12 Haziran 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

GİZLİHARP Muharnn: Bmbaşı Ladoux 4 r Nakül: Abldin Daver lamfmriyet Sehir ve memieket haberleri ) Siyâsîicmal Belediyelerimiz Bir akşam gazetesine Kayseri' f den föyle yazıhyor: «Belediyenin 80 bin liralık bütçesinde 50 bin lira memur maaşı vardır. Buna mukabil aceze ve muhtacinin ilâç parası olarak 600 ve şehrin seneler dir tamir yüzü gör.nemiş caddeleri, sokakları için 1000 lira tahsisat ayrılmıstır. Belediye nin bir mühendisi yoktur. Cad S Ş deler haraptır. Tamirine baş â 11 lanan bir cadde olduğu gibi l bırakılrrnştır..» Uzun söze ne hacet, ! "an ALHANVE FtAM/IZ *.• m jıwjik CA/U/LAII AlA/INDA Marthe lâkırdıyı ağzımda bırakarak sordu: « Beni casus yapmak istiy orsunuz, değil mi?» Umum müdürlük bir şu Bu iki mahluk arasmda ne büyük be haline geliyor fark vardı? Ileride Matahari'yi de naııl tevkif ettirdiğimi yazacağım. Bu kadının hayatı ve idamı etrafında o karfar dedikodular yapılmıştır ki bu masalların hep uydurma olduğunu isbat etmek için bu casusu efkârı umumiyeye bü£in çıplaklığile ta nıtmak lâzımdır. Bugün yalnız şu kadar söylemek isterim ki Matahari, fcenim arzum hilâfına kurşuna dizildî. Çüknü d'iğer casuslara bir ders olsun diye feci bir akibete uğratı lan bu kadının, idamından ziyade hayatta kalması Fransa için faydalı olurdu. İkisi de tamamen ayrı tıynette olan bu iki kadın iki noktada tamamen birbirlerine benziyorlardı: Bu îki nokta parayı istihkar ve sadakat idi. Filvaki Marthe Richard da, Matahari de para denilen ve nice insanları emrine ram eden kuvvete daima hor bakmışlardır. Marthe Franta'ya ne kadar sadakatle hizmet ettise Matahari de Almanya'ya ayni »adakati göstermiştir. Alman ya'da Matahari'ye Ç°k yüz verilmiş, çok müdahene edilmiş, adeta bir Kraliçe muamelesi yapılmıştı. Kadın, da, bu muamelelere karşı ya minnettarlık hissile, yahut ta grura kapılarak Almanya'yı kendine ikinci vatan ftihaz etmişti. Fakat rollerini ifa hususunda gös terdikleri zekâ ve bazı teferrüatın bulus ve tatbikındaki kabiliyet iti bar'le bu iki kadın arasında, meselâ sînirli, temiz kan bir Fransız kısrağı ile yarım kar bir Holanda kısrağı arasındaki kadar, fark vardı. ki yarış mevdanlarmda buna, smıf farkı der ler. Harp esnasında Marthe'i istediğim gibi tetkik ettim. Bir kaç ay evvel onu tekrar gördüm. Harpten sonra zengin bir îngiliz'le evlenmiş; fakat tekrar dul kalmıştı. Yeni matemine rağmen Marthe'i belki de zahirî bir sü kîınet içinde gördüğüm zaman, 1916 lenesi mayıs bidayetinde, bir ak şamüstü ilk mülâkatımızda, üzerimde bıraktığı '>w»iı \vi aynini hissettim. Martne'ln eıı buyuk lıassası, en Gümrüklerde Tadilât yapıldı Kibrit şirketi Taahhüdünü yaptı Şirket Kröger müessese sile de alâkasını kesti Kibrit İnhisar Şirketi ile Maliye Vekâleti arasındaki müzakerat neticelenmiş ve bir karara bağlan mıştır. Şirket tamamile hüsnü niyetini göstererek hükumetimize 12 bonoyu iade etmistir. Bu suretle şirket faizden de hükumet lehine vaz geçmiş bulunmaktadır. Şirket mehafili hükumetimizin uzlaşma hususunda gösterdiği tes • hilâtı büyük bir memnuniyetle kar şılamaktadırlar. Şirketin Kroger şirketile olan alâkası, iki milyonluk bir zararla katedilmiş bulunmakta ve şirket tamamile kendi nam ve hesabına memleketimizde çalışmakta • dir. Şirket, gördüğü zararları nazari itibara alarak çok esaslı ve mınta zam bir programla yeni sene için çalışmağa başlamıstır. Elyevm memleketimizde mevcut kibrit stokları birmek üzeredir. Fabrikanın yeni kibrit imalâtı temmuzun birinci günü fabrikanın resmi küşadım müteakıp piyasaya çıkarılacaktır. Cenup hudutlarında kaçakçılıkla yapılan mücadeleler ve bilhassa ihtisas mahkemelerinin çok seri mu hakeme ve kararları neticesi ola • rak kibrit istihlâkâtının artmasına intizar edilmektedir. Geçen sene 22 bin sandık kibrit sarfolunmuştur. Mukavele mucibince bu miktarın 25 bin sandık olması icap etmektedir. Şirket müdirile umumî kâtip Hamdi Beyin bazı ufak tefek mesaili halletmek üzere daha bir iki gün Ankara'da kalacakları haber ve rilmektedir. Suriye mandası Ve Ingiltere Italya Hariciye Nazın M. Grandi geçenlerde meb'usan meclismde irat eylediği nutukta bu devletin siyaseti hariciyesinin sark ve Balkan ve merkezî Avrupa memleketlerlne ait olan kısmını izah etmişti. Ahiren âyan mecüsinde irat ey'ediği yeni bir nutukta dahi İtalya'nm haricî siyasetinin cihan mes'elelerine olan nazarını mükemmel surette izah etmistir. Mumaileyh tamirat, harp borçlavı ve terki teslihat gibi mes'ele lerin OP milyon maktule ve her gün bir cok milletlerin bihesap fedakârhk ve kahramanlık göstermesine malolan ve bes serıe devam eden harbi umuminin vak'ai istitradiyelerinden ve müteferri mesailinden baska bir şey olmadığmı ve binaenaleyh bu mes'elelerin fevkinde umum beseriyetin saadet ve refahı mes'elesi bulunduğunu ve yüz milyonlarca insanın her günkü ekmek ve rahatının bu gibi mes'eleler ile tehlikeye düsürülmesinden hissetmekte olduğu infiale göz yumulamıyacağını beyan etmistir. Mumaileyhin ifadesine göre İtalya hükumeti tamirat ve harp borçlannm külliyen ilgası ve umum tecavüzî silâh ların menedilerek devletler arasında emniyet ve selâmet cihetinden müsavat hasıl olmasım kat'î surette talep etmektedir. M. Grandi nutkunda İtalya'nın cihanda inbisat ve serbesti bulmak ihtiyacına dahi isaret etmiş ve bugün 42 milyon nüfusu olan İtalya yarımadasının on beş sene sonra 50 milyon nüfusu olacağmı ve bu yarım adanın mesahası Fransa, İspanya ve Almanya gibi memleketlerin ancak yarısı kadar olduğu gibi maden, kömür, petrol, ham mevad gibi menabiden dahi külliyen mahrum bulunduğunu ve her taraftan ttalyan muhacirlerine kapıların kapatıldığmı ve Akdeniz'in methalleri başka devletler tarafından sımsıkı kapah tutulduğunu ve İtalyan milletinin bu vaziyette yasamasına imkân olmadığmı izah ettikten sonra İtalyan milleti için hayat memat mes'elesi olan bu teslihatın cihan ihya ve imarı ile alâkadar en büyük mesaili muallâkadan bulunduğunu ve İtalya'nın bu mes'elenin kendi noktai nazarından bakılarak halledilmesiai istediğini söylemislir. M. G^andi'nin hu mıtlcu Fransır nalbuatımn hiç te hoşuna gitmemiştir. Ci han mes'eleleri hakkında mumaileyhin serdettiği hal ve tesviye tarzlan Fran sa'nın menafiine zıt menafi görmekte va. İtalya'nın inbisat ve tevessüü mes'elesi hakkında ise gayet garip hal suretleri teklif etmektedir. Fransa hariciye nezaretinin nimresm' gazetesi italya'nın fazla nüfusunun Anadolu'da îskâra gibi batıl bir fikri ileri sürdüğü gibi diğer bir gazete dahi Afrika'nın Tangumika gibi dağlık arazinin havasmın mutedil ol masından dolayı İtalya muhacirlerine tahsis edilmesini teklif etmistir. Bu yerler İngiliz müstemlekâtındandır. Yani Fransız'lar Türk ve İngiliz topraklarım peşkeş çekerek hem İtalyan'lar ile eğleniyorlar, hem de Türk'lerin ve İngiliz'* lerin millî hissiyatım rencide ediyorlar. İngiltere devletinin malî ve siyasî ve dahiiî vaziyetini ahiren düzelttikten sonra Fransa'ya karşı müçtenibane bir siyaset takip etmesinin manası şimdi anlasıhyor. İngiltere şarkta tahakküm sid« yasetinin devam ve bakası mümkün olmadığını çoktan takdir ettiğinden şarkta manda siyasetine nihayet vermekte ve bundan şark miHetlerini memnun etmektedir. Ingiltere'nin şarkta huzur ve tarakkinin engeliere uğramaksızın deva> mında büyük menfaati olduğundan Suri>e'deki Fransız mandasının burada ika etmekte olduğu karışıklıkların ilele bet devam etmesine müsaade edemez. Şarkı karip mes'elesinin halli için en muvafık çare Suriye mandasının dahi Ingiltere'ye tevdi edilmesi ve bu suretle iptidai istihzarat yapıldıktan sonra Suriye mandasının ref'idir. Ingiltere'nin şarktaki sulhperverane menfaat ve si yaseti bunu icap ettiği takdirde Tür kiyenin itiraz etmiyeceği ve İngiltereyi serbest bırakacağı şüohesizdir. Türkiye ile Ingiltere arasındaki dostluk ve teşriki mesai gittikçe artıyor. Fransa siyasetinden aynlarak Ingfl tere ile tesriki mesaiye mütemayil ol duğu zaten söylcnen Lehistan'ın payitahlına Londra sefiri Ferit Beyin tayin edilmeci, Ingiltere ve Lehistan ve Türkiye arasında hususî ve samimî itilâf husulüne Avrupa mehafilinde bir delil addolunacağı şüphesizdir. Vaktile merhum Cevat Beyin Tokyo'dan Varjova'ya nakli dahi Türkiye'nin cihan mes'eIeîerini fevkalâde dikkat ve ihtimam ile tetkik ettiğini isbat ediyor. Tokyo Sovyet Rusya'sının şarkında ve Varsova garbindr en miihim siyasî merkez olduğundan her pencereden Rusya'ya nasıl bakıldığını öğrenmek cidden faydalı idi. Veihasıl Fransa'nın mağrurane si • yaseti bunun ile rencide etti?: milletlerin siyasetlerinde hiç te kendisinin ho şuna gitmiyecek tesirler husule getirecek olursa hayret etmemelidir. Marthe tayyarecı kıyafetinde altında olursa olsun, o sükunet ve temkinini bozmaz, harika kabilinden b'r soğukkanlılık gösterirdi. Sizi dinler veya dinler gibi görünür; fakat cevap vermezdi. Onun için hic bir zaman hiç bir şey sor mazdı. Marthe'le vuku bulan bir mülâ kat, muhavere şeklinde değil, fakat nöbetlese bir söz lilsilesi halinde geçerdi. Mütekellim ile muhatap, karşılıklı sual ve cevaplarla konuşmazlar, sadece sıra ile kendi hikâyelerini anlatirlardı. Fakat işin garibi şu ki, nihayet her ikisi de birbirini iyice anlarlardı. Filvaki Marthe, hic bir zaman kendisine arzedilen mütalea ve delilleri takip etmez, bilâkis daima onlara tekaddüm ederdi. Sizin fikrinize hiç ehemmiyet vermezdi. Çünkü, siz daha düsüncenizi söylerken, o, eğer aksi mütaleada değilse, çoktan sizin fikriniz' düşünüp bulurdu. Sizin noktai nazarınızı kabul etmediği gibi kendi fikirlerini de size kabul ettirmeğe çalısmazdı. Marthe'in hiç bir şeye şaştığını görmedim. Çünkü hayatta ,daima beklenmiyen hâdiselere de hisse a yırırdı. Meselâ, tayyarecilik bayrammda, esrar ve macera dolu haya tınt az kalsın vakitsiz bitirecek olan kazaya uğradığı zaman, uçus meydanının ortasından geçen ve tayyaresinin kapaklanmasına sebebiyet ve ren geniş hendeğin mevcudiyetini kendisine evvel den haber vermiyen alâkadarlara hiç bir acı söz söyle memiş, sadece: Hendekler, içine yuvarlanmak w!u yapılmıştır, demekl* îktifa *t . miîti. Bu seciyede bir kimse ile ilk defa görüşmek ve onu isticvap etmek ne kadar güçtür. Nitekim Marthe bu nun böyle olduğunu bana çabucak isbat etti. (Afabadi Var) Umum gümrükler teşkilâtında yapılmakta olan ıslahat ve umum müdürlük bütçesinde yeniden bazı ta dilât olacağı hakkmdaki haberlerimiz teeyyüt etmistir. Bu cümleden olarak umum mü dürlük kadrosundaki müfettiçler kâmilen Vekâlete raptedilecektir. Vekâlette başmüf ettişin riyasetinde dört tane birinci müfettiş bulunacak ve diğer müfettişler de sırasile sınıflara taksim edilecektir. Dört maliye mü fettisi Gümrükler Vekâletine alına caktır. Umum müdürlük bir sube müdürlüğü halinde Vekâlete merbut ola cak ve istatistik, tarife, muamelât, memurln müdürlükleri de gümrük müdürlüğüne merbut kalacaktır. Mu&yene memurları kadrosu azaltılmıştır. Şimdiye kadar tekaütlüklerini talep eden memurlarm boş kalan yerleri tasarruf edilmiştir. Yeni kadro mucibince 40 lira maaşlı 25, otuz lira maaşlı 125 ve 20 lira maaşlı 200 muayene memuru olacaktır. Gümrük muhafaza umum kumandanhğı teşkilâtında da yeniden ta dilât yapılmıştır. Biri Karadeniz, diğeri de Akdeniz'de olmak üzere iki muhafaza müdürlüğü ihdas olun muştur. Marmara ve Boğazı ihtiva etmek üzere bir muhafaza başmü • dürlüğü ihdas edilmiş ve maaşı baremin altıncı derecesinde sayılmıştır. Bu basmüdürün maiyyetinde bir de muavin olacaktır. Gümrük ve İnhisarlar Vekili Rana Bey bu hafta zarfında şehrimize ge lecektir. Rana Beyin İstanbul seya hati Inhisarların tevhidi mes'elesile alâkadardır. Tevhit muamelesi yapılmakla beraber İnhisarlar Umum Müdürü olacak za* ta taayyün edecektir. Umum müdürlük için gene inhisarlar mü dürleri arasından bir zatın seçileceği anlaşıliyor. Maliye Müsteşarı Ali Rıza Beyin Umum Müdürlüğe tayini .k,fiy,f,iyeti pek uzak bir ihthnal olarak telâkki »A îi m«lıt«lir. Var kıyas et? istinaf mahkemeleri teşkil edilecek mi? AdHye Vekili Yusuf Kemal Bey İstanbul Müddeiumumisi Kenan Beyin Temyiz azalığına tayini haberini tekzip etmistir. İstinaf mahkemeleri teskili için buna dair lâyihanın meslise sevkinden evvel hâkim ve avukatlar arasında bir anket yapümasına karar verilmiştir. 6 şar aya mahkumiyet Rana B. geliyor kuvvetli seciyesi atıcılık ve tayyarecilikte de ona muvaffakiyetler ka zandırmış olan, sinirlerine hâkimiyeti idi. Filvaki bu kadın a&abına o kadar hâkimdi ki insan onu cüml«i asabi yeden mahrum bambaşka bir mahluk sanırdı. Her hangi ahval ve şerait Yenl kadro mucibince İnhisarlar umum müdürünün maaşı altı yüz liradır. Müdürü umumî Ankara'da oturacak, Tütün, Müskirat, Barut ve Tuz fnhisarları müdürleri de bir şube müdürü olarak Ankara'ya naklediieceklerdir. Gazi ve Vasington Fırtına dindi Yeni Yugoslavya sefiri Belgrat 11 (A.A.) Hariciye Nezareti müdürlerinden doktor Jankovic Yugoslavya'nin Ankara sefaretine tayin olunmuştur. Amerika Sefiri Amerikan Bursa'da çaylar ve dere lisesinde bir nutuk ler taştı, yarım milyon söyledi zarar var Erenköy Amerikan lisesinden bu sene mezun olan 19 talebenin diplomaları evvelki gün mektep binasında merasimle tevzi edilmiştir. Merasimde talebe velileri ile A merikan »efiri Mr. Chas. H. Cherrill Cenapları, Darülfünun müderrislerin den İsmail Hakkı Bey ve bir çok muallimler hazır bulunmuşlardır. Merasime mektep müdürü Mr. Mahan'ın mektep hakkında verdiği i zahat ile başlanmış, bunu ismail Hakkı Beyin mektep ve terbiye hakkmdaki konferansı takip etmistir. Bundan sonra mezun talebeden tbrahim Lutfi, Turhan Hakkı, Niza • mettin Beyler birer nutuk söylemişler dir. Merasimde en son olarak Amerikan sefiri söz almıştır. Mr. Chas H. Sherrill Cenapları nutkunu ingilizce olarak söylemiş, sözlerine henüz türkçe konuşamadığı için çok müte essif olduğunu, maahaza türkçeye çalıştığını söyliyerek başlamıstır. Sef ir Cenapları nutkunda Amerika'nın ilk Cumhur Reisi Vaşington'dan bahsetraiş, Gazi Hz. ile Vaşington'u mu kayese etmiş, Amerika'nın ilk Reisicumhuru Amerikan maarifine nasıl ehemmiyet ve alâka göstermişse ilk Türk Reisicumhuru Gazi Hz. nin de ayni ehemmiyet ve alâkayı göster diklerini bildirmiştir. Evvelki gün öğle üzeri başlıyan karayel fırtınası dün öğleden sonra durmustur. Denizlerde her hangi bir kaza olduğuna dair limana bir iş'ar yoktur. Yalnız evvelki gün Haydarpaşadan bir kaç yolcu alarak îstanbul'a gelmek üzere hareket eden Tahir oğlu Hüseyn'in sandalı yolcularile beraber kaybolmuştur. Bir kaza ihthnalini nazari itibara alan poüs beşinci şubesi Ada açık • larında ve Marmara'da motörle taharriyat yapmaktadır. Estonya konsolosu Estonya ceneral konsolosu bulunan M. Ernest K. Veberman, mezuniyet alarak dün Köstence tarikile gitmiştir. Mumaileyhin gaybubeti esnasında fahrî konsolosluk vazifesi şehrimiz tüccarmdan M. Leon Faraci tarafından ifa edilecektir. Bundan bir müddet evvel Meyvahoş ve Tütün gümrüğü civarındaki esnaf tarafından 150 imza ile Müddeiumumiliğe bir istida verilmiş, Hüseyin ve Haydar isminde iki şahsın burada es. nafı haraca kestiklerinden, cebren para aldıklarından şikâyet olunmuştu. Müddeiumumiük, bu müracaat üzerine tahkikat yaptırmış ve Hüse • yin ile Haydar'ı Ağırceza mahke • mesine sevketmişti. Bu iki maznun hakkmdaki muha keme hitam bulmuşıur. Maznunlara atfedilen esnafı haraca kesmek, cebren para almak iddiası sabit olamamış, ancak bunların asa Dünden itibaren ilk mekteplerin son yişi ihlâl ettikleri anlaşıldığından al sınıHarında imtihanlara başlanmış ve tışar ay hapse mahkum edilmişlerdir. talebe tarafından bir senelik mesailerini gösteren sergiler açılmışhr. Petro isminde birisinin isticar >»ttiği bir hanede esrar içmek cürmile ağırceza mahkemesine verilen Petro, Maarif Vekâleti hususî ve ecnebi Mustafa ve Ahmet Efendiler hak bütün mektep idarelerine bir tamim kındaki muhakeme hitam bularak kagöndermiştir. rar tefhim edilmiştir. Bu karara gö Tamimde hayatm ucuzlaması dore Petro yedi ay hapse 105 lira para layısile bütün resjnî mekteplerin tacezasına, Bahaettin altı ay hapse lebe ücretlerinde tenzilât yapıldığı, 100 lira para cezasına, Avni, Mustafa bu tenzilâtın hususî ve ecnebi mekikişer ay, Kemal, Ligor, Ahmet bi teplere de teşmili lâzımgeldiği bilrer ay yirmişer gün hapi* cezasına dirilmektedir. Maarif Vekâleti her ve ücer lira para cezasına, Bürhan mektebin yapacağı tenzilât miktada bir ay hapse, üç lira para ceza • rının Vekâlete sür'atle bildirilmesisına mahkum olmuşlardır. ni istemektedir. ilk mekteplerde imtihan ve sergiler Esrarkeşler mahkum oldu Mektep ücretleri ve bir tamim iki yumurtadan çıkan cinayet Yunan seyyahları geliyor Garbî Traykva'lı ve Yunan gazete cilerinden mürekkep üç yüz kişilik bir seyyah kafilesi bugünlerde şehrimize gelecektir. surette devam etmistir. Diğer yerlerde henüz yağmur yoktur. Yağ Vilâyet ziraat müdiriyetine ge murun düştüğü yerlerde bu miktar len malumata nazaran vilâyet mınlar müşkül vaziyette bulunan meztakası tfahiline çok faydalı ve bol ruata çok faydalı olmuştur. Kas yağmur yağmıştır. Gerçi bunun fır tamonu'ya yağmurla karışık dolu tına ile karışık olması bazı meyvadüşmüştür. Sular şehre kadar gel • lara zarar vermiş ise de bilhassa miştir. Tahribat yoktur. Bursa'da sebze ve er'iyata faydalı olmuştur. bu sabah ta yağmur devam etmiş, Bilhassa mısır ve susam mezruatı Nilüfer ve çaylar taşmıştır. Ova gölistifade etmistir. cükler halindedir. Feyezan dur Yağmurlarin yağmasından sonra muştur. sebze bolluğuna intizar edilmekteKastamonu 11 (A.A.) Dün öğdir. Ayni esbap dolayısile bu sene leden sonra sürekli ve şiddetli yağkavun, karpuz ve sair meyva mahmur yağmıstır. Şehirde seller hasıl sulâtı mebzul olacaktır. olmuş ve Kastamonu'nun içinden geBursa'da feyezan Bursa 11 (Hususî) Fasılasız bir çen dere taşmıştır. Tahribat olmamıştır. Yağmur mahşekilde devam eden yağmurlardan sulât için faydalı ve çok feyizli oldereler taştı, Bursa ve Karacabey ovalarını sular kapladı. Hasar yarım muştur. Gemlik 11 (Hususî) Fırtına ve milyonu geçmiştir. Nutukları müteakıp mezunlara yağmur devam etfiyor. Seyrisefain diplomaları dağıtılmış ve davetliler Diğer şehirlerde hazırlanan büfede izaz edilmişlerdir. Ankara 11 (A.A.) İktisat Ve idaresinin Inebolu vapuru İstanbul Mektebin bu seneki mezunları kâleti meteoroloji müessesesinden al postasını yapamamış, lîmanımıza sığınmıştır. şunlardır : ğımız malumata göre dünkü cuma Yunanistarida iki seyyah İbrahim Münür Lutfi, Mehmet Ali günü İstanbul'a çok kuvvetli bir yağsandalı kayıp Fahrettin, İsmail Melih Hasan, Mı mur düşmüştür. İstanbul'da 105, Göztepe'de 45 milimetre olan yağğırdıç Haçik Bodoryan, Nizamettin Atina 11 (A.A.) Trakya'jîa demur Yalova'ya 39, İzmit'e 41, BaNaznai, Mehmet Reşat Nazif, Talip vam eden şiddetli bir fırtına bir Salâhattin, Ahmet Tarık Şekip, Tur Iıkesir'e 16, Songurlu'ya 10, Bur çok köylerin mahsulâtını tahrip ethan Hakkı, Abdülkerim Kemalettin, sa'ya 54, Lüleburgaz'a 5, Çanakkamistir. Ahmet Cemalettin İbrahim, Ahmet le'ye 6, Sinob'a 3, Kastamonu'ya 22, Kavala'da tfeniz, seyyahlarla doMuzaffer Kemal, Cemal Hasan, Meh Eskişehir'e 6, Kasaba'ya 11, Alaşelu kayığı açıklara götürmüş, bunlarmet Ertuğruî İbrahim. Karabet Arhir'e 4, Konya'ya 9, Ankara'ya 18, dan yalnız iki kişi Taşoz adasının tm, Harunyan, Yorgi Nikolo Karlos, Merzifon'a 9, Yozgat'a 11, Çoru gayri meskun »ahillerinde buluna Jorj Dîmitri Haci Savas, Agop Parsih m'a 12, Kırşehir'e 14 milimetre mikbilmişler, fakat diğerlerinin akibeti Lâfçiyan, Ahmet Abdülkadir Efentarında düşmüştür. Buralarda yağhakkında hiç bir malumat alınamadiîer. mur gece ve bu sabah fasılalı bir , mıştır. İ Mulhakatta yağmur Ağırceza mahkemesi, şayanı dikkat bir ölüm davasmm muhakemesine başlamıstır. îki çürük yumurta Muhtelit miibadele komisyonu heyeti yüzünden bir adamın ölümile neti umumiyeıi dün içtima etmistir. İçtimada celenen bu hâdise Edirnekapı'da olkomisyonda hiiküm kararlarının bademuştur. Osman Ef. isminde birisi ma iki bitaraf aza tarafından verilmesi yumurta satmakta olan kör ömer'hakkında çıkan kanunların neşrine dair den iki yumurta almış, bir müddet her iki memieket heyeti murahhasalarınsonra yumurtaları geri getirerek dan gönderilen mektuplar okunmuş ve bunların çürük olduğunu söyliye • bundan sonra Yunan sefiri M. Polihronrek değiştirmesini istemiştir. Kör yadis ile Atina sefirimiz Enis Bey araÖmeı, yumurtaların taze olduğunu, sında leati edilen mektup veçhile hü • değiştiremiyeceğini söyleyince müşküm kararlarının yalnız iki bitaraf aza teri ile satıcı arasında bir münazaa tarafından imzalanması takarrür et başlamıstır. Münazaa gittikçe haramiştir. retlenmiş, is kavgaya dökülmüş, kör Bitaraf azalar şimdiye kadar tetki ömer'in arakadaşlarından Hamdi kini ikmal ettikleri bazı ihtilâflı mes'eleisminde biri de bu kavgaya istirak ler hakkmdaki kararlarını bu hafta içinederek Osman Ef. yi yumruk ve to de imzalıyarak Türk ve Yunan murahhaslarına tebliğ edeceklerdir. katla dövmeğe başlamışlardır. Osman Ef., bir hayli dayak yedikten sonra bavgın bir halde eczaneye nakledilmiş ve orada ölmüştür. Yapılan muayene neticesinde Osman Efendinin Timus hastalığına müpteTekirdağ ve Akhisar'dan verilen lâ olduğu tesbit edilmiş, yumurtacı malumata göre bu sene o muhitlerKbr ömer'le arakadaşı Hamdi, ve de fazla kavun ve karpuz ekilmiş tir, mahsulün fazla olacağı zannedifata sebebiyet maddesinden ve mevliyor. Akhisar ve Soma'da İstanbul'a kufen ağırceza mahkemesine verilsevkiyat için şimdiden hazırlanıl • mişlerdir. maktadır. Hâdiseye şahit olan bazı kimseler Tekirdağ karpuzlarına geçen se mahkemede dinlenmiştir. Maznunne Mısır fa7İa rağbet gösterdiği için lar müdafaa şahitleri göstermişlerMısır'hların sevdiği cins karpuzdan dir. Müdafaa sahitlerinin celbi için çok ekilmiştir. Geniş ihracat tedbirmuhakeme talik edilmiştir. leri aranılmaktadır. Dün bir içtima aktedüdi Bu sene kavun, karpuz bol ofacak Beledîyede hesap makineleri Belediyenin yeni bütçesi gelir gel mez muhasebe ve istatistik şubeleri için birer otomatik hesap makinesi alına caktır. Çilek bollugu Son günlerde yağan yağmurlar çilek fiatlan üzerine de tesir etmiş; bir kaç gün evvel otuz, kırk kuruşa satılan çilek dün altmıs, yetmiş kuruşa çıkmıştır. Belediye bununla alâkadar olarak fiat lan konbol etmeğe karar .. vermiştir. Çünkü bu yağmurlarin zarar değil bilâkis çileklere faydalı olduğu söylenmektedir. Bu sene mahsul de pek çoktur. Geçen sene piyasaya azamî on sekiz bin sepet çilek inerken Boğaziçi ve civa • rındaki tarlalardan bu sene yevmiye otuz bin sepete kadar çilek indirilmektedir. Florya'nın »stimlâki Beledıyeden bir heyet Florya'ya giderek haritaların tanzimi ve kıymet takdiri mes'eleleri etrafında tetkikat yap • mıslardır. Yakında bütün muamelât bitirilerek plâj istimlâk edilecektir. MVHARREM FEYZt