5 Şubat 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

5 Şubat 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

er rr amme gm em Dünkü maçta Beşiktaş kalecisinin bir kurtarış” Dün her üç stadda iğ devam edildi. Taksim stadında beş Altı bini aşan bir seyirci Kütlesi önün- de Galatasaray - Beşiktaş senenin en mühim karşılaşmasını yaptılar. Her iki takımın son maçlarını gözönüne getirenler bu müsabakanin Galatasa» ray lehine meticeleneceğini tahmin ediyordu. Takımlar sahada karşılıklı olarak şu kadrolarla dizildiler. Galatasaray: Osman - Faruk, Ad nan - Musa, Enver, Celâl - Salâhad- din, Salim, Cemil, Buduri, Sarafim, Beşiktaş: M, Ali - İbrahim, Faruk - Cihad, Feyzi, Hüseyin - Hayati, Hak- kı, Nâzım, Şeref, Eşref, Hakem: Adnan Akın. Oyuna Beşiktaş başladı. Galatasa- | ray sahasında kırılan bu hücumla mu- kabil hücuma geçen “Sarıkırmızılıdar Beşiktaş kalesine indiler. Fakat neti- gesiz kaldı, Oyun daha ilk dakikadan #ibaren sertleşmek istidadını gösteri- yordu. Müsabaka on dakika kadar İmütevazin bir şekilde cereyan etti, Bundan sonra Galatasaray ağır bas- mağa büâşladı. Salâhaddin vasıtasile gn hücumlar Beşiktaş müdafaş- i müşkül vaziyetlere sokuyordu. Bu arada Şeref sakatlanarak oyun» dan çıktı, On dakika sonra tekrar gir- diyse de kendinde olmıyarak saha or- tasında dolaştığından takımına bir faydası olmadı ve devrenin sonuna doğru oyunu büsbütün terketti. Mü- sabaka gittikçe sertleşiyordu. Hake- min müteaddid fhtarları bir semere Li ül iie dün. Galatasaraya 4-0 yenildi Müsabaka asabi bir hava içinde geçti Sarıkırmızılılar Ikinci devrede hâkim oynadılar Fener, Kasımpaşaya 8-2; |. spor, arya 2-1 galip gi maçlarına | oklu, Halid Galibin idaresindeki oyu- | ... Balkan konseyinin vardığı neticeler Baştarafı 1 inci sahifede) Balkan devletlerinin haklarını, istis- Mâlini, emini topraklarını. o müştere- ken muhafaza edeceklerine işaret edi- yor. Bu maddedeki «müştereken» ko Mmesi Balkan antantının mahiyetine yeni bir kuvvet verdiği kadar, emil topraklar» tabiri de bazı dhtilâfların dostane halline imkân bırakmıyacak seri telâkkilere yer vermemek için kullanılmış gibi görünüyor. Komşu devletlerle karşılıklı anlaş” ma ve sulhperverane İşbirliği ruhu dahilinde dostane münasebetler ida- mesini derpiş eden dördüncü madde, | Bulgaristanla anlaşma yolunun açıl dığını teyid ediyor. Resmi tebliğin mühim bir maddesi İ de Balkan devletleri arasında iktisadi münasebetlerin arttırılmasını derpiş eden kısımdır. İçinde bulunduğumuz ahval, mukadderatı biribirine bağlı komşu devletler arasında daha sıkı alış veriş münasebetlerinin tesisini emrediyor. Balkanlı müttefiklerin il tisadi, ticari bahislerde her şeyden ey. vel biribirlerinin ihtiyaçlarını tereih | etmeleri kadar tabii bir şey tasavvur | olunamaz. Zira öyle bir devirdeyiz ki, 5 siyasi ve askeri bağların temelini ik . tisadi zaruretler teşkil ediyor. Balkan, devletleri, böyle bir zamanda, mütte- flklerinin ihtiyacı olan şeyleri herkeş- ten evvel onlara temin edeceklerdir, Tebliğ, nihayet, Balkan paktının yedi sene daha uzatıldığını bildiriyor. Hülâsa, Belgrad içtima Balkan an- tantının varlığını, Kuvvetini, devamı» nı, ve bilhassa her türlü harici tesir lere karşı tam istiklâlini isbat etmiş, Balkan devletlerinin bu karışık za- manda daha sıkı bir surette birleşme. lerine ve işbirliği temin etmelerine fırsat vermiş ve bundan başka, bu bir- liğin istikbalde daha esaslı bir şekil alabilmesi için Bulgaristanla anlaşma imkânlarına çok kıymet vermiştir. Bütün bunlar sulh tarafdarlarını an» cak memnun edebilir. Belgrad top- lantisınm vardığı bu neticeleri ve bunda Türkiye siyasetinin oynadığı mesud. rolü beğenmiyenler olursa bunların behemehal fesad fikri beş lediklerine inanmak lâzımdır. Necmeddin Sadak Fe'âketzedelere yardım Kızılay umumi merkezine yatırılan para yekünu 3,5 milyon lirayı geçti Ankara 4 — 2 gübat 940 günü akya mina kadar Kızılay umumi merkezine yatırılan zelzele ianesi listesi 46,811 W- ra 22 kuruş tutmuştur. Bu miktarın Ül vesile umumi yekün 3,584,754 lira 9 kuruşa baliğ olmuştur. Ankara 4 (A. A.) — Bugün aldığı. miz haberlere göre felâketzedelere yardına | laci Sinopta yapılan para teberrünt 13 bin lirayı bulmuş ve 149 bi nun birinci devresinde Fenerliler Me- lih vasıtasile birinci ve ikinci golleri- ni yaptılar. Bu arada Kasımpaşalılar da bir gol kaydettiler. Bundan sonra hızlanan Fenerliler sırasile Rebii, Me- lih, küçük Fikret, Basri vasıtasile Üst- üste 4 gol yaptılar ve devre 6.1 bitti. İkinci devre çok sert oldu. Hakem Kasımpaşadan iki oyuncu çıkardı. Penerliler bu devrede de Melih vasıtar sile iki gol daha kaydederek sayı ade dini sekize çıkardılar. Buna Kasım paşalılar bir gol atmak suretile mu- kabele ettiler ve maç 8 - 2 Fenerin | galibiyetile neticelendi. | İstanbulspor - Süleymaniye a m stadında günün ilk maçı por İle Süleymaniye arasın» da yapıldı. Birinci devre İstanbulspo- run üstünlüğü ile geçti. Pahri ve O had vasıtasile iki gol yapan İstanbul sporlular devreyi gelib bitirdiler. İkinci devrede Süleymaniyeliler hâ- kim oynadıysa da ancak bir sayı çe karabildiler,. Maç 2-1 İstanbulsporun galibiyetile neticelendi. Beykoz, Hilâli 8-1 yendi; Topkapı - Vefa maçını hakem tatil etti Fener stadında ilk müsabaka Beykoz » Ankara vapurile ikinci bir parti olarak Orduya 388 çuvalda 34,B18 kilo Me 32 teneke kavurma göderilmiştir. vermiyor ve sertlik alabildiğine m HAMİ aramada, yapılmıştır. Hilkere Ab- «diyordu, Bu sırada Hakkı ile Adnan | arasında kısa süren bir çekişme bile 1 Her iki tarafın çalışması daha ala saha ortasında geçiyordu. 44 üncü dakikada sağdan yapılan bir hücumda Balâhaddin körner çiz- gisi üzerinde topu Cemile geçirdi. Ce» İnil de güzel bir vuruşla takımına ilk golü kazandırdı. Devre de bu suretle 1-0 Galatasaray lehine bitti. İkinel devre baştan nihayete kadar Galatasarayın üstün oyunu ile geçti. 2 nci dakikada Salâhaddinin sürükle- diği top ortaya geldi. Kafadan kefa- ya dolaştı ve nihayet Cemilin bir kafasile ikinci defa olarak Beşiktaş Ağlarına takıldı. Galatasaray hücumları artık birbi- rini takib ediyor, oyun tamamile Be- fiktaş nısf sahasında oynanıyordu. Galatasaray hücumları daha fazla sağdan oluyordu. Yeni bir hücumda top anl olarak Sarafim'e geçti. Falso- lu bir şüt Galatasaraya üçüncü golü Yazandırdı, Bu üçüncü sayının Beşiktaş- hların maneviyetderini “kırdığı belli oluyordu. Gelataşaraylılar rahat o7- namağa başladılar, Devrenin sonlari. a doğru Salâhaddin firikikten dör. düncü Galatasaray golünü de yaptı ve müsabaka da 4-0 la lig lideri Es fiktaşın mağlübiyetile nihayetlendi. Fenerbahçe - Kasımpaşa "Taksim stadında ikinci karşılaşma Fenerbahçe ile Kasımpaşa arasında met Âdemin idaresindeki oyunun birinci devresi 6 - 0 Beykoz lehine neticelen- miştir. İkinci devrede Beykozun yaptığı iki gole Hilâlliler bir golle mukabele et- Mmişler ve maç ta 8 - | Beykozun galibi- yetile neticelenmiştir. Topkapı - Vefa Son oyun Topkapı ile Vefa arasında ol muştur. Birinci devre | - 0 Vefa lehine , Bu devrede Topkapı çok hâkim oynamış ve bir çok fırsatlar ka- gıtmaştar, İkinci devrenin 27 we dakikasında etmiştir. İkinci küme maçları Dün Şeref stadında ikinei küme maçla rna değim , ix maçı gişli - olmuş Üçüncü maçta - Davud takımları 3-2 berabere ir Son müsabakayı in Karagümrük ile takımları yapmışlar ve Anadolu 1-0 maçı kazanmıştır. Kır koşusu Istanbul oağlelizm ajanlığı tarafından tertib edilen kir koşularına dün Topkapı baricinde devam edilmiştir. 7500 metrelik büyükler müsabakasında o Fenerbahçeden Riza Maksud 243.7 dekikada birinel, Bo- Artin ikinet, Galatasaraydan Oş- Gene Ayancık iskelesinden Orduya sy» Yazan; SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM MEŞRUTİYETTE SARAY ve BABIÂLI — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur. Tetrika No, 148 Kâmil paşa nazırları istifa tehdidi ile korkutmak Istiyor Reşid bey Arif Hikmet paşa ve No- radonkiyan efendi ile Nazım paşanın kabineden çıkarılması şartile bu rk cayı kabule muvafakat etti, Ancak bu üç zatın kabineden ihra- c Kâmil paşanın istifasile ve bu İsti- fa üzerine sultan Reşadın kabine teş- | kilini tekrar Kâmil paşaya tevdi ey- Myeceğinin o anlaşılmasile mümkün olabilirdi, Kâmil paşa kendi mensuplarından olan ikinci mabeyinci Reşid bey va» stasile keyfiyeti padişahtan istim- zaç citi. Sultan Reşad hemen muvâ- fakat cevabını verdi. Kâmil paşa Hariciye Nezaretini Londra elçisi Tevfik paşaya vermek fikrinde idi; kendisinden sorarak ri- zasıni aldı. Harbiye Nezaretine de er- duca hakkında hüsnü naşar beslenen Edirne müdafii Şükrü paşayı getir mek istiyordu. Fakat Şükrü paşanın Edirnede mahsur bulunması buna mani olacağından, bu Nezaretle Ad- liye Nezaretini diğer münasip zevata tevcih ettirecekti. Kâmil paşa istiter namesini hazırladı. Ancak bu İstifanamenin garip bir mazhariyeti oldu | Kâmli paşa bunu Vükelâ Meclisin- de okuttu ve: - İstifamın kabulünden sonra Sa- daretin tekrâr uhdeme tevcih buyu- rulacağını Zati şahane İrade buyur- muşlardır! Bözlerini de ilâve etti, İstifa için zar Turi bir sebep göremiyen Vükelâ, isti- faramenin böyle okunmasını da, Sad- Tazamın bu sözlerini de pek garip bul dular, Kâmil paşanın istiladan evvel padişahtan tekrar Kabineyi teşkl ey- lemeğe memur edileceğine dair sös almış bulunması, şimdiki Kabinesin- çde bir tasfiye yapmak arzusunda ol duğuna pek açık olarak delâlet edi. yordu. Kimler atılacaktı? Mecliste pek soğuk bir hava esmiş gibi herkes hayretten donakalmıştıl Kâmll paşa salondan çıkınca, Na- zım paşa: — Bu, bir desiseden başkâ bir şey değildir. Sadrazamın mâksadı beni Kabineden atmaktır! Dedi, Vükelâ o gün Kâmil paşanın saraya gidip istllanameyi padişaha takdim edeceğine intizar ediyorlardı, Halbuki paşa ne o gün, ne ertesi ve daha ertesi günlerde böyle bir hare- kette bulunmadı! Vükelâ da anladılar ki istiftaname- nin yazılıp okunması kendilerini kor. kutmak için Kâmil paşanın bir terti- binden ibaret imiş! Esasen Kâmil pa- şa bunu Reşid beye itiraf dahi ekti; Reşid bey istifanamenin Mecliste okunması sebebini sorunca, Kâml paşa: — Nazım paşa korksun diye okut. tum! Cevabını verdi, Kâmll paşa Kabinesinde tastiye yapmaktan vazgeçmiş mi idi? Paşa» nın bu siyasi biğfte takip ettiği maksad ne İdi? Bunu arıyan soran olmadı. ma vapurla 288 çuvalda 28 bin kilo mar sevkedilmiştir. Ardeşen ilkokulu talebelerinden aklı- ğamız bir telgrafta da felâketzedeler için aralarında toplamış oldukları 15 lizeyi Ankara kızılay umumi merkezine gön- dermiş oldukları bildirilmektedir. İzmirin teberrünt dün akşam 138,467 Mirayı bulmuştu. n Niksar halkının teşekkürü Tokat 4 (A. A.) — Jandarma kw mandanı korgeneral Cemil Toydemir ile dolayı hükümet ve kızılaya karşı dur dukları şükran hislerinin iblâğına tavas- sut etmesini ji umur kumanda» nından rica eylemişlerdir. N hırs beslediği hakkında evvelce bazı sözler duymuş olan Abdullah bey, şim. di babasının bu kararını işitince ve bunun sebep ve saikini de sorup anla» Lig maçları puan cedveli LABMAYIA razam olmak İstiyor. Padişahın da Sa Mı— isa if | dareti ona vadetmiş olduğu hak MA AMM MR | kında bir şayin kulağıma çalındı. 5 2231 Katiyen fstifa etmeyiniz! z yaz 'Tavsiyesinde bulunmuştu. Kâmil 5 03831 paşa da (kendisini istifaya sew 5 Yı 43 18 | kedenin Reşid bey olduğunu düşüne 1 | ge e e Bugünlerde bir de şu entrika dö nüyordu Abdülhamidin Selânikten İstanbu» la getirilişi, Kâmll paşanın Sadaretş tayininden beş gün sonra vaki olmuşi Vu. İttihadenlar Kâmil paşa e Sultan Reşadın arasını açmâk için bu tesir düften istifade etmek istediler. Kâmil paşanın Abdülhamidi tekray tahta, geçirmek niyetinde olduğu şü yiasını ortaya attılar. Bu şayin Sultan Reşadın kulağına gölürüldü; vehmini tahrik etti. Böy- le bir ihtimal karşısında o da kendisi için Abdülhamidin siyasetini takip et- mekten, Kabine âzası arasında İstir kab hislerile nifak sokmaktan başka yol olmadığını takdir etti, Bu onun idare edemiyeceği kadar çapraşık bir iş değildi! Kabine âzası arasında Sadarele namzed olabilecek ancak iki zat var. dı: Nazım paşa ile Reşid bey. Sultan Reşad asker kumandanı Na zım pâşayı böyle ince (1) siyaset iş- lerine karıştırmağı tehlikeli görüyor, Kâmil paşanın karşısına Sadaret namzedi olarak Reşld beyi çikarmağı ve bunun için de Reşid beyle müna- sebetini sıklaştırmağı muvafık bulu. yordu. Bu düşünce İle; Hünkâr, Reşid beyin Kendisini pek az ziyaret ettiğinden Kâmil paşaya şikâyet etmiş, o da bundan Reşid be- ye bahseylemişti. Reşid bey bir gün padişaha tazimalını arzeylemek Üze- Te saraya gitmiş, huzura girince bü- yük Htlfatlara mazhar olmuştu; bu Mtifatlar ailesinin Haremi hümayuna davet edilmesi derecesine kadar var- dırılmıştı. Sultan Reşad, Reşid beye Htifatları arasına: — Bize vezaret tevcih eyiemek iste- dim. Usulen arzını Kâmli paşaya söy- lemiştim; Kâmil paşa şimdi bunun sr rası olmadığı, sulhten sonra düşünü- lebileceği, cevabını verdi; terviç etme ği ârzu etmediğini anladığım için 1 rar edemedim. Sözlerini katınağı da ihmal etme mişti! Reşid bey, Kâmil paşanın düşünce- sl muvafık olduğunu beyan edince, Sultan Reşad muhatabını kendine bir kat daha bendeylemek üzere zamirini açmağı muvafık bulmuş ve: — Sizin bana karşı sadakatinize son derece eminim. Kâmil paşa hak- kında söyledikleriniz de ahlâkan dü- rüstlüğünüzün delilidir. Ancak Kâ- mil paşanın makam ve şahsıma karşı düşüncelerinde maküs noktalar his- sediliyor, Öyle haber alıyorum ki KA- mil paşa, biraderin saltanata İadesi ârzusunda bulunuyormuş! Hattâ Yusuf İzzeddin”efendi geçen de bana bunu teyid etmişti. Demişti. Reşid bey böyle bir şeyin aslü esası olmadığını, Kâmli paşanın Zatı şahaneye karşı sadakat ve ubur diyetten başka bir his ve niyet besle- mediğin! temin eylemişti. Bu teminatın kıymeti ne olursa ol sun, padişahça maksad elde edilmiş- &. Bu mülâkattan sonra Sultan Re- şadın Sadareti Reşid beye tevcih eyle» meği vadettiği hariçte şayi olmuştu. Reşid bey bilmiyerek Kâmil paşaya Badaretten istifa eylemeği teklif eb mekle, Abdullah bey de duyduğunu söylemekle Kâmil paşayı kuşkulan» dırmışlardı. Kâmil paşa, Reşid beye karşı besle- mieğe başladığı hissl izhar eylemekten kendini alamamıştı. Bir gün sulhtan sonra devletin idaresini tanzim yo- lunda mütaldalar beyan ederken: — Ben artık ihtiyarladım. Hasta» yım, Yüklendiğim mesuliyete uzun müddet tahammll edemiyeceğim. Harp bitip sulh oluncıya kadar mev- klimi terketmek istemiyorum. Bu da altı ay kadar daha sürer yannede rim. Sonra işten çeklleceğim. Benden sonra Sadaret sizin hakkınızdır. Ben bu makama sizden lâyıkını göremiyo- rum. Diye Utifat tarzında sabır ve inti. sar tavsiye eylemişti! (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: