24 Haziran 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

24 Haziran 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

^Crnnhariyet CÎZLİHA CA./U/I.AII Muharriri: Binbaşı Ladoux i Nakili Abidm Daver Sehir ve memiekef haberferı Tevhît bitti, Faaliyet basladı Ya sayı biimiforiar, ya motorun ne olduğunu! Siyasî ictnal ingiliz imparatoriuğu konferansı Halbuki balık adamakılh zokayı yutmuştu. İğne, meçhul adatnın boğazına sımsıkı takılmıstı. Boğuk bir sesle: Benî, ilk defa olarak dün far kettiniz, dedi. Halbuki geldiğiniz ıgündenberi sizi daima görüyorum ve nazari dikkatinizi celbetmek için heıine mümkünse yaptım; fakat muvaffak olamadım .. Şimdi, birdenbire sizi vanıbaşımda görüyorum. Adam, sonra, anî bir hareketle Çalıkuşu'na sokulmak istedi. Fakat iki çığlık birden yükseldi. 'Arsva sıkışan Flot, tehditkâr bir tavurla ayağa kalkmıştı. Marthe de şiddetli bir nefret ve istikrah hissediyormuş gibi titriyerek yerinden fır ladı ve hiddetle bağırdı: Sizin adamınız,*beni bir tuzağa düşürdü. Demek ki casusunuz, her san'atı yapıyor! Meçhul adam, hiç cevap verme • "den kadına doğru eğildi. Marthe: Efendi, en küçük bir harekette bulunursanız, kendimi otomobilden aşağı atarım? Dedi. Sonra, kat'î bir hareketle otomo bilin kapısını açan tokmağı çevirdi, ve o kadar şiddetle iterek açtı ki kapı tekerleklerin çamurluklarına çarptı. Meçhul adam, fena halde korkmı 't. Hemen kadının kolunu ya kaladı. tstirham ederim madam, durunuz. Bir dakika beni dinleyiniz. Yemin ederim ki sonra, her ne emrederseniz yapacağım, dedi, müteakiben sükunetle ilâve etti: Geldik zaten. Sizi götürmek istediğim köy göründü işte... Buratı Urumea köyüdür. Köyde küçük ve tenha bir otel vardır. Balkonundan bu bask memleketinin en güzel man zaralarından biri görünür. Otelde, kendi evinizde imif gibi harpket edebilirsiniz. Emrettiğiniz zaman mülâkatımız nihayet bulur. Her ikist de sustular. 6u esnada.ıMatthe, birdenbire, biraz evvel otelden çıkarken geçen bir «anneyl batırladı. Çalıkuşu otelden çıkarken kapıcı ile Şasör evvelâ hiç aldırmamışlardı. Adam Çalıkusu'na sokulmak istedi, fakat o anda iki çığhk birden yükseldi İnhisarlar Umum Müdürü izahat veriyor Fakat genç kadının kendilerine Marthe elini çekiyormuş gibi yaptı. yaklaştığını görünce, kapıcı da Şasör de istemiye istemiye iskemlelerinden kalktıîar ve Marthe'nin. kasten, otel kâtibinin tezgâhı üzerine bıraktıgı mektubu lâkavdane tetkik etmislerdi. Çalıkuşu göbekli kapicıya kısaca: Ben bazı ahbaplarımla görüş meğe gidiyorum, demis. ihtimal, bu aksam gelmem. Savet gelmezsem akşama ziyaretine g'deceğim bir zatı bekletmemek için bu itizar mektu bunu, size zahmet olacak ama, saat sekizden evvel zarfın üzerindeki adrese gönderirsiniz.. Bu sözleri söylerken Marthe, kapicıya bir göz atmış. Şişman herifin birdenbire titrediğini görmüştü. Sonra, peşinde köpeği Flot olduğu halde, kapıdan çıkmağa hazırlanmışn. Bu sırada genç Şa;ör bir araba rajırmak üzere kapıyı açarak dışarı fırlamıştı. Yoldan geçen bir fayton yaya kal dırımına yaklaşmış, Marthe arabaya binerken, endişeli bir sesin fransızca olarak kulağına şu sözleri mırıldandığını duymuştu: «Mektubunuzda sizi ele verecek bir sey yok ya!» Marthe, kendisine böyle bir şey söylemek cür'etini gösteren adama, hayretle baktı; bu adam başını bile döndürmeden şu sözleri ilâve etmişti: Beşinci şube! Kapıcı hısımla • rımızın adamıdır, dikkat! tnh<;arlar U. müdürlüğü tevhit iş le~i dün ikmal edilmistir. Müskirat inhisan Kefe'.i handan kısmen Tütün İnhisar idaresinin bulunduğu binaya, kumen de idarenin karşıstndaki binaya nakledilmiş, çahsmıya başlamıştır. Müskirat muamelât müdürlüğüne Salâhattin Bey tayin edilmiş ve ise baş lamıstır. Bütün inhisarlara ait evrak muamelâh tevhit edilmiş, ve tütün inhisan bina sımn alt katındaki dairede cemolunmuştur. Buradaki memurlar inhisarlann her şubesine ait evrakı ayrı ayrı kaydetmekte, ve ait olduğu dairelere sevkeye mektedirler. İnhisarlar Umum Müdürü Hüsnü Bey gerek tevhit dolayısile, gerekse yeni kadroların tatbikı hasebile açıkta kalacak memurlar hakkında bir muharririmize demistir ki: « Tevhit dolayısile açıkta kala • cak memur miktarı tesbit edilmiş de gildir. Bir kere şurası muhakkaktır ki, vazife yapan hiç bir memurun açıkta kalmasına ihtimal yoktur. Her üç dairenin münhalleri ve vazifesini ifadan âciz olanların yerleri, hukuk ve vaziyetlerini daima gözönünde tuttuğumuz ehemmiyetli memurlar için ziyadesile kâfi gelecektir. Vaziyeti hakikiye bundan ibarettir.» Hüsnü Bey bundan sonra müskirat Biraz sonra otomobil yolunu kesti ve tütün idarelerinin işleri hakkında ve serin bir gölge ile dolu, daracık demistir ki: bir kaç sokaktan geçtikten sonra, « Müskiratın filen nakli bitmiş ve büyük bir hanın kapısı önünde durmüştereken vazife ifası bugünden iti du. Bir kaç kısa korne sesini müteabaren başlamıştır. Tütün inhifar ida kıp kapıcı, eşiğin üstünde arzı endam resinin tevhide dahil olmıyan servisleetti. ri ki, mamulât ve fabrikalar, yaprak Marthe ile meçhul adam, daha otütün, ziraat fen şubeleridir, aynen batomobilden inmemişlerdi ki, otelin ki kalmıstır. Keıalik müskiratın tica kapıcısı, âmirini selâmlıyan bir nö ret, imalât şubeleri de aynen kalmıstır. betçi gibi, dimdik hazırol vaziyetini Diğe servisler her iki inhisarda müte aldı. Meçhul adam, Alman zabitlerinazır olduğundan bir araya getirilmiş bulunmaktadır. ne has eda ile iki parmağını şapka • sının kenarına götürerek askerce selâm verdikten sonra içeri girdi. Marthe ile köpeği onu takip ettiler. Çalıkuşu, kendi kendine: ımış gibi hareket ediyor. Artık şüph yo ki tuzağa girdim, diyordu. Mabadi Var) İMuhteİit Mahkemelerde Alâkadar bir dairenin hazırlayıp Gümrük ve İnhisarlar Vekâletine gönderdiği bir raporda İs tanbul'da işliyen sandalların elverişli vesaitten olmadığı ve bunların yerine motör konmasının daha muvafık olduğu bildirilmiştir. Rapordaki bu teklif ve müta lea hatırımıza bir hikâye getirdi. Efendinin biri mücrimin birine yüz sopa atılmasını emretmiş. Mücrim bu hükmü veren zata: Efendi sen ya dayak yememişsin, yahut yUz rakamının ne ol duğunu bilmiyorsun demiş. İşte alâkadar dairenin raporu da tıpkı böyledir. İstanbul liraanında işliyen sandal gibi küçük vesaiti nak liyenin 2,000 kadar olduğunu bilen$ bu alâkadar daire ya sandalcıların malî kudretlerinin ne olduğunu, yahut bir motörün bu iki bin vasıtaya ne kadar para ile konulacağım bilmiyor. Çünkü bugün tenekeden yapılmış bir çocuk o yuncağı gibi bile olsa bir motörün bes yüz liradan aşağı almamıyacağı düşünülürse 2,000 sandal için fakir sandalcıların kesesinden Avrupa'ya tam bir milyon Türk Hrasının daha çıkıp gitmesi lâzımdır. Yalnız bir motör getirip te elverişli olmadıkları iddia edilen sandallara takmakla iş biter mi? Daha sonra az para ile tamir edilen şimdiki sandalların bilâhare tamirleri sandalcılara kaça mal olacaktır? Hasılı kabiliyeti tatbikiyesi olmı. yan aburcubur kabilinden bir takım fikirleri uluorta raporlara dercederek bir yenilik mi gösterilmek isteniyor, diye Soruyoruz' Millî tesanüt Nümuneleri. Fener için mekteplüer de teberrüde bulunuyor Diyordu ki: Yarından bize müj deler veren gençlik uyamktır, birbirine sevgile bağlıdır, bu kalpten kafadan örülü birlik kütlesi millî varlığı kifayetle ilerilere götürecelctir. Hayata yeni giren nesil bu mümeyyiz vasfın yüksek bir necabet halesini alnında gezdiriyor, bir kaç yıl daha gerideki nesil ise millî duyguların tam manasile temelleşip dalını bu dağını kuvvetlendirdiği devrede cevherini göstermeğe başlıyacaktır. Fakat bugünkü gençlik hâdise lerinde bile onların hassas ellerini görmekle bahtiyar oluyoruz. Bir kaç gün evvel Fenerbahçe yurdu için Kadıköy kız orta mektebi talebesinin teberruunu bu özlü duygu içinde kaydetmiştik. Bugün bize ayni hazzı başka bir mektep çocukları veriyor. Böyle; millî seziş sör.mez bir iman meş'alesi gibi gönlünde yaşatıp her toplu teşebbüs önünde ses veren genç. likten sonsuz bir kudret beşareti almaz mısınız? Galiba biz Fenerbahçe binasını halktan ve gençlikten topladığımız, toplıyacağımız azim ve imanın, tesanüdün derin zevki içinde düğün bayram ederek yapacağız. Bu işi millî bir vazife sayarak binaya bir taş te kendinden koymağa şitap eden halkımız kısa bir gayret sonunda yüksek bir yekun husule getirmiş olacaktır. Teberruatı kayda devam ediyoruz. *lSurağop hakkında çarşambaya karar veriiecek Zarif mektep sergileri Selçukhatun Kız San'at mektebi talebesinin meşheride dün açıldı Surpagop mütevelli heyeti tara fmdan Belediye aleyhine açılan dava son safhalarına gelmiştir. Evvelki günkü muhakeme ehli vukuf raporu okunmuş, tarafeyn iddia ve müda faatını dermeyan etmiştir. Dava çar şambaya bırakılmıştır. O gün karar tefhim edilecektir. Arap Hasan'ın akıbeti Üsküdar'da Zeliha Hanımın evine bir gece yarısı giren ve cebir isti malile mücevheratmı çalan Arap Hasan bir sene iki ay ağır ve beş sene müddetle emniyeti umumiye nezareti altında bulunmağa mahkum olmuştur. 15 seneye mahkum oidu Ortaköy'de bir meyhanede çakır Hasan isminde birini öldürmekle maznun olan Sadık hakkındaki muha keme hitam bulmuş, on bes sene ağır hapse ve iki bin lira tazminata mahkum olmuştur. Bu hâdisede alâkadar olan Lutfi Ef. de üç gün hapse mahkum olmuştur. 6ece inzibatı Seşiktafta 19 uncu ilk mektep serglsin den: Taksim meyâanmın mukavva mode' Selçukhatun Kız San'at mektebitirdikleri kolleksiyonlar çok şayani nîn senelik sergisi dün saat 14 te a takdir bir ftkir ve muhakeme man çılmıştır. Serginin küşat merasi zumesi teşkil eylemektedir. Ezcümle minde maarif erkânile bir çok da talebenin yetistirdigi koza, nebatata, petlüer hazır bulunmuşlardır. hayvanata, imalâta (araba, otomo bü, tayyare, fabrika, yazıhane, is Muhtelif paviyonlarda teşhir e kemle ve saire gibi) ait şeyler co dilmekte olan eserler seyirciler üzecuklarımızın istidatlarının mükem rinde çok iyi intibalar bırakmıştır. Bilhassa son sınıf talebeleri tara • meliyetine delâlet eden birer nümufmdan yapılan nakışlar, hesap işleri, nedir. Elişleri, resimler de talebeden beklenecek dereceden de yüksektir. elişleri çok beğenilmiştir. Biçki ve dikiş kısmında da pek çok Gerek talebeyi, gerek muallimlerini tebrik ederiz. Bu münasebetle çek muvaffakiyetli eserler vardır. tirdiğrmiz bir resmi de dercediyoruz. DUn serginin küşat merasimi münasebetile mektepte bir de müsa mere verilmiş, bir koro heyeti tarafından bazı parçalar çalınmıştır. Sergi bir hafta müddetle açık ka lacaktır. Paviyonlara nezaret eden muallimler ziyaretçilere tafsilât verm*ktedirler. Bir ay zarfmda mahallesinde üç defa hırsızlık olan bekçilere işten el çektirilecektir. Zabıtai belediye memurlarının da polis memurları gibi geceleri nöbet beklemeleri takarrür etmiştir. Teberru listesi Esami Dünkü yekun Sen Jozef mektebi 11 inci nıf talebeleri tarafından Yekun Lîra K. 927 20 11 Bu sene âdeta konferans yılıdır. Cihan siyaseti ve iktisadiyatı ile alâ» kadar gayet mühim konferans'at; üstüste aktolunuyor. Hatta bu kon^ feranslardan ikisi ayni lamatı» tesadüf etmiştir. Bugünlerde büyük devletlerin başvekilleri ve nazırla . rından bir çoğu Cenvre ile Lozan Muhtelit Türk Yunan hakem arasında mekik dokuyorlar. Gelecek mahkeme»inde Kostantin Batistas ta ay gayet mühim baska bir konferans rafından hükumetimiz aleyhine ika aktedilecektir. İngiliz imparatorlume ed'ilen on beş bin liranın tazmini ğunu teşkil eden îngiltere'nin ve hakkıdaki davaya dün bakılmış, ka biri adeta müstakil birer devlet olaıi rar tefhim edilmek üzere talik oDominyonların iştiraki ile Şimalî Âlunmuştur. merika'daki Kanada Dominyonu Jan Papaz tarafından gene hü • nun merkezi Ottava şehrinde îngiliz kumetimiz aleyhine açılan ve Izmir împaratorluğu konferansı toplanave İstanbul'daki emvalinden dolayı caktır. Bu konferansı Amerika hüdoksan küsur bin lira tazminat takumatı Müttehidesinin iştiraki ile lebini ihtiva eden davanın da mürafaası dün yapılmıştır. Yakında ka • Londra'da içtima edecek cihan iktisadiyatı konferansı takip edecek • rarı verilecektîr. tir. Türk • Fransız mahkemesinde Bu defa toplanacak İngiliz Impa Muhtelit Türk Fransız hakem ratorluğu konferansı imparatorluğt t* mahkemesi de sekiz eylulde faali eczası arasmdaki siyasî rabıta vc yete geçecektir. Bu tarihte mülga münasebetferi müzakere edecek dt şehremanetinin Periye Bankasından ğildir. Çünkü bu münasebat evvelce istikraz eylediği bir milyon İngiliz aktolunan muhtelif konferanslarda lirasından dolayı Fransız istikraz tesbit edilmistir. Eskidenberi İngiliz hâmillerinin belediye aleyhine aç • müstemlekesi olan Kanada, (Frantığı rfavaya bakıjacaktır. Ayni günde Osmanh Bankası tara sız'ların Ternöv ve İngiliz'lerin New fından Şam hükumeti, sabık Şam va Foundland dedikleri) Arzıcedit, Yelui İsmail Hakkı Bey ve Suriye Ban ni Zeland, Avusturalya, Cenubî Afrika ile serbest İrlânda hükumetinin kası aleyhlerine açılan davaya da bakılacaktır. Bu davada Osmnlı Ban şimdi İngiltere ile siyasî rabıtası bu kası; Şam şubesinde bıraktıgı on beş sekiz devletin reisi hükumetinin tnbin altın liranın iadesini istemek • giliz Kralı olmasından ibarettir. Bu tedir» hükumetlerden biri isterse reisi hüku MadVm Linzler tarafından sabık metini dahi intihap ederek büsbütün Paris sefiri Münür Paşa aleyhine İmparatorluk çemberinden hariç kalaçılan dava da ayni günde rüyet emak hakkını haizdir. dilecektijF. Müddei; mobilye esmaBu hükumetler askeri ve siyasî nından dolayı 31,675 frank iste işlerde olduğu gibi iktisadî işlerde mektedir. dahi hukuku hükümraniyi haiz ol • On eylulde de Ali Cenani Bey taraduklarından istedikleri gibi kendi fından Fransız hükumeti aleyhine ziraat ve sanayiini himaye etmekte açılmış bir dava vardır. Ali Cenani ve istedikleri kadar tngiltere'ye ve Bey; Gazi Antep civarında muhtelif diğer Dominyonlara ve haricî devköylerdeki otuz parça emlâkinin tahrip edilmiş olmasından dolayı taz letlere karşt gümrük tarifesi vazetmek hakkını haiz bulunmaktadır. minat istemektedir. On bir eylulde de Abdülhamit va Şimdi împaratorluğun eczası ara. sındaki iktisadî münasebat tanzim erislerinden Naıle Sultan vekili Mu . harrem Bey tarafından Fransız ve dilmediğinden bazı Dominyonların Suriye hükumetleri aleyhine açılmış İngiltere'nin emtiasına karşı vazettiğı bir dava vardır. Müddei, Suriye ve gümrük tarifesi ecnebi devletlerin Beyrut'taki mallarının kendisine iaemtiasına karşı vazolun»n tarifelerdesini istemektedir. den daha yüksektir. İktisadî münasebatm şimdiye kadar tanzim edilmemesinin başhca sebebi yakın zamana kadar tngil tere'de serbestü ticaret. usulünün cari bulunması idi. Fakat İngiltere dev. Büyük tarih kongresi, bu sene Anleti dahi tarife usulünü ahiren kakara'da, temmuzun ikisinde topla bul ettiğinden vaziyet değişmiştir. nacaktır. Kongreye iştirak edecek oİngiltere hükumeti Dominyonlar ile lan tarih müderrislerile şehrimizdeki uyuşabilmek için yeni gümrük tamekteplerin tarih muallimleri gelerifesinden Dominyonların emtiasını cek çarşamba günü hareket edecekOttava konferansınm neticesine ka • lerdir. Kongre 2 temmuzdan 11 temmuza dar istisna etmiştir. Bu suretle İngiltere devleti Do • kadar sürecek ve hergün iki defa minyonları kendisile uyuşmağa sevk toplanacaktır. Bu toplantılarda müderrisler muhtelif mevzular hakkında ve icbar edecek kuvvetli bir silâh tedarik etmiştir. Hatta İngiltere Kra. konferanslar vereceklerdir. Ayrıca bazı tesli konfeanslar verilecek ve lına sadakat yemini ve arazi tazmimünakaşalar yapılacaktır. natı gibi taahhüdatını ifa etmek istemiyen İrlânda'daki Cumhuriyetçi hükumet bile İrlânda ihracatının mühim bir kısmı İngiltere'ye yapıldı tstanbul Fransa başkonsolosu M. ğından İngiltere'ye karşı henüz son de Saint Jouan üç ay mezuniyetle söz söylemekten çekiniyo£. İngiltere memleketine gitmiştir. hükumetinin elinde müessir iktisadî Kendisine ikinci konsolos M. bir silâh bulunmasına rağmen bunun Jacques Pigeonnian vekâlet edecekile Dominiyonlarm iktisadî menafii tir. arasında bir çok tezat ve ihtilâflar olduğundan Ottova konferansınm vazifesi kolay olmıyacaktır. Maahaza On gün evvel memleketimiz hakİngiliz İmparatorluğunun baka ve kında tetkikatta bulunmak üzere şehrimize gelmiş olan Fransız gazete • âtisi bu konferansın neticesine bağIıdır. cilerinden Mm. Rayliane dün sabah Aero ekspres tayyare postasile BrenMUHARREM FEYZl dizi'ye hareket etmiştir. Fransız gazetecisi Brendizi'den Paris'e giderek memleketimiz hakkındaki intibalarım gazetesinde neşredecektir. Mühim davaların < rüyetine başlanıyor Tarih kongresi Fransız konsolosu Fransız gazetecisi gitti Kibrit Şirketi Kahve tacirleri hakkındaki karar Dün Vilâyette Vali muavini Ali Rıza Beyin riyasetinde Ticaret Müdürü Muhsin Beyle mektupçu Osman Bey içtima ederek ihtikârı tetkik komisyonunun tetkik edeceği hususat hakkında Ticaret Müdiriyetile Vilâyet arasmdaki noktai nazar ihtilâfını tetkik etmiş ve bazı kahve tüccarının yaptıkları muamelenin tetkikinin komisyonun salâhiyetî harici olduğu hakkındaki ihtilâfı halleylemiştir. 7 934 20 7 buçuk sene kovukta yaşı yan kadın Gazipaşa mektebi sergisi Kadıköy Gazipaşa mektebinde dün açılan sergi çok güzel bir şekilde tertip edilmitir. Ve ziyaretçiler tara fmdan büyük bir zevkle seyredilmektedir. Bilhassa talebenin elislerinde gösterdikleri sây cidden takdire şa Emniyeti Umumiye Müdiriyeti tayandır. Talebeyi ve hocalarını teb Sirkeci mektepleriride rafından,, yalnız kaçakçılık işlerile rik ederiz. Dün müfettiş Ziya Beyin mınta meşgul olmak üzere zabıta memur • Besiktaş sergisi fcasında altı ilk mektebin eşya serlanndan mürekkep yeni bir teşkilât yapıiacak, İstan'bul ve tzmir'in en Beşiktaş'ta 19 uncu ilk mektepte gisi Sirkeci'deki 48 inci mektepte aaçılan sergi de çok güzeldir. Bil • fazla tecrübe görmüş memurları bu çılmıştır. işe ayrılacaktır. hassa Taksim abidesinin mukavvadan Sergide hayat bilgisine merbut Bu hususta Emniyeti Umumiyeden 'derslere ait çok güzel eserler vardır. vücude getirilen bir nümunesi çok tstanbul Polis Müdürlüğüne emir veİlk devre talebesinin vücude ge •> takdire mazhar olmuştur. rilmiştir. Kaçakçılık takibatı için bir teşkilât yapıldı İzmir yangın yerinde bir kovuk içinde başı ve vücudü bir muşamba içinde sımsıkı kapalı ve garip vazi yetli bir kadın bulunmuştur. Romanya'lı bir Türk kızı olduğunu söyliyen bu kadıncağız macerasını föyle hikâye etmiştir: '< 7 buçuk senedir bu kovuk içinde kadın ve erkek yüzü görmeden yaşadım, şuradan buradan bulduğum ot ve yiyecek kırmtılarile geçindim. Harbi umumide Romanya harbe girmiş, memleket işgaie uğarmıştı. Bu meyanda bir çok Türk askeri de gelmişti. Bu sırada yakışıkh bir Türk gencile alâka peyda ettim. Seviştik. Onunla beraber buraya geldim. Dört sene birlikte yaşadık. Fakat bir gün Manisa'da 930 senesinde açılan ve sevgilim beni terketti. Bir daha göbir sene sonra halka 50 bin tane çekirrünmedi. Erkeklerden nefret et • deksiz üzüm çubuğu ile bes bin kadar miştim. Buraya çekildim, 7 buçuk se mevye ağacı fidanı dağıtan Amerikan ne kimsesiz yaşadım.» asma fidanlığı faaliyetini genişletmiş • Zabıta kadını serbest bırakmış ve tir. Bu sene 200 bine yakın çubuk tevhakkında tahkikata başlamıştır. zi edecektir. Kibrit tnhisar şirketi kâtibi umuBitlis'te Kevaş sabık telgraf müdürü misi Hamdi Bey dün sabahki trenle Rahmi Bey bahçesinde gezerken bir bal Ankara'dan geîmiştir. Şirket müdüsni arısı ki'la^ının arkasını sokmuş, adam M. Hofman'ın da bugün gelmesi cağız birdenbire düşüp ölmüştür. muhtemeldir. Şirketin yaptığı temaslar neticesinde muallâkta kalan bütün mesaili Izmir'deki Rum emlâkinin müzaye hallettiğ! haber veriliyor. desi hakkındaki talimatname mahal Sirket muamelâtı dahiliyesîni galine gönderilmişse de henüz satış emri verilmediğmden müzayedelere başlanyet sıkı ve muntazam bir programla mamıştır. Diğer taraftan İskân idaresi de idare etmektedir. Gerek umumi buh> temlik ve teffiz muamelâtına devam etran, gerekse memleket dahilinde kib • mektedir. Bu itibarla İskân idaresinin rit satışlarının gittikçe azalması şirlâğvine intizar etmek lâzımdır. ket varidatı üzerinde mahsüs tesir İzmir rskân müdiriyeti mübadil bono yapmakla beraber bu seneki faaliyet larının tevziine devam ediyor. 1700 neticeleri iyidir. ' bonodan şimdiye kadar nısfı dağıtıl mıstır. Arının öldördüp adam Muallâkta kalan mes'eleler halledildi izmir'deki rum emlâki Manisa'da bağcılık ilerliyor Mavna resmi indirildi Liman dahilinde kıyıdan kıyıya îşliyen mavunalardan Belediyenin aldığı ton başına elli kuruş resim yirmi beş kuruşa tenzil edilmiş ve badem* bu miktar üzerinden tahsilât yapıl • ması alâkadarlara tebliğ olunmuştur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: