2 Nisan 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

2 Nisan 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

POLİTİKA Abloka harbi Müttefiklerin son toplanan harp şürasında verilen kararların ameli ka- biliyed noktasından en mühimmi ablokanm şiddetlendirilmesine siddir. Hali hazırda Iki muharip tarafın da en müessir şilâhı denizaltı ve denizistü ve hava kuvvetleri fle birbirinin memleketine hariçten her türlü eşyanın girme- sini ve çıkmasını menetanektir. Şimdiye kadar bu sblokn harbi yalrız Şimal denizinde ve Atlas Okyanusunda tatbik eğiliyorün. Bundan sonra bitarafla- rın kusurları ve hattâ kararları da abloka fanliyetine sahne olacaktır. İngiliz hafif deniz kuvvetleri şimdiden Norveç ve Danimarka karasuların- da dolaşıyorlar. Bunlara karşı Almanlar ğa hafif deniz kuvvetleri sevketmiş- lerdir, Yine Almanyaya mücavir memleketler hariçten kendi ihtiyaçlarından fazla ham madde ve yiyecek celbedemiyeçeklerdir. İngiliz ve Fransız kontrol istasyonları Pitaraf memleketlere gidecek eşyanın zaruri ihtiyaçtan fazla olup olmadığını sıkı İedkik edecektir. Yani bundan sonra İsveç, Norveç, Da- nimarka, Hollanda, Belçika ve Balkân memleketlerine ve hatti bir derece İtalya ve Rusyaya hariçten alacakları eşya, münhasıran kendi ihtiyaçları için ölup olmadığına İngiliz kontrol memurlarının hasil edecekleri kanaate göre müsaade edilecektir. Bundan başka komşu bitaraf memleketlerin kendi istihsalâtmdan bulu- nan demir ve emsali maddelerin karâsuları yoluyla Almanyaya gitmesine mümanant edilecektir, Almanyaya mücavir bitaraf memleketlerin istihsalâtı Almanyaya gitmemesi için yüksek fiat ile İngiltere tarafından satın alına- caktır. Hülâsa Baltık denizi ve Karadeniz müstesna olarak diğer denizlerin | karasularından Almanyaya hariçten hiç bir şeyin gitmesine müsaade edilmi- yecektir. Ablokanm ne kadar teşdid edilebileceğini İngiltere (Bahriye Nazırı Churchill son mutkunda etraflı olarak izah etti. İngiliz Nazırı bitaraf memle- ketlerden bazılarının Almanyanın tehdidi ile kendisine harp malzemesi ver. | mekte olduklarını ve Hollandada bir İngiliz tayyaresinin düşürülmesi gibi İngilizlere dostane olmıyan tavır gösterildiğini ve lâkin bundan sonra küçük hükümetlerin bu şekildeki bitaraflığına İngilterenin müsaade eğemiyeceğini ve İngilterenin biran evvel harbi neticelenâirmek için herşeyi gözüne almış olduğunu söylemiştir. Harp bundan sonra bilâkaydil şart abloka şeklinde devam edecek ve bunun başlıca sahnesi bitaraf demektir, küçük memleketler olacak F.K. Liyon - Melba şekerleme fabrikası mü- dürlerinin muhakemesine devam edildi Müddeiumumti mahküm edilmelerini istedi. Maznunlar müdafaalarını yaptılar. Karar yarın Mili korunma kanununun meriyet | mevkiine girmesini mütcakip şeker fiat- lerine kiloda on kuruş zam yapılması Üzerine aylık istihlâklerinden fazla şeker depo etmek suretile milli korunma ka- nununa muhalif hareketten maznun Li- yon - Melba şekerleme ve karamelâ fab- rikası mesul müdürlezi Kostantin Melo- pulos ve Yorgi Amastidinin muhakeme- lerine dün asliye altıncı ceza mahkeme- Maznunların diklen sonra okunan iddianamede iki | maznunun aylık istihlâklerinden fazla şeker stok etmek suçile mahk rildikleri kaydedilerek | h milli korunma kanununun 32 ve 59 uncu maddelerine tevfikan cezalandınlmala- n isteniliyordu. Sultanahmed üçüncü sulh ceza hâ- | kimliği kararile evrak ve defterler üze- | rinde ehli vukuf sıfatile tetkikat yapan makye varidat tahakkuk memuru B. Ferid tarafından verilen raporda da | maznunların geçen sene ayni aylarda yaptıkları stoklara nisbetle bu sene da- ba fazla şeker stoku yaptıklarının tesbit edildiği rakamlarla bildiriliyordu. Raporun okunmasını müteakip maz- nunlardan Kostantin Melopulos sorguya çekildi ve şunları anlattı: — Bize isnad olunan suç varid değil- dir, İhtiyacımızdan fazla şeker stok et- miş, de Aldığımız şekerler sadece fabrikamızın ihtiyacı içindir. Fabrika için daima fazla şeker bulundururuz. Cürüm mevzuu olan bu şekerleri ahrken hiçbir fena fikrimiz yoktu. Fabrikada #tok olarak bulunan şekerler ancak 6c- melik ihtiyacımızın yüzde yirmisi nisbe: tindedir. Bizim imal ettiğimiz şekerli maddelerde kuru ve beyaz şeker kullan- mük mecburiyeti vardır. Bu yüzden, İşimize elverişli şeker bulduğumuz ihtiyacımızdan pi man daima aylık Gürle: alıp depo ederiz Geçen senenin ayni aylarında da böy- le ihtiyaçtan fazla şeker aldığımız v. idir. Biz bu şekerleri mhrken şeker Gi atlerine zam yapılacağını bilmiyorduk. İevsim dolayısile fazla şeker almış bu- yoruz. Bu mevsimde şekerli madde- r çok sarfedilir. Fabrikamızda yalnız #ekeri değil, şekerli maddeler imalinde ullandığımız diğer maddeleri de fazla alıp stok yaparız. iğer maznun Yergide: | »— Fabrikamızda iki yüz öşçi çalışır. Elimizdeki ral birdenbire tükenir anın ve içşilerin boş kalmamaları için ima stok şeker bulundururuz. Bu iye le mülsim bir sermaye bağlıyoruz. ker stokunda hiçbir fena kasdimiz yok- u, Dedi, Bundan sonra o müddelumumi Muavini iddianamesini okuyarak; aylik İiyaçlarısdan fazla şeker stok etmek- > suçlu Liyon - Melba çikolata ve y9- erleme fabrikası İimited şirketinin me Yl müdürleri Kostantin Melopulos ve Yergi Amssidi haklarında milli korun» tebliğ edilecek ma kanunu hükümlerine tevfikan yapı- lan duruşma sonunda bunların, » ko- runma kanununun neşri tarihinden itiba- ren ve buna takaddüm eden kısa gün- ler zarfında, bilhassa 4/2/940 tarilin- de külliyetli miktarda şeker satın aldık- ları, aylık ihtiyaçları yirmi, otuz ilâ kırk bin kilo arasında cereyan ederken ve senelik ihtiyaçlarının yüz altmış bin ki- lo olduğu kendilerinin ve müdefilerinin beyanları ve ehli vukuf raporile anlaşıl- makta iken mezkâr kanunun müteakip yüz iki bin kilo gibi aylık-ik- tenilen kalite her zaman için şeker satm alarak stok ettikleri, keza kendi- lerinin ve vekillerinin açık itiraf ve be- yanları ve ehli vukuf raporile sabit ol- duğunu söyledi ve: neşrini — Maznumlar her ne kadar müdafa- alarında, mevsim dolayısile fazla şeker almak zaruretinde kaldıklarını ve her zaman için kendilerine yarayacak kalite- de kuru ve beyaz şeker bulmak zolim- kün olmadığı cihetle elde edilen yüz iki bin kiloluk şekeri almak mecburiyetin- de kaldıklarını iddia etmişlerse de, İs tanbul gibi medeni bir muhitte, nakil vasıtaları bol ve Türk şeker fabrikalari- le ecnebi şeker fabrikaları arasındaki rabıtaları fazla olan bir memlekette is- tenilen kalitede her zamanı için veker bulamamak iddiası, iddia o makamınca varid görülmemektedir. Keza, 939 yılının ayni aylarında yine bu sebeple fazla miktarda şeker almak zaruretinde | kaldıklarını ileri sürerek, mahkeme kaleminde mevcut ithalât def” terini kendi muhasebecileri vasıtasile mahkeme huzurunda tetkik ettirmişlerne de, bu tetkikte yüz iki bin kiloya tekne bül eden ithalâta tesadüf edilememiştir. Bu iki noktayn istinat eden müdafaala” rnın reddile, hareketlerme temas eden milli korunma kanununun 32 ve 59 un- cu maddelerine görr tecziyelerini ve kendilerinin derhal tevfik edilmelerini talep ederim. « Dedi. Bunun üzerine maznun vekille- ri müdafaalarını yazılı slarak mahkeme- ye verdiler ve şifahen de müdafaalarm yaparak Liyon - Melba şirketinin son zas manlarda teşekkül ettiğini, hükümetien aldıkları ruhsatnameye göre fabrikanın randıman vermesi mümkün olsa, senede bir kiloya yakın şeker istihlâk gimek için ellerinde ruhsatname bulun- duğunu, şimdiki halde ancak senede dört yüz elli bin kilo kadar şeker istih- Hik ettiklerini, fazla alıp stok ettikleri piyasada sutmak için değil, ima- kullanmak üzere aldiklarım, ken- ayhk isihlâkle twkip edilemiye- her imalâthanenin kendi ima- ihtiyacına tekabül etmekte ol- duğunu ve kanunun maddesinde ise, başka ticaretle meşgul olanların ihtiyaç- lan ha ie, ihtikâr maksndile ithar e- meleri göz önünde tutulduğunu, -mev- zunbahs şekerlerin koordinasyan heyeti- nin kararından 34 gün evvel satın alın- kadar memur var? Ordu ve jandarma mensupları, askeri memurlar hariç 135,759 kişi En çok memuru olan Emniyet Umum müdürlüğüdür; sonra Adliye, Maliye, Maarif, Posta ve Telgraf gelir Kadın memurların sayısı 9,960 Ankara 1 (Akşam) — 8ivil devlet dairelerinin yeni yıl masraf bütçele- rinde bahsederken, bu dairelere aid maaş ve Ücret fasıllarının her sene ne kadar büyük bir hızla kabarmak- ta olduğunu rakamlarla tesbit eyle | miş ve bunun başlıca âmilinin de ba- lât kanunları olduğunu tebarüz ettirmiştik. Bu yazımızda develi bütçesinin hemen yarısına yakın bir kısmı k dilerine tahsiş olunan maaşlı ve retli memurların sayısındı | ve barem dei larır İ salreden bahsettik! sonra; evlilik, İ bekârlik ve çocuk nisbeti bakımından vaziyetlerini gene rakamlarla tesbit edeceğiz. Daha evvel bü bahse olan yakın slâkası dolayısile şu mühim noktayı da tebarüz ettirmek faydadan hâli ol muıyacaktır: Acaba sivil devlet dairelerinin maâ&ş ve ücret fasıllarında görülen artışa müvazi olarak, devlet memur ve müstahdemlerinin sayısı da art- | makta devam ediyor mu? Yüzde on tasârruf esasına göre hü- zırlanmış olan yeni bütçe projesin. de; sivil devlet dâireleri kadrolarını genişletmek şöyle dursun, bu daire- Terin fili kadrolarına dahil memi yetlerden müh kısmının mevkuf tutulduğuna ba u sua le: Derhal hayır cevabını verebiliriz, Demek oluyor ki, devlet memur ve müstahdemlerinin adedi artmadığ «halde bunlara verili 1aş ve Ücret | lerin mikdarı her serie artmakta de- ediyor, Bütçede aksi 8 derecesi o hesal katılmadığı takdirde, memurlar gibi büyük ve münevver bir zümrenin hayat stan- dardının yükseltilmesi demek olan bu artışı memnuniyetle karşılama- mak mümkün değildir. Memleketimizde ne kadar memur var? Memleketimizde memurliarın me deni, içtimai veziyetlerini teşbit eden ik istatistik, bu vadide milli kütüp- İ hanemize cidden değerli birçok eserler kazandırmış olan istatistik umum müdürlüğü tarafından hazırlanmış- tır. Memurlar istatistiği adı altında VE geçen hafta intişar sahasına çi karılmış olan bu eserde; 1938 senesi ikinci kânununun birinde memleket- Limanlar umum müdürlüğü su işinde suiistimal yok Dün bir gazete limanlar umum müdür- lüğünde büyük bir su sulistimalinden bah- setmiştir. Bu hususta alikedar bir zat, bize şunları söylemiştir: «Su işlerinde 'yol- suzluk diye bir gey yoktur. Yolsuzluk diye bir şey olmadığı gibi Vekâletten de müfet- işler gelmemiştir. Bir tahsil memurumun tahsilâtta yanlış yola saplığı zehabı basil olmuş, umum o müdürlüğün bir müfettişi tarafından tahkikata başlanmıştır. Me- dığını, şekere on kuruş zam yapan koor- dinasyon heyetinin o zaman henüz te- şekkül bile etmemiş olduğunu, milli ko- runma kanununun, fevkalâde kanunlar mahiyetinde bulunduğunu, bu hususta- ki kararnamenin neşri tarihine nazaran, takibatın makobline şümülü olamayaca- ğını izah ettiler ve kanunun, Büyük Mil- let Meclisinde müzakeresine ait zabıtna” me suretile fabrikanın Tuhsatnamesini ve | Resmi Gazeteyi mahkemeye verdiler. — | Müdafanlardan sonra müddehrmumi yine eski iddiasını tekrarladığını söyledi, mahkeme, maznunların sabık mahkümi- yetleri olup olmadığının sorulması ve evrak tetkik edilip karar verilmesi için muhakemenin #isanın üçüncü çarşamba gününe tali ve maznun Konstantin ile Yorsinin. milli korunma kamınunun 66 ıntı maddesine tevlikan muhakemeleri- hin. mevkufen devamma karar vererek ikisini de mahkemede tevkif edip tev- kifkaneye gönderdi. | Adliye te mevcud memurların sayısı ile me deni ve içtima! durumları tesbit edil- mektedir. Memurlar istatistiğinden öğrendi- gimize göre bir kânunusani 1938 de memlekette mevcud memurların $a- yısı; ordu ve jandarma mensuplarile | | l0 bin 8431 askeri memurlar bariç, 135 bin 759 dur. Bunun 75 bin 183 ünü umu- mi ve mülhak bütçelerden maaş ve ücret alan memurlar, 28 bin 408 ini hususi muhasebeler, 10 bin 589 unu belediyeler, 7 bin 311 ini devlet ser. müteşekkil bulunduğu şlıca bankalar memurları ve 14 bin 268 ini de Devlet demiryolları mü- sevcel memur ve işçileri teşkil etmek- tedir. En çok maaşlı ve ücretli me- mur kullanan dairelerimiz hangileridir? Devlet daireleri içinde maaşı me- murlarının #ayısı en çok ve bu #li- barla teşkilâtı en geniş sayılabile- cek olan daire emniyet İşleri umum ürlüğüdür. Bu daire dığı maaşlı memurların sayisi on Üç bin yedi yüz doksan altıdır. Emniyet umum müdürlüğünden sonra on üç bin iki yüz elli yedi maaşlı memurla Vekâleti ikinci, on bir bin altı yüz doksan beş maaşlı memurla Meliye Vekâleti üçüncü, on bin yedi yüz kırk altı maaşlı memurla Maarif Vekâleti dördüncü ve.on bin iki yüz on dokuz memurla posta, telgraf ve telelon umum müdürlüğ de beşinci gelmektedirler, En çok ücretli memur kullanan daireler de şunlardır: Posta, telgraf ve telefon idaresi 4875, Maliye Vekâleti 3025, Adiiyo Vekâleti 2449, Maarif Vekâleti 2483, Sıhhat ve İçtima iMuavenet Vekâleti 1595, Dahiliye Vekâleti 1397. Memurlarımızın tahsil vaziyetleri Memurlar istatistiğinin en dikka- te şayan kısmı; hiç şüphe yok, tahsil derecesi ilibarile memurların sayısı- Dı gösteren kısmıdır. Her ne kadar memurlar istatistiğnide, hususi mu- hasebe ve belediyelerde çalışan kırk bine yakın memurun bu bakımdan vaziyetleri tesbit edilmemiş bülünu- yorsa da, Devlet demiryolları memur ve işçileri de dahil olmak üzere maaşlı ve ücretli bütün devlet me. müeseseler ve veya devletin | kullan. | İtesir yaptığını tesbite yarayabile: murlarının tahsil vaziyetini göşteren rakamlardan bu hususta etraflı bir fikir edinmek mümkündür: Bu rakamlara göre develt teşkilâ- tında çalışan seksen sekiz bin dört yüz eli döri memurun 22 bin 9881 ilk, 24 bin 518 i orta, 7 bin 93 ü lise, mesleki orta ve on bin 73 üde yüksek mektep mezunudur. 12 bin 931 memurun tahsil derecesi malüm değildir. memurlârmızın misbet İtibi tahsil vaziyetlerile de şöyledir: Yüz- de yirmi altısı ilk, yüzde kırkı mesle- ki kısım da deh zak re or mektep, yüzde sekizi Use, 114 ü y Sek ve 14,6 sı da meçhul, Ecnebi lisanı bilen devlet memur- larının sayısı on altı bin yedi yüz kırk üçtür. Bunlardan fransızca bilerlerin sayısı 9,706, ingilizce 1,168, almanca 2,008, italyanca 176, rusça 508, a ça 722, rumca 1,168 v Tisanler bilenlerin sayısı d Kaç kadın memurumuz var? Devlet dalre ve müesseselerile Hu- susi İdare, Belediye ve bankalarda çalışan kadın memurların 6 9960 tır. Bunun 6847 si Hi idare ve Belediyelerde çal tadır. Bu suretle Hususi idare ve Be- lediyelerde çalışan kadın memurların sayısı bütün devlet dairelerinde çalı- şan kadın memurların sayısından bir misli fazladır. Devlet dairelerinde çalışan kadın memurların 2350 si bekâr, 1622 si evli ve 1110 u da duldur Erkek memur lince, bunlar- | dan evli olanların sayısı 103,831, be- kârların 25,613 ve dulların & 2,807 dir. Bu rakamlarda dil yan olan cihet bekâr erkeklerin sayı- sının yirmi beş bin gibi mühim bir yekün arzelmesiği, Memurlar istatistiği yeni Barem ve Teşkilât kanunlarının tatbikat mev. kiine konulmasından önce hazırl mıştır. Bu kanunların m rlar kad. rTosunda kemimiyet itibari Ii bir y üm kamlardan bugün mahrum bulunu- yoruz. Muhakkak olan bir şey varsa sı da | o da Barem kanunlarına mütenazır olarak hazırlanan Teşkilât kanunları ile gene bu tarihten sonra ihdaş edi- len Vekâletler, Denizyolları, Liman- lar gibi bazı idarelerin devlet memur- ları adedinin artmasında müessir ol- duklarıdır. GÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ JUTLAN Jutland açıklarında İngiliz ve Alman hava kuvvetlerinin çarpışlıkları bildiri- liyor. Jutland Danimarkanın kıtaya bitişik olan kısmıdır. Eskiler buraya Charso- nese Cimbrigue derlerdi. O zamanki bu ülkeye bilâhare Prusyaya geçen Sleswiz kısmı da dahildi Jatland, Sleswizin şimalinden başla. yap İsveçten Danimarkayı ayıran Cat tegat'a ve Norveçten keza Danimarka” yı ayıran Skager - Rak'a kadar uzanır, Garbinde Şimal denizi vardır, Bu yanmadada yüksek tepeler göze pm en mürteli nokta 180 mnetre- iktir, Uzunluğu 300 kilometre, genişliği 60 | ilâ 180 kilometre, mesahası ise 25,242 kilometre murabhaıdır. Bir milyondan ziyade nüfusu var aaaaminesanesın İklimi tatlı, rütubetlidir. Doldurulmuş arazisi gölleri, alçak toprakları, mün- bit ovaları, ilerlemiş bir ziraati vardır. Hayvancılığı da müterakkidir. Pek mü- reffeh bir memlekettir, Toptancı kahve tacirleri niçin mal satmamışlar? Bası toptancı kahve taeirlerinin Ana» doludan gelen kahve alıcılara mal ver- mediklerini beyan ile alâkadar makamlara; müracaat ettiklerini yazmıştık. Dün, iki tarafın da ifadesine müracaa* edilmiştir. Toptancı kahve tacirleri, udan ge- Jen tacirlere mahsus mâl vermeğiklerini, bunların kendilerinden satın aldıkları kahve stoklarını Anadoluda depo ettikles rini. söylemişlerdir. Anadolu tacirleri de, kendilerinin her zaman aynı mikdarlarda mal aldıklarını Iddla etmektedirler. Tah- kiknta devam olunmaktadır. KANSIZLI Nötasteni, - zaliyet ve Chlorose teripelimişiz SIROP DESÇHLENS, PARIS

Bu sayıdan diğer sayfalar: