23 Temmuz 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

23 Temmuz 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SÖZÜN GELİŞİ » Otobüsle sinir tedavisi Mahinretielerd> hastalıktan ölenler azalıyor * Geçen 'asırda müharebelerde Kurşun, gülle ve süngü ile ölenlerle hastalıktan nler arasındaki fark ve nisbet müthişti. tan ölen her askere mukabli hasta- Miktar dört asker ölüyordu. Ekseriya muharip devletler ordularının talıktan uğradıkları zaylattan dolayı matlüp olarak sulh İsti Meselâ 1008 senesinde Prusya Ye Avusturya ara- #rda vukubulan muharebede Avusturya Askerleri koleradan pek çok zayiat ver- MİSSİ Harp meydanında maktul düşen her Avusturyalı askere mukabil üç asker Koleredan ölmüştü. Geçen asirda ilk defa, Almanya ile Pran- 8A arasında 1870 - 167: muharebesinde #ki tarafın orduları Bastalıktan dolayı eski barblere nazaran az zayiat vermişlerdir. Çünkü her iki taraf da eski harplerde gör- dükleri tecrübelerden istifade etmişler ve askeri sıhhiye teşkilâtlarını ıslah etmiş- lerdi, Prusya 1800 senesinde sahra ordu #hhiye teşkilâtırı tensik etmişti. Her kol- orduya her biri 200 yatarlı 12 adet seyyar hastne tahsis eylemişti. Bu yüzden Al- Man - Fransız harbinde harp meydanında Maktul düşen her askere mukabil ancak İki asker hastalıktan ölmüştür. 68 jandarma subayına merasimle diploma verildi (Baş tarafı 1 inci sahifede) Öztrak, Maarif Vekili Hasan - Âli Yü- sel, Gümrük ve İnhisarlar Vekili Raif Karadeniz, mebuslar, ordu ve Vekâlet- ler erkân, Ankara Vali muavini ve em- Diyet > matbuat mü: lunmuştur. Merasime muzıkanın Ğ iii söylenen İstiklâl miarşile baş- lanmış ve bunu ayni suretle jandarma Marşı takip etmiştir. Bundan sonra okul komutanı #ibay Refik Günseven bir hitabede bulunmuş ve bu hitabeye o mezunlardan teğmen Ahmed Ulku arkadaşları adına cevap vermiştir. Müteskiben Dahiliye Vekili B. Faik Özirak nutuk söylemiş, subayların Har © mektebinde taksillerini ikmalen #onre. bir sene de jandarma subuy oku- vda mesleki bilgilerle techiz edildik artık jandarma zabiti olarak va” #ife almağa liyakat kazanmış oldukları: M kaydettikten sönrim serbâşlar da jan- arma hizmetindeki kabiliyetlerine bi- pct sriflarında terfi eden çalışkan Ar- kadaşlarımızdır» demiş, sözlerine şöyle vam etmiştir. *Genç arkadaşlarım, bugünden itiba- ten sizinle aramızda çok mühim bir mü- Dasebei teesnis etmiş bulunuyor. Ba sebet vazife ve mesuliyet iştiraki- ir. Şimdi ize bu müşterek vazife ve pom'iyetin üst kademesinde bulunan İF İmir sıfatile hitap ediyorum. Vazi- feda bulunduğunuz müddetçe bu sözle i daima hatırlamanızı isterim. Birsere evvel bu müesiesede diplo- Malarini alanı arkadaşlarınızğ hitap eder: *n «muvaffakiyet için en bi reh- $r vicdanlarınızdır» demiştim. Onu esi k: x da tekrar ediyorum. Bütün yoysunızda sizi fenadan korumak, iyi- * Ve doğruya götürmek için bundan (aba küvvetli bir nasihat bulamam: #Cdanlarınızın o emrinden . ayrıldığınız #oda karşınıza çıkacak olan yol muvaf- fakiyetsizlik yoludur. . husran yoludur, pahsubiyet yoludur. Bu değişmez haki- ati size İfade etmek, mesuliyet ortağı Mü * filleri bizim için bitmez, tükenmez fe i İk Hi EE EEE f Mi harbi takip eden uzun sulh devrinde almanyada sekeri gihhiye teşkilât. bir kat daha ıslah edilmiştir. Bu sayededir ki göçen umum! harpte Alman ordusu mü- harebe meydanlarında iki mıllyon maktul verdiği halde hastalıktan ancak #ki Yüz bin asker ölmüştür. Bu suretle harp maktulleri De hastalık kurbanları arasındaki eski (1-4) ve (1-2) fark (1-01) nisbetine inmiştir. Geçen umum! harpte Alman askeri sıh- biye teşkilktimın ve Alman Kızılhaç mü- Sikin faaliyeti fevkalâde neticeler vermiştir. Muharebeğe mecruh veya hasta alan on iki milyon yedi yüz bin Alman as- kerinden yüzde doksan biri tekrar tabur- cu olarak harbe yeniden iştirâk etmiştir. Zaman geçtikçe sıhhi teşkilâtın bir kat daha ilerlemesi üzerine 177.000 mecruh ve basta askerin tekrar tamussıhha ola- Yak orduyeiştirâkini temin etmiştir. Umu- mi barpte ordunun sıhhiye teşkilât kadrosu 250000 kişi (di, Bundan erkek olan 132,000 ve kadn olanlar 118,000 idi. Bunların ekserisi ordu mensubudur, Lâkin bunların büyük bir kısımı Alman Kızılhaç teşkilâtı tarafından mükemmel surette yetiştirilmiştir. sfatile hakkım olduğu gibi bugün bas- belkader müşterek mesuliyetin toplan- dığı son noktada bulunmak itibarile de vazifemdir. Arkadaşlar, tayin edileceğiniz yerler- de emniyet ve”asayişi temin, herkesin | ve milletin hukukunu mubalaza sizin yazifeniz olacaktır. Kumandanız altında bulunacak olan erlerin iradesinden mesulsünüz. Kendi- lerini e, ciddi bir disiplin altında ça- liştırmakla beraber vazifede muvaffak olmalari için daima tenvir ve irşat et- melisiniz. Onları hatadan, zarardan si- yanet sizin için âmirlik ve arkadaşlık borcudur. Vazifede muvaffak olmak için hiçbir eksiğiniz yoktur. Ferdleri muhabbet ve itimad ile birbirine perçinleşmiş ve hep- si büyük Şefin etrafında birleşmiş bir milletin çocukları" Ye hizmetkârlanyız, Vatana en büyük hizmeti ila eden ve etmekte bulunan Şefimizin sözleri ve yiz kaynağıdır. Her zaman, her yerde ve herhalde o kaynaktan ilham ve cesa- ret ajabiliriz. S1 muvaffak görmek en büyük eme- Kmizdir.. Vicdan rehberiniz, gayret. ve fazilet şiarınız olsun. Mektebi muvaffakiyetle bitirerek bu gün diplomalarını alan 68 jandarma su- bayının isimlerini de bildiriyorum: Seyfi, Fethi, Faik, iz ed, Şinasi, Mustafa, Ek- Kelek Ame amal Memed Âh, Rıza, Cihad. Emin, Hasan, Mehmed; Hüsnü, | Mahmud Teksoy, Mahmud Feni Basri, Aziz, Ali, Selâmi, Dün- dar, “Salahaddin, Örer, Leş RE Suphi, Hamid, Tahir, mi 'ehmi, Ziya, Seyfi, Zeki, Selâmi, Burhan, Ce- İl, Seyid Ahmed, Kâni, Nusret, Hayri, Şevket, Abdullah, Ferruh, Vecdi, Hulüsi, , Hüsameddin Timekin, En- © mii Etem, Sabri, Nazif, Ne Recep, Mustafa Köymen, Tiki SikkadiE Umar, Hilmi, Adil, Hayati, Selâhaddin Antal, Natık Kızıl. kaya, İşgal altındaki Pariste hayat aşe meselesi, fabrikaların yaziyeki 14 temmuz Pariste nasıl geçti ? Joürnal de Geneve yazıyor: Fransız payıtahtında mağazalar ve dükkânlar ya- vaş yavaş kapılarını açarak mutad manza- ralarını almakta ve Fransanın diğer mın- takalarından mal getilmeğe uğraşmak- tadır. Her gün Parise birçok yiyecek maddeler geliyorsa da Parislilerin sof- rası halâ mütevazıdır. Ev kadınları sa- tan almak istediklerini alabilmek için dükkân kapılarında 2 - 3 sant bekle- meğe mecbur kalıyorlar, Hariçle münakalât gün geçtikçe iyi- leşiyor. İşgal edilmiyen mıntakalarlâ münakale ve muvasala yakında yeniden başlıyacaktır. Ecnebi memleketlere gön derilen postalar, daima Berlinden geç- mektedir. Muhacirlerin bakımı ve iaşe- si balâ müşkilât arzediyor, Bu zavallı- ların çoğu elim bir vaziyette bulunuyor» lar, Amerika Kızılhaç cemiyeti ve bir çok Fransız ve Belçika hayir birlikleri, Alman makamatile bşraber, bu mesele- ye bir hal çaresi araştırıyordu. Bir çok sinemalar tekrar kapılarım açmışlardır. Fakat filim çevirmek için Fransız filim atelyeleri henüz mümaade alamamışlar- dır. Üniversitede kurslara tekrar başlan- mış ve bütür, mektepler açılmıştır. Fransa terhin edilen askerlere iş bul- mak 5 için bütün yiini tekrar faaliyete geçirmeğe çalışıyor. Alman makamları fabrikaların süratle açılmasını temin et- mek ve Alman istilâsınin doğurduğu mübhemiyeti ortadan kaldıracak yeni bir (Baş taraf: 1 inci sahifede) lerin efendisi olarak hareket eden bir Almanya tablosudur. Bir kere daha cü- retkâr hatları ile Amerika Birleşik dev- etleri reisi B, Roosevelt ve cenubi Afri- ka Birliği Başvekili general Smuts tarafından çizilen bizim (tablomuz ise çok başkadır. Biz, bu zevat ile birlik- te, Avrupayı, müstakil devletlerin hür bir cemiyeti olarak telâkki ediyoruz ve bu tezad dolayısile tehditler karşısında sakin kalıyoruz. Hitler, Alman kuvvetinin bütin ağır- Yığını Birleşik kraliyete karşı kullarma- ya hazırlanmakta olduğunu şimdi sarih bir surette bildirmiştir. Bunun içindir ki, İngilterenin “her patçasında, büyük şe- hirlerde ve uzak köylerde, yalmz . bir tek zihniyet vardır. Bu zihniyet, önüne geçilmez bir azim zihniyetidir. Hiç kim- senin şüphesi yoktur ki, eğer Hitler mu- valfak olursa, bu, bizlerden başka daha birçok diğerleri için de, hayatı oyaşa- maya değer yapan her şeyin sonu de- mek olacaktır. Bu mücadelede her şeyi kaybedebile- ceğimizi müdrik bulunuyoruz. Fakat müdafaa ettiğimiz şeyler, her türlü fe- dakârlıklara lâyıktır. Bu derece kıymet” li şeylerin müdafii olmak asil bir maz» hariyettir. Harbi biz hiçbir zaman istemedik. Harbin lüzumundan bir gün daha fazla sürmesini muhakkak ki hiç kimse iste mez. Fakat gerek bizim için gerek di. Zerleri için hürriyet temin o olununcaya kadar çarpışmaktan vazgeçmiyeceğiz. Hürriyet için mücadele ediyoruz. dedikten sonra daha ne diyelim? Biz kendi hayatımızı istediğimiz gibi Yaşa” mak ve Gestapo bizi dinliyor mu diye her dakika” arkamıza bakmak meçburi- yetinde kalmamak istiyoruz. İstediğimiz gibi Allahımizı sevmek isti. hürriyeti, her hangi başka bir kimseye ve- rilebilecek bir şey doğüdir. Fakat Alman- Bu, Hitler üzerinde acaba ne tesir yaptı? Hitler fik defa iktidar mevkiine geldiği za, man, hedeflerinin tamamile mahdud oldu- Bunu söylemek zahmetini ihtiyar etti, Hit- ler, o zaman, yalnız Almanyanın refahı ile meşguldü Komşularından hiç bir talebi yoktu. Fakat Işlihası fazlalaştı ve bugün Üzerine yüksek hâmi rolünü alıyor. Hitlerin, merkezi ve şimali Avrupaya oturt- tuğu kendisinin sliik gölgesini teşkil eden bir takım uşakları vasıtasile hüküm sür- mesini şimdiden pekâlâ görebiliyoruz. Deha cenupta, çarpışmalara bâşlamadığı Pransaya karşı zaferlerinden dolayı mağ- rur Mussolini, zaptedemediği bir Akde: de efendi rolü oynayabilecekt Hitler için, küvret, insanların ve millet- lerin mukadderatını tayin eden nihal kalde olmuştur. Yalnız Almanya kuyvet# maliktir. Demek ki milletlerin birlikte nasl yaşaya- caklarını yalniz Almanya kararlaştıracak- tır, Amma bü milletler onu sevmiyorlarınış. Bundan ne çıkar? Ti Bi fıkrince, insan itaat için yara- almiş ve rauti bir mahlüktur ve pek çabuk efendisine itaati öğrenecektir. Hit- lere göre, erki usul verilen söze hürmet, zaaf işaretidir ve sağlam efendi zihniyetine Jâyık değildir. Kanun karşısında, akla ve kudretli devlete karşı hakaret etmek olan müsavat gibi mânasızlıklara organizasyon kurmak için Fransız sana- yicilerile iş birliği yapıyorlar, Paris mıntakasındanki muazzam öto- mobil fabrikalrı, halli lâzım gelen en güç meseleyi teşkil ediyor. Paris mıntaka- sında mevcut 300 fabrikanın ne vazi- yette bulunduğunu anlamak için yapı- Jan anket, bunlardan ancak bir kaçının işlemekte bulunduğunu diğerlerinin tek- rar faahiyete geçirmek istediklerini mey- dana çıkarmıştı. 3 haziran hava bombardımanında çok hasara uğramış olan Sitroen mües- seseleri, 150 amele angaje etmiş tir. İstihsallerini organize etmek çerele- rini arştırıyorlar. Vakıa bu fabrikalar, henüz imalâta başlamamışlar ise de oto- mobil tamirleri yapıyorlar. Top güllele- ri, tayyare ve el bombaları imaline mah» sus muazzam harp malzemesi imal şube- «i tamamile muattal duruyor. İmalâb haddi azamiye vardığı zaman | 15,000 emele çalıştırmış olan Renault fabrikaları önümüzdeki haftalar zarfın- da mahdud bir sahada faaliyete geçe- cektir. Tayyare motörü imal eden büyük iki fabrika için de vaziyet ayni olacak- tır. Parise avdet eden ilk Fransız Neza- reti Mesai Nezareti olmuştur. Bu Neza- retin yüksek memurlarının ifadesine gö- re bütün endüstrilerin memur ve müstah- Reisicümhur İsmet İnönü İzmite gitti. Marmaranın şarkında, kendi adile anılan körfezin müntehasında bulunan bu şirin şehir, 12250 nüfuslu, 2,112 hanelidir. 1933 senesinde neşredilen bir istatistiğe nazaran 1 ortamektebi, 9 ilkmektebi, i askeri, | de mülki hastanesi, 6 hamamı, 3 eczanesi, 179 mağazası, 767 mükkâm, 6 lokantası, 2 ga- İ zinosu, 1 sineması, 17 oteli, 19 hanı, l wn fabrikam, 1 de demir imalâlhanesi mev- cuddur. Şehir dahilinde 17 kilometre yol vardır, İ “Bunların yedisi şosedir. İ . Paşasuyu diye maruf bir su, 32 kilomi iye gayri muntazam kanallarla gel- Belediyeler ismile Dahiliye Vekâleti ta- rafından neşredilen kitaba nazaran, İzmit- te eski eserler yoktur. Fakal İzmit çok eski bir şehirdir. Tarih- İzmir (Akşam) — tiği için hile, desler, gaddarlık ve cinayet doğru şeyler olmuştur. Bu. deccalın esas meydan okuyuşudur. Hiristiyan olmak s- İnille deccala karşı bütün kuvvetimizle mü» €adele etmek vazifemizdir. İngilir Commen Wealthi milletleri, haki- katı, âdâleti ve hürriyeti serenlerile birlik- te, Hitlerin bu yeni dünyasını katiyen ka» bul etmiyecektir. Esir değil, fakat hür in- #anlar, Almanyanın tâbti değil, hür millet. ler, herkesin iyhiği için hür bir surette iş- birliği yapan bir milirtler camiası, bunlar, İngiliz milletinin görmek istediği yeni ve daha iyi bir nizamın direkleridir, Ümid ederim &i, buzün Hitlerin zaferinin teşkil edeceğ! hududsuz insanlık trajedis:- hin önüne geçmek için #avaşt güden mem- )eketimiz, bütün milletlere en yi hayata dofru yolu gösterecek mezileket alacaktır. İstikbale baktığımız zaman cesaret bulabiliriz. Hitler, gamalı haçınt istediği yere koyabilir. Fakat İngilterenin kuv- yetini sarsmadıkça, © imparatorluğunun maktadır. Hitlerin mağlüp ettiği millet- ler, kalbleri ile, ona lânet etmekte ve hücumlarının kale halindeki Oadamızın müdafaası karşısında Kirlması için dua eylemektedir. Bu milletler, bizim büruç yapacağımız ve darbeye darbe ila mu- kabele edeceğimiz günü sabırsızlıkla bekliyorlar. Muhakkak ki onlan hayal inkisarina © uğratmıyacağız. O zaman, Hitlerin Avrupa hakkında delice proje- kum üzerine kurulmus bulun. | B. Hitlere cevap|/ Günün Ansiklopedisi İZMİT — İzmirdeki Bseler talebesinin kampları nihayet bulaniğrdar Talebe, Birinci kordonda bir geçld resmi yapmış ve Atatürk heykeline çelenkler yoruz ve virdan üzerine müssas olan bu din| Gönderdiğim resim, talebenin geçld resmine aittir. EEE NETE EEEEEEENENEEEUUAEYUDUNEEEEEBONEEEEAEEDEDEN etmiyecektir. Bizzat kendisi, Hitler, emret- | “leri beşerin hürriyete karsı olan mağlâp | te yapılacak wlahat henüz Iâtları müşteri bulursa tekrar işe başla” mak niyetindedirler. Mühimmat fabri- kaları amelesinin bakayada kalınış üc retleri kendilerine ödenmiştir. Üç sınıf fabrike ve müessese göze çar- pıyor: | — Müdürleri Paristen kaçmamış ve burada kalmış olanlar, 2 — Pariste kalmış müstahdemini tarafından idare edilebilecek olanlar, 3 — Bütün şefleri firar ettiği için Alman makamlarının | kendilerile meşgul olacağı fabrikalar. Alman işgal makamları, büyük müsade- re proğramı dâ dahil olmak üzere tanzim edilen ekonomik proğramın iyi tanzim edilmiş bir Fransiz ekonomisine, fanli- yete devam etmek imkânını vereceğini halka temin eylemişlerdir. Orduda bulunan köylüler ve çifçi a» meleler, Şimali Fransada mahv ve harap olmayan mahsulü toplamak için en kısa müddette terhis edileceklerdir. Ziraat. neşredilme- miş olmakla beraber, Amerikan usulü- ne benzediği öğrenilmiştir. Fransanın 14 temmuz milli bayramın- da Paris halkının gördüğü şey, Alman askerlerinin caddelerde mutad gezintileri ve Alrıan bombardıman tayyarelerinin mutad cevelânları olmuştur. Hükümet makımlarına göre 14 temmuzda hiç bir hâdise olmamıştır. Alman askeri bandelari konserler ve- dem kadroları, Parise dönmeğe davet | riyorlar. Son bir konserde 5,000 kişi edilmişlerdir. Birçok fabrikalar, mamu- | bulunmuştur. teki meşhür Bitinya'nın zamanki adı Nikomedya'dığğ. Nikomedya (tesisinden eyw. biraz daha cenubu şarkide Astacus şehri vardı, Burasını Lysimague tahrip etmişti. Birinci Kikomed de ora halkını milâdın 284 yilin» da bu mevkie getirip yerleştirdi. Burasını payıtaht yaptı. Nikomedya da böylelikle onun ismini aldı. Şehir yavaş yavaş büyü- yüp Anadolunun en zengin kasabaları aras sına katıldı. Genç Pilne isimli Romalı müeiif, burama bazı âbidelerini medheder: Meclis binası, forum, Cybel mabedi pek güzelmiş, Meşhur Anibal, bu şehirde ölmüştür. Pek çok imparatorlar bu şehirde otur- muştur. Diocletlen ve Conslantin bunlar arasındadır. Constantin de buradaki villâ- sında ölmüştür. koymuştur. olmaz ihtirası ile yırtıldığı zaman, nihai hesaplaşma günü gelecektir. Ve Avrupa hudutlarının ötesinde, ge- niş Atlantiğin öbür kığısında Hitlerin . eserini gittikçe artan bir nefretle telâkki eden kuvvetli milletler vardır. Amerika Birleşik devletleri milleti, bu yeni oca- ğını bu mütaassıba vermek için bina etmemiştir. Ba millet, Hitlerin dar ve bozucu hayali hakkında hükmünü ver miştir. Bu millet, Hitlerin incilinin kin ve garez incili siyasetinin haşin kuvveğ siyaseti oduğunu ve insaniyete mesajı nın insan ziliniyetinin amansız bir östib- dat altında zincire vurulması teşkil et- töğini görüyor, Bu büyük milletin bu kö- tü adama ve onun usullerine karşı za- ferimiz için, bu kötü adamın son kur- banlarından herhangi birisi kadar heye- can ile dua etliğini yakınen bilmemiz- den cesaret alabiliriz. Amerikan vata- minin temelleri, bizim vatanımızın o te- melleri gibi, dinin talimi ve Allaha imandır. Biz ve deniz aşırı büyük do- minyonlarımız, şet kuvvetlerine karşı sağlam duruyoruz ve karşı durmakta devam edeceğiz. Vazifenin parlaklığın ve muhatagşlarını açıkça görerek ve Allahın inayeti ile muzaffer olacağı- muz hâkkindâki O manımızdan kuvvet alarak ileri yürüyeceğiz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: