26 Kasım 1943 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 12

26 Kasım 1943 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m le LEY ürüm! pilânı olmuştur. Her devirde nâmevcut ' olan Türk münekkidi ve tenkit ölçü- sü, bu devirde, sanki bir yoklu- ğu, sahte varlıkların “maskesi altında büsbütün ümitsiz rdur. ciddi ümhuriyetin ilânından bir kaç sene sonra ve. ren İsmail Habip, Türk cemiye- tile beraber Türk fikir ve sanat - hayatının büyük fikri ve fel sefi muhasebesini oyapabilecek kıratta bir tahlil ve terkip kafası taşımadığı için, örta omektep kadrosunda, basit, sathi ve hissi bir sınıflandırmı ilerisine başka tek orum!) tarzında, debati Ve in- finit hükümlerin zarif ve sevim. ulE kumkumas ıdır, (Le ssing) vari bir cemiyet ve dünya görüşü örgüsile bizde hiç bir zaman doğmıyan ten- o bunlara ve benzerlerine gö- , bi ümidini de göle ider vaziyettedir. Mücerret fikir ve felsefede erim, hiç bir zaman nefs. lerine şahsiyetli ve omüstakil terkipler kurmak cehdini yükle. yemiyen küçük Ve korkak isti- datlar elinde tam bir vâkladır. Bir devre evvel o (Dergâh) mecmuasında işe başlıyan, Cüm. huriyet devresinde ise olacağımı , olamıyan Mustafa Şekip Tunç, devir devir (Bergson) ve (Fre. Mefküre Eksi 1 ER T EY ve Ata ise, hir- MAR » YEDİNCİ ud) e hayran, daima tercümeci, derslerinde ve şahsi sohbetlerin. de dai derin ve ince, fakat büyük terkip cehdinden daima mahrum, büyük bir tefekkür yüzüğünden kopmuş “kırıntı bir elmastan başka nedir? Hilmi Ziya Ülker, mücerre: fikir ve felsefede o Cümhuriyet devresi neslinin bu en büyük ü- midi, DR çapta bir iki ham- lesine râğmen bir türlü kahra bd fışkıramamak ve büyük terkibe (o girişmemek' mizacı- nın; üstelik kendi merkeziliğini kaybedip sağ ve sol temayüller rasmda ka bolmak mahkümi yetinin acıklı bir misalidir. ir zamanlar, ele ve başa yal. nız Mustafa Kemali alıp geri- sini çürüğe çıkartmak taktika. sile işe girişen bir grup (Kad. ro'cular), -komünizma iktısadi- yatmı : ve tarihi'maddeciliğini “ Çemişkezekli köylüye aşılıyarak bundan yeni bir Türk milliyet- iliği meydana getirmek, böyle. likle milli İlgi iyi hareketini de bugün d e “eksik ideo! mele kurmaya sa- vaşmak dalâletinin hüküm çer- çevesi içindedir. Güz. e eğiee öbür şube- leri de, a devrede, bir takım “mev: vzii oinkişaf ve teessüslere “rağmen Si üyük ve hazin tered- diyi ilân eder, Musiki, topye- “kün ölüm - dirim buhranları i- 2 ic taraftan İla manlarımızın bes- tesi etiler aşağılık nal kaplarken, öbür taraftan alatur. makta; daha başka bir tarafta Dede, Itri'nin muhteşem musiki. v a i vw MEKTUP si derlenmeğe ve seslendirilme-- ge namzet görünmekte, büsbü- tün başka bir taraftan da halk türkülerine doğru bir (Solo) ve Koro) ruhu yaşayabilmekin. Das Z Resim, en derin telkin değeri: ni, üç yaşmdaki bir çocuğun ne- bati karalamalarında (o bulacak besi ölçüsüzdür, ykel, tek mevzu, âbide mev- zuu li da çalışmak mahkü. miyetinin, basit ibaret, zevksiz, fakat son derece kazançlı ticaret tezgâhı... Mimari; dünle Bugün arasm. da hiç bir muhasebe çilesi dol- duramadan, iğrenç şahsiyetsiz kübika inşalarınm kalfalık za. naat..." > nihayet, başmdanberi bü- tün in örneklerile nizamsız. lık ve âhenksizliğindeki dehşeti ifadelendirmeğe * çalıştığımız bu devre içinde, her gün biraz daha çürüye çürüye ( ulaşabildiğimiz ği oldu. Kai jkeiidi ye) mucizesi... ui şeyi olduğu in belirtme: gayemize sadik kalmak için (Yazık oldu Süleyman Efendi- ye) mucizesinin kahramanı üç genci o isimlendirmeliyiz: o Or han Veli, Oktay Rifat, Cevdet... i Melih Nâzım Hikmetin şahıslandır. dığı serbest nazmı, hiç değilse muhtevasmın akli ve insani ni. zammı da süpürüp atmak, kalı- bmın son tutamağı olan kafiye: sini de silip temizlemek suretile nefslerine maletreğe kalkan ü. .çüzler, < yaptıkları işin büyük (Hiç) ine rağmen bu kadarında bile ,gahsiyet sahibi değildirler. Bu gençlerden kim 6 e di KAR öze ET EE, #ŞEZ kopyacılıktan bilmediğimiz birisi, İ, çü birden, kim Mile e iyi bildiğimiz bir an şairini ör- nek tutmuş ondan sonra üçü e, 0 Fransız yatili veya bir- MN mağ a gön lardır. Bu F iri (Buperrielle ) dir. Vezni, kafiyeyi, bütün dış öl. çüleri attıktan sonra, ismine ne. sir bile denemiyecek lâfları, nes- o göre tertipleyen bu Fransız şa- iri, bütün kalıp ve şekil korku. suna rağ ve yep- yeni bir hassasiyet ocevherine malik olduğu için, gayet tabii olarak her satırı, ayrı şekiller dondurmaktan geri o kalmamış. tır. Bu çocuklarsa, Fransız Şa- irinin yapabildiğini oyapmaya değil, bü kat ölçülerin, sey ve iğ an büyük b (Hiç) dlilyor Kendilerinden sonraki kolay mânasızlık ve ba. sit muvazenesizlik halkasının - da müsebbibi olan bu üç kahra. çocuk,. dolayısile, şiirin yeni insan ve cemiyet eşiğinde ne kadar çetin bir tekevvün bilmecesine vardığı ve zayif yaratılışların © eşikte sıl intihardan başka bir şey be- ceremediği hakikatinin müm?s- silidirler. Bir hâdiseyi, şuur ve tarafından 5 i deyle, t temsil pi yerine, şuursuz ve iradesiz olarak menfi * taraftan temsile memur .olmanın acıklı ali Ve ikinci dünya harbi; bula- nık suda balık avlama fikriyatı, ,Büyük Doğu ve beklediğimiz büyük zuhurun kapısı yarın.. Necip Fazıl KISAKÜREK ğimiz leme a 23 e Rİ a e, « e EE (Baş tarafı 5 inci sayfada) zıt ladoyoeyi zi uğrunda savaşan çetin mu- rine taraftarlar, hayranlar, dostlar tedarik etmek için ellerinden gelen propagandayı i Bu propaganda- çlei Halbuki vamız Gr e a kendi “dert. lerimiz ile uğraşmak Zoru! Gençliğimiz o başıboş bare maal Bugün onlara anlatılmış, sevdirilmiş hakiki bir mefküre sahibi olmadığımızı bilelim. y Ben yirmi yaşında iken Abdülhamidin is- © tipdadmı yıkmak için çalıştım. Bir hürriyet yet dim, Otuz iki yaşmda iken istiklâl, inkılâp Bu muhasımlar > * «Dışarı bakmaym, kaç asa geli ahlâk, ahlâk yi ba- NIZ şahsi .gil., Gençliğe hakiki bir mefküre liztm ve cümhuriyet için çalıştım. Yönt ve Lİ da bi Türk milleti ve hürriyeti kurmak için avaşanlara katıldım. Çünkü bana babam, meli kurtu uluş mefküresini eee yo. umu ve va zifemi işti, nim bugün (Üniversi ği li vu üç. ni şında bir oğlum var. O im gibi se diği bir mefküre ili koşmak, Geli mak, ei LA LA Fakat acaba nedir o mi ai bir ampöryaizma mı? Yoksa sabit bir yurtculuk mu? Misakı milli bize sölpaepelimink tapadı. (Vatan - Silistire) mübdiinin torunu bize , içeri bakın!» dedi. İnönü ğırı Vek köprü, fabrika mefkâre gr yak ahlâk sahibi olmak da kıymet de- âztmdır. kanmı, canını seve seve ves uğurunda receği milli bir iman gee O imanın şartları, al mede- ni cesarettir, mesuliyet askıdır, tam mâ- nasile yurttaşlık hak ve 'alâhiyetlerinin kullanılmasıdır, âmme menfa&ini şahsi men- faatten üstün tutmaktır, iaksızlığa ve fenalığa göz yummamaktır, hrsızlık, dal. kavukluk, âdilik yapmamaktı.. hele kul luk ve kölelik hiç... Hürriyet ve Şanı âzım... İşte azizim, Kisakürek, Bani Sia söy- lemek istediğim şu Gençliğimizin küyvetii bir mefkürej o- lursa tabiatile ahlâkı, cesareti, şahsyeti ve fedakârlığı da olur. Eskiden müstbbit. lerin kulu kölesi idik, bari bugün memlke. timizin efendisi olalım. Artık kolâylkla midemizden yakalanmıyalım, sy den, insanlığımızdan, şahsiyetimizden of. eda etmiyelim!.. > Suphi Nuri İLEŞİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: