12 Kasım 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

12 Kasım 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KI9A f ^|||iniHncmııitııııtıııımıllllnıııııımmınımn..n I ''llbmnıııııııııııııııııııııııiHiıııiHiııımnnııııııı Hokkabazlık Marifetli değnek ınııııııııııııılil' 7 j HİKAYEj E şeklinde kısa bir topluiğne tedarik ediniz. B B marifetli değ neğinizi T ile gösterilen tam or tasına iğnenin tepesi iyice gire bilecek derecede bir delik açmız. Seyircilere bu değneği tek parmağınızın üstünde döndurece ğinizi söylediğiniz z&man size kimse inanmaz. Fakat bunu mü • kemmel yapabilirsiniz. Nasıl? MEMLEkETLERBE ÇOCUKLAR. Sıhhî nasihatİer • Nasıl oturmalı? • • Yavrular, gençler! Mektepte sıralar üstünde yahut evde masanızm başında oturup derse çahşır ve okur yazarken çok defa bilmiyerekten vücudünüze ve sıhhatinize muzur vaziyetler alur Geçen gün küçiik Canip kız kardeşi Meliha'yı kızdırmak için: « Hih, diyordu, siz kadınlar ne işe yararsınız? Halbuki biz erkekler dünyada ne istersek onu oluruz. Muharrir oluruz, yazar çizeriz. Paşa oluruz, ordulara kumanda ederiz. Doktor oluruz, keser biçer, ilâç verir, hastalan iyi ederiz. Daha neler de neler! Meselâ ben büyük bir âlim olup yeni yeni keşifler yapmak, bir ressam olup bütün cihanda tabIolanmla söhret kazanmak, şair olup ilhamlarıma, yazılarıma herkesi hayran etmek, kaptan olup dünyayı dola«mak, meb'us olup, Şu şekilde.Kimse görmeden deminki iğneyi avucunuza alıp işaret parmağınızın hizasına yükseltir ve evvelce açtığmur deliğe tak • tmız mı fınl fırıl döndürürsünüz. Kimse de bu hilenin farkma varmaz. sınız. Bu vaziyetler neticesi belkemiğiniz iğrilir ve siz daha ihtayarlamadan kanbur olursunuz. Bu halinizi bildiğüniz için iste size iki resim. Bunlardan bhincisi sıra ve yazıhane önünde yan FAYDAU BTLGÎLER Sardalya balığı Sardalya balıkları Fransa'da olduğu gibi bizde de çoktur. Bilhassa Çanakkale ve Gelibolu taraf larında adeta birer tarlası vardnr. Senenin muayyen zamanında bu sardalya balıkları o derece faznazır olup hükumeti idare etmek fikrindeyim. Ama dur, bunlann hepsinden daha fazla sevcliğim bir meslek h&tırıma geldi. Tayyareci olayım. Havalarda kuşlar gibi uçayım.. Sulh zamanlannda bir peri sür'atile yolcuları hasretlerine kavuf turayım. Harp zamanında düşman tayyarecilerini ve tayyarelerini dü şürüp sevgili yurdumu müdafaa edeyim.» Canip tayyarecilikten bahse > derken o kadar kendinden geç miş, o derece vecde kapılmıştı ki üzerine çıkıp havalanır gibi yaptığı küçiik iskemle ayaklarınm 5u miniminilerin girdikleri kıyafete bakın. Sanki büyük adammışlar gibi süslenmişler, püslenmişler, sokağa gidiyorlar. Bunlar küçük sinema artistleri \Vechger ile Dorothy De Barba'dır. Şeytanlar ne de güzel yakıştırmşlar. hş bir vaziyet alma neticesi belkemiğinin nasıl iğrildiğini, ikincisi de dikkat ederek oturulmuş mnntnr,am bir ToBİ^etî gZokor Çeşit çeşit insanlar arasında mektedir. Bunlara bakın da oturuşunuzu ona göre tanzim edin! Tes.sani bulmacası A L O lalasır ki bütün denizin yüzünü kaplar. Bu halden bahkçılar fevsnndi sizin gibi doktor da olu • kalâde memnun olurlar ve hemen altından kaydı ve pat diye yere işe girişirler. diiştü. Başı yere çok şiddetli çarp yoruz, hâkim de fakat senin id< Neden bu hâdise her zaman oldia ettiğin veçhile hiç bir işe ya« tığı için biraz zedelendi ve ka ramasak bile, hiç olmazsa yara maz da arasıra vukua gelir? namağa başladı. Mütehassıslar bunun sebebini lananlann yarasını sarar, dert • O zaman kız kardeşi hemen Malaka Hin denizi ile Çin dearaştıra arastıra şu neticeye vâsıl lileri teselli ederiz.» koşup biraz tentürdiyot, biraz nizi arasına sıkışmış bir yarım aolmuşlar. Sardalya balıkları en pamuk ve sargı getirdi. Canib'in Canip tabiî bu soze verilecek dadır. Burada yaşıyan insanlar başını bir güzel sardı ve dedi ki: bir cevap bulamadı. O günden iti ziyade nebatat ve haseratın yani yarımadalarının açık denizlere «Bak kardeşun, bu sana bir baren kadınları ve kızlan hor ve küçük hayvanlann neşvü nema doğru uzanmış bulunması dola buldukları mevsimlerde böyle ibret olsun. Biz kadınlar bırak ki hakir görmekten vaz geçti. yısile büyük şehir hayatından uçoğalıyorlar. Çünkü onlarla kazak kalmışlardır. Yarımada Çinnnlarmı doyuruyorlar. Semizli lilerin nüfuzu altındadır. yorlar, yağlanıyorlar. Hemen heBazıları bu milleti zalitn ve himen sudan daha hafif çıkmağa lekâr zannetmelerine rağmen, başladıklarından denizin yüzüne Malaka'hlar bilâkis çok sakin çıkıyorlar. hakşinas ve sulhperver adamlarNebatat ve küçük hayvanatın dır. Âralarında hasletlerinin bu neşvü nema bulduğu mevsim geşekilde olduğunu daiaıa isbat eçine artık gıda bulamıyorlar, derler. Fakat Avrupa'lılara fe vücutlerinde topladıkları yağ na halde düşmandırlar. larla geçinmemeğe baslıyorlar. Malaka'hlar kendilerine dost Tabiî binnetice zayıflıyorlar. olanlara karşı mültefit ve muhabEğer o vakte kadar bahkçılar betkâr davrandıkları kadar sevveya meraklılar tarafından tu medikleri, hoşlanmadıkları için tulmazlarsa tekrar denizin al • de o derece insaf sız ve merhamettına iniyorlar. sizdirler. Âralarında kan davası güderler. Yani ailesinden, akrave pijamalan vakti hali yerinde basından bir kimse öldürenler kaolanların ihmal etmemeleri icap tilin cezasını bizzat kendi ellerile eder. verirler. Muhakkak onu da öldüIşte yavrularm anne ve baba rürler. larına üç nümune. Malaka'lıların ekserisi islâm 1 Çiçekli açık pembe ipekli dinindedir. Fakat taaddüdü zeveketenden penyu var. Röverleri cat, yani bir kaç kadın almak u brode. Kordelâsı kumaşın çiçeksulü âralarında nadiren caridir. leri renginde. Ekseriyeti tek zevceliler teşkil 2 Mavi ketenden pijama. etmektedirler. Yeni usul, pantalon bluzun üze • Delikanlılar alacakları kızlan rine çıkıyor. Tezyinatı beyaz yün bizzat beğenmek, sevmek hakkına lüden. Düğmeler sedef. malik değildirler. Bu hak anne 3 Düz krem rengi poplinden lerine verilmiştir. Kıç gelince yavrularm sade so zımdır. Çünkü yaz nasıî olsa geçirilir ama kışın onları üşütme pijama. Cep, yaka ön ve kol kekak ve mektep elbiseleri değil iç Evli erkeklerin karılarının malı fiamafirlarmı da düsünmek 14 mek lâzımdır. Bilhas&a gecelikler narlan mavi ipek bordürlü.. fizerinde temellük hakları yok T R M A D E S tur. Hele erkek karısının serve • tine müsavi bir servete sahip değilse kadının malı da kendi ço cuklarına kalacak yerde kız kardeşinin çocuklarına intikal eder. Malaka'lılardan sahilde yaşı yanlar, kedi köpek gibi evlerinde bir de boğa yılanı beslerler. Bu hayvana en ziyade pirinç ve yumurta yedirirler. Bu yılan balıkçıların en samimî arkadaşıdır. Her bahğa çıkarken onu yanla Şu gördüğünüz boş hanelere öyle harfler koyunuz ki sağ dan sola doğru okunduğu zaman her biri birer manah ke lime olsun. Sonra soldaki hane yukardan aşaj]|ıya doğru okunduğu zaman vücudü kuvvetlendiren bir şey, sağdaki hane yukardan aşağı okunduğu zaman da çorbaya konulan kokulu bir nebat olsun. Doğru halledenlerden bir kişiye beş lira mükâfat takdim edilecek ve resmi gazetemize basılacaktır. Diğer halledenlere muhtelif hediyeler. Cevaplar kânunuevvelin birinci gününe kadar «Cumhuriyet Çocuk sahifesi muharrir» adresine gönderilir. Geç kalanlar ve bu adrese gönderilmiyenler hediye ala mazlar. lan «Malaka» şehridir. Bazı tarihçilere nazaran burada vaktile gayet büyük cengâver bir millet yaşamış inıiş. Malaka'hlar arasında hâlâ 1276 senesinde mevkii tatbıka konmas kanunlar caridir. Bu kanal Malaka şehrini ortasından ikiye böler. Bir kısımda ecnebiler, bir kısımda da yerliler yaşarlar. Evlerin çoğu sahild« ve bahçe içindedir. Buraya gelen seyyahlar hep iyi bir hatıra ile aynhrlar. A Çocuk çamaşırları rına alırlar. Peki bu hayvan ne işe yarar? Ora bahkçılarının bir barometrosudur. Güzel havalarda sakin sakin kayıkta kıvrıhp yatan yılan, fırtınah havalara takaddüm eden bir iki saat zarfında hemen ka yıktan denize fırlar, oradan da sahile fırlar. Bunu gören bahkçılar da derhal yelkenleri çözüp dönerler. Malaka'lıların en büyük şehri kendi isimlerine izafe edilmiş o

Bu sayıdan diğer sayfalar: