9 Haziran 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

9 Haziran 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İOLİTİKA Şimal devletlerinin bitaraflığı b Avrupa politikasının sıklet merkezi Orta Avrupadan şimale doğru kay- i ir Bunun için şimal devletleri bir taraftan bitaraflıklarını her tür- birliği ve Öne ven i Finlândiya ile İsveç im Zaten ölİYeçl olması itibarile uzak bulundurmağa ve diğer taraftan da kendi arulurında ski ittifak yapmağa çalışıyorlar. ya Harbiye Nazırı Niukkanen mahsus surette Stokholma gei- Harbiye Nazırı ile görüşmüştür, Finli Nazır seyahatinden mak- pe arasında sıkı askeri iş birliği yani bir harp vuku- taraf ordularının ve donanmalarının ve hava kuvvetlerinin birlik. etmeleri için bir karara gelmek olduğunu gizlememiştir. hükümrani hak cihetinden sahibi Finlândiya olup halkının İs sevkülceyş noktasından İsveçin emniyeti için miihim bulun- İsveç devletini de yakından alâkadar eden Anland adalarının evvelee mutabık kalmış olmaları şimalli bu iki devletin çoktanberi zımni bir anlaşma bulunduğunu isbat etmişti. Harbiye Nazırı bu devletin takip etmekte olduğu siyasetin hatlı ne İngiliz - Fransız ne de Alman - İtalyan blokuna girmemek ve bitaraflık gütmek olduğumu söylemiştir. M Küçük Baltık hükümetlerinden Estonyanın Hariciye Nazırı tecavüze verilmesini Estonyanın kendisine karşı bir tecavüz sayacağı- tün nı : i ve buna bütün kuvveti ile mümanaat ederek mâni olacağını beyan et- "Siyasi sıklet merkezinin türlü sebepler ile şimale doğru kayması bü- Şimal devletlerini son derecede ihtiyatkâr davranmağa sevketmiş oluyor. AKŞAM Denizaltı faclaları ls ile Thetis denizaltı gemile- batmasile denzeilik âlemi yeni- m tutuyor. iy denizaltı gemisi faciası 1834 do 4, Doktor Petit d'âmien, dört hi © Uunluğunda bir denizaltı ge- i İnşa etmişti, Saint - Valery - sur nie'de gemi denize daldı ve bir m çakan Aa pa söneR Bavyeralı Guil. Mn, Uer 1 şubat 1851 de Kiel açık. dag» İhya ettiği denizaltı gemisile Bave, e'dar gemiye dolmağa başladı. ci beş saat uğraştıktan sonra su- Amsterdam k anaç, bire yüreğiniz * hoplamasın, , Ma işgal edildi amma yaban- ri Mi tarafından değil, bu koca şeh- Tup İşgal etti. Amsterdam Av- Ma Ke dağılan buğdayların toplan- İşt eldir, muazzam siloları Var- yale bu silolarda fareler cirld oy- aylar Ve bü oyunu oynarlarken buğ- 1 da gövdeye indiriyorlar, met bir kedi ordusu teşkil dere, olara saldırdı. Bu orduya yüz- Gönüllü de katıldı. Şimdi orta- İnsanlar 16 ncı asra kadar sakal © istedikleri kadar uzattılar, is- kadar kisalttılar; isterlerse iler, isterlerse bıraktılar. Fakat Maşa 1 inci Fransua Fransada adı, n vergi toplamağa baş- / Hi 703 de çar Petro zenginlerden yüz Mmağı İakirlerden bir kopek vergi al- 1 Başladı. Bu vergi halkı çok kız- İn ni em &iliz kralının doğumunun Mr yıldönümü xa kralı altıncı Jorjün doğum- Va yıldönümü münasebetile dün Ba er» 17 ile, 19 arasında şehrimizdeki tesimi ARL OL e Vİ Se hanesinde bir kabul | Pılmış ve bu merasimde vali HEAYİNİ B. Hüdai Karataban İle şeh- tok gi Yüksek mahafiline mensup bir etvat ve diğer bazı konsoloslar ve tebaasının muteberanı hazır bu- Kasd yok, sarhoşluk var sal 'kada- m m Gin ri vermekten maznun Şerafed- Ba dzlumumdlik bu vaka otratın- a tını ikmal etmiştir. Şim- he Yapılan keşif ve tahkikat İaadaşe Şerafeddinin bu vakayı Omzi madığı anlaşılmıştır. Bu Ün yi Karşısında Şerafeddin hakkın- ine sebe SK Ve dikkatsiziikle ölü- bunaray Yet suçundan evrak tanzim | yun üstüne yaklaştı ve yüzerek kur- buldu. Bir denizaltı gemisinden bu biçim- de ilk defa can kurtarılmış oldu. 1887 de bu denizaltı gemisini su- dan çikardılar, gemi Kiel denizcilik mektebinin avlusunda durmaktadır. Bugün deniz altında kalan canları kurtarmak için, batan gemileri çi karmak için bin bir türlü usul var; fakat seksen sekiz sene evvel batan bir gemiyi çıkarmak çok mühim sayılan bir işti, işgal edildi! lik bir harb meydanı halini aldı. En tok kedi üç fare yutuyor, Kan seller gibi akıyor. Bir katliâm ki misli gö rülmemiş... Bereket versin hükümet -bu çirkin manzaranın önüne çabuk geçli. Ke di seslerini plâğa aldı. Şimdi gece gündüz gramofonlar kedi sesi çalı- yor, Amsterdamda kimsenin gözüne uyku girmiyor amma, fareler de de- liklerinden dışarı çıkamıyorlar, Sakal vergisi derdi. Buna rağmen 1726 da Kaleri- na, 1728 de 2 nci Petro,1731 de Anna, 1743 de Elizabel bu vergiyi tatbik et- tiler. 1762 de Katerina sakal vergisini kaldırdı. İngilterede Elizabet devrinde üç hafta tıraş edilmeyen sakaldan vergi alınırdı. Gazi köprüsünün iki tarafındaki yollar Gazi köprüsü eylül nihayetinde bi. tecektir. Prost plânına göre açılacak yollar için 2,5 milyon liraya ihtiyaç görüldüğünden bu yolların ileride açılıncaya kadar köprünün münaka. lâtını temin etmek üzere Azapkapı ile Meyyit yokuşu ve Unkapanı ile Emin. önü arasındaki yollar inşa edilecek- tir. Florinalı Nazımın cenazesi dün kaldırıldı Gülhane hastanesinde vefat eden Şair Florinalı Nazımın cehaze merasi- mi dün öğleyin yapılmıştır. Cenaze merasiminde, merhumu seven birçok eski dostları, edebiyat âlemine mensup simalar ve bazı zâ- bıta erkânı bulunmuştur, Florinalıyı sevenlerin gönderdikleri birkaç çelenk de tabutun etrafında bulunmakta idi. Merhumun cenazesi (Merkezefendi kabristanma defnedilmiştir. Belediye temizlik amelesi kadrosu genişletildi Şehrin temizlik işlerine bir kat da- ha ehemmiyet. vermek üzere Belediye Son zamanlarda dünyanın her tarafında define arayanlar çoğaldı Son zamanlarda dünyanın her ta- rafında define arıyanlar çoğalmıştır: Fransada Normandie'de, yüz sene mu. harebeleri esnasında İngiliz ordusu. nun bıraktığı define aranmaktadır. İngilterede 1216 senesinde Jean sani 'Terre'in bir bataklıkta bıraktığı defi- neyi çıkarmak için uğraşıyor. Lit- vanya hududunda Memel şehri civa- rında, Nâpolyon ordusunun Rusya. dan dönerken gömdüğü define aran- maktadır. Bu aramalar aylardanberi sürdüğü halde hiç bir netice elde edilmemiştir. Fakat define arayıcıların cesaretleri kırılmamıştır. Bunlar çalışmakta de- vam ediyorlar. Bir taraftan da denizin dibindeki servetleri çıkarmak için uğraşılıyor. Bu cümleden olarak Tölemağue gemi- sini yüzdürmek için çalışılmaktadır. Bu gemi, Fransız ihtilâl esnasında Marie Antoinette'in elmasları, bil- hassa meşhur «kraliçenin gerdanlığır- ri İngiltereye götürürken batmıştı. Yüzdürülecek vapurlardan biri de Grosvenor gemisidir. Bu gemi 1782 senesinde Hindistandan dönerken Af- rika sahillerinde Kap ile Port Natal arasında batmıştı. Bu vapurda 780 fı. çı altın, 1450 fıçı gümüş, torbalarla el- mas, zümrüd, yakud, bir milyon İngi- liz lirası bulunacağı ümid ediliyor. Bu- ların yekünu 12 milyon lira kadar tutacaktır. Fransız âlimleri Yunanistanda Delp. hes mabedierinin bulunduğu yerde araştırma yaparken Lydie kralı Crösuş Belediye teftişleri Kahve, gazino ve lokantalar- da görülen noksanlar Bütün Belediye müfettişleri, geçen pazar günleri şehrin muhtelif semtle- rindeki kahve, gazino, lokanta ve bahçeleri teftiş etmişler, gördükleri noksanlara dair bu müesseselerin sa- hiplerine cezalar vermişlerdir, Ayni zamanda görülen noksanlar birer birer tesbit edilmiş ve Belediye reisli- dinden kaymakamlıklara bildirilmiş» tir. Bu noksanlar şunlardır: Müstah- demlerin çoğunda sıhhi muayene cüz- danı yoktur, bir çok gazinolarda Bele- diyeden tasdik edilmiş tarife mevcud değildir. Bir kısmındaki tarifeler ge- çen senelere gid ve bu sene değiştiril- memiştir. Bir kısım yerlerde bu tari- feler müşterinin göreceği yerlere asıl- Bir çok yerlerde kırık sandalye ve boyasız masalara tesadüf edilmiş, fincan, bardakların pis ve kırık oldu- gu görülmüş, garsonların önlüksüz ve pejmürde kıyafetli oldukları tesbit edilmiş, bazı lokanta ve gazinoların hafta tatili ruhsatiyeleri almadıkları, Belediyece tasdik edilen tarifelerdeki fiatlerle el tarifelerindeki flatlerin biribirine tevafuk etmediği de görül- ta ve ahçı dükkânlarının bir kısmında bulaşık yıkama tertibatının noksan olduğu ve yemek pişirilen yerlerde temizliğin ihmal edildiği görülmüş- tür. Bazı müesseselerde de teftiş def- teri olmadığı, bazı bahçe ve gazino- larda da müşteriden masa parası alın- dığı anlaşılmıştır. Belediye, müfettişlerin bu teftişlere sıkı surette devam edecekirini kay- makamların da bu noksanları biran evvel ikmal etmelerini bildirmiştir. Eczacı kalfaları için bir kurs açılacak Eczacı kaifalarının mesleki bilgile rini takviye etmek üzere bir kurs açık masına karar verilmiştir. Bu maksad. Ja pratik Farmakoloğlar birliği Zınin- önü Halkevinde 25 haziranda bir top- temizlik amelesi kadrosu yüzde on nis-İ lantı yapacak ve kurs için bir karar J betinde arttırılmıştır...» © İs ; : şe erecektir. Yüz sene muharebelerin- de İngiliz ordusunun bı raktığı define, Napol&onun Rusya dönüşünde bırak- tığı hazinesi, batmış bir- çok vapurların içindeki altınlar aranıyor. Ameri- kada büyük heyetler ten- ha adalara giderek bura- larda korsanların bırak - tıkları defineleri arıyorlar. Fakat bu araştırmalar şimdiye kadar hiç bir ne- tice vermemiştir. (Karun)'un hazinelerini meydana çi- karmağa çalışıyorlar. Malümdur ki, Crösus yani Karun zenginliğe alem ol muştur. Çok zengin bir adatudan bahsederken Karun gibi zengin de- nir... “.. Gizli bir adada yahud dünyanın üc» ra bir köşesinde bir takım defineler bulunduğuna dair vakıt vakıt kuvvet. li rivayetler ortaya çıkar. Bunun tze- rine bu defineyi bulmak için şirketler teşekkül eder, sermayeler konur, he- yetier gönderilir. Bilhassa Amerikada bu gibi büyük teşebbüslere sik sık te- sadüf edilir, Fakat çok zaman geçme- den herşey unutulur, bu teşebbüsler- den bahsedilmez olur. Çünkü hiç hir- şey elde edilmemiştir. Hiç olmazsa sü- küt edip unutturmakla sukutu ha yallerin önüne geçmeğe çalışılır. Son günler zarfında Amerikadan Bahrimuhitin ortasında Châne &dasi- na bir heyet hareket etmiştir; Bir ri- vayete göre Fransiz ihtlâM esnasında kral hanedanının elmasları buraya kaçırılmış imiş. Heyet bu kıymetli el. masları bulacakmış... 12 kişiden mürekkep bir başka he. yet de Hindokyanusunda Cacos ada- Jarına hareket etmiştir. Bu adaları ai üst ederek korsanların 1820 senesin- de gömdükleri bir defineyi meydana çıkaracakmış!... Define arıyanların en sık gittikleri yer Okyanustaki Tauamatou adaları» dır. Buraya birçok heyet gitmiş, adâ- ların topraklarını alt üst etmiştir. Fakat hiç birisi birşey bulamamıştır. Buna rağmen geçende büyük bir he. yeti seleriye bu adalara hareket etmiğ« tir. ve. Muhtelif memleketlerde define min« takaları vardır. Meselâ Fransada bü- yük şatolar civarında, manastırlar yakınında defineler bulunduğu kuv- vetle söylenir. Bu defineleri arıyan meraklılara tesadüt edilir. Pariste bi. le define meraklıları vardır, Bunlar ihtilâl senelerinde gizlendiğini tahmin ettikleri defineleri ararlar dururlar, Fakat şimdiye kadar hiç birisi defin? bulamamıştır! İngilterede İskoçyada, Avusturya. da petrollerde muhtelif yerlerde defi. neler bulunduğunu iddia edenler pek çoktur. Fakat yapılan araştırmalar buralarda da bir netice vermemiştir. GÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ Sulhperver müttefik orduların yüksek kumandasını deruhte edeceği söylenen General Gamelin Bir harp vukuunda - bizim de dahil ol- duğumuz sulh cephesinin müttefik ordu- ları kumandası Fransiz generaline tevdi edilecekmiş. Fransız kuvvetlerinin yüksek kumanda- #1 general Gamelin (Gamlen) 6 tevdi edir miştir. 1872 de doğan general Gamelin, bir za- bitin oğludur. Gençliğinde ressamiığa he» ves ederdi Saint - Cyr mektebinden ne- get eliniştir. İlk vazifesini Cezalrde aldı. Cerairin ve Tunusun haritasını çıkarma işinde tavzif olundu. Harbiye mektebine alındı, Burada müstakbel mareşal Fock kendisine profesörlük otmiştir. 13 üncü oğ- dunun erkânıharbiyesinde çalıştı, Askeri vazifelerinde devam ederken generali Jofre ile tanıştı. Bu zat onu emir zabiti olarak yanına aldı. Aralarında ciddi ve samimi bir mesai arkadaşlığı teessüs etti, 1918 te, ordunun üçüncü erkânıharbiyo bürosuna getirildi. Almanyanın, Fransaya Belçika üzerinden saldıracağını tahmin ederek düşmanın gizli piânımi doğru ola- rak keşfeteniştir. Harp esnâsında 1916 da general Joffre'un erkânıharbiyesine alındı. Mütaakiben ih- tiyat orduları erkânıharbiye relsliğine ge- türüldi. 1917 de 9 uncu fırkanın kumandasını deruhte et#i, Harbin sonuna kadar bu va» #ifcde kaldı. Bilbassa Noyon Önlerinde (dart - nisan 1918 de), $ inci ordunun mukabil taarrurunda (6 temmuzda) ve Vesle suyunu geçişte (30 eyldlde) kendini fında fırka kumandanlığı ile, Gamelin, Suriye kuvvetleri yüksek Kku- mandasını aldı. İdaresindeki harekât 1027 yılına kadar sürmüştür. Fransız mandası Altandaki Yakın Şark memleketlerinde sü- künu tasla etti. 1927 de kolordu kumanda- ni oldu. 1980 a kadar, Naney'de 20 nci ko- lordunun başında kaldı. 1931 de ordu erkâmharbiyelumumiye namzad olduğunu düşünmek, o vaziyeti kendisini görenler için cidden imkânsığ- dır, aaa e m a Bir işçi iskeleden düşerek yaralandı Vasil isminde bir doğramacı; Büyük. adn Karabaş yokuşunda bir evin ta» miratile meşgul bulunduğu bir sırada muvazenesini kaybederek düşmüş, mühtelif yerlerinden tehlikeli surette yaralandığı cihetle hastaneye kaldırı!- AMAŞİIR, Beyoğlunda parkeye tahvil edilecek sokaklar Beyoğlunda asfalta tahvil edilecek büyük caddelerden çıkacak olan par- ke taşlarile ikinci derecedeki caddela. rin yapılması muvafık görülmüştür, Nişantaşında Şairnigâr, Beyoğlunda Havuzlubahçe ve Eşrefefendi sokaklas ri parke yapılacaktır. v ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: