17 Mart 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

17 Mart 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAMDAN AKŞAMA Su ve balık İstanbulun su meselesini halletmek Üzere, alâkadar simular, Vali dokter Lütfi Kırdara izahat vermişler. Masa başında ve plân önünde resimlerini gördüm. Her halde bu iş böylece neticeye va- racak değildir. Su bahsinin ne sü- rüncemeli iş olduğu malüm., Su İstanbul şehri ki, muhtelif ya- rımadalardan mürekkep; üstelik bir de abü havasile meşhur; fakat su ve mahsulleri en başarılmamış davalar rının başmda bulunuyor: İçilecek su öyle; kullanma suyu öyle; balık, kezâ öyle. Tabiatın bize en bel verdiği nimet- leri bu derece teşkilâtlandıramamış ölmamız yürekler acısıdır. Dedelerinin nişanlarını satanlar Çarşıiçini gezdim: Nişanlar, nişanlar... Osmanlı, Me- cidi, Şefkat; Murassa, Birinci, ilh.. Hattâ ecnebi devletlerin şü veya bu şahsiyete hediye ettiği madalyalar, nişanlar da, pazara çıkarılmış. Kaç pırlantası, yakutu, ne miktar da altını, gümüşü varsa, ona göre miskala vurularak, kuyumcuya devre. dilmiş. Dedesinin yadigârını üç beş lira karşılığında ve sırf maddi kıymeti mukabilinde «okutmak» en hafif ta- biriyle hissizlik. Aile hatıralarına karşı Jâkayıdlık şampiyonları aransa muhakkak ki İstanbul şehrinde bulunur, Baştan savma iş Evlere ve müesseselere küçük bro- şürler dağıtılıyor. İsmi: «Passif korun- ma esasları, — Binalarda hava ta- arruzlarından korunmak için yapıla” cak teşkiller ve tertipler.» Halka kanuni mecburiyetler yük- leten bu rehber o kadar fenn basık mıştır ki, biribirine bulaşmış, Silin miş, sahifenin arkasına çıkmış yazi- larını pertavsızla dahi okumak kabil olamıyor. » Niçin bu derece baştan savma İş ? Diğer taraftan da saçma sapan Devlet neşriyatını papyekuşeye ba- sanlar oluyor. (Vâ - Nü) Standardizasyon Tiftik a pa tipleri tesbit edildi Ticaret Vekâleti standardizasyon müdü- rü B. Faruk, dün sabah şehrimize gelmiş ve alâkadarlarla temaslarına başlamıştır. Standardizasyon müdürünün iştirakile dün Öğleden evvel mıntaka ticaret müdürlü- dünde yapılan ilk toplantıda 1 nisanda tatbikata geçilecek olan tiftik ve yapağı ihraç nizamnamesinin hükümleri üzerinde durulmuş, kati tipler seçilmiştir. Bu tip- ler, bugünkü gazetelerle neşir ve ilân edileceklerdir. Dünkü toplantıda hazırlık« lara devamı edilmek üzere yüpağı tip ko- imitesine B. Nihad, tüccardan B. Mustafa Faik ile B. Celi, tiftik komitesine B. Foku, B. Maliki ile Kasapyan seçilmişlerdir. Dün mınlaka ticaret müdürlüğündeki n manda tlçarel mü- şeri B, Mahmud, Standardizasyon müdür muavini B. Tur- han Celil, Merinos fabrikası müdürü B. Nihad da hazır bulunmuşlardır. Bund: başka, dün öğleden sonra Ömer Abid Ha- mındaki taşkilâtlarıdırma o müdürlüğünde de bir toplar yan içtima: Mhalât girkesleri müdür ve komiteleri iştirak etmiştir. Toplantıda, yas | Heyeti Vekileden çıkacağı haber en şirketlerin birlik şekline Jfrağı ilç bu birliklerin Milâno ve Peğtede açılacak #ergilere iştiraki, mevzuu etrafında ko- Muşulmuştur. Sergiler, hisanda açılacaktır. Tgilere iştiraklerimiz resmen kararlaştı- Tılmıştır. Etibank İstanbul için kömür depo edecek Sömikok ve Karabük kok kömürlerinin bir talimatname hazırla» #name, yakında banka- Min bir mümessili ile şehrimize gönderile- Gektir. Banka kömür satışını hazirandan ibaren yapmağa başlıyacaktır. Banka şehrin kömür ihtiyacını nazarı © alarak gelecek sene İçin yaz mev- #iminde 78 bin ton kok kömürü depo ede- Çektir. Bu suretle şehrin kışlık kömürü, #rkenden temin edilecek ve bir buhrana €ydan verilmiyecektir. Gazoz şişesile cerh irin open bir kuhvede oturmakta olan aş m eme ip iki arkadaş ra, gazoz şişesile n eya başinda yaralamıştır, Polis, yaralı- #davi altına aldırmış, Muradı yakslıya— mahkemeye vermiştir, Belediyede salâhiyettar bir apıltrtıştır. Sasi 16 da baş- | ŞEHİR HABERLERİ Kırkçeşme suları meselesi Sular idaresi, Kırkçeşme sularını sahiplerinden satın alarak Terkos sularına katmağı daha muvafık görüyor | i İstanbul mebusları dün do belediye sular idaresinde toplanmışlar, İstanbul vakıf su- ları etrafında belediye Sular idaresi mü- dürü B, Ziyanın verdiği izahatı dinlemiş- lerdir. Bu toplantıda vali ve belediye reisi B, Lütfi Kırdar da bulunmuştur. Belediye sular idaresi, Kırkçeşme suyu- nun şehre akıtılmasını kestikten sonra bu suyun ıslahı için tedkikat yapmış, neticede yapılacak ıslahatın beyhude olduğu neti- cesne varmıştı. Dün mebuslara verilen izahat, bu tedkikatın neticelerine taallük ediyordu. Bular müdürü B Ziyanın dün möbusla- ra verdiği izahata göre dört milyon lira sarfediimek üzere Kırkçeşme sularını 15- Jah etmek mümkündür. Şimdi bendierden çeğmelere gelen Kırkçeşme suyu, mecrala- rın bozuk olmasından dolayı yolda yüzde yetmiş derecesinde ziyaa uğramaktadır. Sular dört milyon lira sarfile islah edi- ip de mecralar yeniden Inşa edilirse za- yini mikdarı yüzde otura inebilecektir. Bu takdirde halka Kirkçeşme suyunun metre mikâbini 155 kuruştan satmak lüzımdır. Demir ihtiyacı Karabük fabrikasının ima- lâtı bütün ihtiyaçlarımızı temin edecek İthalât imitet şirketleri içinde ik önce mal sipariş eden demir grupları şirketi- dir. Şirketin Amerikaya verdiği altı bin ton raddesindeki demir sfparişinin yola çıkarılması hakkında haber beklenmekte- dir. Şirket, bundan başka Italyaya on beş bin ton demir sipariş edecektir. Maama- fih, bu siparişler memleketimize gelinci- ye kadar Karabük demir ve çelik fabrika- larının bütün memleket ihtiyaçlarını kar- şılayacak derecede İstihsulât randımanı arttırdığı anlaşılmaktadır. Şimdiki halde fabrika, nisan ayı içinde İstanbul sanayi- eilerinin ihtiyacını karşdayacak mamül demiri piyasaya verebilecektir. Mayıs ayi içinde de Karabük demir ve çelik fabrika- larının bütün Türkiye ihtiyacını karşıla yacağı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan bir | kısmına. Pire'de vaziyed edilen Amerikan | Exebitor vapurundaki demirlerin, hususi bir şirkete ald olduğu, resmi demir ithalâğ birliği Ne hiç bir alâkası bulunmadığı ha- ber veriimiğtir. Gıda nümuneleri zat tatmin edici izahat veriyor Belediyece bozukluğundan şüphe edilen yiyecek ve içeçek maddelerinden alınan nümünelerin tahlili üzerine alınan netice- ler, bir kisım vatandaşlar arasında, bu maddelerden böyük bir kısmının bozuk veya mAğşuş olduğu zohabını uyandırmış» tır, Belediyede pek salâhiyettar bit vat bu tahlil neticeleri hakkında kendisile görü. #en bir muharririmize demiştir ki: «Belediyece alına nümunelerin tahil neticesinde âlınan neticeleri, İstanbulda satılan bütün yiyecek ve içeceklere teşmil etimek yani bu maddelerden büyük bir kış- munın bozuk olduğunu sanmak tamamile yanlış ve hakikate muhalifüir. Çünkü biz, kimyahaneye tahlil için gönderdiğimiz nü“ muneleri, lâaletlayin almıyoruz. Bosuk olduklarına hemen hemen kani bülundu- gumuz maddelerden nümüncler alarak kimyahaneye gönderiyoruz. Bunu da bü kanaatimizi fenni bir surette tevsik etmek ve hilekâr esnafı cezalandırmak için yapı» yoruz. Yoksa yukurlda işaret çtüğim gibi, bu nümuneler iâalettayin alınmış değildir, Bu itibarla bu tahlillerin neticesi İstan- bulds satılan yiyecek ve içecek maddeleri. nin bozukluğuna delilet etmez. Yanlış tefsirlere meydan vermemek için bu nok- tanın tavzihini riea ederim... Muhtelif yerlere dikilecek ağaçlar Şehrin muhtelii yerlerine © dikilecek ağaçlar hazırlanmış ve Kazalara dağıtl- muştır. Bunlardan 1000 çam, 290 dişbudak Barıyere, 500 çam Üsküdara, 100 çam, 80 sedir Kadıköyüne, 50 çam, 50 mazı, 200 servi Eyübe, 50 servi Beşiktaşa, 100 çam Beyoğluna, 1200 çam, 109 sedir Adalara gönderilmiştir. Bunlar, hemen dikilecektir. Gülizarın evine giren hırsız Tophanede oturan OGülizar | İsminde Mir kadının evine İsmail adında biri gire- rek bir mikdar para ve mücevherat aşırıp kaçmış, bilâhare Beyoğlu emniyet âmirlıği | tarafindan yakalanarak adliyeye verilmiş ve tevkif olunmuştur. Hamamda cerh Tophanede bir kahvede yatıp kalkmakta olan Ahmed isminde biri; dün polise müra- caat ederek, gece yıkanmak üzere o civa da bir hamama gittiğini, hamamda yıkan- makta iken, Muzaffer isminde biri tarafın. dan çakı ile yüzünden yaralandığını iddia etmiştir. Poliz bu garip iddia üzerine hüdi- senin mahiyetini âydınlatmak Üzere Mu- zaferi yakalamış, Ahmedi de tedavi altına aldırmıştır, Halbuki terkos suyunun metre mikâbından 15 kuruş alınıyor. Belediye bu dört milyon lirayı kırk sene- de itla elmek suretile bir yerden istikraz edebilecektir. Fakat bu dört milyon lira belediye tarafından defaten tahsis edilir ve hiç bir fatz verilmezse o zaman halkın Kırkçeşme suyu için metre mikâbı başı- na yalnız beş kuruş vermesi mümkün ola- caktır. Halbuki belediye Kırkçeşme suyu yerine terkos suyu mikdarını çoğultmak için âekiz milyon lira sarfederse Terkos gö- Yünden Kâğıdhane terşih havuzuna ka- dar yeni bir kanal vücuda getirecek ve bu suretle şimdi günde akan 6) bin metre mikâbı su yerine 160 bin metre mikâbı sü temin esmek mümkün olacaktır. Kırkçeşme sularını şehre akıtmıyarak yapılacak bir mecra ile Kâğıdhanedeki terşih havuzlarına akıtmak ve burada su- yu tasfiye ettiklen sonra terkos suylle ka- rıştırarak şehre isale etmek de mümkün- dür. Böyle bir tesisat yapılırsa günde 4 bin metre mikbi zu kaybolacaktır. Maama- Karilerimizin mektupları Devlet Demiryolların- dan bir rica Kadıköy cihetinde erkek lsesi ola- rak yalnız Haydarpaşa lisesi var. Bu mektebe Anadolu sahillerinden, tâ Pendikteü ilibaren talebe geliyor. Dev- let Demiryolları talebeye paso veri- yor. Fakal maazallah kazara kayi den olursa yenisi katiyen verilmeme! tedir. Böyleleri ya mektebi terke, ya- hud da tarife mucibince tam bilet al- mağa mocbur kalıyorlar. Bunuda berkes yapamadığından haçar Vazi- yetâe kalıyor. : Bu gibi kazalar yuhurunda ikinel pasonun verilmesine müsaade etmeli- dir, Fakir bir veli Vilâyet ve Belediye bütçesi 11 küsur milyon lira Daimi encümene tevdi edilen 940 vilâyet ve Belediye bütçesi Il küsür milyon Jira olarak tesbit edilmiştir. Geçen seneki büt- çe yekünu 12 küsür milyon lira idi. Mez- baha ve gümrük varidatının azalmaslle Belediye, varidatından, bir milyon bra kaybettiğinden geçen seneki bütçeden da- ha az bir mikdarda bütçeyi tevzin etmeğe mecbur olmuştur. Maamafih, bakaya tah» #iline verilecek ehemmiyetle bu noksanm kısmen olsun telâfisi mümkün olacaktır. Bütşe nisan başında umumi meclise veri- lecektir, Ege ve Marmarada fırtına Ege ve Marmara denizlerinde yeniden Genüp fırtınası başlamışım da seferler de- vam etmektedir. Karadenizde hara vazi- yeti normaldir. Dün sabahtan akşama ka- dar yağmur yağmıştır. 1940 #ih belediye sular idaresi, Kırkçeşme sula- rının işlahında büyük bir fayda tasavvur etmemektedir. Sular idaresi, — Kırkçeşme sulari eşhas elinde olduğu için — bunları sahiplerinden satın almaği ve terkosa karıştırarak şehre akıtmağı daha doğru görüyor. Bu da yüz elli bin iira bir masraf ihtiyarile kabil ola- caklır, Fakat bu 150 bin ilranın su sahip- lerine peşin para verilmiyerek bunlara — ha- mamcılara olduğu gibi — tensilâtlı bir ta- rife İlç su vermek mümkündür. Sular ida- resi, Kırkçeşme suyunun en müsald şekli hallini bunda görmektedir. Maamafih ister Kırkçeşme sularından istifade edilsin, ister edilmesin belediye tarihi bir eser olan bendleri muhafaza et- mek fikrindedir. Diğer taraftan Bakırköyünde açılması kararlaştırılan > arteziyen o kuyularile de | günde 30 bin metre mikâbı su temin edile- cektir ki Bakırköyünde arteziyen kuyuları açmak ve diğer tesisat vücuda getirmek üzere 100 bin lira sarfetmek lâzimgele- cektir. Şehrin tenviri 1190 elektrik lâmbası şehrin muhtelif yerlerine konulacak Evvelce şehrin muhtelif yerlerine konan bin beş yüz ikmbadan başka yeniden bin yüz doksan limba daha konması karar- laştırılmış ve bu hususta elektrik idaresine hazırlanması için tebilgat yapılmıştır. Be- lediye yeni elektrik Iâmbalarını kazalara | göre şu suretle taksim etmiştir: Bakırkö- yüne 220, Fatihe 142, Eyübe 110, Rminö- nüne 78, Beyoğluna 134, Beşiktaşa 16, Sa- riyere 60, Üsküdara 128, Adalara 24, Bey- kom 80, Kadıköyüne 160. Bu lâmbalar yerlerine Kondüktas sonra şehrin hilen mühtelif yerlerinde yanan petrol lâmbaları kaldırılacaktır. Peteol e yanan Jâmbaların bulundukları yerler ve &detleri: Beykozda 247, Surıyerde 234, Üs- küdarda 243, Beşiktaşta 28. Bundan başka Adalarda da 51 lüks lâmba vardır. Dünkü ihracat Dün yeniden Almanyaya tütün, Roman- yaya da portakal ihraç edilmiştir. Zehirli boza Boza içen iki çocukta "zehirlenme alâimi görüldü Karagümrükte Kabakzade sokağında otu ran Hasan isminde biri, dün sokakta geç- mekte olan bir bozacıyı çağırarak bir bar- dak bora ulmış ve bu bardağı dokuz ya- Şındaki oğlu Ömerle, altı yaşındaki kın Hayriyeye içirmiştir. Fakat bu bozayı içen iki yavru az sonra feci ıztıraplar İçinde kıv- ranmağa başlamışlar ve zehirlenme alime- ti göstermişlerdir. Bunu gören babaları, derhal zabıtayı haberdar etmiş, iki çocuk da bir otomobille Etfal hastanesine nakle- dilmiştir. Şimdi zabıta, bu 26hirli bozayı sa- tan meçhul bozacının hüviyetini tesbite uğ- raşmaktadır. tavla şampiyonluğu müsabakaları başladı Dün başlıyan tavla müsabakalarından bir görünüş 1040 senesi İstanbul tavla şampiyonluğu- na dün anat 15 de Çarşıkapıdaki «Tür kistan yuvamı. çayhanesinde başlanmıştır. Çocuk Esirgeme Kurumu menfaatine Emin- önü kaza şubesi tarafından tertip odilen bu şampiyonluğu dün 16 çift iştirak et- miştir. Müsabakalar mütcaddid hakemler ida- resinde cereyan ölmektedir. Dün tavla şampiyonluğuna iştirak edenlerin ekserisi. ni gençler teşkil ediyordu. İlk olarak sekiz çift bir sıra Üzerinde, karşılıklı tavlalarn başına geçtiler. Zarlar en başta oturan, fa- Kat oyun oynamıyan bir çift tarafından sırasile atılıyor, müsabikler, kendi sırala- rındaki zar atıcının yüksök sesle söylediği zarlara göre pullarını ilerletiyorlardı. Her oyuncu. bu sarları kendi bilgisine göre 0y- | | İ madığı için hiç bir oyun biribirine benze- miyordu. Ve neticeler de bambaşka oldu. Meselâ ilik partide yaman bir tavlacı oldu- Bu anlaşılan Devlet limanları kontrolörü B. Kâşif Keskin söylenen zarlarla rakibine Wi mars bir oyunla galip geldiği halde, ayni sirada oturanlardan çoğu mağlp ol- muştu. Bu hadise tavlanın talihden ziyade bir akıl oyunu olduğunu isbat etti. Müsabakalar her gün snat üçte başlamak üzere $ nisan pazartesi gününe kadar de- vam edecek, mütemadi tasfiyelerden kur- tulan şampiyon İlân edilecektir. Müzaba- kalara 25 kuruş kayıd Üeretile girilmekte- dir. Müsabakalar alâka uyandırdığın. düm diğer günler için kayıdlar yapılmıştır. Tanmmış tavlacıların bundan sonraki oyunlara gelecekleri tahmin edilmektedir. İSTANBUL HAYATI Top attırırlar amma.. Boğaziçi vapurunun alt salonunda kahkahalar atarak yüksek sesle ko- nuşuyorlardı. Kır saçlı, elindeki gazeteyi döndü: — Haydi bakalım; gene neşeniz yerine geldi. Muharebe olur da ka- dinlar askere alınırsa ne yaparız, di- ye düşünüyordunuz. İşte, sulh ümid- leri parlamağa başladı. Genç bayanlardan biri: — A, dedi, Muharebeden hiç kork- mam, Maazallah, öyle bir tehlike ol sa bemen şoförlük öğrenirim, asker- likte otomobil sürerim. Yanındaki Okülüh şapkalı bayan dudak büktü; — Benim hiç umurumda bile de- gil, Kırk beş yaşından yukarı erkek- ler bile askere alınmıyor. Genç bayanlar hep bir ağızdan gü- lüşerek ona döndüler: —Aa, siz kırk beş yaşında mısı- nız? Hani, geçen gün bir yerde konu- Şurken, otuz dördüme yeni girdim, demiştiniz ya?!. Kırdığı potun şaşkınlığile benzi sararan kadıncağız kekeliyerek mınk dandız — Şey, canım... Siz ona bakmayı- şişman bayan gülerek katlayıp ötekilere İ mız. Benimi asıl yaşım otuz dörttür. Ve lâkin, benden evvel bir hemşirem | ölmüş de, babam onun nüfus tezkeresi- ni bana mı geçirmiş, ne olmuş, bir karışıklık olmuş işte... Onun için, nü- fus kâğıdımda yaşım büyük yazılıdır. Köşede yatar gibi bacaklarını uza- tan bayan: — Harp tehlikesinde ben rahatım, dedi. Bacaklarımda filibit var. Beni kimse askere almas. Ötekiler itiraz ettiler: — Filibit milibit para etmez iki gö- züm. Cephe gerisinde oturup ye mek de mi pişiremezsin?.. Ondüleli saçlarını düzelterek te. lâşla başını uzattı: — Aman, Allah göstermesin o gün. leri, Yirmi dokuz yaşımdan sonra ye mek pişirmesini mi öğreneceğim? Maazallah, o yağ kokularının içinde nasıl çalışırım ben?... Berideki kısa boylu, tostoparlak bayan müstehziyane güldü: — Siz hepiniz buz gibi asker olur- sunuz. İçinizde benden rahatı yok. Tam doksan altı kiloyum. Asker mas- ker olmam. Şişmanlığın faydasım anladınız ya şimdi?... Ötekiler kahkahalar atarak hay- kırdılar, — Olmaaaz. Askerlikte şişmanları topçu yaparlar. Sen mükemmel top- çu olursun, cephede cayır cayır top atarsın, Ve, o zamana kadar gazete okuma- ğa dahp lâkırdıya karışmıyan kır saçlı adama döndüler: — Öyle değil mi, bay dayı?.. Yenge hanım harpte mükemmel top atmaz mı? Adamcağız yavaşça başını çevirdi, gülümsiyerek mırıldandı; — Bayanlar top attırmasını çok iyi bilirler amma, harpte kendilerinin top atıp atamıyacaklarını bilemem. Zoraki tebessiimlerle o biribirlerine bakıştılar, askerlik münakaşası da bir daha açılmadı. Cemal Refik ö.resasuaseesn sas Izmir fuarı Şehrimiz sanayicileri fuara iştirake hazırlanıyorlar İzmir Belediye Relsi şehrimizde iken İs- tanbul Vali ve Belediye Retsi B. Lâlfi Kır- darın da iştirakile ticaret odasında yapı- lan içtimada İstanbul sanayici! n seneki İzmir enternasyonal Fuarı mikyasta iştirakleri esas itiba, Şehrimiz sanayi d müdürlüğünde müdür B. Hajük Belson ve milli sanayi birliği umumi kâ- ibi B. Halid Güleryüz Jantı yapılmıştır. Içti; sergiye iştirak o teahhüdüamelerini birer Imzalamışlardır. Verilen bir karara göre İstanbul sanaylinden küçük mücsse- seler, gruplar halinde Fuara iştirak edecek, her grup için ayrı ayrı paviyonlar yapıla caktır. Büyük firmalar, münferid paviyon- lar tesis edeceklerdir. Belediye zabıtası talimatnamesi Belediye zabıtası talimataamesini ted. Kik eden muhtelit encümen, talimatname. nin seyrüsefere aid kısı; ve tanvay'ara tealluk tedkik ve ikmal et, erbabı birer sanayi

Bu sayıdan diğer sayfalar: