17 Mart 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

17 Mart 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SEKîZiNCi SENE No. 2*24 Sahip v«s Basrouharriri İDAREHANESİ İ KvoaBDmomiye karçuuıfe 4aira mahsosa Telgraf: İstanbul Cumhuriyei Posta kutusn: N" 2 4 6 T A İ A f f t n • Bafmuharrlr Idare müdürü 22365. Matbaa Tahrtr mOdOrO • 2 3 2 3 6 l VUNU8 I : 32366 30473 Cumhu Buğday Zeriyatı •%. A& J V.PERŞEMBE 17 MART 1932 ** ' ONE ŞERAİTİ : İTÜRKİYE İÇİN 1400 Kr. Ayhğı ; 750 Kr. r | 3 Aylığı j 400 Kr. 150 Kr. HARİÇ İÇİN 2700 Kr. 1450 Kr. 800 Kr. Niishası her yerde Bu sene toprağa az tohum atıldığı Mübadele işleri mayıs o için kışlık zeriyat /o3040 noksandır! Geçen seneye nazaran % sonunda ne hâl alacak? Buğday işinin Diğer bir safhası Buğdayın çiftçi elmden 100 paraya, 3 kuruşa çıktığını yazageldiği • mîz ve bunu pek az bularak bizde iktisadî buhranın en ziyade bu va • ziyetten kuvvet almakta olmasını ileri sürmekte bulunduğumuz malumdur. Bu defa yenîden ve esash surette icra ettiğimz bazı tetkklere na zaran bu rakamı tashih etmeğe ihtiyaç vardır. Köylerden kasabalara, yani satış pazarlanna nakliye mas • rafı da hesap olununca buğday köylünün elinden 100 paraya, 3 kuruşa değil, belki bu rakamlann ancak yarısraa, yani bütün bütün lâşey denilecek bir kıytnetle, daha doğrusu kat'î bir kıymetsizlîkle çıkmaktadır. Türk köylüsünün en f azla olarak istihsal ettiği bu mahsulün hiç bir noaliyet fiatile kıyasi caiz olmıyacak bir düşkiinlükle satılmasi elbette bugün •memleketin en büyük mes'elesini teşkil edîyor. Bugün bu kadar ucuz olan bu mahsul bifhassa bizim memleketimizdeki kıymetsizliğinden do . •layı yann ihtiyaca kifayet etmiyecek bir miktara düşerse bunun yeni zorluklar doğurabileceğini şimdiden ehemmiyetle derpiş etmeğe ihtiyaç vardır. Buğday buhranı dünyada buğday mahsulünün fazlahğindan ileri geliyor, ve bîzdeki lekli iktisadî buhranı r bellibaslı âmili bulunuyor. > Bütün dünyadaki buğday buhranı ne zaraan ve nasıi hallolunabilir? Bu husustaki tahminler buhranın hiç olmazsa daha dört beş sene devam e • deeeği ve buna çok çalısılmak sartile ancak bu müddet zarfında bîr care buîunabflereŞî merkezîtıdedir. Buf dav m«b«ulü birinci snda maddesi olmak hasebile onu buhran içinde kendî halîne bırakmıvarak bazı esaslı tedbirlere tabi tutmak mecburiyeti vardır. Simdi mahsulün fazlahğı neticesî olarak kıvmetsizliğinden sikâyet edivoruz. Yann mahsulün azlığı yüzünden kıymetin pek cok yükselebileceğini ve harîcten fthal etmek zaruretinde kalmakii&imızdan simd'kine nisbetle daha fena neticeler çıkabilecepini derpis etmekliğimiz elzemdir. Fi'hakika husrdav mes'elesinin asıl ehemmivetle göz önüne alı nacak diğer safhası budur: Mahsu' ihtivacımıza kifayet etmiyecek bir hadde düserse müskülâtm en büyüğüne o zaman maruz kalabiliriz, ve bu ihtimal bugün bütün dehsetile ufukl%rımızın arkasmı karartmakta olan bir ihtimaldir. Bunu bir farazive ve nazariye olarak söylemivoruz. Bıığdav mahsulümüzün coVluğu üzerinde fazla bile konustuk. Simdi acı bir hakikat olarak madalvamn ters tarafma da bakaMlirİ7. Buna nazaran: 1 Bu sene mevsimin müsaade • sizliği yv7Ünden toprasra az tohum atılmıstır. Kışlık zerivatının nok«anı *^3040 derecelerinde tahmin olu • nuyor. 2 Anadolu'nun her tarafı zahire dolu değildir. Bir çok yerlerde hatta köylü halkın gerek yiyecekleri, çerek tohumluğu icin kâfi mah^ulii bile bulunmadığı anlasılmaktadır. Binaen aleyh bizce tehlike pe'ip kapımızı çalmağa başlamıştır bile. Birinci madde bugün bütün mera • lekette gözle görülen bir hakikattir. Ikinci maddeye gelince o vaziyeti tahkik etmek te güç bir şey olmasa gerektir. Dün Konva Ereğli'sinden bir mektup aldık. Onun şu satırlarını burada bir de karilerimizle beraber okuyalım: « Bu havali çiftçisinin hemen yüzde sekseni halen evinde yivecek .buğday ve tohumu olmadığı icin harman zamanma kadar yiyeceğini, tohumunu, yemini kısmen veya tamamen tüccardan, murabahacıdan tam üç misline olmak üzere veresiye tedarik ediyor, yahut ta % 50 den aşağı ol mıyan ve bazan yetmiş beşe kadar varan faizli ipotekler ve buna da rahmet okutacak nevicat kat'î ferağ usullerile acınacak kayıtlar ve şartlar altında boynunu faizcinin bıçağına tesiim ediyor.» Bu mektup sahibi buğday fiatlarına bizim teklif ettiğimiz zammın simdiden yapılmasım köylü hesabına dahi muvafık srörmemektedir. Mek • ttrp sahibi bizde koylünün ağustos • tan teşrinler nihavetme kadar satıcı ve ondan sonra alıcı olduğunu kay Madalyanın ters tarafı! 40 nisbetinde azaldı Ankara 16 İktisat Vekâletinin yaptırdığı tetkikat neticesinde bu sene buğday zeriyatmın geçen se neye nisbetle yüzde kırk raddesinde noksan olduğu anlaşılmıştır. Buğdayın para etmediğini gören köylü geçen seneye nisbetle az buğday ekmiş. tir. Bu sene mevcut stokla memle ketin buğday ihtiyacı için tedbir alınmazsa gelecek sene kövlünün da ha az zeriyat yapması tabiî görül mektedir. Türk ve Yunan hükumetieri haziran dan sonra tahsisat vermezlerse... Bugün mahsulün fazlalığı neticesi olarak kıymetsizli ğinden şikâyet ediyorıız. Hatta bu vadide fazla bile konu§tuk. ' Şimdi acı bir hakikat olarak madalyanın ters tarafına da bakabiliriz: (1) Bu sene kışlık zeriyat yüzde 3040 nisbetinde noksan *akmin olunuyor. (2) AnadoUC nun bir çok yerlerinde köylü halkın gerek yiyecekleri, gerek tohumluğu için kâfi mahsulü bile bulıınmadığı anlaşılıyor. Bu aci hakikatin tabii neticesi şu olacaktır: Hariciye Vekili Yann mahsulün azlığı yüzünden buğday kıymeti, hatta pek çok yükselecek ve hariçten ithal etmek zarıı Gazi Hz. ne ve Başvekil reti hasıl olacaktır. Bunun neticeleri ise şimdikine nis Pş. ya izahat verdi betle daha fena olacaktır. • tşte madalyanın ters tarafı ve buğday mes'elesinin a Ankara 16 (Telefonla) Hariciye Vekili Tevfik sıl ehemmiyetle göz önüne alınacak diğer safhası bu mize gelmistir.Rüştü Bey bugün şehri Vekfl B. muvasalatmı dur. müteakıp doğruca tsmet Pasa Hz. nin 16 mart şehitleri için büyük ihtifal yapıldı Ihtifal çok heyecanlı oldu, hitabeler Annam Imparatoru irat edildi, fatihalar okundu Tolon 16 (A. A.) Annam £«»aratoru RaoUtti, âüa P« . 'fvMübadele Komisyonundabir heyeti umumiye içtimaı esnasında bir resim Türk ve Yunan hakumetlerinin Muh ha koyacaktır. Fakat bundan sonra ne kösklerine gitmis, Basveldlimize tahdidi telit Mübadele kornisyonu için bütçe Yunanistan'ın, ne de Türkiye'nm koteslihat konferansı ve seyahati hakkında lerin» koyduklan tahsisat pek yakında misyona tahsisat ayırmalanna imkân izahat vermiştir. bitecekbr. göralmemektedir. Buna mukabil koTevfik Rüştü Bey bilâhare Gazi Hz. Yunan hokâmetinin bütçesi mart ni misyonda heniiz halledilmemiş bir çok tarafından kabul olunmuş, arzı tazimat hayetinde hham bubnaktadır. Binaenmes'eleler, hatta ihtüaflar vardır. etmiştir. Bu sebeple her H hükumetin ko • d aleyh Yunan hükumetinin bütçesinde komisyon için ancak mart nihayetine ka misyon mesailinin bir an evvel hal ve intacını temin için yeni bir formül budar tahsisat vardır. Türkiye'de de malî senebaşı haziran lacakları zannolunmaktadır. Muhtelit Mübadele komisyonu Yu iptidası olduğuna göre Muhtelit komisnan fevkalâde murahhası M. Sakelayonun bizim bötçemizde iki aylık tahropulos evvelki gün Hariciye Vekili sisab var demektir. Tevfik Rüştü Beyi ziyaret ederek bu Yunan hilkumeti bu sebepten bütçe mes'ele etrafında müzakerede bulun sine komisyon için iki aylık tahsisat da I muştur. Fransız donanmasinin manevralarmda Celâl Bey dün geldi Humbuıg ve Isleencieriyc Müderrts Muzaffer Bey hitdbesini irat ederken On altı mart şehitleri ihtifali dün Eyüp'te büyük tezahüratla yapılmıştır. İhtifale iştirak edenler, saat 13,30 da köprüden kalkan Haliç vapurile Eyüb'e gitmişlerdir. Merasimde bulunanlar Vali muavini Fazlı Halk Fırkası heyeti idare reisi Cevdet Kerim. Halkevi reisi Hâmit, İstanbul Başmüddeiumumîsi Kenan, Edebiyat Fakültesi reisi Muzaffer Beylerle Sehir Meclisi azalarmdan bir çok zevat, Darülfünunlu gençler, askerî ve mülkî liseler talebesi, ilk mektep talebelerinden bir kısmı, bir bölük piyade askeri ve bir polis müfrezesi yapılan merasimde hazır bu • Iunmuslardır. Şehitliğe Tayyare Cemîyeti. Ka dınlar Birliği ve esnaf cemiyetleri tarafından çelenkler konmuştur. ris'ten buraya gelmistir. Mü şarüniieyhin arzusuna tevfi • fikan resmî merasîm yapılma . mıştır. tmpara tor, otomobil ile tersaneye ve müteakıben Horloge rıhtimina Annam Imparatoru RaoDa> götürülmüstür. Müşarünileyh orada filonun amiral zırhlısı olan Lorraine'e binmek üzere Vis Amiral Robert'in yatına rakip olmuştur. Gemi hemen denize acılmıstır. Imparator, sabahleyin ve öğleden sonra filoya mensup gemilerin muh telif manevralarmda ve yeni z«rhh ve kruvazörlerin endaht tecrübelerinde hazır bulunmustur. Tolon 16 (A.A.) Annam İmparatoru RaoDai, 17 marta kadar Lorraine zırhlısında kalacaktır. İmpa • rator bugün birinci filonun endaht tecrübelerinde hazır bulunacak ve bundan sonra Tolon'a cıkacaktır. Müşarünileyh, 19 martta PortVendres'de gemiye binerek Cezayir, Tu nus ve Fas'ı ziyaret edecektir şubeleri üç aya kadar açılacak Bu sene hisseHarlara Yüzde 10 verilecek Iş Bankası Umum Müdürü Celâl Bey dün sabahki trenle Ankara'dan sehrimize gelmistir. Celâl Bev dün kendisile ?örü«en bir muharririmize Bankanın faali yeti ve Hamburg'la t«VpT><IoTive'de bu sene açılacak olan İs Bankası şubeleri hakkında şu beyanatta bu lunmustur: * Bankanın heyeti umumiye iç timaı bu avın 27 sinde aktedi'ecek tir. Meclisi idare bu sene hi«edar lara yüzde 10 temettü tevziine ka rar vermistir. Hamburg ve İskenderiye'de açı lacak olan subclerimizin resmi kii şadı üç aya kadar mutlaka yapıla caktır. Tevfik Rüstü Beyle son yaptığım İran seyahatinde tetkikatta bulun • dum. Tahran'da da bir sube açma ' mız muhtemeldir. Evvelce Irak'ta da bir şube açmamış mevzuu bahisti. Fakat havaların müsaadesizliği yüzünden Irak'a gidip tetkikatta bulunamadım. Onun için şimdilik bu hususta bir şey söy • liyemem. Belki gelecek sene Irak'ta da tetkikatta bulunabiliriz. M. Troçki Gençlik namına bir Darülfünunlu söylerken İhtifal başlarken İhtifal Müftü Ef. nin bir duası ile başlamıştır. Yakında Çekoslovakya kaplıcalarma eidivor ıs Bankası Um.umî Müdürü İzmir meb'usu Mahmut Celâl Bey Hamburg ve İskenderiye şubeleri bankanın inkişafı için büyük roller oynıyacaklardır. Şimdiye kadar Avrupa'daki işlerimizi bazı ecnebi bankalarının muavenetinden istifade suretile yapıyor ve bu bankalara kumusyon veriyorduk. Badema kendi işlerimizi kendi adamlarnnızla göreceğiz ve ecnebi bankalara verdiğ! miz kumusyon da bize kalacaktır.» IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIICIIIIIIIMIMIIIIIIIIIIII tıııınııc ıınmıiHiıınınıııııınıtıımııııııııniıııııııııııiHinıııııııntıııııniMiıiMiıııııııınıııııııııı t Muzaffer Beyin hitabesi Bundan sonra istanbul Halkevi na> mına söz alan Edebiyat Fakültesi reisi müderris Muzaffer Bey, şehit lerin mezarlarına dönerek ilk hita beyi irat etmiştir. Muzaffer Bey demiştir kî: :( « Ey, tarihî medeniyeAer kaynağı olan bîr tnilletin fedakâr evlâtları, Türk milletinin istiklâl nigehbanı ve hissi vazife timsali yuca ordtınun lllllllllllliniinmiMIIMIIIIIMMHIIIIIIIIIIIMIIItill dediyor. Mektupta deniliyor ki: « Simdi buğday beşer onar vagon miktannda Konya'da, Adana'da, Aksaray ve sairede tüccar ve murabahacı elinde depo edilmiştjr. Her buğday deposunun sahibi muraba • hacı, faizci olması lâzım gelmediği için temenni ederiz ki bu vatandaşlanmız da kazansınlar. Fakat fazla fiat ile bu kazanç ta arzettiğim şekilde çiftcîye tahmil ediiirse o za man vazîyet cok daha müşkül olur divo korkufrrtak lâTimdır.s Bu mektup bize buğday mes'ele Üç senedenberi Büyükada'da otukahraman çocukları, 16 mart şe • ran M. Troçki'nin berayi tedavi hitleri, Türk milletinin istiklâl ta Çekoslovakya kaplıcalarma gideceği rihine şanlı bir sahife yazmış olan yazılmıstı. sizlere ana yurdun tninnet ve şükraM. Troçki'nin aradan epey bir nmi getirdim. Mübarek mezarından müddet geçtiği halde bu seyahati fışkıran alevin bir meş'ale gibi kalpyapmaması Avrupa gazetelerinde lerünizi aydınlattığını, istiklâli için bazı yanlıs haberlerîn intisarına senefsini feda ettiğin vatanın hergün yeni bir hamle ile ileriye doğru gitti bep olmuştur. Bu meyanda avdet ğhıî, milletinin hür, medenî ve mes'ut vizesi temini imkânı olmadığı, seyahat hattı güzergâhında bulunan (Mabadi 2 inci sahifedet memleketlerden bazılarının pa"»porıııııııııııııııımıııiMiMiınmmıiııııınııııı tunu vize etmek istemedikleri de yasinde diğer bir safhayı ihtar ediyor zılmıstı. ki o da şudur: Bazı köylülerimiz bilhassa yeni zeriyatı için hatta tohumIuğa muhtaç bulunuyorlar. Atimizi temin etmek hesabma bu vaziyete dahi ehemmiyetle dikkat e t m e ğ e mecburuz. Bu buğday mes'elesile meşgul olmaklığımızın farzolduğunu gösteren yepyeni bir delildir. Her halde memlekette bir buğday mes'elesi vardır, v e biz onu Iâyık olduğu büvük ehemmiyetle e l e almağa mecburuz. «Ladam O Kamelya» ve «Kafatası» YUNUS NADİ Aldığımız malumata nazaran M. Trocki Çekoslovakya seyahatinden sarfı nazar etmiş değildir. Mumaileyh avdet vizesini temin etmiştir. Hüku • metimiz tarafından kendisine îcap eden teshilât gösterilrnstir. M. Troç ki'nin Çekoslovakya ile Türkiye arasındaki memleketlerden srecmesine de bir mâni olmadığı anlaşılmıştır. /. Galip Bey genç şair Nazım Hikmet'in «Kafatası* piyesinde M. Trocki yakında pasaportuna ait Kış sonu, şehrimizdeki tiyatro hayetsiz bir azim ve gayretle her hafta muameleleri bitirecek ve hareket e yatına müthiş bir faaliyet ve hareket bize yeni bir şaheser veriyor. rOtellov decektir. verdi. Raşit Rıza kumpanyası niha gibi muazzam bir piyesten sonra La •II

Bu sayıdan diğer sayfalar: