25 Nisan 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

25 Nisan 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

POLİTİKA Harbin şiddetlenmesi ve gen tiraslarını susturmuştur. Yalnız Fransanın fedakârlığı lemesi Fransada içtihad farklarını ve par- Meni eti Yalnız ve yalnız başlamış olduğu €€ Ve gayretini hasretmiş bulunuyor. Bunun İ Jaye imad İzhar etmediği Reinaud Kabinesine harbin ida- hi tetkik ve münakaşa için üç gün m ha *kili dinledikten sonra ittifak ile itimad kararı ver Bu münasebetle İngiliz matbuatı Bu İngi Bele, s9 İteredeki istisnalar Fransada tatbik milyara çıka e diği a çıkarılmıştır. İn; F z ŞaRsz mülâzimi senede 137 İngiliz İ bunun üç misli olan 362 sterlin i dd gösterili Fevkalâde bütçe | gmumi Meclise verilen bu tçe ile şehirde bazı inşaat işleri yapılacak le bütçesi 1,134 Ta diye fevkalâde varidatı da 1495450 fevkalâde var! © kararnamesinde Ha ideki geçid köp ol işleri için 8e- ulması. Be- k arsa ve emlâk için bir fani t 50,000 lira tahsis: ası teklif ediliyordu sen lüğaç mücssesesi varidatı da geçen eden 127.900 dira fazlasile 1,421,300 lira Fak teklif edilmektedir. ger liceze varidatı ve masrafı 189,561, tig, tiyatrosu bütçesi 140,435, Konser: şi ies de 93,448 lira olarak tesbit e | Belediyenin fevkalâde bütçesile yapaca- ınühim işler ve masraflari şunlardır: Köprüler ve yollar inşa ve tamiri 509 eri işletme ve &Biri masrafı 80 bin, Hülin irşa ve tamiri 15 bin, şehir pidm ve imarı karşılığı 22 bin, ve tamiri 30 bin, tiyairo, gazino, i. könservat şa ve İstimli kile meftuşatının ikmali ve inşaat ve İstimlükâş karşılığı 360 bin, istimlâk be ha istimlâk borçları 39 bin, Zincirli- in mezarlığının imar ve inşası 15 bin mizi köprüsünün inşası bittği için bu neki bütç. isat konulmamıştır. Sanayicilerin dilekleri Çocuk ve kadınların gece de salışmasını, iş mükellefiyeti ihdasını istiyorlar Ankaradaki alâkadar makamlar, devlet | mayi ile milli sanaylin müşterek faali- | Yetie bulunmalarını temin için bir program Marlamaktadırlar. Bundan evvel de, Min- | ka İktismd müdürlüklerinde, sanay'in ih- sbit için grup grup toplanlı- Bu içtimalar bitmiş ve | ekleri tesbit edil- katörler, çocuk ve bazı sa- rin hükümet tara- hükümetin bi esini; bazı makine- tedarikini istemek- rapor İktisad Vekâ- pa &lr, 'Tedkikler bittikten mayii ile milli sanayi, ndaki proje Vekiller verilecektir. dirle etine Bursa liselerinden yetişenler | ei erkek liselerinden yetişen Nisan tatilinden bilisti- p eylediği seyahate işti- teller dün avdet etmiş- ade Bursuya t Yak eden fniy, deriz. sarfında şehrin 5, 23 Nisan bayramı edilerek Atatürk hbidesine koymuş ve bir kısım talebe Uludağa onlarında toplanan içinde sabaha büyük alâka ve yar- ve teşekkürle karşılan- EVLENECEKLERE: z Çeğizinizi yapmazdan evvel Beyoğ- südü Galatasaray Lisesi karşısında ei 178 Meşhur DAVİD Mağazasını ret ediniz. faaliyetlerine devam etmektedirler, Fakat umumi olarak Fransız mil harpte Fransanın yaptığı fedakârlıkları büyük takdirle izah etmektedir. malümata göre, Fransız milleti İngiliz milletine k Sraflara, sıkıntılara ve mahrumiyetlere katlanmaktadır. Taymis gazetesi Tahsanın fedakârlıklarından bahsederek bilhassa şunları tebarüz ettirmiştir: Harp ilân edilmesini müteakip Fransanın 21 den 48 yaşına kadar olan “iyatlardan silâh altına aldığı efrad 5,000,000 ile 6,000.000 arasındadır. *ber bulunan efradın yarısını terhis etmek icap ederdi. ğ Pransanın mali fedakârlığına gelince, Fransanın vasati senelik bütçesi Milyar frank iken 1946 senesi bütçesi bunun altı misline iblâğ edilerek | iliz neferinin aldığı maaş Fransız neferinin al- hdan 24 misli fazladır. Zabitan arasında da fark büyüktür. tir. Pabrikatörler neticeden memnun Kalmış» komünist partisi taraftarları gizli ve harbi kazanmak gayesine bütün dü- in Parlâmento bidayette sırasile hafi içtimalar akdedip Baş- iştir. ve bahusus nim resmi olanları şimdiki | nisbetle daha büyük edilmiş olsaydi buğün Fransadaki | Meselâ bir Idığı halde İngiliz mülâ- ya son derece FK lirası maaş ai alır, Londrada Frans Sabun kazanı cinayeti Dün mahkemede hâdiseye ait eşya tedkik edildi. Müdafaaname okundu ında sabun çalmak isterken kendisir ka bekçisi Şevkiyi kaynar sabu: atarak öldürmekten mubakemesine dün biri ie bakılmıştır. Bu celsede, Adliye nm vakaya ait Pakel» derde ne gelmiş bir cüzdan, tarak, arı ları, insan dişleri, kemik pa; a bir tulum halinde pantalo; beri çıkmıştır. Mahkeme b mazmun Mansurun p08 gönderdiği urun müda sexi okunmuş- tur, Maznun bu müdafaanamede, kendiz imad olunan suçu tamamile inkâr ederek | kendi cüssesinin bu cinayeti işlemeğe mü- salt olmadığını iddia ediyor ve beraetini iş- arı tedkik ettikteı ile mahkemeye tiyordu Evrak tedkik edilerek karar verilmek üze- | re muhakeme başka güne bırakılmıştır. Yerli ham maddeden kadın çorabı yapılacak Çorap fabrikslarında yerli ham madde kullanmak için Yüpıları etüdler bitirilmiş- tir, Dün, İstanbulda bir fabrikada tecrübe yapılmış ve muvaffakiyete netlcelenmiş- lardır. Yerli ham madde kullanılarak yaj incak çorapların daha ucuza mal olacağı söylenmektedir. DB rülbede tamamile yerli floştan | ve en ince denye Üzerinden ipekli kadın ç0- rabı dokunmuştur. | Çorap fabrikaförleri bugün $: birli. #inde tekrar topianacaklardır. Bu toplan- tıda, Sümer Bank Gemlik suni ipek fabri- kan mühendisi B. Osman da bulunacaktır, | Hatay vapuru Boğazdan geçerken durduru- larak tahkikata başlandı Türk yapurlarının harice sefer yapması alması lizimgelirken dan geçe şilmişti, Bu hâdise etrafında zabıtaca Yapılan tah- kikat henüz ikmal edilmemiştir. Tahkikat bittikten sonra evrak müddelumumliliğe ve- rilecek ve vapurun Ilmanda tevkifi icab ederse, bunun için 8 emesine mürgesat edilerek tevkif karuri alınacak- z tah- zdığımız şe- öz Adliyece bir teşebbüste bulunulmamış ve mahkeme kararı alınmamış olduğu cihetle , Hatay vapuru hâlen mevkuf değildir. Şu kanuni vaziyete göre, vapur hâlen Türk limanları arasında sefer yapmakta sgerbestir. Ancak içindeki hamuleyi ecnebi Heuarlara gösüre- mez. Evrakın bugün Adliyeye verilmesi | muhtemeldir. , Galatasaray lisesinde müsamere Galatasaray sasi ik kısmı dün lisenin büyük salonunda parlak bir müsamere ver- miştir. Müzik muallimi B, İmali Hakkı ta- rafından 20 yavrudan teşkil edilen Miki caz tarafından mükemmel bir konser verildik- ten sonra zeybek oyunu oynanmış ve Şimen- difer katarı ve Künye defteri monologları söylenmiş ve Tarzantn muhayyel mabhiye- tini isbat için Kamp ismindeki fantezi pi- yes oynanmıştır. bise namzedi küçücük yavruların göster- diği meharet ve muvaffakıyet salondaki davetliler tarafından Bararetle alkışlanmış talim beyeti tebrik edilmiştir. Büyükadada yaz hazırlıkları Vali B. Lütfi Kırdar, dün ve evvelki gün Büyükadaya giderek Adalar kaymakamile birlikte, bu sene Büyükadada yaz mevsimi münasebetile hallın istirahat ve eğlencesi trafında alınacak tedbirleri tedkik etini atbuat kanun değiştirilen maddeleri Dahiliye ve Adliye Vekilleri beya- natta bulundular, kanun kabul edildi Dahiliye Vekili, tahdidin yalnız havadislere hasredil- diğini, fikir ve tenkidlere (Baştarafı 1 inci sahifede) | «Hâkimler «Milli hizleri incitme key- fiyetini herhangi bir ehli vukuf kadar takdir edecek bir kudrettedirler. Bu tek- mesele değildir. Nihayet «Mill hisleri incitmenin delâlet ettiği manayı onlar da berhangi bir ehli vukuf kadar tayin ederler.> Dahiliye Vekilinin beyanatı ,, Bundan sonra Dahiliye Vekili B. Faik rine cevap verdi tanın kald işaret ederek ( demiştir sArkadaşlarımızdan bi ranın vazih olmadığını nun polise bırakılması ğın bildirdiler. Ta dir, mahkemeye aittir mek isterim. Diğer bir arkadaşınız da bunun fev- kalâde bir kanun olup olmadığını sordu. Bu fevkalâde hallerden müteveli vakkat bir kanun değildir. Daimi ola rak lüzum İsissedilen ve bir ihtiyaca ce- vap veren bir tekliftir. Hakikaten milli hisleri inciten ve fskat mevcut mevzu- ata göre yazılar mukabilinde tahdidi bir ceza olmiyan füllerin vukuuna mani sak için bu lâyihayı getirmiş bulunu- yoruz. Hükümetiniz bu lâyihayı umuna kani olarak huzurunuza takdim etmiştir. Bugün dabi bu lüzumun 'zall olduğunu değil hafiflediğine bile kani değilim.» Matbuat medeni memleketlerde ser» besitir. Bi de malbuat serbestisine en çok riayet eden memlektlerden birisi olduğumuzda asla" tereddüt etmiyoruz. Her vesile ile matbuat serbestisini mah- fuz tutmakta ve onun takviyesine ç lışmaktayız ve çalışiyoruz. Fakat bu de- mek değildir at vasıtasile yapi- lacak suçlara musamahayı tecviz ediy ruz. Memleket halkının temiz ve mukad- des hislerinin rencide edilmesine müsaa- de edemeyiz. Bu maddenin teklifine sa- ik olan sebeplerden biraz bahsedeyim. Meselâ bir tanesini söyliyeyim. Hatırlar. siniz geçen Y gazetelerimizin birinde bir Arnavudun bir makalesi intişar et- kalede o adam Arnavutluğu ile iftihar ediyor ve Türkün ve Türklüğün büyük hamlelerini inkılâplarını Arnayut- İuğa malederek bize bir Arnavut hedi- yesi gibi satmak istiyor. Maalesef bu yazı bir Türk gazetesin- de yer bulmuştur. Yarın da böyle bir şeyin yapılması ihtimalini daima önünde tutalım, Hiçbir memlekette memleketin lütfuna, himayesine, firperverliğine sa niş olam insanlar o memleket halkının asil hislerini hakkına malik değildirler (Bravo sesle. - Bize, her şeyden evvel, ken | fimizi, haysiyetimizi kendi memleketimiz de misafireten oturanların dahi muhte- rem ve muteber tutması lâzımdır (Bra- vo sesleri). Bittabi hâdiseleri kanunlarımızla mu- me ve mütalâa ötmek mecburiye- iz. Mevzuatımız bu hareketi bir ehdit etmediğinden takibat ya- pılamadı. Memlekette bu gibi saygısız İikların tekerrürüne mani olmak için bü müeyyideyi koyuyoruz, Şu halde haka- madan ve hakarete müteallik olan maddenin tatbikine imkân vermeden milli hölerimizi rencide eden bir kimse ceza görecektir. Hiç kimsenin bize miçin böyle bir kanun maddesi yapıyorsunuz demeye hakkı yoktur, Ondan sonra bu ihtiyacı karşılamak için koymak istedi- Zimiz maddeyi hiç kimsenin sdaletin- den, liyakatinden şüpheye hakkı olmi- yan Türk hâkiminin eline veriyoruz. (Bravo sesleri) ona gidecektir. O tetkik edecektir. Milli hislere uygun olup ol- madığını anlayacak ve kararını vere- cektir, Milli tarihimiz İkinci fıkraya gelince bu da bizim için çok aziz olan milli tarihi her aklına ge- | len adamın istediği gibi tahrif ederek ve yalan yanlış yazarak bizi mani olmak içindir. Bizim milli zi herkesin istediği gibi karıştırmasına müsaade eslemeyiz. Mili bislerimizin rencide edilmesine meydan vermemek işin bu kanunu "getirdik. Zannediyorum ki, bu esbabı mucibeyi heyeti celileniz haklı görecektir (Alkışlar). Dahiliye Vekilinin diğer bir suale cevabı Dahiliye Vekili, mebusla: sualine de cevap vereceğini söy! «Hükümetler ve meclisler kendilerin- den evvel "İmiş olan veya dah; vel kendi si, birinci fık- ylediler ve bu- doğra olmadı. ir polise ait değil Bunu tavzih et- o nini inçitmesine tarihimi | hüküm ve kaidelere bağlanıp kalmak | değil, dünya elerinin ocereyanını takip ederek onlatın kendi memleketle- rinin menafii esasiye ve emniyeti üze- rinde yaptıkları tesirata göre tedbir al- makla mükelleftirler, Memleketin erni- yetine taalluk eden bir hâdise keşfedi- liy zli kalması lâzımdır. Herhangi gaze- teci haber alıyor, gazetesine yazıyor, er- | n bunun takibinden hasıl olacak kayboluyor. Yine bu maksatla met bir tedbir alıyor. Memleketin emniyetine maltuf.. Ertesi gün herhangi | bir gazete muhabiri bunu öğreniyor, ga- sine telgraf ve mektupla bildiriyor hâ ade etmek vakit vakit niyeti noktasından bazı lari tecviz etmektir. ları nereden tahkik edeli; cevap vereceğim. Bizim memle ced okuyanlar gazete çıkarmaz. insanlar gazete çıkarırlar. Gazete rp efkânumumiyeye hitap etmek salâ- hiyetini kendinde bulan arkadaşlar fa- | lan hâdise için hangi makama müracaat edeceğini bilirler ve bilmeleri de müm- kündür, Arzedilen teklif iki noktadan ibaret- tir. devletin emniyeti bukımından yapılmakta olan tahkikatın, diğeri dev- letin emniyeti bakımından alınan tedbir- lerin neşredilmesidir. Diğer kısımlar es- ki maddenin naklinden ibarettir ki, bu- nu arkadaşlar izah ettiler. Gerek dünya vaziyetinin aldı ve almakta olduğu şekil gerekse bizde geçen bazı tecrübe- ler bizi buna sevketti. Meselâ hükümet bir gün memleketin ezani bakımın» dan bazı vesaiti harbiyesini veya bazı kıtaatı askeriyesini bir yerden diğer ye re gizlice nakledecek. Amma nihayet memleket bir çöl değildir. Bu esnada biri bunu görür ve bu gören vasıtasile haber bir gazeteye gider. Bunun gitme- sini istemiyoruz. Keza devletin emniyeti bakımından casusluğun ifade ettiği ma- nayı hepimiz takdir ederiz Hükümet zabıtası bir adamın peşinden koşuyor, bunun casusluğu hakkında kendisinde zan vardır. Şüphe vardır, keyfiyet teey- yüd etmiştir, tevsik edecektir ve niha- yet bunu mahkemenin el koyacağı hale getirecektir, Bu işle meşgul olduğu za- man bu haber intişar ediyor. Nitekim vaki oldu, Falanın filânın casusluğundan şüphe edilmiş, tahkikat yapılıyor denü- di. Lâübali olarak bunu gazete sütunla- rına geçirmenin hükümet işlerini ne ka- dar işkâl ettiğini görürsünüz. Buhun ba- zı zararlar olabilir. İstediğiniz iş budur. Arkadaşlarımızın bu tahkikatı daha 2i- yade takviye ederek matbuat üzerindeki tesirlerini hafifletmek hususundaki O te- mayüllerini takdir ederim. Bunu biz de baştan mümkün olduğu kadar takviye etmek yoluna gittik ve çalıştık. İki en- cümenden geçti, encümenler de bunun üzerinde günlerce çalıştı. Daha ziyade takyide imkân bulamadılar. Bulsaydılar biz de memmuniyetle yapacaktık. Bugünkü müzakereye iştirak eden ar- kadaşlatımız maksadı £ zedelemiyecek herhangi bir takyit bulursa bunu biz de iştirak etmekten asla çekinmeyiz. Mak- dımız hiçbir zaman matbuatın serbis- tisini lüzumsuz takyit etmek değildir. Burada böyle bir takyit konmasını isti- yorsak memleketin yüksek ınenfaatlerini korumak içindir. Yoksa keyfimiz için buraya gelmiyoruz. Bundan tecddüp ederiz. Bu ihtiyacı duyduk, bu ihtyaç saikasile geldik. Bu ihtiyacın varit ol dığı kanaatinde bulunan arkadaşlarımız yoktur. Yalnız arzettiğim vechile takyit etmek istiyorlar, bu takyit keyfiyetini gok aradık amma maksadı zedelemeden bunu temin edecek bir tarz bulamadık. Tahdid fikre taalluk etmiyor Refik İnce (Manisa) nin bir sualine ce- vaben Dahiliye Vekili Öztrak demiştir ki; Refik İnce arkadaşım, bunları yazabilmek müşsadesinin nereden alınacağı üzerinde tevakkuf ettiler. Zannediyorum ki maddede bunun için kâfi sarahat vardır. "Tedbiri alan. kararı veren yerden müsaade alına- caktır, diye müdede sarahat mevcuttur. taraftan şunu da arzedeylm ki, ba- lar vardır kİ, onun müdafileri gör- mukavemet nisbetinde meranun ve müngerih olurlar, Bu mevzu da o davalar- e de olsa bir tahdit ve takyit için böyle bir $8y, bura- n gösterilecek olan muka- vemet, bunun davacılarını daha ziyade memnun eder ve takviye eyler. Ondan do- layı serdedilen mütalâaları, vaki olan Jarı bu zikniyet ve bu memnu dinliyorum. Yalniz bunun yanında Üzerimi- ze aldığımız mesuliyeti de göz önünde tut- taallük etmediğini söyledi maktan asli kaçınmıyor Şimdi bu bi tahd Evi İ adar vâzıh ol- de mümkün olduğu istedik ve ancak bu emin olabilirsiniz. Ya, i eden bir nokta tahdidin £ Biz hiç kir olmakla tedbir alınm a girişimi ol tahdi bu lar v ir men İnkâr etmemekle beraber sinden gelecek olan da ölçtüğüm man, vicdanım müster bu m. yi müdafaa ediyorum. Ve onlu kadaşlarımdan bunun kabulünü olara filin ehemmiyetile ces zayı mütenasip bulmadılar, Mülin ehetr yetile cezayı mütenasip bulmamışlar - ehine kabul etsinler. Eğer gi füller olduğunu berveç n elde et mi (Kâfi, kâfı sesleri) B. Akagündüz tekrar kürsüye geldi Dahiliye Vekilinin bey Akagündüz tekrar kürsüye gelmiş ve birin» &i fıkranın tayyına far olduğunu süy- ledikten sonra demiştir ki — Bundan evvel bir misal var. # diyor ki: «Ehli hibre midir. nedir on. - niz. Afroditi paçasından yakaladık. Ona verdik; Ehli hibre müstehçendir dedi. Tut- tuk Üniversiteye verdik, değildir, dedi. 1s- rar ettiler, Maarif Vekâletinin “Talim ve terbiye adını taşıyan heyetine verdik. O da değildir. dedi. Gene ısrar ettiler, Mahkeme de değildir, dedi. Gene ısrar olundu. Arlalya mebusu B. Rasih Kaplan — Ya Fransız matbuatı ne dedi? Akagündüz. yh öyle bir heyete falan vere- cek olursak, meydana ikinci bir Afrodit çıkar. Çok rica ederim; bu inkılâm her şe- yin pahasına ilerleten bu memlekette he çıksın, he de bu Afroğitleri r çıktın. Hiz buna mani olalım liye Vekilinin beyanatı Adliye Vekili B. Fethi Ok- e gelerek h rma cevaben «Hepinizin ha dava oldu. Şu veya bu M vukuf talepleri reddolundu alileridir ki, ehli vukufa müracaat dan doğruya hâkime verilen bir salâhi; tir. Şunun veya bi tarafın cak teklif varid Bu hih etmek isterim Bundan başka bu mü «me Afrodit davasını i rodit davasını çıkarsı nı çıkaranlar kimi yorlar? Afrodit dava Güzeleler uzun ler. Türkiye B. M. Me er n mucibince müstehçe: cak kitapları takip etmek vazifesi müddei- umumilere verilmiştir. Müdd Gmiler bü vazifeyi yaparlarken B. M. Meclisinden çık- miş olan kanunları tatbik eklen başka hiçbir gaye takip etmiy bravo ses- leri). Bunlar: muhakemelerinin doğru olup olmadığını tedkik etmek doğrudan doğruya hâkimlere aittir. Esasen mahkeme- den geçmiş ve kaziyei muhakeme halini sl- ewlienin tekrar burada mü- edilmesine ne lüzum ve ne de ih- tiyaç vardır. Yalniz şunu söylemek isterim ki, B. M. Meclisinin kanunları"müddelumu- milere böyle vazifeler tevdi etmişse, müd- delumumiler de dalma bu vazifeleri kendi ati vledaniyelerile ifa etmekte devam edeceklerdir.» (Brüvo sesleri) Bu müzakereler sonunda bazı mebüslar tarafından verilen tadil ve tey tezlifleri okunarak reddolunmuş ve kanunun mad- deleri olduğu gibi kabul edilmiştir. Metlii cuma günü toplanacaktır. atından sonra B, amaz, kta tas- dediler asebetle . M- ne di n adde Romanyaya iki ticaret heyeti gidecek Romanya İle tiraret müzakertlerir Yunmak Üzere Bükreşe gidecek heyet bu hafta içinde Ankaradan şehrimize cektir. Heyete, Ticaret Vekileti Dış b n riyaset etmektedir. Ayrıca, bir tiftikçiler bey gidecektir, Tiftik tacirleri, dün öğleden sön- za Mıntaka Ticaret müdürlüğünde topla- ıyaya gidecek heyeti seçmiş- Ger, cumartesi günü Köstence tarikile Ramanyuya gideceklerdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: