23 Eylül 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

'Cumhuriyet 23 Eylul 1931 Sehir ve memleket haberleri KOCA MlVlAR Sl'NAN On kuruşluk HAYATI VE ESEDLEBIs* Yazan: RESAT EKREM j Siyasî icmal Ingiliz lirası ve altın mikyası ıngiliz lirasını kurtarmak için it • tihaz edilecek müessir tedbirler hak> kında sabık amele hükumeti erkânı arasında zahur eden ihtilâftan do • layı yeni millî kabine teşkil edilmişti. Yeni Makdonald kabinesi muhafazakârlar ile Iiberallerin müzahe • reti ile Avam Kamarasında elliden fazla rey ile bir ekseriyet temin ettiğinden bir hamlede bir buçuk senelik bütçenia iki buçuk milyar Türk lirasına baliğ olan açığını kapattı. Bu muvaffakiyet üzerine Ingiliz İmparatorluğunun ve hatta bütün cihanın para işleri merkezi olan (City), tngiliz lirasının atisinden bir derece müsterih oldu. Artık on sekiz aya kadar İngiltere'nin malî mevkii yeni bir sarsıntı geçirmiyeceği Umit olu • nuyordu. devam etmedi. BUtçedek! milyarlarca açığı kapatmak için kararlaştırılan yeni vergiler ve tasarruf tedbirleri tngiliz lirasının mevkîini tarsin edemedi. Millî hükumet tngiliz lirasının altı» karşıluını haddi nizamisinde tutfflak için Fransa ile Amerika'dan ikinei defa aldıgı seksen milyon tngilit liralık istikraz hasılatı ihtiyat kartılık olarak duracaktı. Halbuki tngiltere'den altın ihracatı eski şiddetile devam ettiğinden bu kredi bir iki gün İçinde eskisi gibi erimiş gitmiştir. Bu sırada tasarruf ve tenkihat ve yeni vergilere ait kanun çok ağır oldttğundan pek çabuk patlak verdi. Dfinyanın inzıbatı en mükemmel kuv> vei bahriyesi olan İngiliz donanma • stnda efrat, yevmiyelerinde yapılan tenkihata karşı geldiklerinden Bahrimuhitiatlasi donanmasının ma • nevralarını tatil ederek, mürettep liraanlarına avdet etmiş olması ve bah< riyede raptii zabtın muhafazası için tngiltere Bahriye Nezaretinin hükumetin rey ve muvafakati ile efradın metalibini is'af edeceğini ha • ber vermesi hem tngiltere'nin devlet teşkilâtının metanet ve resanetine, hem de tasarruf tedbirlerinîn devam ve bakasına karşı cihan para piya • Salarında derin ifî»»««.*«ı»l»Ir nevd» •tmıştir. Bunun neticesi olarak Lon'âra'daki ecnebi kredîlerinın altına tahvil edilerek harice çekilmesi bir kat daha artmıştır. En ziyade altın • lan Holanda celbetmektedir. Bu vaziyet karşısında tngiltere'deki yeni hükumet harpten sonra 1925 senesinde tekrar kabul etmiş olduğu altın vahidi kiyasisi kanununu altı ay müddet ile mevkii mer'iyetten refetmege karar vermiştir. Altı ay geçtikten sonra kanunun yeniden tatil edilmiyeceği hiç ümit edilmiyor, Sakıt hükumetin dahi fikri bu idi. Yeni hükumet selefinin düşündüğü tedbire kendisinin dahi müracaat etmeğe mecbur olması şüphesiz efkâri umumiye nazarında mevkiini zayıflatacaktır. Otomobiller!. İLiman sandalcıları tutturabil[diklerine para alabilirler mi?] Çok yakından tanıdığımız bir zatın kayınbiraderi Fransa'dan avdet ediyor. Vapurda tanıştığı bir Fransız'la birlikte sandala binerek Sirkeci'ye çıkmak istiyor. Yolda sandalcıya ne ücret veri leceğini soruyor. Sandalcı adam başına üç lira verileceğini söylü yor. Bittabi olurdu, olmazdı diye sÖz uzuyor. Sandalcının mütehevvirane hareketi misafir Fransız'ın nazari dikkatini celbediyor. Ar • kadaşından mes'eleyi anlamak istiyorsa da TUrk yolcu işi tevil ile atlatmak istiyor. Nihayet arbede içinde sandal Sirkeci'ye yaklaş mış bulunuyor. Bu defa sandalcı iskeleye yanaşmıyor ki yolcular karaya ayak bassınlar. Çarnaçar kendisine altı lira veriliyor. Fakat^ karaya çıkıldıktan sonra polise müracaat edilerek sandalcı ya kalattırılıyor ve kendisinden tarife haricinde aldığı para istirdat olunuyor. Litnanda yolcu taşıyan sandal cılar arasında böyle insafsızca davranarak tutturabildiklerinden istedikleri parayı alanlar çoktur. Her yolcu bu lat gibi polise müracaat etmeği düşüneme». Bahu • sus bir ecnebi, sandalcının istediğij parayı bir tarîfeye müstenit zannederek cıkarır verir. Ve ilk ham4 lede sandalcısına, hamalına verdiği ağır nakliye Ucretferi yabancıj bir yolcuya Hmanımıs hakkında pek te iyi bir fikir vermiş olmaı. Civar sahillere ve Boğaziçi'ne ifliyen vapurların hareketten beş dakika evvel çaldıkları dUdüğe kadar müdehale eden Ticareti Bahriye MUdiriyeti yolculardan her giin yUkselen şikâyet avaze* lerîne kulak verip te sandalcılardan bazılarının şekavet derece lerine varan bu harektlerini meneyliyecek bir tedbir bulunmaz, mı diye; Emlâk Bankası Müdürü geldi İzmir'de 1 milyon liralık emlâk satılıyor Emlâk Bankası Umum Müdürü Hakkı Saffet B. Ankara'dan şehri • mize gelmiştir. Hakkı Saffet B. dün kendisile görüsen bir muharririmize seyahati hakkında şu izahatı ver miştir: İstanbul'da ve tzmir'deki em lâk satıslarını teftiş için geldim. Bundan başka piyasanın umumî vaziye tini de tetkik edeceğim. Bu emlâk, hazinenin uhdei tasarrufunda iken Emlâk Bankasına, hisse iştiraki mukabilinde, devredilmişti. İstanbul'da (42) parça ve (600) bin liralık emlâk satacağız. tzmir'de bir milyon lira kıymetinde ve (180) parça emlâk satılacaktır. Bunların kat'î ihalelerini evvelce Ankara'da yapıyorduk. Şimdi emlâkin bulunduğu yerlerde yapacağız. Şişli ve Harbiye'deki arsalar üzerine taksitle evler yapılacağı hak kında bir şayia vardır. Bu ne dereceye kadar doğrudur? Bu haberi ben de gazetelerde gördüm. Müdiriyeti Umumiye henüz bu işle meşgul olmamıştır. Ancak eşhasın kendi nam ve hesaplarına yaptıracakları inşaatı, banka nizamnamesine tevfikan finanse etmeğe hazınz. Kırkçesme suyu ve Sukemerleri Su hayatın mem Heyetin reisi «Maksadı mız yanlış anlaşıldı diyor baıdır. Sinan İstanbuPa su, hayat getiriyor. 10 Fevkal&de mliteessir olan Sultan Süleyman en kücük oğlu Cihangir'i en sevpili oğlu Mehmpd'in türbesinde Mphmpd'in sağ tarafma defnettirdi ve Ser Mimaranı Hassaya, Cihangir için de bir cami yaDmaımı emrettı. Mîmar Sinan, Sehzade Cihangir camiini, Usküdar'daki Mihrimah Sultan camiinin tam karşısında, Fın dıklı sırtlarmda, «Bir guhu bülendin zirvei ulyâsına» yapmıştı. miş oldu: «Nuş idup haşre değin ide dua pirü civan.t Kırkçeşme suyu ve Su kemerleri Istanbul'un civarında bir çok mesireler, teferrücgâhlar var idi. tste, on yedinci ve on altıncı asırlarda Kâğıthane sırtlarındaki Cavbaşı teferrücgâhı o samanlar bu gezinti yerlerinin en meşhur ve güzellerinden biridi. Bu çay, Kâğıthane derestnin başı idi. Fevkalâde leıit ve berrak bir suyu vardı. Etrafında bir nice «çemenzar sofalar» ya"»'mıştı. «Mahfice musfthahet etmek murat eden ehli ırı taifesi atlar, arabalarla gelüp bundaki dalların sayesinde ffii nus ederler» di. SUleyman, tstanbul'un etrafındaki bahçelere, me sirelere gidip geiTnp>!nı'. kırlarda dolasmasını pek severdi. Bu geıintilerine ekseriya çok erken, daha gün doğmadan, Çamlıca tepeleri pembelikler içinde belirme ge baslarken çıkardı. En çok gittlği ve en sevdiği yerler Halkalı bahçesi, Siyavuş Pasa bahçesi, Hârâmi deresi bahçesi, tskender Çelebi bahçesi, Tokat bah çesi, Çubuklu bahçesi, Kandilli bahçesi, Haydarpaşa bahçesi ve Fener bahçesi idi. Bir seher vakti, Sultan Süleyman yine gezmeğe çıkmıştı. Kâğıtane sırtlarında dolaşıyordu. Yolu, sulak, çimenlik ve bostanlık bir yere çıktı. Billur gibi kaynıyan bir su, biraz ötede çalı yığınları, ağaç kökleri ve toprak çatlakları arasında kayboluyordu: Cihangir camiine yüz ba samak taş merdivenle çıkılıyordu. Bir minaresi, bir tekkeıi ve imareti • i"iu A» zampn •>rf»««»N carniin avlı»*u bir mesire söhreti k**anmıstı. «Namasdan çıkan cemaat ile ehibba ve yaranı »afa lem olup deryada şinaverlik eden keştileri buradan te maaa ederlerdi.* SUIeymaniye camii bittiği taman Mimar Sinan 68 yaşında idi. Camie Akdeniı'de Stinbeki, tstanköy, Sakıı ve Rodo» adalaıı ile diğer Ceıa • ir'den miirekkep zengin bir vakıf yaptlmıştı. Mütevellisi bu evkafı 500 ki»i ile ancak idare edebilirdi. Fakat camiin ve müştemilâtının en büytlk bir noksanı «su» idi. Su, yalnıı Süleymaniye'nin değil, bütUn tstanbul'un en hayatî bir ihtiyacı idi. Vakıâ BizprVın parlak devirlerinde muazzam tesisat yapılarak sehre su getirilmişti. Fakat imparatorluğun son inhîtat devirlerinde bu tesisat bakımsız kalmıs, yollar kapanmıs, su kemerlerinin bir kısmı yıkı'mış ve mem balar kaybolmuştu. tstanbul halkı susuzluktan bunalıyordu. Süleyma niye camiinin yapıldığı sıralarda İdi ki, sıcak yaz günlerinde bir at yiikü su on bes akçeye aranılırdı da «Kaçkın ç/ıbi bozup meğer ol &b bendini bulunamazdı. »Bir içim suya muhtaç İttı nihan haru has içinde kendıni..> olup tuzlu kuyulardan su nuş idüp O sırada Süîeymanive mabedi bitdef'i atş» ederlerdi. j mek üzere idi (962). Mimar Sinan Mimar Sinan, tstanbuPda TÜrk'camiin iki yanına «kırkar adet tecdilüğün en muazzam bir abidesini, Sü di vuzu edecek musluklar» koymustu. leymaniye'yi yapmıştı. Fakat onun Muhteşem mabet ve tstanbul halkı halk arasındaki derin ve »amimî «Su!.. Su!..» diye bağırıyordu. Sü leyman bu berrak, billur gibi membaı şöhretine yegâne sebep, ona «pe sendidedi âlem Koca Mimar Sinan A görür görmez ilk düşündüğü şey ğa» unvanını verdirten en kuvvetli â «bu kaçkını yola getirip» Istanbul'a oldu. Saraya dö mil yaptığı muazzam mabetlerden ve akıtmak ner dönmez bütiln vüzera ve ayanı ihtiyar ve şayani hürmet simasından devleti çağırdı. Zamanın müverrihevvel, tstanbul'a su getirmek hu lerini topladı. Bizansın en kalabahk susundaki teşebbüsünü muvaffaki • olduğu asırlarda sehrin su ihtiyacinın yetle intaç etmesi, büyük ve mükemne suretle defedildiği görüşüldii. Tamel mimari tesisat yaparak susuz rih ile uğraşanlar Padisaha Bizans'ın luktan kavrulan tstanbul halkına büyük sarnıçlardan ve Jüstinyen'in bol bol, kana kana su getirmesi olsu kemerlerinden bahsettiler. Niha • mustur. yet Süleyman «her san'atin üstadı ve her bisütunun ferhadı vardır. Su hayatın menbaıdır. Sinan ts Mabadi var tanbul'a su getîrmekle hayat getir On kuruşa yolcu taşımalarma müsaade verilmiyen otomobil sahiple rinin teskil ettikleri komite yeniden müsaade almak için teşebbüsatta bulunmaktadır. Bu komitenin reisi otomobil sahiplerinden Mehmet Ef. dün bir muharririmize demiştir ki: « Vaziyet biraz karışık olduğu için numara sırasile söz söyliyeceğim. 1 Ortada gayritabiî bir vazi yet ve binnetice Belediyenin müda halesini icap ettirecek bir değisiklik yoktur. Halen faalîyette bulunan otomobiller çalıştıkları yollar üze • rînde mer'i olan usul ve kaide tâbi olarak çalışacaklardır. Degişen şey yalnız fiattır. 2 Bu otomobillerin bugünkü vaziyette yeni otomobillerin fiat ve tarıında çalışmalarına imkftn yoktur. Bu millî sermayeyi heder etmektense kendilerine uygun bir çalısma şekli bulmak iktisadî bir vazifedir. 3 Bu otomobillerin sahipleri çalışkan TUrk gençlerinden mürekkaptir ve bugün açtırlar. Ellerinde iyi kötü bir sermayeleri olduğu halde niçin sefalete mahkum olsunlar? Bunları maişetlerini temin edecek tartda çalısmaktan menetmeğe Belediyenin nasıl hakkı olabilir? 4 Bu otomobiller otobfls veya dolmusa bir adam tarıında da ça • Iısmıyacaklardır. Ancak tarifenin 80 kurus yazdığı mesafeyi 40 kuruşa gideceklerdir. Yolcular isterlerse aralarında, her zaman olduğu gibi, anlaşacaklar, bu parayı 10 kurus olarak taksim edeceklerdir. Otobüs şekli nereden çıkarılmıştır? Biz filân istasyondan filân istasyona değil, her yere gideceğiz. Ancak kendi • mize göre hususî bir tarife yapaca ğız. Belediye ancak bunun fazla o lup olmadığını kontrol edebilir.» Bankantn yeni merkez binası Hakkı Saffet B. Bankanın Ankara'da inşa edilecek olan merkez binası hakkında da demiştir kî: Binayi (650) bin liraya mU hendis Galip, Fesçizade Galip ve Erzurum'lu Nafiz Beylerin inşaat idarei fenniyesi şirketine ihale ettik. Bina 1932 teşrinisanisinde bize teslim edilecektir. Banka inşaatı dikkatle kontrol edecektir. Hatta temeller üzerinde tetkikat yapmak icin Al manya'dan makineler celbe 'ilmis ve tetkikat yapılmıştır. Bu sırada (16) metre derinlikte eski bina temelle • rine tesadüf edilmiştir. Soruyoruz! Tahkikat basladı Tayyare piyangosundan büyük ikramiye kazanan iki hanımdan ikramiyenin sekiz yüz lirasını vermemek cürmünden dolayı mahkemeye verilen bayi Bürhanettin ve Fuat Ef. lerin muhakemelerine dün ikinei ceza mahkemesinde devam edilmiştir. Dünkü celsede maznunlar tarafın • dan gösterilen müdafaa şahitleri dinlenmiş, Bürhanettin Beyin sabıkası olup olmadığının istilâmı ve bazı şahitlerin de yeniden celpleri için muhakeme talik edilmiştir. ikramiyeyi tamamen vermiyen bayıtar ~ İki defa vergi alanlar isticvap ediliyor Dünkü nüshamızda Vilâyetin bazı nükelieflerden mükerrer vergi alan memurlar hakkında takibatta bu • lunulması için Defterdarlıfa emir verdiğini yazmıştık. Defterdarlık usulsüz olarak vergi tarh ve tahsil eden memurlar hakkında tahkikata başlamıştır. Müfettişler bu yolsuz • lukla alâkadar memurların ifadele rini almaktadırlar. Belediye memurlarmın harcırahları Belediye memurlarmın alacakları harcırahlar için mevki farkı şu suretle tesbit edilmiştir: Badema vazife için vesaiti nakliyeye binecek memurlara aslî maaşları 45 liradan yukarı olanlarla 25 liradan yukarı olup ta müfettiş sınlfında bulunan lara birinei mevki ve diğerlerine ikinci mevki ücreti verilecektir. Bir kuruşluk pullar Kullanılmıva basladı Damga mat • baasında bası • lan yeni pulla rımızdan kırk paralıkların kullanılmasına dün başlanmıştır.Bunların üzerinde Reisicumhur H7. nin resimleri ile bir pulda bu 40 paralık yeni lunması mutat opullardan üiri lan yazılar, kıymetler vardır. Matbaada elyevm 6 kuruşluk pullar basılmaktadır. Bunların ve başka kıymette diğer basılacak pulların üstünde de Gazi Hz. nin resimleri bu lunacaktır. 40 paralık yeni pullar merkezlerc tevzi edilmektedir. Şehir bandosu tevsi ediliyor Belediye Şehir bandosunu tevsi etmftğe karar vermişti. Şehir bandosu bldayette 42 kişilik iken bilâhare 60 kifiye iblftğ olunmuştur. Belediye bu defa bando heyetini 80 kişiye iblâğ edecektir. Şehir bandosunda bulunan genç ler ayni zamanda Darülbedayi'de operete haıırlık olmak üzere temsil edilecek olan komedi müzikaller için haıırlanmaktadırlar. Bir Fransız heyeti Bükreş'te Parlamentolar kongresine pîdecek heyet sehrimizden geçiyor Ecnebi ve ekalliyet liselerinden mezun talebenin Darülfünuna ikinei bir bakalorya imtihanı verdikten sonra kabul edileceği bildirilmiş, bilâhare vaki şikâvetler üzerine bunun bu sene mezunlarına şamil bulun madığı izah olunmuştu. Maarif Vekâleti keyfiyeti Da rülfünuna bu şekilde bildirdiğinden Darülfünun Emaneti de bütün fakültelep tebliçat yaprmstır. Ankara'da bulunan Maarif Mü dürü Haydar B. dün gelmemiştir. Bugün avdet etmesi muhtemeldir. Haydar Beyin avdeti bütün ilk mektep muallimleri tarafından alâka ile beklenmektedir. Bu alâkada Haydar Beyin ilk mektep muallimliklerinde yapılan te • beddülât listesini Ankara'ya götür müş olması âmildir. Listede bazı tadilât yapılması muhtemel görülmektedir. Ecnebi mekteplerinin mezunları MVHARREM FEYZl Mübadiller Türkiye ve Yunanistan'a seyahat edebilecekler (Akşam) gazetesine Atina'dan ve« rilen habere göre tsmet Pş. Hz. ile Tevfik Rüştii Beyin Atina'yı ziya retlerinde mevzuu bahsolacak mes'e» lelerden biri de mübadillerin müte kabilen Türkiye ve Yunanistan'a ser« bestçe seyahat edebilmeleri meı'e lesidir. Lozan muahdesi Türk ve Yunan mübadillerin Türkiye ve Yunanistan'da ikametlerini menediyor. Fakat iki hükumet arasında mevcut olan samimiyet ve Türk ve Yunan tüccarının raünasebetlerinde görü len terakki Te inkişaf Lozan muahedesinde mevcut olan bu kaydtn daha geniş bir tarzda tefsirini istilzam etmektedir. İsmet Pş. ve Tevfik Rüştü B. Ati • na'da iki hükumeti alâkadar eden mes'elelerin müzakeresi esnasında mübadillerin daimî surette Türkiye ve Yunanietan'da ikamete hakları olmamak muvakkat ve mahdut bir zamana münhasır kalmak şartile Türkiye ve Yunanistan'a gidip gelmelerine müsaade edilmesi muhte meldir. Tevfik Ruştü Beyle Yunan Hari ciye Nazırı M. Mihalâkopulos ara sında cereyan eden mülâkatlarda, bü mes'elenin Atina seyahati esnasında tetkik ve müzakeresi esas itibarile t&karrür etmiştir. Terkos'un teklifleri kabul mu edildi? Terkos Şirketi müdürü M. Kas telno Ankara'dan şehrimize dön • müştUr.MUdür: «« Terkos suyunun tam manasile mikropsuz ve içilebilir bir hale getirilebilmesi için hükumete bazı tekliflerde bulunmuştuk. Nafıa ve Sıhhiye Vekâletlerile aramızda itilâf hasıl oldu. İcap eden alet ve maki neler derhal sipariş edilmiştir. Bü • tün tesisat üç ayda tamamlanacak tır. Suyun miktarını arttırmak üzere yaptığımız teklif Nafia Vekili Bf. tarafından tetkik olunmaktadır» demiştir. ilk mekteplerin kadrolan Kadın birlfjjinde Türk Kadın Birliği heyeti bugün öğleden sonra toplanarak Btrliğin yapacağı sulh propagandası hak kında müzakeratta bulunacaktır. Fransıs âyam ıkinci reisinin riyaitt ett ., *' r >ı bir grut< Bir teşrinievvelde Bükreş'te toplanacak elan Beynelmilel Parlamentolar Birliği kongresin« Fr*nsa na • mına istirak edecek olan heyet dün Teofil Gotye vapurile şehrimize gelmiştir. Franstı heyeti murahhasasının reisi ve Meelisi Ayan ikinei reisi M. Radier dün kendisile göriisen bir rnuharririrnize şu beyanatta bulun • muştur: « Bir teşrinievvelde 27 inci kongresini aktedecek olan Bevnelmilel Parlamentolar ictimaına Fransa namına istirak etmek üzere *»u pazar günü Bükreş'e gideceğiz. Bu seyahat esnasında tstanbul'dan geçtiğimize çok memnunuz. Burada bulundu ğumuadan istifade ederek bu güzel şehrin görülmeğe değer yerlerini ıi. yaret edeceğiz. Bükres'te toplanacak olan kon • grede hali hazırdaki dilnya mesaili, •irai istihsalât ve muhtelif mem • leketlerin iktisadî vaıiyetleri, terki tesiihat mes'elesi ve bilhassa bUtUn dünyadaki malf buhran hakkında müzakerat cereyan edecektir. Kongre bir hafta devam edecektir.» Fransız heyeti dün öğledo" sonra Tookapı sarayı ile Süleymanîye camüni gezmi'lerdir. Fransız sefiri Kont dö Sambrön bugün serflerine sefaret binasında bir ziyafet verecektir. Meccani talebenin imtihanları Ecnebi ve hususî liselere meccanen girmek istiyen talebenin imtihanlarına dün de Erkek Muallim mekte binde devam olunmuştur. ismi değiştirilen bir kaza Kütahya'nın Eğrigöz kazasının ismi «Emet» e tahvil edilmiştir. Fırınlar tahdit edilmiyecek Fırınların tahdit edilmesi için b»zı teşebbüslerde bulunulmuşsa da Belediye buna imkân görememektedir. Fırınları tahdit etmek ticaretin ser > bestisine halel getireceğinden bunun mevzuu bahsolmıyacaqı aşikâr gorülmektedir. Müessif bir irtihal Avukat Ali Haydar Beyin refikası Sütude H. uzun müddettenberi müptelâ olduğu hastalıktan kurtulamı yarak dün vefat etmiş ve cenazesi ailesi kabristanına defnedilmiştir. Kederdide ailesine beyani taziyet eyleriz. Sanayı müdürü Bursa'dan geldi Sanayi erbabı ve fabrikatorlarla temas etmek üzere Bursa'ya giden Sanayi Umum Müdürü Şerif Bey şehrimize dönmüştür. Şerif Beyin Bursa'da bulunduğu müddet zarfında Bursa sanayicileri iki içtima aktetmişler ve ihtiyaçları etrafında konusmuşlardır. Şerif Bey şehrimizde bir kaç gün kaldıktan sonra Ankara'ya gidecek ve raporunu hazırlıyacaktır. Şehir kütüpanesi bu sene yapılmıyacak Belediye bu sene bir Şehir kütüpanesi tesisine karar vermişti. Fakat son zamanlarda varidat azaldığı için bütçede tasarruf yapılmış, bu mü nasebetle bu sene için bu tasavyurdan sarfı nazar edilmiştir. Malullere tevziat Malul gazilere ait yüzde iki bey'iye hissesinin tevzii, Müdafaai Milliye Vekâletinden kolordu kuman • danhğına tebliğ edilmiştir.