6 Kasım 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3

6 Kasım 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ANADOLU ÖORLILILD U MK -RADYO İME U EZÜTELCRÂAF — TELEĞİYEFON Münhal saylavlıklar Romada komünistlik aleyhi-.-:.5—m Ankara, 5 (A.A.) — Beya- A ne bir misak imzalanıyor Misak, Venedik sarayının büyük salonunda bugün imza- lanacaktır, Macaristanı da kandırmağa çalışıyorlar Hahamhane mümessili- nin çok mühim beyanatı Hükümetin müdahalesi olmadıkça, Yahu- dilerin Türkçe konuşmaları işi, maal. esef böylece devam edib gidecektir. İstanbul, 5 (Hususi) — Manisa Saylavı B. Sabri Toprak ta- Roma, 5 (Radyo) — Alman- yanın Londra sefiri B. Ribben- trop, bugün saat 11,25 de bu- raya gelmiştir. Alman sefiri, İtalya Hariciye Nazırı Kont Ciano ve diğer bir çok kimseler tarafından karşılan- mıştır. Almanya ile İtalya ve Japonya arasında akdedilecek olan Ko- münistlik aleyhindeki muahede yarın (bugün) üç devlet diplo- matları arasında imza edilecektir. | İmza merasiminden sonra B. Müussolini tarafından — Venedik sarayında bir ziyafet verilecektir. Üçler muahedesi Venedik sarayının büyük salonunda B. Mussolinin huzurile — imzalana- caktır. Budapeşte, $ (Radyo) — Ma- caristan Başvekili B. D i lin seyahatleri, bazı mühim si- yasi müzakereler içindir. Söylendiğine göre, Macarista- nin da; Almanya, İtalya ve Ja- ponya arasında imzalanacak Ko- münistlik aleyhindeki muahede- de yer alması için Almanyaca teklif olunacaktır. Kamutayda MESERBayftir elklrmaRi Si layın başkanlığında iki celse akdetmiştir. Birinci celsede Di- yarıbekir valiliğine tayin olunan Zonguldak saylavı Mitat Altıo- kun istifanamesiyle Bayazıt say- lavı Übeydullahın ve Kütahya saylavı İbrahim Dalkılıcın ölüm- lerine dair tezkereler okunmuş ve merhum saylavların hatırasına hürmeten bir dakika susulmuş- tur. Meclis, pazartesi 14 de toplanacaktır. Yalnız bu hafta mı? Bizce daha esaslı ted- Birler — ister İstanbul, 5 (Hususi) — Deniz yolları idaresi, İzmir ve diğer limanlarda tüccarın vapur sıkın- tısına mani olmak için bu hafta Mersine fazla bir vapur kaldı: racaktır. Bu vapur ire de uğrıyacaktır. günü saat - Dünkü müshadan mabad - 1 — Evet, yerliler — ölümle karşılaşmış gibi kaçtılar; fakat Manasız panik çabuk anlaşılacak Ve daha ziyade artan bir hiddet Ve şiddetle geri döneceklerdi. Arzan bunu takdır. etti, may- Muna: “— Gel, çabuk buradan gidelim! Maamafih karanlık im- dımıza yetişecektir., Dedi. Ve dal ve yaprakları sık bir Ağaca tırmandılar. iba rafından Museviler hakkında Kamutaya verilen takririn akisleri devam ediyor. Hahamhane mümessili, bugün bana şunları söy- lemiştir: — Matbuatımız, zaman zaman ve muhtelif vesilelerle Yahu- dilerin Türkçe konuşmalarını temin için türlü tedbirlere başvur- muş, Türk kardeşlerimiz de bütün bu tedbirlere zahir olmuştur. Fakat, bütün bunlara rağmen Türkçe konuşmak hevesi Musevi- lerde meddü cezir gibi bir şey oluyor. Bu'hal ise; Yahudi unsu- runun samimi olmadığı kanaatini vermektedir. Binaenaleyh, hükümetin müdahalesi olmadıkca, Yahudilerin Türkçe konuşmaları Yeni Ticaret hedeleri akdediyoruz işi, maalesef böylece devam edib gidecektir. mua- Hükümetimiz, Amerika ile de . bir prensib anlaşmasına vardı, ko- nuşmalara yakında başlanıyor. İstanbul, 5 (Hususi muhabiri: Mmizaeny — rrükümeumizue —ru” goslavya, Romanya ve Yunanis- tan arasında yeni ticaret muahe- deleri akdedilecektir. Bu hususta yakında müzakerelere başlana- caktır. Türkofis umum müdürü B. Burhan Zihni, Yugoslav ricali ile müzakerelerde bulunmak üzere Belgrada hareket etmiştir. İktısad Vekâleti genel sekre- teri B, Faik Kurtoğlu da yarın (bugün) Ankaradan şehrimize gelecek ve Romanya ile müza- kerelerde bulunmak üzere derhal Bükreşe hareket edecektir. Yugoslav ve Rümen anlaşma- larından sonra, hükümetimizle Yunanistan arasında da yeni bir muahede akdi için müzakerelere girişilecektir. Amerika ile cereyan eden mü- zakereler müsait bir surette in- kişaf etmektedir. Şimdilk mua- LNM | 2 — Gecenin karanlığı bas- tığı vakit, Tarzan, vahşilerin yaktıkları ateşlerin ışığı altında Nestoru, sağa ve sola koşarak bir şeyler aradığını gördü. Vahşilerin de, panik esnasında ölen iki vahşinin cesedleri önünde) âyin yaptıkları görülüyordu. 3 — Gece böyle geçti. Sa- bahleyin Tarzan ve maymunu ağaçtan ağaca geçerek Nestorun uyumakta olduğu yere vardılar, İ arblasayımında iarşıov p o anlaşması Muahedenin akdi için İkinci- kânunda bir heyetimiz Ameri- kaya gidecek ve bu prensip an- laşması esasları üzerinde müza- kerelere devam edilecektir. B. Refii Celâl Avrupa sigortacılarile anlaşacak İstanbul, 5 (Hususi) — Milli Reüsörans umum müdürü Bay Refii Celâl, bugünlerde Avru- paya g- decektir. Bay Refii Celâl, Avrupada sigorta işlerile meşgul olacak ve Avrupa sigortacılarile bir an- laşma teminine çalışacaktır. İ.svı'çrede tayyare tecrübe manevraları Cenevre, 5 (Radyo) — İsviç- Tenin her tarafında tayyare tec« hedeye esas olmak üzere bir prendi Yapırkıştır. — rübe manevraları — yapılmıştır. Buradan Nestoru öldürmek işten değildi. Fakat Tarzan merd bir adamdı, arkadan iş görmezdi. Uyuyan bir adama el kaldıra- mazdı. “Vahşilerin şeytanı uyan! Hesaplaşalım!, Diye sesinin bü- tün kuvvetile bağırdı. Nestor bir deli gibi yerinden fırladı. Fakat tabancası elinde idi. Tarzan ağaç üzerinden: “Seni ölünceye kadar devam edecek bir düclloya davet edi- Ü aasaaanc FRTAR RURRA — cer zıt saylavı Übeydullah, Kü- tahya saylavı İbrahim, Dal- kılıcın ölümleri ve Zongul- dak saylavı Dr. Mitat Altı- okun istifası üzerine boşalan Beyazıt saylavlığına Sıhhiye Vekâleti müsteşarı Hüsamed- din Kural, Kütahya saylav- lığına Başvekâlet husust ka- lem müdürü Vedid Uzgören ve Zonguldak - saylavlığına eski Erzurum saylavı tarih- coğrafya — öğretmenlerinden Necati Güneri parti genbaş- kurunca parti namzedi olarak onaylanmışlardır. Sayın se- çicilere bildirir. ve ilân ederim. bi C. H. P. Genel başkan vekili C. Bayar Balkan Kurmay Başkanları memleketlerine dönüyorlar İstanbul, S (Hususi) — An- karada müzakerelere iştirak eden Rumen, Yunan — ve — Yugoslav askeri heyetleri bugün şehrimize dönmüşlerdir. Yugoslav heyeti derhal Belgrada hareket etmiştir. Rumen heyeti yarın (bugün) Köstence yolile Bükreşe gide- cektir. Yunan askeri heyeti de yarın (bugün) Ankaradân ayrılacak ve öbür gün şehrimize gelerek mem- leketine dönecektir. İstanbul, S ÇAA.) — Ankara- da yapılan Balkan antantı dev- letleri Genel kurmay başkanları toplantısına iştirak eden ve Yur goslavya Genel kurmay başkanı General Nediç'n başkanlığında Genel kurmay başkan muavini General Bodi ve General Yan- koviç ile diğer zevattan mürek- kep olan Yogoslav ve General Sikit, Yunan başkanlığında ikinci başkan ve maiyetinden mürek- kep Rumen Genel kurmay hey- etleri dün akşam saat 21/30 da hususi trenle -Ankaradan hare- ket etmişler ve bugün saat 13 te şehrimize gelmişlerdir. Yugoslav — heyetine — Albay Mümtaz ve yüzbaşı İhsan ile Belgrad ateşemiliterimiz ve Ru- men heyetine Albay Feyzi Men- kuç: a b yüzkemi! £ Nateddin/. vü Bükreş ataşemiliterimiz refakat etmektedirler. yorum!,, Dedi. Nestor, Tarzanı hemen vur- mak istedi, fakat birden vazge- çerek: “Pek âlâ düelloyu kabul ediyorum. Seni öldürüb rahat edeceğim. İn aşağı!, Dedi. Maymun ağaçtan iner, Tarzana kendi dilile: “Size yardım ede- ceğim!, Dedi. Fakat “Tarzan buna lüzam olmadığını söyledi ve ağaçtan inmeğe başladı. -Başı 1 inci sahifede- Dünkü gazetelerin verdikleri radyo haberlerine inanmak lâ- sımgelirse Almanlar bu taleple- rinde İtalya ile Japonyanın da muzaheretlerini temin etmişler, hatta bu hususta bu hükümetlerle birer muahede akdi zeminini de hazırlamışlardır. Filvaki son irad ettiği dutuk- ta “Afrika güneşi altında Al- manyaya da hakkını vermek lâ- zımdır., gibi cümlelerine bakı- hrsa B. Mussolinin bir muahede imzasına lüzum kalmadan da bu muzaherete hazır olduğu anla- şılmaktadır. Uzak : şarkta kosko- ca bir Çin kıt'asını yutmağa ça- lşan Japonyanın ise koendi ha- reketini mazur göstermek ve setretmek için Almanyaya can ve gönülden muzaherete hazır olduğuna hiç şüphe yoktur. Yine ayni telgrafların teminatına göre Almanya, İtalya ve Japon- ya Versay muahedesini imza eden beş devletten üçü olduk- larına ve bu itibarla ekseriyet teşkil ettiklerine göre onların böyle bir talebi mandalar mes- elesinin yeniden tetkik edilme- sini ve binaenaleyh Almanlara müstemleklerinin iade olunma- sını ahden mecburi kılacaktır. Evelemirde Versay muahede- sini imza eden devletler yalnız beş devletten ibaret değildir. Fakat öyle de olsa ahdi kıymet- lerden bahseden bu devletlere o ahidlere kendilerinin ne dere- ceye kadar sadık kaldıkları s0- rulsa, meselâ Almanyadan orta- da Versay muhedesinden ismin- den başka ne bıraktığı istifsar olunsa acaba ne cevab vere- bilirlerdi? Kaldı ki bu gibi toprak me- seleleri bugünün zihniyeti mu- cibince sırası gelince paçavrâ telâkki edilen muahedelerle hal we tanzim edilmekten çok uzak- tırlar. Böyle şeyler müstemleke- leri mandater — devlet — sifatile 6 Toşrnisani Almanyanın müstemleke davası elinde bulunduran hükümetle ya uyuşarak — ve yahud da — kabilse harb ederek halledilebilir. mese- lelerdir. Vakıa hakikatte — dünyanın bugünkü müstemlekeci ve istis- marcı zihniyeti nazarı dikkate alınırsa Almanlar taleplerinde hak« hdırlar, Avrupanın merkezine . yerleşmiş, dünyanın en büyük endüstrisini kurmuş olan yetmiş milyon nüfusluk Almanya gibi bir memleketin - emsaline ba- karak - mutlaka bir kısım müs- temlekelere sahib olmasını tas- dik veya zımnen kabul etmekte herkes müttefiktir. Alman müstemlekelerinin he men de yüzde seksenine tovarüs etmiş olan İngiltere hariciye ne- zareti bile o müthiş realist gö- — rüşlerile bu zarureti anlamamış değildir. Fakat Yahudi pazarlığı her yerden ziyade siyaset saha- sında — hükümrandır. - İngilizler eninde sonunda verecekleri bu müstemlekeleri bugün Almanlara ancak bazı tavizat mukabilinde vermeğe temayül — gösteriyorlar. Bu tavizat da Almanların yeni müddeiyatta bulunmaktan peşin peşin feragat etmeleri, bundan böyle müesses dünya nizamına riayet edeceklerine dair teminat vermeleri ve nihayet İngilterenin nüfuzu altında değilse bile bir nevi tesiri altında bulunduğuna şüphe olmıyan Milletler cemiye- tine tekrar avdet etmeleri gibi bir takım kayıdlardır. Her iki taraf müzakere masa- sına mümkün Mmertebe kolları serbest oturmak ve kendisinden evel muhatabıni - tavizat — ve müsaadatta — bulunmağa icbar etmek esasını kârlı telâkki et mekte ve işte bugüskü palavri lar bundan ileri gelmektedir Hakikatte Almanyaya müstem- lekelerinin iadesi esasında hiçbir ihtilâf yoktur. Hamdi Nüzhet Çançar Matbuatın tenkit hakkı — Ne o?. Dediler, siz filân zatı tenkit etmişsiniz! Söyliyenlerin yüzüne hayretle baktık: — Evet -dedik- tenkit ettik. — Filân eseri de çekiştirmiş- siniz? Dediler. — Evet çekiştirdik -dedik-ne vardı?. — Hiçl, -dediler- hayret ettik.. Epeyce cesarettir de.. — Ne olmuş “dedik- bunun neresinde fevkalâdelik var?. Ten- kit bizim hakkımızdır. Yazdığı- mız doğru ise ondan ders almak ve söylediklerimize kulak vermek de onların vazifesidir. — Susuyorsunuz.. Çünkü siz matbuatı, dalkavuk sanıyorsunuz. Susuyorsunuz; çünkü bizde fikir, söz, kalem hürriyeti yok, fikrine zahip olmuşsunuz. Ortada bir Teşkilâtı esasiye vardır ki, rejimin anahatlarını ihtiva eder. Bu, birl. Bir de Matbuat kanunu vardır; İngiltere Komitenin kararını iki tarafa da bildirdi.. — Londra, 5 (Radyo) — İngiltere Hariciye Nezareti, gerek cumhu- riyetçi İspanyaya ve gerek Gene- ral Frankoya birer nota vermiş ve ademimüdahale komitesinin, gönüllülerin geri çekilmesi hak- kındaki kararını resmen bildir- miştir. etti, ikil. Bir de bizim prensip- lerimiz vardır; etti, üçl. Bunları hesaba kattıktan sonra, memle- kette hür matbuat denilen mü- essesenin — vazifesini biz niçin yapmıyalım!. Matbuata kafa tut- mak istiyenler bulunabilir.. Fakat emin olun ki, onlar; kafalarını bu matbuat karşışında eğecek- lerdir, sen ona bak!.. Vazife vazifedir, hak, hak, ka- nun, kanun, prensip, prensip... Sonrası, hizaya gelmektir.. Biz böyle söyledik, onlar hay- retle başlarını salladılar.. Doğ ruyu söyledik diye, sanki kıyamet mi kopar?. Abdullah Çavuş eai Meşhur sahtekâr Tevkif edilmek için aranıyor Brüksel, 5 (Radyo) — Meşhur sahtekâr banger Anri Parmakın kardeşi Jul Parmak hakkında müddeiumumilikçe tevkif müzek- keresi çıkmıştır. Jul Parmakın Viyanada olduğu zannedilmekle beraber, bütün Avrupa zabitası haberdar edik miş ve Jul Parmakın tevkifi is- tenilmiştir. Macaristanda Bir Yahudi devleti kurmak istiyorlarmış , Budapeşte, (Radyo)— Zabıta, Macaristan dahilinde Siyonist teşkilâtı yapmak ve bir Yahudi devleti tesis etmek istiyen bir şebeke meydana çıkarmış ve bu - şebekeye mensub olanlarden 33 kişi tevkif eylemiştir, x

Bu sayıdan diğer sayfalar: