11 Eylül 1936 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 5

11 Eylül 1936 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 a bu cazibeyi bütün şü- : ıle hissetmenin büyük * Ngiltere kralının tatürk'e çekti- ği telgraf Saşı Tinci sahifede— istan'da kendisine karşı gör , " hararetli büsnü kabolden samimi teşekkürlerini bil- Üştir. İstanbul 9 ÇAA) Cumur pi Atatürk ile Majeste Sekizinci Ü arasında — aşağıdaki telgraf " İeati edilmiştir: -Ekselâns Kamol Atatürk İstanbul Türk topraklarından ayrılırken karşı gösterdikleri dostane L kabulden ve gerek — ekselüne- Börek makamatı resmiye ve milleti tarafından şahsima izhar edilip beni çok müte- eden itinalardan” dolayı ek- mina çok samimi teşekkür- Hetakdim etmek isterim. Türkiye'de ilk — ikametimden Tevkli bir hatıra muhafaza Büm. Minnettarlık Kize en iyi temeonilerimi . Ekselânsımızın semahalla tahsin ettikleri " husosi tren inde büyük bir konför içimde t ediyoraz, Edvard Majeste Edvard Vill iyana Majestelerinin Türk toprak- " ayrılırken bana gön- tek nezaketinde bulunduk- 'elgrzf beni derin surette | ııa.'lııı etmiştir. Jestelerinin — memleketi- de bize çok kısa görünen leri esnasında Türk mil- ' haklarında beslediği yük- * takdir ve ihtiramkâr mu- “Det hislerini ifade edebil- M'lelteıen bütün kalpleri İsine cezbetmiştir. Ben duydum. Şıı.n. bükümder hakkında y “Enekte olduğum — samimi hisleri bu ilk ve kısa “kinin bıraktığı —unutulmaz a ile tebellüri etmiş bu- &'Itm:lerine bütün kab Çok güzel bir seyahat itahtlarına mes'ud bir diler, en samimi temen- 4 Mi kabul — buyurmalarını edtf im, K. Atatürk k"İbııl 10 (Hususi muha- izd n) — Türkiye - İn- arasında askeri bir Çıkacağı şayiaları, Av- Siyasi mahfillerinde muh- ftflırleıe yol açmıştır. k bildirildiğine göre " sefiri, Hariciye Veki- h Dr. Tevfik Rüştü Aras'ı ' Te bu mes'ele hakkında ve Hariciye Vekili- "!*eıe ile aramızda as- l!îıfık aktedildiği ha- ib etmiş. l . 10 (Radyo) — İn- A Talı Sekizinci Edvard, 'lütıhısnıı profesör N1 ziyaret etmiştir. ’—.r 10 (Radyo) — İn- » Talı sekizinei Edvard, İyana fuarını ziyaret Öeke e refakat et *Celdi nin Viyana sefiri '_ | krala “Sonra, İspıııyı gu- î.:' M. Miklâs'la mülâkat ' Bu mülâkatta M. tap V© hazır bulunmuş j—ı.“'ıydı bir saat ka- Iştır. 'f " 10 ( Hususi ) — krıı 8raf gazetesi, İngil- —.—kde— Ünasebetile yazdığı Atatürk sade hlklkıne de bü- .vlıunı haketmiştir. bie ü 5 ""n meuılekeıımm fadeleri conilerimi | gibi o zaman dahi- yalnız ve | : g - l Z ANADOLU SAA Ça r' Z v Kurtuluş bayramımız kutlulandı. —Baştarafı 1 inci sayfada— tukla başlandı ve genç hatip tok alkışlandı. Buna, İzmir'e girişi temsil edecek olan mız- raklı süvari kıt'ası komutanı asteğmen Feridun Ertürk ce- vap verdi. Genç sübay hara- retle alkışlanan bu nutkunda dedi ki: Büyük komutanlarım ve sa- yın yurddaşlarım! Biraz evel buradan söz n aziz yurddaşım, İz- kurtuluş günü münase- betile ordumuz hakkında bü- yük sevgi gösterdiler. Kazan- dığınız zafer ne kadar büyük ve onun neticeleri ne kadar parlak ve hududsuz olursa ol- sun evelâ şunu arzedeyim ki; ordumuz zaman oldufu her yalnız — vazilesi yapmıştır. Bununla beraber en derin he- yecanlarımızla övünmek hak- kımızdır. ki ordumuzun 14 yıl evelisi yaptığı o vazife ile üç seneye yakın bir zaman- danberi büyük bir zulüm için- 'de dölemle, : derin Sağfalötler çekmiş ana vatan hasretine susamış bu güzel İzmir imize kavuşmuş olduk. Ve gene bir asker olmak sıfatile övünüp sevinebiliriz. ki 14 yıl önce büyük başkomutanımız, aziz Atatürk'ümüzün bizlere vermiş olduğu (Ordular, " hedefiniz Akdeniz'dir, ileril) emrini 14 günlük kısa bir zaman içinde ve yüzlerce kilometre mesafe- ler katederek tamamen yerine ? getirdik. Bugün şu aziz şehitlerle et- rafında o zulümden, faciaları dan kurtuluş, güzel İzmir'e kavuşuş gününü kutlularken büyük bir emniyet ve derin bir inançla sayın yurddaşları- ma ve bizi dinliyen diğer var- lıklara şunu bağırabilirim: Bir gün memleket tehlikeye dü- şerse ve ona kirli ayaklar sal- dırmağa teşebbüs ederse or- | dumuz 14 sene evelsi göster- diği harikaları © neticelerden daha üstün olarak göstermeyi en tabil vazifesi olarak bilir. Bu büyük gün münasebetile ancak en ufak bir parçası olmakla kıvanç duyduğum bü- yük ordum namına sevgili yurddaşlarımın göstermiş ol dukları bu nihayetsiz tevec- cühlere derin saygılarımla te- şekkür ederken bu uğurda hayatlarını seve seve vermiş olan Aaziz “şehitlerimizi niha- yetsiz minnet ve tazimlerimle selâmlarım. Bunu müteakip süel muzika istiklâl marşını çaldı ve bele- diye, parti ve diğer teşekkül- ler namına şehitler âbidesine çelenkler kondu. Daha sonra mızraklı süvari kıt'asından bir manga tarafın- dan havaya üç defa ateş edil- di ve şehitlerimiz selâmlandı. Bütün bu merasim sesli fili- me çekildi. Şehre giriş Bundan - sonra Eşrelpaşa, Sa Majestenin İstanbulu ziya: reti, İngiliz —Türk münaseba- tında yeni bir sahnenin açıl- dığına işarettir, diyor. İstanbul, 10 ( Hususi ) — Başvekilimiz İsmet İnönünün, on beş Eylülde Londra'ya gitmesi muhtemeldir. Başve- kilimize, hariciye vekili Tevfik Rüşdü Aras ile - hariciye ve- kâleti umumi kâtibi. Numan Rifat Menemencioğlu - refakat edöceklerdir. Tepecik ve Halkapınar istika- metlerinden gelen üç askeri kol şehre girişi temsil etti. Bu kıt'alar, geçtikleri yollarda bi- riken yüzbinlerce halk tarafın- dan sürekli şekilde alkışlanı- yordu. Bir saât sonra bu kollar kışla önündeki meydanda ve civardaki caddelerde mevki almışlardı. Kışla önündeki merasim Kışla ve hükümet önündeki | Arkıdışlu. her sene bura- da toplanıp tes'it ettiğimiz bu kürtolüş bayramı, bizim için, Türk milleti için bir sembol- dür, Bununla, şunu demek is- tiyorum ki 17 sene evel bu topraklarda cereyan eden facia bir daha tekrar etmiyecektir. Çünkü biz her sene kurtuluş bayramımızı kutlularken vata- nımızı korumak için kanımızı son damlasına kadar akıtaca- ğımızı da söyliyoruz. Bünun manası budur. Genç izciler resmi geçide başlamazdan evel bir arada. merasime saat 10,15 te baş- landı. Kışlanın balkonunda Vali Fazlı Güleç ile orgeneral mevki komutanı general Bur- hanettin, belediye reisi dok- tor Behçet Uz, şehrimizdeki saylavlar, ordu — mensupları, teşekküller — mümessilleti ve gazeteciler bulunuyorlardı. Zabıta, izdihama mâni ol- mak için tedbirler almış, ge- çid Sresmi münasebetile kışla önünde tel örgülerle halkın duracağı yer ayrılmıştı. *Fakat itiraf etmek lâzımdır ki bu tedbirler noksandı. Ka- rışıklıklar vardı. Halk iyi mua- mele görmedi, Merasimde — vali parti başkanımız Fazlı Güleç komu- tanlık balkonundan şu veciz nutku iradetti: Sayın İzmir'liler! Kurtuluş bayramınız. kutlu olsun. Türk milletine de İzmir kurtuluşunun yıldönümü kutlu olsun. Arkadaşlar, bugünkü bayram yalnız İzmir'lilerin bay- ramı değildir, bütün Türk milletinin bayramıdır. İzmir'in işgali, Türk milletinin hareke- te geçmesi için bir parola ol- muş ve bütün milleti bir anda ayaklandırmıştı. İzmir'in işga- linden evel de vatanı kurtar- mak - istiyen Büyük Şefimiz Atatürk ve onun değerli ar- kadaşları durmadan çalışıyor- lardı, Vatanın kurtülüş prog- ramı esaşen bazırlanmıştı. İz- mirin işgali üzerine dir ki bü- ü et derhal ayaklandı işgali, biraz evel söylediğim gibi bir parola ol- du. Onun için bu günün tari- hi kiymeti çok büyüktür ve Türk tarihinde ehemmiyetile mütenasip olarak yaşayacaktır. ve | l Fahreddin Altay, müstahkem | Arkadaşlar! Bizden sonra gelecek nesillerde de bu, böyle devam edecektir. ve İzmir 14 sene evelki — kurtuluşundan sonra arzın bir zerresi kalın- caya kadar Türkün elinde ve Türk bayrağının şanlı dalga- ları altında kalacaktır. İzmir'in geniş ve gözel “üfiklarına Ve semasıha — yakışanda — yalnız Türk bayrağıdır. (Sürekli ab kışlar.) Türk bayrağı - kadar bu memlekete yakışan ve yakışa- cak hiçbir bayrak yoktur. Arkadaşlar. Bundan on )edı küsur sene evel - İzmii olunurken © günün köl resini daima hatırlamak — ve tel'in etmekte bir vaziledir. (Lânet olsun sesleri) çünkü İzmir'in işgalinden evel onun işgaline — sebebiyet verenler bence - mes'uldürler. Arkadaşlar; bugün Türk milletinin başında onu idare edenler, Türk milleti tarafın- dan tesis edilen rejim yanık İzmiri'de değiştirmiş, imar et- miştir. Türk azmi, Türk ener- jisi bu şehri, Ege sahillerin- deki bütün şehirlerden üstün bir hale getirecektir. ve bu yakında olacaktır. Çünkü sizin damarlarınızda dolaşan asil bir kandır, İzmir'in — kurtuluşanu — bir kere daha kutlularken orduya ve büyük başhuğ ile arkadaş ları önünde hürmetle eğilirim. Ve vatanın kurtuluşu uğrunda şehit — olanların ruhlarına da hürmetler yollarım. Valimiz çok alkışlandı. Ka- dife kalesinden atılan birinci topla kışlaya merasimle Bay- rak çekildi ve 6 sırada sücl muzika İstiklâl marşını çaldı. hükümete Bundan — sonrada gene ayni merasimle bayrak çekildi. Halk bu sırada coş- kun tezahürat yapıyordu. Top atılıp ta bayrak çeki- lirken şehir ve limanda bütün halk ve nakil vasıtaları bir da- kika bulundukları yerde kal- dılar. 10,30 da ikinci topla tayyareler şehir üzerinde uçuş- lara başlamış ve meydanlarda topjanan halkı selâmlamıştır. Lokomotif, fabrika, vapur ve trenler düdük ve otomobil ve otobüsler de korna çalmağa b.'xşlımışlır. ordumuzun İzmir'e vincine kat İmışlardır. Bu merasimden sonra bü- yük bir geçitresmi yapılmıştır, merasim tamamen sesli filme çekilmiştir. Öğleden sonraki merasim Szat 15,30 da sücl müzika, mektepliler, * izciler ve teşekküller Atatürk- ün beykeline konmak üzere hazırladık'arı büyük zafer çe- lenklerile kışlada — taplanmış ve cumüriyet meydanına git- mişlerdir. Buradaki - toplantı çok parlak olmuştur. Burada süel muzika İstiklâl marşını çalmış ve bülün halk ile mek- tepliler bir ağızdan marşı söy- lemişlerdir. Büyük önder*ve kurtarıcının heykeline yüzlerce zafer çelengi konmuş ve parti namına öğretmen Hamdi Tü- züntürk tarafından 9 - Eylül gününün büyüklüğünü ve ehem- imiyetini izah eden bir hitabede bulunulmuştur. Daha sonra Ankara Halkevi namına şâir Kâmran Bozkır | tarafından İzmir için (Seni ilk görüşüm bu!) Başlıklı bir man- zume okunmuştur. Gerek Kâm- ran Bozkir, gerekse Hamdi | Tüzüntürk sürekli bir şekilde alkışlanmıştır. Bundan sonra Halkevi reisi Hüseyin Avni (9 Eylül) man- | zumesini okumuş ve alkışlan- mıştır. En sonra Ravzci İrfan ana mektebi talebesinden 6 yaşında- Kâmran (Atatürk'e!) mahzumesini —okumuş — ve al- kışlanmıştır. Buradaki merasim bittikten sonra alay birinci kordonu takibederek Vasıf Çınar bul- varından fuar önüne geçmiş, doktor Mustafa bey bulvarın- da dağılmıştır. Alayda C. H. P. nahiye ve ocak üyeleri, işçi - esnaf bir- likleri kurumu, - Seferihisar, Tire, Bayındır, Akhisar ve Bergama heyetleri ve muzika takımları, takdir alkışları için- de geçmişlerdir. Geceki merasim Gece C. H. P. işçi ve es- naf kurumları birliği mensup- ları tarafından fener alayları terlip edilmiştir. Denizde de ayrıca Çankaya vapuruna bi- nen k&habalık halk, gec vakte parti — teşkilâtı, “kadar dolaşınış, tetahüra! yap- miştir. Mes'ut birleşme Karantina posta ve telgraf müdürü merhum bay Lütfü'nün kerimesi ve Menemen Cüm- huriyet müddei umumisi İlha- mi Sançar'ın kardeşi Sabiha Ogan ile İzmir birinci icra memuru ÂAbmet Ogan'ın ni- kâk türeni evvelki gün evlen- me dairesinde büyük kalaba- lik ve samimi çehreler ara- sında aktedilmiştir. İki tarafa detler temenni ederiz. Atatürk'ün ana- sının mezarında.. — Başı Tinci sahifede — İzmir'liye; hakikt manasiyle bir Türk'e çok çey söyler. Ba duygu ve düşünceleri keli- — melerin darlığı ve hududu içinde anlatmak güçtür. Bu yüzden ben Ankara'lılar ve Ankara Halkevliler ada söyli yeceğim bü birkaç sözü kelimelere boğmak istemiyorum. İzmir'liler ne bahtiyardırlar ki Atatürk gibi bir oğla Türk dünyasına armağan eden bir ananın mübarek vücudunu te- miz ve Türk kanile alınmış top- raklarında saklıyorlar. Fakat bir tesadüf, bir şeref ve belki de bir mükâfat olan bu vedianin büyük değerini İzmiz'liler çok iyi — bili- yozlar, e Nitekim İzmir'in 9 rılııl “kur tuluş. bayramının büyük “tezahür- leri onun asil kabrini ziyaretlo başlıyor. Bu, onun büyüklüğüne Kat ne yerinde; ge güzel bir mu- kabeledir. Ğ Analık muhakkak ki çok mu- kaddestir. Fakat yer yüzüne Türk kanından veren aca bir. çocuğu daha çok mükaddestir. Yalınz bu kudsiyetin bir de şözcl noktası vardır. — İşte çu tü« rakların slunta yatancana bu şeref noktalarının üstüne çıkmış bir anır C. Çünkü o, Alatörk'ün anasıdır. Ne mutlu o anaya ki arkasında çocuğu için her hangi bir endişe yerine daima haklı bür milli gurur ve milli şetef duyguları içinde ebe- diyen rahat uyumaktadır. Diğer taraftan u mübarek ananın çah sında, mezarları oğullarının mezar- Tarı gibi açrede olduğu bilinmiyeı kahraman — Mehmed'in, Hasan'ın, Abmed'in acalarını tebcil ve tak- dis ediyorur. Çünkü o, bunların bir sembolü olmuştur. â Milletce her türlü çavesizlikler içinde Türk mill, analık etmek iğin, Atatürk gibi bir büyüğü de- Buran Türk anası! - Senia mütevazi kabzin ve büyük rubun karşısında ruhumuzun ve varlığımızın ön adli duygüları; en yüksek takilis hisles rile eğiliyorum.» Bundan sonra Karşıyaka parti başkanı teşekkör - etmiş ve İzmir adun;Anıkara Halkerliler adına mezara çelcakler konulmuş ve gene büyük bir vecd içinde ıııcrır—uuc vihayet verilmişlir. .. BHalkevinde: Akşam Halkevindeki edebiyat ve temsil gecesinde, Halkevi mü- dürü Hüseyin Avai, — Ankara'lılara teşekkürden sonra inkılâp edebi- yatı üzerinde konuşücak olan Hıfza Oğur'u tanıtımış, genç hatip de çok ödü Dir konlerans vermiş, barp sonrası içümal hareketlerinin do- gurduğu yeni telâkki ve münase- betleri, bunların bizdeki tatbikatımı ve edebiyatımızın geri kalışını, bu günkü edebiyatm zengin bir kül. türle mukayyet ve moşrüt oldü- Bunu, ayDi zamanda hasbi bir imanış - Tüzmngeldiğini, ancak bu edebiyatın — yaşıyabileceğini — an: Tattıktan sonra — inkalâp edebiyatçı- sima bie karekterini - çizmiş ve Ankara'nın genç değerlerinden Mü- nir Mücyyed'le Kâmran Bozku'ı tanıtaıştar. Münir Mücyyed “Selâm — İz. a — düdükleri,, ab da İzmic üçin yazdığı “Bu seni ilk görüşüm,, ve “Yeniden doğmadayız,, manzum — parçalarını okumuşlar, hepsi de hararetle al- kışlanmışlardır. Merdivenli hırsız Değirmendere — nahiyesinin Taraça köyünde mühim bir hırsizlik vak'ası olmuştur. İs- mail oğlu Ali Riza'nın evine merdiven kurmak suretile bal- kondan giren hırsız tarafından oda içindeki sandığı kırılarak beş a'tın beşibirlik, 20 - tane kulplu birer İlın Kira, bir ka- dın mantosu ve bir caket ça- linmıştır. Hırsızin yakalanması için zabıta laaliyete geçmişlir. Kurbağa doğurmuş İstanbul, 10 — (Hususi) Şehremini'nde oturan bir ka- dın, kurbağa şeklinde bir ço- cuk doğurmuştur. 11 /9/936 A

Bu sayıdan diğer sayfalar: