23 Ocak 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3

l 4D 23/ 931 ŞÖN Berıinde'g.kğın bir .gıı;ıağ mecn;ıv:auryazry_ur aü Almanyaya ikitahtelbahir, iki kruvazör ve dört torpi- do muhribi yaptırıyoruz İzmit lezgâhlanmızd; da ayrıca iki tahtelbahir daha yaptı. racağız. Hükümetimiz donanmaya büyük ehemmiyet veriyor İstanbul, 22 (Husust) — Betlin'de çıkan Alman harp deniz mecmuası, hükümetimizin, do- Nanmaya çok ehemmiyet verdiğini ve bazı noksanlarımızın ikmali için yeni bir proje tanzim ettiğini yazıyor. Ayni mecmua; ikisi İzmit'teki tezgâhlarımızda, diğer ikisi de, Hamburg'ta avuz'un inşa edilmiş olduğu tezgâhlarda olmak üzere dört tahtelbahir yaptırmakta oldu- Şumuzu yazmaktadır. Alman mecmuası, dört tahtelbahirden başka iki kruvazör ve dört torpido muhribi daha Yaptıracağımızı ve bunun için hükümetimizle Alman deniz inşaatı müesseseleri arasında müza- kerelere başlandığını kaydetmektedirler. —0 — — — —F 141 4 ÇWREEAAM —— — — — — Göering Berlin'e dönü- $ünde M. Hitler'e bir rapor verecektir. Berlin, 22 (Radyo) — Ge- naral Göeringiavdetinde doğ- rüdan-doğruya Berlin'e gitmi- Yyecek fakat Münih ve Berges- gavdeve uğrıyacak ve M. Hit- €r'e şifahi surette raporunu verecektir. General Göering Roma se- Yahatinden tam bir muvafla- kıyetle dörlmüş - addedilmek- ir. Roma, 22 (Radyo) — Ge- heral Göering ve zevcesi Kap- Ti'den ayrılarak Akilone tor- Pidosu ile Napoli'ye harcket etmişlerdir. Sorento, 22 (Radyo) — Ge- neral Göering buraya gelmiş Ve hararetle — karşılanmıştır. €zeral top ateşi ile selâm- timiştir. Napoli, 22 —Ge- neral Göerivıg(ı::ıîylog de bu- Taya' vâsil olmüştür. Saat 22 e Roma'yahareket edecektir. Kabinesinde İsti fi alar., ı“"'blllı 22 ( Hususi ) — unan Maliye mazırı ve baş- '“k'_ı Muavini, istila etmiş- lerdir, Alinı.. 22 (Radyo) — Yu- b'_" Maliye nazırı, sıhhi se- “:P"Sr dolayısile istifa etmiş- bT D. yolları umum mü- !::ı" :A:İıye Müsteşarı layin iniştir. — Neşredilen resni ı.d’l'tf’('ı Ml'iye nıeıınnın is- '!*ı Yunan hükümetinin inin eai aa diıilmekıed;:q ŞU ANADOLU d GĞ Günlük Siyasal gazete Sahip n e büşyazga, Haydar 'Rüşdü ÖKTE Ünmüzi meşriyar Y GATEM Büdürü: Hamdi N " Nüzhet Çançar İdarehancsi ; R İzmir lk;u* x İ Beyli C. HalkPartisi *binam 'i(;ı:jıı TTılgnl': İzmir — ANADOLU 'lefon: 2276 © Posta kurusa 305 Aıîı?NE ŞERAİTİ 200, altı aylığı 700, 5 ayhğı S00 kurüştur. . abaocı memleketler için senelik Türadır Her y—ı._s kuruştur “eğmiş nüslülar 25 kuruştur. Yallığı Almanya İspanyadan as- kerini geri çekmiyecek M. Hitler,—îtı;lya başbakanı Sinyor Mus. solini'yi Berlin'e davet etmiştir Belgrad, 22 (Radyo) — Son hâdiseler üzerine, M. Musso- lini, General Göering'le tekrar görüşecektir. General Göering, Napoli'den Roma'ya gelerek, M. Mussolini'ye mülâki olacaktır. Almanya'nın, müstemleke mes'elesi hal olmadan evel asker- lerini İspanya'dan çekmemeğe karar vermesi, Roma'da endişe uyandırmıştır. İtalya, bu mes'elede bitaraf kalmak istemekte- dir. General Göering, M. Mussolini'yi Hitler namına Berlin'e davet etmiş ve M. Mussolini de bu daveti kabul eylemiştir Lizbon'da patlıyan bom- balar ve gazeteler Tethiş hareketlerinin kızıl İspanyanya'da! hazırlanmış olduğu iddia ediliyor Lizbon, 22(Radyo) — Por- tekiz matbuatı, dünkü tedhiş ve bomba hâdiselerinden bah- sederek: *“Bu tedhiş hareketleri Kızıl İspanya'da hazırlanmıştır. Bu çirkin vaziyet komünist pro- pagandasının tabii neticesidir. 14 Maznun tevkif edilmiş- tir. Bunlar arasında bir de İngiliz vardır. Diğerleri İspan- yol ve Portekiz'lidir. Haklarında tevkif müzekke- resi çıkarılmış birçök kimse- ler daha vardır. Bunların hep- si'de uzak bir Poitekiz 'müs- temlekesine nefyedileceklerdir. * Harticiye Bâkamı bu ted- hiş teşekkülünün bütün cihan- da iğtişaş çıkarmakla mükellef bir teşekkül olduğunu söyle- miştir. Bu plân, her şeyden evel Portekiz dahili asayiş ile alâ. şiddetle takip ve imha edile. cektir. Portekiz meclisi bugün top- lanmış bu tedhiş hareketi üze- rinde müzakerelerde bulunmuş ve hükümete itimat beyan 'et- miştir. Askeri idareye mmutlak selâ- hiyet verileceği anlaşılmakta- dir. , Demektedirler. Lizbon, 22 (A-A) — Şehrin banlyösünde -üç bomba daha "patlamıştır. Bunlardan biri bir harp “malzemesi — deposurida infilâk etmişse de ika ettiği hasar mühim değildir. Polis bombaların içinde patladığı l larla civorda oturanların hepsini stevkif ederek — istivab | Suikasd . tertibatının kimin tarafından yapıldığının henüz meydana çıkmamış olması ted- hişçilerin üç beş kişiden iba- ret olduğu zehabını tevlid et- miştir. Dün akşamki kabine top- lantısından sonra neşredilen bir tebliğde komünistler tara- fından tertip edilen bu sul- kastlar dolayısile alınacak ted- birlerin hükümetçe tetkik edil- miş olduğu bildirilmektedir. Milli meclis “de dün toplan- mış ve bu cinai tertibat dola- yısile teessürünü beyan etmiş- tir. Reisin teklifi üzerine mec- lis hükümetten — bu “hususta icabeden tedbirlerin “alınması- nı istemis ve hükümetin mü- tesanid olduğu hakkında te- j minat vermiştir. Kıbrıs kadar olduğundan büyük bir :adaslnda | | Yeraltı hangarları yapılıyor Londra, 22 (A.A) — Mar- ning Post gayetesi Kıbrs ada- sındaki Miki Odia yakininde birçok yeraltı hangarları inşa edileceğini bildiriyor. Döğu Akdenizdeki İngiliz hava kuvvetleri için strateji merkezi tesisine matuf olan bu program 250 bin İngiliz lirasına mal olacaktır, Garni- zon 2000 mevcuütin olacaklır. Irak petrolunu Hayfa'ya sev- keden - boruların — inşasından sonra Kıbrıs adasının — aldığı büyük sevkülceyş ehemmiyeti ('Gmeş 207 Td0akşamii,00 1703 | bu vesile ile bir kere — daha - ANADOLU Türk köylüsüne verilmesi düşünülen yeni kıyafet dolayı- sile, tekrar, başka bir zaviye- den kıyafet bahsına dönmek istedik. Kıyafetteki ısrarımız, kıya- fete çok ehemmiyet veren bu- günkü insan kafasının ve onun merhametsiz bakışının karşı- sında kuvvetli olabilmek için- dir. Bu, birl Kıyafet mes'elesi üzerindeki lesi, ayni zamanda ekonomik ve bedit bir endişeye dayan- maktadır. Bu da iki! Ve bizde kıyafet, normal bir tekâmül safhası geçirme- diği için, ayni zamanda tam medeni bir çehre takınmağa metbur olduğumuz için onun da devletçe mürakabe ve koönt- rol edilebilmesi tamamen ye- rindedir. Teessüs etmiş bir zevk, bir giyinme terbiyesi üzerinde belki de böyle bir mürakabe ve müdahale ne | varid, ne de eaizdir.. Fakat | bazı devletler, haftada bir ferde ancak şu kadar kilo tereyağı veya et verir ve bazı milletlerde de ekmeğe üzüm karıştırılması mecburiyeti -ko- nabilirken kıyafeti her bakım- dan ıslah ve tetkike mühtaç | bir cemiyette bu işin devlet | elinden geçmesi de gayet ta- büdir. Millet, bazı ahvalde irşada ve bakıma mühtaç bir çocuğa benzer. Yani mutlâk olarak hâkim ve kuvvetli bir şuvra sahip bulunamaz. Bu gibi ah- vüâlde de devletin, baba ve analık vazifesi görmesi, icap eder.. Bizde yalnız köylüye bir kıyalet tayin etmek değil, ayni zamanda şehirlere bile teşmil edilerek kıyafet kargaşalığının halli lâzımdır. Hâlâ ve hâlâ çarşılarımızda en iptidai serpuşlar, kılıklar, Peştemallar görüyoruz. Hâlâ peçe vardır, hâlâ şal- var yaşıyor. Modern bir. cemiyette, be- dii tekâmül ve inkişafta, kıya- feti de gösteriyorlar.. Medeni kaideler ve muaşeret hüküm- leri, insanın yalnız karakter, fazilet ve şuurunu tetkikle ik- tifa etmiyor. Ne yapalım ki, kıyafeti de hesaba katıyor. Orhan Rahmi Gökçe Ağaç dikme faaliyeti " Şehrin muübtelif yerlerinde ağaç dikme faaliyetine devam olunmaktadır. Çukurların açıl- ması bitirilmiştir. Göçmenlerin vaziyeti Şehrimiz iskân müdürü Tah- sin, göçmenlerin vaziyetlerini tedkik etmek üzere dün Tor- balı kazasına gitmiştir. TAKVİM Rumi 1352 | Arabi 1355 3ci kânun 10 Zilkade 10 İkinci kânun 123 3 i 3 7 Cumartesi |' S öğle — 702 1225 yataı — 1,36 18448 | yirmidört saat Çankaya vapuru Alsancak iskelesinde Şehirden akisler Sanki iki vapur değil, filolar alacağız!... devlet tevakkulu ve müdaha- Çankaya vapuru bahri muhitler aşmış de. niz ejderhası gibi gurur içinde... Gazetelerde bir baber: Karşıyaka'lılara müjdel İki vapur satın salınmak üzeredir! Gene bir gazete haberi: Çankaya vapuru, tamir edi- lerek denize indirilmiştir. Ya- yrın seferlere başlıyacaktır. Bunları okurken, insan gayri ihtiyari söyleniyor: — Allah allah! Sanki Kar- şıyaka - ve İzmir'i müdafaa için iki kruvazör satın alınmış ve bir de drednavut tamir edil- miş. Neredeyse, Karşıyaka'lı- lan sahilde geceli gündüzlü bayram — yap- miya davet edecekler. Filhakika, bu kadar alâka, bu kadar meşriyat, ancak mü- him deniz kuvvetlerine nasip olan bir bahtiyarlıktır. Nitekim Çankaya vapuru - bile, bur- nunu denize sokmuş, Karşı- yaka'ya “doğru öyle gidiyor: ki, gördüğü alâkadan —guru- ra gelmiş sanılır.. Yarın öbür- gün, geçirdiği kalalatı tekrar unutacak olan gemicik, her- kesin gözünde sanki bahri muhitleri aşarak uzak — kutup illerinde —maceralar başarıp gelmiş bir deniz - ejderhasını andırıyor. Diğer vapurlar ise, yangözle Çankayaya bakarak - gülüşü- yorlar: — Biz senin cemaziyülev. velini biliriz! Der gibi.. Evet, biz de top yekün hepsinin cemaziyülevve- lini, hattâ cemaziyülahirini bi- liriz. En ihtiyarı, yarım asırlık bir yaşı ve başı idrak etmiş, evrile, çevrile, timar edile, kalafat edile, eklene, büklene bugüne kadar gelip çatmıştır. Bizim körfez vapurları, kışın bir nevi frijider gibidir. Hani dondurma kutusu denilse caiz. Pencereleri, — kendiliğinden teşekkül etmiş bir orkestranın muhtelif parçalarımı andırır. Şöyle lodos tarafından, poyraz tarafından esmiye görsün; on- lar da sazlarını ele alarak hep beraber terennüme başlarlar., Ve" bu “arada rüzgâr, kapıdan Pencerelerden vaparun alt ka- marasından Süst kamarasina kadar dolaşarak her yolcunun ensesini, eteğini ziyaret eder.. Son zamanlarda Karşıyaka- dan sabahlarr saat sekizde çifte vapur işlemeğe başlamıştı. Fakat dünden itibaren ar- tık amuazzam we “muhteşem Çankaya, küçük dağları yarat- miş bir kahraman : gibi, tek başına yanaşıp yolcuları âl- mak cesaretini gösterdi. İskeleden herkes gülüşüyordu — Çankaya timardan çık- Mış.. — Kaç mil gidiyor acaba? — Şimdi sekiz, yarın beş.. Bazan da rüzgâra bağlıl Mektebli gençler, vapura girer girmez, bir solükta alt kamaraya atıldılar, sonra orta kamarada gözüktüler, daha sonra üst kamaraya fırladılar. — Yahu eski hamam eski tas.. — Yok canım, makinesi, kazanı, Şşurası, burâsı düzel- tilmiş galiba! — *Duatepe vapurunun nesi vardı ki, oncağıza kıyıldı. Tı- kır. tikir işliyor. Hem de hep» sinden sağlam.. — Bunların odur inşaallah.. — Haydi hep beraber söy- liyelim: Aminl, da istikbali Gençlerin dediklerine pek aldırış etmesek bile, ağırbaş- hlar, yaşlılar, nezleliler, sinir: ller, bizim vapurlara karşı ar- tık yavaş yavaş isyana başla- dilar. Evvelki — gün, genç, ince, kürklere sarılmış, şık 'bir ba- yan vapurun üst katına çıktı, Bir pencerenin dibine oturdu. Biraz ilerlde deniz — başladı köpürmeğe.. Rüzgâr, yerinde pek durmiyan pencereyi sal- layıb çerçiveyi içine çekiver- mesin mi? Bayan çığlığı bastı. Rüzgâr da şapkasını kaparak kamaranın karşı kisimina - fir- lattı. Ben pencereyi kapadım, biri deyetişti, şapkasını verdi. Bayan — artık küplere bin- mişti. Kibarca bir bayandı da... Yanındaki kadına! — Aman rica ederim -dedi- Sonu 5- inci sahifede D