17 Mart 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

17 Mart 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1/ Marl C* İİfMfli Y İ Vtf * ^^^ SON TELGRAFLAR Kibrit kralının işleri tntihar eden milyarderin işleri düzeliyor, esham yükselmeğe başladı Stokholm 16 (A.A.) G = Teteler, Kreuger And Toll şirketinin tsveç'li zimamdarları ve bevne'.milel malî müessesenin menafiî ile alâkadar oIan ecnebi miimessilleri arasında vaziyeti umumi »urette tetkik ve bir netice îstim*ac etmek irol"nı hâsıl olur oimaz bir konferans aktedile • cefnni haber vermektedir. Bu maksatla, bu konferansa işti rak edecek olan sahs'vet'er, işe gi • rişmişler ve geceli gündüzlü çalışmağa başlamıslardır. Simdiki halde bütün tsveç mahafili muilak bir sükun muhafaza etmekte ve bütün alâkadar kuvvetlerin îsti rakile her şeyin yoluna gireceğine kani bulunmaktadırlar. Herkes ne bankaların, ne kibrit sanayiinin, ne de Kreuger sirketi ile alâkadar olan îsveç sanayiinfa vahhn tehlikelere maruz bulunmad'fhia ksT>i<iir. Kreuger And Toll sirketinden başka biç bir şirketin, hükâmptin mü dahalesi ile tediyatını kısa bir müddet için tehir etmeğe tesebbüs ey lememis olduğu menmuniyetle gö rüimüstür. Bütün jrazeteler, vaziveti tenvir etmek ve Kreuger şirketinde alâkadar olan tsvec'ülerl* ecnebi'ein menafiini hiç te muhik olmıyan bir takım zararlara uğramaktan kurtarmak için Kreuger And Toll şirke*i z;tT..ml larının sarfedecekleri mesaive mütait bir sükun muhiti ihdas etmek »nak sadUe hükumetin vaDmış olduğu seri ve ihtivatkârane icraatı metbeyle mektedir. "Rüstemiye,, hâdisesi Vapur süvarisi, bazı şüpheli hareketleri dolavısile tevkif edildi Geçen pazartesi günü limanımıza gelen Rüstemiye vapuru transit olarak İzmir'e gitmek üzere Boğaz'dan geçerken kaptan ile vapur sahipleri arasında bir ihtilâf çıkmış, kaptan gemiyi demirlemis, usulen kontrola gelen polis memurlarına vapurda gemi sahiolerine ait bir çok kaçak havyar bulunduğunu haber vermiştir. Bunun üzerine yüklü olan gemi derhal aranamıyacağı için muh telif yerleri mühürlenmistir. Bunu müteakıp gemi sahibi Ali Bey de gemi kaptan Sabri Ef. aleyhine ihbaratta bulunmus, kaptanın Reşat ismindeki oğlunu pasaportsuz olarak Batum'a götürmüs olduğunu, kendisinin orada bazı Ermeni ve Gürcü'lerle bazı gizli münasebette bulunmasını temin ettiğini, kaptanın buradan tedarik ettiği Şeyh Esad'a ait resimleri ve dinî khaplan gittiği yerlerde dağıttığuu, gelirken de kaçak eşya aldığmı söylemiştir. Bunun üzerine Sabri Kaptanın bavullan aranmış, filhakika Şeyh Esad'a ait bazı resimler, kaçak sigara kâğıtlan, cakmak taşlan ve kaçak tütün mey dana çıkmış, kendisi ihti&as mahkeme«ne verilmiştir. Gemide gemi sahiplerine ait kaçak havyar bulunduğu iddiasma gelince, gemi tzmir'e gittiği zaman orada ha • mulesi bosalhlacak ve o zaman bu hususta da muayene yapdaacktır. ...Sabri Kaptanın Batum'da Şeyh Esad'ın resimlerini dağıtbğı ve dinî tahrikâtta bulunduğu adlî tahkikat ne ticesinde sabh olmus, kendisi ayni za İHEM NALJNA MIHINA Alnıan Reisicumhurluğu 10 nisan intihabı icin mücadele hazırlıkları Pehlivanla boksör! 1 Berlin 16 (A.A.) tntihabatın ikinci devresine ait mücadele asşfarî hadde inecektir. Bu mücadele, ihtimal resmen bir haftadan fazla devam etmiyecek ve adeta merasimden ibaret olacaktır. Cünkü, Hindenburg'un Berlin borsasında muzafferiyeti kat'î ve bedihidir. Berlin 16 fA.A.) Borsada va Hitler, namzetliğini koyacağını ve ziyet iyîdfr. lsvec gruou eshami kay fakat henüz bu husus için zarurî o bettikleri kıymeti tekrar kazanmış • lan idarî tesebbüslerde bulunmamış Iardır. olduğunu bildirmiştir. Nevyork borsannda Komünist, Thalmann'ın da nam zetliğini koyması muhtemeldir. FaNevyork 16 (A.A.) Borsa mukat, komünist fırkasının boşuna masvazenesini tekrar iktisap etmîştir. raflar ihtiyar etmesine mâni olmak Kreueer Vetoll eshamı faaliyete icin cekilmesi de ihtimal dahilinde gecmiştir. Bu eahamın satjslarının dr. Bu takdirde Hitler, Hinden büvük bir kısmı takriben 24 üzerinburg'un karcısında yalnız kalacak den yapıimıs ve bhar sonra «ukuta tır. Çünkü, Duesterberg daha evvel doğru hafif bir mevil gösternmse de çekilmiştir. tekrar dünkü fiatı iktisap ederek kaÇelik miğferlilerin kendi taraf • panmıstır. tarlarma Hindenburg'a rey verme • Stokholm borsasında lerini tavsiyeye mütemayil olduğu, Stokholom 16 (A.A.) Garete fakat nasyonalist Alman fırkası reisi Hindenburg'un Hitler'e rey veril ler, borsa açıldığı zaman Kreueer mesini tavsiye eylediği söylenmek And Toll şîrketinin esbam ve tahvitedir. lâtının listeden tayyedilmesi muh Millî muhalefet saflarında tam bir temel olduğunu yazmaktadır. kargaşalık hüküm sürmekte olup paStokbolm 16 (A.A.) Borsa ida zar günkü mağlubiyet dolavısile mure beyeti Kreuger grupuna ait kıy halefet erkânı arasındaki ihtilâflar metleri borsaya kabul edilen tahvilât ritşide »'»rinle'mektedir. listesinden çıkarmağa karar ver • miştir. fl|HIM»MII»HfMimMi.i.ı... Çin ve Japonya Japon'lar Cenevre'nin kararını kabul edecek Tokyo 16 (A.A.) Mevsuk bir membadan bildirüdiğine göre, Japonya hükumeti Cemiyeti Akvamın vermiş olduğu karar esasma istinat edecek bir formüKi prensio hibarile kabule karar vermiş ve etraflı bir anlaşma vücude getirmek için Şanghay'daki Japon askerî erkanına menaur etmiştir. Muhtelit Encümenlerde Masuniyetlerinin refi istenen meb'uslar Sabık Amerka sefirinin veda telgrafları Bedeli naktî Ankara 16 (A.A.) Müttehit Amerika Cumhuriyetleri Büyük Elçisi Miktarı azaltılıyor Mr. Grew Cenaplan Türkiye'den müfarakatları münasebetile Başvekil tsmet Paşa Hz. ne ve Hariciye Ve kâleti Vekili Şükrü Kaya Beyefen diye veda telgrafları çekmiş ve müşarünileyhim de samimî «evaplar vermişlerdir. Ankara 16 (A.A.) Millî lktisat ve Tasarruf Cemiyeti merkezi umumisi önümüzdeki mayıs ayı zarfmda Ankara'da bir yerli mallar sergisi açmağa karar vermiştir. Serginîn devam müddeti ve açılma tarihi bugünlerde tesbit ve ayrıca ilân edilecekth*. Ankara 16 (Telefonla) Adliye ve Tenkilâti esasiye Encümenlerinden mürekkep encümen bazı meb'uslar hak kmdaki teşriî masuniyetinin rePi taleplerini tetkik etmi», bunların devre so • nıma talikini kararlaştırmıştır. Haklannda karar verilen meb'us larla maznunu bulundukları suçlar berveçhi atidir: Bir Japon tekzibi Siirt meb'usu Mahmut Bey (neşriTokyo 16 (A.A.) Harbiye Neza yat), Bursa meb'usu doktor Galip Bey reti, dün işae edilen ve Japon tayyare(darp), Kayseri meb'usu Sait Azmi B. smin Sovyet kuvvetleri tarafmdan dü (memuriyeti zamanmda ihmal ve teşürüldügüne dair olan haberi tekzip rahi), Kütahya meb'usu Mehmet Bey etmeVtedir. (zamani memuriyetine ait bir mes'ele), Aydin meb'usu Fuat Bey (hilâfi kanun beyanname tevzii), Konya meb'usu Ankara 16 Ekmek fiatı bugün Mustafa Lutfi Bey (kanal tahribi), sekiz buçuk kurusa cıkarılmıstır. Erzurum meb'usu Asım Bey (hakaret), Muğia meb'usu Yunus Nadi Bey (neşAnkara 16 Bütçe Encümeni Da riyat), gene Muğla meb'usu Yunus Nadi Bey (nesriyat), Kocaeli meb'usu Sırn rülfünunun 932 malî senesi bütçe Bey (hakaret), Konya meb'usu Stm sinde C cetvelinde tadilât yapı'ması Bey (sıhhiye kanununa muhalefet), Bihakkındaki lâyihayı tetkik etti. Enlecik meb'usu Hayrettin Bey (neş cümen Hukuk Fakültesinde bukuk riyat), Kângın meb'usu Talât Bey taribi gibi esaslı bir kürsünün miînhal (hakaret). bırakılmasmı ve bir muallimle idare edilmesini doğru bulmadı. C celveli kısmında 3 üncü dereceden yüz lira Ankara 16 (Telefonla) Meclis aslî maaşlı müderrisler adedini beşe yarm saat 2 de toolanacakür. Ruzna • çıkardı, ayni kısımda yedinci deremede devlet ve inhisar memurlan hakceden 55 lira maaslı muallrm ade • kındaki lâyiha ile İstanbul Darülfünunu dini de bire îndirdi. Hukuk Fakültesme bir hukuk tarihi profesörlüğünün ilâvesi hakkmdaki lâv'ha vardır. Gemlik 16 (Hususî) Gümrük ve inbisar memurlan taraf ından bu rada bir ticaretanede ve ayni zaman da vapurdan çıkan bir şahsm üze Ankara 16 (Telefonla) Adliye rinde 19,600 vaprak sigara kâğıdı Encümeni ecnebilerin yapamıyacak yakalanmış, Müdderamumilik mev lan işler hakkındaki lâyihanın mü kufen tabkikata başlamıştır. zakeresini bitirmiştir. Bu suretle lâ yihanın müzakeresi bütün Encümenlerde ikmal edilmiş olmaktadır. Lâ • Bursa 16 (Hususî muhabirimiz yiha yakında Meclis heyeti umumi • den) Burada iki komünist yakayesinde görüsülecektir. lanmış ve adlîyeye verilmiştir. Yerli maüar sergisi açılıyor Cenupta yakalanan kaçak eşya Gaziayintap 10 9 mart çarsamba günü gümrük muhafaza kuvvetleri tarafmdan 9 sandık kaçak eşya ya kalanmış, sandıklann içinden 105 kilo çay, 85 kilo kma, 7 küo tarçın, 17 kilo kara biber, 15 kilo kahve, iki buçuk okka ipek, 14 kilo eam bilezik çıkmıştır. Kaçakçılar kaçmışiardır. Ankara 15 Askerlik mükellefiyetinin azalhlacağı haberi hakkmda Millî Müdafaa Vekili Zekâi Bey demistir ki: « Bu haber doğru değildir. Yalnız mükellefiyet bedelinin 250 Iiraya in • dirümesi için bir lâyiha hazırladık. Bağdat'ta bir hudut Konferansı toplanacak Ankara'da ekmek fiatı Darulfunun bötçesi Nevyork 16 (A.A.) Bundan alb ay evvel iki mahkumun hapisanede bulundukları sırada, Lindberg'in yavru sunu kaçırmak suretile mumaileyhe fenalık yapmak için birbirlerine telkinatta bulundukları polis tarafından haber aIinmışhr. Bu yeni haber, nolise, takibi icap eden ve büyük ehemmiyet atfedilen tamamen yeni bir iz teskil etmektedir. Bu malumat, son defa tevkif edilen bir erkekle bir kadının isticvabı sıralarında öğrenilmiştir. Mecliste busünkü içtima Londra 16 Sabık Hidiv Abbas Hilmi Paşa tarafmdan burada «Makmillan» kütüpanesi aleyhine bir dava açılmıştır. Davaya sebep bu kütüpane taVarşova 16 (A.A.) Bugün ilâ rafmdan «Mısır mes'elesi» ismi altuı • nma karar verilmiş olan 24 ,aatlik da neşredilen bir kdtaptır. Kitapta Ab;< T bas Hilmi Paşa ve Abbas Hilmi Pasa umumî grev, meslekî tesebbi ^«"' i ekseriyetinin muhalefeti üzerine akim nın idaresi şiddetle tenkit olunmuş, paşanın 1914 senesinde birdenbire mem kalmıştır. leketini terkettiği yazılmıstır. Bütün vilâyetlerde de vaziyet ayAbbas Hilmi Paşanın vekilleri bu nidir. tenkitlerin haksızlığmı birer birer isbat etmisler, paşanın memleketini terketmediğini, tstanbul'da yaz tatilini geçirirken harp patladığı için ihtiyann fevkinde sebeplerle İstanbul'da kaldığmı Nanoose Bay 16 (A.A.) Canasöylemişlerdir. da'da kâin Nanoose Bay kasabası saNeticede maznun vekilleri paşaya Maarif Vekâleti Orta Tedrisat mükinlerinden olup bu kasabaya isminî müekkilleri namına tarziye vermişler, diri umumisi Fuat Bey dün Anka vermiş olan Bob Nanoose, 105 ya dava kapanmışhr. ra'dan şehrimize gelmiştir. sında olduğu halde vefat etmiştir. Müteveffa, bir çok çocuk ve torun bırakmıstır. Lindberg'in çocuğu Abbas Hilmi Paşanın bir davası manda mevcuden dördüncü müstantikliğe verilmiştir. Rüstemiye vapuru sahibi Ali Bey bu hâdise etrafmda bir muharririmize şunIan söylemiştir: « Bundan takriben bir buçuk, iki ay evvel Batum'a hareket etmiştik. Seferimiz ramazana tesadüf ediyordu. Yolda ben ve diğer kaptanlar yemek yiyorduk. Sabri Kaptan kamaramıza geldi. Bizi görünce: « Bu gemide benden başka oruç tutan yok. Siz ne utanmaz adamsınız. Kabahat sizde değil, size izin veren lerde» dive bağırmağa basladı. Sabri Kaptanın ötedenberi mutaassıp bir adam olduğunu bilirdik. Buna benzer bir çok hareketleri olmuştu. Bazı hallerinden de şüphe ediyorduk. Onun için ağzından lâf almak maksadile fikirlerine iştirak edermis gibi gözüktük. O da içini büsbütün döktü. Bize Şeyh Esad'ın resimlerini gösterdi. «Bende onun mektuplan da vardır» dedi. Vapurumuz Batum'a vâsıl olduğu zaman Sabri KaDtan oğlu ile beraber şehre çıktı. Biz onunla maima alâkadar dık. Onun için kaptanın orada bazı Gürcü, Ermeni ve Acara'larla temasta bulunduğunu ve onlara Şeyh Esad'ın resimlerini dağıttığını gördük. Tabiî o zaman ses çıkarmadık. Fakat buraya gelince mes'eleyi besinci şubeye haber verdik. Besinci şube memurlan derhal Belediyemiz, Divanyolu'na ve divapuru aradılar ve kaptanın kamara ğer bazı geniş caddelere fidanlar dismda Şeyh Esad'ın resimlerile, mektup kiyor. Demek ki eski budama siyaseti larmı buldular.» yerine şimdi tesçir siyaseti kaim ol muş. Allah razı olsun. Ağaçsız şehir kel basa benzer. Ne kadar uğraşılsa güzel olmaz. Fakat ben dün üfenme dim; dikilen fidanlarm bir çoğuna Ankara 15 6 nisanda Bağdat'ta baktım. Bunlann vüzde doksanı çar* Türkiye, İran, Irak ve Suriye hüku pık çurpuk, zavallı birer değnek metlerinin iştirakieri ile bir konferans parçasından ibaret. Evvelâ, bu Vamtoplanacaktır. Bu konferansta müşterek bur kumbur fidanlarla cadde süs bir hudut zabıtası ile asayiş işlerinin lenmez, cünkü bunlardan ağac değil, tanzimi mes'eleleri görüsülecektir. müter*îddi birer ağaç ucubesi olur. Sonra, bir kısmı kursun minden biraz hallice olan bu f idan'aLondra 16 (A.A.) tsviçre'li bir rın etrafına birer demir parmak'ık avcı, SaoPtıulo'daki İngiliz konsolo konulmazsa yaya kaldırımmda yer suna 8 senedenberi kendisinden hiç bir den bitme arabalarla kız»k kayan haber alınmamış olan tngiliz kâşiflerin arsiz mahalle çocııkları iki gSnde den t : aweett'i bir Amazon kabilesi nez bunların hakkından gelırler. dinde görmüş olduğunu söylemesi üBevhude masraf etmemiş olmamak için aza azar, düzgün fidanlar dikzerine Ingütere hükumeti SaoPaulo'daki mümessiline bu bapta alacağı ma mel' ve bunları da birer demır parmaklıkla muhafaz» altına alman. lumatı telgrafla iş'ar etmesini bildir miştir. Gazetelerde okuyorum: Bir bok • sör ile bir pehlivan karşılaşacaklarmış. Karşılaşacaklarmış diyorum, çünkü güresecekler mi, dövüşecekler mi malum değil! birbrrine benzemiyen şeyler, nasıl cemediletnezse bir pehlivanla bir boksör da öylece karşılaşamazlar, çünkü güreşin ve boksun ayrı ayrı kaideleri usulleri, mu bah ve memnu olan hareketleri vardır ki bunlar, birbirini tutmaz. Daha iş başlarken aykınlık kendinî troste • rir. Boksör eldiven giyer, pehlivan çıplak el ile güresir. Bir zaman Amerika'da da, galiba Levis isminde bir pehlivanla meşhur boksör Dempsey arasında Syle bir boğusma mevzuu bahsolmus. fakat lâfta kalmıstı. Ağlebi ihtimal. usnl • ler arasındaki aykınlık mâni ol • muştu. Simdi, Amerika'lıların yanamadığmı biz yaomak istîyoruz. Ne ticenin ne olacağına gelince bir fille kaplanın mücadelesine benziv^cek olan bu savasın manasız bir bo*u* ma, usulsüz, ka'desiz bir sokak kavgasından ibaret ka'acağı muhakkaktır. Ya, boksör bir yınnrukta hasmını yere serecek, vahut ta peh'ivan ht*ksörü kaptıpı sribi teDe üstü vuvarh yacaktır. Bu carpınma, vaVî o'ur^a, spor itibarile hic hir mana ifade etmiyecekse de hayli para getirecektir. ki galiba tertibinden maksat ta budur. *•* Ne fidanlar, ne fidanlarl Kaybolmuş bir kâşif! Akim kalan grev Bulgaristan Bor^Iarını verecek Bir asırdidenin vefatı Orta Tedrsat müdri umum'si Gemlik'te bir kacakçılık Ecnebilerin yapamıyacakları işler Bursa'da iki komönist Brüksel 16 (A.A.) Elleri tabanCenevre 16 (A.A.) Bu sabah calı ve belleri bıçaklı bir takım şerirler, Evkaf idaresinden Belediyeye dev içtima eden tahdidi teslihat kon Hoboken arazisinden geçmekte olan rolunan medreseler Belediyece oda feransı bürosu, konferans mesaisinin Anvers • Brüksel treninin posta vago oda kiraya verilmişti. Müstecirlerden 18 marttan 11 nisana kadar tatiline nuna taarruz ederek yüz binlerce frank karar vermistir. krymetinde bulunan iki torbayı gasbet kısmı azamî kira vermedikleri cihetle Terki teslihat konferansının siyasî mişlerdir. Belediye bunlar hakkında dava ikamekomisyon vasıtasile mesainin 11 ni sini kararlaştırmıştır. sana kadar tatilini mutazammın bu • Moskova 16 (A.A.) Kafkas dağlunan şerait bu tatilin umumî arzularına fazla miktarda kar yağması üzedan tevellüt etmekte olduğunu gösYeni bir grup Belediyeye müracaat rine Kuba nehri taşarak 50 köyü su istermistir. ederek Kâğıtane'de bir granit taşı fabtilâ etmiştir. M. Tardieu, ehemmiyetli mükâlerikası açmak teklifinde bulunmustur. Ahalinin tahliyesi için tedbirler ameleri takip maksadile ikametini yarın akşama kadar temdit edecek hnmışbr. 50 senedenberi bu kadar şid Teklif etrafmda tetkikat yapılmak tadır. detli kar görülmemiştir. tir. Tahdidi tesühat konferansı Belçika'da bir posta trenini soydular Belediyenin kira>adığı medreseler So' a 16 (A.A.) Nazırlar mec lisi. dün ak«am Paıis'ten gelmis olan Mi'lî B"Var Bar>'»sı müdürii M. MintchilofTu dinlemek ve dün vades! K«lul etm's ol?n tediyat hakkmda bir karar ittîbaz e^'amek üzere bir gece ictimaı aktetmistir. Nazır'ar meclis'. Paris müzakerelerinin t?kio edilmesi arzusunu izhar etmiş ve 1 5 martta vadesi hnlul edecek olan taep^üdatı ifava karar vermistir. M. Mintchi'off, bu sabah yeni talimatı hâmil o'duğtı h^lde Paris'e gide • cektr . Maruf bir profesör geldi Viyana Darülfünunu Tıp Pa'.ültesi müderrislerinHen mide ve bağırsak mütehassısı M. Alfred Loker evvelki gün dcktor Tp\fik Salim P»»«a ile Âkil Muhtar Beyin daveti üzerine konferans vermek üzere şehrimize gelmiştir. Alman profesörü dün sabah Tıp Fakültesinde enterogolit hast^'ığı hakkmda bir konferans vermiştir. Pr. Alfred bugün de Gülhane hastanesinde fievre haroe+ik hakkmda bir konferans verecektir. Avusturya'lı profesör bir iki gün sonra tetkikatta bulunmak üzer° tzmir'e gidecektir. 50 köy su aitında Granit fabrikası CUMHURÎYET'in edebi tefrikası : MEZAR KAZICILAR Maellifi:AKA 4 sına bir şey söylemiyordu. Ya buna tenezzül etmiyordu, yahut kocasının ciddiliğine karşı cesareti yoktu. Sarı Dede bunu keşfettikten sonra San Dede küçük karısını çok semantığını mahmuzladı. Düşünce âviyordu. Aşkla, ihtirasla, ateşle seviyordu. Fakat Sarı Dede ağır başlı, 'eminde bir müddet dolu dizgin sürdü. Ne yapmalıydı ki küçük karısı gene derli toplu adamdı. En koyu, en zom eski neş'eli, sevimli, şakrak kadın sarhoşluklarında bile taşkınhğını göolsun? Kansı bir şey demiyordu, ren yoktu. Bunun için ne küçük kaonun demek istediği, üzüldüğü şey nsını şımartmıştı, ne de zâfını, şidbesbelli idi. Güzel kadın, kocasını detli aşkını göstermişti. Kalbi, içi ortağmın evinden çekmek istiyordu. «evgi, şefkat, ihtiras dolu bir merSarı Dede oraya gitmiyecek, hele mer kutu idi. hesabı büsbütün kesecek olursa eviBir müddettenberi küçük k an sınnin mutu yeniden gelecekti. da gördüğü mahzunluğu, düsünceli Dolu dizgin sürdü&ü mantığı nıhali, sükutiliği düşüne düşüne keşhayet bir neticeye geldi. Birinci kafetmîşti: Genç kadın, Sarı Dede'yi nsından tam ayrılacaktı. Kadını orkart ortağından kıskanıyordu. Kentada bırakmıyacaktı, buna vicdanı dini yiyor, bitiriyordu. Fakat koca Sarı Dede 13 razı olmazdı. Ne de olsa yirmi seneIik karısıydı. Yiyeceğine giyeceğine az çok, elden geldiği kadar yardım edecekti. Bu ayrılığı da başka bir plânla temîn çaresini buldu. Bir takım bahanelerle müthiş bir kavga çıkaracak ve kadını kovacaktı. Ortada dargmlık olunca eve gelmiyecek ve bu suretle mes'elenin özü halledilecekti. İşi eskî ve samimî arkadaşları Cafer çavuşla Nuri ustaya açtı. Fakat şiddetü bir itirazla karşılaştı: • Olamaz; Kadıncağızın ne fenalığını gördün. Amma öteki ile arandaki yakınlık daha köklü imiş olabilir. O eve gitme efendim! Kadmcağız seni zolamıyor ki. Sarı Dede kaşlarmı çattı: Onu ben bilirîm. Oraya gitmemek icin bir yalandan kavga çıkarmalı. Yoksa mümkünü yok bu iş olmaz. Dargın olmadıkça gece «ründüz musallat olur. Ama ortada sözüm ona büyük bir darğmlık bulunursa e Fazlasını sonrıya bırakalim. Yalandan çıkaracağın kavga vinde oturur, bizi de rahat bırakır. Allah büyüktür, elbette bize de rasırasmda dikkat et. Küfür yasakl Geçim mes'elesi ne olacak? hatça geçinme yollarını açaroktır. Kadının kalbini kıracak lâflar yasak Elbette bırakmıyacağım. Bütün sene (ağustosi değildir ki. . Odadan girince Sarı Dede çıkıştı: Hey kuzum hey! önceden oyle On beş kayma! Razı mısın? Hani sofra? Hani mezeler? söylenir de ayına varmaz unutulur. Peki, razıyım. Gene mi sokakta idin? Doğrudur. Bu kadmın haya • Peki demekle is bitmez. Bunu Karısı biraz hayretle cevap ver tını sağlama bağlamak ne kadar seda sağlama bağlamah. di: nin vicdan borcunsa, bizim de sağ Nasıl isterseniz öyle olsun. Bana ağaların da beraber ge lama bağlatmak hem arkadaşlık, Sarraf Osman Efendiye bizim leceğini kimse söylemedi. Sen yalbem insanlık borcumuzdur. şahitliğimizle kırk bes lira yatırırsm. nız geleceksin sandım. Bir kişilik Sen ayda ne verebilirsin bakaOsman Efendi her ay kadınına on beş tepsi hazırladım. hm? lira verir. Uç ay sonrasını sonra dü Hazırlamaz ol! Hasan söyleme On kayma. şünürüz. di mi? Çok az. Birden yatırmağa ne sebep var. Sövlemedi, divemedi. dese kaba Ev var, eşya var. bu on kayma Verici ben değil miyim? hat Hasan'a yüklenecek ve paparayı boğazına yetmez mi? Ne olur, ne olmaz. tkinci ay bel Hasan yiyecekti. Hasan'ı kurtarmak Onu bunu bîlmeyiz. On beş veiçin: ki paran bulunmaz. tyisi mi rir misin? Yoksa bu işin önüne ge Söyledi mi, sövlemedi mi bil Bu da isted'^iniz gibi olsun caçeriz. miyorum. Belki sövlemistir de ak • nım. Sarı Dede düşündü. İçinden hak hmda kalmamış. Hasan'a ne tenbih *** verdi. Kadına yazıktı: Uç eski arkadas bu işin her »arafı edersen yapar. Daha f azlasını da verroesine veÎVi ark?das karistı: için bir karar verdikten sonra plân ririm ama, görüyorsunuz ki i*l?r ke Sinirlenme canım. Bir daki • mucibince büyük yengenin evine gelsat. Yirmi de, otuz da vereyim. Tek kada her şey hazırlanır. beni ömrümün sonunda rahat yaşat diler. Kapının önünde Sarı Dede'ye Mabadi var ~ bir daha tenbih ettiler: ıın.

Bu sayıdan diğer sayfalar: