28 Nisan 1935 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 6

28 Nisan 1935 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu Sevinç Çok Sürmedi. Arkamdan Bir Gürültü Duydum.. Ne yalan söyliyeyim : Bu tanımadığım adam bana bünlari söyleyince içime — bir #übhe girdi : gt Sırtımdaki — elbiseyi — çıkara: caklar, beni sllâhlarımdan da mabrum edecekler.. Sonra; ben; bu kılığa alış mıştim. Sırmalı, ince, başka bi. — gçimdeki elbiseler içinde rahat edemezdim. Somurttum, — kaldım, p kapıyı kaparken; — Çabuk soyununuz, Haka- Hımızın sevceleri eizi bekliyorlar! Girdiğime, — gireceğime — bin Pişman olmuştum. Hay Verdan Batanun da, karısının de, sa- rayının da, bahçesinin de hepsi de yere bataydı. Odanın içlede kazık gibi kal- dım, düşündüm. Sonra başla dim giylomeğe.. Sıra kemerime, hançerime, kılıcıma geldi. İçimde şübhe, kurd gibi kay- Dayordu. Ya bu herifler bana bir oyun oynpayorlarsa! Silâhsnz, külühsaz nasıl koruyacaktım! Kapı gene açıldı. ve gene seki berif göründü. Hançerim, kılıcım, kemerim elimdeydi. herif kendimi . — Onları bırak! e - Dedi.. ğ — E, ne olacak! N — Usul böyledir. Huzura kılıçla, hançerle giremezsin. 5 Kall — ölürücü, öldüren kanlı, örmek: 1 — katilini bulu: madılar, ölütçüsünü bulamadılar. 23 — öonünketlli. , , , dir, onun öldüreni , ... . dir.” k: Katllâm — kırım K Katre — damla y örnek: #n musluktan katre kstre akıyordu, #a muslnkten damla damla akıyordu. n Kavi — kuvvetli, zorla Bi örnek; kavi bir irade, kuv- wetli bir irade Keavim (millet anlamına) — Ulua örnek: cemiyeti akvam, ulas- © lar sösyetesi. e Kavs — kavlis (kavoz,kemer: gadlof Ti) $i Kay — kusu * Kayh — İrin İ Kaymakam (sskerlikte) Yar bay Koyd — bağ, (fr.) Men, re B serve, entrave ıt Kayd (bak: ihtimam) Kayıd (fr.) soln, sonci, asaldulte k örmek: kaydaz bir adem, ç, kayıdsz bir adam, H Kayd — yazma, geçirme, (fe.) Taseriptlon, evregistrament p örnek: bu. İsimlerin deftere — kaydı. bitmedi, bü - isimlerin — deftere geçirmesi bitmedi. Kaza — köza (aslı: kada) * örnek: Mıyuk bir kaza ge- çirdi, büyü bir kaza geçirdi. Kaza — _İlce Karacahey — kazamı, Tefrika No. 35 - Beı hüylo ıııııl tanımam. Bizim Türk ellerinde böyle şey yoktur. Her erkek kılıcı ile hançeri ile yaşar, ondan ay- rılmaz. — Fakat burası saray! — Ne karın ağım olursa olsan! Yerin dibine batsın aa rayı da, bepsi de.. Söyle öyle ise 0 kadına, bıraksın benim yakamı, defolup gideyim.. — Canım, sen hiç saraya girmedin mif Acı acı bağırdım.. — Girmedim, girmek te Ja temem.. Dediğim gibi : O kadına haber verin de ba na İzla versin. Yoksa sarayı başınıza devirir, çıkar giderim. Herif göüldü : — Doar bakalım babayiğit dedi- 6 kadar smıkma.. Burada adamın hışırini çıkarırlar, ha berin olaun. Deli gibi oldum vallahi : İlin şehirlisi bana söz söyle- sin, benimle alay etsin hal Bir sıçradım, berifi gırtla- 4 gandan yakaladım . Boğazı sıkılmış horoz gibi bağırıyor, danalar gibi tepini* yordu. — Söyle dedim söyle kö- pek makulesi, me dedin? O, durmadan bağırıyordu: — Imdad!. Yetişin! Bu adam bir uğru imiş, beni öldürüyor: — Uğru ba uğru ha! mir ili. Nahiye — kamun örcek: bu kazada üç nahiye vardır. bu ilçede üç kamun vardır. Valli — llbay örcek: Adına vallsi, Adana ilbayı. Kaymakam — ilçebay örnek; Haymaca kuymakamı, Hayman ilçebayı, Nahiye müdürü — kumunbay, Müfettiş — İspekter Müfettişlik — İspekterlik Müfettişi umumilik — genel tepekterlik Teftiş — teltiş (T. kö.) Kâzib — yalan, yalancı, aldaç Kızb — yalan Kebed — karaciğer Kebir — büyül Keder — keder (T. kö.) Kenne — sanki, sanırsın ki Kefalet — keflllik Kefalot akçam — totak örnek: bu İşi deruhte etmek istiyenler yüzde on derecesinde kefalet akçası yatırmalıdır. bu (Şi üstüne almak — letiyenler yüzde on derecesinde — tutak yatırmalıdır. Kefli — kefll (T. Kö) Kefaret — arınma Keffiyed etmek — elçek. mek, çekilmek örnek: birkaç defa pey vur | daktan sanra keffiyed ederek rakibine bıraktı. birkaç kere pey varduktan sonrr elçekerek (çekilerek) Işi basımına bıraktı. Kehf — kovuk, mağara Kıihıı ıühdın yola Ka ef M. AYHAN Dönüp suratına bir yumruk attım, Gürültü duyülmüş cla- cak, baktım, divanbanenin öte sinden, berisinden bir sürü, gırhlı, yalın kılıç ortaya firla dılar. Şimdi İş zorlaşmıştı. İştel Elimdeki * herifi kaldırdım, odadan dışarı fırladım . ve he men kılıcımı sıyırarak kapıyı tüttüm. — Yunaşmayın, gebertirim! Diye bağırdım. Onlar topla- narak yavaş yavaş kapıya doğ- rü yaklaştılar. Kendimi baha- hya satecaktım. Benim postum da delinecekti. Bir aralık tuhaf bir nura attılar ve üstüme çullandılar. En öndekini öyle bir yuvarla- dim ki, görülecek şeydi : Herif, zıpkın yimiş ayı gibi inledi ve ikl takla attı, arkı- daşlarının ayaklarının dibine boylu boyuna yuvarlandı. Bundan sonra İş azıştı. Fa kat etrafımı — saramayorlardı. Çünkü ben kapı ağzındaydım. Ancak dört beşi birden karşıma dikiliyorlardı : Sırtı mıra, dört kişiyi tepele- dim. Birinin bileğini kopardım, üçünün kılıçlarını — ellerinden düşürdüm. Bana, hiçbir şey ol- mamıştı. Sonumun fena olaca- ğını biliyordum. Fakat bu dö- güş beni neş'elendirmişti. Büa sevinç çok sürmedi. Ar kamda bir görültü duydum, Kelime kelime (T. Kö.) Kem — kötü, az örnek: kem söz, kem akça sahikinindir. kötü söz, kötü akça 1ssınındır. Kemakân — esklel gibi, ol- duğu gibi örnek: kemakân makamında Ibkamı, eskisi gibi orununda bırakılması Kemend — boğuluk Kemtn — pusu Kemiyet — Nicelik, kemiyet (T. kö). Keyf iyet — Nitelik, keyfiyet (T. kö.). Kenar — kenar (T. kö.). Kerem — kayra. Keremkâr — Selek. Kerheo — istemiyerek, gönül- #öz, Ükslnerek. Tav'an— İstiyerek, gönülden. Tav'an $e kerhen — İster la- temez, İstiyerek, İstemiyerek, örnek; Tav'an ve kerhen bu Içi behemehal Wfa — etmelisiniz diye eerilen emre Dazaran — lstiyerek, İstemiyerek bu İşi me olursa olsun yapmalısınız diye verilen emre göre, Kerih — iğrenç, tiksindirlci. Kerime — kız, Kerre — kere. Kesafet — Sıklık, koyuluk. Keslf — sık, koya örnek: | — keslif bir orman — sık bir orman 2 — Keslif gölgelerle mes tür bir yol — koyu gölgelerle örtülü bir yol. Tekâsüf etmek — sıklaşmak, toplanmrk Teksi Istiyenler Kimler.. — — aa — — Başı 1 incl yüzde — Parla, 26 (A.A) — Eski Yu nan kralı Jorj'un yakınlarından biri gu beyanatta bulunmuştur: İkinci Jorj'on; menfasından çıkmak ve tokrar Yunanlistan'a dönmek için karar vermiş ol doğu hakkındaki baber hertürlü Bal ve esastan arldir. Kral bu moksadin kral - taraftarlarının herbangi bir miting aktetmiş olduklarından — baberdar — de gildir. Parla, 26 (AA) mabaf lli yakında — mücssetan meclisi balinde toplanacak olan parlementonun İa'ikadından ev- vel eski kralım Yunanistan'u dönmiyeceğini tasrih etmektedir. — Yunan —rilkmpmlğli e ipreen Başımı çevirince ne göreyim: Pençereden içeriye giriyorlar, — İşte şimdi bapı yuttan Aybey! Diye kendi kendime söylen: dim- Ben bunu hiç düşünme miştim, Avlı tarafından pençe- relere tırinananlar İçeriye glr mek üzere idlier. Ben Ikisinin ortasında kalmıştım. — Ab ©o karı, -diyordum- yüzü ne kadar gözelse kendisi © kadar aşağılık bir malmış. Be ni tuzağa düşürttü.. Pençeredekilerden biri : — Sokulmyalım, — karşıdan okla gebertelim! Deyince cenım büsbütün &ı kıldı : Beni, dıvara çiviler gibl de- lk deşik edeceklerdi. — Sonu var — ' lzmırOkutmanarı Birliğinin Toplantü — Baştarafı 1 incl yüzde — rıyan İlk mekteb okutmamı ba işk bir milyoner — zibolyeti ile görmektedir. 2 — Devrim pertisinin yord için düşündüğü iyl kararları, yılmadan, yorulmadan — yayen onları pekişleştiren 15000 İlk mekteb okutmanıdır. Bu — okutmanlar, — devrim karşısında İşlerini görmek İçin, küçlerinden bir iki kat artık çalışırlar. Bu onbeş bin okut- man, en aşağı yüzbin arkada gnn ödevini görürler. 3 — Okutmanlar: devrim karşınıda İşlerini görmek İçin, kendilerini düşünmezler, köy- lerde çalışan önbine yakın okut man, çocuklarını orta mekteb. lerde — okutmadıkları, babalık vazifelerini yapamadıkları halde, birçok güçlükler ve yokluklar — içinde ulusal ve soyaal ödevlerini görmiye ça: lışırlar. 4 — İlkmekteb okutmanına yüksek — okulalarda okuyarak, kültürünü artırma imkânları verilmemiştir. Bu soysal dilek onlara gelecekleri (İstikballeri) yönünden çok görülmemelidir. 5 — İlkmekteb okutmanlığı bir ihtlass işldir, her okuma yazma bilen hattâ az çok kültür sahibi olan adamlar bu İşin hakkından gelemezler, Nasıl ki hasta bakıcılar, daktorluk yapa- muzlar ve urzuhalciler, hukuk- çuların işlerine karışamazlarea; blraz bilgisi olan her iİnsan da Hkmekteb okatmanlığı yapa- Güvercinli Haydutlar. koyulaştırmak, toplamak Kesad — sürümaüzluük, dur- gunlük Kesbetmek — edinmek, ka- zanmak Kesbi nezaket etmek — ma- zikleşmek Kesbi sükünet etmek — Sa- hinleşmek * Kesbi euabet etmek — zor. laşmak, güçleşmek Kısb — edinç Kisbükâr — iş güç, kazanç Kisbi — edinsel örnek: İnsaoların — bazısında fitri olan mevabibi tablat bazı- larında da ancak kisbi olarak tezahür eder — İnsanların ki- misinde doğunsel olan — türem vergileri, kimisinde de edinsel olarak görünür. Kesir — kesir (kesmekten) ANADOLU —- ——— Günlük Siyasal Gazete Sahip ve Başyazganı Haydar Rüşdü ÖKTEM Umumi neçriyat ve yazı işleri müdürü: Kemal Talât KARACA Tdarehanesi; İzmir İkinci Beyler sokağı C. Halk Fırhıın;ı’nuı içinde Telgraf: İzmir - ANADOLU Telefon: 2776 « Posta kutusu 405 ABONE ŞERAİTİ: Yıllığı 1200, Altı aylığı 700, Üç aylığı 500 kuraştur, Yabancı memleketler için senelik abone ücreti 27 liradır. Heryıı:kı[unıqtıı. Kosretmek — kırmak örnek: kimsenin hatırını kes- retmek — İstemem — kimseola hatırını kırmak litemem. Küsurat — kesirler önergeler Kılavuz sözleri üzerine, her listenin (ANADOLU) da çıktı: gından başlamak üzere bir ay içinde, İstiyenler yeni bir öner- ge ileri sürebilirler. Bunlar T. D. T. C. genel kâtibliğine şu şekli altında gönderilecektir : limesine kılavazda karşılığını uygun (yahut : ye: ter) görmüyorum. Sebebi : (kıaaca) Öıeııeıı şadur : , -(1) ()) Burada bir önerge gös- taHümiyen yazılar üzerine bir şey yapılamıyacaktır. Tayyare Piyangosu 19 uncu Tertip Bi- | letleri Satılıyor.. Büyük Ikramiye 25000 lira Mükâfat 20000 lıra Eaki zamanlarda bu ıd" ler yapardı. Fakat ylı da, yüksek cemiyetlerd! işleri uzmanlar yapar. Çünkü ilk mekteb 0! hığı ble erir işi değili # İştir. 6 — Eflâtan bile; © gökden inse kendisine arasa, muhakkak — (l okutmanlığını İş edlai 7 — Atatürk'ün 050 lıktan ötürü şimdiye kadtf | levlerindeki f ikirler top bir angı olarak okunu bu suretle bu meslekin belirtilmiştir. ... Okutmanların bu çok ü sözlerine İzmir ili C. başkanı Bay Avni Doğalı sıcaklıkla cevab vermit * mipir ki: » — Atatüörk pıruı!ıll karşısında ©en çok göY okutmanlardır. Okutmanlığın de, ötürü, okutman arkad zın söşledikleri riyazi bİF iyet balinde bedahattedif” manlarımızın, — soysal içinde daha fazla tirmek için nasıl düzel ması gereklidir? Bunu içinde bir enenmen araşlırmaktadır. ve oki 4 bir. meslek — olarak Muştır. Türkün asit — ve T davası daha sona eriM” | Bogünkü — toplantıdan vanç duydum, çok rendim. Arkadaşlarda el toplantı daha yıp-'f geliyorum. Bua - topli z konuştuklarımızı sokalım. Partinin terbiyevi P' etrafındakl dlıuıeekfl * sonarsanız, bizi erekli " g ile kongreye yollamış ı?” smnız. Arkadaşlarıma sevgl V mi sunarım.,, t “iBi ” Bay Avni Doğmu'da? ö İzmir ilbayı Generel | çot Dirik te ayni heyecâl — gl güunlükla kalkmnış, bir / söylemiştir.. Kongrey* olmak üzere pı'F.’ y bir toplantı daha yaP 4 B. Behçet | Salih Uz Av- | kara'ya Gide? — Baştarafı 1 inci büdceyl müzakeresli Ankara'ya gidecektir- hat; bilbussa İzmir i ! rile alâkadardır. Şehir — meclisi 16 da toplanacık, / yeni yıl büdecel “":ç şacaktır. At tralll kınca Kordonda İsll taları kerarlaştıracak şö İ meclisi komltesi gün meclise ııııo"'" /'

Bu sayıdan diğer sayfalar: