara. sındaki dostluk önünde açılan yeni düşünüşlerin mütemadi genişlemesi- nin bir bürhanıdır. Yunanistan ve Türkiye, yalnız barışmış ve bir daha çarpışmamağı taahhüd etmiş iki mll- let değil, fakat Jüzumu takdirinde mül ki temamiyetlerini ve istiklâllerini müşterek surette müdafaa için kuv- vetlerini birlikte hareket ettirecek iki müttefik devlettir. Katimerini diyor ki: — Bu pakt, fanl Elen - Türk dostluğu» nu silinmez mühürlerle teyit etmekle kalmamış, fakat ayni zamanda sami- mi ve heyecanlı yeni beyanatlara da bir vesile teşkil eylemiştir. Elen mille ti, müttefikan, Celâl Bayarın «Dostlü- ğumuz ebedidir ve ebedi kalacaktır cümlesini alkışlamaktadır. Bu dostlu- ğun bozulmaz mahiyetini kaydetmek için iki Başvekli, «Birlik» kelimesini kullanmışlardır. Filhakikn, enternasyonal sahada iki müttefik devletin biribirlerine yaptığı karşılıklı yardımlar o hatırlardadır. aBirlik. kelimesi, görülüyor ki, gelişi güzel sarfedilmiş değildir. Zira,her yerde ve her zaman, Yunanistan ve Türkiye, bir tek devlet gibi, kati bir surette sulh idealine kendisini vermiş iki azmin birleşmesinden hasıl olan bir kuvvet gibi Kendilerini göstermiş- lerdir. Proia diyor ki: Dün akşam söylenen nutuklarda her hapgi bir protokol nutku mahi- yeti mevcut değildir. Bu nutuklar, aralarında muallâkta kalmış eski mese lelerin tastiyesinden sonra biribirleri- ni hiç bir şeyin ayırmadığını değil fa- kat Akdenizin Şark havzasmda müş» terek menfaatleri için her şeyin ken» dilerini samimi bir briliğe sevkettiği- ni gören iki milletin hissiyatına tam tercüman olmaktadır, Bu zibniyet dahilinde, munzam paktı ferah verici bir ruhla ve ye ni bir ileri hareket için bidayet nok- tası teşkil etmektedir. Ellinikon Mellon diyor ki: Bu paktın imzası, sulhun bir zafe- ridir, Gazetecilere ziyafet Atina 28 (A.A.) — Matbunt müste- şarı B. Nikolidis bugün Kigfisyada Sesil otelinde Türk gazetecileri şerefi- ne bir öğle ziyafeti vermiştir , Yugoslavyada amele fede- rasyonunun büyük bir toplantısı Belgrad 28 (A.A.) — Yugore deni- len Yugoslavya amele federasyonu tarafından geçen pazartesi günü Belgradda bir kongre akdedilmiştir. Kongreye 50 binden fazla insan ve Yugoslavyanın her tarafından gel miş bir çok heyetler iştirak etmiştir. Samuprava gazetesi, baş makale sinde, bu kongrenin siyasi ehemmi. yetini tedkik etmekte ve bunun rw dikal birliğin ve onun müzaheret eb mekte olduğu hükümetin kuvvetinin parlak bir delili olduğunu yazmakta, dır. Bu gele şöyle diyor: Yugor&, bizim milli teşkilâtımız aksamındarı» dır. Yügore, komünizm aleyhtarıdır ve bizim hürmet ve hayranlığımza İâyik olan müşterek temayüllerimi. zin davasını temsil etmektedir. İzmirde çok klu ailel İzmir 28 (A.A) — Şehrimiz Çocuk Esirgeme Kurumu şubesi tarafından çok çocuklu aileler için bir müsabaka yapılmış ve altıdan fazla çocuğu olan» lara hediyeler

Bu sayıdan diğer sayfalar: