2 Temmuz 1930 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

2 Temmuz 1930 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YEDINCİ SENE N* 2209 muharrlrl NADİ HH İDAREHANESİ: Düynnuaraumiye karş\sında dairei mahsnsa Telgraf: İstanbul Cumhuriyet g k N 246 Posta kutnsu: N° 246 î ı Başmuharrlr : 2366 . Tahrlr mUdürU : 3236 İdare müdürü 2365, Kitap kısmn 472 Şark Hududunda Vaz'iyet Mübeccel Hanım Filomuz 4< Cu m hu ri • II» ' ÇARŞAMBA 2 TEMMUZ 193O ABONE ŞERAtTt MÜDDET: fTÜRKİYE İÇİN HARtÇ IÇfH i Seneliği : 1400 Kr. 2700 Kr. 1 6 Aylığı j 750 K» 1450 Kr. 800 K*. : |^3 Aylığı! 400 Kr. Nttshası her yerde • 5 Kuraştnr a s HlllllllllllllllTlliril* 1 Gihan ziraat buhranı !!!!" 11 '""" Eşkiya tenkil ediliyor • Mösyo Rist'in tetkikatı üzerîn deki tahminlerimize devam edi yoruz: Türkiye'nin iktisadî ve malf vaziyeti için dahi tediye muvazenesin^ ele alırsak memleketin istihsalâtı nelerden ibaret olduğunu araştırmağa lüzum görürüz. Muhtelif istihsal maddelerî üzerinde icra etmiş olacağımız tetkikat bizi Türkiye'nin ekseriyet itibarile bir ziraat memleketi olduğu neticesine isal eder. Ahalisinin onda sekizi çiftçi ve çoban olan bh* memleket esasen ziraat memleketidir. Ziraat istihsalinin artması ve para etmesi Türkiye'nin maliyat ve iktisadiyatına esas olacak demektir. Filhakika Türkiye'mizin iktisadî ve malî vaziyetlerinde ziraatin oynadığı ve oynıyacağı büyük rolun bariz misallerini son bir kaç sene z?f • vuzuh ve sarahati ile görmüşüzdür. Kuraklık senelerini hatırlaymız: Mahsul olmadığı müddetçe memlekette buhran devam etti. Son bir iki sene zarfında da iyi olan mahsulün para etmemesi neticesi olarak buhrandan kurtulamadık. Ziraat istihsalâtı bütün dünya ile alâkadar bir keyfiyet olduğu cihetle mahsul iyi olduğu senelerde dahi buhrana tnaruz olmaklığımız dünya vaziyetinden ileri geliyor. Mahsul iyi olduğu senelerde dahi buhranın devam etmesi biraz da bütün dünyanın ayni işlerden dolayı buhran içinde bulunmasına dayanır. Bu işte asıl mühim rolu cihan harbi oynamıştır. Şöyle ki: Amerika'da yapılacak güzellik müsabakasına iştirake davet edildi Avrupa güzelleri 22 temmuzda Pariste birleşeceklerdir 1930 Türkiye Güzellik Kraliçesi Mübeccel Namık Ha nım, Brezilya'mn merkezi olan Rio de Janeyro şehrinde icrası mukarrer dünya güzellik müsabakasma iştirake davet edilmiştir. Paris beynelmilel güzellik müsabaka sının mürettibi olan Mösyö Maurice de Waleffe gazetemiz vasıtasile Mübeccel Namık Hanıma bir mektup göndererek Rio şehrine hareket etmek üzere nihayet 22 temmuzda Paris'te bulunmasını rica etmektedir. Paris müsaba • kasına iştirak eden 20 güzel 22 tem muzda Paris'te tophmarak Möşyo İM Waleffetterefİkasının nezareti altın1930 TürMye Güzellik Jiraliçesi Mübeccel da mükellef bir vaNamtk H. purla Cenubî Amerika'ya hareket I Yarın bu hususta daha ziyade edeceklerdir. I tafsilât vereceğiz. MecWlyew ve dort torpido Izmİr'de Kuvvetlerimiz Ararat dağısahasını tamamen ihata etmişlerdir Hükumet bu defa şaık mes'eleslni kokunden halletmeğe karar verdi Meeidiye kravazörümüz Izmir gazetelerinde okuduğumuza göre Meeidiye kruvazörü ile Peykişevket, Basra, Samsun ve Taşoz torpidolarından mürekkep filo pazar günü saat 16,45 te Izmir limanına vasıl olmuştur. Donanma kumandanı pazartesi IMabadi 3 üncü sahifede] ml? Avrupa umumî harbin ateşleri içinde yanıp kavrulurken Amerika her çeşit istihsalâta ve bu meyanda zirai istihsalâta fazla ehemmiyet vermişti. Harp ile meşgul memleketlere yiyecek yetiştirmek lâzımdı, ve bu o zaman pek kârlı bir işti. Bu tesirat altında Amerika'da ziraat alabildiğine tevsi edilmiş, yeni ziraat sahaları açılmıştı. Umumi harp bittikten sonra Amerika'daki bu geniş ziraat sahaları terkolunmadığı halde Avrupa memleketleri de kendi ibtiyaçlarına kendileri yetmek düşüncesi altında ziraate ehemmiyet verdiler. Bundan fazla bir istihsal neticesi çıktı, bu da buhrana müntehi oldu. Bu buhran ne vakit sükun bulur? Alışılan, başlanılan işlerden çabuk ric'at olunamaz. Hususile iş ziraate taalluk ettiği zaman. Mantıkan her memleket hayatını yapabildiği işlerle temin etmelidir. Sınaî bir memleket ziraat işlerile uğraşacağına ekmeğini para ile alsa şüphesiz daha iyidir. Fakat ekmek hayatta ilk gıda rolunü oynamakta devam ettiği için her taraf varlığmı yakından müemmen görmek pahasına nasılsa bir kere sarıldığı ziraatten şu hesap ile, bu mütalea ile birdenbire vaz geçemez. Onun için ziraat sahasında fazla istihsal İhtiyar Zaro Ağa nihayet gaze( buhranının bu seneden gelecek seneye tecileri atlattı, kimseye haber vernihayet bulmasına ihtimal verilemez. meden Amerika'ya sıvıştı. Avrupa'nın ziraate bu kadar ehemmiyet Seyahat için epeyce hazırlıklar vermesine mukabil Amerika hârptenbe yapıldığı halde bundan kimsenin ri alıştığı yeni ve geniş ziraat üzerinde haberi olmamıstır. henüz tahdidat icra etmiş değildir. Bu Seyahat için Amerika hükumeti işi buhran hadiseleri ile onların zararlarınm tevalisi tanzim edecektir. Bunun müsaade vermiş, Zaro Ağaya bir içinse ferah bir hesap ile hiç olmazsa kostüm satın alınmış, bir boncuklu on sene geçmesmi göze almak lâzımdır. entari ve bir takke yaptırılmıştır. Eksik istihsal buhran sebebidir. Fakat İhtiyar hazırlıkları nihayet bulfazla istihsal de öyledir. Şimdi fazla is duktan sonra kendini götürecek tihsal buhranı içindeyiz. Bu buhranın ancak on sene zarfında nihayet bula tüccar ile cuma günü İstanbul'dan cağını tahmin edebiliriz. Alâkadar mem ayrılmıştır. Zaro Ağa cuma günü leketlerde bu hakikatin derpiş olunma gideceğini mahallesindeki dostla sma ihtiyaç vardır. rına bile haber vermemiş, karısile Fakat Türkiye esasen bir ziraat mem helâllaşmağı kâfi görmüştür. leketi olmakla beraber kelimenin ifade Zaro Ağa Amerika'da 45 ay kaettiği mana ve mahiyette ihracatçı bir dar kaldıktan sonra avdet edecekziraat memleketi değildir. Ziraat deni tir. Kendisini götüren tüccar torulince başlıca hububat hatıra gelir. Türnuna da 1000 lira vermiştir. kiye bu itibarla daha düne kadar hariçZaro Ağa yolda İzmir'ede uğraten mal getiren bir memleket idi. Türkiye ziraat itibarile her şeyden evvel ve mıştır. İzmir'lilerden bir çoğu vakat'î olarak kendi ihtiyacma kâfi hubu pura kadar giderek kendisini görp g bat istihsal ederse bu bile bir muvaffamek istemişlerse de bir buçuk a kiyettir. Eğer fazla istihsali varsa bu hnsuslarda nakliyat ücretlerini ucuzlat sırlık ihtiyar uykuda olduğundan olamamış mak gibi tedbirlerle cihanın istihsal fi emellerine muvaffak atına ayak uydurmak için tabiî müm lardır. Nihayet bir zat görüşmeğe kün olanı yapmağa çahşacaktır. muvaffak olmustur. Buna mukabil ziraî Türkiye'nin bir Sıhhati hakkında sorulan suale hususiyeti vardır ki onun rakipsiz ola cevaben: rak, nisbeten pek az müşkülâtla kalkm« Ben şimdi içki aleyhtarhğı masma hadim olabilir. Türkiye'de üzum, incir, tütün, fındık ve afyon gibi en iyisi yapıyorum. Bu ana kadar ağzıma yalnız bu memlekette yetişen 56 kalem bir damla içki koymadım. Amerimahsul vardır. Bu beş altı kalem mah ka'ya gidince kendimi göstererek IMIIIIII sulde Türkiye adeta inhisar sahibidir. itibarile Türkiye mesaisini bu güzide mahsulleri duğu cihetle işleri ekseriyet üzerine cem ve teksif etmek suretile on esasen ziraat olan memleketlerde vaların miktarlarını artırmak, cmslerin ziyeti çok iyi görmeğe ve ona göre de iyileştirmek, dünya pazarlarına sevk ve çalışmağa ihtiyaç vardır. Bugünden yaarzını asrileştirmek gibi neticeler eldı rına bir vaziyetten diğerine geçilemez. tedriç kaidesi esastır. edebilir ve bu neticelerden azamî fay Teenni ve İktisadiyatta vaziyeti derhal tanzim edalar temin eyliyebilir. Bunlar az müdecek sihir ve keramet kaideleri yokhim işler değildir. tur. Her hâdiseyi, her ihtimali, her imHulâsa ziraî istihsal itibarile bütün kânı enine boyuna uzun boylu tetkik dünyada daha senelerle devam edeceği etmek lâzımdır. Maliyat ve iktisadiyattahmin olunan bir bolluk buhranı ol ta memleketin tabii şeraiti ile mille İşkence ve eziyet memnudur? Son hâditelere tahne oian Ararat (Ağrı) dağt ve civanntn haritan ile irtica yuanımnton defa ezildiğini gösterir temnli renm İran'a hudut olan Ararat (Ağrı) mes'elesi hakkında ajansın verdiğî dağı havalisinde son defa tahad • malumatı neşretmiştik. Buna na • düs eden eşkiyaların tasallutu Asırlık ihtiyar nihayet Amerika'ya hareket etti M. Venizelos Atina'da kendini ziyaret eden Zaro Ağaya iştiyakla sarılıp öptü İ Memleketimizde bir an evvel; isağlam ve cezrî usullere raptedi Herek derhal ıslahı ve haHi lâzuni jmes'elelerden biri ve belki en mü \ Ihimi «maaş tahsisi» muamelesi idir. Biz gazeteci olmak itibarile j itekaüt müddetini ikmal ederek arİtık istirahati haketmîş ihtiyarla | jrm, kocaları ölmuş dullann, babaİ İlarını kaybetmiş kimsesiz yavrujların bu hususta o kadar yürekler jacısı şikâyetlerine muttaK oluyojruz ki, bunlan gazete sütunlarınaj jaksettirmekten bile artık utam iyoruz. i j Bu mîllete otuz küsur sene naImusile hizmet etmiş ve her ay da imaaşından tekaüdiye namile devjlet hazinesinde birikmek üzere ipara vermiş emektar bir ihtiyara, İkocası ölür ölmez o akşam için İekmek alacak parası olmıyan zaİvallı bir dula, babasını kaybeder jetmez yegâne istinatgâhı kendi Tarike kanşan etki ahırlardan biri jsine bağlanacak yetim maaşından Asrî ahırların inşa müddeti dün Şehremanetinin emri üzerine a • libaret kalan öksüzlere günlerce, hırlarını asrî ve fennî bir şekle İaylarca, hatta senelerce, evet se hitam bulmuştur. Ahır sahiplerinden bir kısmı IMabadi 4 üncü sahifede] * jnelerce, maaş bağlanamamasımn, jbağlanmamış olmasının fecaatini HitMiıııııiHiıııtııııiiiıtHitıifiıiHfnıtııınntiıııınıtıtMiıııuııııııııtınMiııııııııiıtiHiiHiıtiiiMiMiHiiMiıiHitfMiıııuıniMtıııiHMHiııiHiiMiiMiıtııınıtn jizaha lüzum yoktur zannederiz. 1 Bugünkü f eci ihmallerile bir çok jiyi günler görmüş aileleri açlıkla |sefaletle inleten memurlarm, kim lolursa olsun, yarın kendilerinin, jkendi ailelerinin de boyle elim bir jakibete düşebileceklerini olsun İdüşünemiyecek kadar, kendi binjdiği dalı kesen gafilden ne farkı jvardır? Asrî ve fennî ahırlarr teftişine başlandı Bir kısım esnaf ahırlari ıslah etmişlerdir, teftiş iki ay surecektir Zaro ağa içkinin fenahğını anlatacağım.» Demiştir. Evlenip evlenmiyeceği hakkında da: « Eh.. Evlât, bizden geçti artık o işler!» Cevabını vermiştir. Atina 30 (Hususî) Zaro Ağa Amerika'ya giderken Atina'ya gelmiş ve M. Venizelos'u ziyaret etmiştir. İ Maaş tahsisinde bu kadar teahjhura sebebiyet verenlerin, bu gibi İevrakın muamelesini günü günüjne yapmıyan insafsızlarkn harejketlerini «cinayet ve hiyanet» deİrecesinde ağır bir cürüm telâkki letmek elbette insafsızhk olamaz. jÇünkü teşkilâtı esasiye kanunu jmuz vatandaşlara «işkence ve jeziyet» i şiddetle menetmiştir. IBir vatandaş, müktesep hakkını jsenelerce sürüncemede bıraka ! [rak vermemek şekil ve suretinde IMabadi 4 üncü sahifedel jişkence etmekte ise açhk ne f eci tin istitaat ve kabiliyeti derecesi esas jbir işkencedir hiç kimsenin hattır. jta haddi bile değildir. YUNUS NADİ İ Bu itibarla şu «maaş tahsisi» *** [işini derhal yoîuna koyarak bu jmüzmin mes'eleyi kökünden halYannki nüshamızda: lledecek olanlar, devlet, millet ve Lisanımızın sadeleşmesi mes'elesi jmemlekete büyük bir hizmet yaphakkında Namık Kemalzade İmış olmakla hakikaten iftihar k ifih iedebilirler, diyoruz. Ali Ekrem fieyin Yunus Nadi Beye cevabı nnıD Paris'te on terzi çıldırmîş! Eyvah!... Demek şimdi de çılgın modalar çıkacak!.

Bu sayıdan diğer sayfalar: