16 Ağustos 1939 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 7

16 Ağustos 1939 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 Ağustos 1989 Askerlik Çarşamba Rus donanması Sovyet denizaltı filosunun 200 ge- miyi bulduğu t Henüz pek genç olan Sıvvet denizçiliği, ih- ahmin ediliyor imral edilmiyecek bir kuvvet haline gelmişt Adetleri hor gün arttırılaı Sovyetler De_nı'z efradını müte- “madiyen arttırıvorlar Söyyetlerin açık deniz donlanma: aşındadır. Sovyetlerin 1987 'sgenesine kadar sahil mu Ve 'müdafansınâa —mahsüs bir deniz “küvvetleri vardı; bu deniz kuvvet tadil edilmiş ve yenileştirilmiş, kaç zirhh köv retti. “ 1937 senesine kadar Sovyet donan- Masınin harp kabiliyeti hemen hiç hükmündeydi. 1986 senes'nde tam Tianasiyle modern bir açık deniz do- hanması vücude getirilmesine karar & Verildi. O zamana kadar bahriyenin terakki ve tekâmülünde suçları görü. len Rusyanın bir donanmaya İhtiyacı olmadığını fddia ve bu'id ,latında Jsray eden erkân ve ümera Vücudu temizlendikten sonra yeni Ye- Rİ deniz tezgâhları yapıldı. Eskileri Benişletilerek derhal yeni safiharp Zirhlıl, kılavuzları inşasına başlandı. Sırf Sovyet malzemesiyle $ tezgâhlarında yapılan ilk gemi 1988 #enesi nihayetinde Türkiye limanları- Ti ziyaret etti. (Moskova) adımı ta- Hyan bu ilk gemi İtalyan filotillâ kı. AVuzları sisteminde ve dünyanın en SÜratli gem! sidir. Bovyetler daha evvel İtalyadan bu minde birkaç gemi almışlardı. 89 Yeni sovyet kruvazörlerinin Karade- İZ manevralarına iştirak — ettikleri Rörüldü. Bu gemilerin denize indiri! ! resmen ilân edilmediği gb bu Aha kadar Sovyet Karadenz limanla- Hindan başka bir limanda da görün- mişlerdir. Zaten yeni yapılan ge İlerin pek azı malümdur. mvwn» 'h deniz kuvvetlerini pek büyük bh ik içinde vücude getirmektedi :ı' İnşa halinde bulunan safıh .wblnm in gelecek sene de! E esi muhtemeldir hğem yapılan veya yapılmkata bu- ıları ile zırhlı ? Bü husus v trih ve kati yoktur. Sİniz reşmi mahafilden öğrendi. 'bırw arsa o da 1938 de Sovyet ,*nmı tonajının, evvelki sen Fakat a kruvazörler ve filotillâ n Sovyet bahriyelileri ler beş yüz bin tond. manyanınkiler Çarlık idareminder geukiwemilerirmins mdur. Bunlar 1911-1914 #eneleri arasında yapılmış 23000 ner tonluk ndirilmiş altı kruvazörden ve 1929 - 19382 seneleri arasında yepılmiş 8000 tonluk gene den ibaretti. Altı kruva- ancak 1925 - 1930 seneleri —ınd;ı ikmal Nhle:l e Ru ;!e imış ve !n)mm et *ır-k müşküldü. B(lkı buu- |la kta bulun. afında mektep riye efradının müte- resmen neşredi. edilmâktedir. $8 senesinde (xenç kmmııu—ı bahriyeliler 20,000 aza kaydedildiği cemyete donanma efradının a axa plarak kabul kadar efrada eri de bu manında umum dı, Rusların yalnız bir aene zarfında kaydettikleri efradın ancak altı mis: li kadarolduğu göz önüne getiril Rusyada büyük bi rdeniz kuvvetinin hazırlanmakta olduğu derhal anla- şılır. Rusyada — sahil müdafaasır mahsus tahtelbahirlerin adeti 200 ka dar tahmin olunmaktadır. Bunların 60 1 japon denizindedir. Diğerleri adeden Avrupanın herhangi bi rtah- telbahir donanması kadar kuvvetli- dir. — — Sinir hastalıkları mütehassısı Doktor | ısmaılZıya Tregu! Memleket hastahanesi Emranı| akliye ve eski asabiye mütehassısı| Dr. İsmail Ziya Tregul İkincibey-| sokağında 25 Numaralı hususi mua- yenehanesinde hastalarını muaye- İne ve tedavi eyler. Sümerbak TiyiPda vücude gotirilen tonajın beş Ü ııı_b,ımd ği gemi- Köylü giyim oşyası — satışlarına| satıı (| başlamıştır. İstifade ediniz: | Ve |A li /ökimek 'a AANADOLU) K MEMLEKE'ITE Aydın, (Husust) — Aydın pa- pukçuluğunun kalkınması, Milli Şe- fimizin Başvekillikleri zamanında 12 nisan 1930 tarihli hükümet prog- 31 inci madesinin tatbik mevkiüne konulmasiyle başlar, Bu program mucibince Ziraat ramımnın sonra en elverişli bulduğu Bi Mendres kenarında © sene Nazilli pamuk istasyonunun yerini tesbit ve istimlâk ettirmiş, fakat bu sırada istasyonun Sarayköy kazasında veya Koçarlı nahiyesi olması daha fayda-| h olacağı hakkında yapılan müraraat lar inşaatı biraz geciktirmiş, bilâhare Nazillide yapılması kati alarak karar| Hlaşınca faaliyete geçilmiştir. at Vekâleti ıslâh istasyonu- nun Nazillide kurulmasına uzun tet. İkikler sonunda rapor veren mütehas |sıs merhum Celâl Eğribozu mütehassısı ve müd, etti. 1932 yılında henüz bina ve tesi ;!-ulın inşaatı devam ederken Celâl boz oltuz yerde varyete tecrübe- Zi Vekâleti üç sene süren bir tetkikten lerinin tatbikine başlıyor. Fakat is- onun ne yeri ne binası na tesisa- yoktur. Mütehassısın arkadaşı ve muavini Avni Konakçıdan — başka yardımcısı da yoktur. Buna rağm'n hem inşaatı nezaret ve hem de çalış- ma devam ediyor. 933 de Nazillide iki odalı bir ev istasyon binası olarak kullanılıyor. 934 bir kısım inşaatı bi- ten istasyon binasına yerleştiriyor. O sene istasyon binası ile circirhane ve ahır ertesi yıl da yani 935 iki an”; barla bir circirhane daha ilâve olunu? rak yapı kısmı tamamlanıyor. Biz gene 933 yılına dönelim. O İyıl istasyon civarında iki dönümlük bir sahada tecrübe ekişlerine devam Iolunuyor. Alınan netice müsbettiz. uzun elyaflı tip olarak (Akala) cinsi üzerini duruluyor. Celâl Eğriboz, Ameri kada pamuk üzerinde çalıştığı dört yıl boş durmamış ana yurda en elve- rişli tip üzerinde daha © zamanlar tetkike başlamış. Amerikada Teksasta ekilen ve ıslâh edilmiş bir nevi olan (Akala) cinsini, yılda en az 600 milimetreden fazla yağmur düşen Ege ve Trnkya mıntakaları için en elverişli tip ola- rak bulmuştur. Amerikadan döndükten sonra istasyonunda Akala cinsi üzerinde yaptığı tecrü- n |belerde muvaffakıyetli neticeler ver- .İmiş ve Celâl Eğriboz Nazillide (: başlayınca en çok bu cins üzerinde durmustur. Bu suretle de en ileri memleket- lerde muhtelif cinsler yanyana ve muhtelif sartlar altında ekilerek beş senede elde edilen neticeyi iki yılda elde etmiştir. Celâl Eğribozun taporu Vekâlet- çe kabul olunmuş ve 934 den itiba- ren üretme faaliyeti başlamıştır. Ö sene istasyon 200 dönüm 935 300 dönüm Akala cinsi pamuk ekmiş 936 da bunu 750 dönüme çıkardığı gibi 4500 dönümlük sahayı da ortak olarak köylülere ektirmiatir. 936 da 5000 dekarı geçen ekiin sahası 937 de 6000, 938 de 170000, 939 da da 750000 dekar olmuşu 936 yılında Akala cinsi yalnız lli sahasında ekilirken bugüa n Aydın vilâyeti ile İzmir, De- nizli, Muğla, Çanakkale, Antalya, Bursa, Bilecik, Kocaeli — vilâyetler Sakarya mıntakası ve Trakyaya ka> dar yayılmıştır. 'Tip tesbit edilmiş, tohum dağıtıl- miış fakat köylünün benüz |dolmustur. Halbuki bizim köylü- vle görmedikce inanmaz N; bi la Akala cinsi de serpme -| İklim ve hava şartlarına en uygun ve |" milli sanayie elverişli ——”X_,_ Ege pamuk uıuğu Pamuk ekim sahası, bu yıl 750 bin dekarı bulmuştur Birdenbire taammüm eden akala cinsi tohum ekiminin faydaları gün geçtikçe daha iyi anlaşılıyor Nazilli pamuk fayda alınamazdı. İşte Nazilli pamı:k| islâh istasyonunun muvaffakıyetinin sırrı burada olmuştur. İstasyon <ar-| lasının önünden her geçen çiftçi çev rilmiş ona ekiş gösterilmiş, çapa “ğ retilmiş, hasar zamanı da bu çeşid çapa ve tohumun verimi belle- dilmiştir. Sonra tohu mdağıtılarak mınla- kalar hiç bir zaman kendi haline bı- akılmamış mübzerle ekme işi ye- rinde köylüye talim edilmiş, çapa makinesiyle çapalama belledilmiş ve hasad zamanı bile yanından bir mü- tehassıs eksik olmamıştır. Bu çalışma neticesidir ki, Bugün Akala mıntakası kabul olunan ker yerde ne yerli cinse ne iane denilen ipe rağbet kalmamıştır. Gene bu çalışma ve alâka ile, dün. kıymetini ,)kaxbeden. Mendres ovasındaki tarlaları bugün kiymetle-i İni artırmış ve boş bir dönüm yer kalmamıştır. Sarayköyden Sökeye kadar & ün avada Devlet eliyle kooperatif- lerle açılan sulama kanalları yanın- şahsi teşebbüslerle bir çok vasi- la Mendresten Akala tarlalarına su akıtılmaktadır. Başında bulunduğu hükümetin gramiyle temelini kurduğu - Ây- len pamukçuluğunun inkişafını ye- sinde tedkik için Büyük Milli Şef 936 da Nazilliye tesrif ettiler, köylü ütehi la konuştular, Ri kilo pamuk kaç kuruş masrafla tihsal olunuyor? Kaça satılıyor? Ciftçi ne kazanıyor? Ziraatin inkişaına engeller var mıdir? Nelerdir? Mevzuları üzerinde durdular. Ciftçinin dönüm başına yaptığı 8 lira masrafı mütehassısların fik- i alarak 6 - 12 lira olması için ted irler alınmasını emir buyurdul: Bu seyahatlerden — avdetlerinde Mendres ovasının sulama davasını *ahakkuk ettirdiler. Bu devlet eliyle yapılan ekipler, acılan kanallar, hen o tedkik ve se- Doktor M. ŞEVKİ ULUR Dahili hastalıklar mütehassımı İkinci Beyler sokak No, 82 Telefon Na 3286 rını Sabahtan itibaren ve wece dahi kabul ve muayene eder. ar ve Parsada gençler. birliği Parsa, (Hususi) — 934 senesinde teşekkül eden Parsa Gençler birliği, memlekete ve mühite naft olacak sekilde çalışımaktadır. Gençler birli- ğini miye toplantısı yapılmış ve riyasete Fazıl Ergün, veznedarlığa Emin To- nay, kâtibi umumiliğe İsmail Tezel asıl azalıklara da Ömer Dönmez, mail Çelik seçilmişlerdir. Birliğin aza mevcudu 82 dir. Bu defa yeniden kaydolunan gençler de lir, eski usul çapanlanırsa beklenen vardır bir kaç gün evvel heyeti umu-| * (SAHİFE 7) Mani sa da &—) | Muallimler Hatay sergisi açtılar Manisa, (Hususi) — Manisa öğretmenlerinden bir grup Balıkesir, İKütahya, Eskişehir, Ankara, Kayse. ri, Adanayı gezip gördükten sonra Hataya gitmiş, İskenderun ve An« fakyayı ziyaretle, Konya ve Afyona da uğrıyarak Manisaya dönmüşler- dir. Seyahate iştirak eden muallim Avni Altiner bu mevzu üzerinde Halkevi radyosunda — kıymetli bir hıîm' önferans vermiştir. Öğretmenler Hatay gezisinden di. ger arkadaşlarının da faydalanması için Gazi ilk okulünda Hataydan ve diğer vilâyetlerden alınan hatiralar ve fotoğraflarla - bir Hatay sergisi açmışlardır. Bu suretle Gazi, Murad Germen okulunda mevcud. çocuk eserleri sergileriyle Gazi okulâgı- ki yazı ve resim sergileri ve y sergisi, okullar açılıncaya kadar açık kalacak mülhakattan gelen öğret- menler de faydalanacaktır, Mearif müdürü Ankaraya gitti Manisa maarif müdürü B. Rauf İnan mezuniyetini istimal etmek üze re Ankaraya hareket etmiştir. Müdü. rün ayrılığından müdürlük vazifesi ni ispektör Celâl Gürsoy ifa edecekte undan)| 'Bir Sıhhat Cemıyet. Akvamı Yaz tatillerinden ıstifade eden bir çok kimseler mevsim; su şehirlek , de geçirmeğe gidiyorlar. Bilhassa bu mevsim Vişnin en ziyade kala» bâlık olduğu bir zamandır. Karaciğerinden muztarip olan birçok kimse ler dünyanın dört bucağında toplanıp buraya gelmiş bulunuyor. Bunları üçe ayırmak leabetmektedir. istasyonu yahatin neticesi olduğu Bütün Aydın parnukçuları her vakit her yerde minnet ve şükranla anarlar. Bir kısım yirmi bir gün büyük bir dikkat ile icabeden rejimi cid- diyetle takip ediyorlar. Diğer bir kısım ki, bunlara mütevassıtlar de- mok doğru olur. Rejimi takip etmekle beraber, arasıra hususiyet gös- termekten geri kalmıyorlar. Üçüncü bir sınıf da Vişiye sırf eğlenmek için geliyorlar. Yazın üç ay müddetle Vişi kaynakları bütün dünyanın başı veya bey- ni taçlı, kral veya ilim adamlarının resmigeçidine şahit oluyor. teşkil etmekter leleri vardır: Karaciğerlerini tedavi.. « Bunların bir tek . Bir tek suale cevab arar. larının günlük hayatları. isma ayrılmıştır. Bir kısmı su içmeğe, diğer kıs gezmeğe, dolaşmağa tahsis olunmuştur. Herkesş günde altı defa, birer küçük sepet içinde muhafaza edilmekte olan dereceli bardağı alarak su muslukları başına koşar ve doktorunun tavsiye ettiği miktarda su içer. da Bu zamanların haricinde Vişi müdavimleri parkta dolaşır, geniş kol tuklarda istirahat eder veya konser dinlerler, işideki tedavi usullerinden biri de jimnastiktir. Bilhassa Vişide mo. mnastk göze çarpmaktadır. Bu şekilde hareketler yapmak, da- ha az yorucudur. Bir fabri iyesini andıran muazzam bir nda makineler her türlü hareketi kolayca yaptırmaktadırlar. Doktorların terin ettiğine göre bu hareketler insanı on sene genç - riyormuş. Bütün karaciğer hastalarına şifa saçan Vişi menbaları tlerin uğrağıdır. imler var? İşte mühim bir mesele... 'ar tekrar sayalım: m en meşhür mihracelerinden Endor Mihrace: ı mali Biz bun- in karısı raportörü Mösyö Nokal, meşhur İngiliz der bu sene yazı Vişide — geçirmektedirler. Çok er Bodlenderin en büyük gayreti kilo vermektir. Bir Zi lar fevkalâde memnun görünmekter Moşhur Sesil Sorel de Vişide bulurm. sıhhatlerin düşkün olduğu için: «Aman bana hast yalvarmaktadır. Prenses Kurillo da Vişidedir. Fakat madensv Mmeği tercih etmektedir. Annam imparatoru Bao Dai de içmelerin baş- hekiminin tavsiyeleriyle Vişide yaşamaktadır. Bunlardan mada dünyanın her tarafından gelmiş olar kıyafetler Vişide doluş Bt panayıra benzemektedir. Ab:—l Garder, lerinden Bod çok diye dostlarına yerine kokteyi iç. ürlü türlü haliyle Vişi beynelmilel bir Eziyet edenlere ceza İngiliz mahkemelerinden biri, son günlerde çok gariy arar ver ettikleri ve insani v telif cezalara mahkü: yapmadıkları için mis zehrinde € yarı aç, yarı * yerind gün zavallı köpek hağk le gelmişti. Onu yürı ölü bir , Polis de hayvanları hima- kımıld 1 polise teslim tür lmamış, bakı etiren iki kişi ha tmii vüzünden köpek: mele) ba- İcezasına n x.ırkum etmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: