27 Temmuz 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

27 Temmuz 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Birinci cilt mflcellet ve modelile birlikte 1 ajfustosa kadar 3 lirayadır. Sonra fiat yökselecektir. /İKLOPEDİJTİ AYAT um h u Dokuzuncu sene: No. 2953 " HAYAT ANSiKLOPEDiSi Küfüphaneyi ve Darülfünunu geliren ve size bütün bilgileri kül halinde veren eserdir. İ İSTANBUL CAĞALOĞLU Telgraf ve mektup adresl: Cnmhuriyet, İstanbul Posta kutusu: tstanbul, No 246 Telefon: Başmuharrir: 22366, Tahrîr müduru: 23236, İdare müduru: 22365, Matbaa: 20472 Ç3r$fll1lb3 * *^ 932 Ismet Paşa Izmir'de Hararetle Karşılandı Başvekilin, yarın îrat edeceği nutuk büyük bir sabırsızlıkla bekleniyor Milli tarihte Izmir âbidesi Millî tarihte îzmir'in kendis! bir âbidedir. Millî tstiklâl cidalinîn ebedî Türk'Iüğünü yükselttiğî bu şehrimiz o cidalin zaferine ayrıca bir remiz vermek üzere bir abide kur muştur. Bu âbideyi Cumhuriyet hiikumetinin Başvekili fsmet Paşa açacaktır. Bu maksatla Başvekil, hükumet erkâmndan bazı zevat ta kendilerine refakat etmekte olduğu halde, tzmir'e gitmiştir. İsmet Paşa tzmir'e yeni Kütahya Balıkesir hattını dolaşarak gitmiş ve oraya Manisa . Menemen üzerinden girmiştir. Bu ikinci kısım yol fzmir'i istirdat eden muzaffer ordunun Akdeniz'e kavuşmak için takip etmiş olduğu zafer yoludur. Başvekilin bu seyahatten istifade ederek teftiş ettiği birinci kısım Kütahya Balıkesir yolu ise Tiir kiye'nin yeni bir medeniyet ve san'at zaferidir. Başvekil, on sene evvel Izmir'i istirdat eden muzaffer ordunun garp cephesi kumandam idi. On sene evvelki muzaffer kuman dan on sene sonra tzmir'e muzaffer Başvekil olarak giriyor, ve on sene evvelki zaferin âbidesine doğru yürürken elinde yeni zaferlerin çelenklerini taşıyor. Demek ki on sene evvelki zaferimiz yalnız topraklanmızı jr*b*ı»cı a;»kIaru»4İ#»««*Mİ*~ den kurtarmağa münhasır kalma mıştrr. On sene evvelki zafer memlekete halâs ve istiklal ile beraber bir rejim de ihda etti. Millet hayaiında her günü ayrı bir zafer do gurmakta olan bir rejim. Bu ulvi manzarada millet ebedî selâmet ve saadetinin kalplere kuvvet verici filî ve muazzam abidesmi temaşa etse yeridir. Izmir abidesi Başkumandan Gazi'yi at üzerinde Akdeniz'e işaret verirken tesbit eylemiştir. Bu işaret Dumlupınar'dan verilmişti. Başkumandanlık meydan mubarebesini kazanarak ordulanna yeni bir istikamet vermek istediği zaman Gazi: Ordular, demişti, ordular şimdi hedefiniz Akdeniz'dir, arş ileri! Bu işaretin tunçtan bir tabloda tesbit edilmiş olmasmdaki isabeti izaha hacet bile var mı? O işaret Türk'ün kulağmda ebediyen çınlıyan lâhutî bir sada haline inkılâp etti, Akdeniz ise payansız bir um • man ideali şekline istihale etti. Şimdi İzmir âbidesi bize sadece: Arş ileri, daima ileri! Dernekle iktifa etmektedir. fleri ve daima ileri: tşte Türk istiklal ve inkılâhımn Türk milletine ebedî kumandası artık budur. Abideyi aça cak olan Başvekil, onun huzurunda milletin tekmil haberini ve belki işlerinin hesabını da verecektir. Bu hesap, yalnız Dumlupınar zaferinin ve yalnız Izmir istirdadımn artık taribe çoktan mal olmuş hikâyeleri değildir. Bu besap, milletin hayat hakkını ber giin daha ziyade per çinleyip daha yükseklere çıkaran millî azim ve iradenin bin bir eser şeklinde ortaya çıkarılmış muvaf fakıyetlerinin hesabıdır. Biz bir zaferle kanarak sırtüstü yatacak bir millet değiliz. Türk milleti tarihte her gününü yeni bir zaferle süsle • mesi ezelden mukadder olan ebedî bir millettir. Her zafer bize belki ondan daha büyük yeni vazifeler tahmil etmiştir. Biz bir zaferi on • dan daha büyük diğer bir zaferle takip etmezsek rahat edemeyiz. Onun içindir ki Başkumandan Gazi'nin yüksek şahsiyetinde İzrair'e dikilen heykel ebedî bir işaret halinde bize: îleri, daima ileri! Kumandasını vermektedir. Bu ebedî bir vazife abidesidir. Filhakika milletleri yükseltecek âmil za • ferden ziyade vazifedir. Her zafer bir vazife verir, ve her vazife bir zafer do$urur. Abidenin açılma rasimesine riyaset eden Başvekil, Cumhuriyet hü kumetinin ifa edilmiş vazifeieri tem sil eden reisidir. Kaidenin üzerinde yükselen Gazi ise ifa edilmiş ve edilecek vazifelerin bizzat yüce 10 milyon kilo Kahve ve şeker mer'iyete girdi Belçika^da kraliçeler haftası Halk, Gazi heykelinin küşadına hazırlanıyor Başvekil Paşa İzmir'de 6 senedir yapılan işlerden mütehassis kalmiştu: tzmir 26 (A. A . ) Başvekil İsmet Pş. Hz, refakatlerinde Hariciye, Nafıa ve Maarif Vekillerile Umum Jandarma Kumandanı ve zevat ı malume ve Balıkesir*den Utihak eden Ba lıkesir Valisi Ethem ve Kolorthı Kumandam Ali Hikmet Paşa İle Babkesir Belediye ve Cumhu riyet Halk Fır kası Reisi Naci Beyler olduğu halde treni mahsusla bu sabah saat 9 da Basm&hane îstasyonun* mu vasalat buyur muşlardır. Takarrür e den program reçhile İzmir Dün sabah tzmir'e vfeıl olan Bafvekil nmetPataBz. Vilâyet idare heyeti ve Izmir'de Vilâyeti Cumhuriyet Halk Fırkası mevcut meb'uslar Menemen'de, ordu idare heyeti reisi Hacim Bey Balı İMabadi 5 inci tafıifede) kesir'de, tzmir Valisi Kâzım Paşa ile Ostendfe halkile Güzeller îthal kararnamesi dünj arasında bir musademe! Güzeller bayramının son günü kraliçelerin çiçek bombardımanile bitti Ankara 26 (Telefonla) Gümrüklerde bulunan on milyon kiloya yakm şeker, kahve ve çayın kontenjana tâbi tutuhnaksızm ve bir defaya mahsus olmak üzere çıkanlması kararnamesi bugün kat'iyet kesbetmiştir. Yarmdan itibaren mer'iyete girecektir. Kararname şudur: 1 6 temmuz 932 tarhine kadar (6 temmuz dahil) Türkiye gümrüklerine gehniş bulunan şeker, kahve ve çay ile 30 mayıs 932 tarihinden evvel (30 mayıs da hil) yapılmış ve mahallin en büyük mülkiye memuruna veya izam edeceği bir mumessüın de iştirakile tstanbul ve tzmir'de Tîcaret T« Sanayi Odaları idare heyetleri, bunlardan baska mahallerde oda meclislerile mes'uliyetleri altın ö*a olarak muvazaadan âri ve hakikî ve gerçek oldukları ta* • dik edilecek mukavelelere müs teniden gelecek şeker, kahve ve çay 2054 numaralı kanunun 2 inci maddesi mucibince mukabilmde muadil krymette memleket malı ihracı mecburiyetine tâbi tutrl maksızın kontenjan harici ithal olunur. Başmuharririmiz Resmi küşatta bulunmak için Izmir'e gitti Başmuharri rimiz Tunus Nadi Bey tz mir'deki Gazi heykelinin Baş, vekil tsmet f Hz. tarafındar yapılacak resmi küşadında bu • lunmak ve Basveküin ehem Bapmıharrinmtz miyetle bekle runus Nadi B. nen nutkuntf fltizzat mahal linde dinlemelc uaere dün lz mir vapurile tzmir'e hareket etmiştir. Başmuharrîı Imiz resmi kwşat intibalannı ve muhit tezahüratını tel graf ve mektuplarla gazetemize bildrrecektir. Dün îzmir vapurile, bir çok zevat Gazi heykelinin küşat resminde bulunmak üzere tzmir'e gitmişlerdir. Bu meyanda tzmir meb'usu Osman zade Hamdi Beyle, küşat merasiminde, tstanbul Fırka teşkilâtı namına bulunacak olan Cevdet Kerim Bey ve Nakiye Hanım da hareket etmişlerdir. Tnçflütz, Remanya, Fransa, Türlüye ve Pdtonpa fftizeTlefl Östanâ nhtnmrida Ostende 20 (Hu. Mu.) Bugün müe maruf olan Spa şehrine gide güzellerin Ostende'da son güleri idi. cektir. Ostemle'da herkes bu Güzeller kervanı yarm sabah er ramm bu kadar kısa sfirmc kenden Şimaldenizi sahillermi termüteessir. Bugün öğleden sonra y ( Mdbadi 6 tnct sahifede kedecek ve Ardennes'lerin incisi na Gene meçhul muzip! Zabıta 12 yaşında bir kızdan şüphe lendi, taş yağmuru devam ediyor Evvelki günkü akşam gazetelcri btt yük puntulu serlevhalar taşıyan yazılarla karilerine haber veriyor lardı: «Cin ve peri masalının hakikati anlaşılmıştır. Fatih'te taşlanan eve, taşları küçük bir kız atmaktadır.> Bu mes'ele «Cumhuriyet» in bir kaç gün evvel karilerine haber verdi^i hâdise idi. O hikâyeyi tamam lıyor ve neticeye bağlıyordu. Duyduğum merak beni Çirçir'a bir kere daha sürükledi. Gitthn, baktnn, konuştum. Fakat işin garibi bu zi • yaretten aldığnn netice yazılanlara hiç te uygun çıkmadı. Evet hikâye devam ediyordu. Fakat bir neticeye vâsıl olmaktan henüz uzakta idi. Anlatayım: Akşam gazetelerinde çıkan haber şudur: *Bir kaç gün evvel Fatflı'te garip Jıir vaVa ölmuş, Zeyrek civannda oturan lteHâ&tsenbı Tcahramatu olarak gösterfOn bapçı Selim Efendinin evi geceîeri garip bfr küçvk Nebahat kendi evine du&n surette taşlanmıştt. taşlarla beraber Taşlama vak'aları vıüteaddit defalar taşlan atanm kim olduğu bir turlü tekerrür etmiş ve vtahaüe deUkanlOan Lutfen sahifeyi çeviriniz bir Jçaç gece evi tarassut ettikleri halde nııııııııııııııııııııııınıııııı nııııııııınııınınınmmnmiMHHiınııııııııııımHu ımmmııııumııııııııııııiMimıııııtı» Devlet vapur postaları Yeni idare teşrinievvelde başlıyorVapurcular şilepçilik yapacaklar Yunan kumpanyalarile Başbyan müzakerat Türkiye iskele ve limanları arasmda posta seferleri hizmetinin devlet idaresine alınmasına dair olan kanun sureti dün Vilâyete tebliğ edilmiştir. Kanun neşri tarihi olan aym on birmden itibaren 61 gün sonra muteber olacaktır. Kanunun metnini evvelce yazmıştık. Bu kanun alelumum şilepçiliğe, tertibatı mahsusayı haiz gemilere, hayvan nakliyatına, limanlar ve körfezlerdeki iç hatlar nakliyatına ve devlet idaresmin muntazam vapurlar işletmediği iskele ve limanlar arasında ve işlettiği iskele ve. limanlarla işletmediği iskele ve limanlar arasında makineli, makineşiz deniz vasıtalarile her nevi naklfyat icrasına dair değil dir. Kanunun tatbikına, ancak teşri nievvelin 11 inde başlanacaktır. Hükumet 933 senesine kadar ya nakliyat vekâleti ihdas edip, yahut kara deniz nakliyatınm bir elden idaresi için yeni bir teşkilât yapıp Büyük Meclise arzedecektir. Kanun meri yete girince vapur sahipleri birer tine bu mahiyet ve mana ile görü nür. Nitekim onu açan hükumet reisi de zatmda ve icraatmda bu hakikati yükseltmekten başka bir şey yapmıyan bir şahsiyettir. Bizzat tzmir'liler bu abide ile onun küşadı rasimesinde neler his • sederler acaba? Bu defa da Nif ovasmdan tzmir'e gelen Başvekil tsmet Paşa ile abidenin umumî heyeti şüphe yok ki orada kalpleri henüz yakm bir mazinin hissiyatına zebun bırakacaktır. Bu hissiyatm şimşek sür'atinde çabuk ve parlak iltimalarla taşıp yükselecek oıin net ve şükran hisşiyab olaeagma KENDt KENDİMİZİ TENKİT: Asma köprü geyrîsejatn ümum Müd&rü SaduHah BPJ beyanname ile hükumete vapurlannı satıp satmıyacaklarını üci ay zarf mda bildireceklerdir. Bunu mütea kıp bir heyet teşkil edilerek bunla • rın kıymetlerini takdir edecektir. Bu heyette Loit kumpanyasınm nriihendisi de bulunacaktır. Şimdiki halde Millî vapurculann ellerinde (61) parça kadar vapur (Mdbadi 6 ıncı sahifede) şüphe yoktur. Fakat abide ile Başvekilin o hatıralara bağlı kalmak tan uzak bambaşka bir manzara arzetmesi gozlere çarpmaktan ve kalplere vurmaktan hali kalmıya caktır. fzmir'in kurtuluşıı tarihî ve zarurî bir işti ki sadece y&pılıp geçilmiştir. Ondan sonra vatan ve milletin yapılması ve yükseltilmesi vazifelerme sıra gelmiş, onlar da yapılmışhr ve yapıhyor ve yapılacak, ve işte böyle ilânihaye yapılıp gid« eek. tzmir abideMnin millî tarihteki manası ifte budur. Istanbul'da yeni yapılacak köprü muı»asel»etiKs duba köprü yerinr sabıt bir asma köprü ile İstanbul limanını da balletmek mes'elesi tazelenmiş bulunuyor Hakikaten köprü nün asm* yapılısı lrtanbul'a Haliç gibi emsalsh bir Üman kazandıracaksa bunun cîddiyet ve ehem miyetle tetkike değerini teslim etmemek mÜTnkün olmaz. Dubah köpriilerin daimî tamirata iUtiyaçları da bu îşte miihimce bîr mes'ele olarak göz önüne alınmak lâzımg«len bir rn^zurdur. Senevî bu yolda lâakal 100130 bin lira sarfediliyormuş. Bu ziyan tasarruf edilse asma köprü gene yapılacak gibi göriinür. Şimdi îstanbul'lular vesarri nakliye ücretlerinde yeni köprü hesabına bir kuruş veriyorlar. Bu para iledir ki yeni köprü yapılacakmış. O halde bir yerine, iki kuru* verelim de dubalı yerine asma köprü yaptırarak şehre hayat verecek bir de üman kazandırmış olalım. Limansız Istanbul'un Halic'ini yeniden bir demir duvarla örmege nasıl eli» miz varacak? Yazık defcil mi masrafa ve yazık değil mi o güzelim limana? ..luınmımiill Kısa çorap modası karsısında: ıiHiımıiHHiıııııımııımıınınHiHinııınııııınıniMHiıiHiHiııııııııiMiııııııuııııııııııııııııııııııııiMfiıııııtiiiiHiıııııııııııııımınıııııiHiııııııırnıııı Şu zamane kuklasına bak hemfire.. Sünepemn çpraplan düj timsalidir. Izmir abidesi Türk mljle YUNUS NADİ « 8 mm le t*beri yok!..

Bu sayıdan diğer sayfalar: